Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4 AĞUSTOS 1988 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 GÜLGEÇ Türkiye'de yabancı dîl okullann (19. yüzyılın sonlanna doğru Osmanlı topraklannda yabancılara ait 413, azınlık ve gayriMüslimlere ait 4547 özel okul bulunuyor, bunlardan 498'i ruhsath, 4049'u ise ruhsatsız. / s. 55) çahşmalannı çok iyi değerlendirmeYUSUF ÇOTUKSÖKEN~ miz gerekiyor. Yalnızca yabancı^ Uluslararası ilişkilerin alabildi lann öğrenim gördüğu bu okullar• "ğine yoğunlaştığı ve karmaşıklaş da yönetimin yeterli bir denetim tığı çağımızda, her ülke kendi ge kuramadığıru, Türkçenin bu okulreksinmelerine yetecek sayıda ya larda sonradan öğretim dili oldubancı dil bilen uzman ve çevirmen ğunu biliyoruz. Bu okullann doğyetiştirmeyi amaç edinmiştir. rudan ya da dolaylı olarak yaratTürkiye'de hem uluslararası ilişkilerini guvenh' bir biçimde yürütebilmesi hem de yabancı dil öğ ömer Demircan, bu retimini çağdaş bir düzeye getirekitabıyla yabancı dil bilmesi için bu konuyu her zaman öğretimine yeni bir yön gündeminde bulundurmak zonınve anlayış getirme dadır. çabasında. Yabancı dil tstanbul Üniversitesi Edebiyat öğretimiyle yakından Fakültesi lngilizce öğretmenliği Anabilim Dah öğretim elemanı ilgilenen kuruluş ve Dr. Ömer Demircan, Türkiye'de kişilerin, yabancı dil yabana dil öğretiminin artzamanöğretmenlerinin, yabancı h ve eşzamanh boyutlanru, eğitimdil öğretimine ilgi sel, siyasal, ekonomik, kultürel soduyanların bu kitaptan nuçlarını, bu konuda daha tutaröğrenecekleri çok şey lı ve gerçekçi yaklaşımlara duyduğumuz gereksinmelen, Diinden var. Bugüne Türkiye'de Yabancı Dil adlı yapıtında bilim adamı titizli tığı tehlikeleri de göz ardı edemeğiyle ortaya koyuyor. Uç ana bö yiz: Rum tercümanlar Yunan lümden ("Cumhuriyetten Önceki ayaklanmasında, Robert Kolej'de Dönem", "Cumhuriyet Dönemi", öğrenim gören Bulgar gençleri "Degerlendirme ve Öneriler") olu Bulgar ayaklanmasında, Amerişan yapıt, Turk dunyasında ya kan Board kuruluşu da Ermeni bancı dil olgusunun çok ilginç ayaklanmasında etkin rol oynaipuçlarını veriyor bize: Batı'nın mışlardır. Bu arada ıçler acısı bir Türkiye'ye geüşi önce ticari, ardın durumu da belirtelim; "XVIII. dan da siyasi amaçh olmuştur. Os yüzyılın sonlanna kadar yabancı maniı ülkesinde medrese (Arapça) dü (bir Batı dUi) öğrenmek Miisve Enderun (Türkçe, yabancı dil lümaniar için suç sayüıyordn (Kaolarak) dışında açılan azınlık ve ral)." (s. 66) Hıristiyan ojcullanyla yabancı Demircan, ayrıca bu okullarda raYEV DtmASINDA SANAT/EDEBmT HAYVANLAR tSMAîı Tttrklye'de Yabancı Dil / Ömer Demircan / , Remzi Kitabevi / 203 sayfa. DiÜHİea (medreseler, Endenın, azınlık ve Hıristiyan okullan, askeri ve sivil okullar, yabancı okullar) Arapça, Farsça, Fransızca, lngilizce, AJmanca, Rusça, Latince ve ttalyanca gibi dillerin öğretimini de bu anadili kullanan ülkelerin Osmanlılarla ilişkisinden yola çıkıp veriyor, okulöğrenciders sayısı ve saati gibi birimleri içeren istatistik verileri de büyük bir yetkinlıkle gözler önüne sunuyor. ("1921 yılında tüm yabancı okullan kapalüdı." / s. 76) Ömer Demircan DınrkYi Bış*ıı<' TÜRKİYE'DE YABANCI DİL nel bir değerlendirmesini yapan Demircan, soruna gerçekçi yaklaşırnda bulunuyor ve tutarlı öneriler getiriyor: Ortaöğretimde yabancı dil öğretimi başanya bağlı ve seçmeli yapılmalıdır. Yükseköğretimde de uzmanlık öğrenimi görecek olanlara yabancı dil dersleri verilmelidir. Türkçenin yapısına, kendi koşuilannuza göre bir ders izlencesi, ders yöntem ve gereçleri geliştirilmelidir. Bugün bir yandan orta ve yükseköğretim kurumlarında yabancı dil öğretiminin yetersizliğinden yakınırkert, bir yandan da Türk ve yabancı özel okullar, Anadolu liseleri aracılığıyla belirli bir öğrenci kesimine yoğun sayılabilecek düzeyde yabana dil öğretmenin yollanm anyoruz. Kimi üniversitelerimizde (kimi fakültelerinde) yabancı dille öğretimi yeğliyoruz, En yeni öğretim teknik ve yöntemlerinin hangileri olduğunu tartışıyoruz. Nitelikli yabancı dil öğretmeni yetiştirrnenin, yabana dil öğretmenlerinin kendilerini sürekli geliştirebilmelerinin yollarını anyoruz. Ne var ki orta ve yükseköğretim kurumlannda sorun olarak varlığmı duyuran anadili (Türkçe) öğretiminde yabancı dil öğretim teknik ve yöntemlerinden nasü yararlanabileceğimiz konusunda yeterince durmuyoruz. ömer Demircan, bu kitabıyla yabancı dil öğretimine yeni bir yön ve anlayış getirme çabasındadır. Yabancı dil öğretimiyle yakından ilgilenen resmiözel kuruluş ve kişilerin, yabana dil öğretmenlerinin, yabancı dil öğretimine ilgi duyanların bu kitaptan öğrenecekleri çok şey vardır. P I K N I K PÎTALE MADRA AUMAMl NE Ll NE GdZfP/ HAL BÖAE.? ' HIZLI GAZETECI MCDETŞEN Remzi Kitabevi 'Anlatı Çöziimlemesi'ne zorunlu bir yanıt 2 1 Temmuz 1988 tarihli sayfamızda Hilmi Yavuz'un, Barthes'ın "Anlatılann Yapısal Çözümlemesine Giriş" adlı kitabıyla ilgili yazısını yayımlamıştık. Kitabın çevirmenleri Mehmet ve Sema Rifat, Yavuz'un yazısının "yanlış anlaşılmalara yol açabilecek bilgilendirmeler" içerdiği gerekçesiyle bir yanıt gönderdiler. Kitabın çevirmenlerinin yanıtını aynen yayımlıyoruz. "Yardıma" olmalıydı diyor. Hayır. "Yardım eden" olacaktı, "eden" düşmüş. 11) H.Y., R.R'm, Todorov'dan söz ederken yaruldığıru, bunun da bir dipnotla beürtilmesi gerektiğıni vurguluyor. Oysa, R.B. yanılmadığı gibi yanlış da ammsamıyor. R.BÎın, Todorov'un temel yüklemleriru (H.Y, bu terimin Fransızcası için predicates de base demiş, oysa predicats de base olacak) istek, bUdirişim, katılım olarak değil de sevgi, bildirisim, yardım olarak göstermesinin nedeni, Todorov'un "Les categories du recit ütteraire" başhklı yazısında "istek"in en yaygın biçiminin "sevgi" olduğunu, "kauhm"ın ise "yardım" ile gerçekleştiğini belirtmis olmasıdır. R.R, bunlan Todorov'un "temel yüklemler" diye adlandırdığını söyler ve ayraç içine kendi benimsediği, yaygın olan terimleri koyar. Öte yandan şunu da belirtelim ki, RBIın metnine gereken yerde, gerekli bütün açıklayıcı notlar çevirmenler tarafmdan bir "eleştirili basun" biçiminde konmuştur. Cumhuriyet döneminde ise öğretimin birliği yasası çıkanlmıs, yazı devrimi yapılmış, yaygın temel eğitim ilke edinilmiş, yabancı dil öğretimine önem verilmiştir (orta ve yükseköğretim kurumlarında ders konulmuş, bölüm açılmış). Bugün kimi orta ve yükseköğretim kurumlannda yabancı dille öğretim yapılmaktadır. Bu da, yabancı dil öğretimi ile yabancı dille öğretim olgusunu tartışma alanına getirmektedir. Yabancı dil öğretimine ilişkin sorunların ge ÇİZGİLÎK KÂMtL MASARACl MEHMET RİFAT SEMA RİFAT R. Barthes'ın Anlablann Yapısal Çöziimlemesine Giris adlı kitabına (Gerçek Yayınevi, Nisan 1988) ilişkin olarak Cumhnriyet gazetesinin 21 Temmuz 1988 tarihli sayısında çıkan, Hilmi Yavıuun "Anlaü Çozümlemesi" başhklı tanıtma yazısı, yanlış anlasılmalara yol açabilecek bilgilendırmeler içerdiğinden, söz konusu metnin çevirmenleri olarak, bu yazıya bir yanıt venneyi zorunlu gördük. Burada yalnızca en önemli noktalara değinmekle yetiniyonız: 1) H.Y., Iotroduction a l'analyse strncturale des rfcits'nin (H.YÎun yazısında a düşmüş), R.BÎm daha sonra yayımlanan iki kitabında da yer aldığını belirtiyor. Oysa bu metin, daha sonra uç kez yayımlanmıştır: llki Poetique dn reat (1977) adlı ortak derieme• de (bu kitap yalnızca R.B.'ın kitabı değildir), ikincisi Communications 8'in boyutlan küçültülmüş baskısında (1981), üçüncüsü ise LAventure semiologiçue'te (1985). 2) H.Y., yazısında üç kez Bremond'dan söz ediyor; oysa bu anlatıbilimcinin adı Bremond değil, Bremond biçiminde yazüır. 3) H.Y., bu metnin Comnmnications 8'deki öteki "semiyotik araştırmalar"la birlikte çevrilmesinin daha iyi olacağını söylüyor. Hemen şunu belirtelim: Tırnak içine alınmış olan deyişin "semiyolojik araşünnalar" olması gerekirdi; derginin üstünde böyle yazıldığı gibi ("Recherches semiologiques"), o tarihlerde Fransızcada "semiyotik" terimi hcnüz yaygınlaşmamıştı. Aynca, R.B. da "semiyotik" terimini değil "semiyoloji"yi kullanır. öte yandan, biz R.B.'ın metnini çevirdik, öbür metinlerin çevirisini de H.YÎdan bekliyoruz. 4) H.Y., metnin 10. ve 11. sayfalannı özetliyor ve "tümevarım içinse bir kuram gerekli" diyor. Hayır. Tümevanııı için değil, riimdengeliın için bir küram gerekli. 5) H.Y., "Barthes'a göre bu kuram dilbilim olacak" diyor. Hayır. Bu kuram dilbilim olmayacak, çünkü R.B.'a göre anlatımn yapısal çözümlemesi için bir kuram aranacak, tasarlanacak; dilbilim de bu kuramın hazırlanmasında kurucu bir örnekçe (model) oluşturacaktır, bir kuram değil. 6) H.Y., "Dilbilim ..anlatımn yapısal çözümlemesine kuramsal bir kavram sunuyor: Betimleme düzeyi (niveau de la description)" diyor. R.B. "kuramsal bir kavram" değü, "kesin bir kavram" der. Aynca, betimleme düzeyimn Fransızcası niveau de la description değil, niveau de descriptiondur ve aralannda anlam farkı vardır. 7) H.Y., yazısuun bir yerinde, Todorov'un yanlış yaptığını, R.Kın da dipnotta bu yaıüışı ad vermeden duzelttiğini söylüyor. Hayır. Ne Todorov yanlış yapıyor ne de R.B. onu düzeltiyor. Çünkü, R.B., retorik'in söylem açısından en az iki betimleme düzeyi belirlediğini vurguluyor: Dispositio ve dncutia Üçüncü düzeyin ise dil ile ilgili olmayan inventio olduğunu söylüyor. Öte yandan, Todorov ise retorik'in kendi yaklaşımıyla ilgili olan inventio ve dispositio bolümlerini ele alıyor. Aynca bu düzeyleri elocutio ve inventio olarak belirlemiyor (H.Y. böyle olduğunu ileri sürüyor). 8) H.Y., Fransızca "narration" karşıüğında niçin "öyküleme"nin seçilmediğini anlamakta güçlük AĞAÇ YAŞKEN EGİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES f Roland Barttıes çektiğini söylüyor. Açıklayalım: Fransızca aynı kökten gelen narrataire (anlatılan), narratenr (anlatan), narratif (anlatısal), narration (anlatı, anlatma), narrativite (anlatısallık), narratologie (anlatıbilira) terimlerini Türkçe aynı kökten gelen terimlerle vermek için "narration"a "öyküleme" değil de "anlatma" denilmiştir. Yalnızca sayfa 19'daki dipnotta "öyküleme" de denilebilir diye belirtilmiş olması da bir terimsel tutarhhk ölçütüdür. 9) H.Y. "homologie1' bir yerde "eşişlevlilik" bir yerde "işlevdeşlik" olarak verilmiş diyor. Oysa, terimin ilk geçtiği yerde (metnin ilk üç baskısında homologique, öbüründe ise homologue sıfatı geçer) eşişlevlilik, sonrakilerde ise işlevdeşlik denilmiştir. Bu dunım da, 13. sayfadaki 2. dipnotta açıklanmıştır. Yazımızı H.YTdan alıntıladığı10) H.Y. 44. sayfadaki dizgi asa mız şu sözlerle bitireüm: R.Kın bu masına ilişkin olarak ortaya çık "çok özgttn ve çok önemli metni" mış iki eksiklikten söz ediyor. gerçekten"uzmanlan iigilendireBunlardan ilki için de, "Yardun" cek bir inceleme..." TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARMAN 4 Ağustos YAYEV RAPORU AYRILIK VALSİ / Müan Kundera / Çeviren: Aydın Emeç / Can Yayınlan / 240 sayfa. OZGURLUG£ 11 GUN KALDIL Beckett samuel ramanlandırlar. Molloy, 1967 yılında Cem Yayınlan arasında yayımlanmıştı. Aynlık Valsi, 'Veda Ojunu' adıyla ilk kez Hür Yayınlan arasmda yine Aydın Emeç çevirisiyle yayımlanmıştı. Milan Kundera^ nın 1973 yüında yazdığı bu romanda anlatılan olaylar eski bir kaplıca kentinde geçiyor. Hemen tüm yapıtlannda Çekoslovakya1 nın Ruslar tarafmdan işgalini, yer yer geri planda, kimi zaman da öne çıkararak işleyen Kundera'da asıl sorun bireyler. Kadınerkek ilişkileri ve bu ilişkilerdeki rolleri irdeleyen Kundera, Aynkk Valsi'nde alaycüık ve şefkati ustaca ayarlayarak mutluluğu arayan yedi kiMOLLOY / Samuel Beckett şiyi anlatıyor. / Çeviren: Bertan Onaran / Ara Yayınlan / 228 sayfa. ÇIPLAK M O D E L L E R / Aslen lrlandalı olan Samuel Cesare Pavese / Çeviren: Beckett, 'Molloy'u 1951 yılında Samih Tiryakioğlu / Çaba Yayın Dağrtım / 128 sayfa. yazmış. Can vermek üzere olan anasım görmek için yola çıkan ve Italyan yazar Cesare Pavese, ay yolunu kaybeden Molloy'un öykünı zamanda ülkesinin en büyük sünü anlattığı kitabında yazar, her yayınevlerinden biri olan Einau günkü dünyayı başka bir kalıbın di Yayınevi'nin kurucusu. Pavese içine sokarak okuru düş dünyasıdilimize Çıplak Modeller adıyla na süriiklüyor. Söz'den sessizlik'e, çevrilen "La Bell 'EsuteGüzel yaşamdan ölüme uzanan bir deYaz" başhklı romanını 1934 yüın yinim içinde bedensel güçlerini yida yazdı. Pavese, ressamlara çıp tiren, zihinlerine sığınan, belleklak modellik eden bir kızla, aynı lerini ve anlamlardan yararlanmayola sürüklediği arkadaşının ba yı unutan, sonunda yalmzca acı şından geçenleri anlattığı kitabın çekme yetisine sahip, katıksız bida Roma'nın bohem sanat yaşa rer büinç olup çıkan bireyler, Becmından bir kesit sunuyor. kett'in diğer kitaplannın da kah ESKI TÜRKÇENIN GRAMERİ A . Von Gabain / Çeviren: Mehmet Akahn / Türk Dil K u m m u Yayınlan / 314 sayfa Alman Türkolog A. Von Gabain'in 1941 yıhnda yayımlanan Alttürkische Grammatik adlı yapıtı, "ortaçağ Köktürk harfleriyle yazdmış kitabeleri, henüz tslamiyetIe temas etmemiş Orta Asya yazmalannı ve blok basmalan" temel alarak eski Türkçenin ve Uygurcanın gramerinin incelendiği, bu alandaki bilimsel çalışmalara önciilük eden ana kaynaklardan biridir. Türklerin kullandığı ilk yazılar, eski Türkçenin ses özellikleri, kelime yapımı ve kelime türleri, cümle bilgisi gibi bölumlerin yer aldığı kitapta örnek metinlerin yam sıra bir de sözlük bulun, makta. Mehmet Akalın, okurun kitaptan kolayca yararlanabilmesi için kitabın aslında bulunan dizine, gramer bölümünde örnek verilen bütün sözcükleri ve bir terimler dizini eklemiş. 1947 'DE. SUGUA/, UIHDiSr#M '/A/ SAGtMStZ gR YOMenMS PE\/eED/LM££ı iÇtN YAPlLAU ÇAUÇMALAGOA SO/V 11 GÛNE G'eıLMtfr,'• 48 yÜZyiLDAN BAŞLtyARAtC İUGÎLI2 fCOLO/V/Sr OL#M t>£\/ YAfZ/MADA, AVRUPA'NlN AZ ÖTSSw£>£Kt K.ÜÇÜK S/Zır^NYA'Yl ZEHGİNLEÇri&MBtC ıÇİN TÜM OLANAICLAIStNt SEFEKBE/e ETMİÇTt. UZUN SÖMÜRÜ% YILLARIA1DAN SONgA, UNLU UOER GANDI ' KllN YÖMTEMLE&.İYLE GİRİLEN MUCADELE SÜIZECÎ, AAEYVELERtNİ l/egMıŞri S<W VALİ LOZ.O LOU/S MOUNTgArrEU (RESitADE OR.TAOA), BGEMENUĞÎN D£L/feTSSUM/ İÇIAI GEREIOİ (ŞL£ML££/ HA2reiARK£M, /V//V[>lSmN KEUbl BAY&IĞfUt 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet 4 Ağustos 1938 gemileri kiralamışlardır. Bu husustaki muamele doğrudan doğruya armatörlerle yapılmıştır. Petrol gemileri Avrupa devletlerine ait muhtelif sancaklar altında sefer edeceklerdir. Maden büronun bildirdiğine göre, yapılan kunturat mucibince petrol tngiliz veya sair Avrupa limanlarına ihraç edilecek, fakat raporda işaret edildiğine göre, petrol vapurlan hakikatte Almanya'ya sevkedilecektir. 1938*1988 kumar oynıyan Semih, Kamil, tsmail, Behiç, Kemal, Mümtaz, Necdet isminde yedi kumarbaz yakalanmıştır. Galatada da altı kumarbaz kumar oynarlarken tutulmuşlardır. MıUetler Cemiyeti ve sulh prensibleri CUMHURİYET KÎTAP KULÜBÜTVDEN HABERLER AYEV EN ÇOK SATAN KÎTAPLARI 1.7.198830.7.1988 Sn 1 2 3 4 5 KMI 079.042 152.425 303.002 152.432 011.054 Kltata Mı/Yaan Biz Duvar Yaasıyız/Gülay Kutal Eylül Imparatortuflu/Erbil Tuşa/p Gulünesi Aşklar/Milan Kundera Demokrasımız Kaç Para Eder/Muzaffer izflu Annerne Reklamcı Oklufiumu Söytemeyin/Jacques Segula idam Gecesı Amian/Halit Çelenk Ekonpmı Politik Nedir/S.ilinA. Motytev Oin Üsfune/Lenin Sovyetler Bırlıfli ve Ortadoju/Oavadykov Sosyalıst insan ve EtKınlik/T.Otzerman vd. TM Incefeme öyku Mizah Anı Anı İnceleme İnceleme inceleme İnceleme 6 7 8 9 10 087.055 017.024 193.012 191.011 305.001 Oslo 3 M. Bek dün Kral tarafmdan kabul edilmiştir. Akşam, Koht tarafmdan verilen bir ziyafette Bek ve Koht nutuklar teati etmişlerdir. Koht bir giin cihanşiimul mahiyette hakiki bir Milletler Cemiyeti teşkil edilmesi ümidini izhar etmiş ve Milletler Cemiyetinin umumi bir sulh temin edecek ÇAĞDAŞ AMERİKAN iktidara maiik olmadığını Vaşington 3 Maden ŞÜRİ ANTOLOJtSİ Cevat söylemiştir. Hatip hedeflerine bürosundan alman malumata Çapan / Şiir / Adam varmak için harb yolunu göre, Meksika, satın alınan Yayınlan / 1. H a m u r 216 takip etmiyen milletierin şirketlerin petrollerini sayfa. teşriki mesaisine emniyet Almanya'ya ihraç edecektir. Fmdıklı'da cami avlusunda Bazı Alman flrmalan petrol Cevat Çapan yirminci yüzyıl etmek ve ümid bağlamak HASAN LAVANTALARI yapılan bir cürmü meşrutta Amerikan şiirinin başlıca akımlaT.C. nnı ve önde gelen ustalannı tanıtVAN ASLİYE HUKUK mayı amaçladığı derlemesinde, ÇORUM 19129 ASLİYE İKİNCİ HUKUK MAHKEMESİNDEN 1875 doğumlu Robert Frost'tan MAHKEMESİ 1935 doğumlu Charles Wright'a Dosya No: 1988/204 kadar uzanan zaman dilimi için1988/127 Davacı Memet Tan vekili Av. tsa Avcı tarafmdan davaular Tapu Sicil deki 34 şairden 111 şiire yer verBelkız Yurtsever vekili Av. Yusuf Sönmez tarafmdan açılan gaiplik Müdürlüğü, Bekir kansı Penbe ve Bekir Kızı Binnaz aleyhine mahmiş. Çapan "böyle bir girişimin davasının yapılan muhakemesinde: kememizde açılan hisse iptali ile tescil davasında davahlara tebligat bütün tehlikelerini ve sınırlıhklaÇorum Merkez Sapa Köyü C: 173/02 sayfa 47 kütük sıra 38'de nüyapılamamış, adresleri de bulunamamış olduğundan adlaıına ilanen nnı göze alarak" başladığını be fusa kayıtlı Mehmet ve Ayseden olma 1322 D.lu Emrullah Yalçın'ın teblıgaı yapılmasına karar verilmiş olrnakla; lirttiği çalışması için "cagdaş dün1516 yıl önce Çorum Merkez Kulaksız Camii civanndaki evinden ayDavalılar Bekir karısı Penbe ve Bekir kızı Binnaz'ın duruşma günlarak bir daha geri dönmediği, kendisinden haber alınamadığıru bÜya şiirinde önemli yeri olan bazı nü olan 11.11.1988 günü saat 9.00'da Var. Asliye Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda hazır bulunmaları veya kendilerini kanuni bir vebüyük ustalarla Türkiye'de lıiç ta direrek gaiplik karan verilmesi istenildiğinden bu sahsi tanıyanlann kille temsil ettirmeleri, aksi takdirde yargılamamn yokluklannda yanınmayan daha genç bazı yetenek veya hakkında bilgisi olanların ilan tarihinden itibaren 1 yıl içersinde mahkemeye müracaat ederek beyanda bulunmaları M.K. 32. maddepüacaga hususu meşruhatlı davetiye yerine kaim olmak uzere ilan oluleri tanıtmaya çalışırken seçimimi nur. daha çok çevrilebilir şiirlerle si gereğince ilan olunur. Basın: 25281 sınırladım" diyor. Basın: 25302 lazım geldiğini kayıt ve bu milletierin arasında Polonya 'nın büyük bir mevkii işgal ettiğini söylemiştir. M.Bek bu nutka cevaben demiştir ki: "Milletler Cemiyeti'nin şimdiki vaziyeti hakkındaki mütelealarınıza istirak ederim. Her şeyden evvel bütün gayretlerimizi mütekabil emniyete istinat ettirmek lazım getdiği kanaatindeyim." Meksika petroUeri Bir günde 13 kumarbaz yakaiandı