Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
20MAYJS 1989 CUMHURİYET/7 'Başka dünyaların insanlamyız' Alamanyalı Türkler ŞÜKRAN KETENCÎ Türklerin, yabancı kültürlere kapalı ve tepkili Alman toplumuna entegrasyonu çok zor 7AJmanya'da yaşayan 1,5 milyon Türkün haklan, sonınlanna yönelik, bugüne kadar atılmış çok az olumlu adıra var. Alman siyasal parti sözcükri, Türklere yönelik politikalar geliştiren yetkili ve uzmanlann ileriye yönelik söyledikleri de umutlandtncı, iç açıcı değil. Onaya çıkan tabloya göre, gelişmiş sanayi toplumunda ancak sermayenin işine yarayacak emek gücü kimliğini koruyabilecekler ayakta kalacak. Olayın siyasal ve sosyal boyutunda ise, tek kültürlü Alman toplumunda Almanlan rahatsu etmeyecek, sorun yaratmayacak, sosyal yük olmayacak insanlar isteniyor. Elbet Almanlar bir bütün olarak böyle duşünmüyorlaı. Tam tersi, insan haklan boyutunda yaklaşan etkili kişiler ve güçler de var. Ancak bugune kadar izlenen politikalan belirleyen birinci görüş olmuş. Türkler için 10, 20, 30 yılı bulan göçmenlikten sonra umut olarak gösterilen en ileri hedeflor, yerel seçimlere katüma hakkının yaygınlaşnıası, Alman vatandaşlığına geçişte bazı kolayuklar ve eşlerin, çocuklann getirilmesi ile bağırasız çalışma haklanru elde etmelerinde çok sınırlı ek haklar. Türk hükümetlerinin izlediği politikalar, gönderdikleri vatandaşlanna katkılan ile kıyaslandığında, Almanya cephesinin hiç değilse sorunları gördüğü ve ilgilendiği söylenebilir. Türkiye'nin bunca yıldır döviziru kullandığı, vatandaşı insanlara katkısı, hâlâ sadece yararlanma beklenen alanlarla sınırlı. Almanya'da yabancılar ve Türklere yönelik yapılmış bol bol arastırma var. Gelişmeler, sorunlar bilimsel istatistiklere dökttlmüs. Sosyal kurumlar, eşit uygulama içinde olmasa da, işlev yapıyorlaı. Yabancılar Almanya'ıun gündeminde 4 Almanya'daki Türkler Biz para makinesi değîlîz Isteyene Türk vatandaşbğından çıkanldığına ilişkin belge veriliyor. Gerçekte ise vatandaşlık hakkı iptal edilmiyor. Tabii bu türden aslında hukuk dışı idare ediliyor olmak için, her iki tarafın polisinin beğendiği, ideal vatandaş, uslu vatandaş olmak gerekiyor. Türkiye'nin bir kolaylık gibi sunduğu, bir başka döviz toplama yolu, bedelli askerlik ise, tepkiler karşısında ödenen miktarının düşürühnesine karşm hâlâ büyük yakınma konusu. Gençlerin geleceklerine yönelik düşük ücretle eğitim görecek okullar ya da kurslan seçmek yerine, para biriktırme kaygısına düştükleri, gelişmelerinin önünde önemli bir engel oluşturduğu öne sürülüyor. Gençler arasındaki yaygın işsizlik anımsatıhyor. 10 bin markın önemli bir para olduğu ve zaten ikinci üçüncü kuşağın Türkiye ile kopmakta olan bağlannda olumsuz rol oynadığı belirtiliyor. Aynca da pek çok Türk genci, askerlik süresince kendiierine uygulanan eğıtimi çok antipatik, yadırgatiCT ve Türkiye'ye yakınlaştıncı değil, aksine uzaklaştına bulduklanm söylediler. Bu sorunun çok ciddi ele alınmazsa süreç içinde Türkiye aleyhine çok yönlü olumsuz etkileri olacağım vurguladılar. Pazar, tatil gününü çoluk çocuk her yaştan halkevinde geçiren Turklerle konuşuyoruz. Daha çok Türkiye'de eğitim görmüş öğretmenler, birinci kuşağın yine eğitim görmüş kalifîye işçileri, ikinci kuşağın yine eğitimden geçmiş gençleri ile Almanya'nın aşağı yukarı en aydın kadrolan bu türden demeklerde toplamyorlar. Her kesimle iletişimleri olan bu insanlar olaylara daha geniş boyutlardan bakıyorlar. Birinin bıraktığı yerden diğerinin devam ettiği konuşmalarda özellikle vurgulanan, önemli saptamalar var... Her şeyin kaderciliğe terk edildiği, insanlann gerek Almanya, gerekse Türkiye cephesinden acımasızca sömürUldükleri, yitirilmiş uzun yıllar var. Bu dönemde ağırlıklı Türkiye'ye dönme umudu ile yaşanmış ve Türkiye'ye yönelik politikalar geliştirilmeye çalışılmış. Karşılığında Türkiye'nin bugüne kadar verdiği, sınır kapılannda seçime katılma hakkı var. "Madem ki Türk vatandaşıyız. Neden doğru dürüst seçme hakkı tanmmıyor. Konsolosluklara sandıklar konur. Türk vatandaşlan seçme haklannı kullanırlar. Böylece oy gücümüz olduğunda, belki siyasi partiler de sorunlarımızla ilgilenirlerdi" diyorlar. Sınır kapılannda verilen seçime katılma hakkının kullamlamadığını, işlerinden aynlamadıklarını anlatıyorlar. Sınır kapılannı kullananlar da var. Bunlar çoğunlukla para gücünü ellerinde tutan cami çevTelerinin örgütlü organizasyonları. Otobüsler tutuluyor. Harcamalar karşılamyor. Düzenlenen otobüs seferleri ile sınıra gelinip oy kullanılarak hemen geri dönülüyor. Böylece izin avarlama. zaman sorunu, para harcama gibi kişisel, altından çıkılamayacak sorunlar olmaksızın, belirli görüşlerin sahiplerine oy kuUandırümış oluyor. Bizlerin Türkiye'den nedenini bir türlü anlayamadığımız sınır kapılanndaki ağırlıklı sağ oylar böylece elde edilmiş oluyor. Halkevi çevresinde artık göç Yeşillerin yabancılar steusü Frau Senft, kultür kaynaşmasından, btrlikteliğinden, kulturierin yan yana uzel SPD tyaıet öaşranı Traute Müller, Türk Yabancılar konusu sürekli Al Almanya'da normalde olması gerekenın aksine ikinci, uçüncü kuşak için çafişma koşullannda olumsuz gelişmeler var. İşçi açıflı oMuöu için Türkiye'den hklenni en katı btçimde konryarak duşmanlıjjına karşı Türkleri ortak muyaşamalanni anlamadıklannı söylüyor. cadeleye çaöınyor. manya'mn politik gündeminde. seçilerek alman birinci kuşağın çalıştjjı ücreöerin daha yüksek okiuğu işyerlerinde, Almanlardan da istem artınca Türk işçiler azalmış. Tamamı S milyona ancak varan ve ru olursa Anayasa Mahkemesi'tktidar partileri adına CDU'Alman nüfusu içinde sadece "?o asıtlı olduğu için, otomatik vataıı sayıda Türkün evinin yakıldığı bi yaklasımlar çıkabiliyor. Daha in ten o kadar çok farkh şeyleri al nden olumsuz karar da çıkabilenun sözcüsü Senrbrock ise CDU 1 liniyor. Geçen yıl Hamburg'da, 6 sancıl yaklaşım beklenen sosyal gılıyorlar ki. örnefin yabancıla7.5 gibi düşük bir oranda olan ya daşlık ve eşit haklan kazanmış ceğini vurguluyor. "Ne yazık ki bancıların sürekli gündemde ol oluyorlar. Almanca bilmeyen in gün önce Berlin'de yaşandığı üzere demokratlann içinden ise üstün ra ilk yerel seçim hakkını taıuyan, Alman toplumu yabanalann hak nun, ancak Ortak Pazar çerçcveması, Alman toplumunun yabana sanlann, sadece daha cazip yaşam ırkçı Almanlann saldırısına hedef ırk koşullarunasından uzaklaşa öncülük yapan Hamburg'un en larında çok tutucu. Ben kendi sinde karşılıklı yerel seçim hakkının tanınmasından yana olduğumamış olanlann hâlâ çoğunlukta yetkili kişisi, Eyalet Başkanı ve de kültürlere kapaü ve tepkili bir top koşullan için akın akın gelmeleri olup öldürülenler de var. Sosyal Demokrat Parti'den partim SPD'de dahi çoğunluğun nu söylüyor. Türkiye"nin Ortak olduğu da gözlemlenebiliyor. Yabana düşmanlığı ve özelliklum olmasından kaynaklanıyor. karşısında, zamanında en fanatik (SPD'den) Henning Voscherau, yabancüann bütün haklannı ol Pazar üyeliği henüz çok uzakta olSennaye ve toplum, ucuz ve ağır kampanyalan yapan ırkçı Alman le Türklere yönelik saldınlar arHer partinin elinde yabana poduğu gibi yerel seçim haklannı da işçilikler için yabancüan isterken, lar, şimdılerde, "Gelmeleri şart c!e tık Alman siyasetçilerini, sendika litikalarına ilişkin yeni göriişleri, çok zıt kültür çatışmasırun varlı benimsedikleri, içlerine sindirdik duğuna göre, Almanya'da yaşayan ğı nedeni ile sorunun ancak çok Türklerin yerd seçim haklan da onlarla eşit haklan paylaşmayı ve ğil, olduklan ülkelerde de Almaıı lan rahatsu eden boyuüarda. Başparti kararlanm ve yasa tasanla yıllar sonra, bir iki kuşak sonra leri kamsında değilim. Öncelikle çok uzakta anlamına geliyor. Geeşit koşullarda yaşamayı, hele de lıklannı koruyarak yaşayabi'irler" ta yeşüler ve sendikalar, çeşitli kurını içeren bir yığın çalışma var. kendiliğinden çözüleceğine inan onlara karşı çok zor ve uzun mü nel seçim hakkının ise ancak AlAlmanya'ya yerleşik toplumun bir demeye başlarruşlar. Yine de ya mmların yabancı düşmanlığına cadele vermemiz, onlan alıştırma man vatandaşlarma tamnan bir parçası olmalannı asla benimse bancıları istememe tüdüleri karşı kampanyalan var. Seminer Ancak var olan yasal düzen ve dığını söylüyor. "örneğin bugün mız gerekiyor" diyor. hak olduğunu söylüyor. yemiyorlar. Almana kültürlerinin "Türklere yönelik" olarak patlı ler, toplantılar, afişler, sloganlar, olumlu çalışmalar olarak gösteri eskidân göç eden Polonyalılan salen yeni projeler incelendiğınde, dece adlanndan ayırabiliyoruz. SPD'nin Hamburg Parti Başözet olarak iktidar partileri göürünü toplumsal eğilimleri ile de yor. el ilanları ile yabancılan Alman Türklerin Almanlarla eşit haklar Tamamen uyum içindeler. Türkkanı Traute Müller de yabancılar rüşüne göre ve hatta sosyal demokratik hukuk devleti ilkeleri Konu, bu dizinin başında anlat lara sevdinneye uğraşıyorlar. konusunda henüz ne kadar geri ler de biriki kuşak sonra öyle ve Turklerin haklanru savunanlar mokratlann, Türklere yakın öncü arasında bol bol zikzaklar çizili raaya çalıştığırnız, Hitler'in doGörüştüğümüz siyasi parti söz lerde olduklan ortaya çıkıyor. olabilir" diyor. arasında, SPD içinde dahi işleri kanadı dışında kalan çoğunluğuyor. ğum günü etrafında yaratılan, ya cüleri, Türklere yönelik politikanin çok zor olduğuna işaret edi na göre, Türklerin Almanya'da Göruştüğümüz bütün yetkililerTürklerin Almanya'da kalacakAlmanya'ya gelen yabanalann şanan panikle sırurh değil. Orada lann belirlenmesinde söz ve karar yor. Türkleri öncelikle partisine Almanlarla eşit haklara sahip olbirbirlerinden çok farklı konum ki insanlann yaşarruru etkileyen, sahibi olanlar, ortak görüş halin den, Türklere yönelik çok tehlikeü larsa, her alandaki haklannı ge üye olmaya çağırıyor. Ancak içer rıalan, ancak Alman vatandaşlıboyutlara varan yabancı düşmaıı liştirebilmede en etkili olabilecek lan var. Kültür yakınlıklan, iki ül sarsan, her gün bir yeni olay geli de yabancı düşmanlığını ve özelden birlikte mücadele verilirse, ğını kabul etmeleri ile olası. Allikle de Türklere yönelik tepkile lığına karşı düşünülen önlemleri, seçim hakkı ile ilgili gelişmeler önce partililer alıştırılarak yaban manlar arasında horlanmamalake ilişkileri içinde, gönderen ülke şiyor. Bir gün Frankfurt'ta birçok ri, "tek kültürlü toplumun yaban verilebilecek haklar çerçevesini, çok sınırlı. tktidar partileri en ge cılar ve Türklerin başta yeıel senin koyabildiği ağırlıkla bağlann ve dışlanmamalanmn da tek yotılı, özel haklar geliştirilmiş. En Türk dükkânı ve lokanta, kaftteT cı kültürlere duyduğu tepki ile di gelecege yönelik yaklaşımlarını lişmiş örneği Hamburg'da olan çim ve diğer güncel haklan ile lu, kendi kültürlerinde direnmeköğrenmeye çalıştık. Öncelikle çok yerel seçim hakkını dah< çok gökötü koşullann Türkler için gecer yanın bulunduğu çarşıya (City Ba renen aykın kültürün çatışması" uzun dönemde genel seçim, çifte ten vazgeçip Alman kültürünü kali olduğunu aynca vurgulamayı nar'a) bomba ihban yapılıyor. olarak açıklıyorlar. Türklere ba büyük çoğunluğun, Türklerin Al rüyorlar. Anayasa Vfahkemesi'nde vatandaşlık gibi önemli haklannın bul etmeleri, kısaca kültürel angerek var mı? Aslında Almanl.ı Çarşının saatlerle boşaltılması ile kış, verilmesi gereken haklar, ya manya'ya göçmen olarak yerleş dava acacaklannı deklare etmiş savunulmasının yapılabileceğini lamda da Almanlaşmalanndan nn son ikiüç yıldaki yeni sorur.u, yaratılan korku sonunda, Türk bancı düşmanlığının çözumü ko mek istedikleri düşüncesine hâlâ lerdi. Yerel seçim hakkının öncü söylüyor. geçiyor. Sözcükleri daha ölçülü, Doğu Bloku göçmenleri. Yüteıca dükkânlann müşterileri kaçınlı nulannda ise çok farklı görüşler çok yabancı olduklannı vurgula sü Prof. Helmut Rittsüeg, şimdimak gerekiyor. Herkes yabancı lik deklare edilmiş olsa da yerel seSPD'nin federal düzeyde temsil sevimli kullanmakla birlikte so"Alman ırkdaşlanmızı istiyonız" yor. Bir başka gün bir Türkün evi var. Görüş ayrilıklannı, partilerin nuçta entegrasyondan, birleşmediye propaganda yapmışlar. Kapı yaküıyor. Türk evlerinin kundak resmi görüşleri ile çerçeveleme düşmanlığının, Türklere yönelik çim hakkının iptali için Anayasa cisi Schwietering de Almanlarla den bunu anlryorlar. Türkler bular açılıp da "buynın alın" denin İanmasının nerede ise sistemleşti olanağı da yok. Bazen olumsuz düşmanlığın entegrasyon (kültür Mahkemesi'ne başvurulmaması eşit haklar için çok uzun yıllar ve na karşı direnirlerse dışlanacak, ce de paniğe kapılmışlar. Üstelik rildiği, tek tek polis kayıtlannda yaklaşım içindeki iktidar partile lerin kaynaşması) ile çözüleceğin umudunu taşıyor. Karşı savunma çok zorlu mücadelenin gerekli ol horlanacakiar. En kötü işlerde, en anayasalan gereği gelenler Alman kalan t'aailı meçhul olaylarla çok ri yetkilileri arasından da sıcak de birleşivor. Ancak aynı sözcük ya hazırlandıklanru, ancak başvu duğuna işaret ediyor. ' düşük ücretlerle çalışıp, en çok işsiz kalacaklar, işsiz kaldıklannda, kendiierine yöneiik onyargılardan ve beklentilerden yakımyoriar suç işlediklerinde yürürlükte olan yasalar gereği gönderilmeye çalışılacaklar. Yabancılar polisini korkulu rüya olarak görmeye devam edecekler. 9 Alman kaynaklanna göre 1987 yüında Türklerin Türkiye'ye para olarak havaleleri 1 milyar 300 milvon DM. Bu vapılanyla F. Almanya'da çalışan yabancılar içinde önde gidiyorlar. Türkleri 650 milyon DM'la Yugoslavlar ve 550 milyon DM'la ltalyanlar izliyor. Türkiye'nin döviz bankası olarak gördüğü Almanya'daki işçilerine somut olarak verdikleri ise, diğerlerininkinin her zaman gerisinde haklar taşıyan sosyal güvenlik anlaşmalanm imzalamak. Almanya'da uzun süre kalmış ve Almanlarla uyumu konusunda polisten olumlu belge alabilmiş, Alman vatandaşlığına geçmek isteyenlere, Almanlar diğer vatandaşlıktan aynlma koşulu getirdiği için, Türk vatandaşlığından çıkma izni vermek. Türklerin bu noktada çok zor verilen Alman vatandaşlık hakkını içlerine sindiremeyip çoğunlukla bu hakkı da kullanmadıklanrıı vurgulamak gerekiyor. Türkler, Türkiye ile bağlannın kopmayacagı çifte vatandaşlık hakkı istiyorlar. Türk hükümeti bir bakıma bu eğilime uygun bir uygulama geliştirmiş. men olmaya kararhlık konusunda görüşbirliği var. Bugüne kadar göçmen olduklarını algılamamanın ve Almanya'ya yönelik politikalar geliştirraemenin çok büyük zarar verdiğini söylüyorlar. Devletlerin, her ikisinin de hiçbir yol göstericiük yapmadıklanndan yakımyoriar. Henüz artık dalbudak salmış sorunlannda önceliklerini dahi seçecek konumda olmadıklanndan yakımyoriar. "Kimsenin bizi düşünmediğini, haklann istenmesi, bilinmeden verilmeyeceğini, o kadar geç gördük ki. Sonınlanmız nasıl çözülür? Yanıtlarını bilmiyoruz. Sadece çok genel olarak Almanya'da yaşayacağımızı, buna göre politikalar geliştirmemiz gerektiğini biliyoruz. Bizim burada Almanlarla eşit haklar, seçme, secilme haklannı elde etmemizden, yerleşmeye yöneh'k politikalar geliştirmemizden aslında Türkiye'nin önemli cıkarları var. Nasılsa Türkiye'de işsizlik, ağır ekonomik sorunlar karşısında bizim dönmemiz istenmiyor. Burada hiç değilse insan gibi yaşamamız, güç, etkinlik kazanmamız, Türkiye'nin çıkarları açısından ne kadar önemli. AT'ye girmek isteyen Türkiye için biz içerden destek, güç olabiliriz. Yeter ki Türkiye, başını kuma gömmekten vazgeçip gerçekleri görsün. Bize yardımcı olacak politikalar geliştirsin." Sadece SPD'nin yabanalar ve Turklerle iç içe olan ilerici kadrolan ile yeşilleT Türkleri zorla Almanlaştırmaya kalkmadan entegrasyondan söz ediyorlar. Türklere çok yabana gelen Alman vatandaşhğına zorlamadan çifte vatandaşlıkla eşit haklardan yararlandırmayı savunuyorlar. Yeşillerin yabancılar konusunDGB Yönetim Kurulu uyesi llse Brusis, sendikalann gündeminde üyeleri ya da sorumlusu Monika Bethscheider iki yüzlü politikalan eleştiribancı işçilere yönelik düşmanlığa karşı önlemler olduğunu belirtryor. yor. İki kültürün bir araya gelmesini, pizza, kebap sevme olarak algılayan solu da suçluyor. Demokratik sentezin algüanmadığım, Almanya'ya göç eden halklann eşitliğini savunduklannı anlatıyor. Sendikalarda Türk ağırlığı BAR • RESTAURANT Şemsiposa Moh. Bostansok.No. 51 Üsküdar Rez34692 96 dilhayat IŞIK YAVUZ ^ ^ ^ ^ * Restanrant Bar Fransız nuttfağı nefis deniz mahsülkri huzurlu ratut ortamda p/yanoda Sülent Yolcu Hergün 19.0002.00 arası CMNDO6ARKEN Mjc*mNoaCod No70K« 3OtokÛY 1593578^1607828 Ms\RTIB.AR CiFE ZONGULDAK ASLİYE BİRİNCt HUKUK MAHKEMESİNDEN VERÎLEN İLAN 1988/654 Davacı Yaşar Köktürk vekili Avukat Venüs Kıran tarafından davalı Durcan Köktürk aleyhine açılmış bulunan boşanma davasırun mahkememizde yapılan apk yargüaması sırasmda; Zonguldak Merkez Korucuk köyünde oturan davalı Durcan Köktürk'ün adresinde bulunamadığı ve tstanbul'a gittiği, C. Savcılığınca da adresi tespit edilemediğinden ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup duruşma günü olan 28.6.1989 günü saat 9'daki duruşma için mahkememizde hazır bulunmadığımz veya bir vekil tarafından temsil edilmediğiniz takdirde duruşmanın gıyabınızda sürdürüleceği ve karar verileceği HUMK.213 ve 377'nci maddeleri gereğince davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 14.4.1989 Basın: 6142 Alamanyalı Türkiyeüler sadece halkevinde değil, her yerde kenGitarda bar'da diierine yönelik onyargılardan, KENAN Mahmnt ve Mclîh beklentilerden ne kadar çok bunaldıklannı, düş kınklığına uğraCıima C :ea dıklanm anlattılar hep. En çok para makinesi olarak görülmek ^ ^ içlerine işlemiş. Bir anlamda da Dühıyat Sok 7 EtHsr 165 15 96 166 51 86 BAR dünyalan, bir türlü birikemeyen MndaCad PamukbankYanı 336 4119 para kazanma çabası ile çerçeveîenmiş. Sınırdan ayak bastı parası ile gümrükçülerin rüşvet istemeleri, trafîkçilerin yol kesmeleri ile başlayan soygun düzeninin, îşleri olan bütün resmi daireler ve hastanelerde sürdüğünü anlatı146 97 38 «132 64 26 yorlar. En çok da özlemle, bütün bagaatcad çıftehav\izîar .. yılı iple çekerek gelinen tatilde, 358 18 70 358 49 30 A , | ] l m l ' H " dost ve akrabalann dahi kendilerini sadece para makinesi olarak görmeleri, armağan ve para bekAVLSTRALYA'DA tNGlLtZCE leyip asıl özlemleri sevgiyi esirgemeleri koyuyor. Anlattıklanndaıı, l)F EMCLISH GENEL İNGIÜZCE, KONAKLAMA, SOSYAL AKTİVİTELEH, Almanya'da yıl boyunca horlanHAMALANI. KARS1LAMA, SAÛL1K SIGOHTASI, ma, istenmemenin acısı ile TürkiTÜM ORGANIZASVON. UNIVERSITE ye'de adam yerine konma, sevilme açlığı özlemi içinde olduklan "tSMİMÎZ FARKIMIZDIR" ortaya çıkıyor. Tam tersi; paraTEK A.Ş. (1) 362 39 59 (1) 362 40 96 göz yaklaşunlarla yıkıldıklan, taBAĞDAT CAD. NO. 510, D.6 BOSTANCIİSTANBUL tillerden sadece paralan tükenmiş olarak değil, asıl önemlisi umutları tükenmiş olarak yıkılmış, 20 MAYISTAN İTİBAREN döndükleri anlaşılıyor. Sacrh 15.0021.00 arası Yabana içM Yertilçki TOOMC 3tten: 3500TL 1750TL. Aynca 21.00 24.00 arası içkide % 50 indirim Alman İşçi Sendıkalan Konfederasyonu DGB yürütme kurulu üyesi llse Brusis bütün sendikacılar gibi yabanalar ve Türkler konusuna sıcak yaklaşıyor. Bu bir anlamda zorunluluk. Alman işçi sendikalarının en önemli gücü artık yabancı işçiler. Sadece yüksek sendikalaşma oranları ile değil, sendikal davranışlan ile önem kazanıyorlar. Brusis sadece 1 Mayıs kutlamalannda değil, bütün sendikal faaliyet ve etkinliklerde, yabancı işçilerin ve de Türklerin çok önemli destek ve sendikal güç kaynağını oluşturduklanm anlatıyor. Bunda en doğal etken, Alman işçilerin refah düzeyinin çok daha yukanlarda olması, yabana işçilerin sadece düşük Ucretleri ile değil, her tur haklanndaki kısıtlamalar, sorunlar yığılmasıyla sendikalar a sığınmaları. Bir diğer faktör ise Almanya'da sendikal hareketin son yıllarda önemli saygınlık ve güç yitirmeleri, buna karşılık başka sığınacak ciddi örgütlenmeye muhatap olamayan Türklerin her şeye rağmen sendikalara bağhlıklannı sürdürmeleri. tster istemez yabancı düşmanlığı sendikalann önemli sorunu. Üyelerinin en dinamik kesimine yönelik düşmanlığa karşı sendikalar kampanyalar düzenliyorlar. Ancak işçilerimiz bu kampanyaların yeterli etkinlik kazanamadığından, sendikalann haklanru korumada ağırlık koyamadıklanndan yakımyoriar. Aslında sendikacıların özeleştirileri de bu doğrultuda. Yabancı düşmanlığına karşı en etkili kampanya metal işkolunun sendikası IG Metall'de. Onu DGB çapında düzenlenen kampanyalar izliyor. Özellikle yaşanan son olaylar, gerilimin artması ile kampanyalann hızlandınlması egilimi de gelişmiş. Sendikalar öncelikle kendi üyeleri Almanlara yabancılar ve Türkleri anlaımaya, benimsetmeye çalışıyorlar. Son günlerde arka arkaya yapılan yabana düşmanlığına karşı toplantılarda, sınıf dayaruşması, kardeşlik bağlan üzerinde duruluyor. Alman işçilere. arkadaşları Turklerin saldırıya uğra malan halinde, öncelikle onlann demokratik tavır koymalan gerektiği anlatılıyor. "Biri arkadaşına sataşır, saldınrsa, önune sen çık" mesajı işleniyor. tyi niyetli çabalara karşın işçi sendikalarının yabancılara yönelik çalışmalarının içeriği halen sosyal derneklerin işlevini aşabilmiş değil. Sendikalarda, işyeri temsilciliklerinde görev alan Türklerin sayısı siyasi partiler, ya da diğer kamu ve sosyal kuruluşlarla kıyaslandığında çok daha fazla sayılabilir. Ancak Turklerin sendikalardaki üyelik yoğunluğuna ve sendikalara katkılanna bakıldığında hâlâ çok yetersiz kalıyor. Sendikalarda çalışan Türkler tamamen sosyal danışman görevini Ustlenmiş gibiler. DGB'nin yabana daire temsilcisi Hüseyin Yılmaz'ın odasında birkaç saat kalmak, nasü bir sosyal danışmanlık işlevi yapıldığını göstermeye yetiyor. Aslında bir yerlerde göreve gelebilmiş Türklerin hepsinin durumu aynı. Sosyal sorunlar, yasalar içinde, haklannı kullanamayan, ne yapacağını bilmeyen iusanlara sürekli yol gösteriyorlar. Türklerin en çok başının belada olduğu yabancılar polisi başta olmak üzere, başlannın belaya girdiği tüm resmi kurumlarla boğuşarak, hiç değilse kâğıt Ustünde var olan oturma, çalışma, sosyal güvenlik haklanndaki çerçevenin kullandınlmasını sağlamak üzere çaba gösteriyorlar. Alamanyalı Türkiyeliler henüz yıllardır kullanamadıklan, çalışma, işsizlik, eğitim, oturma haklanna ilişkin düzeni öğrenme aşamasındalar. Önce bunları eksiksiz kuUanmayı öğrenecekler. Sonra sıra Almanlar ile eşit haklar mücadelesine gelecek. Kurumlarda çalışan sınırlı Türkün işten boğulmuş olması, ilk aşamada haklan kullanmada istemin hızla geliştiğini sergiliyor. Bütün kurumlarda sorumlu Almanlar, kurumlannda daha çok Türk'ün görev alması gerektiğini vurguluyorlar. Türkler galiba gerçekten 30 yıl sonra Almanya'ya yerleştiklerinin bilincine varıyor... PERA Ortak Pazar bütünlüğü içinde Almanlar birinci sınıf, diğer Avrupalılar ikinci sınıf ve diğerlerinin Türkler de dahil üçüncü sıruf görülmelerine karşı, kamuoyunu kazanmaya çalıştıklanm belirtiyor. Kendileri için çok geride bile olsa, örneğin bir yerel seçim hakkını bir ileri adım olarak SPD ile işbirliginde desteklediklerini, gerçekte genel seçim hakkını savunduklannı açıklıyor. Yeşiller olarak oturma hakkını, sosyal, hukuksal haklarda eşitliği getiren yasa tasanlanm meclislere verdiklerini, ancak bunlann gerçekleşmesinin şimdilik çok uzak olduğunun bilincinde de olduklarını vurguluyor. "Onlan Alman olmaya, Alman vatandaşlığına geçmeye zorlamaya hakkımız yok. öncelikle oturma haklannı, siyasal katılım haklannı vermemiz gerekiyor. örneğin yürürlükte olan kanuna göre (Alman toplumuna yatkmlık kriteri) diye bir ölçü var. Polisten böyle bir belge gerekiyor. Hitler faşizminden gelen bu kriteri ret ediyonız. Faşist geleneğe parmak basmak acı. Ama bu gelenekle hesaplaşmahyız ki demokratik topluma adım atalım. Alman toplumunun artık göç olgusunu kabul etmesi gerekiyor. Bunun kolay olmadığını vurgulamalıyun. Entegrasyon anlayışında, kişiler ve partiler arasındaki önemli görüş farkhlığı şu; onlar mekanik entegrasyon istiyorlar. Biz ise bütün kültürlere eşit haklar verilsin, sorunlar çözülsün. Entegrasyon, baskısız külturlerin kaynaşması içinde olsun diyoruz" şeklinde konuşuyor. Yeşillerin Nazi düşünce sahiplerini yok etmek gibi bir yaklaşımlan da olmadığma, onlan bir adaya kapatıp, yok etmenin söz konusu olamayacağına işaret ediyor. Bu düşüncelerle, düşünceleri yaratan nedenleri araştırarak, kaynaklanna inilerek mücadele edilebileceğini vurguluyor. Aynı şekilde "günah keçisine" benzetilen, dışlandığı için, olumsuz biçimde içine kapanan, fanatik dini akımlar ya da düşüncelere itilen Türkler'in de ancak bu olumsuzluklara yol açan nedenler, dışlanma ve korkülan yok edilerek kazamlabileceklerini savunuyor. VİLLA metruşat MÜŞTERİLERİMİZİN HtZMETtNDEYtZ Çemenzar Ortabahar Sokak, No: 14/14 Göztepe htanbul Telefon: İ58 68 74 363 81 87 Umutla, iple çekilen tatillerde, Türkiye'den edinilen izlenimler, düş kırıklıkları, geriye dönüş umudundan vazgeçilip göçmenliğin benimsenmesinde başlıca etken. BtTTl