23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 1994 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Sayın Cumhurbaşkanı'na... Prof. Dr. A. METE TUNCOKU ODTÜ Uluslatarası İlişkiler Bölümü Öğr Üyesi S avın Curmhurbaşkanım. sı- len fakultelen ıle tunzm otelcılık yuk- ze daha cnce de ıkı mekiup yazıp, ge-eklı belge ve bıl- gılen surnrak unncrsıtem- deolup btenlen açıklama- ya çalı^rnıştım Llastı mı bılemı>onım Aynca bırkaç kez tele- fonla şahMnızdan raidevu almaya da fakat vazık u olmadı Ne varçal ştım kı ûç kez gorevden alınışım \e ba>ka gel şmeler bazı bılgnenn makamınıza tekyonlu va da eksıkaktarıldığına ılı>- kınkanımigıderekgü,lendınyordu Bu nedenledır kı. sıze b-Mn yoluyla ulas- mak \e 'Çanakkale Onsekiz Mart L'ni- versitesi'nde olup bıtenlen. gelı^mele- nn baş kısısı olarak. bılgılennıze Min- mayızorunlulukvegirev sa>dım Bov- lece kamuoyu da \ e n ders yılının bas- ladıgı iju gunlerde bır unıversıtede va- şananlar konusunda ıvdınlanmı> olur dıye duşundum Gelişmelerin özü: \em kurulan 21 unnersıteden bın olai Çanakkale On- sekiz Marf Ünhersiteji'ne " kurucu rek- tor" olarak atandırr ve 24 Kasım 1992 de goreve başLdım Daha once Trakya Unıversıtesı'nebağlı olan kuru- mumuzda sadece tck bır bolumlu egı- tım fakultesı \e ıkı yuvsekokul bulunu- yordu Bına. arazı, akademık-ıdan ele- man ve malzeme ekMklıgımız ınanıl- maz boyutlardaydı Dahası. butçemız TrakvaÜnıversıtesrrv bağlı olup. but- çe daıre başkanı da Malıye Bakanlı- gi'nca ve ancak Agusios 1993"teatana- bıldığı ıçın o sure ıçnde hıçbır buvuk yatınm yapamayacaktık Bu olumsuz ko^ullara karşın ben ve arkadaşlanm buyuk bır şevk ve heve- canla kolları sivadık Kurulu^ donemı olan ılk ıkı y ıl ıçınde oncelıkle. kampus arazısı rektorluk bınaM elemanveye- nı açılacak bınmler nın bına sorunla- nnı çozmeve koyuldtk Bu arada. tek bolumlu egıtım fakutesıne dort yenı bolum, fen-edebıvat. zıraat \ e su urun- sekokulunudaaçıp unıversıtenınuzun donemde hızlı ve gu<,lu bır şekılde ge- lıijmesı ıçın gerçekçı ve sağlam temel- len de atacaktık Daha sonra, yanı mer- kezde bıraz toparlanıp gerçek bır unı- versıteye benzeyınce, ılçelenmıze de vuksekokul ve araştırma ıstasyonları açarak hızmet goturecektık Temel pla- nımızı da s^jyle belırlemıştık "Çanakkale ve voresinin gereksinim ve potansivelini dikkate alarak seçile- cek belirli bilinı dallannda (arkeoloji, turizm. su urunleri. tanmın belli dalla- rı. stratejik etutler. kıvı-liman nıuhen- disliği. seramık ve halıcüık gibi) iddialı olacak; yabancı dile ağırlık vervn. Cum- huriyefe ve Ataturk ilkelerine bağlı ku- şaklar vetiştirecek, çağdaş bir universi- te kurmak." Sıyasılenmız farklı duşunuvordu Duzenlenen toplantı ve panellerde bu hedef veplanlanmızı Savın Çanakka- lelılerledepavlaştık, çokgenış bırdes- tek ve kabul gorduk Ancak dordu de DYP'lı olan sav ın mılletvekıllenmız bu konularda farklı du^unuvorlardı Onlar, seçmenlerine verdikleri vaatler uyarın- ca bizden, 27 Mart verel seçimlerinden önce, her ilçeye bir vuksekokul ve t'akul- tenin derhal açılmasını istivorlardı. l ni- versite henu/ çok zayıf imış, bırakın il- çeleri, merke/de bıle dunyanın eksiği varmış, kalitelı bilim adamı bulmak ge- rekırmiş... Hıç onemli değıldi." Bır ılko- kul binası va da herhangi bir >erde okut- lar henıen açılmalı ve eğirime geçilme- Uydi. Bina, malzeme, yurt ve en önem- lisi kalitelı eğitim elemanı konulan. da- ha sonra çoıulebilirdi..." Kuşkusuz. vuksek eğıtım gıbı çok onemli bır ko- nuda. yuce Turk ulusuna karşı yuklen- dığımız cıddı sonımluluk bılıncı nede- nıyle, 15ın kışjsel ve sıyasal çıkarlar doğrultusunda çozulmesını benımseye- mezdık Bızler konuvameslekı veaka- demık dene> lenmız. bılım ve akıl-man- tık ılkelen doğrultusunda bakmak du- rumundavdık Ardından hızmetlı ve memur alımı ıçın açtığımızsınav largeldı Seksenkı- şılık bo^ kadro ıçın, 2500 ba^vurunun olduğu bu sınavlarda, "hak-hukuk.eşit- lik ve kalite' deyıp ba^anlı olanlan al- dığımız ıçın savın mılletvekıllenmız ıle bır kez daha farklı duşunmuş oluvor- duk "Ünrversiteyi biz kurduk, uzerin- de de hak ve soz sahibiviz" şekhnde ozetleyebıleceğımız bır sıyasal tutum doğruluguna ınandığımız evrensel ve çaâdaş eâıtım ılkelenyle bagdaşmıv or- du" Peş peşe gorevden aünış vedonuşum: Sa> ın Cumhurbaşkanım. temelde ozet- lemeve çalıştığım ışte bu nedenlerle ve sıyasılenmızın baskısı sonucu ve hak- MZ olduğuna ınandıgım sıyasal bır ka- rarla. 13 Ekım 1993'te kurucu rektor- luk gorevınden alındım Danıştay Be- şıncı Daıresı nın, yaptıgımız başvuru uzenne aldığı geçıcı y urutmey ı durdur- ma karan ıle kısa sure sonra tekrar go- reve dondum Bu arada yerel basın ve T\ araulığıyia, hakkımda çıkarılan •yolsu/luk. zimmete para geçirme ve adanı kayırma' gıbı suçlamalar sonucu. yonetım olarak ıkı kez \ OK. un soru^- turma ve denetımınden geçtık ve ak- landık Ancak. ıkı av geçmeden "Go- revde kalırsa prestij kaybederiz ve se- çünlerdeşansımızazalır" ^eklındekı sı- vasal baskılarla, ıkıncı kez gorevden alındım Bu arada 'Danıştav Beşinci Dairesi' oybırlıgı ıle "vurutmevi dur- durma karan' aldı Bu karara yapılan ıtıraz •İdari Dava Daireleri Genel Ku- rulu'nca bıre kar^ı on altı oyla reddedı- lınce uçuncu kez gorevıme dondum Nevarkı sayınmıllervekıllenmızınyo- gun baskılan sonucu en yuksek ıdan yargı mercıı olan Danıştav ın çok açık kararlanna karşın 'uçlu kararnanıe" ıle ve uçuncu kez gorevden alındım Ko- nu halen Danıştay ın gundemındedır Ama ne var kı ışın boyutlan degışmış veartıksadecebcndegıl temsılettığım 'rektorluk makamı" ve Onsekiz Mart Unıversıtesı, tazlasıyla yıpranmış du- rumdadır Şu hususu hemen belırtmek ıstenm kı ısrarlayargıyolunagidişim kesinlik- le kişisel bir çıkar va da makam hırsın- dan kay naklanmanıaktadır. Ben bu işe, benitanıvanlannçokiyibildiğibir Ça- nakkalesevdası \ u/unden atıldını. Biz- ler universite ve akademik mesleğe rek- torolmak için girmedık \sli gorevimız araştırma ve eğıtımdir. O nedenledır ki Ekim 1994"te yapılacak rektorluk se- çimlerine hiçbir şeküde adav olmavaca- gımı da resmen açıklamış bulunuyo- rum. Biz sadece, dev letin temelini oluş- turduğuna inandığımız hukukun us- tunluğu prensibinin kavgasını vermeve çalışıvoruz. Birdeçokiyi niyetlerle,ide- alist duy gu ve hevecanlarla giriştiğimiz, guzel sonuçlar doğuracağına ınandığı- mız bu gorev ve misvonun. birtakım ki- şisel-siyasal çıkarlary uzunden engellen- mesini kabul edemiyor ve açıkça ısvan edivoruz. Sorunun ozu budur. Aklımıza gelen haklı sonılar Say ın Cumhurbaşkanım, tum bu olup bıtenlerden sonra aklımıza sıze sormak ısteyıp de fırsat bulamadığımız şu so- rulargelmektedır Bır universite rekto- ru ve bılım adamını uç kez gorevden alırken. dordu de DYP lı Çanakkale Mıllervekıllenveonlannetkısındeolan sınırlı bır ust duzey burokrat ve ı^ada- mı çevresı dışında. kımlerden bılgı al- dınız1 Daha onceden makama arzettı- ğım ıkı mektup ve belgeler sıze ulaşa- bıldı mı' Acaba olavlan bır de ışın ba> kahramanı olan benden dınlemek nasıl olurdu1 Sokaktakı Çanakkalelının. unı- versıtesınde olup-bıten hazın gelışme- ler ıçın neler duşunduğunu hıç merak ettınız mı' Çanakkale Barosu. Tıcaret Odası ıle Sanayı ve l^adamlan Derne- gı basta olmak uzere toplam otuz uç meslek odası dernek ve sendıkanın konuya ılışkın duyarlılıgını yansıtan ve taks ıle ulaştırılan bıldınlen ıle bınler- ce ımzadan oluşan dılekçeler makama kadar ıletıldı mı' Iletıldıvsetumbugo- ruş v e duşunceler dikkate alındı mı9 Ote y andan konunun bır de hukuksal boy utu v ar Danıştay 'm çok açık karar- lanna karşın tam uç kez gorevden nasıl alınabiliyordum? Hangi biiv ük suçu iş- lemiş de boylesine bir muameleye layık gorulmuştum? Bildiğim ve inandıgım kadanv la tek suçum, eğer o da suç ise, "millervekillerinin rektorii olmamak. icraatım sırasında aklın, bilimin ve hu- kukun evrensel ilkeleri doğrultusunda hareket etnıek" olnıuşrur. Işte bu nedenledır kı SayınCumhur- başkanım. son kez gorevden alınışım- dan kısa bır sure sonra, Danıştay Baş- kanı'nı zıyaretınız sırasında soyledıgı- nız, "... Biz hukukun üstünlüğüne her zaman saygıü olmuşuzdur..." sozlennı televızyondan, acı bır tebessumle ızle- dım Aynı şekılde. eskı Dışışlerı Baka- nı Sayın HiknıetÇerin'ın gorevden alı- nnı konusunda basında çıkan, "Ben, menılekete hizmet eden bir insanı gorev- den alarak, gururuyla oynamam'şek- lındekı sozlennızı de ıncınmış bır gu- rur ve burukluk ıçınde okudum Oyle ya, ben de ulkeme hızmet etmek ve Tur- kıye'ye olan borcumu odeyebılmek ıçın, Ankara ve ODTU'dekı kurulu, ra- hat ış ve aıle duzenımı bozup Çanakka- le ye gıtmış. benım gıbı gerçekten va- tanını seven ve sadece bu amaçla Ça- nakkale'ye gelen bıravuçıdealıstarka- daşımla bırlıkte, bu kutsal vatan koşe- sının şanlı geçmışıne yaraşır bır unı- v ersıte kurabılmek ıçın gece gunduz de- medem, buyuk bır şevk ve heyecanla çalışmıştım Nıtekım kısa sure ıçınde çok guzel şeyler de başlattık, gerçekJeş- tırdık Bunlan, Çanakkalelıler çok ıyı bıl- mektedır Tum bunlann karşılığı yargı kararlanna karşın uç kez gorevden alın- mak mı olmalıydı9 Işte bu nedenledır kı haklı olarak. u Acaba bir bilim ada- mı ve universite rektonınün de boy1e bir durumda gururu incinmez ve şahsmda temsil ettiği universite yıpranmaz veya- ra almaz mı" dıye kendı kendıme sor- maktayım Saygılanmla ARADABIR YRD. DOÇ. DR. SERAP ETİKE Gazi Üni. Öğretım Üyesı Sınıf Öğretmeni ve Resim Oğretmeni AtamalarıEğıtım sorunlarımıza bır yenısı daha eklendı Insan ya- şamınıneğrtımaçısından en onemli donemı olan 7-12yaş eğıtımı, bu alanda eğıtım gormemış kışılerın ellerıne bı- rakılıyor Unıversıtelerde, başka oğretmenltk programla- rından mezun olar kışıler ılkokullara sınıf oğretmeni ola- rak atanıyor ilkokuldonemı gerek ınsanın çabukoğrenıcı alıcı, kav- rayıcı oluşu açısından gerek temel bılgı, gorgu, tavır, alış- kanlık ve davranışların kazanıldığı bır donem olması açı- sından gerekse bu donemde oğrenılen erın kalıcı olma- sı, değıştırılmesının çok zor olması açılarından son dere- ce onemli bır donemdır Bu donemde eğıtımın çok doğru, tutarlı ılkelere dayan- ması gerekır Toplumun temel kurumlanndakı ılkesızlık, ardından yozlaşmayı getırır, bu kurumlarzamanlabozul- maya başlar, doğru-yanlış bırbırıne karışır, toplum da bundan zarar gorur Bır başka yanlış uygulama da sanat eğıtımı alanında yaşanmaktadır Uygarlığa gıdenyolsanattan geçer Top- lumu oluşturan bıreylerın doğru bır sanat eğıtımı alma- ları uygarlığa atılan bır adımdır Yaşamı evrensel kavra- yabılmek, zekayı en verımlı, olumlu ve uyumlu kullana- bılmek sanat eğıtımı ıle olasıdır Sanat eğıtımının, bu alanda eğıtılmış yetkılı oğretmenlerce venlmesı gerekır. Yıllardan ben eğıtım fakultelerının resım-ış eğıtımı bo- lumlerını bıtırenler ortaokul ve lıselere resım oğretmeni olarak atanmaktadırlar Bu atamalar dışarıdan bakınca olağan gorunmektedır Oysa eğıtım fakultelerının, resım- ış eğıtımı bolumlen altında çeşıtlı anasanat dalları bulun- maktadır Bunlar arasında yalnızca resım eğıtımı anasa- nat dalı oğrencılerı resım oğretmeni olmak uzere eğıtıhr- ler Grafık, seramık, tekstıl, heykel gıbı obur anasanat da- lı programlarında, resım, resım eğıtımı, resım oğretımı, re- sım teknolojısı ıle teorık ve uygulamalı hıçbır ders yoktur Buna karşın bu programların mezunları, resım oğretme- ni olarak atanmaktadırlar Fakultede dort yıl kendı ozel alanlarında eğıtım goren bu gençlenn ış bulabıleceklerı alanlar çok sınırlıdır işsızlık onemli bır sorundur, ancak bu sorun daha akılcı bır yolla çozumlenmelı ve toplum bundan zarar gormemelıdır Bu eğıtım sorunumuza en doğru çozumu, resım-ış eğı- tımı bolumlerının deneyımlı oğretım elemanları bulabılır- ler Programların yenıden duzenlenmesı, ılk ıkı yılın 're- sım oğretmenlığı' formasyonu kazandıracak nıtelıkte re- sım eğıtımı anasanat dalı programı ıle ortak olarak hazır- lanması onerılebılır Ekonomilerin "uyum" sürecinde iletişim Artık ekonomilerin ulusal bazdan uluslararası alana geçtığı \e değerlendınldığı düşünülecek olursa ıletışım sürecı ıçınde bılgının serbestçe dolaşımının adaletlı dağılım ıle bırlıkte gerçekleştırılmesı, her şeyden önce dünya refahı ve banşı ıçın buyuk onem kazanmaktadır ŞEVKET SAYILGAN Marmam Üni Iletışım Fak. Arş Gör. B ugun yaşadıklanmız. yıllar sonra bır tanhçının kalemın- den ıncelendıgınde buy uk bır degışımın dogum sancılan yaşandıgıgorulecektır Insan- İık tanhı, geçırdıgı evreler ıtı- barıvla her zaman bellı guçlenn egemenlı- gı altında kalmıştır Gunumuzde yaşadıgı- mız ıse 3 Şok olarak da nıtelendınlen en- tormasyon çağıdır(1) Bu çağın egemen gu- cu ıse bılgıdır Tanm toplumunda yaşarken şiddet'ın sa- nayı toplumunda para'nın ve şımdı de en- formasyon toplumunda bilgi'nın egemen ol- duğu duşünulecek olursa dengelenn her ge- ı,en zaman ne kadar duvarlılaştıgı da (has- sasla^tığı da) ortaya çıkacaktır Ancak şu da unufulmamalıdır kı savmış oldugum bu guç- ler arasında en demokratık olanı bilgi'dır Şiddetde servetde tanımlan ıtıbanyla guı,- lıılenn \e zengınlenn elındedır Oysa bılgı- nın devnmsel ozellığı ısezayıflann ve yok sullann da sahıp olabıleceğı bır guı, olma- sıdır (2) Ayncabılgının almışolduğurol ıle baglantılı olarak yaşadığımız en buyuk de- ğışıklık kaslara degıl de akla dayalı olan ye- nı bır servet y aratma sıstemının doğmasıdır Ancak bılgının dağılım >eklı, terazının den gesinı oluşturan temel faktor olması sonu- cu Jİetışım olgusunu çok daha onemli hale getırmektedır Boylesine ıç ıçe (gınft) bır yapıda bılgının ekonomık değennın olma- sı. gelışen modern toplum ımajında sınırsız tuketım gereksınımlennı karşılamada zor- lanmasına neden olmaktadır Ekonomık ka- rarlaralınırken toplum kesımlennın ıletışım kanallan yoluvla bılgılendınlmesı çok da- ha sağhklı sonuçlar ortaya çıkaracaktır Gunumuzde sıstemın çarkları bırbın ıçı- ne o kadar geçmı^tır kı her olav başka orga- nızasyonlan da doğrudan etkılemektedır Sonucunda da ekonomıler bırbırlenne kar- şı a^ın derecede duyarlılaşmış ve ekonomı- lenn butunleşmesı (entegrasyonu) surecıne gınlmıştır Orneğın ıletışım olgusunun bu derece gelışmedığı donemlerde kapalı eko- nomılenn de uygulanmasından dolayı her toplumun dı> olav v c sorunlara karşı ekono- mılennı koruması kolaydı Bugun ıse bır ul- kcdekıdoğalatetyada sıvasal ıstıkrarsızhk karşısında toplumlann ekonomılerının et- kılenmemesı hemen hemen olanaksızdır Bu durumun en onemli nedenlerınden bınncı- sı ıletışımın çok hızlı gelı^mesı ıle bırlıkte ekonomilerin etkıve çok açık olması. koru- nacak zaman bıle bulamamaları yanı bır dunya koyunde yaşiyor olmamız (Mc Lu- han'ın gonışu) ıkıncısı ıse bugun ekono- milerin uretımın he^aşarna^ında b:rbırlen- ne gereksinim duy maları sonucu olu>an so- runlann urelımlerıne de etkı etmesıdır \a- nı uı-uz ve bol uretıın i(,ın gereklı olan etken- lerın değışık toplumlann denetımlerı altın- da olmasıdır (•?) Herhangi bırınde meydana gelen sorun uretım aşamasinda obur toplumlan etkıle- memesi kaçınılmaz olmaktadır Işte bovlesınc vazgcçılmez bır konuma gelen iletişim,artık sıvasetın bıle onune ge- çen ekonomının en onemli dınamığını oluş- turmaktadır Mınan kararlarda ıletışım olgu- su da du^unulmektc etkı oranları hesaplan- maktadır Çunku ıletışım surecının etkıyı arttırmak y a da azaltmdk gıbı çok buyuk bır sılahı \ardır Demokrasının de en onemli destekçısı konumundaolan iletişim,demok- rasının tum kurum ve kuruluşları ıle geliş- mesinde. benimsenmesınde bırleştınçı (ka- talızor) etkıye sahıptır Ancak bu olumlu ge- lışmeler vanında artık uvgulamada ortaya çıkan olumsuz gelışmeler de bır sorun ola- rak karşımızdadır Devletyonetımındealınan kararlann on- celıkle sankı ıletışım suzgecınden geçmeden uvgulanabılırlığı sınırlı duruma gelmekte- dır Bu durum da gunumuzde adfandınldı- ğı gıbı "Medy a Demokrasisi" kurumunu or- taya çıkarmaktadır Bılgının guç olarak ka- bul edıldığı boylesı bırortamda ıletışımka- nallarına egemen olanlar "seçilmişler" uze- rınde çok buyuk bır etkıye sahıp olmakta- dırlar Bu etkının en fazla duyulduğu du- rumlar ıse ekonomık polıtıka ve kararlardır Ekonomının boylesine gelıştığı ortamlarda ıletışım kanallannın bilgi'nın dağılımında yapacaklan cn kuçuk bırdengesızlık buyuk gelırtransferlenneve sonucunda datoplum- da gelırdağılımı bozukluklanna neden ola- bılmektedır Boylesı bır durum da çağdaş ekonomı polıtıkalannın temel felsefesı olan "pastanın buy urulmesi yanında adaletü pay- laşımrna da ters duşecektır Avnca çok da- ha tehlıkelı sonuçlardan bın de ıletışımın guvenılırlıgının sarsılmasıdır Iletışımın gu- venılırlığının sarsılması ılk planda buyuk bır tehlıke gıbı gozukmemesıne karşın arka- sından demokrasının yara almasına, berabe- rınde de demokrası dışı guçlenn ortaya çık- masına neden olacaktır Yukanda da belırt- tığım gıbı ekonomı bugun toplumlann on- celıklı tercıhlen arasında bınncı sıradadır Sıvasetın oluşumuna yon veımekte. kapsa- mını çızmektedır Boyle olunca da ıletışım olgusu ıçınde ekonomı ve yonetımın kararlan buvuk bır nesnellık (objektıflık) ıçınde değerlendınl- melıdır \vnca bilgi'nın para olduğu da du- şunulecek olursa dağılımının ekonomı yo- netımı ıçın ne kadar yaşamsallık(hayatıyet) taşıdığı da ortaya çıkacaktır Sonuç Artık ekonomı lenn ulusal bazdan uluslararası alana geçtığı ve degerlendınl- dıgı duşunulecek olursa ıletışım surecı ıçın- de bılgının serbestçe dolaşımının adaletlı dağılım ıle bırlıkte gerçekleştınlmesı, her şeyden once dunya refahı ve banşı ıçın bu- vuk onem kazanmaktadır Yaşadığımız sorunlar gostermektedır kı uluslararası alanda bır ekonomık kalkınma sağlanmadan bır banştan soz etmemız mumkun değıldır Boylesı gerçekler karşı- mızdayken ıletışımın bılgı dağılımı gıbı en onemli ışlevınındengelı veıstıkrarlı ekono- mık butunleşmedekı rolu unutulmamalıdır Son soz kısa surelı ozel çıkarlarımız. uzun donemde genel sorunlanmızın nedenı olabılır PENCERE (1) Alvın Toffler, \enı Guçler Yenı Şok- lar Çe\ Belkıs Çorakçı. Altın kıtaplar, Is- tanbul 1992, s 28 (2) Age s 35 (3) Robert Pıcard. Medıa Economıcs, Londra 1989 s47 Penguin Yayınevıûn vQy S E Ç K İ N Y A P I T L A R (ingilizce orijinal) f CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'NDE • Tom Jones/Henry Fielding • Frankenstein/Mary Shefley • MacbethAVIIıam Shakespeare • King Lear/Wiiam Shakespeare • NorthandSouth/ElcabethGâske]! • Lord Arthur Saville's Crime/Oscar VVılde • Persuasion/Jane Austen • The Adventures of Tom Sawyer/Mark Tvrain • ATaleoftheTVvoCities/ChariesDtckens • Kim/RüdyaftJ Kij^ir^ TARTIŞMA Bursa İpekçilik Enstitüsü Her Kitap 140.000TL (ûyelere indirimli) Cumhurn'et Kıtap Kulubu Çağ Pazaıiama 4 Ş Turkocağı Cad i9/4ICağaloğlu-tstanbul Tel 512 05 Oi B ugun ulkemızde vaşananbırıakım çapraşık ıhşkıler sonucu doğalve kulturel çev remız saldınya uğramaktadır Orneğın Kultur Bdkanlığımız vıırt dışına kaçınlmışKarun Hazınelen nı ulkemıze getırtıp. Turklenn ılk yurduOrta Asya dakıGokturk Örhun Anıtlan na ılgı gostenrken, Anadolumuzda y aşanan y anlışlıklara duv arsız kalmaktadır Buduyarsızlığa bır ornek v ermek gerekırse ışte Bursd ıpekçılığırun sımgesı Tohum Mektebı v a da Ipekçılık Enstıtusu olarak bılınen tanhsel yapının vazgısı Tohum Mektebı 1884 yılındd Japonlar ınışbırlığıyle v aptınlmış. ıpek kozası uretmeyeyonelıkbıryapıdır Burdda tohumundan bdşldvarak değerlı Bursa ıpeklısı olana değın ıpek boceğının yaşadığ) seruv ene ılışkın bır eğıtım venlmiştır kentımi7 Bursa tdnhsel Ipeky olu uzenndedır v e Bursd Ipekçılığı Osmdnlı donemınden ben ulke ekonomısıne dğırlığını koy muş bır ışkoludur L lkemızın ıpek kentı Bursd da geçmıs,ın dokumacılığınddn. gunumu7un tekstıl sanayısıne ulaşdnd değın ıpekçılığımıze \ on \ eren kuruluş ışte bu Tohum Mektebı y a da bılınen oburddıyla İp>ekçıhk Enstıtusu olmu^tur Bugun Tohum Mektebı. ulkemız uzenne oy nanan oy unlard alet olan şenat ozlemcılennın elınde yıtıp gıtmek uzeredır Daha açık bır anlatımla Mıllı Eğıtım"ın kullanımına bırakılmış yapıda şu an kaçak olarak bır ımam-hatıp hsesı \ dpımı surdurulmektedır Selma Erdal ıı er PAZ\R GLNLERİ HARtÇ HERGLN bAAT 22 00 DEN İTİBAREN BEBEK OTEL / BEBEK BAR (E\T)ETP^ACAD \ 0 1H 115 BiBtK IbTANBlL TEL: (212) 26^ W 00 01 FAKS: (212) 26S 2^ Madalyonun Iki Yüzö... Nataşa, Rusça bır sozcuk, bızdekı Ayşe ya da Fatma gıbı 'harcı-âlem'bır kadın adı, ama, artıkdılımızdeNata- şa, orospu anlamına gelıyor Kuzey komşumuzda, Sovyet duzenı çoktukten sonra aç, çıplak, ışsız kalan guzel Rus kızları, turıst kımlığıyle sınırlarımızı zorluyorlar Kadına aç Turk erkeklerıne be- yaz ten, sarı saçtan oluşan yenı bır pazar kuruldu 1917 Devrımı'nde bu pazarın bır başka tum kurulmuş- tu 'Kızıl' korkusuyla Istanbul'a sığınan Beyaz Ruslar, Beyoğlu'na yerleşmışlerdı, Istıklal Caddesı'nde pren- sesten geçılmıyordu, 'proletarya devrımı', arıstokratları kaçırmış, kımı Parıs'e, kımı Istanbul'a, kımı bılmem han- gı kente kapağı atmıştı Bu kez ış değışık işsızlık ve yoksulluk, proletaryayı goçe zorluyor Rusya'da karmaşa dızboyu' Mafya, topluma egemen, işsızlık erkeklerı gayrı meşru yollara ıtıyor, kadınları orospulaştırıyor, ahlaksızlık sınır otelerıne yayılan kadın tıcaretı bıçımıne donuşuyor, fuhuş gırla Komşumuz, komunıstlık deneyımını pahalı odedı Rusyaçoktu.dağıldı Değıl mı' • Evet, geçerlı soyleme gore olayın bır yuzu bu, ama, madalyonun arka yuzunu çevırınce ortaya bır başka gerçek çıkıyor ve bır tek gazete başlığında bıle bılıncımı- ze çarpıyor Istersenız o gazete başlığını bır daha oku- yalım "Amerıka ıle Rusya dunyayı paylaşıyorlar.." Doğru mu9 Pekı, çoken dağılan, erkeğı mafıozıleşen, kadını oros- pulaşan, açlık, kıtlık kargaşayla yok olan bır toplumun yonetıcılerı, gezegenımızın super gucuyle masaya otu- rup dunyayı nasıl paylaşabılır' Ikıncı Dunya Savaşı sonuçlanırken ABD Cumhurbaş- kanı Roosevvelt ıle SSCB lıderı Stalin, dunyayı masada paylaşmışlardı, bu kez Clinton la Yeltsin dunya harıta- sını baklava tepsısı gıbı mı goruyorlar? Al elıne bıçağı, dılmeye başla1 Şu dılım senın, bu dılım benım Nataşa nın Moskova'dakı patronu, boyle bır pazarlık gucunu nasıl elınde tutuyor? Hanı Rusya, Amerıka ya muhtaçtı'? Dağılmış, yok olmuş, bozguna uğramış, tum ağırlıkla- rını yıtırmıştı' • Bır 'super guç' ne denlı kuvvetı elınde bulundursa da dunya coğrafyasına butunuyle egemen olamaz Tarıhın bıze oğrettığı budur NeCengiz ne iskender, ne Sezar, ne Napolyon ne HHler dunyayı avucuna alabıldı Bugun ABD'nın Irak ta ya da Haıtı de ortaya koyduğu guç goste- rısı, Çın'e ışlemez, Hındıstan'a sokmez, Bosna da pısar, stratejik dengelenn yasalarını ıyı hesaplayan bır ıkıncıl ya da uçuncul gucun, kımı zaman bırıncıl gucu yendığı çokgorulmuştur Mustafa Kemalın de ulusal tarıhımızde bıze oğrettığı yasa ve mıras bıraktığı ders budur Pekı, bu dersten çıkarılacak sonuç nedır"? Gazete baş- lıklarına gore ABD ıle Rusya dunyayı paylaşıyorlar, ama, paylaşabıldıklerı tum dunya olmayacak, kımı bol- gelerde 'nufuz pazarlığı' yapacaklardır Turkıye'yı ılgılendıren konu budur Ulkemız, bugun perışan gorunuyor parçalanma eşı- ğıne gelmış IMF'nın denetımıne ekonomısını emanet etmış, şerıatın saldırısı altında şaşkınlaşmış, terorle ka- na bulanmış, halkı bezmış bır umutsuz ulke gıbıyız Madalyonun bır yuzu bu • Ya otekı yuzu' Sakın madalyonun otekı yuzunu unutmayalım, bılıncı- mızdensılmeyelım Çunku -bu gıdışle- madalyonu tersıne çevırmek zo- runda kalacağız TEŞEKKUR Sevgılı kızımız Tuba'nın rahatsızlığını zamanında teşhıs edıp. başanlı bır amelı>atı gerçekleştırerek sağhğına kavuşturan. Özel HUZUR HASTANESİ doktorlanndan KBBuzmanıOp Dr Büleilt Bİbercİ'ye • • • Anestezı uzmanı Dr Imren Özer'e Amelıyat hemşıresı Leyla Şengül'e Servıs hemşıresı Senhan Canbeylı'ye ozellıkle çok >akm ılgılennı bizden esırgemeyen Op. Dr. Mustafa Şener'e teşekkuru borç bılınz. LÜTFÜBALKAYA ÇAGOAŞYAYINLARI Gazi M. Kemal Atatürk SÖYLEV l-ll Bas Haz HV Velidedeoğlu 150 OOOTL (KDV ıçınde) Cumhurıyef Kıtap Kulubu Çağ Pazar!ama A.S. Turkocağı Cad 39/41 V343o4) Cağaloğlu-lsfanbul 7 ÇAGDAŞYAYMURI Hıfzı Veldet Velidedeoğlu İLKMECLİS Milli Mücadele'de Anadolu 2.BASI Hıfzı Veldet Velidedeoğlu bu kıtabında 23 Nısan 1920'den başlayarak çalıştığı Ilk Meclıs'ın, turlu yonlerını, renklı kışılerını anılarına, gunce ve gozlemlerıne, ozellıkle de açık ve kapalı oturumların tutanaklarına dayanarak kendıne ozgu akıcı bır dılle anlatmaktadır
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear