25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 EYLÜL 1988 DIŞ HABERLER :UMHURİYET/3 Pinochet diktatör değilmiş SANTİAGO (AA) Şili Devlet Başkanı Generat Augusto Pinochet, "Şili'de 15 yıldır iktidarda bulunan rejimin bir dikta rejimi olmadığmı" öne siirerek, "Bunun tersini söyleyenler ne dediklerini bilmeyenlerdir" dedi. GorbaçoVdan yeni atak Sovyet liderinin önerilerine göre ABD Filipinler'deki üslerini kapatırsa, SSCB de Vietnam'daki Can Ranh üssünü kapatacak. MOSKOVA (Ajanslar) Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, Asya'nın guneydoğusu ve Pasifik bölgesinde "yumuşama" sağlayabilmek amacıyla yeni önerilerde bulundu. Gorbaçov, ABD ve bolge ülkeleriyle görüşmeler başlatmaya ve Vietnam'daki Can Ranh Sovyet ussünu, Filipinler'deki Amerikan uslerine karşılık kapamaya hazır olduklannı bildirdi. Gorbaçov aynca Sovyetler Birliği'nin Asya topraklanndaki nükleer silah stoklannı dondurdukjannı da açıkladı. ABD yönetimi ise yaptığı açıklamada, Sovyet önerilerinin "Mantıklı bir yaklaşım olmadığını" söyleyerek reddetti. Resmi Sovyet haber ajansı TASS, Sibirya ziyaretini sürdüren Gorbaçov'un Krasnoyarsk kentinde yaptığı bir konuşmanın anahatlarını yayımladı. TASS'a gore Sovyet liderinin ABD'ye sundu Sovyet lideri Asya'da yumuşama için önerilerini açıkladı ABD yönetimi ise Sovyet liderinin önerilerini "mantıkh bir yaklaşım olmadığı" için reddettiğini açıkladı. • ABD'nin Rilipinler'deki üslerini kapatması halinde SSCB; Vietnam hukümetiyle anlaşarak, Can Ranh üssünu kapatacaktır. • Bölgedeki hava ve deniz ulaşımının güvenliği açısından ortak önlemler alınmalıdır. • Moskova, Hint Okyanusu'nu banş bölgesi haline getirmek amacıyla 1990'a kadar uluslararası bir konferans toplanmasını istemektedir. SSCB'de Buharin'in kitabı MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nde, Kremlin 'in eski lideri Stalin döneminde idarn edilen Bolşevik teorisyenlerden Nikolay Buharin'in bir kitabı yayımlandı* TASS kitap için, "Adı adil olmayan bir şekilde karanlığa gömdürülen Buharin, büyük bir sosyal bilimciydi. Görüşlerini içeren yapıtı kendisinin 100. doğum yıldönümü olması dolayısıyla yayımlandı" yorumunu yaptı. Bir ekonomist ve 1917 Ekim Devrimi'rtin önde gelen liderlerinden olan Nikolay Buhann, casus olduğu yolundaki uydurma iddialar sonucu 1938 yılında kurşuna dizilmişti. ğu 7 maddelik oneri paketi şöyle: • SSCB, bölgedeki nükleer gücünu arttırmayacak. • SSCB, böİge ülkelerini deniz kuvvetlerinin arttırılmaması için görüşmeler yapmaya çağırır. • SSCB, Çin, Kuzey ve Guney Kore kıyılarında askeri sürtüşmeleri önlemek ve bu ülkelerin deniz ve hava güçlerini azaltmak için çok yönlü görüşmeler yapılmalıdır. ABD'de kasırga iğ paniği BRONSVİLLE (Ajanslar) Karayipler ve Meksika'nın Yucatan yanmadasmda ardında 50 ölu ve on binlerce evsiz bırakan Gilbert kasırgası ABD'ye ulaştı. BBC radyosunun verdiği habere göre ABD'nin Meksika sınırına yakın bölgeleıde yaşayan on binlerce kişi panik içinde yöreyi terk ediyor. Gilbert kasırgasının borsaları da etkilediği Wall Street'te sıgorta fırmalarırun hisse senetlerinin değer kaybettiği bildiriliyor. Karayipler bolgesi ve Yucatan yanmadasmda kasırganın en az 47 can aldığı ve S milyar dolarlık maddi hasara yol açtığı öğrenildi. Florida'daki ABD Ulusal Kasırga Meritezi'nden alınan bilgilere göre kasırga 725 kilometre çapında bir alanı etkiliyor ve denizde 7 metre boyunda dalgalar meydana SANKİSAVAŞ YERİ Gilbert kasırgası geçtığı yerlerı savaş yerıne çevırıyor. Bu fotoğraf önceki gün Meksika ya ait Cozumel Adaa'nda çekikJL Saatte 225 kılometreye ula$an kasırga, ardında bir harabe bırakmışt. (Fotoğraf: Reuter) getiriyor. • Sovyetler Birliği, AsyaPasifik bolgesinin güvenliği açısından ABD, Çin ve SSCB arasında düzenli görüşmeler yapılabilmesi için bir mckanizma oluşturulmasını önerir. Gorbaçov ayııca, Doğu Sibirya'daki Krasnoyarsk radannı, uzayla ilgili çalışmalann yapılacağı "uluslararası bir merkez«" dönüştürmeyi önerdi. Gorbaçov, "Batının Krasnoyarsk radanmız karşısında du>duğu kuşkuya verecegimiz yanıt budur" dedi ve Moskova'nın, Ingiltere ve Grönland'daki Amerikan radar istasyonları hakkındaki kuşkusunun ise sürdüğünü belirtti^ Sovyet lideri, "L'zmanlar, Amerikan radarlannın 1973 tarihli AntiBalistik Fıizeler Antlaşmasını ihlal ettigini söylüyorlar. Umanz ki ABD \onetimi, önerimize karşılık olmak iizere uygun önlemleri alır" diye konuştu.. ABD'nin yanıtı Öte yandan ABD yönetimi ise, SSCB lideri Mihail Gorbaçov'un Krasnoyarsk Radar Üssü'nun "banşçıl amaçh" bir uzay üssüne döndürülmesi ile Vietnam'daki Can Rahn Üssü'nden vazgeçme yolundaki iki önerisini kabul etmedi. Beyaz Saray Sözcüsü Marlin Fitzwater, ABD'nin Filipinler'deki uslerinin kapatılması karşılığında SSCB'nin Cam Rahn Üssü'nü kapama önerisi konvısunda da, bunun "Mantıklı bir yaklaşım olmadığını" ve ABD'nin bu konuda "Az da olsa kötümser" olduğunu söyledi. Fitzwater, "Bana göre bunun pek fazla bir anlamı yok" dedi. Ebu NidaVden koruma önerisi BEYRUT (AA) Filistinli Ebu Nidal gerilla örgütü, dün sürpriz bir açıklama yaparak olimpiyat oyunlarında sporcuları korumak için özel tim göndermeye hazır olduğunu bildirdi. Dtinyada en çok aranan gerilla liderlerinm bulunduğu El Fetih Devrim Konseyi 'nce yayımlanan bildiride, "lyi niyetimizi göstermek için, Seul hükümeünin talep etmesi durumunda oyunları korumak için, güventik timleri göndermeye hazırız" denildi. Isveç halkı yarın genel seçimler için sandık başına gidiyor Dikkatler "Ifeşiller" tizerinde YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM Is veç'te yann yapılacak genel seçimler öncesinde, çevre kirlenmesi sonınlarmın oy dağılımında en belirleyici rol oynayacağı sanıhyor. Son dört ayı kapsayan bir kamuoyu araştırraasına göre, Isveçli secmenler, se=r, çim gündeminde ülkeyi en l n 9 v a r C a r 1 s s o n çok ilgilendiren sorunun çevre kirlenmesi olduğu görüşünde. tlgi duyulan diğer konular ise, sağlık hizmetleri, hukuk düzeninin işlerlıği, vergiler, konut yapımı, barış, iş, ücretler, enerji ve eğitim şeklinde sıralanıyor. Ancak, bunlardan hiçbiri, İsveçli seçmeni çevre kirlenmesi ve buna karşı alıntnası gereken önlemler kadar ilgilendirmemekte. Ayru kamuoyu arastırmasına göre seçmenler, kendi partilerini hesaba katmaksızm, çevre sorunlarını çözmede en iyi düşüncelere sahip olan partinin "Yeşiller" olduğunu düşünuyorlar. Çevre kirlenmesi sorununun yarın yapılacak seçimlerde oy dağılımında en belirleyici rolii oynayacağı tahmin ediliyor. Çevre sorunları konusunda en güvenilir parti olan Yeşiller parlamentoya girerlerse bu organın 67 yıldır değişmeyen siyasal dengesi derin bir sarsmtı geçirecek. 60 ve 7O'lerdeki büyüme politikalanna karşı oluşan "aJternatif" hareketlerin bü, tünleşmesi sonucu 1981 yılında siyasi arenaya giren ve 1985 seçimlerinde yüzde 1,5 oy alarak parlamento dışı kalan Yeşiller (MP), son tahminlere göre, oy oranını yüzde 8.2'ye çıkarmış bulunuyor. Isveç seçim sistemine göre, bir partinin parlamentoya girebîlmesi için ülke çapında oylann yüzde 4'ünü ya da bir seçim bölgesinde oylann yüzde 12'sini alması gerekiyor. Liderden yoksun olan, sözcülerini rotasyon usulüne göre belirleyen ve temsilcileri arasında kadınerkek eşitliğini sağlamaya çalışan Yeşiller, hedeflerinin yüzde 12 oranında oy sağlamak olduğunu söylüyorlar. Eğer kamuoyu araştırmalarına dayalı tahminler doğriı çıkarsa, Isveç Parlamentosu'nun 67 yıldır değişmeyen siyasi dengesi, hangi kanadı destekleyeceklerini açıklamaktan kaçınan Yeşiller'in girişiyle derin bir sarsıntı geçirmiş olacak. Büyuk bir olasılıkla ülke, bir iktidar bunalımına sürtiklenecek. Bunalımın sinyalleri, gerek demokratlardan, gerekse olası bir sağ kanat koalisyonuna katılacak olan muhafazakârlardan (M) geliyor. Yeşiller'i "gayri ciddi" ve "omurgasız" olmakla suçlayan sosyal demokrat lider Ingvar Carlsson, "Bu parti parlamentoya girerse erken seçimlere gidebiliriz" şeklinde konuşuyor. Yeşiller1 le herhangi bir iktidar işbirliğine gitme yolunu bu sözlerle tıkayan Carlsson'U Yeşiller'in sözcülerinden Eva Goes, "seçmenleri erken seçimle tehdit etmek"le suçluyor. Muhafazakâı lar ve liberaller (FP) de bu partiyle işbirliğinden yana değil. Muhafazakârların genç lideri Carl Bildt, Yeşiller'in büyümeye karşı oluşturduğu seçim programını "kötiijnseKik belgesi" olarak nitelendiriyor ve olası bir sağ koalisyonun, örneğin nükleer santrallardan yana enerji politikasından hiçbir ödün verilemeyeceğini vurguluyor. 8.4 milyon nüfuslu Isveç'te, yaklaşık 6 milyon 300 bin kişinin oy kullanacağı seçimler öncesinde kimilerince "denge", kimilerince "dengesiziik" unsuru olarak tanımlanan Yeşiller'le birlikte toplam 7 parti parlamentoya girme mücadelesi veriyor. Geçen hafta sonu yayımlanan kamuoyu araştırmalarına göre, sosyal demokratlann yüzde 44.8 oranında oy toplayacağı tahmin ediliyor. Bu, partinin 1985 seçimlerinde aldığı oy oranına hemen hemen eşit. Ancak, sosyal demokratlann iktidar şansı, 1917'den bu yana parlamento dışı kalmayan Komünist Partisi'nin (YPK) durumuna bağlı. Geçen seçimde yüzde 5,4 oranında oy alan VPK, seçmenlerinin bir bölümünün Yeşiller'e kayması sonucu, bu kez yüzde 3.2 oranıyla parlamentoya girememe tehlikesi yaşıyor. Dayanışma 'yla görüşmeler VARŞOVA (AA) Polonya hükümeti ile kapatılan Dayanışma Sendikası yetkilileri arasında, sendikamn geleceğini tayin edecek görüşmelerin ekim ayı ortalarmda Varşova'da yapılacağı açıklandı. tçişleri Bakanı Czeslavı Kiszczak ile kapatılan Dayanışma Sendikası temsilcileri arasında dun yapılan toplantıdan sonra alınan bu karar, Polonya televizyonunca dün yayımlandı. Reierandum propagandasının sor. turuna girmek üzereyiz. Liderlerın gezilerinde ortaya çıkan gerçek, artık herkesin ve bu arada Sayın Özal'ın kendisinin de 25 eylül oylamasını bir güvenoyu olarak görduğüdür. Nitekim Sayın Özal sürekli olarak, yaptıklarını anlatıp duruyor ve kendisini öbür liderterle kıyaslıyor, bir de 12 Eylül döneminde çok yaşadığımız "1980 öncesine döneriz ha" tehdidini kullanıyor; çocukları umacıyla korkutur gibi. Sayın Özal öbür liderlerden farklt olarak, TV ekranında daha uzun zaman gösteriliyor. Birbiri ardından yapılan açış törenleri de haber gibi verilerek Özal yararına bir hava yaratılmasına çalışılıyor. Önceki gece, Sayın Özal televizyonda yine öbür liderlere çatıyordu. Sanki ilk seçildiklerinde ulkede enflasyonu %10'lara ındireceklerini vaat edip de beş yıl sonra %100'lere çıkaranlar onlarmış gibi. Sayın Özal bir noktayı da görmezden geliyor. "Enflasyonu yalnız ben ındiririm" diyen başbakanı artık kimse enflasyonu indiremediği için eleştirmiyor. Bizim eleştirimiz, onun enflasyonu, işbaşına geldiğinde bulduğu düzeyin de çok daha üstürve çıkarmış olması. Neyse, işin bu yönünün herkes bilincinde; artık bırakalım bu olguyu bir yana da asıl konumuza dönelim. Önceki gün televizyonda verilen konuşmasında Sayın Özal bir ara "Onları affettik... affettiniz" diyordu. Sayın Özal geçen yıl yapılan 6 eylül referandumunu kastediyordu. Her şeyden önce, Başbakan'ın dil sürçmesi ilginçti. Geçen yıl 6 eylül referandumu sonucunda, 12 Eylül yasaklısı siyasal liderlerle ilgili Anayasa'nın geçıci 4. maddesi, Sayın Özal'ın direnmesine karşın kaldırılmıştır. Şimdi Sayın özal'ın yasakların kaldınlması olayına sahip çıkmaya hakkı yok. Kaldı ki Sayın Özal 6 Eylül 1987 referandumunu anımsatarak büyük bir taktik yanlışa düşüyor Öyle ya, Başbakan seçim tarihini öne almak için halkı sandığa çağırırken, "Bu, anayasayı sivillerin degıştirebileceginı gösteren bir olanaktır" diyordu. Böyle bir savı ileri süren kişı eğer 6 Eylül 1987 referandumunu anımsatırsa, kendi bindiği dalı kesmiş olur. Çünkü beş generalin anayasası, 6 eylül referandumunda bir yasağından, hem de söz konusu kışilerin en duyarlı olduğu yasağından delinmiştir. Demek ki Türkiye'de sıvıller gerektiğı zaman, kendi yapıtları olmayan bir anayasanın yasağını kaldırmanm örneğim vermişlerdir. O zaman, 25 Eylül içeriksiz oylamasını, sivillerin önüne çıkan ilk olanak gibi göstermek yanlıştır. Üstelik, Sayın Özal af sözcüğünü çok yanlış biçımde kullanmıştır. 6 Eylül referandumu ile kimse kımseyi affetmedı. Ortada bir mahkumiyet yoktu ki af söz konusu olsundu. 6 Eylül referandumunda, halka sorulması bile caiz olmayan bir soru soruldu. Bazı kişilerin siyasal haklannı kullanmalarına izin verilip verilmemesi oylandı. Kuşkusuz, böyle bir oylama demokrasi adına ayıptı. Ama sonuçta, bu ayıp az farkla da olsa, yasağın kaldırılmasıyla birlikte ortadan kalktı. Bir yargı kararı olmadan af olmaz. Türkiye'nin geleceğinde söz sahibi olmalannı kişisel olarak hiç istemesek bile, 6 Eylül'de hakları halkoyuna sunulan kişilerin "affedilmiş" olduklarının söylenmesine de katlanmamamız gerekir. Çünkü bu, o kişileri küçültmeyi de amaçlayan bir aldatmacadır. O kişilerin hakkında bir yargı kararı, hatta çarpık bir 12 Eylül adaleti kararı bile olrnadığına göre affedıimeleri söz konusu değildir. O kişilerin kamu vicdanında mahkum olmadıkları da 1987 6 Eylül referandumu ile ortaya çıkmıştır. Cunta icazetli kişilerin, demokrasi havariliğine soyunmalannda bu tür çarpıklıklar olması belki doğaldır ama, ülkemizin gerçekten, çoğulcu ve sivil bir demokrasiye yönelme çabalarının yoğunlaştığı bir ortamda, kimsenin demokrasi kavramını çarpıtmasına da seyirci kalmamak gerekir. Evet, 1987 6 Eylül referandumunda kimse kimseyi affetmedi; yalnızca seçmen, utanç verici, temel hak ve özgürlüklerle bağdaşmayan bir yasağı, Turgut Bey'e karşın ortadan kaldırarak demokrasi yolunda bir adım attı Gerisi lafü güzaftır. NeAffı? ALİStRMEN BUGUN İstanbul'da Çağdaş Bir Sinema! Yepyeni bir dekorasyon ile SON İMPARATOR 9 OSCAR Yön: B.BERTOLUCCI 12.001S.0018.0021.15 (TÜRKÇE VERSİYON) Beşiktaş YUMURCAK Sineması TUTUNBANK Kuruluşundan bu yana örnek bir gelişme gösteren Tütünbank, hizmet süresi bakımından da ülkemizin ikinci milli bankasıdır. Tütünbank, otomasyon ve telekomünikasyon alanındaki başarılı çalışmalanyla, yatınm fonu, kredi kartı gibi yeni hizmetleriyle, yüksek orandaki mevduat ve kredi artışıyla, kambiyo ve sigortacılık işlemlerindeki uzmanlığıyla çağdaş bankacılığın dinamik bir temsilcisi olmayı sürdürmektedir. Tütünbankfın sermayesi 6 milyar TL'den 15 milyar TL'ye çıkartılmış; son bir yılda mevduatı % 48, sunduğu krediler de % 53 artış göstermiştir. 64. yaşında Tütünbank, bugüne kadar tasarruf sahiplehmize, sanayicilerimize, işadamlarımıza, ülke ekonomimize "ciddi, dinamik ve yenilikçi bir hizmet" sunmanın gururunu yaşamaktadır. V A S / N D A tütünbank u N"
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear