Catalog

SAYFA CUMHURİYET 11 ŞUBAT1996PAZAR HABERLERIN DEVAMI IP: özel tim cekilsin Sıvas raporu Ecevit'e sunulacak ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Sıvas'ta PKK'ye yönelık operasyonlar sırasın- da 80 köy muhtan ve 500'e yakın köylûnûn gözaltına ahnmasına tepkıler sürüyor Bölgede araştırmalannı ta- mamlayan DSP heyetı, hazır- ladığı mcelemeraporunuGe- nel Başkan Bülent Ecevit'e yann sunacak DSP IznurMilIetvekıIı Ha- kan Tartan, Istanbul Mıllet- vekılı Erdoğan Toprak, Ga- aantep Mılletvekılı AB Ihk- soy'dan oluşan heyet, Hafık, Zara, Imranlı, Ulaş, Kangal ve Dıvnğı ılçelennde yaptık- lan ıncelemelen ıçeren rapo- ru Ecevit'e sunduktan sonra bır açıklama yapacak Işçı Partısı Genel Merke- zı'nce yapılan yazıh açıkla- mada, Sıvas'ta terörle muca- dele adı altında yöre halkına sıstemlı bır saldın düzenlen- dığıne dıkkat çekılerek, asker ve özel tunın yöreden çekıl- mesı ıstendı Açıklamada, mezheplen bırbınne dûşman eden polıtıkalann son bulma- sı gerektığı vurgulanarak, özelhkle Alevı yurttaşlann yaşadıği köylere yonelık ope- rasyonlann arttığı bıldınldı Açtklamada, bınlerce Alevı yurttaşın asker ve ozel tımın baskılanyla ışkence gorduğü ıfade edılerek şu görüşlere yer venldı " İnsanlık,onunınu ayaklar ahına alan her turlu zulümle karşı karşıya kalmakta ve kö- yiinden, yurdundan goç et- mek zonında bırakılmakta- dır. SırfAlevi ve sol goruşlü di- yerek uygulanan bu zuirne bir anooceson \erilmeü. mezbep- ler arası kavgalara yol açacak politikaJar terk ediuneiidir. Unutulmasın ki, zalimlerin vapöklan yanlanna kalmaya- cak, ruzgâr ekenler fırtına bi- çeceklerdir." Avrupa Alevı Bırlıklen Fe- derasyonu (AABF) da yaptı- ğı yazılı açıklamada, Avrupa ve Alman parlamento uyelen ve gazetecılerden oluşan bır heyet ıle Ankara'ya gelecek- lerını bıldırdı 13 şubat salı akşamı Ankara'dan Sıvas a otobusle hareket edecek he- yete, Türkıye'den bazı de- mokratık kuruluşlann da kattlacağı belırtıldr 69 köy haritadaıı • Baştarafı 1, Sayfada şubat gunu duzenledıgı ba- sın toplantısında, daha once yaptığı açıklamalarla çelış- tı Basın mensuplannın "Re- ki bu Od köy beş yıldan bu yaıu) bo$ ise bu muhtarlan kim seçti" sorusuna Valı Güçlü "Demek ki muhtar- lar başka yerdeymiş" yanı- tını verdı Başka yerde olan muhtarlann nasıl olup da o köyden muhtarseçılebıldığı konusuna ıse açıklık getır- medı Güçlü, 31 Ocak 1996 tan- hmde 7 DHKP-C mılıtanının yapılan bıroperasyon sonucu ölü olarak ele geçınlmelen sonrasında duzenledıgı basın toplantısında, 43 kışının gö- zaltına ahndığını ve gözaltına alınanlar arasında Güvenka- ya, Dışbudak ve Melentarla köy muhtarlannın da bulun- duğunu açıklamıştı Güçlu, 9 Şubat 1996 tanhınde yaptığı basın toplantısında ıse Dıvn- ğı ılçesıne baglı Hıdırlık ve Dışbudak köylennın ekono- mık nedenlerden dolayı 5 yıl önceboşaldığınısöyledı Boş olduklan gerekçesıyle 69 kö- yün tüzelkışılıklennın orta- dan kaldınlması ıçın Içışlen Başkanlığı'nda çalışmalann yürütuldüğünü de bıldıren Güçlü, kendısıne yöneltılen eleştınlen yanıtlarken şunla- nsöyledı "Tanusızbğa binn- d dereccde onem veren ve en buyuk mezıyet kabul eden bir kqjryim. Devtet gorevlılennın vatandaşlanna esit davran- mas gerektigı kuralı uzerinde hassasiyetle dunınım. Tum meslek havaamda bu boyle oJ- duğu gıbı, 2 temmuzdan beri göreve başladıgı m Sıvas'ta bu- na daha büyuk onem \crdım. Kesmlıklegorev vapmışoldu- ğum ılde, ne sıyası goruş ne de inançiar konusunda aynm yapmam mumkun degil. Bu konuda hakkımda ılcri suru- len ıddıalardan büyük bır üzüntu duydum. Bu savtan reddediyonım." Sıvas'ta yapılan başanlı operasyonlara gölge düşürül- mek ıstendığını belırten Sıvas Valısı AydmGuçlü'ye bırga- zetecının "Terör konusunda sizink gönışmek ıste\en gaze- tecilerk goruşmedığımz, l>ı> - rigi Belediye Başkanı Muhar- rem Yagbasan'a yapuğı açık- lamalar nedeniyle çok kızdigV nız doğnı mu" sorusunu ıse şöyle yarıtladı "Gazetedfer 24 aralık se- çfanlerinden önce geüp seçim- İe ilgili göruşmek istediklenni söyledikr. Ben de bu konuda görüşmeyeceğimi söyledim. Muharrem Yağbasan'a gefin- ce, herkes onun ne olduğunu bffir." Bu arada Sıvas'ta özelhkle Dıvnğı, Ulaş ve Kangal'dakı sol seçmenın ağırhklı olduğu Alevı köylennın etrafının Yesil hareket tanklarla çevnldıgı \e F-16 uçaklannın alçaktan uçuş ya- parak yöre halkını tedırgın et- tığı yolunda duyumlar alını- yor Sıvas ve ılçelennde koy boşaltma ve gözalti olaylan- na tepkıler sürüvor Izmır, Bomova, Bodrum, Marmans, Kuşadası ve Çanakkale Pır Sultan Abdal Kültur Dernek- len'nce yaptlan ortak açıkla- mada, güvenlık guçlennın Alevı yerleşım bınmlenne yaptıklan operasyonlann, bölgeyı ınsansızlaştırma polı- tıkasının bır ürünü olduğu savlandı Pır Sultan Kültur Demek- len yönetıcılen adına konu- şan fzmır Şube Başkanı Hay- dar Aslan," Srvas'ta vaşanan- lar. yıllardır Turk-tslam sen- tezı anlayişımn hayata geçiril- mesinden başka bır şey değil- dir rp dedı Bolgedekıbaskıla- ra karşı ınsan haklan ve de- mokrası savunuculannı du- yarlı olmaya çağıran Haydar Aslan. şunları soyledı "Srvasa baglı Di\riğj. Im- ranlı, Zara, Kangal ve l laş U- çelerinde guvvnbk guçleri ve ozel ümin \levı verleşım bf- rimlenne yaptıkJ»n baskılar, bölgeyı insansı/iavtırma poli- tikalannın urunudur. V ıllar- dır adım adım uv gulanan Turk-tslam sentea anlayışı- nın hayata geçırilmesinden başka bır şey değıldır. Bunun somutkanıb, bolgede yaşavan CHP Sıvas MiUervekiİı Mah- mut Işık'm Meclıs'te dile ge- ürdıgL "Alevı köylennde ne- den camı ve mescıt yok, sız Müsluman degıl mısınız' sor- gulamalandır. Bu tur yakla- şıntlar toplumsal oanşın bo- zulmasına hızmet etmekte olup. farklı uıanç ve kuJturier- den olan ınsanlanmızın bır- lıkte banş ıçınde yaşama ıs- temiennı ortadan kaJdırmak- tadır. Vanüş sav \e ıddıalaıia yapılan baskılan hakh goster- me gay ret ve çabalan. gerçek- leri yansjtmamaktadır." Yörede yaşanan ınsan hak- lan ıhlallennın apaçık ortada olduğunu vurgulayan Aslan. -Çagdaş değer yargılannı (a- şıyan ınsan haklan savunucu- lannı, demokratlan. sıv il top- lum orgütlennı duvaıiı olma- ya çağınyoruz. Haksızlıklara karşı geiin canlar bır olahm" dıye konu^tu Çığlı Anadolu Erenler Derneğı'den yapılan açıklamada da, Sıvas ve ılçe- lennde güvenlık guçlerınce düzenlenen operasyonlann Alevılere yönelık olduğu be- lırtılerek "Bölgede PKK ope- rasyonu adı altında AJevi kov- len boşalnlıvor. Bu koylerde oturan halk, gözaltına alıııı- yor. Gözaltına alınanlara iş- kence uygulanıvor. \nadolu Erenler Derneğı olarak Sı- vas'taki bu uygulamayı şid- detle kınıyor, liamuoyunu du- yarh olmaya çağınyoruz" de- nıldı 'Güneş enerjisi hayata geçîrilmeli' Istanbul Haber Servisi - ODTÜ Mımarlık Fakültesı Öğretım Üyesı Doç Dr Çetin Göksu,canlılığınkaynağı olan güneşın, eskı medenıyetlenn tersıne bugun gözardı edıldı- gını söyleyerek, "Ideoloji ne ohırsa olsun, herkes çevre kir- üliğiııe karşı gflneş enerjismi hayata geçirmenin yollannı aramaudır" dedı Yeşıl Partı Gınşım Komıte- sı'nın 'Yeşıl Ev-Adonıs'tedü- zenledığı. "Anadohı Yeni Gu- oe; Uygarhğı'' konulu panelde konuşan Goksu, dünyadakı çevre kırlenmesının vardığı tehlıkelı boyuta dıkkat çeke- rek. "Bu sonuç, Bao medeni- yetinın b«r sonucudur. Kırlen- menın temebnde Bab uvgarlı- ğımn yarattığı teknolojı oldu- ğunu anlamamız ve bunu dö- şünerek hareketetmemizgere- ldr" dedı Göksu guneş ener- jısmın canlıların yaşamındakı önemını v urgulayarak, dünya- nın guneşten gelen enerjıyle varolan bır canlılık sıstemı ol- duğunu söyledı Göksu, şoyle konuştu "BaOuygarlıgınınen buyük eksıkligı guneşten so- yudanmış olmasıdır Yeşil ha- reket bu tür bir Baö duşunce- sine karşı olanlann başlattğı bir harekettir. Bu hareket ba- şanya ulaşabilmesı içm yuzu- nu guneşe donmelıdır Doğa- nın gerçeklennın ozundc ınsa- nın gerçeklennin yatnğını gör- memiz gerekiyor." Göksu, doğal enerjı sıste- mıne geçışı "guneş uygaru- ğı'nda atılacak ılk adım olarak değerlendırerek "Yaşamın her ycnnde guneş enerjisi vardır, vorun onun nasıl kullanılaca- ğındadır" dedı G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı I. Sayfada por_ "Üç çocuk babası olduğunu söyle- yen kocanın çocuğunun olması olanak- sızdır " Yaşanmış bu olayı ıstedığınız gıtn son- landırabılırsınız Kadın, kocasını sevıyordu ve çocuk ıstıyordu Kadınınyıllarcasakladığıgız Kocanın "uç çocuk babası" mutluluğu Toplumsal ahlak açısından baktığınız- da bu olayı nasıl yoaımlarsınız? Ahlak, gızlılık, toplum Eskı Çevre Bakanı Hamdi Üçpınar- lar'la ılgılı, hafta ıçınde ortaya atılan ıd- dıa ve sonucundakı tartışmalar, "Ahlak nedır" sorusunu gundeme getırmedı Olay komplo mu, değıl mı? Üçpınar- lar'a sekreten mı oyun oynadı? Daha çok bu sonılann yanrtlan aran- dı Bugun geçertı olduğu kabul edılen degerier butunu duşunulduğunde Uçpı- narlar'ınyaptığı, "ahlakla"bağdaşmıyor Ancak tavırtanna bakılırsa Uçptnariar bu olayın onuruyla dolaşıyor Affına sı- ğınarak vurgulamadan geçemeyece- ğım, sayın bakanın goruntusu de "da- mızlık" gıbı Her neyse Uçpınartar, bır kadınla ılış- kısı sırasında vıdeo filmı çekılmesının Çevre Bakanlığı koltuğunu kaldırmaya- cağını duşundu ve ıstıfa ettı önumuz- dekı gunlerde DYP'nın bır toplantısı ol- sa kursuye DYP yönetıcılen, eskı-yenı bakanlan tek tek çağnlsa, en buyuk al- kışı Uçpınartar alır Gizlilik ve Ahlak... Bızım davranış türienmızden bındır, once adamı "ahlaksız" ılan eder, sonra da omuzlarda gezdırınz Kamuoyunda Uçpınarlar'ın "suçu" evlı olması, bır kadınla bırlıkte olması fa- lan değıl, vıdeo çekımıne engel olama- ması Buradan, "Ahlak nedır" sorusuna ge- lırsek bana oyle gelıyor kı, ozunde, ın- sanın kendı ıçınde oluşturduğu değer- ler butununden başka bır şey değıl Toplumun koyduğu ahlak kurallan ıse zamana ve duruma gore değışıyor Bu- gun Turkıye'dekı yapıya baktığımızda mafyanın kendıne gore ahlakı var, mıl- letvekılının kendı yukselme çızgısı ıçın- de ahlakı var Bellı bır amaca ulaşmak ıçın başkalannın "ahlakstzlık"dedığışey- len yapmak, bazılan ıçın erdem olabılı- yor Bunlar uç ornekler, ama gerçek "Gordutderımın tumunu yazmadım, çunku ınanmayabılırlerdr d\yen Marco Polo, gezıler kıtabında, uç yılda ulaştığı Çın'e gıderken karşılaştığı toplumlann geleneklennı, ahlak anlayışlannı, yaşam bıçımlennı de konu etmış Bır bölgeyı anlatıyor "Burada, genç kızlann evlenebılmesı ıçın mutlaka bıryabancı ıle bır gece ge- çırmesı gerekır O yabancıyla bırlıkte olur, ama onunla evlenemez Bazı anne- ler karşılaştıklan yabancıya, kızıyla bır gece bırlıkte olması ıçın saatlerce yal- vanr O dönemın değerierı ıçınde kızının mutluluğu ıçın çabalayan anneye ahlak- sız dıyebılır mıyız? Tarıhın babası Bodrumlu Herodot, Mısır gezısı sırasında bu ulkedekı gele- neklerı anlatıyor "Kadınlann ılgınç bıryas tutma anla- yışlan var Yakınını kaybeden bır kadın goğuslennı açıyor ve dovune dovune sokaklarda koşuyor " Bugun eşını kaybeden bır kadın goğ- sunu açıp sokağa çıksa Bugunun Turkıyesı'ne gelırsek, ahlak ıçın acaba şoyle bır tanım uygun olur mu "Duygulannı bastırma ve yaptıklannı gızleme sanatı " Ahlakvekilleri... Pazar geleneğını bozmayalım Bır masal anlatmadan tozmayalım Ahır zaman ıçınde, medya namus pe- şınde Ulkenın bırınde gazetecı, ah- lak zabıtası bakan, hırsız rabttası ıken Abuzıttin, sonradan ıl yapılmış bır mezradan mabus olmuş En çok goz- ledığı şey namus olmuş Her şeyı affe- der, ırz duşmanını affetmezmış Kendı- sını meclısın en kalas. affedersınız klas vekılı sayarmış, en sevdığı şey hıyarla havyarmış O meclısın durust çalışanlan da çok- muş Gunlerden bır gun, meclısın bır grup kadın çalışanı, Abuzıttin beye gı- dıp dert yanmışlar "Aramızda mebuslarla aşk ılışkısıne gıren pek çok kışı var Bız bunlarla ay- nı ortamda olmak ıstemıyoruz " Abuzıttin sınııienmış - Vay, Meclıs çatısı altında haa1 "Evet Kımı burolar yatak odası gı- bı kullanılıyor " Kendısını meclısın namusundan so- rumlu sayan Abuzıttin daha da sınırlen- mış. - Ne dıyorsun, kım bunlar? Abuzıttın'ın konunun uzerıne gıdece- ğını duşunen meclıs çalışanları, bıldık- lerını tek tek sıralamışlar Abuzıttin ışı sağlama almış - Hele şunlann tek tek adlannı, tele- fonları verın, hadlerını bıldıreyım Çalışanlar sıralamış "Devnye, Fevrıye, Nunye, Hunye " Abuzıttin çıkışmış - Ne kaldı genye? Çalışanlar yenı adları sıralarken Abu- zıttin sormuş - Bunlann en ıflah olmazı, en kıdem- lısı kımdır? "Fevnye" demışler Abuzıttin meclıs çalışanlarına "Sız gıdın, ben gerekenı yapanm" demış Doğru otelıne gıtmış Telefona sarılmış - Alooo, Fevnyeee Başkentın adım taşıyan buyuk oteldeyım Odama çabuk gel, bılmezsın ne haldeytm Geç kalma bır tanem Senı beklıyor her hanem Çifler: Lahey'e yeşil ışık yakmaclım ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) -Turkjye, Avrupa Bırlığı (AB) Komısyonu'nun Kardak bunalı- mının ardından yaptığı "Yıuıanis- tan ile dayanışma içindeviz" açık- lamasının "insaf olçulcrıvJe bağ- daşmadıgını" bıldırdı AB Komıs- yonu nun kendısıyle çelıştığıne dıkkat çeken Turkıye, "Bu gibi tu- tumlan benimseyenleriıı Türkiye üe Yunanistan arasındaki sonınla- nn ço/umunde oluınlu bır rol oy- nama imkânından kendılerini dış- ladıklan açıktır" goru>unu kay- dettı Başbakan Tansu Çiller de ABD Başkanı BillCbnton ıle Türk SılahlıKuvvetlen'nın(TSK) Kar- dak kayalıklanna asker çıkardığı gece yaptığı telefon goruşmelenn- de, sorunun Lahey Uluslararası Adalet Dıvanı'na goturulmesıne razı olma anlamına gelecek bır ıfa- de kullanmadığını açıkladı Yuna- nistan Dışışlen Bakanı Teodoros Pangalos ıse dun yaptığı açıklama- da "Turki\e'nin, İkı/ce adacıkları krizindı, Osmanlı lmparatorluğu donemındcki nüfuzunu ihya hede- fi guttuğunu" one surdu ve Yuna- nıstan'ın BM dahıl uluslararası kuruluşiara başvuracağını açıkla- dı Dışışleıı Bakanlığı Sozcusu Bu- yukelçı Ömcr Akbel, dun bır so- ruya yanıt olarak yaptığı açıkla- mada, AB Komısyonu'nun "Türk-Yunan ilişkileri konusunda yetkilerini zorlayarak" yaptığı açıklamanın talıhsız ve ıkı ulke arasındaki sorunlann çozumüne olumlu katkı yapmayacak nıtelık- te olduğunu kaydettı Akbel, ko- mısyonun açıkîamasını yadırga- dıklannı belırterek u Söz konusu dayanışma açıklamasL, olayın cid- di bır anaüzi yapılmadan, kimin haklu kimin haksız olduğu saptan- madan. sadece taraflardan birinin AB uyesı olmasından hareketle ya- pdmıştır. Boyle bir turumun kabu- İü ve insaf oİçuleriy le bağdaştınl- ması mumkun degildir" dedı 'Komisyon çelişkili' Akbel, A\ rupa Komısyonu'nun 29 Ocak 1976'da Yunanıstan'ın tam uyelığı konusunda "Avrupa Topluluğu'nun Turkiyc ile Yuna- nistan arasındakı ihtilaflara taraf olmadığını ve Ueride olmayacagı" açıkîamasını yaptıgını anımsata- rak şu görüşlen dıle getırdı "Komisyonun son açıklaması, bizzat kendisi ile çelişkiye duştu- ğünü gostermektedir. Bu gibi tu- tumJan benimseyenfcrin Türkiye üe Yunanistan arasındaki sorunla- nn çozümunde olumlu bir rol oy- nama imkânından kendilerini dı$- ladıklan açıktır." AB Komısyonu, 7 Şubat 1996'da gerçekleştırdığı oturum- da, Ege Denızı'nde yaşanan buna- lımda Yunanistan ıle dayanışma ıçınde olduğunu açıklamıştı Ko- mısyon oturum sonrasında yaptı- ğı açaklamada şu ıfadelere yer ver- mıştı "AB Komisyonu, toplulugun tam uyesi Yunanistan ile butun kal- biyle dayanışma içinde olduğunu ifade etmiştir. Aynı zamanda, böl- gcdekı tansiyonun kabcı olarak dü~ şürülmesi ve Türkiye Ue Yunanis- tan arasında ıvi komşuluk ilişkile- rinin oluşturulması yonünde çalı- şılması gercktiği inancındadır. AB Komisyonu, Türldv e ile y uksek du- /eyü bır ilişkı oluşturulması hedef- lendiğini anımsatır. Bu ılişkinin te- melinde, demokratik prensipler, uluslararası hukuka saygı ve hiçbir şekilde kuvvete başv uruimaması prensibi bulunmaktadır." Çiller*in Lahev açıklaması Başbakanlık'tan dun yapılan ya- zılı açıklamada, dun bazı basın or- ganlannda çıkan "Çiller, Clin- ton'a, Kardak ile ortaya çıkan so- runun, Dışişleri Bakanlığfnın iti- raz etmesine karsın Uluslararası Adalet Divanı'na gotunilmcsi yo- lunda yeşil ışık yakarak gaf yapti" haberlennın gerçeklen yansıtma- dığı belırtıldı Açıklamada Çıl- ler'ın, TSK'nın Kardak kayalıkla- nna asker çıkardığı 31 ocak gece- sı Clınton ıle yaptığı telefon gorüş- melennde, Yunanıstan'ın Ege'de- kı oldubıttılennın bır an önce so- na erdınlmesı ve soruna müzake- reler yoluyla çozüm aranması ge- rektığınıkaydettığıyeraldı Açık- lamada, şu goruşler dıle getınldı "Başbakan Tansu Çiller, Ulusla- rarası Adalet Divanı'na gidilmesi hususunda herhangi bir ifade kul- lanmamıştır. Diğer yandan, hukü- me< içinde sorunun çozum yollan- na ilişkin olarak takınılacak tavır hakkında göruş farklılıkJarı bu- lunduğu iddiası da gerçek dışıdır. Nitekim, Savin Başbakanımız 6 şu- batakşamı bıro/el (ele* i/yona vcr- dikleri mulakatta, bu sorunun nıü- zakereler yoluyla ço/umlenmesi gerektiğıni vurgulamıştır." Dışışlen Bakanlığı, Turkıye ıle Yunanistan arasındaki sorunlann, uluslararası zemınlere taşınmadan Sorumsuz medyayı sorgulama çağnsı ASUiVlAN ABACIOĞLU İZMİR-Kardak knzınde medyanın "sorumsuz'' tavnnı sorgulamaya hazırlanan Bodrumlu Yeşıiler ve banş yanlılan, yurttaşlara. tepkılennı dıle gctır- melen ıçin çağnda bulundıüar Ote yandan Yunan- lı çevrecıler de Turk ekolojıstlenn Kıremıt Ada- sı'na fok bayraği dıkme eylemını "ekolojik kıhflı provokasyon" olarak gösteren Yunan medyasına karşı mucadele edıyor Medyanın, Kardak kayalıklanna bayrak dıkme yanşına gırerek savaş kışkırtıcılıği yapmasını ele^- tıren Bodrumlu çevrecıler "sorumsuz medyanın sorgulanması icjn" genış katılımlı forum düzenle- yecekler Grubun sozcüsu Nilgün Alphan, "Biz Bodrum'da yaşayan aklı başmda insanlar Kardak kayalıkiarmda yaratüan krizin medyanuı sorum- suzca davrantşınm sonucu oiduğunu çok iyi biüvo- ruz"dedı Bu sorumsuzlukta Yunan medyasının da payının büyük olduğunu vurgulayan Alphan, Turk medya mensuplannın hıç bınnın knz donemınde Kardak kayalıklanna çıkmadığını, basında ve televızyon- larda venlen bayrak dıkme goruntutennın başka başka adalarda çekıldığını söyiedı Alphan buna, Bodnunlu balıkçılann, yerel basın mensuplannın ve halkın tanık olduğunu vurgulayarak sözlennı şoyle sürdürdü "Kardak kayahklanndaki Yunan bayrağmı kal- dımoruz. Türk bayragını düdyoruz diyerek, Bod- rum'dan namı diğer Beton Şakir'in teknesine bine- rek, zaten issizlikten bunatniışdünya umurunda ol- mayan bir adamta denizeçtkıp,Kardak kayabğı di- ye Keçi adasına çdap, vanında getirdigi Yunan ba>- ragını dikip çekim yapan, sonra da bay rağı söküp Türk bayrağmı diken sorumsuz medyatöre, yapti- ğı çekinıle 60 milyon Türk halkıy la dalğa geçen med- ya mensubunavegrubuna soruyonız; savaşçıksay- dı çok mu hoşunuza gidecekti? Rating vt> tiraj artı- şı savaşı y uzunden bizi atOkian tehlikey i biliyoriar mı?" Medyayı sorgulama forumu dûzcnlcmcden on- ce vatandaşm bu konudakı tutumunu öğrenmek ts- tedıklennı belırten Alphan, "Biz hep kendi kendi- mize konuşmaktan bıktık. Acaba sade vatandaşlar ne düşünüyorlar, bu konuvla ilgileniyorlar mı, yok- sa umurlannda mı değil. İnsanlar ilgi gostermeye- ceklerse panel yapmayscağız. Pazartesi gunu bir nabız yoklama toplantısı yapacağu, bizc gelecek faks mesajiarma göre forumu duzenleyip duzenle- memeye karar vereccgiz. Türkiye'nin her yerinden duyariı insanlan bu konudaki görüşlerini Bodrum 313 13 77 numaralı faksa geçmeterini beklryoruz" dedı Alphan, Ingılızce ve Türkçe haztriadıklan bro- şürlen, afişlen ve el ılanlannı dağıttıklannı, Yuna- nistan'dakı banş yanlılannın da aynı hazırhğı yap- tıklannı sözienne ekledı Ote yandan Türk ekolo- jıstlennm Kıremıt Adası 'na fok bayrağı dıkme ey- lemı, Yunan medyasınca ılgı gördü Ancak özellıkle özel televizvonlann olayı, "eko- iojik kılıfh yeni bir Türk provvkasyonu" olarak du- yunnalan Yunan banş yanlılan ve çevrecılenn tep- kısıne neden oldu Network Medıterranean SOS'ten Yannıs Chryssoverghis, SOS Akdenız Bürosu'na çektığı faks mesajmda, Yunan med- yasına, "bunun provokasyon değil, banş yanlısı bir eylem otduğuna ve Yunaniı çevre kuruluşknv la or- tak yapılmasınm önerildiğine iknaya çalışöklannı" bıldırdı Yunanh yazılı basın ve radyo kuruluşlannın çok daha cıddı bır tavır sergıledıklennı, yalnızca ka- muoyunu bılgıtendırmeye çalıştıklannı kaydeden Chryssoverghıs, ancak özel televızyonlann savaş ortamı yaratmak, hatta yanlış bılgı vermek ıçın el- lennden gelent yaptıklannı vurguladı. once taraflar arasındaki goruşme- lerle çozulmesını onenyor Bakanlık, Musul olayını ornck gostererek. uluslararası dıvana gu- ven duyulmaması gerektığının de altını çızıyor Bu goruşlere karşın ABD yonetımının. Kardak kaya- lıklan bunalımı ıle Turkıye ve Yu- nanistan arasında yenıden tırma- nan Ege sorununun Lahey Adalet Dıvanı 'na goturulmesını onerme- sı, Çıller'ın bu konuda Dışışlen Bakanlığı'na ters duşerek "yeşil ışıkyakûğj'' yorumlanna neden ol- muştu Yunanistan Dışışlen Bakanı Te odoros Pangalos, "A>nıpa ve Dış Politika Vakfı" adlı bır Yunan ku ruluşunda yaptığı konuşmada, Os manlı donemını eleştırdıkten son- ra, son ddacıklar kınzıyle ılgılı olarak "Uluslararası antlaşmalar, uluslararası hukuk du/enı ve dev- letler hukuku vardır. Genye done- meyiz. Kendilerini haksuhğa uğra- mış hissedenlerin, haklannı ara- mak için bu müesseselere başvur- nıalan gert'kırdi" dedı " I urkıyc yanlış rakıp scçmıştır Tarih, Vunanlıların kuçuk bır mıl- let olmakla beraber, gorunduğun- den daha ciddı olduğunu ve gerek- tığınde çok guçlu rakiplenne bıle kararlı bir şekilde karşı koyabile- ceğini göstermiştir*' dıyen Pangd- los, Yunanıstan'ın "güçsuzolduğu ıçin değil, fakat uluslararası dav ra- mş kurallannın işlemesini takviye amacıyla, BM dahil. uluslararası kuruluşlara başvuracağını" belırt- tı Almanya Dışışlen Bakanı Kla- us Kinkel de Yunanistan'dakı ozel televızyon ıstasyonu 'Antenna'va verdığı demecınde, Ikızceadacık- lan ıle ılgılı olarak Turkıye ıle Yu- nanistan arasında çıkan sorun uze- nnde herhangi bır tavır almamaya ozen gosterdı "Yunanistan ve Türkiye, !VA- TO'da \e AB'de bizim ortaklan- mızdu-" dıyen Kinkel, Turkjye ıle Yunanistan arasında, Kıbns'ın uyelık ışlemlen ıle ılgılı çıkabıle- cek bazı sorunlann geçiştınleceğı- nı umıt ettığını de soyledı Kinkel şoyle konuştu "Şimdi onumuzde bir Kıbns sonınu var. AB Devlet- ler Zırvcsi'nın ardından 6 ay son- ra, Kıbns ve Malta Ue uyelikgoruş- meJerine başlamayı karariaştırdık. Bu gonişmeler başladığında, Tür- kiye Ue Yunanistan arasında Kıb- ns için eski çekişmeler su yüzüne çıkacaktır" dedı OLAYLARIN ARDEVPAKÎ GERÇEK • Baştarafı 1. Sayfada tanımlamaları yapılamaz. Teror terordur Teror ancak, buna her ulkenın aynı kararlılıkla karşı çıkmasıyla yeryuzun- den sılınebılır Bugun ne yazık kı, teror orgutlen de zaman zaman devletler arasındaki dıplomatık ıhş- kılerın bır parçası olabılı- yor Bunun pek çok orneğı var Bu durumun ayırdında olan teror orgutlen de ken- dılenne yaşam sahası bu- labılıyor Londra da meydana ge- len patlama, olayın tarafı olmayan, çalıştığı ıçın ya da rastlantı olarak ış mer- kezınde bulunan yuz kışı- nın yaralanmasına neden oldu Bukışılennzarargor- mesının msanlığa hıçbır yararı olamaz Olayda yaralananlara geçmış olsun derken, te- rorsuz, terorun "kazanma" yontemı olarak duşunul- medığı, kın ve nefretten annmış bır dunya ozlemı- mızı yınelıyoruz •*••*••*• Polat iade • Baştarafı I. Sayfada kında tutuklama karan bulu- nan katıl zanlısımn Turkı- ye'ye iade edılıp edılmeye- ceğı konusu gündeme geldı Cumhuriyefın sorulannı yanıtlayan Vural, Polat'ın normal koşullarda ladesınm gerektığını kaydettı Vural, lOmanprotokolun- de, Almanya'da PKK faalı- yetlenne katılmış suçlulann ladeedılmesının kararlaştınl- dıgını belırterek "Protokoliş- lemiytır. 200-^00 kışiv ı kapsa- yan bu protokole göre ^5-40 kişinin Türkiyc'ye iadesi gere- kiyordu. Ancak sosyal de- mokratlar ve veşillerin yöne- bmınde bulunan Ku/ey VVest- falya ve Baden-W urttemberg eyakderidireniyor"'dedı Söz konusu protokol kapsamında 10 aylık sure kapsamında "hicbır suçlunun" iade edıl- medığını vurgulavan Vural, ^u goruşlen bıldırdı "Turki- ye'ye sorduğumuz; iadesi ge- reken kışıleıic ılgılı bıigıyı Ai- man yetkılılerc ulaştınyoruz. Ancak iade gerçekleşmıvor. Bu kışılcr serbest dolaşıyor. tş- bııiığı maalesef v unımuyor. Turkıve. bundan rahatsız. Bu rahat.M/Jığınıı/] önumuzdeki hafta ıçınde Alman yetkıüler- le yapacağımız toplannda gundem maddesi olarak ele alacağu." Polat'ın iltica talebi Frankfurt ta oncekı gun yavımlanan Özgür Politika gazetesmde. Mumcu cınaye- tının ardından ortaya çıkan- lan ve butun dıkkatlen uzen- ne çeken İHO'nun üyesı "Ke- rim" kod adlı Polat'ın, Hol- denburg kentınde AJman- va ya ıltıca ıstemınde bulun- dugu bıldınldı Polat'ın ıltıca başvurusunda kendısını Kurt olarak tanıttıgı ve PKK'vı oven ıfadelerde bu- lunduğu kaydedıldı Polat, gazetemız yazan Ugur Mumcu nun katledıldı- ğı 24 Ocak l°93'ten ıkı gun sonra yakalanmış, ancak gö- zaltına alınmayarak serbest bırakılmıstı 1991 yılında, Batman'da Insan Haklan Derneğı Y onetım Kurulu uyesı oğretmen StddıkTan'ın oldurulmesı olayı nedeniyle de gözaltına alınan. ancak da- ha sonra serbest bırakılan Po- lat, adının kanştığı cınayet- ler nedenıvie aranıvor Tamğa göre uçağa yıldınm çarpmadı Haber Merkezi - Domınık Cum- hunyetı açıklannda yaşanan uçak ka- zasının ardından kazanın nasıl ger- çekleştığıne açıklık getırebılecek ka- rakutunun bulunması ıçın çalışmalar sürduraluyor Domınık'te bır görgü tanıgı uçaga yıldınm çarpmadtgını onesürdu Almanya Ulaştırma Baka- nı Mathias YVissmann ıse yaptığı açıklamada Avrupa bunyesınde ha- vayolu ulaşımı alanında bır "karalis- te" oluşturulması gerektığını soyledı Yaşanan uçak kazasının ulusiararası duzeyde Turkıye aleyhıne bır propa- gandaya donuşmesı Tunzm Bakanlı- ğı'nı da hareketegeçırdı Bakanlığın, olumsuz propagandanın etkılennı gı- derebılmek amacıyla başta Almanya ıçın olmak uzere kapsamlı bırtanıtım programı hazırlığına başladığı bıldı- nldı Wıssmann, Domınık'tekı uçak ka- zasıyla ılgılı olarak Bıld gazetesıne yaptığı açıklamada ABD'yı ömek gosterdı Wıssmann, "Güvenliknormlanna uymayan havayolu şjrkederi ve char- ter uçuşlar. uluslararası hava ulaşı- mındançıkanlmaJıdır" dedı AA'nın habenne göre kaza ıle ılgılı olarak alınan ılk bılgılenn aksıne uçaga yıl- dınm çarpmadıgı öne suruldu Fred- dy Linares adlı gorgü tanıği kaza sı- rasında, başkent Santo Domıngo'nun 220 kılometre kuzeyındekı Puerto Plata'da sahıldekı bır barda oturduğu- nu soyledı Olayı polıse kendısının haber ver- dığinı belırten Linares, televızyon- dan vaptığı açıklamada, "Uçak çok anormal hareket ediyordu. İzJenıcyc başladını. Sonunda pıke yaparak de- nize duştuğünü gordüm ve suya çar- pbğı zaman buyuk bir ışık çıkn" de- dı Linares, uçağın duşmeden once gen dönmeye çalıştığı yolundakı bıl- gılen de yalanladı Uçak kazasının Turk tunzmı aley- hıne bır kampanyaya donüşmesı, ba- kanlığı özellıkle Almanya'da yüklü bırtanıtım programı hazırlamayayo- nelttı Tunzm Bakanlığı yetkılılen, gazete, dergı, radyo, TV ve fuar ça- lışmalanna ağırlık vereceklennı ifa- de ederek tur operatorlenyle ortak reklam faalıyetlenne gıreceklennı açıkladılar Son yıllarda gözle gorulur bır yuk- selme yaşayan Turk tunzmının ya- kasını şanssızlığın bırakmadığını be- lırten Tunzm Bakanlığı yetkılılen, muhtemel sorunlara karşı bakanlık bunyesınde bır "kriz komitesi" bu- lunduğunu, bu komıtenın Turkıye'ye yönelık olumsuz kampanyayı berta- raf etmek üzere çalışmalara başladı- ğını kaydettıler 'Güney Osetya Gürcistan'ın' • Baştarafı 1. Sayfada zını cınlenn taşladığını soyledığını anlattılar Taşlanmayaklaşımıyla ıl- gılı bırmahalle sakmı "Kadinbiryeresaklanarak taş anyor, sonra da cinfcr ta^adı diye konuşuyor- du" dedı Bu arada Bıçer aılcsının olaydan önce- kı üç gun ıçınde hoca hocadolaşarak cın çıkarma- ya çabaladığı öğrenıldı. Mılas îlçc Jaudarma Ka- rakolu nda askedık yapan ve "hoca" olduğu söy- lenen bırjandarma ennın de daha öncckı gunler- de aıleyecın çıkarmak ıçın yardımcı olduğu ılen sûrüldü Önce cınlenn teyzc AvferErtunç'un( 19) ıçınde olduğuna ınanan aılenm, teyzenm cmlen- nın Sevgı Bıçer'ı de etkısı altına aldığını düşunc- rek cın çıkarönak ıstedığı ılen sürûldü Bu amaç- MCızıım cinler öldürdü' la olaydan üç gece önce baba Bıçer, anne Nezahat Bıçer, teyze Ertunç, kız Sevgı ve hoca olduğu söylenen bırjandarmaennın, bır taksı ıle Karpuz- lu'dakı bır hocaya gıttıklen öğreruldı Karpuzlu donüşünde teyzeErtunç'un taksı şoforünü "Cto- lerseniistemiyor*' diyerek otomobılden mdırttığı, sonra da "Cinler senı öldurmemi/j isıiyor, senin içinde şeytan var" diyerek ûzennc yTirüdügu oğ- renıldı Olaydan ıkı gece önce de baba Bıçer. an- ne Bıçer, kızı Sevgı ve teyze Ertunç'un bır başka taksıyle Sehmıye kasabasına "Huseyin Hoca" ola- rak bıiıncn bır başka hocaya gıttıklen öğrenıidı Olaytn gerçekleştığı gece an- ne ve teyzenm, küçük Sev- gı'dekı cınlen çtkartıyoruz gerekçesıyle bır odaya ka- panmasından yakiaşık 3 saat kadar sonra, evın di- ğer bır odasında bın 6, dıgcrı 8 yaşındakı tkı oğ- lu ıle oturmakta olan baba Tamer Bıçer'ın saat 21 30 sıralannda yme btr taksıyle Selunıye'ye gıt- tığı. buradan öncejandarma karakoluna uğradığı ve bırjandarma ıle bırlıkte bır hocaya gıtriklen ve saat 22 30 sıralannda da Mılas'ta evme dondüğü bıldınldı Olay gecesı, sabaha karşı dovülerek öi- dürülen Bıçer'm cesedı ıle kendılennden geçmış haldekı anne ve teyzenm hastaneye gotürüldüğü öğrenııldı Baba Bıçer'ın, kızının cinler tarafin- dan öidürüldûğünü söylcdığı de ılen sürûldü • Baştarafı 1. Sayfada guladı Komakhıdze, bu ıkı bolgenın Kafkas sıradağlan ıle aynldığını belırterek "Abhaz bölgesi Kafkas sıra- dağlannın guney vamaçlan ile Karadeniz arasında bu- lunmaktadır. Dolayısıyla bu bolge, hiçbir zaman Kuzey Kafkasya'nın parçası olma- mış ve doğal olarak bugün de olamaz" dedı Guney Osetya tenmının Sovyet rejımı zamanında "yapay"olarak ortaya atıldı- ğını anlatan Komakhıdze, şu goruşlen dıle getırdı "Giıney Osetya terimi, Sovvet rejimi döneminde, ta- bii kı imparatorluk duşunce- leri ile sunı olarak uvdurul- muştur. Kafkasya bolgesinde tanh boyunca her zaman bu- gun Kuzey Osetya denilen bır bolge mevcuttu. Komunist rejim döneminde maksatlı olarak yerleştirilen bu iki te- nm(Kuzey veGuney Osetya) bugun şahıt olduğumuz aşın aynlıkçılık duygulanna ve eylemlere sebep olmuştur ki baa 'başıboş sıyasetçıler' bu sözde iki Osetya bölgesini 'bırleştırmeyr büe amaçu- yor." Gürcistan'ın bırkaç bın yıllık tanhınde topraklan ıçınde "Osetya" dıye bır bol- ge olmadığını vurgulayarak "Sadece Kafkas daglannın otesınden gelen ve Gürcis- tan'a sığınan Osetyaülarca yeıieşüen bir köy vardı" dı- yen Komakhıdze, şoyle de- vam ettı "19. yüzyılın ikinci yansı ve 20. yüzyılın başlannda kendi topraklannda aşın yoksulluk nedenı ıle Osetya- lılar akın akın Gurcistan'a goç etmeve başlamışiar. Işte bundan sonra bırılennın kö- tu nıyetten ve Sovyet ikbdan kurulmasından sonraki Uk senelerde Gurcıstan'ın Rus- ya yanlısı kukla hükumeti u/crine Mnskova'nın baskısı sonucunda o koylerde yaşa- yan Osetv alılara ıdan ve kul- turel ozerklık tanınınışör."