Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CumhurfyeC
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Ydvın Yonetmenı OrhanErincO
Genel Yavın Koordinatoru Hikmet
Dı$ Hjberlcr. ErgunBalcıONtıhbarat Cengiı
^ıldırım • bkoııomı Bülent Kı/anlık
• Kıiltur Handan Şenkoken • Spor
• Haber Merkezı Muduru Hakan Kara « r-otosirjf". Erdoğan Köseoğlu • Bdszı-Beiuc
• Görsel Yonelmen Fikret Eser Edibe Buğra • Yurt Habericı ı MehmVt Fafaç
Ya>m kurulır İlhan V'Içuk(Bjskjn).
Orhan Erint;. Ok(a> KurtfH>ke.
Hikmet Çetinka} a. Şiikran Soner.
ErgunBakı.DiiKTa)anv. İbrahinı
>. ıldı/. Orhan Bursafı. Mustafa
Ballım. Hakan Kara.
Ankura TemsılciM Mustafa Balba) 0 Habcr Muduru
Doğan Akın Aıatürk Buhan No. 125. Kat 4. Bakanlıklar-
Ankara Tel 4195020 C hat). Fakv 4195(127 • Izmır
TemsılciM Serdar Kızık, H Zı\a Bl\ 1352 S 2 3 Tel
44ll22fJ.Fak> -MI9ir«AdanaTemsılcısıÇetin^iğeııoglu.
inönüCJ. II9S \ o 1 Kaî I.Te! 3522550. Fak> 35225"'O
üdiıni Erol Erkut 0
Koordınatör: Ahmet Koruhan 9
Muhasebe BülentVener<jldare.
Hüse>inGürer#Işletme Öoder
Çetik • Bılüi-Ulenr Nail İnal •
Bılgjsav ar Sırfem Mürü\ et Çiler
MED>AC:#Vunctım
l^urulu Ba^kanı-tj^nel
Mudur Giilbin Erduran
# koordjnalor Reha
lfltman#(tenel Mııdur
V ardımcısı Minç \kdağ
MEDVA G : 4
Yonctım KuruU
Ba>kanı - (jenc
\iudur İstün
\kmen #Murahha>
u\e Bora Gönenç
\a\ımlatan \e Bjsan: V^nı Gun l^abcr A/an?(. Basin \e Yauncıhk \ Ş
Türkocjğı<.ad 3Y41 Cağaloglu .U334 t»t PK 246 Uıanbul Tel (0 212» 512 05 (>5i2ühat> IU 212» 513 x5 95 OCAK 1996 İmsak: 5.50 Güneş: Öğle: 12.14 İkindi: 14.32 Afcşam 16.52 Yat.sı: 18.19 \IED\ACTd 5140" 53 - 513 95 80 - 513 X4 «1-61. faU 511X466
1/an fiölü
canavarı
• YAN(.AA)-
Kamuoyunun geçen aylarda
büyük ilgisini çeken "Van
Gölü canavarı' konusu.
yeniden gündeme geldi.
Amatör kameramanlar.
Kadri Eryılar ve Adnan
IVfeltem tarafindan çekilen
görüntüler. Ankara
Universitesi Fen Fakültesi
Biyoloji Bölümü Zooloji
Anabiiim Dalı ögretim
üyesi Prof. Dr. Cevat Ayvalı
ile Doç. Dr. İrfan Albayrak
tarafindan ızlendi. Prof. Dr.
Ayvalı. görüntülerde.
dalgalara bağlı olarak
hareket eden bir cansız obje
ya dd suda vüzme kabiliyeti
olan bır varatığın söz
konusu oldugunu söyledi.
Brezilya
ormanları
• fZMİR(AA)-
"Dünyanın akciğerleri"
olarak adlandınlan
Brezilya'daki vağmur
ormanlannın kurtanlması
amacıvla mücadele eden
çe\reci Chico Mendes"in,
1989 \ilinin son günlerinde
öldürülmesinin >ıldönümü
nedenıylc Türkiye'de
" Yağmur Ormanlannı
Kurtaralım" kampanyası
başlatıldı. Yağmur
ornıanları ile ilgili
kampanyadan. 64 ülkedeki
yeşil örgütün haberdar
edildıği \e destek istendiği
bildmldı. Yağmur
ormanları ile ilgıli
kampanyayı başlatan
Arkadaş Çe\re Grubu
Sözcüsü ve Green Screen
Editörü Ümit Öztürk,
•"Brezilva hükümetine,
gönderdığimiz mektupta,
yagmur ormanlannın
Breziha .Miıırian içinde
olmasına karşılık. tüm
insanlıgın ortak malı
oldugunu belirterek
korıımnası için gerekli
önlemlerin alınmasını
istedık" dedi.
Dudak ve damak
yarıkları
• ADANA (AA) - Akraba
evlıliklerı ile gebelik
süresinde kuilanılan bazı
ılaçlardan kaynaklandıgı
oilinen doğumsal dudak ve
damak yanklannın.
amelivaıla tedavi
edilebildiği. ancak
başannın usta ellerce uygun
zamanda operasyon
yapılmasına baglı olduğu
bildırildi. Ç'ukurova
Universitesi Tıp Fakültesi
Plastik ve Rekonstrüktif
Cerrahi Anabiiim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Sabri
Acartürk. bebeklerde
beslenme ve konuşma
fonksivonu bozukluklanna
neden olan dudak ve damak
yanklannın. tedavi
edilmediğı takdirde
ilerleyen dönemlerde
önemlı ruhsa! ve davranış
sorunlan yaratabileceğini
bildirdi
İsrail Müzesi de
İnternefte
• Kl'DÜS(LBA)-
Kudüs'te bulunan tsrail
Müzesi de tnternet'e girdi.
Internet kanalıyla müzenin
koleksıvonları hakkındaki
genel bılgıler dünyaya
açılırken özel sergi ve
olay lar rehberi de her ay
güncelleştiriliyor. Müzenin
çeşitli bölümlerine yapılan
turlarda ziyaretçileFe ceşitli
alanlarda liem genel hem
dedetaylı bilgiler
sunuluyor.
Emefte deprem
• EMET (Cumhuri>et) -
Kütahya"nın Emet ilçesinde
önceki gece saat 23.30'da
hafif şiddette deprem
meydana geldi.
Yetkililerden alınan bilgiye
göre Richter ölçeğine göre
3.4 şiddetindeki deprem,
can ve mal kaybına neden
olmadı.
Necati Şener'i
kaybettik
• Haber Merkezi -
Gazeteci Necati Şener. dün
vefatetti. 1924yılında
Istanbul'da doğan Şener,
Yüksek Deniz Ticaret
Okulu'ndan mezun oldu.
Mesleğe 1947 yılında Son
Telgraf gazetesinde
düzeltnıen olarak başladı.
Gece Postası. Yeni Harman,
Şotorün Sesi ve Uçinin Sesi
gazeteleri ile Çalışan Adam
dergisinde düzeltmenlik,
muhabirlik ve idare
müdürlüğü yaparak
mesleğini sürdürdü.
Şener'ın cenazesi. bugün
öğle namazından sonra
Fatih Cami'nden alınarak
Edirnekapı Şehitligi'nde
toprağa verilecek.
Onat Kutlar 1995'in ilk günü Piyer Loti'ye gidip kahvesini yudumlayacaktı
Yüreğfrnizdeki kardelen imgesiATlLLA BİRKİYE
Yılin ilk günü olacaktı; yılbaşı
akşamının yorgunlugunu atmak
için biraz geç kalkıp, güne başla-
yacaktı.
fCahvaltı sonrası saatöğleni bul-
muş olacaktı hiç kuşkusuz; kendi-
ni sokaklara atıp yanında eşi \ e bel-
ki bırkaç dost; Piyer Loti'nin yo-
lunu tutacaktı.
Yeni bir yılın ilk gününde: bir
Fransız yazarın adının verildıği
birkahveden, Haliç'ebakacaktı...
Haliç, birtarihin günümüze kalan
görüntüleri. Piyer Loti genellikle
rüzgârlı olur. Bu kışgünü, ha\a bi-
raz yumuşaksa belki dışarda otu-
racak, kahvesini, sade kahvesini yu-
dumlayacaktı.
Çocuklufiumun geçtigi Eyüp
sırtlannın öyküsü ne kadarda ya-
kın... Istanbul'unenözgüngörün-
düğü yerlerden bıri Piyer Loti kah-
vesi; o bunu çoktan keşfetmiş, bir-
kaç yıldır yılın ilk yani 1 Ocak'ta
günün ilk sade kahvesini bu tepe-
den Istanbul'a bakarak içerolmuş-
tu. Belki detekbaşınagelecekti...
Kahvesini vudumlarken önünde-
ki kâğıda bir şeyler karalayacak-
tı, bir şiirinden birkaç dize:
körlerülkesinin tam karsısında
• Bugün yüreğimizin üzerine açmış bir kardelen imgesi takıp Piyer
Loti'ye doğru uzanmalı; Haliç'e bakarak Pera'lı Bir Aşk İçin Güzel
okumalı ve cebimizde Unutulmuş Kent, Hafız'dan Onat'a
çünkii gören olmadı seni ben-
den başka
ıluran kent sevgilim nicedir
surlunn çevirdigi deııîze doğru
kıırdum barbar çadınnı bekli-
yurum
Bu tepeden İstanbul'a doöru ba-
kacak. gözleri oradan Doğu'ya
doğru uzanacak. gördüklerinin
çağn^tırdıgında mesela Hafız eın-
layacakt/:
"Giil bahçesine yine gençlik ça-
ğının pariaklığı geldi. Güzel nağ-
nıeli bülbüle yine gül nıüjdesi eriş-
ri. £> sabah rüzgârı, (erüta/e
>eşilliğe uğrarsan sel\i\e, yüle.
fesleğene selamıınızı götür."
Bu şehir ki. bınlerce vıllık bir
geçmiiji, mırası ve üzerınde >a?a-
nanacıları veaşklan vesavaşları.
kıskançlıkları. ihanetleri vardır;
Doğu ile Batı arasındaki bir köp-
rüdür. Bu şehir PıverL-otiüen bas.-
ka görünür. Bu göriinü^ de başka
bir bakı^ı getirir. Halie/i okunıak
diyelim kısaca. Haliç'ten anlam-
bir selam götürmeli...
lar çıkarmak, geçmişe uzanarak
\cn\ yılın ilk gününde Eyüp'ün
sırtlanndan Halıv'e bakarak. birse-
v inci ya>amak istenıemiş mivdi ?
Birva^amsevincini. Çiçeklerino
benzersiz betımleniıjlerinin yeral-
dığı okurlarış la pav la^mak istedi-
gi satırlarındakı sevınc gibiydı.
Baharın güzclliklerı. ııısanların
güzelliklerı; hüzün \e de parılda-
van giineş ışınlan gıbı. vani >a>a-
ııan ne varsa onu jazarak ama M?-
\ incı de hep içinde ta^ıyarak...
Hep yazmadı mı? Hep v aşama-
dı mı?
I Ocak 1996. Hanikartanecik-
leri. Issız sokaklara yağan. valnız
bir pencereden bakarken gördü-
ğüınüz kar tanecikleri. Hani Kar-
delenler...
~... Herıü/ eemreler bile düşme-
den. kışın hüknıii siirerken, sessiz
karörtüsü üstünde kimsenin b«k-
k'/TR'diği bir zanmnda açartar.O ka-
dar güzel. diri \c narindirier ki in-
san ağlayabilir. L\-uk sandır renk-
leri. Titreyen iri taçvapraklannda
küçük kar tanck'ri ışıldır. Sabahın
bilinnıeven bir saatinde birden
açarlar. Karanlık toprağın beyaz
kabuğunu çıtırtılaria kırar, bir sil-
kinişle kaldınrlar başlarını. Du-
rur şaşkmlıkla dümamıza bakar-
lar. karlı kı> ılarda. uçsuz bucak-
sı/ \ a\ lalarda, dağ göllerinin kı\ ı-
larında."
Kardelenler, başlarını beyazör-
tünün üzerinden çıkardıklarında
bir kez daha göremeyecekler se-
ni... Aranızdaki aynlık sonsuz bir
aynlık mı. yoksa sonsuz bir birleş-
me mı...
Onat Kutlar geçen yıl 1 Ocak"ta
vılın ilk günü. günün bir saatinde
Piver Loti kahvesine gidip. Ha-
liç'e bakarak kahvesini >udumla-
yacaktı. Ayaklarınınaltmaeski İs-
tanbul'dan izler. Haliç'in adacık-
ları ve Doğu'ya doğru uzanan şeh-
nn görüntüsü olacaktır.
Haliç. adacıklar. Dogu'ya doğ-
ru uzanan birgörüntü... Hepsi var
ama, Onat...
Şimdi sessiz duruvont: kıyısın-
da bir düşiincenin
unutmamak için çünkii unııtıı-
şun kolav ülkesindeyi:
ölü balıklar geçiyor kırışık bir
deni: sofrasından
ve ellerinde fenerlerle benim
arkadaşlarım
durmadan düşünüyonım ne ku-
darçok öldük yuşumuk için
Bugün>enibiryılın ilkgünü. I
Ocak. pazartesı. Gecenın yorgun-
lugunu bir kenara bırakıp kahval-
tıdan sonra sokaklara atıp kendi-
mizi, İstanbul'da volalmakgerek.
Eyüp'edoğru... Eyüpsırtlannaçı-
kıp. Piyer Loti kahvesinde oturup
şöyle bir Hariç'e bakmalı...
Istanbufun en özgün görüntü-
sünde yitip Dogu"ya doğru uzan-
malı. Yanı başınızdaki masada bir
adam kahvesini yudumlarken
önündeki kâğıda bir şeylcr yaz-
makta. Bir yandan da bakışları
Doğu'ya doğru uzanmakta...
Bugün yüreğimizin üzerine aç-
mış bir kardelen imgesi takıp Pi-
yer Loti'ye doğru uzanmalı: Ha-
İiç'e bakarak Pera'lı Bir Aşk İçin
Güzel okumalı ve cebimizde L'mı-
tıılntttş Kent, Hafız'dan Onat'a bir
selam HÖtürmeli...
ABD'li uzman Yankelovich:
Medya, seçim
anketlerini
çarpıtıyor
ANK\R.4 (Cumhuriyet
Biirosu)- Amerikan DYG
kamuoyu araştırma şirketi
başkanı Daniel Vankekrsich.
genellikle seçimlerden ön-
ceyaptınlan vebasındayer
alan kamuoyu araştırmala-
nnın gazetecilertarafından
çarpıtıldığını kaydetti. Ga-
zetecilerin. özellikle seçim
zamanlarındaki araştırma-
larda "çifte standart" uy-
guladıklarını savunan Yan-
kelovich. "Basındakiman-
şet gereksinimi, gazetecile-
ri karmaşık sorulara'ev et'
veya İıayır' vanıtlarını bul-
ma>a zoriuyor" dedi.
Türkiye'de 24 aralık pa-
zar günü yapılan erken ge-
nel seçimlerde çıkan sonuç-
lardan hiçbir partinin tat-
min olamaması. kamuo> u
araştırmaları ile ilgili tar-
tışmalan yeniden gündeme
uetirdi.
Büyükşehir Belediyesi "siyasal polemikler" yerine kent sorunlannı tartışmaya açmalı:
HABITAT Istanbullular için 'altııı sınav'
• Eğer HABITAT zirvesinde "saygın bir
ev sahibi" olmak istiyorsak. öncelikle bu
ülkede ve istanbul'da süregelen kentleşme
ve iskân politikalannın neden "sınıfta
kaldığını" sorgulayan ve bunu cesaretle
tartışan bilinçli ve sorumlu bir toplum
olduğumuzu hem kendimize hem de
dünyaya kanıtlamak zorundayız...
OKTAV EKİNCİ
Yüzyılımızın son büvük uluslararası buluşması
olarak tanımlanan HABITAT-11 Kent Zirvesi'ne
neredeyse 5 ay kala, bu önemli foruma ev sahipli-
ği yapacak İstanbul kentınin yerel yöneticileri "ni-
hayet" bir şev ler söylemeye başladılar.
Ne var ki bu gecikmiş söylemde de yine ilk di-
le getirilen konular. istanbul ve Türkiye'nin genel
imarve kentleşme sorunlannı tartışmak yerine. ül-
keye hiçbir yaran olmayan "siyasal polemikler"
üzerinde yogunlaştırılıyor. İstanbul Büyükşehir
Belediyesi yönetımi, yaklaşık 1.5 yıllık "ihmalini'",
kendilerini HABITAT'ın hazırlık toplantılarına ça-
ğırmayanlan eleştirerek "aklamaya" çalışıvor. .
Kuşkusuz bu eleştirinin yanıtını, Türkıye'j ı HA-
BITAT'a hazırlamakla görev li olan Toplu Konut İda-
resi(TOKl) Başkanlığı vermek durumundadır. Ger-
çekten, İstanbul'da yapılacak böylesine büyük bir
konferans için atılacak tümadımlarda İstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi'nin başlangıçtan itibaren ne-
den işin içerisinde olmadığını ve çalışmalann ne-
den dışında kaldığını ya da bırakıldığını kamuoyu
bilmek ve degerlendirmek istiyor.
Ancak, bunun açığa çıkabilmesı için İstanbul
Belediyesi yönetiminin de yine merak edilen bazı
konulara açıklık getirmesi gerekiyor.
Siyasal bir güç birliği
Örneğin, HABITAT Ulusal Raporu'nu hazırla-
mak üzereoluştumlan Ulusal Komıte'nin 1994yı-
lı sonbahanndaki daha ilk toplantılannda yüze ya-
kın kuruluşla birlikte Ankara Büyükşehir Beledi-
yesi'nin de katılmasına rağmen, bu beîedıye yöne-
timiyle "siyasal bir güç birliği" oluşturan İstan-
bul'daki yerel yöneticilerin aynı toplantılara gıt-
memeleri acaba ne anlama geliyor'
Yine İstanbul'daki kente karşı sorumluluk duyan
hemen tüm demokratik kuruluşlar. TOKİ tarafin-
dan bu sürece resmen davet edilmelerini hiç bekle-
meden.tümüyle kendi özgürsorumluluklanyla ve
HABITAT'ın da bu anlamdaki "sivil duyariıük"*
hedefıne uygun olarak yoğun çalışmalar içerisine
girerken. kentin en büyük demokratik kuruluşu
olan belediyenin ise bu çabalara destek olmak bir
yana, hemen hiçbir etkinlik düzenlememiş olması
da yanıt bekleyen belirsizlikler arasında yer alıyor.
Hele yine İstanbul Belediyesi'nin. geçen bu 1.5
yıllık dönem içersinde, HABITAT'ın gündeminde-
ki kent, kültür. çevre v b. konular üzerine en geniş
katılımla kapsamlı bir tartışma \e değerlendirme
sürecini örgütlemesi ve buna öncü olması gerekir-
ken, sesini çıkartmak için ulusal rapor taslağının
Buçocuklar veanneleri. babalan. HABITAT'ı "rurisrik tatil" sanıvorlar. O\ sa düm a. bu çocukiann nasılgöç kurbanı olduklarını tartışmak için geliyor.
hazırlanmasıııı beklenıesi \e hemen tüm kuramsal
eleştırisini de bu raporu irdeleme sorumluluğu gös-
terenler arasında sadece Turgut Cansever'in kişi-
sel görüşlenne davandırmasi. en azından "beledi-
ye"kavramının kurumsal \e>osyal içeriğiyledepek
bağdaşmıvor.
Imar politikaları sorgulanmaü
Şimdı denebılır kı bütün bunlarartık geride kal-
dı ve bu aşamada hiç değılse kalan 5 av ı doğru ve
verimli deâerlendirebilmek için acaba ne yapıla-
bilir?
İstanbul Belediyesi'nin "bizidışladılar" şeklin-
deki serzenişinden kısa siirede kurtulacağını \ar-
sayarsak. her şe>den önce bu kentı "HABITAT'a
haarlamak" gıbı kaçıııılmaz bir görev ı oldugunu
hemen v urgulamak gerekiyor.
Ne varki bu haztrlığın. sadece 25 bin konuga "i\i
bir e\ sahipüği >apmak" va da "temiz >e düzenli
bir kent göstermek" ile sınırlı kalmaması. HABI-
TAT'ın içerıği nedenivle çok önemli.
Çünkii HABITAT. birnjrizmetkinliğideğil, ulus-
lararası bir "kültür ve polirika" buluşması. Taraf-
ların ve özellikle ev sahibi kent temsilcilerinin. yi-
ne kent halkıyla birlikte bu buluşmaya "bilinçli tar-
tışmacılar" olarak hazırlanması. hem ülkemizaçı-
sından hem de insanlık açısından büvük önem ta-
şıyor.
Bu nedenle yine İstanbul Belediyesi'nin. örne-
ğin izlediği yerel "imar politikalannı". HABI-
TAT'ın duvarlı ortamında kentteki tüm ilgili kurum-
ların katılımını da sağlayarak merkezi imarpoliti-
kalannı da ıçerecek şekilde tartışmaya açması ge-
rekiyor
Demokratik etkinlüder dizisi
Benzer şekilde v ıne kent vaşamını doğrudan il-
gilendireıı çev re. kültür. sanat. göç, tarihsef kimlik
v b. konularda da İstanbul'un duyarlı kesimlerini ku-
caklayacak ve bu duyarlılığı yaygınlaştıracak bir
demokratik etkinliklerdizisinin, HABITAT'adek
sürekli birprogramla gerçekieştirilmesi önem ka-
zanıyor...
Sözünkısası. HABITATöncesindebizleriçin asıl
önemli olan, ülkemizdeki kentleşme ve iskân sü-
recinin hızla vavgınlaşan "yağma kültüründen"
kurtanlabilmesi için hazıran ayında "dünya ilede
tartışabileceğimiz'* bir bilimsel ve demokratik bi-
rikimi elde etmektir.
Bu birikımin ıse yine HABITAT gibi bir fırsatı
"siyasal beklentUerearaçetmek" yerine. ulusal ve
toplumsal beklentiler için değerlendirerek kazanı-
labilecegi gerçeğini artık görmek gerekiyor.
Evet. HABITAT, hem İstanbul hem de Türkiye
için bir "altın sına»" olacak. Bu sınav ı yüz akıyla
geçebilmek için bugünedek hep "sınıftakaJan"po-
litika ve u>gulamalann "önyargısız sorgulamasınr
yapmak. resmi toplantılara davet edilıp edilmeme
tartışmasından çok daha büyük ve yaşamsal önem
taşıyor...
Ahmet Soner, Kurşun-Kalem belgeseli üzerinde çalışıyor
Basında yaşanan baskılar belgesel oluyor
CUMHLR CANBAZOĞHJ
1995'in ilk avlannda YılmazGüney'in Ada-
na-Parisadlı belgeselini hazırlayan .AhmetSoner.
Kurşun-Kalem adlı yeni belgeselini bitirmekie
meşgul. Soner. Kurşun-Kalem de "9O'lı yıllarda
verli basında >aşanan baskılart, faili meçhul ci-
nayetleri, bombalamaları, olayların tanıklannın
ağzından anlatıyor. YakJaşık200 nıihona çıkacak
Kurşun-Kalem'in müziklerini de Şanar \urda-
tapan yazmış.
- Kurşun-Kalem'in içeriği nasıl oluştu?
SONER- Başlangıçta partılerin belgeselini
yapmak. DEP döneminde bitırmek istiyordum:
ancak HADEP kuruldu ve seçimleregirdi. Bu pro-
je kalınca basınaeğildım. Kapsamlı bırşey vap-
mak istiyordum. ama geçmişe ait belge bulmak
hay li zor. O yüzden yakın birdönem seçelim de-
dim. '9ü sonra.sını ııv gun gördüm. Belgesel. Öz-
gür Gündem. ardından Özgür Ülke ve Yeni Po-
litika gazetelerinı içine alıyor. Olavlan tanıkla-
rıvla anlatıyoruz, ailelerle konuşuyoruz. Bugü-
ne dek yaklaşık seksen kişiyle görüştük. Yurtdı-
şındada birçok insan var. onlan bulmamızgere-
kiyor. Çok azeksiğimiz kaldı. Sonunda uzun bir
şey çıkacak ortaya. Hemen hemen 45'erdakika-
lık sekiz bolüm uzunluğunda malzemt toparla-
dık. 90'dan 96'va kadar televızy.onlardaki mal-
zemeleri de toplamava ealıştık. Belgeselin adı Kur-
Ahmet Soner, kurşun-Kalem'in 200 miKon li-
ra\a mal olacağını belirtiyor.
şun-Kalem. Başta Musa Anter olmak üzere öl-
dürülen gazetecilerin yakınlanyla da konuştuk.
Müzikleri Sanar Yurdatapan yazdı.
- Belgeselin Türkiye'de ya> ımlanma şansı var
mı?
SONER- Sanırım televizyonlarda ya>ımına
RTÜk izın vermez. Bu nedenle Avrupadaki TV
kanallannı düşünüyoruz. Basına baskılar. sansür.
gazete bombalanması dünyanın da ilgisini çek-
mişti. Tabii oralarda uzunluğu altı saati bulan bu
belgeseli aynen yayımlatmak zor. ama 40 daki-
kalık bir özet hazırlanabilir.
- Yıunaz Güney'in belgeseli Adana-Paris, ge-
niş bir şekilde haİka gösterilemedi. Örneğin ne-
den Adana Film Festivali'ndt hemşerileri Gü-
ney'in belgeselini izteyemedi?
SONER- ANAP'lı'belediye, Yılmaz Güney'in
adını bile anmaktan yana değildi Adana'da. Ben
belgeseli yayımlatmak için başvurdum, progra-
mın dolu oldugunu söylediler. Yılmaz'ın adına
küçük bir senaryo yanşması açtılar. o kadar. As-
!mda üniversiteler filmi istiyorlar. Cine 5'te de
Yol ve Duvar"danönce40dakikalık kopyasıgös-
terildi.
- Şu anda Türkiye'de belgesellere ne derece
önem verili>or? Yakın tarihte başka belgesel pro-
jeleriniz var mı?
SONER- Bizdebelgeselinsinemadafazla şan-
sı yok. ama özel TV'ler TRT gibi belgeselleri des-
tekleyebilir. Şu anda özel TV'lerpolitikbazı ko-
nular dışında belgesele kapalı. Ama kısıtlı şart-
lara karşın yine de bir şeyler yapanlar var. örne-
ğin Gazi olaylarında çekilen amatör-profesyonel
görüntüler bir araya getiriliyor. Ben de Hikmet
KıvtlcımlTnın önce belgeselini sonra da o bilgi-
lerle filmini yapacaktım. ama başkalan belgese-
li hazırlıyor. onun bitmesini bekliyorum. Aynca
programımda İsmail Beşikçi beigeseli var.
Newsweek dergisinin 27
kasım tarihli sayısında. ka-
muoyu araştırmaları hak-
kındaki sorulan yanıtlayan
Yankelovich. söz konusu
araştırmaların basın tara-
findan çarpıtıldığını sav una-
rak. gazetecileri suçladı.
Yankelovich. "İyibiraraş-
tırmayı kötüsünden ayıran
nedir?" sorusuna. şu yanı-
tı verdi: "Medt>a.iyibiraraş-
tırmamn ölçütü olarak, di-
\elim ki artı-eksi vü/dc 3
bir hata oranını bildirir. Bu
\anıltKi bir durumdur; çün-
kü, arn-eksi yüzde 3'lük bir
oranla size gerçek değeri \e-
rirmiş gibi görünür. Ancak,
bu hata oranı. \anılncı soru-
lar nedenivle ortaya çıka-
cak hata oranını kapsamaz.
Zaten, kamuov u araştırma-
larının başlıca sorunu da
burada yatar; insanları
"evet" \eya 'havır' vanıtla-
nnı \erme>e zorla> an soru-
lar."
30yıldan beri Amerika'da
araştırmacılık vapan Yan-
kelov ich. iyi bir kamuoyu
araştırmasının şu üç nokta-
yı içermesi gerektiğini bil-
dirdi:
- İnsanların yanıtlannın
kararlı \e sürekli olup ol-
madığı.
- İnsanların yanıtlannın
diğer görüşleri ile tutarlı
olup olmadığı.
- En önemlisi. insanların
verdikk'ri vanıtlann sonuç-
lannı anlayıp anlanıadıkla-
n ve kabul edip etmedikle-
ri.
Yankelov ich, kötü araştır-
malarnedeniylebasını suç-
larken şu görüşleri dile ge-
tirdi:
"Kötü araştırmalardan
gazetecilerin sorumlu oldu-
gunu düşünüyorum. Özel-
likle seçim zamanlarında
komik bir çifte standart uy -
guluyorlar. Diyelim ki. bir
gazeteci, belirli bir konuda
bir uzmanla görüşme \ apı-
yor. L'zmana sorular sora-
cak. derinlemesine uzma-
nın görüşlerini almak iste-
yeceknr. Eğer bir çelişkigö-
rürse. uzmana açıklaması
için baskı >apacaktır. An-
cak, av nı gazeteci, halktan
basitbir "evet' ya da' hayır'
yanıtını kabul edecektir.
Halkın görüşlerinin doğ-
rultusu, uzmanın görüşle-
rinden daha önemli olması-
na karşın. bu şekilde düşü-
nülmezhiç. Basındaki man-
şet gereksinimi. gazetecile-
rin sorulara tek bir vanıt is~
temeleri sonucunu do-
ğuruyor."
Kalp için
eniyi
tedavi kilo
vermek
Çeviri Servisi -
Araştırmacılar. kalp
hastalıklarına vakalanma
riskini azaltmak isteyen
kilolu erkeklerin
jimnastiğin yanı sıra
rejim yapmaya da önem
vermeleri gerektiğini
belirtiyorlar. Kılo kaybı
ve aerobik. yaşlı ve
şişman vücut için çok
yararlı. Ama kilo kaybı
olmaksızın yapılan
jimnastiğin yaran çok
değil. Maryîand
Universitesi"nde. 46 - 80
yaş arasındaki 111
hareketsiz ve şişman
erkek üzerinde bir
araştırma yapıldı. 44
denekten vücut
ağırlık!arını%10
oranında azaltmalan
istendi. 49 denekten ise.
vücut ağırlıklannı
korumalan ve maksimum
aerobik kapasitelerini
%10 oranında
arttırmaları istendi.
Dokuz aylık denemeden
önce ve sonra yapılan
tıbbi testler her iki
gruptaki deneklerin de
kanlanndaki. kalp krizi
ve felce yol açan
atardamar tıkanıklığının
nedeni olan lipoprotein
kolesterol düzeyinin
düştüğü görüldü.
Trigliserit ve insülin
düzeyleri de düşükrü.
Ancak vücut ağırlığını
düşürme grubundaki
deneklerde daha da iyi
gelişmeler kaydedildi.
Glikoz ve insülin
düzeyleri düşmüştü, kan
basınçlan ise ideal
düzeydeydi.