Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 11 ARALIK 1996 ÇARŞAMB,
HABERLERIN DEVAMI
PB 14 Adana PB
Edirne Y 10
Çanakkale Y 11
Kocaeli
Izmır
Y 13
Y 16
Man ısa Y 14
Aydın Y 16
Denızli Y 14
Zcnguldak PB 14 Antalya
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Konya
Eskışehır
Sıvas
Y
Y
Y
PB
PB
PB
PB
10
13
9
12
7
9
9
Y 10 Kars
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siirt
Hakkân
Van
PB
PB
PB
PB
PB
K
K
18
10
13
9
8
-3
8
Marmara, Ege Batı Ak-
ctenız ıle Orta Karadenız
kıyıları. Doğu Karadenız
ve Doğu Anadûiu'nun
kuzey ve doğusu yagışli,
dığer yerter parçalı bufut-
u geçecek Yagışlar
yagmur ve sağanakr
Do-
ğu Karadenız'ın ıç ke-
sımlerının yukseklen ıle
Doğu Anadolu'nun ku-
zev ve doğusunun yuk-
sek'ennde karta Karış/k
yagmur ve kar şekttnde
olacak Hava sıcak-
lıgında onemlı Dır değı-
şıklık olmayacak Budapeşte PB 1
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tifhs
Kahıre
ÇB
B
B
B
Y
B
Y
Y
-1
8
0
4
11
3
10
20;
Şam PB 17,
Sıslı ^ Ço* bu urlj Yağmur-u Sulu kar * GOK gunj!tu/ü
• Baştarafı I. Sayfada
le bir şev söylediğıni duymadığını.
kendisinin de bunu kabul \a da red-
detme durumunda olmadıâını sö>-
ledı.
Türkeş, Başbakan Yardımcısı
Tansu Çiller'ın kahraman ilan ettı-
ği katJ/am sanığı üJkücii Abdullah
Çatlı'v ı şav unmaktan kaçındı. Tür-
keş. Çatlı ıçın. 7
kişinin öldürüldü-
üü Bahçelievler katlıamı sırasında
Llkü Ocaklan Genel Başkan Yar-
dımcılıgı görev ıni vürütmesine kar-
şın "Bu adamlara iilkücü denilme-
si biraz ındurmadır. Adamın son
durumu dikkate alınnmor. Birçok
siv asi partilerle ilgisi \an Bunlar dik-
kate alınmazken, 25 \ıl önceki 6 a\-
lık ülküciilüğü giindeme getirilivor.
Suç işleven kim olursa olsun. mutla-
kavasa uvguktnnıalıdır. Oğlum bile
olsa. Benim dev let anla> ışım budur"
dedi.
Türkeş. dun (/ankaya Köşkü'ne
çıkmadan önce. Yılmaz'ı konutun-
da ziyaret ederek bir süre görüştü.
Görüşmede. Türkeş'in Yılmaz'a.
"İ Ikücücamiavıkarşınaalma" me-
sajı ilettığı belırtildı.
^ ılmaz. Çankaya'da
Demirel. Türkeş'i kabul etmesi-
nın ardından. öğleden sonra Yıl-
maz'la görüştü. Demirel'le görüş-
mesi vaklaşık bir saat süren Yıl-
G Ü N C E L Cl'IVEYTARCAYÜBEK
• Başrarafı i. Sayfada
Demirel, pati lıderleriyle görüşmelerinde "Türki-
ye 'nın günde^nindeki konularla sorunları tartışmı-
yor". Oncelike bir zirve toplanırsa "gündemı ne
olacak? "Buru araştırıyor.
Hele. zirvece "hükümet sorununu masaya getir-
me" girişimler olursa. 8 Aralık 1964'tekı Çankaya
toplantısında Ismet Paşa'nın kulağında hâlâ çın-
layan bir sözüi ü anımsayarak karşı çıkmaya hazır-
lanıyor.
Gürsel, "hüfümet konusunu" açmaya yeltenın-
ce; Başbakan Ismet Paşa, derhal "Bu sorunun ye-
ri Çankaya dejil, TBMM"dır" diyor. Tartışmayı da-
ha ilk adımda -capatıyor.
Ne var kı Cumhurbaşkanı Demirel. "liderler zır-
vesınden kımı fakstyonlar) devınirnler, olgular çık-
masını" ıstiyor beklıyor.
Zırveden çıkacak sade suya tırit ızlenımlerle ulu-
sun sıkıntılı. btnalmış durumunu seslendırecek kı-
mi söylem ve açıklamalarla "bir yere vanlamaya-
cağına" inanıyor.
Bunalımlardan. sıkıntılardan nasıl arınılacağına
yönelen somutöneriler bekliyor. hatta böylesi öne-
rilerin ortaya çKmas/nı önkoşul görüyor.
Yoksa?.. "Evet, yoksa Çankaya'yıda •bıtırmenın'
eşiğıne gelınetilir",
Hafta sonuna değin beklemek gerekıyor. Zirveyı
sonuçlarıyla ya d a çoğu zaman olduğu gibı zırva-
larla göreceğiz.
Çankaya'dar indikten sonra; Şaibe Hanım, par-
tisinde ağzı açı< hayran hayran yüzüne bakan si-
lâhşörlerine. a^lından hiç çıkmayan medyanın
"gündem/yle rrilletin gündemi arasında çok fark
var" diyor.
Ya dış basın?
Doğru. Zira, nedyanın gündemi gerçekçi. Şa-
ibe'nın gündemi sıra sıra yalan. Elbette Şaıbe bıli-
yor olmalı; mallanyla parasmın öyküsünü. kısa sü-
rede nasıl trilyoner olduğunu, Türk basını yazmasa
Batı basını yakasına yapışıyor.
Görkemli maddi yanlarıyla tükenmiş siyasal ya-
şamını Avrupalı dergilerle ünlü gazeteler her gün ya
da gün aşırı sütun sütun duyuruyorlar.
Işte son örnek ve ılginç satırlar:
Almanya'nın ünlü ve ağırlıklı gazetelerinden Süd-
deutsche Zeitung'da 4 Aralık 1996'da yayımlanan
biryazı -Şaibe Hanım çoktan sindirmıştir ya- yenir
yutulur c/nsten değil.
Yeniköy'deki görkemli yalı... Şaibe'nın özel bir
öğle yemegine gidişindeki "şatafat".. yazıda uzun
uzadıya anlatıldıktan sonra:
"Çiller, gürültucü ve küstahtır. Paralıdır. Yeterli
paraya sahip olmadığını ve daha fazlasını istediği-
ni saklamaz. Serv&tinin 100 milyon doları bulduğu
tahmın edihr ve k&ndısi ile eşı eskı banker ve ışa-
damı Özer Uçuran Çiller'//? bu serveti namusuy-
la kazandıklanna inanan hemen hemen kimseyok-
tur" dıye sürüyor.
Tabii, Süddeutscne Zeitung, Şaibe'nin karakte-
rinı olaylar anlatarak çözümlüyor. Işte. gazetenın
uzun paragraflar arasında sıraladığı birkaç yargı:
"Siyasigeleceği ne kadarkötü durumdaysa ser-
gilediği kendinden emin davranış bıçimı de o de-
rece şaşaalıdır... Çiller, Islamcı RP'nin iktidaragel-
mesine yardımcı oldu. Laik Türkiye Cumhunye-
ti'nın temel ilkelerine ihanetinin bedeli, tekrar hü-
kümette olmasıdır... Soruşturma komisyonlannda
çoğunlukta olan Islamcılarsa Bayan Çiller'e hapıs-
te değil. koalisyon ortağı olarak ihtiyaç duyuyorlar...
... Hakkında yapılm/ş olan yolsuzluk, görevı
kötüye kullanma. menfaatsağlama gibı suçlamalar
son zamanlardakı suçlamalann yanında hafifkalır...
... Bayan Çiller, Kocadağ ve Bucak ile eskiden
berı ilışki içindeydi...
... Çiller, Çatlı 'yı tanımadığını söylüyorsa da Çat-
lı 'yı övdü. Böylece en azından dolaylı olarak yük-
sek düzeydeki devlet organlarının mafyanın hiz-
metlennden yararlandığını doğruluyor...
... Bu arada yurtdışındaki itibarı mahvoldu. Ver-
diği sözü bozması Avrupa başkentlerinde unutul-
madı... Kohl'ün, bu samimi olmayan kadını artık
görmek ıstemediği herkesın bildiği bir sır...
... Tansu Çiller... ülkesi içın biryük halinegelmiş-
tir."'
Daha ne yazsın Alman?
Nobel töreııi zehir oldu
Çath'yı Türkeş bile savunamadımaz. Köşk'ün çıkı^ında vaptığı
açıklamada. "Cumhurbaşkanı, ken-
disine sunduğum bilgilerin çok
önemli. orta\a atılan iddiaların da
çok ciddi olduğunu, bu nedenle. Su-
suriuk ola> ının hiçbir şekilde örtbas
edilmemesi gerektiğini ifade etmiş-
tir" dedı. klendisıne ula>an bilgile-
rin "tekola>la" ılgılı olduğunu. an-
cak olavı bu bovuta indırgenıenın
gerçeklerin görülmesıni engelleme
anlamıııa geleceğinı kavdedeıı \ı\-
nıaz. "Devlet töhmet altında. Kinı-
se, kendicaniliğini, kanunsuzluğunu
de\lete mai etmesin" dedi.
Cumhurbaskaııfnııı da kendı>ı
gibı kamuovunun bu ola\ karşiiin-
da gö.->!erdiği du>arlı!ığı. açık top-
lum açKsından cok sağlıklı bırgeli^-
me olarak gördügünü anlataıı \ıl-
maz. "De>letinbirincigöre\ininka-
nıınhâkimi\etini.hukukunüslünlü-
ğünü sağlamak olduğu konusunda
da Cumhurbaşkanı ilelam birgörüş
birliği içerisindeviz" di\e konu^tu.
Yılmaz, Demirel'in bir basın or-
ganında çıkan haber üzerine \aptı-
ğı incelemede. de\letin me^ru güç-
ler dışında bazı güçlerle i^bırliğı
vapması >olunda Nfillı Giuenlık
Kurulu'nda gecmişte herhangi bir
karar alınnıasının. hatta görü^me
yapılmasının söz konu^u olmadığı-
nı bıldirdığıni sövledı.
ANAP lideri, kendisinin de ı»ö-
rü^lerını soran Cumhurbaşkanı'na.
Başbakan Necmettin Erbakanın bu
konuda ızlediğı tutum ile mutabık
olmadığını sövledigıni bildirdı. \'ıl-
maz. şunları sö\ ledı:
"Başbakan'Jn, Cumhurbaşka-
nrnmkendisinegönderdigimektup
üzerine, Teftiş Kurulu'nu inceleme-
ara^tırma \apmakla görev lendirdi-
ğini. bu inceleme sırasında da bi/zat
kendisinin müfertiş gibi de\re>e gi-
renek. İstanbul Emni>et Müdürü'nü
bizzat çağırarak 1.5 saat biJgi aldığı-
nı. aıııa buna rağtnen şu ana kadar
henü/açılmış bir soruşturma olma-
dığını ifade ettim. Başbakan"ın bu
konudaki tutumunun gerçeklerin
orta>a çıkmasını. ola>ın a>dınlan-
masını, sorumluların cezalandırıl-
masını sağla\acak bir ta\ır olarak
görülemeveceğini, Savın Başba-
kan'ın daha çok bu meseleyi sryasi
pazarlık konusu olarak gördüğü u-
lenimini aldığımızı ifade ettim. Bu
konunun hem kamuoyuna. hem si-
>asi partilere gihen vereeek bir me-
kanizma>a oturtulmadıkça, spekü-
las>onların de\am edeceğini sö>le-
dim."
\'ılmaz. Denıırel'e. lıükümetin
konuşadahaciddıvetleeğilmesı \e
ola_\ıaçığaçıkaracakbir>aklaîimın
sergilenme;>i ıçin Başbakan nezdin-
de girişimde bulunmasinı önerdiği-
nı belirtti. Yılmaz. s;a2etecilenn so-
rulannı da yanıtlarken. Erbakan'ın
"müfettiş" gibı ola_\ hakkında birin-
ei elden bügı aldığı halde >oru^tur-
ma ba^latmamasının son dereee
"menfi gelişme" olduğunu sö> ledı.
Mesut Yılmaz. Necmettın Erba-
kan'ın. ola\a de\let meselesi gibı
\akla>mamasi. bunun verıne orta-
ğına kar^.1 kullanacağı si\ası bırkoz
gibi görmesınden kavgı duşduğunu
bildirdı.
Bir ba«jkasoru üzerine de TBMM
Ara^tırma Komis>onu"na belge \er-
medığıni bildiren Yılmaz. şunları
söşledi:
"Bu konudaki bilgileri kanıuo\u
ile pa\laşmama nedenim. ofa\ı bi-
rcvseL nıünferit bir ola> olarak gör-
mememdir. Benim peşinde oldu-
ğum, bircinau'tin avdınlatılmasıde-
ğildir. Bir trafik ka/asından \ola çı-
kılarakde\ letin.de\ lete >akışma> an
unsuriardan temı/Jenmesidir. Sahip
olduğum bilgileri kendimedesakla-
nıadım. sivasi olarak kullannıadım.
Cumhurbaşkanı ile pa> faştım. Bilgi-
leri \erdim. delilleri. şahitleri sö>le-
dim. Bana gelen bilgiler. gerçeğin
aralannıasını sağlavacak bir tek
ola> la ilgilidir. ()la\ ı bu kapsanıa in-
dirgemek, meseienin bütünü\le gö-
rülmesini engelleme arzusunun so-
nucudur. Benim >apmak istediğim
isetam tersidir. Meselenin bütün bo-
> utlanyla orta\a çıkmasıdır."
'Vıır emriııi biliyorlardı'H Baştarafı 1. Sayfada
maz'ın. konu\a ilışkin soruşturma> ı yüriiten Sa-
n\erCumhuriyet Savcılığı'na birkaç gün içinde
"bilgi" \erme\i plaııladığı bildirıldi. Yılmaz'ın.
TBMM'de kurulan ara^tırma konmyonuna da
belge değil. bılgi vermekle \ctinebilecegine ı^a-
ret edildi. Topal cinavetınin ardından kuşkulara
hcdef olan Özel Harekat Şubesi'nde görev lı Er-
can Erso\. Avhan Çarkın \e Omer Kaplan adlı
polis memurlarıyla bırlikte. einavetı planladıkla-
rı öne sürülen 2 ki>i gözaltına alındı.
Zanlı/ann >orgusu. asa\ i>ten sorumlu Istanbul
Eınnnet Müdürü Fatih Özkan tarafından >apı-
lırken soru!jturma\ ı bizzat Çiller operasvonunda
aeığ'i alıııan l>tanbul Emnışet Müdür Yardımcı-
si Bilgi Lnal vürüftü. Gözalfına alınan zanlılara
vönelik suetamalarla ilgılı olarak Içişleri Bakan-
İığı'na bılgı \enlmesi üzerine. dönemın İçi^lerı
Bakanı Mehmer Ağar'ııı pofıslerirı Ankara'>a
gonderılmesini istediği öne sürüldü. Bu ıstem.
dönemın İstanbul Emnıvet Müdürü Kemal Yazı-
cıoğlu tarafından kabul edilmedi. Bunun üzeri-
ne Emnıvet Genel Müdür Yardımcısı Halil Tuğ
ile açığa alınan Özel Harekât Dairesi Ba^kanve-
kılı İbrahimŞahin,suçlananpolislerı Ankara'va
getirdiler.
Suelanan polısler daha sonra korucuba^ı. aşi-
ret reısi. Sedat Bueak'ın istemı üzerine korutna
olarak atandılar. Bucak. kendısinı koruvanpolis-
lere kefıl olduğunu belırterek einavet >uçlama-
lannı redderti.
İçı^lerı Bakanı Meral Akşener, Tansu Çiller'ın
tatımatıyla gercekleştırdığını aeıkladığı 5 aralık
operas_vonuçerçe\esinde suelanan polis memur-
ları Ercan Ersov. Avhan Çarkın. OğuzNbrulmaz'ı
açığa aldı. Opcrasvonda açığa alınanlar arasın-
da. Ak>ener"in ANAP'a bılgı sızdırdığmı öne
sürdüğü Yazıuoğlu. Topal cina\etini >oru.şturan
asav işten sorunılu İstanbul Emnıvet Müdür Yar-
dımcısı Bilgi C'nal ve zanlıları İstanbul'dan An-
kara'va getıren Özel Harekât Daıre.M Ba^kaıne-
kilı İbrahim Şahin de veraldı. Çarkın ve Yorul-
maz"ınanlatımlan. dikkatleri Şahın'ın de üzen-
ne çevırdi.
Dündar: l nJü polifikacı eşi
Kanal D Geııel Ya_\ ın ^ önetmem. Hürnveı ga-
zetesı vazarı Lğur Dündar'ın hazırladığı Arena
programında. adları verılmeden tetıkeılıkle >uç-
lanan polıslerin. veraltı dünvasııiırı ünlü isimle-
rınden "Aliço"" lakabıvla bılınen Ali Te\fik ve
"Arna\ut Sami" dive tanınan Sami Hoştan'la
ıli>kileri anlatıldı. Sami Ho^tan'ın. Topal'ın öl-
dürülmesinden sonra üç özel tını görev lisiyle bır-
likte >akalandıgı belirtilen Arena da. 3'ü polis 5
kı>ı araMiıda. Topal cııuvetıııden sonra "jşibitir-
dik.silahlan bıraktık" ıçerıkii telefon konu^ma-
sı kavıtları bulıınduğu kavdedildı. Programda.
bu bulgulara kar>ın adı geçenlerin. İstanbul"dan
Ankara'va götürüldükten sonra serbest bırakıl-
dıklanna dikkat çekıldi. Arena da tetikçilikle suc-
lanaıı polislerın İstanbul'da gözaltına alındıktan
sonra verdıklerı ıt'adede "birbakan"adı ıle ""ün-
lübirpolitikacıeşi"nden söz ederek "Buişlerion-
ların bilgLsidahilinde>aptık"dedıklerı anlatıldı.
Bueak'ın otomobılıııde va^amını vıtıren katlıam
>anığı ülküeü Abdullah Çatlı'nın. öldürülen To-
pal ve Sami Hoş,tan ile bırlikte Sheraton Ote-
li'nın kumarhanesine "gizli" ortak olduğuna da
programda dikkat eekildı.
DYP'nın kurucularından Aydın Bağımsiz Mıl-
letvekılı İsmet Sezgin. Manal D'de va>ımlanan
programın ardından. adı venlmemesine kar>ın.
"ünlü politikacı eşi"nı a>lında herkesın bildiğini
açıkladı.
Ozer l çuran Çiller. Arena nın v av ınınııi ardın-
dan. Cıımhurivet'ın dile getırılen sav ları vav ım-
laması üzerine ıddiaları reddettı. (,ıller. "ünlü
bir politikacı eşi"nın kendisi olduğuna ıliskıngö-
rüşlerı sert bırdille elestırirken. ıddiaları vavan-
lar hakkında vargıva basvuraeağını açıkljdı
Komisyon bilgileri
kasada topladı
AVŞE SA\ !N
• Baştarafı 1. Sayfada
miştı. tsveçlı bılımadamlarına. bu vılın no-
bel fizik. kim\a \e ekonomi ödülünü kaza-
nanlar da destek oldular. E\ sahibı Isveç'i
güç durumda bjrakan bu gelişme. basında
aeniş vankı \aptı. Kımva ödülünü kazanan
fngiliz Harry Kroto," Eğer daha önce de bu
politika ujgulansa>dı, ne lazeri keşfetmiş
olurduk ne de kalıinm genlerini" seklinde
konuştu.
Aynı ödülü Kroto \e kendisi gıbi Ameri-
kalı olan Richard Smallej ile pav laşan Ro-
bertCurlda e!estirı\e katıldı. Robert Curl.
"Belirli bir konu>a nönelik araştırma >ap-
nıak. genel araştırmaların \erini asla doldu-
ramaz. Genel ara^tırmalarda belirli bir so-
nuca erme konusunda önceden garanti \er-
mekolanaksızdır.Eğertek>önlüaraştırma-
ya saplanıp kalsavdık lazeri \e kalınm gen-
İerini asla bulamazdık" ^ekiinde konuştu.
Eeıtım Bakanı Carl Tham ise duyduğu hu-
zursuzluğu, "Belli ki kendileri İsveçli mes-
lektaşları tarafından bilgilendirilmişler"
^eklinde yorum yaparak belirtti.
Ekonomi ödülünü Amerikalı \\illiam
\ ıckre> 'ie pav laşan. ancak Vickrev 'in ödül
ilanından ikı gün sonra ölmesnle Stock-
holm'e valnız gelmek zorunda kalan Ingı-
lizJames.Mirrlees.avni kavgıvı İngıltere'de-
ki meslektaşlannın da duydueunu dile ge-
tirerek Rusya. Çin ve Japonva'nın araştır-
macılara büyük olanaklar sağlamakta ol-
duklarını belirtti. Mirrlees. Avrupa ülkele-
rinın bu gidiş sürerse araştırma yanşında
çok geride kalacaklarını sövledi.
Oslo'da skandal
Bu \ ılın barış ödülünü kazanan Endonez-
valı RahipCarlosBeloile Doğu Timorludı-
reııis lıderı Jose Ramos-Horta. Oslo'da zo-
ANKARA - Susurluk'takı kazanın ardından devlet-maf-
va-sivaset ılişkılen ile ilgilı ıddialar üzerine kurulan TBMM
Araştırma Komısvonu. bugün toplanarak gönderilen bilgi \e
belgelerı incelemeve başlavacak. 60'a vakın verden bilgi is-
teyen komıs>ona. Başbakanlık. MİT. Genelkurmay Baskan-
iığı. Içişleri ve Adalet Bakanlığı tarafından iddıaİarla ilgilı
bılgi \e belgelenn ulaştınldığ' öğrenildi. Klomısvon Başka-
nı RP'li Mehmet Elkatmış. ANAP lıderı Mesut Yılmaz \e
İP lıderı Doğu Perinçek'ten henüz bılgı ve belge gelmedıği-
nı sövlerken tanınan sürenin bugün dolduğuna dikkat çektı.
Araştırma Komısvonu'na gelen vaztlı ve görsel belgeler
özel bir kasada toplanırken TBMM Başkanlığı da komisyo-
na. bütün bilgi vebelgelerın kavdedileceğı bilgisayarveözel
oda tahsisertı. Komısvon başkanlığı. gelen bilgi vebelgele-
ri bugünkü toplantıda üvele-
re dağıtacak.
Alınan bilgıvegörekomıs-
vonun ıncelemesı kapsamın-
dakı iddıaİarla ilgıli üyeler
arasında görev dağılımı vapı-
lacak.
KESK'in mitingi toplumsal muhalefete dönüşüyor
'Çeteler iktidar oldu
iktîdar çeteleştF
raki bir el sıkışma dışında bir araya gelme-
me\e özen gösterdi.
.\\nea bu türödül ortaklığı durumların-
da daha önce hiç göriilmemiş bir şekilde
ödül sahiplerı içın bırbirinden avrı ikı basın
toplantisi düzenlendı. Geçenvıl Yaser.Ara-
fat iie İsraıllı lıderler Sünon Peres ve İzak
Rabin. bir vıl önce d e N'elson Mandela ıle
Günev Afnka Cumlıurnetı'nın o zamankı
devletbaşkanı F\\ DeKlarkbiraravagele-
bılmişken. buvılkı ödül sahiplerınin birara-
ya gelememelerı .skandal olarak vorumlan-
dı. Bu olavın nedenı. Endonezva'nın halen
Doğu Tımor'da re»mı görev li olarak çalış-
makta olan Rahıp Belo'va "susemri" ver-
mışolması.
Gerçekten de Rahıp Belo. basın toplantı-
sında Doğu Timor'daki politik durumla il-
gıli soruları vanıtsız bıraktı \e daha çok ru-
hani liderlıği konusunda konuştu.
Bilindiğı gıbi bu v ılın banş ödülünün Do-
ğu Timor'daki Endonez>a işgahne karşı bi-
ri yurtiçinde. biri de yurtdışında iki direniş-
çive verilmiş olması. Endonez\a vönetimi
tarafından ağır bir dille kınanmiş ve karar.
Noneç Nobel Komitesi'nın Endonezva'nın
ıçışlennekanşması seklinde vorumlanmış-
tı.
Clkesinın 19^5'teki 6 günlük bağımsız-
hğı sırasındadişişlerı bakanlığı vapmışolan
\e halen sürgünde \aşavan Jose Ramos-
Horta. Rahip Belo'nun Endonez\a tarafın-
dan susmava zorlandığını sö\ledi.
Horta. "Rahip Belo'>a benimlegörüşme-
mesi \e bir arada olmaması için de emir \er-
dilersanı\orum.Öte>andan kendisinin Do-
ğu Timor'a dönebümesi ve oradaki çok \a-
rarlı çahşmalarını sürdürmesi önemli oldu-
ğu için onu anlavışla karşıhyorum" seklin-
de konuştu.
ANKARA (Cumhurnet Bürosu)-Kamu
Emekçılerı Sendıkaları Konfederasyo-
nu'nun (KESK) "de\let-maf»a-aşiret" üç-
genindekı karanlık bağlantılara kar^ı I4ara-
lıkta Ankara da düzenleveceğı "Demokra-
tik Devlet - Halkçı Butçe" mitingi. toplum-
sal muhalefete dönüşüvor. Demokratık kit-
le örgütleri. ışçi sendikaları ve sı;^al par-
tılerin de katılacağı mıtıngde. Susurluk ka-
zasıyla açığa çıkanların "münferitola>lar"
olmadığı vurgulanaeak.
Ankura Demokrusi Platfbrmu'nuoluştu-
ran ışçi sendıkaları. kamu çalişanlan sendi-
kaları. meslek odaları ve demokratik kıtle
örgütleri adıııa dün düzenlenen basın top-
lantısında. paranın v e terörün egemen oldu-
ğu ortamda etrafı "çetelerin" kapladığı be-
lirtılerek "Çeteler iktidar oldu. iktidar çete-
leşti" görüşüne>er verıldı. l^9'7
_vılı bütçe-
sinm, "özelleştirmenin, sömürünün, sa»a-
şın \e gericiliğin, rant ekonomisinin ve onun
beslemesi olan çetelerin bütçesi" olarak nı-
telendırıldiği açıklamada şövle denildı:
"Susurluk'ta orta>a dökülen tüm kirli iş-
ler \e kirli ilişkiler, >ıllardır iktidarlar tara-
fından emekçilere \e ezilenlere karşı sürdü-
rülensömürü>esa\aşpolitikalarınınsonuç-
lanndan sadece bir parçasıdır. Bu nedenle
Susurluk'ta açığa çıkanlarmünferit bir ola\
değil. > ıllardır ülkemizde bilinçli olarak siir-
dürülen rejimin kendisidir."
KESK'in "dev letin giderek çeteleşmesine
karşı emek. demokrasi. banş için I.MF pa-
tentli 1997 vılı bütçesinin halk vararına >e-
niden dü/enlenmesi" amacıvla plaııladığı
14 aralıktakı "Demokratik De\let - Halkçı
Bütçe" nııtingine 41 kuruluşun katılacağı
bildirildi.
Susurluk Savcısı Kaçan: İsmimle alay edildi
EVİN GÖKTAŞ
A.NKARA - Susurluk'ta mevdana
gelen ve "de\let-mafya-si>aset" üçge-
nini ortava çıkaran kaza nedenivle adı
duyulan savcı İmdaf Kaçan. basınla
mahkemelik oluyor.
İmdat Kaçan. yazdığı bir mizah ya-
zısında kendisiyl'e alay ettiği gerekçe-
sivle Burşa Ola> gazetesi vazarı Ad-
nan Baştopçu hakkında manev ı tazmi-
nat ve hakaret davası açacağını belirt-
ti.
Adnan Baştopçu'nun. 16 Kasım
I*?96 tarıhli Ola> gazetesinin "A\ıptır
Söjlemesi" köşesinde _v av ımlanan "İs-
minden Ka>bedi>or" başlıklı vazısin-
da ismivlealav ettıöini ileri süren Ka-
çan. "Tüm vasal haklarımı sonuna ka-
dar kullanacağım" dedı.
Olav gazetesi vazarı Adnan Baştop-
çu ı>e "Ben bu >azı\ı Hürrnetgazete-
sinde çıkan bir habere istinaden kale-
me aldım. Bizim görev imiz mizah >ap-
mak. Onun için politikacı ve bürokrat-
ların biraz daha esnek olması gerekir"
diye konuştu.
G U N D E M >U-STAFA BALBAYİ
• Bufturafı I. Sayfada
olarak kutlanıyor. >.
"Temel ınsan hakkı" deyınce ılk akla gelen nedir?!
Genel kabul görmüş değerler, yaşama hakkı, sağ-f
lık ve egıtım hızmetlerınden yararlanma hakkı, kim-
lığını koruma hakkı... ;
Yırmıncı yüzyılın ıkıncı yansına pek çok ad takılJ
dı. Bunlardan bın de "ınsan hakları çağı..." '
Temel ınsan hakları, temız hava gibı bir şey. DeJ
ğerinı ancak kaybedınce anlıyoruz.
Once ikı bine dört kala dünyaya bakalım...
"Doğu-Batı" kavramı, yerıni "Kuzey-Guney"e b\-
rakıyor. Zengin Kuzey. fakır Güney...
1970/ı yıllarda, Kuzey-Güney dengesı. yüzd&
60'a 40'tı. Zengınliklenn 60ı Kuzey'e, 40ı Guney'e.'
Bugün bu rakam 80'e 20 oranına doğru ilerlıyor. '
Insan haklarında bırıncılığı neye verıyorlar? Yaşa-
maya... Bunun sağlanabılmesi içın öncelikle ne ol-
malı? insan insanı öldürmemelı.
Bunun ılk koşulu nedır? Silahlara vedadır.
Bu yapılabılir mı? Egemen anlayışla olanaksız... J
Rakamlarla anlatalım.
Sılahlanmaya harcanan para mıktarı kışi başınaj
yılda 158 dolar. j
Eğitım ve sağlık hızmetlerine harcanan miktar 5|
dolar.
Bılım adamlarının yüzde 45'ı, silah sanayiiyle iliş-
kılı alanlarda çalışıyor. ;
ABD'dekı ılk 20 şırketten sekızı, sılah üretimıyle
uğraşıyor.
Sılah ticaretının yüzde 60'ını ABD elinde tutuyon
Kalan mıktarın çok buyük dılimi Almanya. Fransa ve
Çın'ın elinde.
Yeni Dünya Düzenı'nın (YDD) patronu kım? ABD..J
Yukandakı rakamları dıkkate alırsak ABD silah
üretiminden veticaretınden vazgeçebılirmi? Geçe-'
mez.
Savaşan ülke sayısı az olursa ne olur? ABD eko-:
nomısi krıze gırer.
Gırmemesı içın ne yapmak gerekir? Ulke sınırla-
rında sinırlerı dırı tutmak... :
YDD bir başka yanıyla şöyle özetlenebılir: ı
Gelışmış ülkeler. aralarındakı sınırları ortadan kaM
dıracak, öteki ulkeler aralarındakı sinırlerı ayağa kah
dıracak...
Insan Haklan Türkiye'sel Bildirgesi ,
Türkıye'ye gelelım... Soylenecek çok şey var, a-
ma sözü uzatmayalım. insan Hakları Türkiye'sel Bıl-
dırgesı'nı sunalım:
"1- Yaşama ve öldurme hakkı yasalar çerçeve-
sınde guvence altındadır. Devlet, öldurme hakkını
kullanan bir kişiye yenı kımlık ve olanaklar sunmak
zorundadır.
2- Kımsenm cezaevınde olme hakkı engellene-
mez. Tutuklu ve'hukumluler yontem seçme konu-,
sunda sınırsız ozgurlüge sahıptır.
3- Hiç kımse kullandığı işkence yöntemlerinden
dolayı suçlanamaz. sorgulanamaz. takip ve kovuş-
turmaya tabı tutulamaz.
4- Hazıne 'yı soymak ısteyenlere kılıfbulmak dev-
letın görevıdır. Heryurttaş kılıf ısteme ve kılıfı süs-
leme hakkına sahıptır. Smırlama getınlmesı teklif
dahı edılemez.
5- Vergı kaç/rmak temel hak ve özgurluklerin ol-
mazsa olmaz koşullan arasındadır. Hukümetlertn,
görevi, vergı kaçırma alanlarını ve yöntemlerıni ka-,
muoyuna duyurmak ve her turlü danışmanlıgı yap-
maktır. Yurttaşlar. bu işlevını yerıne getırmeyen hü-
kumetı ıstememe hakkına sahıptır. Bu hak devredi-
lebilir, rhıras olarak da bırakılabilir.
6- Hıçbır öğrencı yedığı coptan dolayı sorgula-
namaz. Cop yıyeceklerı yer ve miktar konusunda
öğrencılere kısıtlama getirılemez.
7- Devlet. gizlı örgütleri koruma. kollama, destek-
leme gorevını koşullar ne olursa olsun ikinci plana
itemez. Bu örgutlerin sayılanna ve eylemlerıne sı-'
nırlama getirılemez. ;
8- İfade özgurlûğu ve yontemlerı sınırsızdır. KişiJ
ler. düşüncelerını sılahla. tezgâhla her neyle açMa->
mak ısterlerse ıstesınler yönetımlerın temel görevi'
onlara yardımcı olmaktır. '•
9- Sendika, dernek ve benzeri kuruluşlara üye
olan, yönetıcilık yapan kışılenn yargılanma hakkı'
elınden alınamaz. Bu kişilergözaltına alındığında kı-
sa sürede salınamaz."
Bıldırge uzun satır kısa... Çağımıza ne ad verelım?'
insan hakları mı, ınsan haklamaları mı?
Nâzuıı'a hakarete
• Baştarafı I. Sayfada
gerekçesivle kınama cezasi
\erdı.
Yazar Aziz Nesin'ın gaze-
teci-vazar Ergun Göze hak-
kında açtığı tazminat dava-
sında Göze'nın sa\unma>ı-
nı vapan avukat Gönül Öz-
dağ'm N'âzım Hikmet'le il-
gili sözleri nedenivleNâzım
Hıkmet Kültür ve Sanat
Vakfı. Ankara Barosu'na
başvurmuştu. Ankara Baro-
îU Disıplın Kurulu'nun. Öz-
dağ hakkında uvarma ceza-
sı vermesi üzerine vakıf.
av ukat VeliDevecioğluaracı-,
lığıv la Türkive Barolar Bir-,
liği'ne ıtırazda bulunmuştu.;
İtırazı verınde bulan TBB
Disıplın Kurulu. Özdağ hak-
kındakı "u>an" ceza^ıı"ılı
"kınama" cezasına çev ire-t
rekonavladı. _,
Dısiplin kurulunun kara-|
nnda. av ukatözdağ'ın mes-
lek kurallannın 5. ve 6. mad-ı
delerıne avkın davrandıği/
belirtılerek u>arı cezasınınj
toplantıva katılan 6 üvenirj
ovbirliöiylealındiL'i belirtil-j
dî " ,
AÇIKLAMA
Haber Merkezi - Gazetemizde 9
Aralık 1996 tarıhinde >a> ımlanan
"Ağar'a Mafvadan Seçim Destegi"
başlıklı haberîe ilgilı olarak Kanal E
Yav ın Yönetmeni Erkan Köseaçıkla-
ma gönderdi. Köse. haberde demeci
olarak veralan sözlerinın gerçek dışı
olduğunu öne siirdü. Elazığ DYP 11
Yönetim Kurulu da vayımladıâı bıl-
dırıde. Abdullah Çatİı, Fe\ziÖİNec-
det Llucan ve NihatAkgün'ün, Meh-
met Ağar'ın seçim kampanvasma ka-
tılmadıklarını ve seçim döneminde
Elazığ'a gelmedıkleri belırtildı.
Elazığ'da yavın vapan Kanal E Te-
lev ızyonu \'a>ın Yönetmeni Köse dün
vaptığı vazıiı açıklamada. "Ağar'a
Maf>adanSeçimDesteği"başlıkIı hj-
berde. ağırlıklı olarak sıyası kişılerın
değerlendinnelen ıle demeçlerınm
ver aldığını belırterek. "Bana atfedi-
Itn sö/icrin de haber içinde sivasi bir
demeç seklinde değerlendirilmesini
vanlış bulmaktm ım. Haberüı son bö-
lümünde bana ithafen doğruluğu be-
lirsiz bir şekilde vav ımlanan savlann
fümünü de reddedhorum*" dedı
Elazığ D^P ll Yönetim Kurulu. ga-
zetemizde vav ımlanan "Ağar'a maf-
vadesteğT başlıklı haberle ilgıli ola-
rak bir bıldirı vavımladı D^t'P Ela/ığ
İl Ba^kanı Av. Orhan Pekel ımzalı ıle
vav ımlanan bıldirı ^ovle:
" 1-Sa\ın Mehmet Ağar, Elazığ'ın
vetiştirdiği \e varlığı ile gurur duvdu-
ğu. Elazığ ve Elazığlılar ile irtibatinı
her daim sıcak tulmuş. Elaağ sevgisi
ile dolu bir hemşerinti/dir.
2- Kendisi ınülki idare amirliğin-
den cnınivet camiasına geçerek bu ca-
mianırı bütün kademelerinde başarn
lı hizmetler vermiş. bir emnivet nıen-
subunun gelmevi düşünebileceği İçiş-
leri Bakanhğı görevine gelmiş ilk ve
tek emnivet mensubudur.
3- Elazığ tutkusunun ve üstün gö-
rev -hizmetanlm ışmın. Sav ın Ağar"ın
bugün geldiği noktanın gerisindeki en
büv ük amil olduğu şüphesizdir.
4-Savın Ağar'a çamuratanlarEla-
zığlıların seçimler arifesinde. Sa>m
Ağar'aadav ol' baskısınıyaptığınıve
bunun için hevetler gönderdiğini ça-
buk unutmuş gözükmektedirier.
5- \ine Savın Ağar'a çanıur atan-
lar. Savın Ağar'ın D\ P'nin kuvvetli
olduğu Elazığ'da birinci sırada adav
olduğunu ve bu sırada seçime katılan
bir adav uı seçilme endişesinden uzak
olacağını ne hikmetse hatıriarına ge-
rirmek istememektedirler. Kaldı ki
D^ P I987seçimlerinde3.1991 seçim-
lerinde de 2 milletv t-kili Elazığ'dan çı-
kararak gücünü ispat etmiş ve Ela-
zığ'dakikonumunu belirleniişbir par-
tidir.
6- Savin Ağar seçimlere bütün se-
venlerin desteğinde ve birinci sırada
katılmıştır. Bu konumdaki birinin se-
çümek için şık olmavan >ollara teves-
siil etmesinin gereği ve anlamı voktur.
7-Sav uı Ağar. seçilmeendişesi duv -
madan seçime katılnıış ve vüzünün
akıvla seçimlerden çıkmıştır. Habere
konu ıddiaları Savın Ağar ile biıiikte
seçime katılnıış. ancak Savın Ağar
karşısında tutunamavarak stçinıi
kavbehniş adavlann hâlâ bunu haz-
medememişolmalanna ve gündemde
kalma. isimlerini hatırlatma istekleri-
ne bağlamak gerekir.
8-Haberdeisimlerigeçen Abdullah
Çatlı. FevziÖA Necdet Llucan ve Ni-
hat Akgün, Sav ın Ağar'ın se^im kanı-
pamasına kanlmadıkları gibi. o dö-
nemde Elazığ'a da gelmemişlerdir.
9- Sa\ın Ağar'ın seçim kampanva-
sı tamamıvla D\P Llazığ Teşkila-
rı'nca vürüriilmüşveseçim masrafla-
rı dagenel merkezkatkılan veDVP'ye^
gönül verenler tarafından karşılan-
mıştır. '
10- Gerçekdışı ve hiçbirmesnedi oP
mavan bu haberin hangi maksatlaria
ve kimler tarafından kamuov una v an-
sıhldığı teşkilatımizca i> i bilinmekte-'
dir. Elazığ'ın ve Elazığlıİarın reddetti-'
ği müfterilere en ivi cev abı vine Elazığ-'
lılar seçimlerde vermişlerdir.
11- Savın Ağar'a dil u/atanlaraj
Ağar'ın Elazığ'a teşriflerinde, halkırr
gösterdiği ve hiç kimseve nasip olmaJ
vacak karşılamavı ve sevgi selini ve
Elazığtarihinedamga v urnıuşcoşku-j
v u hatııiatmak isteriz. '
12- Bu müfterilere şunu hatırlat-'
mak isteriz. Elazığlılar ve Doğru VbC
Partisi tabanı dün olduğu gibi bugürf
de Savın Ağar'dan gurur duvmak-
tadir." >