23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Curnhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç • Genel Yayın Koordınatorü: Hikmet Çerinkaya # Yazıışlen Müdurlen Ibrahim Yıldız (Sonımlu). Dinç Tayanç 9 Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen. Fikret Eser Dış Haberler: Ergun Balcı 0 Istıhbarat V alçın Çakır • Ekonomı Bülent Kızanlık # Radyo-TV lygar Lremektar • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman 9 Yurt Haberler Mehmct Saraç 9 Makaleler Sami Karaören 0 Çeun Sevfettin Turhan 9 Duzeltme Abdullah Yazıcı Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Ba^kan). Orhan Erinç. Oktay Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı. Dinç Tayanç, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı. Mustafa Balbav. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav 9 Haber Müdürü Doğan Akın Ataturk BuKan No 125. Kar4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 ( 7 hat). TeleU 42344, Faks- 4195027 9 Izmır Temsıtcısr SerdarKızık,H.ZıvaBlv 1352 S 2 3 Tel. 4411220Teleks: 52359. Faks 4419117 9 Adana Temsilcısı. Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S No 1 Kat l.Tei 3522550. Teleks'62155, Faks-3522570 Müessese Müdürü. Erol Erkut 9 Koordınatör Ahmet korulsan 9 Muhasebe Bülent Yener 9 Idare Hüseyin Gürcr 9 Işletme Önder Çelik 9 Bılgı- Işlem. Nail tnal 9 Bılgısayar Sıstem Mürüvet Çiler 9 Reklam Reha Işıtman Yavıınlayaa ve Basan: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve Yayıncılık A 5 Turkocagıcad 30 4 1 Cagaloglu 34334 tst PK. 246 Utanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hal) Teleks 2224* Faks 10 212) 513 İs5 95 8 EKİM 1994 imsak:4.36 Güneş: 6.00 Öğle: 11.57 lkindı: 15.08 Akşam: 17.43 Yatsı: 19.02 Kovboy gecesi •İstanbul Haber Servia - Dünyanın 33 ülkesine kargo ve günde ortalama 200 bin yolcu taşıyan United Airlines'ın, işbirliği yaptığı seyahat acentalan için Beyoğlu"ndaki Richmond Otel'de düzenlediği "Kovboy Gecesi"nde davetliler armağan yağmuruna tutuldu. 549 uçaktan oluşan fıloya sahip United Airlines'ın Genel Müdürü Halim Mumoğlu'nun evsahipliğini üstlendiği gecenin esprisi ise "Dikkat; Kızılderililer geliyor!" oldu. Davete katılanlar, kovboy giysileriyle \vestern fılmlerini aratmadı. Bazılan ise otelin girişindeki at maketi üzerinde poz verdi. (Fotoğraf: MUHARREMAYD1N) KLM 75 yaşında • İstanbul Haber Servisi • Bu yıl 75. hizmet yılını kutlayan KLM Hollanda Kraliyet Havayollan.31 Mart 1995'e kadar sürecek olan kutlama programmı açıklamak amacıyla Hyatt Regency Oteli'ıide basın toplanüsı düzenledi. Toplantıda konuşan KLM Türkiye Saüş Müdürü Naz Külahçı, kısa bir süre sonra KLM Eğiüm Vakfı'nın kurulacağını belirttı. KLM'nin aynca 75. yıl anısına. "Dünyayı Birleştirme" lemasırun işleneceği özel bir yanşma düzenledi. Kaulımalann, 750 kelimeyi geçmeyecek yazılannı 15 kasım 1994'e kadar KLM'nin Amsterdam'daki merkezine göndermeleri gerekiyor. Rura öğpenciler sınıf geçti • İstanbul Haber Servisi - İstanbul'daki Rum liselerinde öğrenim gören ve öğretmensizlik nedeniyle smıfta kalma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan öğrencilerin sorunu çözümlendi. Bu okullardaki öğrenciler, Milli Eğitim Bakanhğı'nın karanyla bir üst sırufa geçmiş sayıldı. Hekimlerden telgraflı ppotesto • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-Sağlık Bakanhğı'nın, ara seçim yapılacak bölgelere geçici görevlendirmeyle hekim göndermesi karanna tepkiler sürüyor. Ankara Numune Hastanesi'nde görev yapan hekimler, dün Sağlık Bakanhğı'nın karannı protesto etmek amaayla Başbakan Tansu Çiller'e telgraf çektiler. Türk TabipleriBirliği<TTB) Merkez Konseyi'nin önderliğinde. dün saat 13.30'da Numune Hastanesi'ndeki PTT şubesi önünde toplanan hekimler. alınan karann seçim yatınmı olduğunu belirterek, hekimlerin bu oyuna alet edilmemesini istediler. Limantepe'de yapılan kazılar Urla'nm, Troya'dan daha eski olduğunu gösterdi Ege'nin tarilıi yenidenyazıhyor ASUMAN ABACIOĞLU İZJVÜR- Ege'nin tarihi yeni- den yazıhyor. Ege'nin klasik çağ öncesi tarihine ilişkin bilinenler. Urla'nın Limantepe bölgesinde yapılan kazılarda ortaya çıkan veriler ışığında yeniden gözden geçirihyor. Limantepe'de altı bin yıl öncesine ilişkin ortaya çıka- nlan kültür tabakalan, Ege kıyı şeridinde en eski kent olarak bi- linen Troya'dan daha eski ve da- ha gelişmiş kentlerin, kültürlerin varlığmı gösterdi. Bölgede çalı- şan bilim adamlanna göre, Ege kültürünün oluşumunda Yuna- nistan'ın ağırlığı giderek Ana- dolu'ya kayıyor. Urla- Limantepe'de üçüncü yıhnı tamamlayan bilimsel ar- keolojik kazılar, arkeoloji dün- yasında ilgiyle karşılanan yeni bilgiler sağladı. Ankara Üniver- sitesi, Dil- Tarih ve Coğrafya Fa- kültesı'nden Prof.Dr. Hayat Er- kanal'ınbaşkanlığındakı kazı heyeti, 10 14. yüzyıldan başla- yan ve 10 4 bin yılına kadar uza- nan 10 kültür tabakasını ortaya çıkardı Limantepe'deki kazıla- nn yanı sıra. Çeşme Yanmadası ve Gediz Deltası'nda yüzey araştırmalan yapan kazı heyeti, böylece Limantepe'deki kültür- lerin çevre külrürleri ile olan bağlantılannı da inceliyor. Urla, Troya'dan da eski Limantepe'deki kazılarda elde edilen bulgulan, şimdiye kadar var olan arkeolojık bilgiler doğ- rultusunda açıklamaya çalıştık- lannı, ancak bunun büyük bir yanılgı olduğunu anladıklannı belirten Prof.Dr. Erkanal, şu bil- gileri veriyor "Biz, şimdiye kadar Ege kryı- sında biünen en eski kent olan Troya'yı örnek ahyorüuk. Oysa buraıun Troya ile hiç ilgisi yok. Limantepe'nin, Batı Anadolu kı- yı kesimindeki kültür olayının çok ötesinc geçtiğini tespit ettik. Her yıl elde ettiğimiz bulgular, bir önceki yıl yaptığunız açıkla- mayı değiştirmek durumunda bırakn bizi. Buranın. mimari açı- dan kendine özgü ve çağdaşla- nndançok dahagelişmişolduğu- nu beliıiedik. Ege kıyısırun en ge- lişmiş şehircilik örneğini ortaya çıkardık. Burası bambaşka bir yer. Sadece mimari açıdan değU, ekonomik, madencilik ve diğer çevre kültür bölgeleriyle olan bağlantılanyla değerlendiriyo- ruz bu saptamamızı. İÖ3. bin yıl ortalanndaki kültür tabakasın- da, Girit'tc üretilmiş seramik parçalan bulduk. O dönemde Girit ile ticari ve kültürel iüşkile- ri vardL Sonra Kıta Yunanistan ile bağlantılannı saptadık." • Urla- Limantepe kazılannı üç yıldır sürdüren Prof. Dr. Hayat Erkanal, son bulgulann Ege'nin klasik çağ öncesi tarihi konusunda yeni veriler ortaya koyduğunu belirterek, Ege'nin kültür oluşumunda Anadolu'yu, Yunanistan'ın önüne çıkardığını söyledi. Kazılarda, tamamen bu böl- geye özgü dört bin yıllık bir ayı heykelcıği ortaya çıkardıklannı kaydeden Prof. Dr. Erkanal, yer- li seramik tekniği ile üretilmiş olan seramik ayı heykelciğinin, oyuncak veya idol olup olmadı- ğı konusunun belırsiz olduğunu söylüyor. Yine Limantepe'deki kazılar sırasında İÖ 2 bin yılının erken dönemlerinde yazı olabı- lecek bazı sembotler ortaya çı- kardıklannı belirten Prof.Dr. Er- kanal, "İÖ 2 bin yülannda çhi 4 bin yıllık ayı heykelciği yazısı yaygındı. Yunanistan 'da ise bir başka yazı türü var. Bizim bulduğumuz semboller hiç biri- sine benzemiyor. Bu sembollerin çizimlerini lngiltere'ye araştınl- mak üzere gönderdik. Eğer bu- raya özgü bir yazı ise bu, çok önemli bir bulgu olacak" diyor. Limantepe'deki kültür tabaka- lan, 14. yüzyıldan, Troya savaş- lannın geçtiği dönem olan "Geç Tunç ÇagTndan başlıyor. Hıtıt Imparatorluğu'nun kurulduğu dönem olan Orta Tunç ÇağVnın ise, kazılarda beş aşaması orta- ya çıkanlmış. Prof.Dr. Erkanal. Orta Tunç Çağı'nda, Limante- pe'nin Orta Anadolu'yla çok yo- ğun ilişkilerini belirlediklerinı söylüyor ve "Buranın, Orta Anadolu'yla kültür birligi var" dıyor. Limantepe kazılan, Eski Tunç ÇağYndan daha eskıye, İÖ 4 bin yıllanna yani Kalkolitık Çağ'a da uzanıyor. Ancak Prof.Dr. Erkanal, henüzbu tari- he ait yerleşimi açmadıklannı belirtiyor. Prof.Dr. Erkanal'a gö- re, Limantepe'deki yerleşim, da- ha da eskiye, belki fö 5 binli yıl- lara gidecek. Kazı sonuçlannın, Ege'nin ta- rihini değiştireceğini vurgulayan Prof.Dr. Erkanal. şubilgileri ve- riyor: -Ege, Klasik Çağ için Yuna- nistan'da bile olmayan kültürie- re sahip ve bu açıdan çok iyi bi- linen bir bölge. Ancak Klasik Çağ öncesi kültürleri açısından pek değeriendirilmemiş. Çeşme Yanmadası'nda günübirlik araştırmalarda bile Eski Tunç Çagı başlanna ait, 5-6 bin yıl ön- cesine uzanan kühürier bulduk. Daha önce, Troya'nın dışında es- ki kültür bilinmiyordu. Burada. tahminimizin çok ötesinc. eskiye uzanan yerlervar ve bunlararaş- tırdıkça çıkıyor. Klasik Çağ ön- cesi yerleşmelerin savısı çok faz- la ve kültürel oluşumlar da tah- min ediyorum ki yüksek bir sc- viyede." Prof.Dr. Erkanal, Ege kıyı ke- siminin dünya çapında yeniden değerlendınlmesı gerektığıne inanıyor. Araştırma sonuçlanna ilişkin uluslararası konferanslar- da, önce karşı çıkmasına rağ- men. Yunanistan'ın. "Egedün- yasının, Anadolu ve Yunanis- tan'ın ortak yaratoğı kültür ol- duğu" görüşünü kabul etmek durumunda kaldığını belirtiyor. Prof.Dr. Erkanal. sözlennı şöy- le tamamlıyor " Bunu kabul etmeleri bile çok önemli. .Ancak, gelecek yıliarda ö>le verilerle gideceğiz ki, Ege kültürünün oluşumunda Ana- dolu'nun ağırlığının çok daha fazla olduğunu kabul etmek zo- nında kalacaklar." Akkuyu, Avrupa'nın gündemine yerleşti • Akkuyu Nükleer Santralı'nın yaratacağı çevre so- runlan, Buigaristan, Fransa ve Almanya'dan sonra bu kez de Slovakya'nın başkenti Bratislava'da yapılacak Yeşilci Gençler toplantısmda ele alınacak. İstanbul Açıkhava Tîyatrosu'nda düzenlenen banş konserinde Türkiye'nin birçok sajgın müzisyeni vardı, ancak banşçılar yok gibiydi. (Fotoğraf: AHMET Ş1K) Savaş Karşıtlan Platformu'nun Açık Hava'da düzenlediği konsere ilgi umulandan azdı Banş adına düş kınklığıMETİN HAKYERİ Önceki akşam AKM. Taksim PTT, Beyoğlu Kaktüs Cafe ve Beşıktaş ya da Karaköy iskeleleri önüne verilen tüm randevular. Açıkhava Tiyatrosu'na çıkacak bir buluşmayı hedefliyordu. Gitarlar savaşa karşı banş için çalacakn. Bülent Ortaçgil "Bu iş çok zor Yonca"\ı. Ünol Büvükgönenç "Arabacı SalilTi. \edat Sakman "Sevgileri \annlara bıraknlar"ı banş adına seslendirecekti. "Bulutsuzluk Özlemi" bir kez daha "Acil Demokrasi" çağnsı yapacaktı. Kestirmeden söylendiğınde. Sa\aş Karşıtlan Platformu. "Banş Ağacı Kampanyası T> na destek anyor, "Savaş istenüyonız" dıyen herkes Blue Blues • Açıkhava'ya doğru atılan her adım bir düş kınklığına çıktı önceki akşam. Tiyatro önü, o ahşıldık festival cıvıltısında değildi. Mısırcı, kokoreççi, köfte ekmekçi bile yok denecek kadar azdı. Bine yakın savaş karşıtı, binlerce kişilik tiyatroda coşkuyla ama bir kırgın hüzünle konseri bekledi. Band. Acil Servis ve Sokak Şarkılan ile savaşa karşı buluşturulmak isteniyordu Açıkhava'ya doğru atılan her adım bir düş kınklığına çıktı önceki akşam. Tiyatro önü. o ahşıldık festival cıvıltısında değildi. Mısırcı. kokoreççi. köfte ekmekçi bile yok denecek kadar azdı. Bine yakın savaş karşıtı. binlerce kişilik tiyatroda coşkuyla ama bir kırgın hüzünle konseri bekledi. Daha kısa bir süre önce tnönü Stadı'nda Emrah'ın "Sevdim mi tam severim" tuhaflığına 40 bin kişi saldırmış, 600 bin liraya kadar satılan bıletler kapış kapış gıtmişti. Vedat Sakman ilk şarkısına başlamak üzereyken. belli belirsız bir ıç çektı: "70'li villar olsavdı bu kapılardan girilmczdi." "Bu kapılardan girilmezdi" öylesine bir laf değıl. Henüz dünyanın "küreselleşmediği'". yükselen sağ dalganın yükselen değerleri şişirmediği. çok kanallı kıskaçlarda insanlann cendereye alınmadığı yıliarda bütün gitarlar, bütün rockerlar savaşa karşı direniyordu. Blue Blues Band \e Acil Servis o dönemi o dönemın gruplannın şarkılanyla yad ettiler. Oysa şimdi ekimin bu serin gecesinde. gönüllerinde "savaşa karşı banş""Savaşa karşı müzik" duyarlılığı taşıyanlar kımbilir hangı FM kanalında. kimbilır hangı bardaydı 9 200 bin liralık biletlerden 50 milyon lira gelir elde edilmiştı banş adına. Zarar ise 150 milyon lıra cı\annda>dı, banş adına... Konserden elde edilecek gelir. savaştan zarar gören ınsanlar için çıkanlacak bir kitabın finansı için harcanacaktı. Ünol Büyükgönenç son şarkısında bu burukluğu Nazun Hikmefin dilınden özetledi: tnsanlar ev, neredesiniz? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Akkuyu Nükleer Santralı. Avrupa'daki yeşil ör- gütlerin düzenlediği toplantıla- nn gündemine yerleşmeye baş- ladı, Akkuyu; Buigaristan, Fransa, Almanya ve Tunus'tan sonra Slovakya'nın başkenti Bratislava'da yapılacak Yeşilci Gençler toplantısmda da gün- deme girdi. Uluslararası Genç Doğa Dostlan (IYNF- International Young Nature Fnends)tarafın- dan düzenlenen \e Türkiye'yı Arkadaş Çevre Grubu'nun temsil edeceğı toplantıda Av- rupa'nınenerjı sorunu tartışıla- cak ve bir yıl boyunca gerçek- leştirilecek eylemlerin takvimi belirlenecek. Arkadaş Çevre Grubu Avrupa Sözcüsü ve Gre- en Screen(Yeşil Ekran) temsil- cisı ÜmitOztürk, 13-20 kasım tanhlerinde yapılacak toplantı- da Akkuvu'da Nükleer tntihar: Endüstriyalist Çapulcular ve Bir Direnişin .\nalia"başhğını taşıyacak bir bıldırı sunacak. Toplantı sırasında katılımcıla- nn, ıkı hidro-elektrik ve bırde nükleer santralagıdecekleri.bu yolla görsel deneyım kazanıla- cağını belirten Ümit Öztürk şunlan söyledi: "Brarislava'daki toplantı, .Akkuyu'da denenmek istenen nükleer intihar senanolannın uluslararası ey lemci Yeşil Genç- lik'in hedef tahtasına alınışını simgelemesi açısından bizim için yaşamsal bir önem taşı- maktadır. Biz yapacağımız ko- nuşmalarda. Akkuv u prujesi- nin geçmişi, Türkiye'nin enerji sorunuyla ilgili gerçekler. ihale- \e katıian çokuluslu şirketlerin geçmişteki yolsuzluklan \e ya- tınmlan, Türkiye'de sürekli örtbas edilmeye çahşılan yenile- nebilir temiz enerji kaynaklan konulanna açıklık getireceğiz." Son günlerin 'al gülüm ver gü- lüm'manzaralannda güllerin yaprak- lan yolunup dikenler batmaya başla- yınca ortaya gayet pişkin mallar çık- maya başladı. 'Pişmiş kelle'ler.'piş- kin yerindendöner'ler, 'üUdipaça'lar, 'damardan işkembe'ler birbiri ardın- dan hızmete girdı. 'Kuru kavur- ma'larla Şüreksote'ler de sıcak sıcak servis yapılmaya başlanınca millete acayıp merak oldu. 'Sakatat' cihetin- den limonlu beyin salatasıylan sövüş işkembe de yiyenlerin zihnine açık- lık verdi. Biz de bu hafta pişkin mal- lar sofrasında biraz gezinelim dedik. Ne diyorsun Kamfl? Fırmda pişmiş kefle MESELA DEDİK... / ERDAL ATABEK Kes bir, pişkin olsun!... . cayiptir. Ne desen aldırmaz. lyice pişkin olduğundan mıdır nedir, derisine iğne batmaz. Pişmiş kellede hiç değişmeyen bir sıntma var gibi- dir, ama aslında gülmeyle pek alaka- sı yoktur. Sıntıyor gibi durur da diş- leri hep meydandadır. Parmağını pek yaklaştırmaya gelmez, vallaha avan- ta diye kapıverir. Öndenyaklaşanı ka- par. arkadan yanaşanı teper, gayetle tehlikeli bir kelledir. Nerede pişirildi- ğine gelince tarifine bakmak gereki- yor. En iyi pişirmenin Amerikan 'mikro-wawe' fınnda olduğu söyleni- yor. Burada içıne işleyen ışınlarla piş- tiğinden lezzeti de değişik oluyor- muş. Pişmiş kellede ağız şöyle uzu- yor. kurt ağzı gibi oluyor. yüze sın- tık bir ifade gelıyor, gözler sabitleşi- yor. öyle bakıp duruyor. 'Pişkin mal- lar sofrası'nın seçkin mallanndandır. Yalnız kendini kolay yedirmez. Ye- meye niyetlenenlerin özel çatal bı- çakla yanaşmalan tavsiye olunur. Pişkin tarahndan döner 'DJL-'öner' de pişkin yenen mallardandır. Şimdi ortalıklara dü- şüp büfelerde bile yapıldığına bak- maym, halisinden bizim soframızın mallanndandır. Birtarafı ıyice pişin- ce öbür tarafına döndüğünden adı böyle konmuştur. Ateşin rüşvetli ta- rafını sever. Kuvvetli rüşvette ıyice pişkinleşir. tam kıvamına gelir. Siz her yerde yapıldığına bakmayın, her ahçı döner yapamaz. Birkerreen iyi- si Karaman'ın koyunundan yapılır, üzeri de kuvruk yağıyla bir güzel yağlanır. tyı aşçılar bu iş için özel yağcılar tutar. Bunlar yağlama işini öyleustalıklayaparlarkidönerin lez- zeti ziyade olur. Yağlama işi tamam- lanınca döner gene ateşin rüşvetli ta- rafına döner. Şimdi artık iş kıvamına gelmiştir. Garson 'Kes bir, pişkin ol- sun' diye siparişi verdi mi döner de kesilmeye başlanır. 'Her ikbaün bir zevalivar'demişler. Döner dekesilip tabaklara konur. Sıcak sıcak servis yapmaya dikkat edilmehdir. Tabakta soğuyan dönerden hayır gelmez. Af.übarek hayvanın her yen şifalı canım. 'Paçasından neolacak?' diyenler fena yanılır. O paçadan bir ilikli çorba yapılır ki içenin bir daha içesi gelir. Paça değil servet canım. Sizpaçaçorbasını içerken tsviçre'de- ki hesabınız kabanr gibi olur. Koyun değil devlet hazınesı mübarek. Ne- resıne el atsanız boş dönmez. O pa- çadan bir lezzet akar. bir lezzet akar, yemeye doyamazsınız. Devlet malı gibi tatlı gelir de 'aman bir tabakda- ha koy' diye yeniden istersiniz. Ama bunu da her yerde yapamazlar. lşin adabınıbilmeklazım. Birkerrepaça- nın iyisi ilikli olacak. Paçayı elıne alan ilikli yanını ağzına tutacak. du- daklannı büzüp hortum gibi çekecek. Paçanın içindeki iliği hortumladın mı olduğu gibi gelecek. Işte buna ilik denir ki insana şifa verir. ihklennı doldurur. Yuttuğunuz ilik Amerikan Dolan gibi ıçınıze dolar. sizi birderr- bire He-man gibi yapar. Görenler 'maşallah, baksana birden nasıl se- mirdi, galiba gene yağh bir ilik yuttu" derler. Tşı çakmasına çakarlar ya, ata- lanmız ne demişler, 'Balık tutanın, ilikyutanın'demişler. Bunubilmiyor olabılırsınız. ama şimdi öğrenmiş ol- dunuz. Ama siz öyle yağh paça çor- basına pek heveslenmeyin, böyle şey- ler sağlam mide ister, o da sizde gö- rülmüyor. Portakaft işkembe unu duymadığınızı biliyoruz. biz de bilmıyorduk, sonradan öğren- dik. Bunu Amerikalılar icat etmiş. Bi- lirsiniz onlar böyle acayip şeyler ye- meye bayılır. Etin üzerine reçel dö- küp yerler. mısın gevrettırip kah\al- tı ederler falan. Bu da öyle bir şey iş- te Bizimkıler Amerika'ya giderken yerli işkembe götürmüşler. Ameri- kan aşçılan dabunuportakalh yapın- ca pek makbul olmuş. Amerikan de- yince herkes bayıla bayıla yiyor na- sıl olsa. tşte bu 'portakalh işkembe1 de böyle. Bunun acayip bir şifası da varmış. Yiyenler konuşmaya başlı- yormuş. Ama ne konuşma. Hani 'iş- kembeden arma" derler ya. bu da tam öyle. Portakalh işkembeyı yiyenler başlıyormuş konuşmaya. Bir arma bir tutmaki önünü alamıyormuşsun. Bu- nu yiyenler 'memfeket nasıl kalkınır'ı unuruyorlarmış, 'ben nasıl kalkın- dım'ı anlatıyorlarmış. Aman ne iş- kembeden atmalar, ne esip savıırma- lar, dinlemek lazımmış. Bunlar akıl küpüymüş de ondanmış, bir cesaret- leri varmış. görülecekmiş. Istemeden kredı alıyor. yürümeden para toplu- yorlarmış. lşte bu portakalh işkembe insanı böyle konuşturuyormuş. Ne diyelim, sofranız zengin, mönünüz pişkin olsun diyelim. Bu lafı da bur- da keselim.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear