25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 22 EYLÜL1994 PERŞEMBE 12 KULTUR EDINBURGHIZLENIMLERI2 Robert LePage ve 'Ota Nehri'nin Yedi Kolu' DİKMENGÜRÜN UÇARER Yaşlı kral, zorla koynuna al- mak istediği genç kızın suratına uzatüğı aynada kendini görür ve büyüculerine başvurur. Bü- yücüler. genç kızın içine aşk ateşini düşürmek için bin bir yolu denerken barutu keşfeder- ler... Kızın vücudunu saran cin- sel istek, havai fışeklerle gökyü- zûne yükselir ve yaşh kral kendisine ihlirasla sanlan genç kıza sahip olur... Fırtına duru- lur. Barut ise savaşlara yol açar ve atom bombası, Hiroşima'yı birölülerkentineçevirir... Fırtı- na dunılur. Şimdi Hiroşima'da da sakin akmaktadır Ota Neh- ri... İmgelerarasında dolaşan, imgelerin ardında yatanı araştıran yönetmen, insanlan, coğrafyalan, mitolojileri araştınyor. Robert LePage, imgeler ara- sında dolaşan, imgelerin ardın- da yatanı araştıran bir yönet- men. tnsanlan, coğrafyalan, mitolojileri araştırdıemı söylü- yor. "Ota Nehri'nin Yedi KolıT- 'nda Bunraku kuklalanyla anlattığı bu ön oyunda da sapık arzular ve ölümcül silahlar ara- sında bir köprü kuruyor. Aşk ateşini söndürmek isterken keş- fedilen barutun dünyayı ateşe verişi, bir yansılama sürecinde sapık arzularla havai fişeklenn ölüm saçan gücûnde düğümle- niyor. LePage, oyununa "Ota Nehri'niıı Yedi Kolu" adını ve- rirken yedi ayn öykü düşünmüş. "Aynalar" Jana'nın 20. yüzytldaki gezinrisine başladığı bölüm ve yönetmenin teknik olanaklardan yararianmadaki ustalığını sergilemesi açısından da hayli ilginç. Yıkıma, savaşa, kültürel çöküntüye tepkilenni dıle geti- ren yedi öykü. Bu çalışmasını epik şiir olarak tanımlıyor. Festivalde çahşmanın tamamlanmış olan ûç bölûmünü izledik, "Egik", "Aynalar" ve "Tiyatro". 'Eşik'te; atom bombasının etkilerini gözlem- lemek üzre Hiroşima'ya gelen genç bir gazeteci ile 60'ına merdiven dayamış Yahudi asıllı Çe- koslavak fotoğraf sanatçısı Jana Capek arası- ndaki ilişki öne çıkıyor. Jana, sükuneti Hiroşima'da bulmuş bir kadındır. Ona gençlik günlerini, daha doğrusu çocukluk yıllannı anı- msatan opera sanatçısı Ada ile birliktedır. Ama, genç adamın gelmesiyle Jana, ön oyunu anı- msaUrcasına; hücrelerini, ruhunu, bedenini onunla tazeleyecek ve genç adamı Eşik'ten atlatarak kendı dünyası içine alacaktır. Bu bö- lümün sonunda Ada'nın 'Madame Butterfly'- dan söylediği ölüm aryası yağmur seslerine kanşırken Jana ile genç adamın sevişen gölgeleri evin duvarlanna yansıyacakür. Robert LePage, oyununa "Ota Nehri'nin Yedi Kolu" adını verirken yedi ayn öykü düşünmüş. Yıkıma, savaşa, kültürel çöküntüye tepkilenni dile getiren yedi öykü. Bu çalışmasını epik şiir olarak tanımlıyor. Festivalde çalışmanın tamamlanmış olan üç bölûmünü izledik, "Eşik", "Aynalar" ve "Tiyatro". "Aynalar" Jana'nın 20. yüzyıldaki gezintisine başladığı bölümdür ve Robert LePage'ın teknik olanaklardan yararlanmadaki ustalığını sergilemesi açısından da hayli ilginçtir. Jana, küçük bir bölmenin önündeki dev bir aynarun karşısındadır. Tiyatro ile yaşam arasında... Birden, aynanın içinde genç kızlık haliyle beli- rir ve gözlerinin önünden koca bir yaşam geç- meye başlar. Koşan insanlar, kaçan insanlar. Naziler, Yahudiler ve aynaya yansıyan dikenli teller. Dönen aynalar, kınlan aynalar, insanlar, insanlar, insanlar... Sessizlik ve bir konsantras- yon kampında küçük bir kızla ünlü bir opera sanatçısının. sıcak beraberliği, dostluğu, arkadaşlığı. Fonda hep duyulan ise yine Butterfly'ın ölüm aryasıdır... Ada'nın kendini asışı, yalnızlık ve kamptan kaçış... Ardından Fransa, Amerika.. savaşı, ölümü, erotizmi, duyarlıhğı, aayı, yaratıcılığı keşfediş. "Tîyatro", bu üç öykü içinde en zayıf kalanı. Yönetmen, bu bölümdezengin Doğu İcültürünü Doğu'da yaşasalar da özümseyememiş olan Batılılann ilişkilerindeki yüzeyselliği ve anlamsızhğı vurgulamaya çalışmış. Örneğin; kansı dışarda beklerken bir fotoğrafçıya girerek oradaki kızlardan bıriyle sevişen dışişleri görevlisi, bu kopukluğun, yalnızlığın bir simgesi olarak görülebilir. Yine bu bölümde, "Madame de Sade"m çok kötü sahnelendiği, oyunculann hangi rolü niçin öyle yorumladıklanru bilmedikleri bir tiyatro sahnesinden, kan-koca-aşık üçgenine geçişte de seyirci daha ilginç gelişmeler bekliyor, ama LePage öyküsünü burada noktalayıveriyor. Tiyatro ile yaşam arasındaki benzerlikler- kopukluklar, Doğu ile Batı arasındaki buluş- malar aynlmalar, kadın-erkek ılişkilerinde sanki daha zengin bir düş gücüyle yoğrulabilirdi... Doğruyu söylemek gerekirse Ota Nehri'nin üçüncü kolu, pek doyurucu olmuyor izleyici açısından. IŞILDAK VE YELPAZE ATİLLA BtRKİYE Yaşamınnzdaki Renkler Yeni bir eve yerleşmek, yeni bir semte yerleşmek, ye- ni bir düzen kurmak, yeni bir yaşama başlamak gibidir. Yıllarca oturduğunuz semtten bir başkasına taşınmışsı- nızdır. Eski eviniz artık, lyi kötü anılarda, geçmişte ve bir başka yerde kalmıştır. Yeni bir yaşam, size yeni bir "kişilik" de kazandırabi- lir. Belki kişiliğinizi öyle kökten, özden değiştirmez, ama bir yantyla etkiler; -kuşkusuz aşklar daha çok etkiler- çünkü artık falanca semtli değil, filanca semtli bay/ bayansınızdır. Yıllarca oturduğunuz, her köşesinde anılarınızın bu- lunduğu bir evden çıkmak, oldukça hüzünlüdür. Şayet orada güzel, anlamlı anılarınız varsa. Bu, bir renktir ve yaşamımızdaki bir rengi yitirivermişizdir. Belki biryeni- si eklenecek, belki o rengi yine bulacaksınızdır, amaton farkı her zaman olacak, oturduğunuz ev ve anılar bir kez daha yenilenmeyecektir. Yenilenmeyecektir, çünkü bu doğaya ve insana aykırıdır. Bazen isteğinizle, bazen zorunluluk, bir başka semte, bir başka eve gitmenize neden olmuştur. Ayrılıktır, sizin ile ev arasmda yaşanan. Ev cansız, ruhsuzdeğil, tersine sizin verdiğinizle, anılarımzda kalacak olan bir kimlik oluvermiştir bir bakıma. Anılar ve renkler son eşya ta- şındıktan sonra boş odalara bakarken gözlerinizin önündedirler. Taşınmalar, bazen mutlu bazen de mut- suz "ayrılıklar"dır. Her zaman hüzün kokar kapıyı üzerine çekip artık boş evi kilitlemenin bir anlamı kalmadığı anda. Gözleriniz dolu dolu olur, ama ağlamazsınız; göz/aşlarınız, birtek siz bilirsiniz içinize dökülüverir. Evet, yaşam sürer. Biryenisine, renklerin belki birye- nisine kavuşacak, belki de çok çok mutlu olacaksınızdır. Ne var ki, o köşelerde mutlu anılar kalmışsa ve bir daha geri gelmeyecekse, sokak kapısından son kez çıkarken buruk bir sesle "işte hayat" demekten kendınizi alamaz- sınız. Burada bir terk ediş ve bir terk ediliş vardır. Siz evi bı- rakıp bir başka eve yol alırken terk etmişsinizdir, ama aslında anılar da sizi terk etmiş ve yalnız kalmışsınızdır. Evet, başka anılara doğru bir yolculuk da olabilecektir. Yine de o evdeki anılarınız, belleğinize kazınmışsa, belli ki hiç unutulmayacak, belki bir daha hiç öylesine yaşan- mayacaktır. Aşk ayrılıkarı da taşınmalara benzerler. Belki de en görkemli renk aşklardır. Kimisine göre mor, kimisine göremavidirvebirgünbakarsınızki, morrenginizyada mavi renginiz artık yaşamınızda yoktur. Bir sabah yeni birevde uyanmak gibidir. Bu başka birtavandır. Pence- reden görünen başka bir yer, başka bir manzaradır. Akşam yeni bir evde kötü çöker, hele yalnızsanız. Bel- ki o sırada yapılacak tek iş, mor ampullü lambayı yakıp bakmaktır. Olan olmuş, anılar, eviniz bir kez daha gel- memek üzere geride ve geçmişte kalmıştır. Acaba önemli ve anlamlı olan, yeni renkler mi bul- maktır; yoksa var olanı yitirmemek midir? Belki her ikisi- nin de verdiği haz ve mutluluk başka başkadır, ama yiti- rilen bir şeyin ardında hep hüzün vardır... Hüzün ise belki mordur, belki de mavi... İngiliz şarkı sözö yazarı ve besteci Styne öldü • NEW YORK (AA) - İngiliz şarkı sözü yazan ve besteci Jule Styne'ın (89), dün öldüğü bildınldi. Kalp rahatsızlığı nedeniyle öldüğü bildirilen Styne'ın, altı hafta önce bir kalp ameliyatı geçirdiğı bildınldi. Broodway'deki baa müzıkallere de besteler yapan Styne'ın bazı önemli eserleri şunlar. "Funny Girl", "Gypsy", "Peter Pan", "Bells are Ringing". Styne. "Three Coins in the Fountain" şarkısının 'akademi ödülünü de paylaşmışü. 1905 yılında Ingiltere'de doğan Jule Styne, yedi < yaşından beri ABDde yaşıyordu. KÜLTÜR • SANAT 293 89 78 (3HAT) •1994 Y1U YABANO FILM DALINDA AMERIKAM OSKAR ODCXIT GÛZELLİK CAGI"BELLEEPOÛUE'J Bir FERNANDO TRUEBA Filmi BeyoOluBEYOĞLU(25' 32 40) 12 15 14 30 16 45 '9 00 2! 15 Kadıkoy MODA (337 01 26) 1130-14 00 16 33-19 0C 21 3C AMLUA SANAT TIY\TROSl TEŞMKnT RISTİ l ZEL ÜSESİ TİWR0 SA10M • F^]AN'KAR\ SA.NAT TimROSU K.\DIKOY R\LK EĞİTİM MERKEZİ nde Tel: 233 4019 - 225 71 98 Tel: 418 61 86 TÜRK KÜLTÜRÜNE HIZMET VAKFİ CAFERAĞA MEORESESİ ttlan atâlyv-Mfrtner w rmjs*ı çakfmatarı kayıtlan tjaştenuştr. HAT, TEZHIP. MİNYATUR, EBBU. AĞAÇ OYMA VE SEDEFKÂRUK, PORSELEN SÜSLEME, CAM SUSLEME. KUMAŞ DESENLEME. TAKI. RESIM, DEKORATİF SERAMIK, OSMANLICA, INGILIZCE. NEY. UD. TAMBUR, KANUN, NOTA, SOLFEJ. NAZARIYET Ktasik Türk Sanat Musikisi Korosu TASAVVUF IVIUSİKİSİ KOROSU Müracaat 10 00-18 00 arası ^ Tel 513 18 43 - 527 31 44 Fax 511 41 37 ~ . Bilet Temin Yerleri: İnsan Hakları Derneği Pir Sultan Abdal Derneği Evrensel Kültür Merkezi i Emek Kültür Merkezj 3 Mezopotamya Kültür Me*kezi Yüzçiçek Açsın Kültür Merkezi , Toplumsal Araştırmalar Vakfı Beyoğlu Metropol Kitabevi > Mephisto Paşabahçe Çaydanlık Kitap Klübü Toplu Bilet Satışı :244 26 41 HARBİYE ACIKHAVA TİYATROSU 25.9.1994 SAAT: 20.00 BİR HALK IIİŞMYM Rejı RutkayAziz HALK OUŞMANIROLÛNOE RuUuy Aziz Tûrkçesı: Yılmaz Onay Çevre Vücel Tanyen Gıysi: Sadık Kızılağaç 30 Eylül / 1-2 Ekim Bılel Satış: Taksım Vakkorama 251 28 88, Rumelı Vakkorama 234 42 81 BEYOGLÜ EÜR1MAGES SINEMASl Beyoğlu 251 32 40 FRANSIZ FİLMLERİ HAFTASI 23Eyiui-1 Ekm AYAZDA BİR YÜREK 24 Eylul-3 Ekım DÜNYANIN TÜM SABAHLARI 25 Eylul GERMİKAL 26 EyM KÖPRÜ ÜSTÜ AŞIKLARI 27 Eylul MADAM BOVARY 23 Eylul ÖLESİYE 29 Eylul MİSAFİRLER 30 Eylül BİR KADIN 2, K,m KAHRAMAN BABAM 4 Ekim CYRANO de BERGERAC 5 Ekim INDOCHINE 6 Ekm ŞARKÜTERİ BULUNMAZ TİYATRO İ S T A N B U L H. Hilmi Bulunmaz Yonetımınde Her yaştan insana TİYATRO KURSU Istiklal Cad. No: 186 2 Beyoğlu Tel: 513 74 31 -522 65 85- 251 60 90-638 14 84 Kültür Sanat ılanlarınız içın 293 89 78 (3 hat) BİR HALK DÜŞMAM Rejr RutkayAziz HALK DÜŞMANIROLÜNDE RutkayAziz Turkçesı. Yılmaz Onay Çevre YOcel Tanysn Gıysı. Sadık Kızılağaç 26-27 Eylül Saat 19.08 ve 21.15 Bıletler Suadiye Vakkorama 350 87 42 ve KACMKÖY HALK EĞITIM MERKEZİ rv ahmet kava İNAZIM HIKMET İNEKVön H Hllml Bulunmaz Cumartesl-2t 00 MUAMMER KARACA TİYATROSU A \ "Koçero'yu hiç lcimse senin kodar güzel okuyomazdı Ahmet 1 Çocukiugumda manşerlerden inmezdi K0Ç£RO...Yıllar geçti bir şiir kıfabında rasHadım KOÇERO'ya. Füylerim diken diken okudum KOÇERO'yu, töyferim diken diken besteledim.Hapis yaftım, hayafımda hiç yüzünö görmedîğim KOÇERO için... Onca engellemelerden sonra^JF^Ş^^ HEMJEN KOÇERO yu sızın dinleyebilmeniz^ SELDA BAGCANMajör Müzik Yapım Tel: (0.2î 2) 527 61 28 Devsan Kasetçilik San. ve Dı> Tic. Lt. Şli. IMÇ 6 Blok No 6609 Unkapanı • Istanbul Tel (0 212) 513 76 55 Fax |0 212) 522 18 67 Yurdışı Şube: Devran Video Müzik Mollin CK Rodslr 1 3 9 - U 7 44 i 47 Dortmundt 1 - Deulschland Tel 0231 817245 Fax 0231 -72 811434 « i L j L KALBlNİZt f H / T f ° KONTROL ETTIRIN JffiSm (±\ TÜRK ^^^Sjffi VİX>'KALPVAKFI• O H K | ^ ^ S ^ Q 19 Mayıs Cad Mo 8, Şışlı. ISTANBUL t m ^ ^ m l B Y Tel 275 12 44/45 Fax 266 47 12 GAYRİMENKULAÇIKARTTIRMAİLANI ANTALYA MAHKEME SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN Esas-1994 85 açık ve asansörlüdür Daire. güney batı cepheh olup 8 160 arsa payk cekür. Sauş peşın para ıledır Ancak ısteyen alıaya 20 günü geçmc- Antalya Kışla Mahallesi 3306 ada, 3 parselde bulunan 18 nolu olarak tnuhammen bedeli l.OOO.OOO.OOO.-TL'dir. mek üzere mehil verilebilir. Saüşa iştirak edenleri'n değennın %20'si bağımsız bölüm Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 1994/656- ı. Saüş: 1 11 1994 günü saat 17 00-17 10 arasında Antalya Adliye °!: anl ? da K™?*} yatırması şartür. thaleye kaülanlann şartnameyi 1123 sayıh karan gereğince saülacakür. Sarayl Kat:2No.l06'daaçıkartUnnaUeyapl lacakür. Bu saüşta değe- 8 0 ™"? v e munderecaünı kabul etmış sayıktaklan, başkaa bdgı al- Satışa konu bağunsız bolüm 9 katlı apartmanın 7. kaündadır. 1 rinın %75'inibulmadığj takirde 11.11.1994günüaynıyerde veaym ™ ak «teyenleruı memurlugumuzun 1994'85 esas sayıh dosyasına salon. 3 yatak odası, mutfak. banyo. WC. balkonlan bulunmaktadır. saatte 2. artürma yapılacaktır. îkinci satışta ise değennin %40 ve faşvurmaian uan oıunur. Daire 120 m 2 genışlığınde olup lüks dairedır. Apartmanın uç tarafı mahkeme masraflannı geçtığı takdırde en çok arttırana ıhale edıle- Basın: 50948
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear