24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 4 TEMMUZ 1989 TV 1 Sanat tarihçisi Robert Rosenblum Istanbul'daydı 07.29 Ayılış 07.30 Gün Başhyor Ankara, tstanbul ve tzmir televızyonlannm bağlantılı olarak gerçeklestirdikleri canlı kufak programda aktuel konular, magaztn, röportajlar, cimnaslik, döviz kurian, haberter, hava durumu ve müzık yer alvyor. Sanatta rekabet TRT'NIN ICINDEN MAHMUT T. ONGOREN FESTİVALDE BUGÜN a RdT\ Orkestrası (AlaturkKültür Merkezi Büvük Salon, 18.30). IX. Türk Müzigi Araştınaa v« (Jygalana Gmbn (Ataturk Kültür Merkezi Konser Salonu, 21.30). Sinema Gümbürdüyor 09.30 Çizgi Film: Jeannot'un Düşleri Fmnsız yapımı çagi fılm "Jeannot'un Duslen" bır dizi olarak ekrana gelecek. Konusu şöyle: Küçuk Jeannoı, ruyasmda kendıni ünlü sihirbaz Alaattin olarak göriir. Bulduğu smirlı lambayla annesi ve kendıst ifin önce yıyecek ister. Olaylar gelısır. 10.00 Arkası Yann: Küçük Hanıra Rıcardo, Ana'ya asltnda Barones'i sevdığini, ama söz verdiği için onunla evleneceğini suyler. Bu arada Baron torununu Rodolfo'ya kaptırmamak için Kuçuk Hanım'ı Jose Coutinho'yla evlendirmeye karar verir. Ünlü sanat tarihçisi ve sergi düzenleyicisi Rosenblum, dünyanın her yerinde çağdaş sanat müzelerine büyük ilgi olduğunu soylüyor. BERAL MADRA MimarSinan Üniversitesi Resim ve Heykel Muzesi'nin büyük salonunda 29 haziranda "Picasso Plajda" adlı bir konferans veren Amerikalı sanat tarihçisi Robert Rosenblum'u kalabalık bir dinleyici lopluluğu ilgiyle izledi. Bu, İstanbul'un artık kultür ve sanat açısından yaz tatiline girmediğinin bir başka kanıtıydı. Rosenblum bize, titiz ve gözlemci bir sanat tarihçisinin çözümleyici yaklaşımıyla, Picasso'nun araştırdıkça yeni ipuçları veren çok yönlü resimlerini, karşılaştırmalı bir yöntemle sundu. Picasso'nun "deniz kıyısındaki insanlar" konusunu bütün yaşamı boyunca kişisel deneyimJerinin ve sanat birikiminin suzgecinden geçirerek ve hep bir Akdeniz sanatçısının duyarlığını yansıtarak ele aldığını izledik. Rosenblum, New York Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakükesi'nde profesör ve ABD'de güzel sanatlar alanında un yapmış bir sanat tarihçisi. Avrupa ve ABD'de çok önemli sergiler düzenlemiş olan Rosenblum'un "Picasso ve Kiibizm", " 1 8 . Yuzyıl Sonunda Degişimler", "Kuzey Resmi ve Sojukçeşme Sokaft'nda istanbul'a ilk kez gelen Amerikalı sanat tarihçiRomantik Getenek", " 1 9 . Yüzyıl si Prof. Robert Rosenblum, geçen yıllarda Turkiye Turing ve Otomobil KuruResmi" adlı klasikleşmiş kitaplan mu tarafından restore edilen Soğukçeşme Sokağı'ndaki eski evleri de gezdı. ve Roy Lichtenstein, Andy War Rosenblum, son yıllarda ABD'de Türkiye'ye karşı büyük bir ılgi doğduğunu hol. Mark Rothko, J.ReynoMs ve vurguladı. (Fotoğraf: Yıldız Üçok) başka sanatçılar hakkında yazdı tamını zorluyor. Ama başanlı ol Beuys gibi çağımızın büyük bir sağı sayısız makale ve katalog yazı duğu söylenemez. Eğer Japonya natçısını bile zamanında değerlensı var. bunu yapamıyorsa, başka ülkele diremedi. Ancak I98O'li yıllarda ttalyan "Arts Magazin"in de editörle rin şansı çok az. rinden biri olan Rosenblum tstanOn dokuzuncu yüzyilda da du sanatçıları bu çemberi biraz olsun bul'a ilk kez geliyor. Bu gelişini m m böyleydi. O zaman Fransa, kırabildiler. Biraz ulusalcı bir tubir turist olarak değerlendirdiği Almanya ve İngiltere'nin oluştur tum bu. Özellikle 19501960 arani, ancak İstanbul'un tarihi gör duğu etkin sanat ortamı içine sında bunu yoğun bir biçimde yakemi ve değişikliği karşısında tek ABD giremiyordu. Sanatın oluşu şadık... rar gelmesi gerektığini söyleyen mu Avrupa ülkelerinin tekelinRobert Rosenblum, müzelerin Rosenblum, son yıllarda ABD'de deydi. Kanımca bu, ekonomik uluslararası sanat ortamında büTürkiye'ye karşı büyük ilgi doğ siyasal güç ile yoğun sanat üreti yük etkisi olduğunu, dünyanın duğunu da sözlerine ekliyor. minin birlikteliğinden doğan bir her yerinde insanların çağdaş saRosenblum ile Ayasofya Pan üstünlük. Bir de olağanüstü bir nat müzelerine büyük ilgi göstersiyonlan'nda yapüğımız söyleşi yaratıcılık söz konusu. Örneğin, diklerini, sanatın gelişim aşamade bizim sanat ortamırruzı ilgilen Munch çok yerel bir ortamdan larının bu müzelerde izlenebildidiren bir konuya özellikle değin çıktı, Paris'te ve Berlin'de yaşa ğini belirtiyor. Bu ünlu sanat tadı, olağanüstülüğünü zorlukla ka rihçisi sıcak bir yaz günü Resim dik. Sayın Rosenblum, Türkiye' mtladı. Öte yandan, New York ve Heykel Muzesi'nde karşısmdade bugün çağdaş sanat alanında sanat ortamı uzun yıllar içine do ki izleyici kitlesini görünce sanıdinamik bir üretim süreci yaşıyo nük yaşadı, yabancı sanatçıları rız bu düşüncesinin doğruluğunu ruz. Ancak bu üretimi uluslarara kabul etmedi. Örneğin, Joseph bir kez daha görmüştur. sı sanat ortamının belirleyici odak noktalarını aşıp ortaya çıkarma konusunda çok umutlu değiliz. Şu sıralar Paris'te sürmekte olan "Yeryüzü Büyücöleri" sergisi evrensel sanat ortamının bugünkü durumunu yansıtmayı ve özellikle bu odak noktaları dışındaki çevre ülkelerde var olan çağdaş sanatı irdelemeyi amaçladığı halde Türkiye'deki çağdaş sanat ortamından söz edilmiyor... ROSENBLUMBaşka ülkelerde de bu durum yaşanıyor, yalnız sizde değil! Çağdaş sanat alanında yoğun bir rekabet olduğu kesin. Örneğin, ekonomik yönden çok güçlü olan Japonya bütün olanaklanyla New York sanat or 10.35 Yaz Okulu 14.00 Haberler 14.15 Öğleden Sonra: Ah Ana Hanım Ana Programda halk ozanı Zafer Gündoğdu'nun türküleri yer alıyor. £V ekonomisi konusunda hammlar yanşıyor. 15.15 Dizi: Küçük Büyük Bütün Canhlar (Aynntılı bıigi yandakı sutunlarda) 16.05 Çocuklar İçin Okul Oncesi çocuklarma yönelik ilk bölümde, TKT tstanbul Radyosu Çocuk Korosu, Çizgi Dizi Ovio, Baie (Gülmez SullanJ, Masal Anlatma Yanşması ve Çızgı Film yer alıyor. Okul çağı çocuklarma yönelik ıkıncı bölümde ise; Çızgı Film, Görelım Oğrenelım Yartsması ve Moflı yayımlamyor. 17.35 Korolar Programda Erdinç Çelikkol'un yönetiminde Bursa Belediye Konservatuvan ekrana geliyor. Seslendirilecek parçalar söyle: "Kürdili hıcazkâr pesrevı, Bahçenizde sümbül olsam, Grup etti gunes, Kammsar olma göntil, Hüzün zaman zaman, Kederlt gunlerı sensiz yazımın, Ekışka söz suylemem, Gül yüzüne gulter solsa ağtarım, Muntazır teşrıfıne hazır kayık, Karşıyaka'da tzmir'in gülü " 18.00 Haberler 18.10 Gençlik Belgeseli Bedensel engel ve uyum sorunlan olan bır grup gencm bir gezi gemisindeki gunJük yaşamları ve grup çalısmalan gösterilıyor. 18.40 Akşama Doğnı Yeni yayın dönemınde "tyi Akfamlar" programmın yerine kültttr ve janat olaylanm ekrana yansılmayı amaçlayan program ekrana getiyor. 19.20 Tarihten Sayfalar 19.23 Dizi: Büyümenin Bedeli Yönetmenliğmı John Pasguin 'ın yaptığı dız'de Alan Thicke, Joanna Kerus, Kirk Kameron, Tracey Gold, Jeremy Mıller başrollen paylasıyorlar. özgün adı "Growng Pains" olan yeni dızıde bir gazelecı kızın serüvenlen anlauhyor. 20.00 Haberler ve Hava Durumu 20.45 Eğlence: Anneler, Babalar, Çocuklar Ankara Televızyonu'ndan Cenan Salnk'm hazırladığı, Fulya Karataş ve Ümit Aktan'm sunduklan programın ilk bölumünde, Timur Selçuk ve km Hazal Selçuk konuk olarak katılıyorlar. Ikıncı bölümde ise Nejal Uygur, tiyatrocu oğullan Süha, Süheyl ve Behzat, müzısyen oğlu Ahmet ile ekrana gelecek. 21.40 Festivalde Dün, Bugtin 21.55 Eğrisiyle Doğrusuyla Ayşe Ozgun'un sunduğu programda sigarunın insan sağlığı üzenndeki zarariı etkıleri hakkında bılgı venliyor. Sigarayı buvkmıs bir kifi, şimdiki durumu ile sigara ıçlıği zamanlardakı durumunun karsılastırmasını yaptyor. Izleytcüer uzman doktora ve konuğa, konuyla ılgıli sorular soruyorlar. 22.25 TV'de Sinema: Elveda Eski Dost James Harriot'un aynı adlı ktiabmdan TV'ye uyarianan dizi bir velerinerin basmdan geçen olaylan konu alıyor. 23.55 Günün Sonu 00.10 Kapamş Ne yazık ki bu çöküşün gümbürtüsü, yükselişin değil. Türkiye'nin yurtdışındaki itibarı ileilişkili bir çöküş... Gümbürtüsü de ona göre oluyor. Önce Türkiye'nin yurtdışındaki itibarının nasıl çöktüğünden başlayalım. Hayır, İngiltere'nin Türkiye vatandaşlarına koyduğu vizeden ve ülkemizin en ünlü yazarlarından Aziz Nesin'in Londra kapılarında çevrilişinden söz edecek değilim. Gerçi bu acı örnekler de Özal Türkiyesi'nin itibarının hangi çukurlarda suründüğünü göstermeye yetiyor. Ama ben sinemasal bir etkinlikten örnek vererek itibarımızın durumunu belgelemek istiyorum. İçinde bulunduğumuz ay Hamburg'da bir Türk sineması toplu gösterisi düzenlenmek istenir. Kültür Bakanlığı kendi elindeki Türkfilmleriniverebileceğini söyier. Ama Hamburg'dakı Alman düzenleyiciler bunu kabul etmezler ve özel ve başka yollarla elde ettikleri Türk filmlerini kullanırlar. Böylece de resmi çevrelerin itibarı ya da tam tersi ortaya çıkar. Ne var ki bugüne dek yurtdışında yazınımızdan sonra en çok ödül kazanan ya da özel gösterilerde övgü toplayan ve sonuçta da ulkemizin itibarını yükselten sinemamız bugün çeşitli nedenlerden ötürü çöküyor. Devlet ise bu çöküşün nedenlerini hâlâ anlayabilmiş değil... Başbakan Özal ayaktopu kulüplerine devletin parasını bol keseden dağıtırken, sinemamızın çöküşünü göremiyor. Sinemayı kurtarmak için çıkarıldığı ileri sürülen yasanın karşısındaki yabancı sermayeye gözü kapalı biçimde kapılarımızı açan diğer yasal düzenlemeter, şimdi artık sinema salonlarında yerli film gösterilmesinı önluyor. Yabancı sermaye ile ikjili yeni yasal düzenlemeler sonucunda sinema salonları Amerikan şirketlerinin eline gecti. Artık sinema salonları düzelecek, koltuklar yenilenecek, ses ve gösterim aygıtları değiştirılecek. Daha ne ısteyebıliriz? Ama tüm bu gelışmelerın sonucunda da sinema salonlarında salt Amerikan firmleri gösterime girecek ve yerli fılmlere aynı salonlann kapıları kapanacak. Şu anda Yeşilçam'dagösterım için salon bulamayan filmlerin sayısının otuza yaklaştığı ileri sürülüyor. Bu da çöküşün değil, yok oluşun yaklaştığını gösterir. Hiçbir sinema salonu Türk filmlerini göstermeye yanaşmayınca, yeni film çekmeye de gerek kalmıyor. Ama yapımcılar film çekmek için gerekli bütçeyi de oluşturamıyorlar ve TRT Televizyonu'nun bu işe para koymasını bekliyorlar. Şimdi televizyon, sinemamızı kurtarabilecek tek etken gibi görülmekte. Tek başına televizyon sinemayı kurtaramaz. Ama TRT, sinemamıza önemli katkılarda bulunabilir. Artık TRT salt bir siyasal aygıt olarak kabul edilıyor. Başbakan Özal, TRT Genel Müdürü'nü atamamakta direnerek radyoyu ve özellikle televizyonu kendi amaçları için kullanmakta bir sakınca görmüyor. TRT Televizyonu'nun sinemamıza katkısını düşünmeye sıra hiç gelmeyecek. Bu arada da sinema salonlarını Amerikan filmleri doldururken ve "Yağmur Adam" adlı ünlü Amerikan filmi şimdiye dek bu sinema salonlarında iki milyar liradan daha fazla bir gelir elde etmişken, TRT Televizyonu da yayınlarını Amerikan sinemafilmlerive Amerikan dizileri ile doldurmakta bir sakınca görmemektedir. Hatta yeni yeni yurtdışına açılan TRT Televizyonu, gidip ortak yapımlara da girr;or. Kiminle? Yine Amerikan şirketlerı ya da Amerikan televizyonlarıyla. . Bunlar kesinlikle yapılmamalı denemez. Ama televizyonun hiçbir kayıt ya da önkoşui koymadan Türk sinemasının ürün vermesine parasal katkıda bulunması gerekir. Hepimiz bu gibi konulara yazılarımızda kimbilir kaç kez değindik. Ama devletin ve hükümetin, en sonunda da TRT'nin kulağı bu çağrıları duyamıyor. Öte yanda, çöküşün gümbürtüsü giderek artmakta. Kimsenin içi sızlamıyor mu? YARIN Sena Törenleri (Ataturk Kültür Merkezi Büyük Salon, 18.30). N«M I W»t (o S1M« (Açık Hava Tiyatrosu, 21.30) Solist değişikliği Kultur Servisi Moskova RadyoTV Buyuk Senfoni Orkestrast'ntn bugun AKM'de saat 18.30'da Elşad Bagirov yönetiminde vereceği konsere kemancı Evgeni Bushkov rahatsızlığı nedeniyle eşlik edemeyecek. Bushkov yerine orkestraya ilk iki konserlerinde olduğu gibi Dmilri Alexeev piyano ile eşlik edecek. İFSAK'ta ayın fotoğrafi Kültür Servisi IFSAK'm her ay düzenlediği "ayın fotoğrafı yanşması" haziran ayı bö'lümü sonuçlandı. Tek seçiciliğini Cengiz Özakıncı 'nın yaptığı siyahbeyaz baskı dalında Erdal Yazıcı, Sadık Üçok, Mine Çobanoğlu ve Selçuk Kundakçı dereceye girdiler. Tek seçiciliğini Cem Çetin'in yaptığı saydam bölumünde ise Yıldız Üçok, Yusuf Darıyerli, Erdal Yazıcı ve Faruk Akbaş'm fotoğrafları derece aldı. Belene dünya TVlerinde" ANKARA (ANKA) Bulgaristan 'daki Türklere yapılan baskıların anlatıldığı Belene dizisi dünya TV'lerine satüacak. ABD, Kanada, Federal Almanya ve bazı Arap ülkelerinin televızyonlan Belene dizisini satın almak için TRT Genel Mudürlüğü 'ne başvurdular. TR T yetkililerinin verdiği bilgiye gore, bu ülkelere satılması öngörülen Belene'nin İngilizce ve Arapça dublajları yapılıyor. Yabancı dilde dublajın çok yüksek maliyetü olduğunu belirten yetkililer, "Belene'ye F.Almanya da talip, ama Almanca dublajı çok pahalıya mal olacak. Yani bir şey kazandırmıyacak. Ama burta rağmen Almanca dublajı da yapılacak" dediler. TV2 16.59 Açılış 17.00 Turizm Eğiümi Temizlik maddeknnin kullamlmaana ıliskin oılgiler verümesme devam edilmektedir. AKM'de 10 sanatçı 10 işini 18.00 Dizi: Zenginler de Ağlar Pato ile sokakıa tanışan Manana geceyı onun evınde geçuv. Ertesi gilnü Pata, peder Adrıana giderek kıa için ısıster.Nevarkipederbu ise ktırsıçıkarvekızıkendısme gelirmesini ister. Sonra da zengin Alberto'ya giderek km hizmetçi olarak almasını ister. Olaylar gelisir. 18.52 Festivalde Dün, Bugün, Yann 19.00 Akşam Bülteni 19.30 Belgesel: Derinliğin Sım Köpekbahğı türlen ve tropikaldenizlerdeki köpekbalıklan ile ügili görüntalerekrana gelecek. SemercVnin fotoğraf sergisi Kültür Servisi Anadolu Üniversitesi Sinema TV Enstitüsü öğrencilerinden Levent Semerci'nin fotoğraf sergisi Ataturk Kültür Merkezi'nde açıldı. Semerci'nin tek bir negatiften elde ettiği 23 fotoğrafının yer aldtğı sergi 20 temmuza kadar açık kalacak. Sergide yer alan fotoğraflardan ikisi 70 x 100 santimetre, diğerleri ise 60 x 70 santimetre boyuılarında. 20.00 Tiirk Sanat Müziği Bahtıyar Sıs'ın hazırladığı programda Tülay Canik yer aUyor. TV 1 SİNEMA 20.15 CNN Dünya Raponı Amenkan CNN Televızyonu 'nun dünya televızyonlan ile isbuiiğiyle hazırladığı bu programda her ulkeden bır muhabır, ulkesındekı bir olayı anlatıyor. 20.45 Dizi: Poirot Araştınyor Dizinin "Boğuntenü Pasta"adını taşıyan döniüncü bölumünde, yaşlı birnssamm ölumunu kuşku uyandırıcı bulan Hercule Poirot, olayıa ılgılenmeye başlar. Basıt bır ölum gibi görünen olay aslında cinayettir. Polisin gözünden kaçan küçük bır ipucunu yakaiaym Poirot, bu olayı çözmekte gecikmeyecektir. 2135 Yaz Boyunca 22.10 Belgesel: Sanayii Nefise Mektebi'nden Güzel Sanatlar Akademisi'ne Ankara Televizyonu'ndan Hülya Sabuncu'nun yapım ve yönetimini üstlendiği belgesel, "Sanayiı Nefise Mektebi"nm kuruluşundan Cumhuriyet döneminde "Guzel Sanatlar Akademısı" olana kadar geçırdığı değısıklıklerı anlatıyor. Birınci bölümde Sanayıi Nefise Mektebi'nin açılmasından önce Osmanlı Imparatorluğu'ndaki sanat faalıyetleri, o dönemlerdekı Batı anlamında yaptlan ilk resim çalışmalart, yabanct sanatçılar ve azınlık ressamlan, asken okuüarda resim eğitimınin baslaması, asker ressamlar konuları işleniyor. New \ahudi mizahı £Ireda Eski Dost (Bye Bye Braverman) / Yönetmen: Sidney Lumet / Oyuncular. George Segal, Jack IVarden, Joseph Wiseman, Sorrell Booke, Jessica Walter/ 1968 ABD yapımı / 92 dakika. Kültür Servisi Bir arkadaşlarının cenaze töreninde bir araya gelen, yıllardır görüşmemiş dört yakın arkadaş, ilk gençlik gunlerini anarlar. Bir öyküden alınan ve tipik New York Yahudi mizahından izler taşıyan bu film, aslında bu kendine özgü mizahı VVood Allen ölçüsünde evrensel bir düzeye çıkaramıyor. Yine de bir dizi başanlı oyuncunun yardımıyla film, belü bir ilginçlik düzeyine ulaşabiliyor. Oyuncular arasında kimi filmlerde başrollerde izlediğimiz George Segal, ilginç karakter oyuncusu Jack NVarden, Clint Eastvvood'un ilk yönetmenlik denemesi olan "Ölümıin Sesi"yle tanınan Jessica VV'alter gibi adlar var. 8 tMNMiza kadar göruleblllr Ataturk Kültür Merkezi nde açılan "10 Sanatçı 10 İş: A" sergisı 8 temmuza kadar açtk kalacak. Ahşılmış resim ve heykel dışmda oluşturulan ürunlerin de bir sanat mekânına kabul edilebileceğıni kanıtlayan sergide Cengiz Çekii'ın (solda) ve Ergül Ûzkutanın (yukanda) işleri de yer alıyor. Sergiyi gezenler, oluşturulan yapıtlarda gündelik kullanım nesneleriyle galeri mekânına ait elemanlann da kullanıldığını göruyorlar. Farklı olanı yakalamak Sergide yer alan sanatçılar ahşılmış resim ve heykel gereçleriyle çahşmıyorlar. Yaptıklan işleri satma amacını da gütmüyorlar. LALE FİLOGLU 10 sanatçı, Ataturk Kültür Merkezi'nde "farklı" olanı yakalamaya çalışıyor. "10 Sanatçı 10 İş: A" adını taşıyan sergiyi gezecek olanlar, gündelik kullanım nesneleriyle, galeri mekânına ait elemanlar ve bu elemanlara eklenen gereçlerle, düzenlemeler ve yerleştirmelerle karşılaşacaklar. Alpaslan Baloğlu, Canan Beykal, Cengiz Çekil, Osman Dinç, Ayşe Erkmen, Serhat Kiraz, Fiısun Onur, Ahmet Öktem, Ergiil Özkutan ve İsmail Saray'dan oluşan 10 sanatçı, bundan sonraki sergilerde, sürekli birlikte olmak amacıyla bir arava gelmediler. Sanatçılar, "Birevsel sanat görüş ve anlayışlannın farklılaştırdığı çeşitli teknik, biçim ve estetik davranışlar ortaya koyduklanndan dolayı", bir grup niteliğinde olmadıklannı söylüyorlar. Ancak yine de onları bu sergide buluşturan ortak özellikler var. Sergide yer alan sanatçılar, alışılmış resim ve heykel gereçleriyle çahşmıyorlar. Yaptıklan işleri satma amacını da gütmüyorlar. Amaçlanndan biri, ahşılmış resim ve heykel dışmda oluşturulan urünlerin de bir sanat mekânına kabul edilebileceği. Avrupa'da uzun bir geçmişe sahip olan "düzenlemeyerleştirme" sergilerinin ulkemizde 10 yıllık bir geçmişi var. Bu anlamda işleri yapanlara, çok sayıda yeni ismin eklendiğini söylemek de yanlış olur. Bir eksik bir fazla, 10 yıldır hemen hemen aynı isimler bu sergilerde yer alıyor. Mekân içine olaganı, günlük yaşamı yerleştirerek oluşturulan sergilerin sayısı da oldukça dz. İzleyici ancak "Öncü Sanat", "Günumuz Sanatçıları", "Yeni Eğilimler" gibi toplu sergiler ile çok az sayıda açılan kişisel sergilerde bu tür işlerle karşılaşma olanağı buluyor. AKM'de bir araya geldiğimiz sanatçılara (A. Baloğlu, C. Beykal, C. Çekil, A. Erkmen, S. Kiraz, A. Öktem, E. Özkutan), izleyicilerin 10 yıl önce gösterdiği tepki ile bugünkü yaklaşımlan arasında bir farklılık olup olmadığını soruyoruz. İlk olarak Ayşe Erkmen sözü alıyor: "Bu sergilere daha önce alışık olmayjn insanlann, o zaman gösterdikleri lepkiyle şimdi gösterilen tepki arasında çok büyük bir fark yok. Bu tür sergiler az sayıda açılıyor. Bu sergilere kalılanlann sayısı da çok az. Durum böyle olunca izleyiciyi suçlayamayız". Alpaslan Baloğlu, Erkmen'den farkh duşünüyor. Ona göre, izleyicide, fazla olmasa da bir yakınlaşma var. Baloğlu, "Ömeğin, izleyicinin de kalkısının ülması gerekea, beklenen işierde bu katılım olmuyordu. Oysa şimdi bazı sergilerde izleyici rahatlıkla o işin içine girebiliyor" diyor. Sorumuza karşılık Cengiz Çekil, izleyicinin tavnrun kolay saptanamayacağından soz ederek, "Eğer izlejici bu tür sergilere çok da fazla alışırsa ben rahalsızhk duyanm" derken, Canan Beykal, Çekil'in söylediklerine karşılık "O olayın alışılageldigini hissettiğin zaman farklı bir şeyler >apma yoluna gidersin" sözlerini ekliyor. Bu arada Cengiz Çekil'in, izleyicilerin tavrıyla ilgili söylemek istedikleri var: "Izlejici, bizim dışımızdaki görsel aktivitelerle, alısılagelmiş sergilerle öylesine beslenmiş ki. biyimle aralannda bir iletişim kurmalan çok zor oluyor". ArasarCın dunyasından Kültür Servisi Mine Arasan'ın gravürlerinden oluşan "Mine Arasan'ın Dunyasından" adlı sergi Galeria Ataköy Sergi Salonu'nda açıldı. 1972 yılmda Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Graflk Bölümü'nü bitiren sanatçı Prof. Mustafa Aslıer, Prof. Mustafa Plevneli, Prof. Bedri Rahmi Eyuboğht atolyelerinde model çalışmalarına devam etti. Sanatçınm sergisi 16 temmuza kadar açık kalacak. 22.45 İngilizce Haberler 23.00 Salıdan Salıya Programda Ayse Tunalı ekrana geliyor. 23.30 Belgesel: Zamanın Arşivinden tnsanoğlunun çağlar boyunca denizden besknmek için neier yaptığı, bazı balıkçüık geknekteri anlatüıyor. 24.00 Kapamş R A D Y O 1 04.55 AçıUş, program 05.00 Haberler. 05.9S Günaydın(l). 07.00 Bugün (Kuşak 2)09.40 Arkası yann. 10.00 Haberler. 10.05 Biz bir aüeyiz. 11.00 Haberler. 11.05 Reklamlar. 12.00GQnüyaşarken(Kuşak3)14.00Bölgesel yayın vereklamlar(4). 17.00 Haberler. 17.05 Otunnayen. Almanya. 17.25 Türkçesöziühafıfmüzik. 17.40 Çocuk bahçesı. 17.55 Haftanın çocuk şarkısı. 18.0018'den 20"ye (Kuşak 5). 20.00 Çocuk koroları. 20.10 Yenı sesler. 20.30Turkçe sözlu hafif muzik. 21.00 Haberler. 21.05 Saz eserleri. 21.15 Türk ve Islam dunyasından. 21.30 Türk halk mttzıgı dinleyıci istekleri. 22.00 Küçük konser. 22.30 Sohsllerden seçmeler. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenın lçinden (6). 00.55 Gunttn haberlennden özetler. 01.00 Program ve kapamş. 01.0504.55 Gece yayını. H A D T 0 Z 07.00 Açılış, program ve haberler. 07.05 Solisclerden seçmeler. 07.30 Haberler. 07.40 Türküler ve oyun havalan. 08.00 Sabah konseri. 08 J 0 Beraber vesolo şarkılar. 09.00 Türküler. 09.15 Çocuk bahçesi. 09.30Buddy Greco soylüyor. 10.00 Halkmuzığimız. 10.20ÇagYışım. lO.SOTurkçesözlu hafif munk. 11.05Şarkılar. 11.20 Türküler geçıdı. 11.40 Hafıf müzık. 12.00 Türküler ve oyun havalan. 12.30 Solistler geçidi. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif muzik. 13.30 Erkeklertopluluğu. 14.00 Yabancı düdersi. 15.00 Türkulerden bir demet. 15 J 0 Arkası yarıo. 15.50 Hafif muzik. 16.05 Solistler geçidi. 16.30 Türküler geçicN. 17.00 Cazustalan. 17.30Türk halk müziği toplu programı. 18.00 Klasikkoro. 18.30 Dinveahlak. 19.00Haberler 19.20 Hafif muzik. 19.30 Türküler geçidi. 20.00 Solistlerdenbirerşarkı. 20.30 Yabana düdersi. 21 JOHafifMüzık.22.00Berabervesoloşarkılar 22.30Birroman/bırhikâye 22.45Türkuler. 23.00 Haberler. 23.15 Solistlerdenbirerşarkı. 23.40Hafif muzık. 23.55 Salı konseri. 00.55 Gunun haberlerinden özetler, program ve kapamş. R A D Y O 3 07.00 Açılış, program ve haberler. 07.05 Giıne başlarken .08.00 Sabah içinmuzik.09.00Haberler M.lSSabahkonseri lO.OOMüzıklıdakıkalar. ll.OOÖğleyedogru. 12.00 Haberler. 12.15 Hafif muzık. 12.30 Gunun konseri. 14.00Muziktüneli. 15.00 Açıklamalıbalemüzi£. 15.45 Konser saati. 16.30 CazsanaU. 17.00Haberler. 17. lSÜnlüsesler. 18.00Müzikyelpazesi. 19.00 Haberler. 19.15Müzikveyorumcular. 20.00 Her salı gençlerle 20.30 Bir konser. 22.M Haberler. 22.15 Gokkuşagı. 23.00 Gece konseri. 24.00 Gece ve muzik. 00.55 GünUn haberlerinden özetler, program ve kapanı;. R A D Y O 4 07.00 Açıhş, program ve haberler. 07.05 Türküler ve oyun havalan. 07.30 Solistler geçıdı. 08.00 Tttrkuler. 08.15 Şarkılar. 08.30 Türkülerden bır demet. 09.00Haberler 09.05Berabervesoloşarkılar.09.30Turkuler\eoyunhavalan 10.00 Haberler. 10.05Sabahıngetirdıkleri 11.00Haberler. ll.OSTurkuler 11.20Şarkılar. 11.35 Beraber ve solo türküler. 12.00 Haberler. 12.05 Muzik bahçesi. 13.00 Solısller gecıdi 13.30 Yurdun dörı bucagından 14.00 Haberler. 14.05 Solistler geçidi. 14.30 THMtopluprogramı lS.OOSiziniçinseçtiklerimiz. 16.00Haberler 16.05 Yurttan sesler erkeklertoplulugu. 16.30 lkisolıstten şarkılar. 17.00 Haberler. 17.05 Ikısolistsoyluyor. 17.30 Fasıl. 18.00 Yurttan sesler. 18.30 Solistler geçidi 18.58 Program ve kapanıs. Ünlü y&netmen • GALERİ •ATÖLYE HEDEFEĞİTİM HİZMETLERİAŞ. Sizleri Güzel Sanatlar Sınavlanna Hazırlıyor rl7f*mnuı30Adıu)osl9S9(hanoda2tanıgün) SoatlerlOOO 1700 E^Him ymt Zmalilıuyu ln«oat Meılek Vop. Teknık Usesı Bojvuıu Ie( 175 33 3031/513 33 82 Son «OJYUIU lanhı 12Temmuı 1989 PERA 146 97 38 1 3 2 64 26 GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTELERİNE HAZIRUK KURSLARI MAHİRGÜVEN yönetiminde 333/3 Kodıkfiy AKM'de 8 temmuza kadar görülebilecek sergi, 10 sanatçı üzerinde nasıt bir etki yarattı? Ulaştıkları yeni bir noktadan söz edilebilir mi? İşte Canan Be>kal'ın sövledikleri: "Biz bu sergi için bir ara>a geldiğimizde bir 'annma' yaşadık. Birbirimi/e kimler olduğumuzu ve kimlerie birlikte olduğumuzu sorduk ve bu sınama sonucunda biz anndık. Bu sergi o arınmamn ilki. Bu demek değil ki, bu toplu sergide yer alan arkadaşlann hepsi aynı sekilde diğer sergilere de kaiılacak". Beykal'ın sözünü "arınma" konusunda Ahmet Öktem şunları söyledi: "Kendisini ressam olarak lanılıp da sergideki işler gibi işleri de, sadece bu işleri yapanlar kadar i>i yaplıklannı söylejenler de var. Bu sergi, diğeıieri gibi "biraz ondan biraz bundan' tarzında bir iÇerikle çıkmadı ortaya. Vağlıboya resmin dısındaki araç gereçlerle algılama boyullannı genişletmek isleyen insanların kalıldığı bir sergi bu. Bu in>anlann sayısının fazla olmasının nedenlerinden en onemlisi de (icari vonlerinin olmajışr". SANTA MONJCA (AA) "Patton" adlı fılmiyle 1970 yılmda Oscar kazanan ünlü ABD'li yönetmen Franklin J.Schaffner öldü. 40 yıllık bir sinema kariyeri bulunan ve 28 kez Oscar'a aday gösterilen Schaffner'm yapıtlan arasında Steve Mc Queen ile Dustin Hoffman 'ın başrollerini paylaştığı "Papillon/Kelebek ", Charlton Heston'm başrolü oynadığı "Planet of the Apes / Maymunlar Cehennemi" ile Gregory Peck'in oynadığı "The Boys from Brazil" ettiği bulunuyor. Schaffner öldü UGUN • Söyleşi Sevgi Sanlı saat 113013.00 arası Basm Muzesi'nde "Tiyatro" konulu bir söyleşi yapacak. • Maariflller evlnde saat 20.00'de Hilmi Yavuz'la söyleşi. Bahariye'deki Dr. Esat Işık Cad. Keresteci Aziz Sok. No: 20'de Hakkı Anlı Be<ha Güleryuz Sobrı Berkcl Abıdın Dıno S»lım Turon Sükrir» Dıkroen Adnon Varınca Nojol Devrim SAHâT GALERİSİ ~ T . , ^ Sergi Ummuz 1989 1 j oo [çoo Ömer Kale«ı rukstl Arılcn Om«r Uluç beyytt Bozdogan Mustafa Altınto; Fıg«n Ajrdınlo>bas ZeJcı Fmdıkoglu Aytoç Katı Huseyıo Errun<; Fevzı Korakoç Fuat Acoroğlu Mılhat Sen 10 SANATÇI 10 İŞ: A AKM SERGİ SALONU NU KOUKSIYO* KURUlUSURlNf* K.A1KIİMHLA A A 15t 15HA2IRAN8TEMMUZ Sergi Duyurularınız için 1469738
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear