23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 TEMMUZ 1988 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURÎYÇT/5 İSMAIL GÜLGEÇ YSYIN DÜNYASINDA SANAT/EDEBtY^T Çok yönlü bir akımın sanat ansiklopedisi RomantizmSanat Ansiklopedisl / Francıs HAYVANLAR Romantizmin başvuru kitabı Claudon / Çevirenler: Özdemir tnce îlhan Usmanbaş / Remzi Kitabevi / 304 sayfa. ATİLLA BtRKİYE "RoraantizmSanal Ansiklopedisi", daha önce Remzi Kitabevi'nce yayımlanan Sembolizm, Empresyonizm, Süırealizm, Ekspres>onizm gibi "ansiklopedi"lerin bir devamı ve bu "sanal dizisi"nin sonuncusu. "Romantizm", dvzinin öteki yapıtlarında olduğu gibi bir kolektif çalışma ürünü. Kitabı hazırlayan ve düzenleyen Francis Claudon. Romantizm akımımn değişik yönleriyle ele ahndığı yapıt, yedi ana başlıktan oluşuyor ve her bölüm kendi alanlarının uzmanlarınca kaleme alınmış: "Romantizm" (Francis Claudon), "Romantizm ve Fransız Devrimi" (Gilles Tiber), "Resim" (Georges PillementClaude Noisette de Crauzat), " H e y k e l " (Karlheinz Roschitz), "Mimarhk" (K. Roschitz), "Edebijat" (F. Claudon), "Müzik" (F. Claudon). Kitabın Türkçesi de Özdemir Ince'ye ait. Ancak "Müzik" başhklı bölümü tlhan Usmanbaş çevirmiş. Kitabın teknik anlamda en önemli özelliklerinden biri de, 110'u renkli olan 261 resimle donatılmış birinci hamur kâğıdaözenli basımı. "Romantizm" başhklı bölümde, "Romantik sözciigiinün sıfat olarak kullanılması, ad olarak kullanımından önce başladı" saptamasını yapan Claudon, akımın ilk önce, 17. yüzyıhn ikinci yarısında ortaya çıkan sözcük anlamı üzerinde duruyor ve Avrupa'da ilk kullammlann ne şekilde gerçekleştiğini sergiliyor. Daha sonraysa, "Önromantizm", "Ulusal Romantizmler", "Yabaasıllık (exotisme) ve BaşkaJdınlar", "Sanallar \e Düşünce Alanında PÎKNtK PtYALE MADRA ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACl 110'U RENKLİ 261 RESİM Francis Claudon'un hazırladığı "Romantizm" ansiklopedisinde yüz onu renkli olmak uzere iki yuz altmtş bir resim de yer alıyor. (üuseppe Verdi'nin "II Travatore" operasının kışkırtma sahnesini betimleyen bir taşbaskı da bunlar arasında Çatışma" vb. altbaşhklarda, tarihsel \e toplumsal nedensellik bağlamında, kısaca da olsa "RomantiznT'ih akım olarak ortaya çıkış seruvenini aktarıyor. Bu bölumün başına koyduğu önnotta da gerek kitabın hazırlanış mantığını, gerek en genel aıılamıyla romantizm akımmı özetliyor: "Klasik uygarlıgın eski temellerini sarsmak pahasına, 18. yiizyıldan Uibaren, hümanizma ve giicü sınırsız usu tartışma konusu yapan biiyük akıma 'Romantizm" adı verildi. Hiçbir alan, hiçbir ülke bu akımın etkisinden kurtulamadı. Avrupa'da, düşünce yaşamında, felsefe, sanat lar, toplumsal gelenek ve görenekler, toplurasal >a da siyasal devrimlerde çok önemli bir rol oynadı ve büıün bilim dallannı etkiledi. Tarihi oylesine karmaşıkUr ki, bu akıma bağdaşıklık kazandırmaya kalkısrnak, bireşim (sentez) düşüncesini biçe sayma>a götürebilir bizi. Bu ansiklopedi ile, olabildiği ölçıide, bu meydan okuyuşu janıtlamaya çalışacağız." Romantizm, 18. yiizyıldan 19. yüzyıla geçişte Avrupa'da ortaya çıkmış bir edebiyat ve sanat akımı olup, farklı ulusal koşullar göstermesiyle birlikte feodal toplumun aşılması ve kapitalist toplumun üstünlük kazanmasıyla doğmuştur, diye tanımlanıyorsa, hiç kuşkusuz "Romantizm ile Fransız Devrimi'nin sıkı bir bağı oldugu" savı da genelgeçer tanım lar arasına girmiştir. Nitekim, "Romantizm ve Fransız Devrimi" başhklı bölumün daha ilk cıimlesinde Gilles Tiber şöyle diyor: "Fransız Devrimi'nin ışığında incelenmezse bazı bakımlardan Romantizm'i anla>amayız. Bununla birlikte Romantizm'in nedeninin Fransız Devrimi olduğunu düştinmek de yanlış olur." Daha sonra Tiber, Romantizm'in Fransız Devrimi ile ilişkisini, akımın Devrim'in çeşitli toplumsal yaşam alanlarındaki sonuçlannda ve dünya görüşunde yer alışını, dolayısıyla ilgili tarihsel dönemde Avrupa'daki toplumsal oluşumlar ile bu akım arasındaki organik bağı genel hatlarıyla veriyor. Yapıtın daha sonraki bölümlerinde Romantizm, sanatın resim, heykel, mimarlık, edebiyat ve müzik gibi yatırım alanlarında, oluşum süreçleriyle birlikte irdeleniyor. Bu bölümlerin sonunda da gerek romantiklerin, gerek romantizmle ya da dönemle ilişkili sanalçıların kısa yaşamöyküleri de yer alıyor. •'RomantizmSanat Ansiklopedisi", gerçek bir "ansiklopedik" başvuru kitabı. HIZU GAZETECİ NECDET ŞEN ANAtyST İtftH&M. 3BN > 7£KI?Af?O YİYCEKSEH 3AİICA 9i KAPt d ÇOK AO İZKRMt AYNI SEYlE Ri y/UAMM NE Yüıömnpen Roland Barthes'ın özgün ve önemli bir metni Anlatı çözümlemesi Anlatıların Yapısal Çözümlemesine Giriş / Roland Barthes / Çevirenler: Mehmet Rifat Sema Rifat / Gerçek Yayınevi / 86 sayfa. YAYBN RAPORU DÜNDEN BUGÜNE CAZ/ Erdal Göksoy/ İnceleme/Ahtapot Müzik Kitapları / Fotoğraflı, 132 lirtiyor. Tümevanm içinse, bir betimleme düzeyli çozümleme öı sayfa. "kuram" gerekli: Ancak bir "kuram"dan yola çıkılarak tümden gelinebiliyor. Öyleyse bu kuram he~ olacak? Barthes'a gore, bu "kuram", dilbilim olacak. Dilbilim ise, bir "kuram" olarak, anlatının yapısal çözümlemesine kuramsal bir kavram sunuyor: Betimleme düzeyi (niveau de la description). Gerçi "düzey", özellikle söylem çözümlemesi alanında öteden beri bilinen bir kavram: Retorik, bir söylem dilbilimi olarak, "elocutio" (söyleyiş) ve "dispositio" (düzenleyiş) gibi iki betimleme duzeyi belirlemişti (Barthes bu metinde, Todorov'un Communications 8'deki "Les Categories du Recit Litteraire" adlı yazısında yaptığı yanlışı, 15 nolu dipnotta ad vermeden duzeltir: Todorov, bu düzeyleri "elocutio" ve "inventio" olarak belirler çunku). Aslında, ortaçağ retorikinnekçesi, kendi alanında tekil bir örnekçe olma ayncalığmı koruyor. Sadece "tekil" değil, aynı zamanda "bütünleyici" de: Çunkü bu üç betimleme düzeyi, Barthes'a göre, "Kendi aralannda giderek artan bir bütnnleşme (un mode d'integration progressive) biçimine gore bağlantı" kuruyor: Anlatısal yapıttaki işlevler duzeyi Propp ve Bremond'un benimsedikleri anlamda, eylemler düzeyi Greimas'ın "eyleyenleri" (actants) anlamında, anlatma düzeyi ise, Todorov'un "söylenT'i aıılamında, öteki dizgeleri de kuşatan bir nitelik kazanmış oluyor. 'Anlatılann Yapısal Çözümlemesine Giriş", başanlı bir çeviri. Gene de biriki küçük noktaya değinmeden geçemeyeceğim: Çevirmenlerin 'narration' karşılığında niçin 'öyküleme'yi seçmediklerini anlamak güç. Sadece s.l9'daki bir Kökeni, Afrika halk şarkılanna dayalı olduğu kabul edilen bir müzik türü olan caz, 20. yüzyılın başından bu yana kuşkusuz çok değişım gösterdi. Başlangıçta Amerika'daki zenci kölelerin plantasyonlarda çalışırken söylediği şarkılar, daha sonraları kilisede yine zencilerin söylediği şarkılarla temellenen ve beyazların müziğiyle de etkileşim içinde biçimlenen caz müziği, günümüzde en beğenilen müzik turlerinin neredeyse başında geliyor. Erdal Göksoy, "Dünden Bugüne Caz" adını verdiği incelemesinde cazın doğuşunu kısaca anlattıktan sonra, Caz Nedir?, Afrika Muziği, ABD Zenci Halk MüzijŞi, Blues, Ragtime, New Orleans, Chicago, Swing Dönemi ve Avrupa'da Caz ana başlıkları altında konuyu inceliyor. Kitabının son bölümünde "Modern Donem'i de ozetleyen Göksoy, "Cazın çok parlak bir gelecegi vardır. Ama bu parlak gelecek ancak ve ancak diinün ve bugünün yogun birikimlerine yaslanılarak meydana getirilebidivnr TARÎHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN SONÜCU FOTOFf'N/Ş BEU'RLEDL 1352 '&£ SUSÜI, HİLMİ YAVUZ Gerçek Yayınevi'nin başlattığı Yeni Dizi'nin ikinci kitabını Roland Barthes'ın "Anlatılann Yapısal Çöziimlemesine Giriş" ('Introduction L'analyse Structurale des Recits') adlı metni oluşturuyor. Çevirenlerin Önsozü'nde de belirtildiği gibi, Barthes'ın bu metni, ilk kez Communkations Dergisi'nin 8. sayısında(1966) yayımlanm\ştır. (Belirtmekte yarar var: Communications Dergisi, Paris'teki ünlü Ecole Pratique des Hautes Etudes'e bağlı Kitle lletişimi Incelemeleri Merkezi'nin yaym organı). ilk yayın tarihine bakılırsa, oldukça eski bir metin. Gene de küçuk bazı değişikliklerle, bu metnin Barthes'ın, daha sonra yayımlanan iki kitabında yer aldığını da belirtmek gerekiyor. fzeurH ioo Menee KOŞUSU yAptLMrçrr.t<x>ŞUNUM ÜMLÜ F'fJAÜ, ALtffLMlŞ/A( M AMMtÇTt AT7£T MC <££MLEy (SA&P/VO eESTlMDE ÜSTTEN Ç (KıNO'\ /LE A8D 'U & &£M/<S(MO ÇÜSTTEN 6ÖĞüSLEM/fT'. ÜÇÜA/CU) l'Pf AYMt ANDA ÖĞ İ JUCBML£R B.E/C ASD'Lİ 8/f2lAJC/L/ĞIME KAdAfi VBfSMiÇTİ. DERECESİ İSE 1O4 SAMıYEYDl. ANCAK, BU MCAtZAR HEgKESt MEMMUN ETıUEMıÇ, OAHA SONRA DA £Û&A*ÜÇTXJ. HE&ZeSaV AY/V/ Ff/UGDE OU>UĞU TEK p İSE EMlL. ZAroPEK'fN DEIS SPO/SCüUJGUYPü'• 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet 193819U şu iki kelimeden ibareitır: Gençliğı okutamıyoruz. Evet, Avrupadan radyo makinesi saiın alır gibi, memleketimize modern terbiye usulleri ithalettik. Tahsil mekanizmasmı asrileştirmeğe özendik. Kabul ettiğimiz sistemin hangı muhitlerde, hangi şartlar altında verimli olabileceğini uzun uzun tetkik etmek şöyle dursun, aklımızdan bile geçinnedik. Netice işte meydanda: anlatacağız? Talınt ve terbiye sistemi deyınce, bizim muhite uydurulması lazım gelen, üzerinde kafa yorulmuş milli bir eser anlamak mecburiyetınde olduğumuzu ne şekilde izah edeceğiz? Bunları her sene bir neticeye varamadan şoyle bir düsünurüz Ve bizim maarif mekanizmamız da her sene kalitesi gittikçe bozulan mahsuller vermekte devam eder gider. Memleketin istikbali namına hepimizi birinci Çocuklan okutamıyoruz. derecede meşgul etmesi şart Liseden yarımyamalak olan bu tehlikeyi bir an evvet çıkanlarm ekseriyeti teşkil önlemek için ne yapmah etmesi, üniversitedeki vaziyetin bilmem? Veba salgım mı var başlıca sebebidir. Bu hakikatin diyelim? Yoksa avaz avaz: açıkça yüzlerine karşı Yangın var! söylendiğini duyan mesul zevat Diye mi bağıralım? sinirlenivorlar, NADtR MADİ E peki diyorlar, ne , yapalım? Asri usulleri bırakalım da Ortaçağ devrine mi dönelim? Çocuklara falaka mı çekeceğiz? Onları sopa ile mi buyuteceğiz? Cevab, insanın ümidlerini kıracak kadar hazindir. Dünyada falaka ile bugünku şekılden başka yetiştirici bir vasıta bulunabileceğine aklı kesmiyen bir arkadasa ne diyebiliriz? Bu kıratta arkadaşlara, mektebli çocukların haylazlıktan mesul tutulamtyacaklarını nasıl Maarif! Maarifl birkaç mütehassısın fikirlerini neşrederiz, başınuharrirlerimiz Maarifl bir iki makale yazarlar, olur Veba salgım var! Diye bir haber duysak, bütün memleket halkı birbirimize gireriz Hukümet, halk, belediyeler, Kızılay soluk almadan bu korkunç mikrobu kökünden kazıymcaya kadar didinirler, çalışırlar. Bu sene üniversite imtihanlarında muvaffak olamayanlann sayısı geçen yıllara nazaran fazla. Diyorlar ve bir fikir vermek için rakam gösteriyorlar: Yalnız Hukuk fakülıesinin birinci sımfında dönenler, yüzde yetmiş sekizdir. Dikkat edıniz, yüz talebeden yetmiş sekizi, ikinci sınıfın derslerini takib edecek kadar liyakat gösteremiyor. Bu nisbet. bin lalebede yedi yüz seksen eder. Ve haber, gazeteci arkadaşlarımızdan bir tanesile, gene üniversite gençlerinin bir mecmuadan başka hiç kimseyı sinirlendirmiyor. Gençliğimizin istikbaline dair endişeli bir çatık kaş goremiyoruz. Zannedersiniz ki bizde maarif meseleleri esasından halledilmi} ve ortalık sul liman olmuştur. Tahsil gençliğimizin vazıyeti zaman zaman günün hadisesi olmaz değil. Maanfçi, terbiyecı "Anlatılann Yapısal Çöziimlemesine Giriş", anlatı incelemelerinin tekniğine ilişkin bir Öncelikle şunu söylemeliyim: çalışma. Dolayısıyla, "Anlatılann Yapısal Çözümle Barthes'ın daha çok mesine Giriş", anlatı incelemele deneme türüne girebilecek rinin (deyiş yerindeyse) tekniği "popüler" metinlerinden ne ilişkin bir çalışma. Dolayısıydeğil. Ama anlatı la Barthes'ın, örneğin Mythologies'i (1957) gibi, daha çok deneme çözümlemesinin yöntemi türüne girebilecek "popüler" me üzerinde duran çok özgün tinlerinden değil; özeüikle uzman ve çok önemli bir metin. ları ilgilendirecek bir inceleme... Metni dilimize çeviren Bir de şu: Bence bu metin, ilk kez Mehmet ve Sema Rifat'ın yayımlandığı Communications çalışmalan başanlı. Dergisi'nin o sayısında yer alan öteki çalışmalarla (özellikle de Greimas'ın, Bremond'un, Umberto Eco'nun, Todorov'un ve Gerard Genette'in yanlarıyla) birlikte okunursa, daha temelden kavranabilir. Dahası, "Anlatılann Yapısal Çözümlemesine Giriş", Communications 8'in içindeki ilk yazı. Bunun büyuk onemi var. Bu, Barthes'ın söz konusu metni, belirli bir izlek "Anlatının Yapısal Çözümlemesi" çe\resinde bir araya getirilen yazılara, editorün "sunuş" yazısı gibı kurrnuş olduğunu gösteriyor. Yazı da 7aten, Anlatılann Yapısal Çöziimlemesine Giriş (altını ben çizdim, H.Y.) adını taşıyor. Cstelik Barthes'ın bu metinde, sık sık Communications 8'de yayımlanan öteki metinlere gondermeler (örneğin, s. 17, 29, 36, 46, 50, 58 vd.) yaptığını da hesaba katarsak, metnin bir "sunuş" ya da "giriş" yazısı olarak kurulduğunu açıkça görebiliyoruz. Gene de, çok ozgün ve çok önemli bir metin "Anlatılann Yapısal Çöziimlemesine Giriş..." Ama doğrusu, Communications 8'de yer alan öteki "semiyotik araştırmalar" bağlamında, yani Greimas'ın, Genette'in, Todorov'un ve Bremond'un yazılarıyla birlikıe çevrilip yayımlansaydı, çok daha iyi olurdu, diye düşünmeden edemiyor insan. "Anlatılann Yapısal Çöziimlemesine Giriş", çok özgün ve çok önemli bir metin, dedım. Barthes, anlatı çözümlemesinin yöntemi üzerinde duruyor: Anlatılann sonsuz çokluğu karşıstnda lumevarımın, bir "utopya" olduğunu, bu yüzden de tumdengelım yonteminin seçilmesi gerektiğinı beden de once, kökleri Platon'a ve Aristoteles'e kadar uzanan bir duzey ayrıştırmasından soz edilebiliyor: Örneğin, Platon'un "lexis" (söyleyiş biçimi) ve "logos" (söylenen, söz) ayrımı gibi... "Anlatılann Yapısal Çöziimlemesine Giriş"te ise Barthes, üç ayrı betimleme duzeyi ayırt ediyor; İşlevler (Fonctions) Duzeyi, Eylemler (Actions duzeyi ve Anlatma (Narration) Düzeyi. Boylelikle de Barthes, Todorov'un (\e daha sonra da ondan esinlenen Genette'in), Benveniste'den aldığı " Ö y k ü " (Histoire) ve 'Söylem" (Discours) düzeylerinden yola çıkılarak yapılan çözumlemelere de bir alternatif getirmiş oluyor. Bu alternatif arayışının "kuram"ın dilbilgisi mi, yoksa dilbilim mi olması gerektiği konusundaki anlaşmazlıkla ilgili olduğunu sanıyorum. Todorov ve Genette'in çozümlemeleri dilbilim (linguistigue) değil, dilbilgisi (grammaıre) kokeııiı vuzumlenn.leridir. Dolayısıyla, Barthes'ın üç dipnotta, 'öyküleme' de denebilir; denmiş. Oysa, "öyküleme', 'narration' karşılığı olarak yerleşmiş bir terim sanıyorum. 'Homologie1 bir yerde 'eşişlevlilik', bir yerde "işlevdeşlik' olarak verilmiş. Sayfa 44!ün sondan ikinci satınndaki 'Yardım', 'Yardımcı' olmalıydı. Aynı sayfada, yine alttan 12. satırda 'için' ile 'onun' arasına 'bile olsa' eklenmeliydi. Ama, bence asıl onemlisi, çevirmenlerin Barthes'ın metnine, özellikle Communications 8'deki oteki metinlerle ilişkili olarak açıklayıcı dipnotları koymamış olmaları... Bu o kadar gerekli ki... Örneğin Barthes, Todorov'un anlatı kişilerinin girişebilecekleri uç buyük bağıntıya ilişkin temel yuklemleri (Les predicates de base), 'sevgi', 'bildirişim' *yardım' olarak gösterir. Aslında Barthes yanılmaktadır; çünkü, bu 'temel yüklemler Todorov'da 'istek', 'bildirişim' ve 'katılım'dır. Bir dipnotla, Barthes'ın yanlış anımsadığı belirtilebilirdi örneğin. YORGUN ATLISI AKŞAMIN / Mahmut Alptekin / Şiir / Cem Yayınevi / 80 sayfa. Halen TRT Istanbul Radyosu'nda program denetçisi olarak görev yapmakta olan Mahmut Alptekin'in 60'lı yıllardan bu yana çeşitli dergilerde şiir, inceleme yazıları ve röportajlan yayımlandı. Alptekin'in, Gecenin Umuduna, Yorgun Atlısı Akşamın, Duşler Çarşısı ve Kuşlar Uçuruyorum ana başlıkları altında topladığı şiirleri 197086 yılları arasında yazdığı ürünlerini kapsıyor. Alptekin'in kitaba adını veren şiirinin ilk dörtlüğü $övle: "Türküler harmanı yüreğim / Acıya karşı diren / Alkole ve >alnızhğa karşı / Sokaklara, akşamlara." biter. Şöyle bir basmakalıp iddia da vardır: Bugunun çocuklan haylazlaştılar., okumuyorlar. Akıllan fîkirleri maçlarda, sinemalarda. Bu batıl inanışa kanıp mektep talebesini spor yapmaktan meneden'vekiller bile görülmüştü. Gençlik okuyor mu, okumuyor mu? Bu sual manasızdır. Elimizde talim ve terbiye nizamnameleri var, bunlardan alınan, istatistiklere mustenit, gozle görülür neticeler var. Hakikat sadece MAHAGONNY KENTİNİN YÜKSELİŞİ VE DÜŞÜŞÜ / Bertolt Brecht / Çeviren ve düzenleyen: Aziz Çalışlar / Oyun / Boyut Yayınları / 1. hamur, 130 sayfa. Brecht'in, bir kentin kuruluşu, geçirdiğı ilk bunalımlar, kendi evrimi içindeki belirleyici dönüm noktaları, yasadığı altın çağ ve yıkılışını anlattığı "Mahagonny Operası" bir anlamda günümıızun ahlak tablosu. Bir 'epik opera' diyebileceğimiz yapıtı Brecht 1928/29 vıllarında yazmış. Kitabı Almanca ozgun metınden dilimize çeviren Aziz Çalışlar, W.H. Auden ve Chester Kallman tarafından yapılan Ingilizce çevirisiyle de karşılaştırmış. Parava gore yaşamakla insanca yaşamak arasındaki derin çelişkiyi sergıleyerek kapitalist dünyanın bir kuçük modelini çizen yapıt, 1931 yılındaki gosteriminden sonra Brecht'in ilgisi dışında kalmış olmakla birlikte, eleştirmenler Mahagonny'i "Üç Kunışluk Opera"dan daha özgun buluyorlar. MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI'NDAN GÜMRÜK MÜFETTİŞ YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI Maliye ve Gümrük Bakanhgı Teftiş Kurulu Başkanlığı'nca 26.9.1988 Pazartesi günü başlamak üzere Ankara ve tstanbul'da Gümrük Müfettış Yardımcıhğı giriş sınavı yapılacaktır. Sınava katılabilmek için; 1. Devlet Memurları Kanunu'nun 48'inci maddesinde yazılı genel nitelikleri taşımak, 2. Hukuk, iktisat, siyasal bılgiler, işletme ve ıdari bilimler fakülteleri ile iktisadi ve tıcari ilimler fakültelen ya da aynı konularda öğrenim yapıp yukarıda belirtilenlere denkliği Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'nca kabul olunan yabancı öğretım kurumlanndan bırini bitirmiş olmak, 3. 1.1.1988 gününde otuz yaşını doldurrnamış olmak, 4. Sağlık dunımu Turkiye'nin her yerinde görev yapmaya, her türlu iklım ve yolculuk koşullarına ve her turlu taşıt araçlarıyla yolculuk yapmaya elverişli olmak, 5. Yapılacak inceleme ve araştırmada gerek sicil gerekse tutum ve davranış yönunden Gumruk Mufettişliği özyapı ve niteliklerinı taşıdığı saptanmış bulunmak; gerekır. Sınav, maliye, ekonomi, kamu ve özel hukuk, muhasebe ve ticarı hesap ile yabancı dil gruplarından yapılacaktır. Isıeklilcr ayrıntılı bilgileri kapsar sınav broşurunu Ankara'da Teftiş Kurulu, tstanbul ve lzmir'de gümrük mufettışlerı grup başkanlıklarından temin edebılirler. Sınav ıçın başvuruların en geç 6.9.1988 gunu çalışma saaiı bıtımıne kadar Teftış Kurulu Başkanlığı'nda olacak şekilde şahsen va da posıayla ıleulmesinın gerektiği ve gecikmelerın deferlendırılnn.yeceğı duyurulur. T.C. BAŞBAKANLIK HAZİNE VE DIŞ TİCARET MÜSTEŞARLIĞI BANKALAR YEMİNLI MURAKIP YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI T.C. Basbakanhk Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhgı Bank&laı Yeminli Murakıplan Kurulu Başkanhğı'nca 12, 13 ve 14 Eylül 1988 tarihlerinde Ankara ve tstanbul'da Bankakr Yeminli Murakıp Yardınıcılığı giriş sınavı yapılacaktır. SINAVA KATILABİLMEK lÇtN: 1) Devlet Memurlan Kanunu'nun 48. maddesinde yazıh nitelikleri taşımak. 2) 1.1.1988 tarihinde 30 yaşını doldurmamış olmak, 3) Üniversitelerin Siyasal Bilgiler, Hukuk, İktisat, İşletme ve İktisadi ve Idari Bilimler Fakültelerinden veya bunlara eşitligi Yüksek öğretim Kurulu'nca kabul edilen yerli ve yabancı fakülte veya yüksek okullardan birini bitinnh olmak gerekmektedir. tsteklilerin sınav için gerekli bdgelerle sınav konularım belirten broşttrü Ankara'da Mithatpasa Cad. 18/6'daki Bankalar Yeminli Murakıplan Kurulu Başkanhfcs'ndan, lsıanbul'da da Halaskârgazi Cad. 220/2 Osmanbey adresindeki Istanbul Grup Başkanlığı'ndan bizzat veya mektupla sağlayarak başvurma ve kayıt işlemi için 22 Ağustos 1988 günü akşarruna kadar Bankalar Yeminli Murakıplan Kurulu Baskanlığı'na başvurmaları rica olunur. Basın: 21514 CUMHURİYET KtTAP KULÜBÜ'NDEN HABERLER HAFTANIN EN ÇOK SATAN KİTAPLARI 12.7.1988 19.7.1988 Swa: Kod: 1 079.042 2 152.425 3 152.432 4 303.002 5 017 024 6 021301 7 027.034 8 191.011 9 305 001 10 • 087.055 Kltabm Adı/Yazan: Biz Duvar Yazısıyız/Gulay Kutal Eylul İmparatorlufiu/Erbıl Tuşalp Demokrasımız Kaç Para Eder/Muzaffer İzgü Gülunesı Aşklar/Mılan Kundera Ekonomi Politik Nedır/llyınMotylev Sözüm Sanadır/Or Efdal Atabek Ouşünüyorıjm Öyleyse Vurun/llhan Selçuk Sovyetler Birlığı ve Ortadoğu/Davıdkov Şosyalıst İnsan ve Etkınlık/T.Oızerman İdam Gecesı Anıları/Halıt Celenk Tlru: Belge İnceleme Mizah öykü inceleme Anı Deneme İnceleme İnceleme Anı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear