23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 TEMMUZ 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 BOLONYA (AA) Italya 'da, 2 Ağustos 1980'de Bolonya'da bir tren istasyonunu bombalayarak 85 kişinin ölümüne neden olan samklar hakkındaki dava dün sonuçlandı. Söz konusu saldında, Bolonya'da bir tren istasyonunun bomba patlaması sonucu çökmesi üzerine 85 kişi ölmüş, 200 kişi de yaralanmıştı. Saldınyı düzenlemekle suçlanan aşın sağcı 6 sanıktan dördü ömür boyu hapis cezasına çarptırılırken, diğer ikisi ise, delii yetersizliğinden bu suçlamadan hüküm giymedi. Bolonya katliamı sanıkîarı Gorbaçov 6 günlük birziyaret için gittiği Polonya'da yeni bir atakyaptı: Avrupa doruğu öneıisi Gorbaçov, "Gelecekle, doğıısu ve batısı. uzmanhk. ve bilgi, kişi ve fikir değişiminde bulunan bir Avrupa görmek istiyonız. Bu yeni Avrupa'da, her iki taraf da aralanndaki butun farklılıklara rağmen, birbirlerini hasun olarak değü, dost görmeyi ögrenecekler" le birlikte Polonya'ya gelen Sov dedi. yet lideri dun parlamentoda yaptığı konuşmada, "Avrupa ülkele İşbirliği merkezi rinin konvansiyonel silahların üorbaçov, 45 dakikalık konuşazaltılması konusundaki kısır masında, silahsızlanmanın teşvidöngüye son vererek harekete geç ki konusunda NATO ve Varşova meyi göruşmek iızere toplanmaia Paktı arasında akılcı bir şekiide n iyi olabilir" ifadesini kullandı. görüş ahşverişini sağlamak için, bir 'Avrupa işbirl'^i merkezi' oluşturulmasını ve her iki tarafın da Avrupa'daki askerlerinden 500.000'ini çekmesini de önerdi. Gorbaçov, ABD"nin, lspanyadaki uslerden çekeceği F16 uçaklarını, Italya'ya yerleştirmemesi halinde, SSCB'nin de Doğu Avrupa'daki bombardıman uçaklarını çekebiieceğini bildirdi. Polonya'da sıcak bir şekiide karşıianan Sovyet lideri, Polonya ile SSCB arasındaki ilişkilerin tarihinde, övünülecek şeyler olduğunu da belirtti. "Ancak, birtakım bilgilerden çok, dıygusal davranmaktan kaynaklanan bazı kartşıklıklar da olmuştur. Tarihi yeniden yazmak mumkun değil, ama ondan ders almak mtımkün" dedi. Gorbaçov'un bu sözleriyle, lkinci Dünya Savaşı sırasında, SSCB'nin batısında 4200 Polonyalı subayın katledilmesini kastettiği belirtiliyor. Bu arada Gorbaçov'un halkla coşkulu bir ilişki içinde olduğu görüldü. Havaalamndan kente giderken bir ara yolun tıkanması üzerine arabadan inen Sovyet liderinin halkla sohbet ettiği ve '"Presioroyka" adlı kıtabını imzaladığı görüldu. Öte yandan Varşova'da Bağımsız öğrenci Birliği'nin uyelerinin, Polonya'daki Sovyet askerlerinin çekilmesini istediklerini söyleyerek bir gosteri düzenledikleri bildirildi. DUNYADA BUGUN ALtSİRMEN Gorbaçov parlamentoda yaptığı konuşmada, Avrupa'da NATO ve Varşova Paktı arasında bir işbirliği merkezi kurulmasım ve karşılıklı 500'er bin askerin çekilmesini de önerdi ve F16'ların îtalya'ya yerleştirilmemesi halinde kendilerinin de Doğu Avrupa'daki uçaklarını çekebileceklerini söyledi. VARŞOVA (Ajanslar) Sovyet lideri'Mihail Gorbaçov, Doğu ve Batı Avrupa ülkelerinin lzlandanın baskenti Reykjavik'te toplanarak Avrupa'daki konvansiyonel silahlarda indirim yapılraasını görüşmelerini önerdi. AJtı günlük bir ziyaret için eşiy Demokrasinin Özünü Kavramak SHP'nin yeni genel sekreteri Deniz Baykal pazar günku Cumhuriyet'te yayımlanan söyieşisinde, Türkiye'nin önüncte iç içe iki hedef bulunduğunu, bunların demokratikleşme ve sanayileşme oktuğunu belirttikten sonra, her ikisine de sistemli yaklaşmanın zorunluluğunu vurguluyordu. Arkadaşımız Yalçın Doğan'ın sağın da hep bu iki kavramdan söz ettiğini anımsatması üzerine ise Baykal, Türkrye'de sağın demokrasi yorgunu olduğunu söyiüyordu. Sayın Baykal haklıdır. Türkiye'de demokrasi sağın yalnız dilindedir, yoksa o kanatta olanlar demokrasinin daha temel kavramlannı bile kavrayabilmiş değillerdir. Gün geçmiyor ki bunun örneklerini görmeyelim. Örneğin demokrasinin beşiği kabul edilen İngiitere'ye gitmeye hazırlanan Sayın Evren'in ülkenin en büyük tirajlı gazetesi Daily Telegraph'a verdiği "talihsiz" demece bakın. Sayın Evren demecinde, "Türkiye bugün çoğulcu partamenter rejim içinde bölgede ekonomik kalkınmayı başarmaya çalışan tek ülkedir" diyor Demecin bu bölümünde biri coğrafyadan, öburü demokrasi kavramından kaynaklanan iki büyük yanlış yatmıyor mu? Her şeyden önce komşumuz Yunanistan, gerçekten çoğulcu pariamenter sistemle kalkınma çabasında olan ve bu yüzden Avrupa'nın da kendi içine kabul ettiği bir ülke değil mi? Neyse, diyelim ki bu konuşmada bölge deyimi, seçimlerdeki gibi amaca uyo/ın olarak sınırlanmış, Yunanistan bölge dışında tutulmustur. Peki ya çoğulcu pariamenter sistem sözüne ne demeli? Yabancı gazetetere demeç veren Sayın Evren'e, Türkiye'de kendi yaratıcısı ve kefili olduğu 1982 Anayasası'nın çoğulcu sisteml saf dışı ettiğini, ülkemizde rjariamentarizmden bir ölcude söz edilebilse bile çoğulcu sistemden söz edilemeyeceğini kimse söylemiyor mu? Çankaya'nın bu konularda uzman danışmanlan yok mu? "itoksa Çankaya'da uzmaniığa soyunanlar da mı demokrasi tonusunda yeterti bilgiye sahip değiller? Çoğulcu sistem, toplumdaki bütün sınıfların, bütün akımlann temsil edildiği, siyasi yelpazede demokrasi karşıtı olan faşizm dışında, bütün akımlann yasal olarak yer bulup yarışmaya engellenmeden, kısıtlanmadan girebildikleri rejimlere verilen addır ve bu nitelik de çağdaş demokrasinin ortak paydası "onsuz olmazıdır." Sayın Evren'in gideceği ingiltere'de cumhuriyet yoktur, krallık vardır. Ama o ülke, çoğulcu pariamentarist bir rejime sahip olduğu için demokrasidir. ABD'de ise rejim pariamentarist değildir, ama çoğulcu olduğu için demokratiktir. Türkiye ise çoğulcu bir demokrasi değildir. Zaten Sayın Evren de konuşmasınm yine nesnel yanılgılaria dolu bir baska bölümünde, Türkiye'de bazı partilerin kurulmasına neden izin verilemeyeceğini anlatırken, ülkemizdeki rejimin çoğulcu olmadığını gözler önüne sermektedir. Sayın Evren Türk demokrasisini jeopolitiğimlze ipotek edenlerin yaygın düşüncesini bir kez daha yineledıkten sonra, coğrafi durumumuz dolayısıyia, komünist, faşist ve şeriatçı partilere izin verilemeyeceğini söylüyor. Bu durumun bizde demokrasi olmadığı anlamına gelmediğini, çünkü bir örnek demokrasi olmadığını ileri sürüyor. Türkiye'nin sağı, komünist partilerin karşısına sürekti faşist partileri çıkarmaktadır. Bu bir yanılgıdır. Çünkü komünizmin karşıtı faşizm değil, kapitalizmdir. Hele günümüzde komünist partilerin bir bölümü Batı demokrasisi sınırları içinde eylemi kabul ettikten sonra, demokrasi ve komünizm tartışması yeni boyutlar kazanmıştır. Çoğulcu demokrasilerin hepsinde komünist partilere yer vardır. Şeriatçı partilerin yasak olmasına gelince; Türkiye'de nafile 163. madde oldukça demokrasinin vartığından hiçbir zaman söz edilemeyecektir. Nafile 16a madde diyoruz, çünkü 163. madde Türkiye'de şeriatçıların iktidar partisinde çoğunluğu ele geçirmelerine olduğu kadar, Nakşibendilerin hükümet oluşumunda ve sağdaki oy pazariığında belirieyici rol oynamaiarını da engellememektedir. 16a madde egemenlerin hoşuna gitmeyen, şeriatçılara, gariban MuslOmanlara karşı işletilmektedir yalnızca. Yeryüzünde örnek demokrasi olmadığı savına gelince: Evet, yeryüzünde gerçekten ömek demokrasi yoktur, ama demokrasinin, ortak paydalan, asgari müsterekleri, "onsuz olmaz" ları vardır ve bunlar standartiaşmışlardir. Kişi hak ve özgüriükler, insan haklan, sendikal haklar, basın özgüriuğO, düşOnce özgüriükleri, örgutlenme özgürlüğü, çoğutcu, vb. kavramlar tşte bu "onsuz olmazlar"dır. Bunlan gormezden gelmek demokrasinin özünü kavramamak demektir. Bu tür düşünceleri görünce Sayın Baykal'ın Türkiye'de sağın demokrasi yorgunu olduğu görüşündeki gerçek payını kavramak daha da koiay oluyor. Nitekim sağın önde gelen kişilerinden ve 12 Eylül'den bu yana, "demokrasi savaşımı"na soyunmuş pehlivan gorüntüsu vermeye özen gösteren ağır toplarından Sayın Süleyman Demirei de gerçekte nasıl bir demokrasi yorgunu olduğunu her olanakta gözler önüne seriyor. Geçen hafta Bozüyük'te konuşan Demirei 'Türkiye'de komünist partisinin kurulmasına halk karar versin, referandum yapılsın" diyerek işin içinden sryrılmak istiyor. Çoğulcu demokratik sistemlerin asıl niteliği temel hak ve özgüriüklerin özüne, halk çoğunluğunun kararıyla bile dokunulamamasıdır. Yani "ulusal istenç" (milli irade) kişinin düşünce özgüriüğünü ya da bir sınıfın örgutlenme özgüriüğünu oyların çoğunluğuyla kaldıramaz. Kaldırdığı zaman, o rejim çoğulcu demokratik rejim olmaz. Nitekim Sayın Demirel'in siyasi yasakların halkoyuna sunulduğu 6 Eytül referandumu bu yüzden demokratik değikji ve sandıktan %90 çoğunlukla "hayır" çıkmış oisaydı bile ulusal istenç demokratik olmayacaktı. Bu gerçeği o sıraiarda, demokrasiden yana olanlar birçok kez söylediler ve yazdılar. Sayın Demirei de o zaman bu görüşe yatkındı. Ama o günlerde "Kendim için bir şey istiyorsam namerdim" diyen Demirei, şimdi baska bir sınıfın siyasal hakları gündeme gelince referandum isteyebiliyor. Sağın demokrasi şampiyonluğuna soyunmuş bir ağır topu bile demokrasinin özünü kavrayamamışsa, Sayın Baykal'ı "Sağ demokrasi yorgunudur" dediği için kim kınayabilir ki? DlSBASlN Ekonomik refonnlardan henuz sonuç alamayan Mihail Gorbaçov, 19. parti konferansında hiç olmazsa Mihail gerçek bir siyasal Gorbaçov değişim vaadi almaya çalıştı. Bunu başardı da. Konferans, partinin karar alma yetkisinin sınırlanmasını ve güçlü bir parlamento ile devlet başkanlıgııun kurulmasım kabul etti. Ancak bu noktada bir çıkmaza işaret etmekte yarar var. Gorbaçov, ekonomik reformlanrun SSCB'de reformlar ve halk başarıya ulaşması için tabandan destek görmesi gerektiğine inanıyor. Sovyet liderine göre geçmişteki reformlar halkın desteğıne sahip olamadığı için başarısızlığa uğradı. Ama halk, reformlara siyasal destek vermeden önce, bunlann bazı somut sonuçlarını görmek istiyor. 19. konferansta kabul edilen altı karar tasansı arasında en önemlisi komünist partisinin bir dizi yetkisinin yasama organlanna geçmesini öngören öneri idi. Bu öneriye göre yeni bir halk kongresi seçilecek, bu organ da güçlü bir devlet başkanı ile parlamentoyu seçecekti. Bu Shults'a suikast girişimi önlendi KUALA LUMPUR (AA) Malezya'yı ziyaret eden ABD Dışişleri Bakanı George Shultz'a yönelik bir suikast girişiminin geçen cumartesi günü önlendiği açıklandı. Malezya Emniyet Müdür Yardımcısı Megat Abdül Hamid Megat Cafer, bugün yaptığı açıklamada, Shultz'un görüşeceği Malezya Başbakanı Datuk Seri Mahatir Muhammed'in konutuna giden yolda suikast girisiminde bulunmak isteyen 19 yaşındaki bir gencin yakalandığını söyledi. arada komünist partisinde de önemli reformlar yapılacak, kadroları daraltılacak ve yetkililerin görev süreleri 10 yılla sınırlanacaktı. Ancak Gorbaçov, Sovyet toplumu faal olarak katılmadan, bu degişiklikterin yapılamayacağına inanıyor. Konferansta ateşli tartışmalar sırasında bir delege Gorbaçov'a inatçı reform aleyhtarlanm neden tasfıye etmediğini sordu. Gorbaçov şu yanıtı verdi: "Banu yakandan çok kez yapmayı denedik. Ama bttrokratlar hep bir yolunu bulup girişimleriınizi engellemeyi başardılar. Şimdi rüra toplumu harekete geçırmeye çahşıyonız. O zaman burokratlar, köşeye sıkışırlar. Ayaklannın altındaki toprak kayar." Gorbaçov, reformlann hızlandırılmasını istiyor. Sovyet liderine göre 20 yılhk bir durağanlığı sona erdiftnek için toplumu güçlü bicimde çalkalamak gerekiyor. Gorbaçov, yığmların perestroykayı aşağıdan, tabandan zorlamasım istiyor. Ama sorun şu: Yığınlar dükkânlarda daha kaliteli mal bulmadan ve kuyrukların kısaldığım görrneden, Gorbaçov'un istediği coşkulu desteği verecekler mi? NATO'nun tepkisi NATO Genel Sekreteri Maafred Wörner, Gorbaçov'un yeni önerilerini ihtıyatla karşıladı ve "Avrupada konvansiyonel silah dengesini daha az bir sayıda ve istikrariı tutmayı biz de istiyonız. Sadece ucaklarda indirim yapılması bu esas amaca hizmel etmez" dedi. F. Almanva Bu arada Federal Almanya hükümetinin, SSCB lideri Mihail Gorbaçov'un, resmi bir ziyaret için gittiği Polonya'da dün yaptığı konuşmada, konvansiyonel silahsızlanma ile ilgili önerilerini büyük bir ciddiyetle inceleyeceği açıklandı. Mihail Gorbaçov, Polonya gezisine başlarken, Ermenistan Cumhuriyeti'nin başkenti Erivan'da genel grevin dün de sürdüğü bildirildi. 8 Temmuz NîKARAGUA ABD'de yeni Adalet Bakanı WASHINGTON (AP) Geçen günlerde istifa eden ABD Adalet Bakanı Edmn Meese'in yerine eski Pensilvanya Valisi Richard Thornburgh 'un göreve getirildiği bildirildi. hminin açıklanmasını istemeyen bir Beyaz Saray yetkilisi Thornburgh 'un bir dönem Adalet Bakanlığı'nın Suçlular Şubesi'ne de başkanlık ettiğini söyledi. Körfez Kuveyt'in SSCB'den silah alacağı açıklandı ülkeleri sUahlanıyor MANAMA (BAHREYN) (AP) Suudi Arabistan'ın tngiltere ile "yüzyılın silah anlaşmasını" (17 milyar dolarlık) imzalamasından sonra Kuveyt de Sovyetler Birliği ile silah alımı için anlaşma yaptı. Kuveyt hukümeti tarafından önceki gün yapılan açıklamada, Savunma Bakanı Şeyh ElAhmed'in, Sovyetler Birliği Dıs Ticaret Bakan Yardımcısı General Yuri Grishin ile bir silah anlaşması inualadığı bildirildi. Açıklamada, anlaşma uyannca Sovyetler Birliği'nin Kuveyt'e bazı silahlan satacağı belinildi. Açıklamada ayrıca Kuveyt'in silah kaynaklannı ceşidendinne politikası güttüğü de kaydedildi. Bu arada tsrail, tngiltere ile Suudi Arabistan arasmda imzalanan silah anlaşmasını sert biçimde protesto etti. Anlaşma uyarınca Ingiltere tsrail'e 17 milyar dolarhk silah satacak. tsrail hükümeti, anlaşmamn Ortadoğu'da silah dengesini tsrail aleyhine bozacağını öne sürerken, 1982'de Lübnan'ı işgal eden tsrail ordusuna komuta eden General Bea Gal, yeni silahlarla Suudi Arabistan'ın lsraıl'i havadan vurabilecek güce ulaşacağını söyledi. tsrail yetkililerinin, özellikle Suudi Arabistan'ın alacağı 5060 Tornado uçağından kaygılandıkları bildiriliyor. Ote yandan Israil Savunma Bakanı lzak Rabin, Ortadoğu'da son günlerde silah alışverişinin arttığını ve bundan endişe duyduğunu açıkladı. Yunan deniz tatbikatı başladı ATİNA (Cumhuriyet) Yunan Deniz Kuvvetleri'nin Güneydoğu Ege ve Akdeniz'deki "Kategis88" adlı tatbikatı dün başladı. Yunan karasulan ve uluslararası sularda yapılan tatbikat beş gün sürecek ve 16 temmuzda sona erecek. "Kasırga88" adlı tatbikatlar Guney Ege ve Girit açıklarında yapılıyor. Tatbikata, Yunan Deniz Kuvvetleri'ne bağlı tünt gemilerin yanı sıra, donanmayla işbirliği içinde çalışan uçak ve helikopterler ile hava kuvvetlerine ait savaş uçaklan katılıyor. AMMAN (AA) Hindistan Başbakanı Rajiv Gandi, Türkiye de dahil olmak üzere dört ülkeyi kapsayan on günlük gezisinin ilk durağı olan Ürdün'ün başkenti Amman'a gitti. Ürdün'ü ziyaret eden ilk Hint Başbakanı olan Gandi'nin dün Kral Hüseyin ile yaptığı görüşmede, özellikle Ortadoğu sorunu ve bağlantısız ülkelerin geleceğı konuları üzerinde durulduğu samlıyor. Gandi, Ürdün'de Yönetimi protesto ^ gua yakmlanndaki Nandaime kentinde Sandinist hükümete karşı yaklaşık 10 bin kjşının katıldığı bir protesto gösterisı yapridı Muhalefet parti ve gruplan tarafından yetkılılerden gereklı ızın alınarak gerçekleştırılen gösterıye polis mudahale etti.AP Ajansı gösteriyı duzenleyen hderlerden bazılarının tutuklandığı ve polisin göz yaşartıcı bomba kullanması ve göstençilen dövmesı uzenne d e ; , . Kişinin yaralandtğı bildirildi Nikaragua ekonomısınin içinde bulunduğu güçlükler ve ABD destekli Contra gerıllalarına karşı verilen iç savaş nedenıyie, son bir yıl içinde hükümete karşı hoşnutsuzluğun gtderek arttığı kaydedılıyor Göstencılenn "demokrasıye evet komünizme hayır" yazılı dövızler taşıdıklan belirtiliyor. Sandınıst Hukumet Başkanı Danıe! Ortega ıse açıktamasında "bu türden gösterilere karşı hoşgörulü olmayacaklarını ve olaylann ABD tarafından planlandığım" söyledi. (Fotoğraı Reuteri Atina'da bombalı gün: 11 ölü ABD Bir otomobilde meydana gelen patlamada 2 kişi ölürken turistik bir yata düzenlenen saldında da 9 kişi öldü, 60 kişi yaralandı. STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan'da son günlerde meydana gelen patiamalann ardı arkası kesilmiyor. Dün bir otomobilde meydana gelen ve 2 kişinin ölümune yol açan patlamadan sonra Ege Denizi'nde turistik gezi yapan bir gemiye saldırı düzenlendi. İlk beürlemelere göre silahlı ve bombalı saldında 9 kişinin öldüğü I5'i ağır, 60 kişinin yaralandığı ve ölü sayısımn anmasmdan korkulduğu bildirildi. Cily of Poros gemisine silahlı ve bombalı saldında bulunan teröristlerin yatla kaçtığı ve yakalanmaları için donanma desteğindeki polis kuvvetleri tarafından arandığı bildirildi. Başbakan Papandreu, terör olaylanmn artması üzerine bugun ilgili bakanlarla olağanüstü bir toplantı yapacak. Atina'daki ilk olay öğle saatlerinde sahil semti Paleon Faliron'da meydana gddi. Yat limamnda bekleyen Datsun marka otomobil, patlamayla beraber aniden havaya uçtu ve içinde bulunan iki kişi parçalanarak can verdi. Polis, ceseıierin kimliğini saptamakta güçlük çekiyor, otonun kiralık olduğu ve Mahmut Habip adlı bir Lübnanlı adına kiralandığı ortaya çıktı. Bu olaydan bir sı»re sonıa Paleo yat limanından hareket eden City of Poros adlı gemide patlama oldu. İçinde 500'ün üzerinde yerli ve yabancı turist bulunan gemide Egian Adası yöresinde meydana gelen şiddetli patlama büyük panik yarattı. Deniz Ticaret Bakanı Tvangelos Yanopulos ve Kamu Düzeni Bakanı Thasos Sihiotis, ortak bir açıklama yaparak teröristlerin üç kişi olduklarının sanıldığını, yolcuların üzerine el bombası attıklarını ve makineli tufekle ateş açtıkkrını belirttiler. Meksika'da seçim sonuçları MEXICO CITY (Ajanslar) Meksika'da geçen çarşamba günü yapılan cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin sonuçları dün açıklandı. tktidardaki "Devrimci Düzen Partisi" (PRI) adayı Carlos Salinas De Gortari oyların yarısından fazlasım alarak Cumhurbaşkanı seçildi. Salinas'ın oyların %53'ünü aldığı bildirildi. Muhalefet partileri, Demokratik Ulusal Cephe'nin adayı oyların %29'unu alırken, Ulusal Hareket Partisi de oyların %16.6'sını topladı. tazmınat ödeyecek WASHINGTON/LEFKOŞA (AA) ABD Başkanı Ronald Reagan, Körfez'de bir Amerikan kruvazörunün açtığı ateş sonucu düşen lran uçağnıdaki yolculann ailelerine tazminat ödeyeceklerini açıkladı. Başkan Reagan, dün Washington'da El Salvador Devlet Başkanı Jose Napolean Duarte'yi kabul etti. Reagan, kabul sırasında, gazetecilerin tran uçağı ile ilgili soruları üzerine, ölenlerin ailelerine tazminat ödeneceğıni kaydetti ve "Başından beri merhametli bir halk olduğumuzu söyledim" dedi. Reagan, bu konudaki geniş açıklamayı daha sonra yapacaklarını belirtti. Ancak tazminatın lran hükumetine değil, ölen yolculann ailelerine verileceğini özellikle vurguladı. Tazminatın ne zaman ödeneceği ve miktarı hakkında bilgi vermeyen Reagan, yapılan kamuoyu yoklamalarında, Amerikan halkının tazminat ödenmesine karşı çıktığımn hatırlatılması üzerine, "Sanınm bu, lran hukümeti hakkındaki gorüşlerimiz ve Humeyni işbaşına geçtiği dönemde, trandaki ABD Büyukelciligi'nde olanlar yiiziinden" dedi. Reagan açıklamasından sonra, Beyaz Saray Sözcusü Marlin Fitzwaler, ölenlerin ailelerine tazminat verileceğini resmen açıkladı. Norodom Sihaıııık istifa etti BANGKOK (AP) Kampuçya'nın Vietnam tarafından 1978 yüında işgal edilmesinden sonra kurulan "Kampoçya Direnlş Koalisyonu" başkanı, eski Devlet Başkanı Prens Norodom Sihanuk gorevinden istifa etti. Sihanuk, istifa mektubunda "Şu anda açıklayamayacagım çok ciddi nedenlerden oturii istifa ediyonım" dedi. Ailesine sıgınma hakkı tanıyan Çin ve Tayland ulkelerine teşekkür eden Siyanuk, Fransa'ya gideceğini açıkladı. Sihanuk'un başkanlık ettiği "Kampnçya Direniş Koalisyonu" Kampuçya'nın Vietnam tarafından işgal ediimesinden sonra iktidardan devrilen "Kızıl Kımerler", komünist olmayan "Ulnsal Özgüriük Cephesi" ve Sihanuk taraftarlarından oluşuyordu. 19751978 yülan arasında iktidarda bulunan Kızıl Kmerler ulkede yuz binlerce kişinin ölümüne neden olmuştu. "Kampuçya Direniş Koalisyonu" ülkenin işgalinden bu yana geçen 9 yıl içerisinde, Vietnam askerlerine ve Vietnam yanlısı hükümete karşı mucadele ediyordu. Koalisyon tarafından kurulan surgündeki "Demokratik Kampuçya" hukümeti Çin tarafından tanınıyor ve BM'de hâlâ Kampuçya'yı temsil ediyor. Vietnam'ın, Kampuçya'da bulundurduğu askerlerden 140.000'ini geri çekeceğini açıklamasından sonra, Kampuçya sorununa bir çozum bulmak amacıyla 25 temmuzda Endonezya'da yapılması planlanan göruşmelere Sihanuk katılamayacak. Sihanuk îstifa mektubunda bundan böyle koalisyonda kendisini oğlunun temsil edeceğini söyledi. Bu arada Endonezya'nın başkenti Jakarta'da bulunan ABD Dışişleri Bakanı George Shultz Sihanuk'un istifa kararını nasıl yorumlayacağını bilemediğini söyledi. AMPUCYA HaitVde şiddet PORTAUPRINCE (AA) Haiti'nin başkenti PortAuPrince'te, "insan haklannm düzeyinin geliştirilmesi merkezi" kurucusunun, otomobilinde ölü bulunduğu bildirildi. Görgü tamklan, ulkedeki tek insan hakları savunucusu örgütün kurucusu Lafontant'ın, sırtından bir kurşun yarası aldığını ve otomobile saldırıdan sonra yerleştihldiğinin sanıldığını kaydettiler. ı Bu Kızılderili kim? OKLAHOMA (AP) SSCB Genel kurmay Başkanı Mareşal Sergei Akromeyev ABD gezisini sütıiuruyor. Akromeyev, önceki gün de South Dakota eyaletindekı bir hava üssünde Amerikan Bl bombardıman uçaklarını inceledi. Kıtalararası füzelerden sorumlu personelin eğitimini de izleyen Akromeyev, ABD askerf personelinin yetenekli olduğu ve barış istediği şeklinde bir izlenim edindiğini de söyledi. Akromeyev için hazırlanan çok yönlu programda zaman zaman da bazı sürprizler yer aldı. Oklahoma Cıtv gezısi sırasında kendisine giydirilen Kızılderili kabile reisi giysisiyle buyuk ilgı topladı. (Fotoğraf: AP)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear