24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 EKİM 1989 HABERLER CUMHURÎYET/15 Washington!da Ermeni tasansı için ara formül UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON Ermeni karar tasarısının Senato Adalet Komisyonu'nda kabul edilmesi nedeniyle Turkiye'nin alışık olmadığı türden tepkisiyle karşılaşan ABD yönetimi, şimdi her iki tarafı da idare edecek bir "orta yol%> arayışında. Cnmhuriyet muhabirinin Washington'daki ilgili çevrelerden edindiği bilgiler, "TürkAmerikan itişldlerini Ermeni konusunun ipoteginden çıkaracak" bir çözum isteyen Ankara'mn da sonunda bu "orta yoP'a yanaştığıru gösteriyor. Aynı çevrelere göre ABD yönetiminin Başbakan Özal'ın da desteğini alan bu "ara bolma" girişimlerı, dünden başlayarak yoğunluk kazandı. Çalışmanın ağırlığını da ABD Dışişleri Bakanı James Baker'a yakın mesai yurüten bir ekip üstlendi. Yonetimin amacı, "her iki tarafın da bir arada yaşayabileceğ i bir metin üzerinde anlaşılmasını sağlamak." ABD yönetimi, sadece perde gerisinde değil, kamuoyu önunde de Türkiye ile Ermeniler arasında denge politikası izliyor. Örneğin Beyaz Saray Sozcu Yardımcısı Roman Papadiuk, dunkü olağan basın toplantısında, "191523 doneminde olanlar ışığında yonetim, Ermeni toplumunun ka>gılanna aşın derecede hassas" dedı. Daha sonra bu sözlerini, Amerikan yönetiminin Turkiye ile üışkilere verdiği önemi hatırlatarak dengeledi. Dışişleri sözcüsu de iki gun önceki açıklamasında, âdeta "Soykınm olduğunu biz de biliyoruz. ama ne yapalım ki Tiırkler sorun yaratıyor. Onlan derinden gücendirmeyecek bir formülle bu işi ABD yönetimi Ermeni karar tasansı konusunda, her iki tarafı da idare edecek bir 'uzlaşı metni' arayışma girdi. Washington'daki kaynaklar, bizzat Başbakan Özal'ın inisiyatifıyle, Turkiye'nin de böyle bir uzlaşı metnini tartışmaya yanaştığını belirtiyorlar. bitirelim" demeye getirmişti. Dunku basın toplantısında, Papadiuk'a ABD Dışışleri'nin açıklaması hatırlatılarak Türkiye'yi çok derinden gucendirmeyecek bir formulün ne olabileceği soruldu. Papadiuk, aynen şoyle konuştu: "191523 döneminde olanlar ışığında yönctim. Ermeni toplumunun ka>gılanna aşın derecede hassas. Ancak bunu aynı zamanda Türkiye ile yakın ve işlek bir ikili itişkimiz olduğunu idrak ederek dengelemek ihb'yacı hissediyoruz. Bu ilişkiyi arzuluyoruz. O yüzden her iki tarafın kaygılannın da dengelenmesi gerek. Ama bu arada Dole'uıı karar tasansına da karşı olduğumuzn tekrariamak isterira." Daha sonra, Papadiuk'a, "1984'ten beri ya başkan ya da dışişleri bakanı, bu tasan Kongrei ye geldikçe iiyelere mektup yazıp tasanya açıktan karşı çıkardı. Buna karşılık yeni yönetimde böyle bir hareket yok, neden?" dıye soruldu. Sozcu yardımcısı bunun uzerine Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Scowcrofl'un geçen pazartesi Senatör 0016*3 başkan tarafından yazılmış bir mektubu verdiğini açıkladı. Beyaz Saray, şu ana kadar ne bu meklutiun ne de Baker'ın daha önce bir Kongre üyesine yazdığı mektubun içeriğini açıklamış değil. Oysa eski Dışişleri Bakanı Shultz, geçmişteki benzeri krizlerde sadece tum Kongre uyelerine mektup yazmakla kalmamış, üstelik kamuoyuna açıklanan bu mektuplarında, "soykınm" iddialarını tartışmış, bu tasannın geçmesinin Ermeni teroristlerin eylemlerini haklı çıkarmaya hizmet edeceğini açıkça dile getirmişti. Oysa dışişleri sözcüsünün iki gün önceki açıklaması, Shultz'un bundan iki yıl önce aldığı cesaretli tutuma yaklaşamıyor bile. Yenı yö netim, Panama'daki başansız darbe girişiminden sonra "Panama sendromu" adı takılan bir "çekimserlik ve utangaçlıktan" uzun bir süredir mustarip. Bush, Panama lideri Noriega'dan nefret etmesine karşıik onu devirecek adınıı atamadı. TurkAmerikan ilişkilerini yakından izleyen çevreler, yonetimin Ermeni konusunda Turkiye'den yana açıkça tavır alamamasında yonetimin "öldüriicü darbeyi vuramamak" hastalığına yakalarunış olmasının da payı olduğunu düşünüyor. Bu yonetimin tek politikası var, o da "uriaşmak, anlaşmak." Ermeni karar tasansı için bir "uzlaşı metni" aranıyor olmasında yonetimin bu haleti ruhiye içinde olmasının rolü buyuk. Bir diğer neden de başbakanm geçen yıl verdiği bir demeçte, Ermeni karar tasarısını "bir atımlık barut" diye nitelemesi ve bu bakışıyla konunun Amerika ile büyuk bir krize dönuşmesini arzu etmediğini belli etmiş olması. Senato azınlık lideri Robert Dole'un ABD Senatosu Genel Kurulu'nda görüşülmeyi bekleyen Ermeni soykınmını anma günune ilişkin karar tasarısının metni konusunda Turkiye'nin herhangi bir "pazarlığa" girmeyeceği bildirildi. Ankara Cumhuriyet Burosn'nnn haberine göre, tasannın Senato Adalet Komisyonu'nda kabul edilmesine yönelik tepkiler sürerken, Dışişleri Bakanı Yılmaz'ın önceki gunden itibaren geçeriilik kazandığjnı duyurdugu geçici onlemlerin ABD ile tüm ilişkileri donma noktasına getirdigi belirtiliyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsn Murat Sungar, Turkiye'nin Ermeni tasarısını bir bütün olarak engelleme çabasımn sürdüğünü kaydederek, "Tasan merninin yumuşanlması yolunda herhangi bir pazartık kesinlikle söz konusu degil" dedi. Cumhuriyet'in, VVashington'da tasanya karşı yünitülen girişimler konusundaki sorularını yanıtlayan sözcu Murat Sungar, Ohio Senatörü Howard Metzenbanm'un Senato Adalet Komisyonu'nda, "soykınm" sözcuğunun "acı kayıplar" olarak değiştirilmesini de içeren "uzlaşı" formülleri geliştirdiğini hatırlatarak, "Ancak bunlar senatörün önerilerinden ibarettir. Türkiye bu öneri dışında bir ara yol araytşında degildir. Çıinku metin üzerinde münakaşa başladıgı zaman, metnin bazı bolümlerini de kabul etmiş olmak anlamına gelir. Böyle bir şey yok" diye konuştu. öte yandan, Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın önceki gün TBMM'deki konuşmasında vurguladığı "geçici önlemler" çerçevesinde, ABD ile tüm kültürel, siyasi ve diplomatik ilişkilerin durdurulduğu öğrenildi. Bu ilişkiler, Ermeni tasansına karşı VVashington'da yürütülen lobi ve kulis etkinliği ile Ankara'da üst düzeyli müdahaleler dışında her türlü diyaloğu kapsıyor. Bu çerçevede, her iki ülkenin büyükelçiliklerinin yetkilileriyle yapılan "siyasi istişare" toplantılan da askıya alındı. Haftada bir kez büyukelçi ya da müsteşar ile her iki ülkenin dışında bakanlıklann yetkılileri arasında yapılan temaslar, dün son olarak "önlemler" konusunun ABD Buyükelçiliği Müsteşarı Marx Grossman'a iletilmesinin ardından durduruldu. Kudüs'ten Ankara'ya destek iddiası KUDLS (AA) Israil'in Vv'ashington Büyükelçiliği'nin, Turkiye'nin isteği üzerine, ABD Senatosu'na sunulan Ermeni tasarısının önlenmesi için harekete geçtiği öne sürüldü. lsrail'deki muhalefet partilerinden sol görüşlü Ratz (Yurttaşlık Haklan Listesi) tarafından yapılan açıklamada, Ankara'mn lsrail'deki görevli işgıiderinin, bu yoldaki girişimi üzerine, Israil'ın Vv'ashington Büyükelçiliği'nin. ABD'deki Musevi çevrelerinden, Senato Adalet Komisyonu'na tasannın reddedilmesi için baskı yapmalannı istediği iddia edildi. Ratz milletvekillerinden Yosi Sarid, Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada, lsrailli yetkililer tarafından yapıldığını öne sürdüğü bu girişimi 'skandal' olarak niteledi ve "Nazi soykırımında 6 miryon üyesini kaybetnıiş olan Musevi balkı, başka bir soykınmın !•kânna kalkıda bulanacak son ulus olmalıdır" di>e konuştu. Sarid, tsrail'in Ankara ile İ1L, kilerini duzeltmek için daha önce de Türk tezini desteklediğini sözlerine ekledi. AFP'nin gorüşüne başvurduğu Israilli yetkili kaynaklar ise, ABD'de bu yolda bir girişimde bulunulduğu konusunda yorum yapmadılar. tsrail Dışişleri Bakanı Moşc Arens de, hafta başında yaptığı açıklamada, BM Genel Kurulu'nda Israil'ın örgütten çıkanlması konusunda yapılan oylamada, Turkiye'nin izlediği tutumdan memnuniyet duyduğunu açıklamıştı. Ermeni tasansı BAŞLANGIÇ NOKTASI PC dünyasının yenıbuyuğu ANKARA Kongre ile Kürt ptirüzü Geçen hafta sonu Paris'te yapılan Kürt Kültürel Kimliği ve lnsan Haklan Konferansı'nda ABD Senatosu'nun Dışilişkiler Komitesi Başkanı Claiborne Bell ve üyelerinden Peter Galbraith'in çok etkin bir rol oynamaları sonrasında ABD Senatosu'nun 24 ekimde Bayan Mitterrand'ın Kürt sorunu konuşmasını dinlemeye hazırlanması Türk Dışişleri'nde 'büyük bir temkinle' izleniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)Ermeni karar tasarısının ABD Senato Adalet Komisyonunda kabul edilmesi ve ABD Senatosu'nun gelecek hafta içinde Kun sorununu gdrüşecek olması da "dikkaüe izlenmesi gereken bir gelişme" olarak nitelendiriliyor. Kürt sorununun "Türkiye'yi bizzat ilgilendirecek biçimde "gundemc getirilmesi halinde YVashington ile Ankara arasında 1987 sonunda yaşanan gerilimin tekrarianabileceğine dikkat çekiliyor. Geçen hafta sonu Paris'te yapılan "Kurt Kültürel Kimligi ve Insan Haklan Konferansı"nda ABD Senatosu'nun Dışilişkiler Komitesi Başkanı Claiborne Bell ve üyelerinden Peter Galbraith'in çok etkin bir rol oynamaları sonrasında, ABD Senatosu'nun 24 ekimde Bayan Mitterrand'ın "Kürt somnn" konulu konuşmasını dinlemeye hazırlanması, Türk Dışişleri'nde "büyük bir temkinle" izleniyor. Cumhuriyet muhabirine bilgi veren bir yetkili, "Türkiye'yi yorlar: "Bu sorunlan gündeme getiren çevrelerin bu şekilde duşunmelerini doğal karşılamak lazım. Çunkü onlann doğnıdan kendi amaçlanna ulaşmak, kendi amaçlanna erişemeseler bile etkinlikleriyle Türkiye'yi rahatsız etmek hedefleri var. Girişimlerinin yan elkilerinin TürkABD ilişkilerine yansıdtgını göriıyoriar. Elbette, ABD yönetiminin savunma ve ekonomik işbirliği konulannda punız doğmasından bir kazancı olmuyor. Ama bu çevrelerin kafasında böyle besaplar olabilir." KİŞİSEL ÎŞ BÎLGİSAYARLARI UNISYS PW2 kişisel iş bilgisayarlan, büyük sistemlere doğru atılan ilk adımdır.Uygun fıyatlarda değişik modeUeri vardır.Intel 8028680386 mikro işlemci ve 1632 bit açık mimari standardının getirdiğj güç ve esnekliğin yanısıra UNISYS PC/TT, IBM PC/AT, OS/2 uyumluluğu, geniş donaıum ve paket program seçenekleri yaratır. MSDOS, Microsoftos/2,XENix ve USERNET 2 yerel bilgisayar ağı gibi işletim sistemleri ile çahşabilir. ... ve en önemlisi, UNISYS PVV kişisel iş bilgisayarlan KOÇUNİSYS güvencesini taşır. 2 Ugilendirmeyen bircok yönü bulunan bir konuda lutum almak için biraz erken" diyerek Suriye, Irak, Iran gibi ülkelerle birlikte Turkiye'nin de adının Kürt sorunu kapöte yandan, Kurt terör örgütü saımnda ele alınması durumunda PKK ile Ermeni terör örgütü Dışişleri'nin tepki göstereceğini ASALA arasında 'geleneksel bir kaydetti. işbirliği' olduğu yolundaki görüşErmeni tasansı ile Kürt sorunu lerin de Dışişleri'nin Ermeni ve nun aynı günlerde ABD Senato Kürt sorunlannın eşzamanlı olasu'nda ele alınacak olmasına iliş rak gündeme gelmesindeki duyarkin bir soruyu yanıtlayan konuya lılığını arttırdığı ifade ediliyor. yakın kaynaklar ise "Birbirine 'Maske' giymiş bazı ASALA yöbağlantılı mülahazaJar Ermeni neticileri tarafından 1 9 8 0 ^ Beyçevrelerinin ve tasanya destek ve rut'ta düzenlenen bir basın toprenlerin kafasında olabilir. Çtın lantısında PKK'nın desteklenkii onlar Türkiye'yi ne ölçtide ra diğinin' açıklandığını hatırlatan hatsız ederlerse, o ölçiide başanlı Dışişleri kaynaklan, iki örgüt araolduklanna inanıyorlar" şeklinde sındaki işbırliğinin her iki tarafın görüş bildiriyorlar. Dışişleri'nin bildirilerinde birçok kez yer aldı• Ermeni ve Kürt sorunu benzeri ğını savunuyorlar. Bu çerçevede konulan "TurkAmerikan üişkik 'herhangi bir platformda' Ermerine dışardan enjekte edilen ni tasansı ve Kurt sorunu konusorunlar" olarak algılandığını ha sunda Turkiye'nin ulusal politikatıriatan yelkililer, bu sonınlarla sını "hiçe sayan" bir tavrın alınSEİA görüşmeleri arasındaki masının her iki örgutün terörist "muhlemel bağlantılara' ılışkin eylemlerini cesaretlendireceği de. olarak şu değerlendirmeyi yapı kaydediliyor. Ifapılan eleştiriler insafsız SHP'den kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna yı herkesten çok savunuruz. Bunu da kimi dar göriışlu şoven çevsevk edilen yedi milletvekili DGM'nin relerin ugursuz ve halk düşmanı soruşturmasını 'gayri ciddi' buldular ve tehdit ve saldınlanndan çekindiğimiz için değil, tüm yurttaşlanyaptıkları açıklamada, "Biz zayıfsiyasal çıkan, oluşumlar halindeparçalanmayı değil, kardeşçe mızıngerçek vedemokrasi temelindeki büyük biriiklen yabir arada bulunmayı savunuruz" dediler. na olduğu için yapanz." İÇ Politika Servisi SHP'den kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilen yedi milletvekili dün Ankara'da yaptıkları basın toplantısında "Demokrasiyi ve sosyal demokrat flkderi benimsedikleri, bolünmeye değil. kardeşçe birliğe inandıkian için toplanbya katıldıklanm" açıklayarak, "Kaynatılan cadı kazanımn sağduyudan ve demokrasi bilincinden uzak olduğunu" savundular. Bu arada DGM tarafından bu milletvekilleri hakkında TCK'nın 141. maddesinin 3. ve 4. fıkralan uyannca başlatılan soruşturmarun sürdüp büdirüdi. Milletvekilleri bu soruşturmayı "gayri dddl" bulduklarını söylediler. Paris'te yapılan "Kürtlerin Kültürel Kimliği ve lnsan Haklan " konulu konferansa katıldıklan için disiplin kuruluna verilen SHP milletvekilieri tsmail Hakkı Önal, Ahmet Türk, Kenan Sönmez, Adnan Ekmen, Mahmut Alınak, Salih Sümer ve Mehmet Ali Eren dün yaptıklan ortak açıklamada konferansta konunun insan haklan ve kültürel kimlik açılanndan bilimsel duzeyde ele ahndığını ve toplantıya etnik köken gözetilmeksizin dünyanın her yanından seçkin kişilerin davet edildiğiııi vurguladılar. Ankara Büromuz'un haberine göre yedi milletvekili konferansa partiyi temsilen değil, kendi adlanna ve "sadece izleyici" olarak katıldıklanm yineleyerek bu konuda "insafsızca eleştiriidiklerini" söylediler. Açıklamada şöyle denildi: "Biz sosyal demokrat bir partinin mensuplanyız ve sosyal demokrasi ideallerine içtenlikle bağlıyız. Turkiye'nin insan haklanna saygılı, çagdaş bir demokrasiye kavuşması, birlik ve butunlüğünu bu temel üzerinde güçlendirmesi ve ulkemiz insanlanmn aynmcı muamelelere muhatap olmaktan kurtanlması temel dileğimizdir. Biz sosyal demokrasiye olan inanamızdandır ki bolunmeyi değil, biriiği, güdük ve zayıf siyasal oluşumlar halinde parçalanmayı değil, kardeşçe bir arada bulunmaAçıklamada Türkiye'de bir "Kürt sonınu"nun olduğu, bazı çevrelerin bu sorunun Türkiye için tasıdığı önemi görmezden geldiği belirtildi. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nün "Türkiye'de Türkçe dışındaki dülerin konuşulmasını yasaklayan yasanın değişlirilmesi için" yasa onerisi verdiği, İnönü ve DYP Genel Başkanı Demirel'in Türkiye'de bir Kürt Enstitüsü kurulması yönünde olumlu göruş bildirdikleri hatırlatılan ortak açıklamada özetle şu görüşlere yer verildi: "Bizden başka berkesin ilgilendiği, ama gerçekten bizi ilgilendiren bir sorun hakkında düzenlenen, önculüğünü sosyal demokratların yaptığı, her türlü leröru reddederek, insani sorunlan banşçı ve bilimsel boyutlanyla ele almayı amaçlayan bir uluslararası toplantıya izleyici olarak kanlmanın görev olduğu kanısındayız. Parti politikasını çiğnemek için değil, tam tersine sosyal demokrasiyi ete kemiğe büründüren ve parti ilkelerimizi hayata geçiren bir eylem olarak diişündüğümüz için toplantıya katıldık. Bu inanç ve niyetlerie uluslararası bir insani sorunlar toplanüsına katılışımızı korku, demokrasiye inançsızlık, bilgisizlik ve içtensizlikle agırlaşüranlan düşünmeye çağırıyoruz. SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç de yaptığı yazılı açıklamada tartışrnalı bir cumhurbaşkanlığı seçimi yaşanırken SHP yönetiminin buna seyirci kaldığını, bir toplantıya katılan yedi milletvekilin kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna verilmesinin düşündürucü olduğunu söyledi. Bu arada SHP Istanbul Milletvekili Ali Topuz, konferansa katılan milletvekillerinin disiplin kuruluna verilmesinin ülke yararına olduğunu sövledi. Diyarbakır Büromuz'un haberine göre de PKK'nın yayın orgam Serxswebun'da yer alan bir yazıda SHP Mardin Milletvekilleri Adnan Ekmen, Ahmet Türk, Tunceli milletvekilleri Kamer Genç, Orhan Veli Yüdınm, Malatya Bağımsız Milletvekili İbrahim Aksoy, SHP Istanbul Milletvekili Mehmel Ali Eren, ANAP Mardin Milletvekili Nureltin Yılmaz, Bitlis Milletvekili Kâmran lnan'ın, "Kürtlere kulturel özerklik verilmesi konusunda aktif olarak çalısmamaları Kürt halkına ibanet" olarak değerlendirildi. Parisfegiden 7 milletvekilinden ortak açıklama Firas'tan tepki Turkiye'nin Ermeni tasansına karşı Musevi lobisinden destek araması ve lsrail'deki kongreye diplomatik katılımı Filistin'in Ankara temsilcisi Abu Firas'ın tepkisine yol açtı. YASEMİN ÇONGAR ANKARA Turkiye ile Israil arasında "yakınlasma" belirtisı sayılan bazı gelişmeler, Arap ülkeleri tarafından "dikkatle" izleniyor. Ermeni tasarısına karşı Türkiye'nin, Musevi lobisinden destek araması ve Israil'de yapılan "Birinci Ulwlararası Türkiye YahudillJİ Kongresi"ne Türkiye'nin diplomatik katılım göstermesini eleştiren Filistin'in Ankara temsilcisi Abu Firas, "Bu gelişmeferi infialle karşılıyoruz" dedi. Dışişleri yetkilileri ise son gelişmelerin Türkiye ile lsrail arasında "sij«sal bir sıcaklık" Olarak nitelendirilemeyeceğini savundular. Cumhuriyet'in sorularını yanıtlayan Abu Firas, Türkiye'nin Filistin davasına verdiği desteğin giderek azaldığını ve Ankara'mn lsrail'le "kritik" bir yakmlaşma içine girdiğini öne sürdü. Firas, tsrail'de yayımlanan "Jerasaiem Post" Gazetesi'nde Senatör Robert Dole'un Ermeni tasansının Museviler tarafından da desteklendiği yönünde baberler çıktığını hatırlatarak şoyle konuştu: "Musevilerin VVashington'da Türkiye'yi desteklediği yorumu kocaman bir yalandır. ABD Kongre heyetinin Ankara'ya gclerek Başbakan Özal'la yaptığı göıüşme sonrasında Türkiye F1listin'e karşı tutumunu değiştkdi. Amerikan ve Musevi baskısıyla Türkiye'nin bize verdiği desteğin zayıflamasını büyük Mr uzüntüyle karşılıyonız." Dışişleri Bakanlığı'nda Genel Mudür Büyükelçi Rıza Tnrnen ile Türkiye'nin Tel Aviv Maslahatgüzan Ekrem Güvendiren'in dun sona eren "Birinci Uluslararası Türkiye Yahudiliği Kongresi"ne katılmalannı da eleştiren Abu Firas, "Kongreyi duzenleyen Merit siyasi bir örgnttir. Türk yetkililerinin bu kongreye katılmalan, üzuntüyle izledifimiz Turkiye lsrail yakınlssmsının gostergelerinden sadece birisidir" dedi. Bulgaristaıı'daki Türk azınlığın durumu konusunda New York'ta olağanüstu olarak toplanan İslam Konferansı örgütü 1 nun (IKO) Türkiye'ye açık bir destek verdiğini de savunan Abu Firas, "Ankara'mn Arap üHtderinden bekledigi desteği bolamadıgı doğru degildir. Buna rağmen, Ankara'daki 16 Arap ulkesinin lemsilcileri lsrail ile Türkiye arasındaki durumu üzüniayle muşahade ediyor. Bu durnm, Turkiye'nin gerçek destekçilcri olan Arap ulkelerinin yuzune tîıkunılmesi gibi bir şeydir" biçimınde ağır bir ifade kullandı. KOÇUNİSYS'i ya da yetkili satıcılanmızdan birini arayınız. Avrupa insan Haklan Komisyonu, Türkiye'ye geldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBKP yöneticileri Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ın insan haklannın ihlal edildiği yolundaki bireysel başvurulan üzerine Avrupa lnsan Haklan Komisyonu Türkiye'de incelemelere başladı. Anİtara'ya gelerek, Türk hukümeti ve davacı tarafın gösterdiği şahitleri dinleyen komisyon üyesi üç yargıçtan oluşan heyetin hazırlayacağı raporun başvuru lehinde olması durumunda, Turkiye'nin baa yasalann değiştirilmesi ya da uygulamada değişiklikler yapılması konusunda uzlaşmaya zorlanacağı kaydediliyor. Avrupa lnsan Haklan Komisyonu'nun "zorunlu yargı" yetkisini tanıyan Turkiye, ilk kez bireysel başvuru sonucunda açılan bir incelemeye taraf oldu. TBKP yöneticileri Kutlu ve Sargın'ın 1988 temmuz ayında yaptıklan insan haklannın ihlal edildiği yolundaki bireysel başvuıuları üzerine 11 Mayıs 1989'da yapılan ilk duruşmada "kabul edilebilirlik" kararı veren Avrupa tnsan Hakları Komisyon'u üç yargıçtan oluşturduğu heyeti, Türkiye'ye gonderdi. Ankara Kapalı Cezaevi'nde Kutlu ve Sargın'ın ifadelerini alan delegasyona, Ankara Devlet Konukevi'nde çalışmalarını sağlıkh Ankara, insan haklan sıııavmda bir şekilde yürütülebilmesi için yer tahsis edildi. Isviçre'den M.S.Trechsel başkanlığında, Lüksemburg'dan M.A.VVeitzel ve tngiltere'den Sir Basil Hall'dan oluşan delegasyonun Ankara DGM Savcısı Nusret Demiral, hükümet tabipleri ve Türk hükümetinin göstereceği diğer yetkililerle görüşeceği kaydediliyor. Aynı şekilde davacı tarakomisyonun iç tuzüğune göre sürdörülen soruşturmayla ilgili bilgi vermemeyi taahhut ettikleri kaydediliyor. Şansal, "Delegasyona Devlet Konukevi'nde yer tahsis edilmesi hükümetin yargiçlan etkileyip etkilemeyecegi şeklindeki soruyu ise "Yargıçlann rahat çalışmalan için devletin böyle bir olanak sağlamasını doğal buluyonım" diyeşııuıyeıı e»astan incelemeye" alması gerektiğini belirterek "Bu soruşlurma sonucunda bir rapor hazırlanır. Raporda insan haklan ihlali olup olmadığı yolunda mütalaa bildirflir. Bu rapor da direkt Avrupa Konseyi Bakanlar Kornitesi'ne gönderilir" dedi. Golcüklü Avrupa Konseyi bakanlar komitesinin üçte iki çoğunluğuyla ihlal olduğu yönünde karar vermesi durumunda ise "Türkiye'nin o ihlalin ortadan kalkması için yasal değişiklik yapması" gerektiğini söyledi. Bakanlar komitesinin kararına Turkiye'nin uymak zorunda olduğunu kaydeden Prof. Golcüklü, "Eğer işkence tespili söz konusuysa, o pratiğe son verecek düzenleroelerin yapılması gerekir" diye konuştu. Golcüklü, bakanlar komitesinin Türkiye aleyhinde karar vermesi durumunda Türkiye'nin gözaltı süresinin kısaltılması ve tutuklunun hemen hâkim karşısına çıkanlması gibi uygulama değişikliklerine de gitmesinin gerekebileceğini ifade etti. Golcuklu, Bakanlar Komitesi'nin Kutlu ve Sargın'ın işkence görduğune karar vermesi durumunda, Turkiye'nin manevi tazminat ödemeyc mahkum edilebileceğini de sözlerine ekledi. YETKİLİ PW SAT1CILARIMIZ: AYKOM BİLGİSAYAR Td (1)173 1351 Utanbul MEBUM Tel (l)173 09l8İstankal Tel (4)22994 63A«k«nı : MİKROSET Td (!) 175 72 78 Uunfcul YÖNELİM BİLGİSAYAR Td:(l) 13002 78 EBİ Td (4) ll8 09 29 GCRDATA BtLGİSAYAR Td: (4)1183001 ( U t n LtNK BtLİŞİM Tel'(4) 137 I I 64Ank>rı SÖZER Tel (51) 14 87 53İOTİT İLETİŞİM BİLGİSAYAR Tel (24)20X1 01 Bnna TEKNİK BİLGİİŞLEM GALAKSt BİLGİSAYAR Tel (Î3) II 59 23K«qjı ATIUM Tel(36)ll2796S»msıın ( TBKP yöneticileri Kutlu ve Sargın 'ın kişisel başvurusu üzerine Ankara'ya gelen Avrupa İnsan Haklan Komisyonu 'ndan 3 yargıç, insan haklarını ihlal eden bir uygulama saptarsa, Türkiye, Avrupa Konseyi tarafından yasalannı ya da bazı uygulamalarını değiştirmeye zorlanabilecek. fın göstereceği şahitlerin de delegasyon tarafından dinleneceği ifade ediliyor. Türk hükümetinin avukatı Prof. Dr. Suat Bilge ile davacı avukatları Güney Dinç ve Erşen Şansal'ın da katıldığı göruşmeler konusunda ise bilgi verilemiyor. Avukat Erşen Şansal, Avrupa lnsan Haklan Komisyonu'na başvuru dilekçesinde, gerek Avrupa tnsan Hakları sözleşmesi gerekse rek yanıtladı. Yasalar değiştirilebilir, tazminat odenebilir. Avrupa lnsan Haklan Komisyonu üyesi uç yaıgıcın, Turkiye'deki görüşmeleri sırasında taraflar arasında "dostane çözüm" yolu arayacağı ifade ediliyor. Siyasal bilgilar fakultesi uluslararası ilişkiler bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Feyyaz Golcüklü, dostane çözum gerçekleşmezse Avrupa lnsan Haklan Komisyonu'nun KOCUNISYS (1)174 (4)117 (51)22 (24)20 3OO0(10hal)Faks (1) 17430 I s 31 l7(5hal)Faks (4)118 7301 29 4 0 2 1 30 28 9 1 0 9 2 0 94 38 Antalyı : : : : (71)1331 12 133465 (36)15 1008 (221)392 4 7 1 4 9 83 ,31)1165 56 KoçUnisys Bilgisayar Sistemleri A.Ş.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear