23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 HAZİRAN1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çöp kutusuna ses bombası • İSTANBUL (AA)- Bağlarbaşı Nuh Kuyusu Caddesi üzerindeki, Kadıköy. Üsküdar ve Ümraniye askerlik şubelerinin bulunduğu binanın önündeki çöp kutusuna konulan ses bombası dün sabah saat 09.15 sıralannda patladı. Çöp kutusuna konulan ses bombasının tahrip gücünün yüksek olmaması nedeniyle yaralanma veya hasar meydanagelmedi. Gözaltında ölüm endişesi • İstanbul Haber Servisi - Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince geçen cuma tkitelli'deki bir kot atölyesine yapılan baskında gözaltına alınan tHD kuruculanndan Didar Şensoy'un erkek kardeşi Hasan Şensoy'un hayaündan endişe ediliyor. Şensoy'un DGM savcıhğının izin vermesine rağmen avukatlanyla görüştürülmediği bildirildi. Hasan Şensoyia birlikte gözaltına alınan Necefkulu Arpaçay, Nevzat Şair ve Erol Çelikten'in aileleri dün Insan Haklan DerneğTnde basın toplantısı duzenlediler. Gemi sanayii mağdurları • Haber Merkezi - Türkiye Gemı Sanayii AŞ Genel Müdürlüğü'nden, emekli edilen 100'eyakınpersonele bugüne dek kıdem tazminatlannın ödenmediği belirtildi. Gemi Sanayii AŞ eski çalışanlan. yapüklan açıklamada. "Bızler emekli edilirken tazminatlanmızın hemen ödeneceği belirtilmişti. Faizlerin bu denli yüksek olduğu bir dönemde tazminatlanmızın geciktirilmesi, bizler için telafısi mümkün olmayan kayıplara yol açacakür" dediler. Demir-Çelik işçileri • ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Karabük Demir-Çelik Fabrikalan'ndan emekli olan. ancak bugüne kadar kıdem tazrninatlannı ı alamayan Öz Çelik-İş Sendikası üyesi yaklaşık 70 işçi, alacaklan konusunda Türkiye Demir-Çelik tşletmeleri Genel Müdürü Atilla Sezgin ile görüştüler. 51TUTUKLUKALDI Orhan Kemal poman ödülü • Kültür Servisi: 24. Orhan Kemal Roman Ödülü'nü "Sarduvan" isimli romanı ile kazanan Faik Baysal'a ödülü. dün Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenlenen bir tören ile Orhan Kemal'in eşi Nuriye Öğütçü tarafından verildi. Baysal, 50 yıl önce yazdığı "Sarduvan"ın gectiğimiz yıl yayımlanan ilk kesintisiz baskısı ile ödüle değer bulunmuştu. Nurer Uğurlu. Tahsin Yücel, Konur Ertop, Sennur Sezer, Adnan Özyalçıner, Tansu Bele, Nevra Bucak. Orhan Kemal'in oğlu Kemali Öğütçü ve Erdal Öz'ün kaüldığıtörendebir konuşma yapan Baysal, "İlk kez itiraf ediyorum: ; Sarduvan yüzünden çok aa J çeküm ama şimdi yeniden t doğmuşgibiyim"dedi. ÎTHYAşkabat i seferleri ) •İSTANBL'L(AA)-THY. » İstanbul-Aşkabat-İstanbul ! arasmdahaftadaüçgünolan ' seferlerini. yolcu talebini ! dikkatealarak.dörde ! çıkardı. THY Tanıtma ve • Halklatlişkiler ; Başkanhğı'dan alınan bilgiye j göreseferleryanndan • itibarenperşembegünleride < yapılacak. : Silahlı saldın ! • İSTANBUL (AA)- ; Küçükçekmece'de kimliği « belirsiz bir kişinin saldınsına « uğrayan Tuncay Tutak (22) î isimli şahıs olaydan sonra f kaldınldığı özel Doğan î Hastanesi'nde yapılan tüm jj müdahalelerc karşın t kurtanlamadı. Sıvas davasında 13 tahliye • Gizli olarak yapılan duruşmalarda bugüne kadar 41 sanık tahliye edildi. Dün tahliye olanlar arasında tanıklarca teşhis edilenler de bulunuyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sıvas'ta geçen yıl 37 kişi- nin öldürüldüğü olaylarla ilgili davada. Ankara Devlet Güven- lik Mahkemesi (DGM). soruş- turmanın genişletilmesi yönün- deki istemleri reddetti. Dün aralannda daha önce tanıklar tarafından "teşhis" edilen sa- nıklann da olduğu 13 kişiyi daha tahliye eden \e duruşma- lardaki "gizülik" karannı kal- dırmayan mahkeme, gizlilik karanna aykın davranıp yayın yapan gazeteler hakkında yasal işlem yapılması konusunun ile- ride ele alınacağını bildırdi. DGM'nin, dün tahliye ettiği 13 sanıkla birlikte "gizli" ola- rak yapılan duruşmalarda tah- liyesine karar verilen sanık sayı- sı 41 "e yükseldi. Çağdaş Hu- kukçular Derneği Genel Baş- kanı ve Sıvas katiiamı davası müdahil avukatlanndan Şenal Sanhan. mahkemenin. soruş- turmanın genişletilmesine iliş- kin istemlerini reddetmesini eleştirerek bu durumun "yargı- lamanın adil bir biçimde sürdü- riilmesi ve sonuçlandırılmasını olumsuz etkileyeceğini" söyledi. Sıvas'ta geçen yıl temmuz ayında düzenlenen Pir Sultan Abdal etkinlikleri sırasında, şe- Ceylan, alktşlarla uğurlandı ^ Ş 20 ay hapse mahkum edilen Petrol İş Sendikası eski Genel Baş- kanıMünir Ceylan, sendika genel merkezinde düzenlenen uğur- lama töreninden sonra Tekirdağ'ın Saraj ilçesinde cezaevine girdi. Ceylan, uğurlama töreninde düşünceleri nedeniyle suçlan- masının kendisi için "onur" olduğunu belirterek. "Bunun ayıbı. konuşan Türkiye diverek iktidar olanlardadır" dedi. Cevlan'ın cezaevine girmesi nedeniyle Petrol İş Sendikası'mn Altuni- zade'deki genel merke^nde DİSK Genel Başkanı Kemal Nebi- oğlu, Deri İş Sendikası Genel Başkanı Yener Ka\a, sanatçı Ahmet Kaya >e İHD yönetim kurulu üyesi Metin kozan'ın da aralannda bulunduğu kitle örgütü tcmsilcilerinin katüdığı bir tören düzenlendi.(Fotoğraf: YAHYA KOÇOĞLU) Moldova büyükelçüiğLni Demirel açıyor KİEV/KlŞtNEV (Cumhuriyet) - Cumhur- başkanı Sâleyman Demirel, Ukrayna'ya ger- çekleştirdiği 3 günlük resmi ziyareti tamam- layarak dün Moldova'ya geçti. Cumhurbaş- kanı, Ukrayna ile imzalanan ve Ortadoğu petrolünün bölgeye taşınmasını içeren Cey- han-Karadeniz petrol boru hattı projesine ilişkin protokolün ikili ilişkilere yeni boyut kazandırdığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Demirel. Kiev'den aynlır- ken yaptığı konuşmada, Karadeniz'ın banş. ıstikrar ve refah bolgesi haline gelmesi için ge- rek ikili gerekse Karadeniz Ekonomık Işbirli- ği çerçevesinde. iki ülkenin gayretlerini birleş- tirme konusunda mutabakata vardıklannı açıkladı. Demirel, Ukrayna Cumhurbaşkanı Leonid Kravçuk tarafından teklif edilen Ka- radeniz'de güven arttıncı önlemleri de Tür- kiye'nin "genekie olumlu bir inisiyarif olarak gördüğünü" ve uzmanlann konuyu ele ala- caklannı söyledi. Demirel, Ukrayna ile imzalanan \e Orta- doğu petrolünün bölgeye taşınmasını içeren Ceyhan-Kınkkale-Samsun-Karadeniz petrol boru hattı projesine ilişkin protokolün de iki ülke arasındaki ilişkilere yeni bir boyut ka- zandırdığı görüşünü dile getirdi. Cumhurbaşkanı Demirel, Kiev'den, Uk- rayna Cumhurbaşkanı Kravçuk tarafından askeri törenle uğurlandı. Cumhurbaşkanı Demirel. Kişinev'» van- şında vaptığı açıklamada. Moldova'yı zıvareı eden ilk Türk cumhurbaşkanı olduğunu anımsatarak "Bağırasız bir devlet olarak ulus- lararası toplumda yerini almış Moldovalılara Türk milletinin en samimi başan, mutluluk, re- fah \e dostluk selamını getirdim" dıye konuş- tu. Türkıye'nın Moldova ılcışbirliğıne büyük önem verdiğini belirten Cumhurbaşkanı De- mirel, ziyareti sırasında bu amaçla bir dizi anlaşmaya imza koyacağını bildirdi. Demirel, Moldova Parlamentosu'nu ziva- ret ederek burada bir konuşma yaptı ve Genç Moldova Cumhuriyeti'nde bağımsrzlık son- rası gerçekleştirilen ilk demokratik ve hür seçimlerle oluşturulan parlamentoya hitap etmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi. Demirel, Moldova Cumhurbaşkanı Mir- cea Snegur'un onuruna verdiği akşam veme- ğinde yaptığı konuşmada da bu ülkeyi res- men zi>aret eden ilk cumhurbaşkanı olmak- lan duvduğu memnuniyeti dile getirdi. Cumhurbaşkanı Demirel. Moldova ziva- retı sırasında. Kışinev'de Türkiye Büyükelçi- liğınin açılışını yapacak. Gagavuz türkleri liderleri ile görüşecek ve bir milyon dolarlık birTürk-Moldova tuğla-kıremit fabrikasının temclinı atacak. Demirel. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ile Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen'in de katıldığı resmı ziyaretini yann tamamlayarak Türkiye'ye dönecek. riatçılann Madımak Oteli'ni ateşe vermesi sonucu 37 kişinin öldüğü olaylarla ilgili haklann- da dava açılan 51'ı tutuklu 124 sanığın yargılanmasma dün de- vam edildi. "Gizli" olarak yapı- lan duruşmada, sanıklar ve avukatlannın tahliye istemleri ile müdahil avukatlann soruş- turmanın genişletilmesi ve gizli- lik karannın kaldmlması yö- nündeki taleplerini değerlendi- ren DGM. 13 sanığın tahliyesi- ne karar vcrdi. Müdahil avukatlann soruş- turmanın genişletilmesi yönün- deki istemlerinin büyük bölü- münüise reddetti. DGM'nin, dünkü duruşma- da tahliycsine karar verdiği sa- nıklardan Latif Karaca. Harun Gülbaş ve Faruk Belka>i°nın, daha önce yapılan duruşmalar- da dinlenen birçok tanık tara- fından teşhis edildiği bildirildi. Tahliyesine karar verilen sanık- lann isimlcri şöyle: "Yusuf Şimşek, Halis Turan, Za\ın Bavat. Fatih Erdem, La- tif Karaca, Murat Karataş, Mehmet Vılmaz, Vahit Kavnar, Eren Cevlan, Harun Gülbaş, Haydar Şahinoğlu, Faruk Bel- kavi, Adem Bayrak." Mahkeme, müdahil avukat- lann duruşmalardaki gizlilik karannın kaldınlmaması duru- munda, heyetin davadan çekil- mesi yönündeki istemini de ye- rinde görmedi ve reddetti. Yalnızca. kamu tanığı olarak dinlenen Sıvas Emniyet Mü- dürlüğü Terörle Mücadele Şu- be Müdürn Ali Çilek'in. ifade- sinde geçen iki kaset nedeniyle olaylarla ilgili ıkincı bir kaset bulunup bulunmadığı konusu- nun Kayseri'den sorulmasını ve Sıvas'ta yayımlanan Hürdoğan gazetesinden olay fotoğraflan- nın istenmesini kararlaştırdı. Mahkemeye tepki Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Avukat Şenal Sanhan şunlan söyledi: "Bu yöndeki taleplerimi/in neredeyse tümüyle reddedilmesi, bu davada delillerin yeterince toplanmadan karar verilmesine yol açacaktır. Böylece eksik bı- rakılmış soruştunna üzerine ku- ruunuş eksik bir karar ortav a çı- kacaktır. Bu durum mutlaka Yargıtay'ın gözünden kaçmaya- caktır. Mahkemenin da»a\ı bi- tirmekte aceleci da> ranması, yargılamanın adil bir biçimde sürdürülmesi \e sonuçlaıidırıl- masını olumsuz etkilevecektir." Velflere özel okııllaııboykotçağnsı Tüketid Haklan Derneği Başkanı Çakar, Batı ülkelerinde tüketicilerin, boykotla devleti ve firmalan önlem almaya zorladığını vurgulayarak velilerin derneğe başvurmasını istedi FİGEN ATALAY Özel okullann yeni ücretle- rini açıklamasından sonra bir- çok veli, çocuklannı öğrenim gördükleri özel okullardan al- mayı düşünüyor. Tüketici Haklan Koruma Derneği, özel okullann fıyat düşünnesini sağlamak amacıyla velileri boy- kota çağırdı. Ortalama yüzde 100 oranın- daki zamdan sonra veliler de özel okul vöneticileri de "Zor durumdayız" diyor. Veliler özel okullann denetlenmediğinden, kâr amaci güden ticari kuruluş- lar haline geldiğinden yakınır- ken kimi özel okullar çok az kâr sağladığmı, kimisi ise zarar etti- ğini öne sürüyor. Her okulun maliyeti. olanak- Ian, bir derslikteki öğrenci sayı- sı. yabana öğretmen sayısı. bi- nanın kira olup olmaması. top- lam öğrenci sayısı gibi etkenler- le değişiyor. Örneğjn. kimi özel okulda bir derslikte 40, kimisin- de 20 öğrenci bulunuyor. Bazı okullar bahçesi bile bulunma- yan birkaç katlık birapartman- da öğrenim veriyor. düşük üc- retli öğretmen çalıştınyor. fazla yatınm yapmıyor ve böylece maliyetleri çok düşürüyor. Bazı özel okullar ise sürekli yatınm yapıyor. görüntüye çok önem veriyor. "yüzme havuzlu. buz pateni sahalı" okul olma çabası- na giriyor. O zaman da maliyet arnyor. Özel Okullar Derneği Başka- nı Dündar L'çar, her okulun maliyetinin ayn olacağına dik- kat çekerek şu örneği veriyor: "10 milyar lira gelir var diye- lim. Bunun yüzde 6'sı KDV ola- rak. yaklaşık yüzde 4'ü burslu öğrencilere, 3-5'i okulun verdiği burslara, yaklaşık yüzde 6O'ı personel giderlerine, yüzde 14- 20'si elektrik. su, kira, boya- badana, onarun gibi öteki gider- lere gidiyor. Giderler toplam yüzde 90-95'i buluyor. Gerisi okula kârolarak kalıvor." Bcızıözelokullann f 994-95 öğrctimyılı ücretleri İstanbul: Boğaaçı Lısesı 63 milyon 750 bin lıra, İSTEK Vakfı anaokulu taksitle 62 milyon, peşin 47 milyon lira; ilkokul taksitle 59 milyon, peşin 45 milyon lira: liseler taksitle 66 milyon, peşin 50milyon lira; Gökdil Lisesi 70 milyon lira. Gürsoy Lisesi 76 milyon 500 bin lira. Avusturya Lisesi 72 milyon.lira. Uğur Lisesi 72 milyon lira, Doğuş Lisesi 70 milyon lira, Oğuz Kaan Lisesi 66 milyon lira, Marmara Lisesi 65 milyon lira, İtalyan Kız Ortaokulu 60 milyon lira, Bilgi Lisesi 59 milyon 500 bin İıra, Hekimoğlu Lisesi 58 milyon 800 bin lira, Doğan Lisesi 57 milyon 500 bin lira. Ortadoğu Lisesi 56 milyon lira. Ahmet Şimşek Lisesi 45 mily on lira. İzmir: Avni Akyol Lisesi 45 milyon lira. Çamlaraltı Lisesi 47 milyon lira. Çakabey Lisesi 57.5 milyon lira. Fatih Lisesi 56 milyon lira. Yamanlar Fcn Lisesi 60-69 milyon lira. Yamanlar Lisesi 30-46milyon lira. Türk Lisesi 55 milyon lira. Ege Lisesi 48-51 milyon lira. İzmir Lisesi 57 5 milyon lira. St. Jo:>cph Lisesi 54 milyon lira. Tevfık Fikret Lisesi 55 milyon lira. Türkiye'nin 30 yıllık I K t l S a t dergisi 24 Ocok ile 1 2 Eylül'e 5 NİSAN İLE NEREYE? X 5 Ninn'orasigelmdf? t NıelneöldiılestikransağMilecek? fuz oynn ycn aiMfuıuıifiKMjıU gcoe X Kriz synsi yofnyı değtstirebtlir X D^w ûflcderdtki bcnzer tfygutanotar nral sonufkmfc? CÜho UliM, bfal HUnV. C İOTIB. Erin ASUNOCUI toisıv Iktisat Ü DEMİREU "HTWri pntpnl bvolunstâ Tı ü İSIAM ÜUEURİMDE Ü1ERAUEŞME, KRİZ VI TÜKSEIİN RADİKALİZM • Inm. Onrin dmmnEi roisofcn K «nT • M«.aaiMnilİKMLUMlâı>Mnnens«Apndı • T«w5:aı<wns«fksli«i.i»«1mynırnnytınolA • «nvTonMdKrMnll)y «lı<fei>yti'.«<sllıor«r». İstanbul Mulkıyeliler Vakiı Mulkıyeliler Birliği istanbul Şubesi Sempozyum DİN-DEVLET-DEMOKRASİ BİRLİKTE VAROLUŞUN YENİ KOŞULLARI 4HaziranCumartesi, 10.00-18.30 Maçta Oteli Toplantı Salonu 10.00 Açılış Tebliği: Prof.Dr. Nur Vergin 11.00-13.00 Din ve Demokrasi Prof.Dr. BinnazToprak, Prof.Dr. Çetin Özek, Ali Bulaç. Davud Dursun, Doç.Dr. Nilüfer Göle 14.00-16.00 Devlet ve Demokrasi Dr. Şahin Alpay, Dr. Iştar Gözaydın, Fehmi Koru, Mehmet Metiner, Prof.Dr. Mehmet Altan 16.30-18.30 Din-Devlet-Demokrasi Prof.Dr. Zafer Üskül, Bahri Zengin, Doç.Dr. Aydın Uğur, Ruşen Çakır SÖYUŞİ DtsM IUKUII EVKnsajrit, stzm ıcBiaiKiz unuuz.- «<npn ParianaMo» T I ^ K Frjkyy», IMgyt Srâüâ Ooufa M ı nhtyv. İFMC tktisât 10 Idnol Fobfeu Mmnlon Camr^H (İFMC) yafr' orçond* BuyrJçonnoklop, Solol U/i byoğhı ISTANHA T«t 0212 252 S4 42 13 Fdu 250 16 42 SATILIKDAİRE Kocamustafapaşa'da 85 m 2 kat kaloriferli daire, sahibinden satılıktır. Tel:529 10 51 Bazı okullar ise yüksek ücret- lere karşın zararda olduklannı iddia ediyor. Örneğin en yük- sek zammı yapan Koç özel Li- sesi. yapılan ücret zamlannın maliyet artışlannı karşılamadı- ğı iddiasında. Yapılan açıklamada. "1994 -95 döneminde Koç özel LisesT- nde okuyacak öğrencinin her biri için Vehbi Koç Vakfı tarafından karşılanacak zarar yaklaşık 75 milyon liradır" deniliyor. Özel okulda çocuğu öğrenim aören bir velinin eörüşü ise şöy- "Özel eğirim kurumlarının büyük çoğunluğunda hakim an- la> ış. 'önce ticaret sonra eğirim' amacına yönelik. Okullar, öğ- rencinin giyimi. kitap-defter, ye- mek. senis ücreti >e sosyal ih- tiyaçları gibi tüm ihtiyaçlannı kendileri karşılavarak tam bir tekel oluşturmuş durumdalar. Bu durum, fiyatları istedikleri gibi belirmelerini sağlıyor. Böy- lece, öğrencilerin birçok ihriyacı, piyasa flyatlarının çok üzerinde karşılanarak \eliye yansıtılıyor. Özel okul öğrencilerinin büyük çoğunluğu "fuzuli masraP yapı- yor ve öğretmenlerince uyarılmı- yor. Okul yönerimlerinin 'avans' adı altında aldığı paraların da ne için harcandığı net değil.'1 Dernekten çağrı Velılenn özel okul ücretlerine duyduklan tcpkiyi örgütlemek gerektiğini belirten Tüketici Haklan Derneği Başkanı Tur- han Çakar. boykot çağnsında bulunarak. şunlan söyledi: "Batı ülkelerinde tüketiciler boykotla devleti ve firmalan ön- lem almaya zorluyor. Özel okul- lar istedikleri fiyatı uyguluyor, zorlayıcı yasal yollar yok. Veli- ler yüksek zammı protesto edi- yor, ama örgütlenmeden hiçbir sonuç elde edilemez. Bu potansi- yeliörgütlememizgerek. \eliler bize başvursunlar, boykot örgüt- leyelim. Okullar öğrencisiz ka- lacak ve eylem karşılığını bula- caktır." Derneğin Ankara'daki mer- kezinin telefonlan şöyle: 425 15 29-417 93 34 ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Vatandaşın Onuru Arkadaşım Ercan Yaylalı, ömür bir adamdır. Zaman zaman bir şeyler eser kafasına. Bilimkurguya merakla- nır, tutar o konuda çıkmış ne varsa toparlar ve okur. Der- ken polisiye romanlara merak sarar, bu kez onlara gö- mülür. Bir ara "şanına yakışır' bir kafeterya açmıştı. Ge- len müşterileri evindeki konukları gibi "ağırlamaya" kalkınca, bu hevesi de çabuk geçti. Son günlerde deniz- ciliğe ve teknelere heveslendi. Ne diyelim, Allah sonunu hayretsin... Sevgili Ercan'ı, 5-6 yıl önce bir "eski eser" merakı sar- mıştı. Fren mekanizmaları bozuk olduğu için, diğer "he- veslerinde" olduğu gibi, boğazına dek girdi. önce Beya- zıt Çmaraltı'nda ıvır zıvır satanlarla başlayan bu heves, sonunda resmen ve kayitlı olarak "koleksiyonculuğa" kadar ilerledi. Koleksiyoncu deyip geçmeyin. Belgesi var, eserlerin onaylı fotoğraflarının da konulduğu en- vanter defterleri var, sonunda "kaçakçı" diye ele güne teşhir edilmek var... Nitekim işlar o noktaya dek geldi. Bizim Ercan Yaylalı koleksiyoncudur ama, koleksi- yonculuğa karşıdır. Aslında, hertürlü "eskieser'in ye- rinden çıkartılarak sergilenmesine karşıdır. "Eski eser bulunduğu yerde kalmalıdır" der. Eserin yerinden alın- ması ve bilinçsizce onarılmasını da eleştirir. Ama gene de bir "defineci vatandaş" bir eski eser bulup kapısına dayanınca, çoğu kez alamamazlık edemez. Ve aldığı eseri Arkeoloji Müzesi'ne "beyan eder." Zaten eski eser toplamanın başka yolu da yoktur. Yeşildirek ya da Perşembe Pazarı'nda eski eser satmazlar elbette... Arkeoloji müzemiz de ilginç bir yermiş hani. Faksı oto- matiğe bağlı değilmiş. Kitaplığından sadece o konuda li- sans üstü eğitim yapanlar yararlanabilirmış. Cumartesi ve pazarları, tatil, bayram vb. günlerde de "idare" ka- palıymış. Ercan'ın başına gelmiş, böyle bir günde "Jbe- yan yapmak" mümkün değilmiş. Zaten bizim bu ko- nudaki yönetmelikler de çok ilginç. örneğin bir "muze müdürü"nün yönetmelikte yazan dokuz görevinden altı- sı, emniyet örgütü ve emniyet görevlileriyle ilgili. Ve ga- liba bu yüzden "malipolis" müze müdurüyle iyi geçin- mekzorunda. İstersegeçınmesin... Geçen cuma günü iki müze görevlisi ve iki emniyet görevlisi Ercan'ın evine "baskın" yapmışlar. Evı zaten müze gibidir. Yüzlerce eski eser (yönetmeliklere uygun bir biçimde) camekanlarda korunur. Görevliler bu yüz- lerce eski eser arasından, beyan edilmemiş olanlarını aramaya başlamışlar. Saatlerce sürmüş bu araştırma. Vakit geceyarısını geçmiş. Ve kendi saptamalarına göre yüzden fazla beyan edilmemiş eser bulmuşlar. "Yapmayın-etmeyin" der Ercan Yaylalı, "Ben bunları beyan ettim. Dosyalarıma bakın görürsünüz." Ama gün- lerden cumartesidir ve "idare" kapalıdır. "5Nisan 1994 tarihli Cumhuriyet gazetesine bakın" der, "kaçak oldu- ğunu söylediğiniz eserlerden birkaçının fotoğrafı var. Kaçakçılık yapacak adam, bunlann fotoğraflarını verir mi?" Ama kimseye laf dinletemez. Gecenin bir yarısın- daEmniyet'egidilir. Cumartesi sabahı tam bir kabustur. "Kaçakçı" sıfatıy- la medyanın karşısına çıkartılır. Suçu 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları Kanunu'na muhalefettir. Ardından da nöbetçi mahkemeye gidilir. Allah'tan aklı başında bir savcıya rastlar da tutuklanmaktan kurtulur. Yoksa bir de köfte-sigara taşımaya başlayacaktık. Işin burasına kadar biraz kara mizah üslubuyla yaz- dım. Ama olaylarm mizah kaldıracak yanı pek yok. Poli- sindağıttığı "basınnotunda"soncümleşöylebitiyor: "... kaçakçıhk yaptığı tespit edilmiş, tahkikata devam edil- mektedir." "Kaçakçıhk tespit edilmişse. nesini tahkik edeceksi- niz"sorusu geliyor akia. Kaldı ki işin kimi yayın organla- rında yansıması daha "firaklı" oldu. Bu eski eserlerin yurtdışına kaçırılmasından söz ettiler. Ne biçim bir anlayıştır bu? Hangi devlet vatandaşının onuruyla böyle oynama hakkına sahiptir? Kabile mi yö- netiyor bu insanlar? İdare binası hafta sonu kapalı olduğu halde, bu "bas- kın" neden cuma günü yapılıyor? Daha ortada kesinleş- miş hiçbir şey yokken, bir vatandaş nasıl "suçlu" ilan ediliyor ve bu sıfatla basının önüne çıkartılıyor? Kim ve- recek bunun hesabını? Eğer mahkeme suçsuz bulursa, bu lekeyi kim silecek? Bu kadar sahipsiz mi insanları- mız? Pazartesinden beri bazı sahte "savcı've "yargıç"\ar- dan telefonlar geliyormuş. "Çözeriz efendim" diyorlar- mış, "Hiç mühim değil. Şu kadar dolar karşılığı bu işi kapatırız." Bu sahtekarların kimler olabileceğini aşağı yukarı tahmin edebiliyorum. Kim bilebilir bu olayı ve te- lefon numaralarını? Ne cürettir bu, ne pervasızlık, ne utanmazlıktır? Zorda kaldığını sandıkları bir insanın te- pesine üşüşen bu leş kargaları, bu akbabalar kimden cesaret alıyor? Bu konuda sayın valimizi ve emniyet görevlilerini gö- reve çağırıyorum. Aynı biçimde Kültür Bakanlığı'nin ilgi- li birim sorumlularını da göreve çağırıyor ve laçkalaş- mış bir sistemin sorumluluğunu, sivri dilli bir vatandaşa yıkmak isteyen müze yönetimini uyarmalarını bekliyo- rum. Ülkenin ve insanlığın kültür mirasına sahip çıkmak ve özen göstermek başka şeydir; yasaların kötü yorum- lanmasından kaynaklanan bir megalomanlıkduygusuy- la, vatandaşların onuruyla oynamak başka bir şey. Ara- daki farkı görmeyene, göstermek gerekir. İNSAN HAKLARI, LAİKLİK DEMOKRASİ YOLUNDA.... Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Ûzden'in günümüze aydınlık getiren görüşleri, yorumları... Bilgi Yayınevi, ederi 250 bin lira (528 sayfa) MAYISTA ÜZGÜN GÖNLÜM Gülsüm Akyüz'ün yurt gerçeklerini, Sıvas olaylarını, acıları dile getiren şiirleri... DemetYayıncılık Asken kımliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. AYLAKADER Kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. SELMA BÜLBÜL Marmara Üniversıtesi'nden aldığım araştırma görevlisi kimliğimi veehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. SİGÂRÇAPAN Nüfus kâğıdımı kaybettim. Hükümsüzdür. BERNA HA TİCEERTl'SA Piyanist LIDYA Beyoğlu ÇATI'da yaşıyor OTTIRestaurant Cafe - Bar 2S1 00 00
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear