02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhurfyeC İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Ydvın Yonetmenı OrhanErincO Genel Yavın Koordinatoru Hikmet Dı$ Hjberlcr. ErgunBalcıONtıhbarat Cengiı ^ıldırım • bkoııomı Bülent Kı/anlık • Kıiltur Handan Şenkoken • Spor • Haber Merkezı Muduru Hakan Kara « r-otosirjf". Erdoğan Köseoğlu • Bdszı-Beiuc • Görsel Yonelmen Fikret Eser Edibe Buğra • Yurt Habericı ı MehmVt Fafaç Ya>m kurulır İlhan V'Içuk(Bjskjn). Orhan Erint;. Ok(a> KurtfH>ke. Hikmet Çetinka} a. Şiikran Soner. ErgunBakı.DiiKTa)anv. İbrahinı >. ıldı/. Orhan Bursafı. Mustafa Ballım. Hakan Kara. Ankura TemsılciM Mustafa Balba) 0 Habcr Muduru Doğan Akın Aıatürk Buhan No. 125. Kat 4. Bakanlıklar- Ankara Tel 4195020 C hat). Fakv 4195(127 • Izmır TemsılciM Serdar Kızık, H Zı\a Bl\ 1352 S 2 3 Tel 44ll22fJ.Fak> -MI9ir«AdanaTemsılcısıÇetin^iğeııoglu. inönüCJ. II9S \ o 1 Kaî I.Te! 3522550. Fak> 35225"'O üdiıni Erol Erkut 0 Koordınatör: Ahmet Koruhan 9 Muhasebe BülentVener<jldare. Hüse>inGürer#Işletme Öoder Çetik • Bılüi-Ulenr Nail İnal • Bılgjsav ar Sırfem Mürü\ et Çiler MED>AC:#Vunctım l^urulu Ba^kanı-tj^nel Mudur Giilbin Erduran # koordjnalor Reha lfltman#(tenel Mııdur V ardımcısı Minç \kdağ MEDVA G : 4 Yonctım KuruU Ba>kanı - (jenc \iudur İstün \kmen #Murahha> u\e Bora Gönenç \a\ımlatan \e Bjsan: V^nı Gun l^abcr A/an?(. Basin \e Yauncıhk \ Ş Türkocjğı<.ad 3Y41 Cağaloglu .U334 t»t PK 246 Uıanbul Tel (0 212» 512 05 (>5i2ühat> IU 212» 513 x5 95 OCAK 1996 İmsak: 5.50 Güneş: Öğle: 12.14 İkindi: 14.32 Afcşam 16.52 Yat.sı: 18.19 \IED\ACTd 5140" 53 - 513 95 80 - 513 X4 «1-61. faU 511X466 1/an fiölü canavarı • YAN(.AA)- Kamuoyunun geçen aylarda büyük ilgisini çeken "Van Gölü canavarı' konusu. yeniden gündeme geldi. Amatör kameramanlar. Kadri Eryılar ve Adnan IVfeltem tarafindan çekilen görüntüler. Ankara Universitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabiiim Dalı ögretim üyesi Prof. Dr. Cevat Ayvalı ile Doç. Dr. İrfan Albayrak tarafindan ızlendi. Prof. Dr. Ayvalı. görüntülerde. dalgalara bağlı olarak hareket eden bir cansız obje ya dd suda vüzme kabiliyeti olan bır varatığın söz konusu oldugunu söyledi. Brezilya ormanları • fZMİR(AA)- "Dünyanın akciğerleri" olarak adlandınlan Brezilya'daki vağmur ormanlannın kurtanlması amacıvla mücadele eden çe\reci Chico Mendes"in, 1989 \ilinin son günlerinde öldürülmesinin >ıldönümü nedenıylc Türkiye'de " Yağmur Ormanlannı Kurtaralım" kampanyası başlatıldı. Yağmur ornıanları ile ilgili kampanyadan. 64 ülkedeki yeşil örgütün haberdar edildıği \e destek istendiği bildmldı. Yağmur ormanları ile ilgıli kampanyayı başlatan Arkadaş Çe\re Grubu Sözcüsü ve Green Screen Editörü Ümit Öztürk, •"Brezilva hükümetine, gönderdığimiz mektupta, yagmur ormanlannın Breziha .Miıırian içinde olmasına karşılık. tüm insanlıgın ortak malı oldugunu belirterek korıımnası için gerekli önlemlerin alınmasını istedık" dedi. Dudak ve damak yarıkları • ADANA (AA) - Akraba evlıliklerı ile gebelik süresinde kuilanılan bazı ılaçlardan kaynaklandıgı oilinen doğumsal dudak ve damak yanklannın. amelivaıla tedavi edilebildiği. ancak başannın usta ellerce uygun zamanda operasyon yapılmasına baglı olduğu bildırildi. Ç'ukurova Universitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabiiim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sabri Acartürk. bebeklerde beslenme ve konuşma fonksivonu bozukluklanna neden olan dudak ve damak yanklannın. tedavi edilmediğı takdirde ilerleyen dönemlerde önemlı ruhsa! ve davranış sorunlan yaratabileceğini bildirdi İsrail Müzesi de İnternefte • Kl'DÜS(LBA)- Kudüs'te bulunan tsrail Müzesi de tnternet'e girdi. Internet kanalıyla müzenin koleksıvonları hakkındaki genel bılgıler dünyaya açılırken özel sergi ve olay lar rehberi de her ay güncelleştiriliyor. Müzenin çeşitli bölümlerine yapılan turlarda ziyaretçileFe ceşitli alanlarda liem genel hem dedetaylı bilgiler sunuluyor. Emefte deprem • EMET (Cumhuri>et) - Kütahya"nın Emet ilçesinde önceki gece saat 23.30'da hafif şiddette deprem meydana geldi. Yetkililerden alınan bilgiye göre Richter ölçeğine göre 3.4 şiddetindeki deprem, can ve mal kaybına neden olmadı. Necati Şener'i kaybettik • Haber Merkezi - Gazeteci Necati Şener. dün vefatetti. 1924yılında Istanbul'da doğan Şener, Yüksek Deniz Ticaret Okulu'ndan mezun oldu. Mesleğe 1947 yılında Son Telgraf gazetesinde düzeltnıen olarak başladı. Gece Postası. Yeni Harman, Şotorün Sesi ve Uçinin Sesi gazeteleri ile Çalışan Adam dergisinde düzeltmenlik, muhabirlik ve idare müdürlüğü yaparak mesleğini sürdürdü. Şener'ın cenazesi. bugün öğle namazından sonra Fatih Cami'nden alınarak Edirnekapı Şehitligi'nde toprağa verilecek. Onat Kutlar 1995'in ilk günü Piyer Loti'ye gidip kahvesini yudumlayacaktı Yüreğfrnizdeki kardelen imgesiATlLLA BİRKİYE Yılin ilk günü olacaktı; yılbaşı akşamının yorgunlugunu atmak için biraz geç kalkıp, güne başla- yacaktı. fCahvaltı sonrası saatöğleni bul- muş olacaktı hiç kuşkusuz; kendi- ni sokaklara atıp yanında eşi \ e bel- ki bırkaç dost; Piyer Loti'nin yo- lunu tutacaktı. Yeni bir yılın ilk gününde: bir Fransız yazarın adının verildıği birkahveden, Haliç'ebakacaktı... Haliç, birtarihin günümüze kalan görüntüleri. Piyer Loti genellikle rüzgârlı olur. Bu kışgünü, ha\a bi- raz yumuşaksa belki dışarda otu- racak, kahvesini, sade kahvesini yu- dumlayacaktı. Çocuklufiumun geçtigi Eyüp sırtlannın öyküsü ne kadarda ya- kın... Istanbul'unenözgüngörün- düğü yerlerden bıri Piyer Loti kah- vesi; o bunu çoktan keşfetmiş, bir- kaç yıldır yılın ilk yani 1 Ocak'ta günün ilk sade kahvesini bu tepe- den Istanbul'a bakarak içerolmuş- tu. Belki detekbaşınagelecekti... Kahvesini vudumlarken önünde- ki kâğıda bir şeyler karalayacak- tı, bir şiirinden birkaç dize: körlerülkesinin tam karsısında • Bugün yüreğimizin üzerine açmış bir kardelen imgesi takıp Piyer Loti'ye doğru uzanmalı; Haliç'e bakarak Pera'lı Bir Aşk İçin Güzel okumalı ve cebimizde Unutulmuş Kent, Hafız'dan Onat'a çünkii gören olmadı seni ben- den başka ıluran kent sevgilim nicedir surlunn çevirdigi deııîze doğru kıırdum barbar çadınnı bekli- yurum Bu tepeden İstanbul'a doöru ba- kacak. gözleri oradan Doğu'ya doğru uzanacak. gördüklerinin çağn^tırdıgında mesela Hafız eın- layacakt/: "Giil bahçesine yine gençlik ça- ğının pariaklığı geldi. Güzel nağ- nıeli bülbüle yine gül nıüjdesi eriş- ri. £> sabah rüzgârı, (erüta/e >eşilliğe uğrarsan sel\i\e, yüle. fesleğene selamıınızı götür." Bu şehir ki. bınlerce vıllık bir geçmiiji, mırası ve üzerınde >a?a- nanacıları veaşklan vesavaşları. kıskançlıkları. ihanetleri vardır; Doğu ile Batı arasındaki bir köp- rüdür. Bu şehir PıverL-otiüen bas.- ka görünür. Bu göriinü^ de başka bir bakı^ı getirir. Halie/i okunıak diyelim kısaca. Haliç'ten anlam- bir selam götürmeli... lar çıkarmak, geçmişe uzanarak \cn\ yılın ilk gününde Eyüp'ün sırtlanndan Halıv'e bakarak. birse- v inci ya>amak istenıemiş mivdi ? Birva^amsevincini. Çiçeklerino benzersiz betımleniıjlerinin yeral- dığı okurlarış la pav la^mak istedi- gi satırlarındakı sevınc gibiydı. Baharın güzclliklerı. ııısanların güzelliklerı; hüzün \e de parılda- van giineş ışınlan gıbı. vani >a>a- ııan ne varsa onu jazarak ama M?- \ incı de hep içinde ta^ıyarak... Hep yazmadı mı? Hep v aşama- dı mı? I Ocak 1996. Hanikartanecik- leri. Issız sokaklara yağan. valnız bir pencereden bakarken gördü- ğüınüz kar tanecikleri. Hani Kar- delenler... ~... Herıü/ eemreler bile düşme- den. kışın hüknıii siirerken, sessiz karörtüsü üstünde kimsenin b«k- k'/TR'diği bir zanmnda açartar.O ka- dar güzel. diri \c narindirier ki in- san ağlayabilir. L\-uk sandır renk- leri. Titreyen iri taçvapraklannda küçük kar tanck'ri ışıldır. Sabahın bilinnıeven bir saatinde birden açarlar. Karanlık toprağın beyaz kabuğunu çıtırtılaria kırar, bir sil- kinişle kaldınrlar başlarını. Du- rur şaşkmlıkla dümamıza bakar- lar. karlı kı> ılarda. uçsuz bucak- sı/ \ a\ lalarda, dağ göllerinin kı\ ı- larında." Kardelenler, başlarını beyazör- tünün üzerinden çıkardıklarında bir kez daha göremeyecekler se- ni... Aranızdaki aynlık sonsuz bir aynlık mı. yoksa sonsuz bir birleş- me mı... Onat Kutlar geçen yıl 1 Ocak"ta vılın ilk günü. günün bir saatinde Piver Loti kahvesine gidip. Ha- liç'e bakarak kahvesini >udumla- yacaktı. Ayaklarınınaltmaeski İs- tanbul'dan izler. Haliç'in adacık- ları ve Doğu'ya doğru uzanan şeh- nn görüntüsü olacaktır. Haliç. adacıklar. Dogu'ya doğ- ru uzanan birgörüntü... Hepsi var ama, Onat... Şimdi sessiz duruvont: kıyısın- da bir düşiincenin unutmamak için çünkii unııtıı- şun kolav ülkesindeyi: ölü balıklar geçiyor kırışık bir deni: sofrasından ve ellerinde fenerlerle benim arkadaşlarım durmadan düşünüyonım ne ku- darçok öldük yuşumuk için Bugün>enibiryılın ilkgünü. I Ocak. pazartesı. Gecenın yorgun- lugunu bir kenara bırakıp kahval- tıdan sonra sokaklara atıp kendi- mizi, İstanbul'da volalmakgerek. Eyüp'edoğru... Eyüpsırtlannaçı- kıp. Piyer Loti kahvesinde oturup şöyle bir Hariç'e bakmalı... Istanbufun en özgün görüntü- sünde yitip Dogu"ya doğru uzan- malı. Yanı başınızdaki masada bir adam kahvesini yudumlarken önündeki kâğıda bir şeylcr yaz- makta. Bir yandan da bakışları Doğu'ya doğru uzanmakta... Bugün yüreğimizin üzerine aç- mış bir kardelen imgesi takıp Pi- yer Loti'ye doğru uzanmalı: Ha- İiç'e bakarak Pera'lı Bir Aşk İçin Güzel okumalı ve cebimizde L'mı- tıılntttş Kent, Hafız'dan Onat'a bir selam HÖtürmeli... ABD'li uzman Yankelovich: Medya, seçim anketlerini çarpıtıyor ANK\R.4 (Cumhuriyet Biirosu)- Amerikan DYG kamuoyu araştırma şirketi başkanı Daniel Vankekrsich. genellikle seçimlerden ön- ceyaptınlan vebasındayer alan kamuoyu araştırmala- nnın gazetecilertarafından çarpıtıldığını kaydetti. Ga- zetecilerin. özellikle seçim zamanlarındaki araştırma- larda "çifte standart" uy- guladıklarını savunan Yan- kelovich. "Basındakiman- şet gereksinimi, gazetecile- ri karmaşık sorulara'ev et' veya İıayır' vanıtlarını bul- ma>a zoriuyor" dedi. Türkiye'de 24 aralık pa- zar günü yapılan erken ge- nel seçimlerde çıkan sonuç- lardan hiçbir partinin tat- min olamaması. kamuo> u araştırmaları ile ilgili tar- tışmalan yeniden gündeme uetirdi. Büyükşehir Belediyesi "siyasal polemikler" yerine kent sorunlannı tartışmaya açmalı: HABITAT Istanbullular için 'altııı sınav' • Eğer HABITAT zirvesinde "saygın bir ev sahibi" olmak istiyorsak. öncelikle bu ülkede ve istanbul'da süregelen kentleşme ve iskân politikalannın neden "sınıfta kaldığını" sorgulayan ve bunu cesaretle tartışan bilinçli ve sorumlu bir toplum olduğumuzu hem kendimize hem de dünyaya kanıtlamak zorundayız... OKTAV EKİNCİ Yüzyılımızın son büvük uluslararası buluşması olarak tanımlanan HABITAT-11 Kent Zirvesi'ne neredeyse 5 ay kala, bu önemli foruma ev sahipli- ği yapacak İstanbul kentınin yerel yöneticileri "ni- hayet" bir şev ler söylemeye başladılar. Ne var ki bu gecikmiş söylemde de yine ilk di- le getirilen konular. istanbul ve Türkiye'nin genel imarve kentleşme sorunlannı tartışmak yerine. ül- keye hiçbir yaran olmayan "siyasal polemikler" üzerinde yogunlaştırılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetımi, yaklaşık 1.5 yıllık "ihmalini'", kendilerini HABITAT'ın hazırlık toplantılarına ça- ğırmayanlan eleştirerek "aklamaya" çalışıvor. . Kuşkusuz bu eleştirinin yanıtını, Türkıye'j ı HA- BITAT'a hazırlamakla görev li olan Toplu Konut İda- resi(TOKl) Başkanlığı vermek durumundadır. Ger- çekten, İstanbul'da yapılacak böylesine büyük bir konferans için atılacak tümadımlarda İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi'nin başlangıçtan itibaren ne- den işin içerisinde olmadığını ve çalışmalann ne- den dışında kaldığını ya da bırakıldığını kamuoyu bilmek ve degerlendirmek istiyor. Ancak, bunun açığa çıkabilmesı için İstanbul Belediyesi yönetiminin de yine merak edilen bazı konulara açıklık getirmesi gerekiyor. Siyasal bir güç birliği Örneğin, HABITAT Ulusal Raporu'nu hazırla- mak üzereoluştumlan Ulusal Komıte'nin 1994yı- lı sonbahanndaki daha ilk toplantılannda yüze ya- kın kuruluşla birlikte Ankara Büyükşehir Beledi- yesi'nin de katılmasına rağmen, bu beîedıye yöne- timiyle "siyasal bir güç birliği" oluşturan İstan- bul'daki yerel yöneticilerin aynı toplantılara gıt- memeleri acaba ne anlama geliyor' Yine İstanbul'daki kente karşı sorumluluk duyan hemen tüm demokratik kuruluşlar. TOKİ tarafin- dan bu sürece resmen davet edilmelerini hiç bekle- meden.tümüyle kendi özgürsorumluluklanyla ve HABITAT'ın da bu anlamdaki "sivil duyariıük"* hedefıne uygun olarak yoğun çalışmalar içerisine girerken. kentin en büyük demokratik kuruluşu olan belediyenin ise bu çabalara destek olmak bir yana, hemen hiçbir etkinlik düzenlememiş olması da yanıt bekleyen belirsizlikler arasında yer alıyor. Hele yine İstanbul Belediyesi'nin. geçen bu 1.5 yıllık dönem içersinde, HABITAT'ın gündeminde- ki kent, kültür. çevre v b. konular üzerine en geniş katılımla kapsamlı bir tartışma \e değerlendirme sürecini örgütlemesi ve buna öncü olması gerekir- ken, sesini çıkartmak için ulusal rapor taslağının Buçocuklar veanneleri. babalan. HABITAT'ı "rurisrik tatil" sanıvorlar. O\ sa düm a. bu çocukiann nasılgöç kurbanı olduklarını tartışmak için geliyor. hazırlanmasıııı beklenıesi \e hemen tüm kuramsal eleştırisini de bu raporu irdeleme sorumluluğu gös- terenler arasında sadece Turgut Cansever'in kişi- sel görüşlenne davandırmasi. en azından "beledi- ye"kavramının kurumsal \e>osyal içeriğiyledepek bağdaşmıvor. Imar politikaları sorgulanmaü Şimdı denebılır kı bütün bunlarartık geride kal- dı ve bu aşamada hiç değılse kalan 5 av ı doğru ve verimli deâerlendirebilmek için acaba ne yapıla- bilir? İstanbul Belediyesi'nin "bizidışladılar" şeklin- deki serzenişinden kısa siirede kurtulacağını \ar- sayarsak. her şe>den önce bu kentı "HABITAT'a haarlamak" gıbı kaçıııılmaz bir görev ı oldugunu hemen v urgulamak gerekiyor. Ne varki bu haztrlığın. sadece 25 bin konuga "i\i bir e\ sahipüği >apmak" va da "temiz >e düzenli bir kent göstermek" ile sınırlı kalmaması. HABI- TAT'ın içerıği nedenivle çok önemli. Çünkii HABITAT. birnjrizmetkinliğideğil, ulus- lararası bir "kültür ve polirika" buluşması. Taraf- ların ve özellikle ev sahibi kent temsilcilerinin. yi- ne kent halkıyla birlikte bu buluşmaya "bilinçli tar- tışmacılar" olarak hazırlanması. hem ülkemizaçı- sından hem de insanlık açısından büvük önem ta- şıyor. Bu nedenle yine İstanbul Belediyesi'nin. örne- ğin izlediği yerel "imar politikalannı". HABI- TAT'ın duvarlı ortamında kentteki tüm ilgili kurum- ların katılımını da sağlayarak merkezi imarpoliti- kalannı da ıçerecek şekilde tartışmaya açması ge- rekiyor Demokratik etkinlüder dizisi Benzer şekilde v ıne kent vaşamını doğrudan il- gilendireıı çev re. kültür. sanat. göç, tarihsef kimlik v b. konularda da İstanbul'un duyarlı kesimlerini ku- caklayacak ve bu duyarlılığı yaygınlaştıracak bir demokratik etkinliklerdizisinin, HABITAT'adek sürekli birprogramla gerçekieştirilmesi önem ka- zanıyor... Sözünkısası. HABITATöncesindebizleriçin asıl önemli olan, ülkemizdeki kentleşme ve iskân sü- recinin hızla vavgınlaşan "yağma kültüründen" kurtanlabilmesi için hazıran ayında "dünya ilede tartışabileceğimiz'* bir bilimsel ve demokratik bi- rikimi elde etmektir. Bu birikımin ıse yine HABITAT gibi bir fırsatı "siyasal beklentUerearaçetmek" yerine. ulusal ve toplumsal beklentiler için değerlendirerek kazanı- labilecegi gerçeğini artık görmek gerekiyor. Evet. HABITAT, hem İstanbul hem de Türkiye için bir "altın sına»" olacak. Bu sınav ı yüz akıyla geçebilmek için bugünedek hep "sınıftakaJan"po- litika ve u>gulamalann "önyargısız sorgulamasınr yapmak. resmi toplantılara davet edilıp edilmeme tartışmasından çok daha büyük ve yaşamsal önem taşıyor... Ahmet Soner, Kurşun-Kalem belgeseli üzerinde çalışıyor Basında yaşanan baskılar belgesel oluyor CUMHLR CANBAZOĞHJ 1995'in ilk avlannda YılmazGüney'in Ada- na-Parisadlı belgeselini hazırlayan .AhmetSoner. Kurşun-Kalem adlı yeni belgeselini bitirmekie meşgul. Soner. Kurşun-Kalem de "9O'lı yıllarda verli basında >aşanan baskılart, faili meçhul ci- nayetleri, bombalamaları, olayların tanıklannın ağzından anlatıyor. YakJaşık200 nıihona çıkacak Kurşun-Kalem'in müziklerini de Şanar \urda- tapan yazmış. - Kurşun-Kalem'in içeriği nasıl oluştu? SONER- Başlangıçta partılerin belgeselini yapmak. DEP döneminde bitırmek istiyordum: ancak HADEP kuruldu ve seçimleregirdi. Bu pro- je kalınca basınaeğildım. Kapsamlı bırşey vap- mak istiyordum. ama geçmişe ait belge bulmak hay li zor. O yüzden yakın birdönem seçelim de- dim. '9ü sonra.sını ııv gun gördüm. Belgesel. Öz- gür Gündem. ardından Özgür Ülke ve Yeni Po- litika gazetelerinı içine alıyor. Olavlan tanıkla- rıvla anlatıyoruz, ailelerle konuşuyoruz. Bugü- ne dek yaklaşık seksen kişiyle görüştük. Yurtdı- şındada birçok insan var. onlan bulmamızgere- kiyor. Çok azeksiğimiz kaldı. Sonunda uzun bir şey çıkacak ortaya. Hemen hemen 45'erdakika- lık sekiz bolüm uzunluğunda malzemt toparla- dık. 90'dan 96'va kadar televızy.onlardaki mal- zemeleri de toplamava ealıştık. Belgeselin adı Kur- Ahmet Soner, kurşun-Kalem'in 200 miKon li- ra\a mal olacağını belirtiyor. şun-Kalem. Başta Musa Anter olmak üzere öl- dürülen gazetecilerin yakınlanyla da konuştuk. Müzikleri Sanar Yurdatapan yazdı. - Belgeselin Türkiye'de ya> ımlanma şansı var mı? SONER- Sanırım televizyonlarda ya>ımına RTÜk izın vermez. Bu nedenle Avrupadaki TV kanallannı düşünüyoruz. Basına baskılar. sansür. gazete bombalanması dünyanın da ilgisini çek- mişti. Tabii oralarda uzunluğu altı saati bulan bu belgeseli aynen yayımlatmak zor. ama 40 daki- kalık bir özet hazırlanabilir. - Yıunaz Güney'in belgeseli Adana-Paris, ge- niş bir şekilde haİka gösterilemedi. Örneğin ne- den Adana Film Festivali'ndt hemşerileri Gü- ney'in belgeselini izteyemedi? SONER- ANAP'lı'belediye, Yılmaz Güney'in adını bile anmaktan yana değildi Adana'da. Ben belgeseli yayımlatmak için başvurdum, progra- mın dolu oldugunu söylediler. Yılmaz'ın adına küçük bir senaryo yanşması açtılar. o kadar. As- !mda üniversiteler filmi istiyorlar. Cine 5'te de Yol ve Duvar"danönce40dakikalık kopyasıgös- terildi. - Şu anda Türkiye'de belgesellere ne derece önem verili>or? Yakın tarihte başka belgesel pro- jeleriniz var mı? SONER- Bizdebelgeselinsinemadafazla şan- sı yok. ama özel TV'ler TRT gibi belgeselleri des- tekleyebilir. Şu anda özel TV'lerpolitikbazı ko- nular dışında belgesele kapalı. Ama kısıtlı şart- lara karşın yine de bir şeyler yapanlar var. örne- ğin Gazi olaylarında çekilen amatör-profesyonel görüntüler bir araya getiriliyor. Ben de Hikmet KıvtlcımlTnın önce belgeselini sonra da o bilgi- lerle filmini yapacaktım. ama başkalan belgese- li hazırlıyor. onun bitmesini bekliyorum. Aynca programımda İsmail Beşikçi beigeseli var. Newsweek dergisinin 27 kasım tarihli sayısında. ka- muoyu araştırmaları hak- kındaki sorulan yanıtlayan Yankelovich. söz konusu araştırmaların basın tara- findan çarpıtıldığını sav una- rak. gazetecileri suçladı. Yankelovich. "İyibiraraş- tırmayı kötüsünden ayıran nedir?" sorusuna. şu yanı- tı verdi: "Medt>a.iyibiraraş- tırmamn ölçütü olarak, di- \elim ki artı-eksi vü/dc 3 bir hata oranını bildirir. Bu \anıltKi bir durumdur; çün- kü, arn-eksi yüzde 3'lük bir oranla size gerçek değeri \e- rirmiş gibi görünür. Ancak, bu hata oranı. \anılncı soru- lar nedenivle ortaya çıka- cak hata oranını kapsamaz. Zaten, kamuov u araştırma- larının başlıca sorunu da burada yatar; insanları "evet" \eya 'havır' vanıtla- nnı \erme>e zorla> an soru- lar." 30yıldan beri Amerika'da araştırmacılık vapan Yan- kelov ich. iyi bir kamuoyu araştırmasının şu üç nokta- yı içermesi gerektiğini bil- dirdi: - İnsanların yanıtlannın kararlı \e sürekli olup ol- madığı. - İnsanların yanıtlannın diğer görüşleri ile tutarlı olup olmadığı. - En önemlisi. insanların verdikk'ri vanıtlann sonuç- lannı anlayıp anlanıadıkla- n ve kabul edip etmedikle- ri. Yankelov ich, kötü araştır- malarnedeniylebasını suç- larken şu görüşleri dile ge- tirdi: "Kötü araştırmalardan gazetecilerin sorumlu oldu- gunu düşünüyorum. Özel- likle seçim zamanlarında komik bir çifte standart uy - guluyorlar. Diyelim ki. bir gazeteci, belirli bir konuda bir uzmanla görüşme \ apı- yor. L'zmana sorular sora- cak. derinlemesine uzma- nın görüşlerini almak iste- yeceknr. Eğer bir çelişkigö- rürse. uzmana açıklaması için baskı >apacaktır. An- cak, av nı gazeteci, halktan basitbir "evet' ya da' hayır' yanıtını kabul edecektir. Halkın görüşlerinin doğ- rultusu, uzmanın görüşle- rinden daha önemli olması- na karşın. bu şekilde düşü- nülmezhiç. Basındaki man- şet gereksinimi. gazetecile- rin sorulara tek bir vanıt is~ temeleri sonucunu do- ğuruyor." Kalp için eniyi tedavi kilo vermek Çeviri Servisi - Araştırmacılar. kalp hastalıklarına vakalanma riskini azaltmak isteyen kilolu erkeklerin jimnastiğin yanı sıra rejim yapmaya da önem vermeleri gerektiğini belirtiyorlar. Kılo kaybı ve aerobik. yaşlı ve şişman vücut için çok yararlı. Ama kilo kaybı olmaksızın yapılan jimnastiğin yaran çok değil. Maryîand Universitesi"nde. 46 - 80 yaş arasındaki 111 hareketsiz ve şişman erkek üzerinde bir araştırma yapıldı. 44 denekten vücut ağırlık!arını%10 oranında azaltmalan istendi. 49 denekten ise. vücut ağırlıklannı korumalan ve maksimum aerobik kapasitelerini %10 oranında arttırmaları istendi. Dokuz aylık denemeden önce ve sonra yapılan tıbbi testler her iki gruptaki deneklerin de kanlanndaki. kalp krizi ve felce yol açan atardamar tıkanıklığının nedeni olan lipoprotein kolesterol düzeyinin düştüğü görüldü. Trigliserit ve insülin düzeyleri de düşükrü. Ancak vücut ağırlığını düşürme grubundaki deneklerde daha da iyi gelişmeler kaydedildi. Glikoz ve insülin düzeyleri düşmüştü, kan basınçlan ise ideal düzeydeydi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear