23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhuriyeC İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmenı: Orhan Erinç 9 Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkava # Yazıı^leri Müdürlerı: Ibrahim > ıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu) # Habcr Merkezi Müdürü: Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen Fikrct Eser ErgunBalcı^Ktıtıbdrj! Ceneir VdvınKunıluİBıaııSdçukfBaşkanl Ankara Temsılcisı Musufa Balbay • Haber Müdürü: kkonomı Bülent Kı/.anlık Orhan Erinç, Oktay Knrtböke. Dogın Akın Atatürk Bulvan No: 125, Kat:4, Bakanlıklar- HikrartÇetinkajtŞüknıııSoner, Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 • tznıir Dı> Haherl, V ıldırım # Kulıur Handan Senköken 0 Spor: Abdülkadir ) ücelman 9 Mdkalclcr: Sami Karaörcn • Du?eltme. Abdullah Yazıcı # Foioâra'' Erdoğan Ke^eoğlu #) Bıleı-Bclgc: Edibe fiuğra • Yurt Habcrlcn Mehmet Faraç B«lb»y,H«k«nKar». fj^un Bakı. Dinç rjyanv, İbrahm Temsılcısı: Serdar Kızık, H Ziya Blv. 1352 S. 2'3 Tel. Yıldız, Orhan Burs.lı. Mııstaf» 4411220,Faks:44191170AdanaTemalcisi:Ç«tinYiğeııoğlu, Inönû Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel: 3522550, Faks. 3522570 Müessese Müdürü: Erol Erkut # Koordinatör Ahmrt Konıkan • Muhasebe: BöJcot Y«ıer •Idarc: Hûseyin Görer • İşletme: Önder Çeiik • Bilgi-lşlem: Nail İMİ MEDYAC:»Yönetım Kunjlu Başkanı-Cîenel Mûdûr Cilbin Erdurmn # Koordinatör Reha Işrtmao • Geoel Mûdür MEDYA G : • Yönetım Kurulu Başkanı - Genel Müdur Cstün Alanen •Murahhas BiigısayarSıstem.MurnvefÇaer Yardtmcısı MineAJohg uye BoraGönenç > aitmlayan ve Basan: Yem Gun Haber Ajansı. Basın \e \ dymcıîık A $ Turkocağ'ı t'aıi 39 41 CagaloîŞlu 34334 Isl PK.246 Islanbul Tel. (0.212) 512 05 05 (20 hal) haLs (0 212) 513 «5 95 12OCAKI996 İmsak:5.51 Güneş: 7.21 Öğle: 12.19 İkindi: 14.41 Akşam 17.03 Yatsı: 18.28 MEDYACTcl 51407 53 - 513 95 80-513 84 60-61, Faks 5118466 uyarı • ANKARA (AA)-Sağlık Bakanlığı. 'Digoxin damla' adlı bir ilacın, Aralık 1995'teüretilen bir serisindeki damla şişelerinin. yanlışlıkla 'Mellerettes' damla kurusunun içine konulduğunun belirlendiğini bildirerek kamuoyunu, yanlış ilaç kullantmına karşı uyardı. Bakanlık'tan yapılan açıklamada, Sandoz Ürünleri A.Ş. tarafından üretilen Digoxin damla adlı ilacın bir serisinde, $işelerin yanlışlıkla Mellerettes damla kutusu içine konulduğunun, firma yetkililerince Bakanlığa bildirildiği kaydedildi. Cargotech General Parcel'de • Haber Merkezi - Avrupa'daki bağımsız kargo fırmalannın oluşrurduğu 'General Parcei' konsorsiyumuna Türkiye'den Cargotech kabul edildi. Avrupa'nın 31 ülkesinde, 5 milyon kilometrekarede, 500 milyon kişiye hizmet veren organizasyon, 1996 yılı ile birlikte ABD, Kanada, Meksika ve Porto Riko'da da dağıtım vermeye başlayacak. KOSGEB Avrupa Bilgi Merkezi'nde • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Küçük ve Orta Ölçekli Işletmeleri Destekleme Idaresi Başkanlıgı (KOSGEB), Vakıfbank Genel Müdürlügü'yle protokol imzalayarak Avrupa Bilgi Merkezi'yle bağlantı kurdu. Vakıfbank Genel Müdürü Fehmi Gültekin, küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) ihracat darboğazlannın giderilmesi gerektiğini belirtti. KOSGEB Başkan Vekili Mahmut Esat Yalçın da 35 üfkede 1 milyonu aşkın firmanın bağlandığı Avrupa Bilgi Merkezi hizmetleri arasında geniş bir bilgi yelpazesi bulunduğunu kaydetti. Cousteau'nun gemisi battı • SİNGAPUR(AA)- Ünlü Fransız deniz araştırmacısı Kaptan Jacques Cousteau'nun Calypso adlı gemisi, Singapur limanında demirliyken battı. ABD'nin Virjinya eyaletinde bulunan Cousteau Society Genel - Merkezi, Calypso *nun, hafta sonunda bir geminin çarpmasından sonra battığının öğrenildiğini belirtti. Şirket, Calypso'da kaza sırasında kimsenin olmadığını, kaptan Cousteau'nun halen Paris'te olduğunu kaydetti. Medyurmın kehaneti • SOFVA(AA)- Bulgaristan-Türkiye sınır bölgesindeki Elhovo kasabasında geçen cumarteM günü dini bir tören sırasında bir asma köprünün çökmesiyle meydana gelen facianın ardından, suda bulunamayan cesetlerden birinin yerini, medyum gösterdi. Adı açıklanmayan medyumun gösterdiği yerde arama yapan dalgıçlar, Georgi Babaçev adlı yaşlı biradamın cesedini buldular. Yetkililer, Stanka Kostadinovaadlı 14 yaşında bir kızın daha kayıp olduğunu, medyumun, 'genç kızın cesedinin ytne aynı bölgede bulunduğu. ancak kuma gömüldüğünü ve sadece bir elinin dışanda olduğunu' söylediğini bildirdiler. Yurt temsilciliği • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -' Vurt-Kur Genel Kurul Toplantısına Katılacak Öğrenci Temsilcilennin Seçimi'ni düzenleyen yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yurt-Kur •\ önetmeliği'nde yapılan düzenleme ile devam ettiği okuldan 3 aydan fazla uzaklaştınlan ya da geçici uzaklaştırma cezası alan öğrcncilenn yurt temsilcisi seçilmemesi öngörüldü. Araştırmalara göre 12-13 yaş grubunda her 100 çocuktan 84'ünün ağzında çürük diş var Çiirük değil, diş lıeldıııi korkutuyorGÜNDÜZ İMŞtR Koruyucu ağız ve diş sağlığı konusunda son derece yetersiz eğitime sahip Türki- ye'de dişler çürük alarmı veriyor. Son ya- pılan araştırmalara göre ülkemizde b yaş gru- bunda süt dişi dizisinde çürük oranı yüzde 83 olarak hesaplanırken bu oran İ2-İ3 yaş grubunda her 100 çocuktan 84'ünün ağzın- da çürük olarak karşımıza çıkıyor. Istanbul Dişhekimleri Odası yetkilileri, ağız ve diş sağlığında koruyucu diş sağlığı hizmetle- rine önem verilmesi gerektiğine dikkat çe- kerek eski yasalann günün koşullanna uy- gun hale getirilmesini istediler. Türk Diş- hekimleri Birliği Başkanı Celal Yridınm ise ağız ve diş sağlığının ulusal sağlık po- litikalannaentegreedilmesi gerektiğini vur- guladı ve "Dişhekimliği eğitimi, koruyucu hekimlik agırlıklı olmaJıdır"dedi. •Yapılan bir araştırmaya göre ülkemizde yaşayan kişilerin yaklaşık yüzde 50'si bir yrldır diş hekimine gitmemiş. Yüzde 9.9'u diş hekimine hiç gitmediğini belirtirken yüzde 2TÜ geçen yıl içinde gittiğini belirtiyor. Türkiye, sağlığınheralanındaolduğugi- bi ağız ve diş sağlığı konusunda da Dünya Sağlık Teşkilatf nın 2000'li yıllar için sap- tadığı hedeflerden çok azak birgörüntü çi- ziyor. Bu sonuçlan oluşturan nedenler ara- sında ilk sırayı koruyucu sağlık hizmetleri yerine ağız ve diş sağlığında tedavi edici hiz- metlere ağırlık verilmesi alıyor. Bugün ne yazık ki dişhekimligi fakültelerinde koru- yucu ağız ve diş sağlığı eğitimi son derece yetersiz olması nedeniyle haklı eleştirilere uğruyor. Kamu ve özelde ise dişhekimligi hizmetlerinin yok denecek kadar az oldu- ğu belirtiliyor. Böylece 30-34 yaş grubun- da her 100 kişiden ağzında çürük dişi olma- yan kişi sayısı ise sadece 3 olarak saptanı- yor. Yapılan bir araştırmaya göre ülkemizde yaşayan kişilerin yaklaşık yüzde 50'si bir yıl- dır diş hekimine gitmemiş. Yüzde 9.9'u diş hekimine hiç gitmediğini belirtirken yüz- de 23'ü geçen yıl içinde gittiğini, yüzde 19.1 'i ise o yıl içinde birkaç kez uğradığını belirtiyor. Aynı vurdum duymazlık diş fir- çası kullanımında da ortaya çıkıyor. Örne- ğin Ingiltere'de kişi başına firçatüketimi 2.4, Isveç'te 2.5 olarak hesaplanırken bu oran bizde diğer ülkelere oranla 1/4 ve 1/3 ola- rak gerçekleşiyor. Diş macunu tüketimin- de ise Ingiltere'de kişi başına yılda 450, Italya'da 270, lspanya'da 155 gram düşer- ken bizde bu 48-50 gibi çok düşük bir gö- rüntü çiziyor. Türk Dişhekimleri Birliği Başkanı Celal Yıldınm, ağız ve diş sağlığının ulusal sağ- lık politikalanna entegre edilmesi gerekti- ğini vurgulayarak yapılması gerekenleri şöyle sıralıyor: "Yeni dişhekimligi fakülte- lerinin açılması kesinlikle hedeflenmemeti- dir. Dişhekimüği eğitimi, koru> ucu hekim- lik agırlıklı olmahdır. Endüstri med\aya >ö- nelik çalışmalannda meslek birliği ile görüş alışverişinde bulunmalıdır. Toplum ağız ve diş sağlığı hizmetleri için devlet ve kamusal nitelitdi kuruiuşiar (meslek odalan, üniver- siteler) ile sendika, dernek, vakıf ve endüst- rilerin güçlerini ve çalışnıalannı organize etmeleri geretdr." Çin'in öldüren yetimhaneleri •İnsan Haklan lzleme Komitesi'nin 331 sayfalık raporuna göre Çin'deki yetimhaneier, oradaki çocuklar için çıkışı olmayan bir yer haline gelmiş. Çeviri Servisi - İnsan Hakları lzleme Komite- si 'nin 331 sayfaiık raporu- na göre Çin yetimhanelerin- de binlerce çocuk ölüyor. Çin yetimhaneleri öksüz çocuklar için çıkışı olma- yan bir yer haline gelmiş. 1989 yılı ölüm oranı, aynı dönerndeki Çavuşesku Ro manyası'ndaki çocuk ölüm oranlannı kat kat aşıyor. Ulusal ortalamalara gö- re bir çocuğun ilk yıl için- deki sağ kalma şansı yüzde 50. Bazı bölgelerde ise yıl- lık ölüm oranı yüzde 70'e ulaşıyor. Açlık,hastalıkve doğal olmayan ölümler dünyasında her yıl binler- ce Çinli çocuk kayboluyor. Bunlar öksüz ve terk edil- miş çocuklar. Hükümetin aile başına tek çocuk poli- tıkasının ve geleneksel er- kek çocuk düşkünlüğünün bir sonucu olarak bu ço- cuklann büyük çoğunlu- ğunu kızlar oluşturuyor. Yetimhanelere girdikle- rinde pek çoğu sağlıkJı olan bu çocuklar, içeride açlık- tan, susuzluktan, soğuktan ve tedavi ve ilaç yoksunlu- ğundan ölüyor. Çocuklar dövülüyor ve ağıryatıştin- cılar verilip ölüm odalann- da ölüme terk ediliyor. Ço- cukJar tahta tuvaJetlere bağ- lanıyor ve kendi dışkılan içinde uyuyorlar. Bedenle- ri böceklerle ve yaralarla kaplı ve çoğu çınlçıplak. 1989 yılında bir yetimha- neye getirilen 232 çocuğun 210'u öldü. Çünkü perso- nel yeni çocuk istemiyor- du ve onları ölüme terk et- tiler. Yetimhanelerde özel- likle bedensel kusurlan olan çocuklara çok kötü davra- nılıyor. Tavşan dudak ve yank damak gibi ameliyat- ladüzeltilebilecekolan kü- çük kusurlarbıle tedavi edil- miyor ve ağır ihmal sonu- cu bu rahatsızlıklarbeslen- meyi güçleştiriyor ve ço- cuklar beslenme yetersizli- ğinden ölüyor. Çin toplu- munda zihinsel ve beden- sel özürlü çocuklar genel olarak sağlıklı ırk yaratma politikasının bir sonucu ola- rak istenmiyor. Peki ama neden yetimha- ne çalışanlan bu çocukla- n ölüme terk ediyor? Eski biryetimhane çalışanı olan Zhangeski iş arkadaşlan- nın pek çoğunun güçlü bağ- lantılar sayesinde işe gir- diklerini. çocuk bakımın- dan hiç anlamadıklannı hat- ta çocuklardan hoşlanma- dıklannı söylüyor. Kişisel öfkelerini çocuk- lardan çıkaranlar da var. Sürekli çocuklan döven es- ki bir yetimhane müdürü bir kız çocuğunada tecavüz etmiş. Çin Içişleri Bakanlığı ra- porun yalanlar ve uydur- malardan ibaret olduğunu açıkladı. rri CronıJtanvl996yazkreasyonunuûnlümankenlerinyeral- ^l dığı birdefile vesfum iletanıtü. Defiledejeanpantolon,el- bise, «ömk'k ve mont modeileri sunulurken, Crom yctkiK- lerl 19% va/ında işlemeli jeanlerin moda olacağinı belirttiJer. Ortaköy Princess HoteJ Rock House Cafe'de önceki akşam düzenlenen gecede Crom Jeans'in vaz koleksiyonu kalabalık da^etii toptuluğunun i/Jediği defile ile tanıtıltu. (AYKUT KÜÇÜKKAYA) Çocuk, boşanmaya engel oluyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Başbakan- lık Aile Araştırma Kurumu'nca yapılan "Bo- şanma ve Boşanmada L'zlaşma Hizmeti" konu- lu araştırmada, sorunlar çözümlenemiyorsa bo- şanılması gerektiği vurgulanırken, insanlann yüzde 60.7'sinin aynlmada "uzlaşma hizme- ti"nin yararlı olacağını düşündükJeri belirlendi. Araştırmada, kadınlann yüzde 26.1 'nin çocuk- lanndan aynlmamak için boşanmak istemedik- leri ortaya çıktı. Başbakanlık Aile ve Araştırma Kurumu An- kara'da 213'ü kadın, 214'ü erkek olmak üzere toplam427denek üzerindearaştırma yaptı. Bo- şanmalara en çok kötü alışkanlıklann neden ol- duğuna dikkat çekilen araştırmada, istismar ve sadakatsizlik de diğer nedenler arasında göste- rildi. Kadınlannyüzde26.l'içocuklanndanay- nlmamak için boşanmak istemediklerini belirt- tiler. Diğer boşanmama nedenleri de, sırasıyla; geleceğin belirsizligi. yalnız kalma endişesi, çevrenin olumsuz tepkisi vc yüzde 1.8'le mad- di sıkıntı olarak belirlendi. Deneklerin yüzde 60.7"sinin boşanmada uz- laşma hizmetinin yararlı olacağını düşündükle- ri belirlenen araştırmada, kadınlann yüzde48'i, erkeklerin de yüzde 63 'ü boşanmada uzlaşma hiz- metinin evliligi kunarmadayararlı olacağını sa- vundu. Araştırmada. kadınlann yüzde 20.8"i. erkeklerin de yüzde 25.2'sinin boşanmada uz- laşma hizmetine başvurmayı düşünmediklerini kaydederck u Yapüacakbirşe> kalmanuştırn dü- şüncesinde olduklan belirtildi. Kadınlann yüzde 2.3'ü, erkekJerin de yüzde 4.7'si boşanmada uzlaşma hizmetinin adliye için- de verilmesi gerektiğini savunurken, kadınlann yüzde 6.3'ü, erkeklerin yüzde 4.9'u da bu hiz- metin, sağlık kuruluşlannda verilmesini zorun- lu gördüğü kaydedildi. Boşanmada uzlaşma hiz- metine başvurmayı düşünen kadınlann oranmın yüzde 24.1 olduğu belirtilirken, buna katılan er- keklerin oranı da yüzde 16.8 olarak saptandı. Araştırmada, kadınlann yüzde 16'sının, er- keklerin de yüzde 21 'inin "evliliği kurtarmak" için boşanmada uzlaşma hizmetini zorunlu gör- düğü vurgulandı. Endeavour'un gorevi 9 gün sürecek Uzaya bir mekik daha... •Ana görev, geçen mart ayında fırlatılmış olan bir Japon uydusunu mekiğe almak. Japon astronot Wakata, mekiğin robot kolunu kullanarak 4 ton ağırlığındaki uyduyu yakalayıp mekiğe alacak. Japonya bu görev için NASA'ya 50 milyon dolar ödeyecek. Çeviri Servisi - Endeavour uzay mekiği, bir Japon ve beş Amerikalı astronottan olu- şan mürettebatıyla, Florida - Cape Canave- ral'daki Kennedy Uzay Merkezi'nde başa- nyla kalkış yapıp dokuz günluk görevine baş- ladı. Endeavour mürettebatının Japon üye- si VV'akata, uzaya giden üçüncü Japon ve bir NASA uçuşunda görev uzmanı olarak yer alan iik Japon astronot. Ekip şefi Briaa Duffy'nin bu üçüncü uzay görevi. [>iğer üyelerin ise ilk uçuşlan olacak. Ana görev, geçen mart ayında fırlatılmış olan bir Japon uydusunu mekiğe almak. Ja- pon astronot VVakata, mekiğin robot kolu- nu kullanarak 4 ton ağırlığındaki uyduyu yakalayıp mekiğe alacak. Japonya bu görev için NASA'ya 50 milyon dolar ödeyecek. Uydu, bir morötesi teleskop ve diğer ge- reçlerin yanı sıra kırmızı kannlı Japon se- menderi yumurtalan taşıyor. Bilim adamla- n, yumurtalann, bir yıl içinde yerçekimsiz birortamdanasıl birgelişmegösterdiğini in- celeyecek. Endeavour, sıfır yerçekimi denemeleri için bir platform olarak kullanılacak olan ve Diyarbakır'ın satranç başansı l>flZAMETTtN KAPLAN 50 saat sonra geri alınacak olan 10 milyon değerinde bir uydu taşıyor. Görev sırasında iki uzay yürüyüşü gerçek- leştirecek. Astronotlar, bu yürüyüşler sıra- sında çeşitli gereçler deneyecek ve bunlan kullanmaalıştırmalan yapacaklar. Bu çalış- malann amacı ise, astronotlan gelecekte ya- pılması planlanan bir uzay istasyonu yapı- mında çalışmalan için hazırlamak. Astronot- lar, bu uçuşlannda yeni giysiler deneyecek- ler. Bu değişiklik, uzayın aşın soğuk orta- mında onlan daha sıcak tutmayı amaçlıyor. Geçen şubat ayında Discovery uzay me- kiğiyle uçan ve uzayda bir deneme yapan ast- ronotlar, mekiğin güneş almayan tarafında çalışırlarken giysilerinin kendilerini yete- rince ısıtmadığını belirtmişlerdi. Bugörev- den sonra astronotlann eldivenlerinin par- mak uçlanna ısıtıcılar yerleştirildi ve astro- notlann istedikleri zaman kol soğutma sis- temini durdurabümeleri için bir vana kon- da Astronotlan güneş ısısından korumak için, giysinin içindeki tüplere soğuk su pompa- layan soğutma sistemi, astronotlar güneş ışığı altında çahşmadıklan zamanlarda üşü- me)erine neden olarak sorun yaratıyordu. Ekibin bu uzay görevi sırasında boş za- manlan da olacak. Dan Barry ve Wakata boş zamanlannı Çin satrancı Go oynayarak geçirmeyi düşündüklerini belirtmişlerdi, ekip şefi Brian Duffy ise çaiışmadığı anlar- da pencereden dışanyı seyretmeyi planlı- yor. Endevour'ın, 20 ocakta, TS1 09.54'te Kennedy Uzay Merkezi'ne inmesi bekle- niyor. DİYARBAKIR - Türkiye 1. Ligi eleme müsabakalann- da mücadele eden Diyarbakır Satranç takımı, ünlü rakiple- rini geride bırakarak Türkiye yedincisi oldu... 1954'te kurulan, bugün bir- çok kentteki satranç kulüp ve demeklerini bünyesinde ba- nndıran Türkiye Satranç Fede- rasyonu, bu yıl ilk kez Türki- ye Satranç Ligi kurdu. Lige alınacak ekiplerin belirlenme- si için düzenlenen turnuvanın sürpriz ekibi ise Diyarbakır oldu. 1) temsilciliğini Maaz Akay'ın, organizatörlüğünü LeylaÖzercan'ın yaptığı ekip, Sıddıkfdoktor). tbrahim (ku- yumcu), Şeyhnıus(Mefrusat- çı), Faik(esnaf), Mustafa (iş- portacı), Şeyhmus(imaınXZa- na, Seviave Vfeysi'den (öğren- ci) oluşuyordu. Takım müsabakalarda sürp- riz oyunlar çıkartarak 1 altın ile 1 gümüş madalya kazandı. Prof. Bolcal: 1992 ile 1994 arasında 33 öğretim üyesi ilanı verildi Istanbul Üniversitesi Fen Fakültesı Dekanı Prof. Çetin Bolcal ın "Clniver- sitelere Yakışmayan Manzaralar"baş- lıklı haberle ilgili açıklaması: Aydın kesime hitap eden ciddi ve kök- lü bir yayın organı olan Cumhuriyet ga- zetesınde tüm olaylann daha nesnel ve araştırmacı bir yakjaşımla değerlendi- rilmesini ıstediğim için 15 Aralık 1995 günlü Halil Nebiler ımzası ile yayımla- nan " t niversitelerç Yakışmayan Man- zaralar11 başlıklı yazı ile ilgiîi "açıkla- IM* ve "düzetonenin" yayımlanmasm- da yarar görüyorum. Fen fakültesinin astronomi ve uzay bilimleri, biyoloji, fizik ve matematik lisans programlanndan mezun olan öğ- rencileriçin 1991-1992 öğretim yılmdan itibaren sûrekli olarak düzenlenmeye başlanan mezuniyet günü, fakültemiz mensuplan ve öğrencilerimiz tarafından desteklenen geleneksel bir etkinlik nite- liği kazanmıştır. Başlangıçta mezunlara giydirilecek cüppe dahi Boğaziçi Oniversıtesı'nden temin edilmişken bugün mezuniyet tö- renleri büyük ölçüde kendi olanaklanmız- la düzenlenebilmektedir. Bunu yaparken yapılacak harcamalar ve bunlann finansmanı. fakülte yöne- tım kurulunda tartı^ılarak karara bağ- lanmış ve törenin organızasyonıı için bir komite kurularak yapılan harcamalar yi- ne yönetim kuruluna sunularak alınan ka- rargereği artan paranm İC Fen Fakülte- si Yardımlaşma ve Güçlendirme Derne- gi'ne devri saglanmıştır. Bu dernek. özellikle tasarruf tedbirle- n nedeniyle alınamayan ve egitim-öğre- tim için gerekli olan teçhizatın satın alı- nabilmesini mümkün kılmaktadır. Nitekim, fakültemizın öğrenci büro- sunun bilgisayarageçirilmesi işlemi, he- men hemen tamamen bu dernek tarafın- dan finanse edilmiştir. Fakültemiz. Istanbul içinde otopark sıkıntısının en çok hissedıldiği bir böl- gede yeralmaktadır. Ayrıca Edebiyat ve Su Drünlen fakültelen ile Fen Bılımle- ri Enstitüsü"nün çalışanlan da otomo- billerini fakültemıze ait bahçelere park etmek durumundadırlar. Bu nedenle, bahçelenmize giren oto- mobillerin kolayca tanınabılmesi için ca- ma yapışabilen ve kullanımı süresiz olan çıkartma pullar, aynı dernek tarafından yaptınlarak 19adedi Su Ürünleri Fakûl- tesi ve Fen Bilimleri Enstitüsü'ne, 139 adedi Edebiyat Fakültesi'ne teslim edil- dikten sonra 112 adedi fakültemiz için- de dağıtılmıştır. 30.000 TL karşılığı da- ğıtılan pullardan toplanan para, dernek tarafından bu işin finansmanı ve kalanı yine fakülte ıçın kullanılmak üzere ge- lırkaydedilmiştır. Bu çalışma sonucu olarak fakültemiz bahçelerinde önemli törenlerin yapıldı- ğı günlerdışındapark sıkıntısı çekılme- mektedir. Fakültemiz için 6.2! 992 tarihinden dekanseçıminınyapıldığı Mart 1994 ta- rihine kadar6 ilanla4 profesör, 2 doçent. 27 yardımcı doçent olmak üzere toplam 33 öğretim üyesi ilanı verilmiştır. Bu ko- nuda 15.12.1995 tarihli Cumhuriyet ga- zetesinde konuyla ilgili olarak ıfadc cdil- diği gibi "seçünlenlen bemen önce" 16 kadroaçıldığı ıddiasıyanlışlırveseçım- lerden hemen önce denilen ilan. seçim- lerden 11 ay öncesi olan Mayıs 1993 ta- rihine uzanmaktadır. Kaldı ki bu ilanlar- da yer alan kadrolann çoğu, fakültemiz- de akademık yükselmeler nedeniyle açı- lan kadrolardır ve bu süre içinde dışan- dan fakültemiz kadrolanna giren öğre- tim üyelerimızın sayısı sadece 4'tür. Fakültemizde yaşanan gerçekiere uy- mavan bu iddialara ek olarak adı geçen Doç. Dr. Turgay Armağan, bölüm baş- kanıyla arasında geçtiğini iddia ettiği tartışmayı de- kanlığımıza bildirmemiş ve yazıda belirti- len doktor ra- porunun iddi- asının tersine "darp" raporu olmayıp ruh sağlığı ile ilgi- li "Anksiyete" raporu oldugu anlaşılmıştır. Bu konuyla il- gili olarak şa- hitgöstenlen bölüm sekreterleri böylebir olaya tanık olmadıklannı ve Araş. Gör. Baki Akkuş'u da bulundukları sekreter- lık odasında ve odanın açıldığı kondor- da görmedıklerinı ıfade etmışlerdir. Fakültemizde gelişen ihtiyaçlan kar- şılamak üzere öğretim üyesi ve yardım- cılannın büroları ve eğitim-öğretımin yapıldığımckânlardadeğiiiklikleryapıl- maktadır. Dr. Akkuş da penceresi tava- na yakın \ e diş ortamı görmeyen bir oda yerine. profesörler dahıl öğretim üyele- • Fen Fakültesi Dekanı Prof. Bolcal "Fakültemiz, Istanbul içinde otopark sıkıntısının en çok hissedildiği bir bölgede yer almaktadır. Ayrıca Edebiyat ve Su Ürünleri ıakülteleri ile Fen Bilimleri Enstitüsü'nün çalışanlan da otomobülen'ni fakültemıze ait bahçelere park etmek durumundadırlar" dedi. rinin oturduklanna benzer bir odaya ta- şınmıştır. Bu konuyla ilgili olarak ileri sürülen "odadanatmak" fıili, akademık nezaket ve teamüle uymayan çirkin bir yakıştırmadır. Fakültemizde teamül, kadrolan kişi- ler için açmak yerine, anabilim dalının bilim ve eğitim-öğretim politikalan doğ- rultusunda açmaktır. Bu çerçevede 1994 Aralık ayında açıian doçentlik kadrosu- na Dr. Armağan ile beraber Dr. Özerde başvurmuştur. Yasauyannca, biri ûnrver- sitemiz dışın- dan olmak üze- re seçilen 3 ki- şilik jüri, 11 uluslararası ya- yını ve ABD'den alın- mış patentleri bulunan Dr. Özer'i ulusla- rarası yayım- lanmış bir ma- kalesi bulun- mayan Dr. Ar- mağan'aoybir- liği ile tercih etmiştir. Yukanda ifade edildıği gibi, fakültemizde ihtiyaçlar doğrultusunda yapılan değişiklikler, kad- rolan da kapsamaktadır. Fizik bölümün- den biyoloji bölümüne verilen doçentlik kadrosu. iki bölüm arasında yapılan bir anlaşma neticesinde gerçekleştirilmiştir ve bu anlaşma fakültemizde tek örnek de- fildir. Fakültemizde yönetimdeki kişilerle uğraşmayı kendilerine amaç edinmiş olan birkaç kişi, fakültede TÜBİTAK li- selerarası yanşma sınavının yapıldığı 2.5 yıl önceki bir tatil günü gerçekleşti- ği iddia edilen olayı gündemde tutmaya çalışmaktadırlar. Bu olay, duyulmasın- dan sonra biri ön soruştunna olmak üze- re 2 soruşturma açılmış, 5 öğretim üye- si soruşturmacı oiarak görevlendirilmiş ve 2 ayda tamamlanan soruşturma sonun- da tespit edilebilen suçlann karşılığı ce- zalar, soruşturma komisyonlannm öne- rilen uyansınca verilmiştir. Bu konuyla ilgili olarak basında yer alan haber, ga- zetenin ertesi günkü sayısında tekzip edilmiştir. 15.12.1995 tarihli Cumhuriyet gaze- tesindeki yazıda yer alan iddialar ara- sında. astronomi ve uzay bilimleri lisans programında galaksiler dersini vermek üzere ismi bulunan Prof. Dr. Gökmen Tek- tunafa yerine dersin Y. Doç. Dr. Füsun LhnbozTektunab tarafından verildiği ve Prof. Dr. G. Tektunalı lehine haksız ka- zanç sağlandığı yer almaktadır. Ders programlan, fakülte kurulunda görüşüldükten sonra uygulamada karşı- laşılan güçlükler ve problemlergerektı- ğinde fakülte yönetim kurulunda çözü- me kavuşturulmaktadır. Bu derslerle ilgili olarak Prof. Dr. G. Tektunah'nın aynı saate başka bir dersi oldugu fark edilerek gerekli düzeltme, yö- netim kurulunda program komisyonun- dan gelen taslaklar üzerinde yapılmış ve ifade edildiği şekilde fazla para ödenme- sı yapılmadığı gıbı bu dersle ilgili her- hangi bir ödeme de yapılmamıştır. Kal- dı ki. ödeme mercii fÜ Bütçe Dairesi Başkanlıgı olduğundan gerçek durumun incelenmesi ancak bu başkanlık nezdin- de yapılmalıdır. Fakültemizde yürütü- len eğitim-öğretim ve araştırma prog- ramlan için gerektiğinde 2547 sayılı ya- sa uyannca yabancı uyrukJu bilim adam- lan istihdam edilmektedir. tddiada yer ve- rilen Dr. Levent Denizman, doktorasını Italya Treiste Teorik Fizik Merkezi'nde tamamlamış bir ttalyan vatandaşıdır. 1993-94 eğitim-öğretim yılında sözleş- meli bilim adamı olarak fizik bölümün- degöreve başlamış ve 3 yıl lisansüstü dü- zeyde dersler vermiş ve hem fizik hem de astronomi bölümlerinde araştırmala- ra katılarak bu süre içinde bölümlenn genç araştıncılanyla birlikte uluslararası der- gilerde yer alan makaleler yayımlamış- tır. Bu sürenin bir bölümünde astrono- mi bölümü misafırhanesinde kalarak me- sai saatleri dışında gençlerle olan çalış- malanna devam imkânı bulmuştur. Prof. Dr. Okatan'ın iddiası olan, keş- finin başka öğretim üyeleri tarafından izinsiz kullanıldığı savının yapılan in- celeme sonunda geçersiz olduğu anlaşıl- mış ve bu nedenle bir işlem yapılma- mıştır. Nitekim, aynı başvuruyu değer- lendiren üniversite rektörlüğünün de bir işlem yapmadığı, kendi ifadesinden an- laşılmaktadır. Üniversite eğitim-öğretim ile birlikte bilım yapılan akademik bir ortamdır. Tüm fikirler bu ortamda tartışılır, gere- kirse kurullar, jüriler çalışır ve sonuçta gerçekiere ulaşılır. Ancak yukanda an- latıldığı gibi birbırinden bağımsız birtakım olaylar uydurularak şahsımın yıpratıl- ması uğruna üniversıtemin karalanmaya çah^ılma.sını akademısyen olarak yadır- gadığımı ifade etmek ıstenm.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear