Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/14 12 HAZİRAN 1988 İktidarsızlığa karşı yılan zehiri Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'da sokak satıcısı Chong Swee. kazançlı bir iş bulmuş. Swee. iktidarsızlığa karşı bazı otlarla yılan zehirinı karıştırarak yaptığı bır ilacı (!) satıyor. Swee, musteri çekebilmek ıçin de zehırinden yararlandığı kobra yılanlarını gösterıyor (Fotoğraf Reuter) Sovyetlerde çalışacak Türkler ANKARA '(ANKA) Doğalgaz anlaşması çerçevesinde Sovyetler Birliği'nde BayturKoray konsorsıyumunca ustlenilen iki inşaat projesinde çalışacak yüzlerce Türk mühendis, şantiye şefi, işçı ve tercumanın ilk grubu 20 haziranda Türkiye'den ayrılacaklar. Sovyetler'e gidecek ilk personel grubu 50 kişiden oluşacak. Bu 50 kişiden yarısı Karadeniz'deki Pitsunda'da, diğer yarısı da Azak Denizi'ndeki Mohackale'de yapılacak iki ayrı sağlık merkezi projesinde çalışacak. Pitsunda'daki 750 yataklı sağlık merkezinin 45 milyon dolara, Mohackale'deki 250 yataklı sağlık merkezinin ise 34.5 milyon dolara malolacağı belirtildi. Üniversite hastanesinde tifo salgını tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tifo salgını görüldü. Salgın nedeniyle 10 çocuğun intaniye servisine yoğun bakıma alındığı öğrenildi. Hafta başıııda bazı çocuklann ateşlenerek fenalaşması uzerine harekete geçen hastane yöneticileri "tifo" tanısı konmasının ardından çeşitli önlemler aldılar. Hastanede görevli bir dokior ilk aşamada hastalığın nasıl ve nereden yayıldığım saptamaya çalıştıklannı belirterek, "Yaz mevsiminin başlaması ile birlikle temizlik ola>ımn tam anlamı ile başanlması guçleşiyor. En buyük korkumuz enfeksi>onun hastanenin mutfak bölumünden kaynaklanması olması" dedi. Peynir yeme yarışması Belcikada cocuklar a'asında ilginç bır yarışma yapıldı. 5 dakıkada en fazla, peynir yeme yanşmasına katılan 10 yaşındaki Reale Massimo, peynınn çok güçlü olan kokusunu duymamak için burnunu tıkadı. Ancak Massimo. 5 dakıkada 720 gr. peynir yeme rekorunu kıramadı. (Fotoğraf Reuter) En şişman milletvekili şişman milletvekili olarak tanınıyor. Şişmanlığından hiç şikâyetçi olmayan, aksine şişmanlığı sayesinde şöhrete kavuştuğunu söyteyen, sempatik milletveki geçenterue dogum gunünde annesi tarafından kuüarurken mutlu görünuyordu. (Fotoğraf: Reuter) HABERLERİN DEVAMI ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN (Baştarafı 1. Sayfada) Oysa, Güneş Taner'den Evren'e yönelik ilk eleştirı bu değil. Başbakan Özal'ın annesinin cenazesinin istanbul'da toprağa verilmesinden bir gün önce Evren bir konuşma yapıyor ve "Cumhurbaşkam'nı halk seçmelıdir, biz bu anayasayı yaparken aslında halkoylamasından yanaydık" diyor. Güneş Taner de o tarıhte belki dünkü kadar dikkat çekmeyen ilk çıkışını yaparak Evren'e dönük eleştiri getirıyor ve "Sız anayasa yapılırken tek hâkimdiniz, tum yetkiler elinizdeydı de neden o tarihte bu yola gitmediniz" yolunda bir karşılık verıyor. man arkadaşlarımla elbet tartışıyoruz. Herkesın kendısıne göre farklı yorumları olabilir. Şimdi neden böyle bir demeç vererek Cumhurbaşkam'nı eleştiriyorsunuz? TANER Sayın Cumhurbaşkanı'nın hükümetı bağlayacak biçimde açıklamalar yaptığı inancındayım. Oysa, Sayın Evren yaptığı konuşmalarla hükümeti bağlamamalı. GAP ıçin bakanlık kurmak... Kıbrıs'tan asker çekmek... Bunlar siyasi kararlardır. Elbette Sayın Evren böyle düşünebilir. Ama, bu düşünçelerinı halka yaptığı konuşmalarla değil, Sayın Başbakanla yaptığı görüşmelerde hükümete aktarmalıdır dıye duşunüyorum. ğı kesın. Hatta bizzat Başbakan Özal İstanbul'da, partisinin ust düzey toplantısında "Evren siyaset yapıyor" diyor. Aslında, cumhurbaşkanlığına seçılış zamanı, bıçımi. yöntemi ve dönemin koşulları gereği, Evren'in daha önceki cumhurbaşkanlanna göre daha farklı bir tavır içinde olduğu öteden beri belli. Ancak, seçilme kaynağını 12 Eylül'den alsa bile. Evren'in artık konumu çok farklı. Belli aralarla Anadolu'ya çıkarak, çeşitli konuşmalar yaparak siyasette gerginlik yaratmak, ANAP'lıları da gerginleştiriyor ve onları tepkiye ıtıyor. Guneş Taner'in haklı bir gözlemi var: "Cumhurbaşkanı bu düşünçelerinı Başbakan'a neden başbaşa göruşmelerinde aktarmıyor?" Sanıyoruz. Güneş Taner'in açıklamalarıyla Özal'ın düşünceleri arasında pek bir fark yok. Ama, bu sözleri belkı Başbakan olarak Özal soyleyemez. Onun yerine, yardımcısı Taner konuşur. Bu kadar açık, bu kadar yalin. Demokrasılerde kızmak yok Tartışarak ikna var. Onun ıç.n Evren'in, bu açiKİamaları, hemen tepki gösterıp kızmak yerine, anlayışla karşılaması gerektiğine inamyoruz. Taner'in verdıği karşılık gazetelerde, dünkü kadar olmasa bıle, yer alıyor. Cumhurbaşkanı Ev Anayasaya göre Cumhurren de Taner'in bu çıkışını pek içibaşkanı'nın görevlerı arasında ne sindiremiyor ve hatta Çankabunlar yok mu? ya Köşkü'nde çevresine "Taner'TANER Bence yok. O zain eleştirisınden duyduğu man, işte siyaset yapmaya gelirahatsızlığı" aktarıyor. Güneş Tayor ış. ner Evren'ın anılan ranatsızlığın Gelecek yıl yapılacak Cumdan haberdar mı, bunu bilmiyohurbaşkanlığı seçimieriyle sizin ruz. Ancak, dünden itıbaren kart bu değerlendiımenız arasında bir ların açık oynandığı ortada. bağlantı var mı? Evren'in bir yasayı veto etmeTANER Ben, Sayın Özal'ın si, GAP ıçın bakanlık kurulmasıCumhurbaşkanı olmak ısteyip ısnı önermesı, Kıbrıs'tan asker çe temediğini bilmiyorum. Ama. iskilmeyeceğıni söylemesı ANAP terse Sayın Özal cumhurbaşkakurmaylarınca "Evren'ın siyaset nı olmalıdır ANAP'ın elinde bır yaptığı" biçıminde değerlendiri fırsat vardır. Bu fırsatı da kullanliyor. Bunu da Güneş Taner açıkmaya kararlıyız. Sayın Evren ülça dile getiriyor. Neden Güneş keye önemlı hizmetlerde bulunTaner?.. Bu soruyaTaner'in dün muştur. Kendisine teşekkür edibize verdiğı karşıfîk aynen şöyle: yoruz. Anayasa gereği, gelecek yıl Cumhurbaşkanlığı'nı bırakaTANER Çünkü, ben ANAP'caktır. 1989da Türkıye sivil köta polıtika oluşturan. stratejı çikenli bir cumhurbaşkanına kavuzen, satranç oynayan bölümün başındayım. ANAP'ta benim gö şacaktır. revim bu. ANAP Genel Başkan Yardım Sizin bu tür bir açıklama ya cısı Taner'in değerlendırmeleri özetle böyle. işin ilginç yanı, Başpacağınızdan Başbakan Özal'ın bakan Özal dün Taner'in görüşhaberı var mıydı? leriyle ilgili sorulara İstanbul'da TANER Kesinlikle yok. "yorum yok" karşılığını veriyor. Kendisine böyle bir açıklaDolayısıyla. bir anlamda Taner'i ma için danıştınız mı? "destekliyor". Her ne kadar TaTANER Hayır, söylüyorum, ner "Yaptığım açıklamalardan Sayın Başbakan'ın haberi yok. Parti yönetimındeki diğer ar ' Başbakan'ın haberi yok" dese bile, şu ya da bu biçımde konunun kadaşlannızın haberi var mı? ANAP yönetiminde dile getirildiTANER Konuyu zaman za (Baftarafı 1. Sayfada) mesi olasılığına karşı çıkarak "Adaylıkla başbakantn da hakkı var. Her türlü şartı taşıyor. Aday olmaması için hiçbir neden yok. Cumhurbaşkanı bir daha aday olamaz, anayasayı deldirtmeviz" demişti. Taner, Cumhurbaşkanı Evren'i, "Cumhurbaşkaru siyaset yapıyor" diye eieştirerek şunları eklemişti: "Her zaman Flory'a Köşkü'ne giderken yeni mi aklına geldi GAP'a gitmek? Olmaz kardesim. Yeniden cumhurbaşkanı olmak için zemin hazırlıyor. Bu koltuklar kimseye verilmiş değil" şeklinde konuşmuştu. Başbakan Turgul Özal'ın da Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in son konuşmalan için "Evren siyaset yapıyor" dediği öğrenildi. ANAP'ın 9 haziranda lstanbulda yapılan MKYK toplantısında Başbakan Turgut Özal, partisinin kuruluş sürecini anlatırken, "Evren siyaset yapıyor" dedi. Özal, "Cumhurbaşkanı bizi sevmez. Hukümetin kurulusunda bir ay bekletti. İhtilaller sonrasında kurulan ve en uzun ömurlü olan hukümet bizimkidir. 12 Mart'tan sonra hükümet 6 ay, 27 Mayıs'tan sonra 10 ay dayanabildi" biçiminde konuştu. EvrenANAP sürtüşmesi dolu gezisinin 5. gününde Nizip te halka hitaben yaptığı konuşmada isim vermeden ANAP Genel Başkan Yardımcısı Güneş Tanerin dün Hürriyet ve Milliyet gazetelerinde yer alan kendisine yönelik sozlerini eleştirdi. Evren'in Nizip'te yaptığı konuşma aynen şöyle: "Ben zaman zaman >urdun çeşitli bölgelerine giderek vatandaşın sorunJannı ve dertlerini tespit ederim ve bu sorunlann halli için de ilgililere direktif veririm. Bu gezilerimde bazı konular hakkında da fikirlerimi sövlüyonım. Her halde birkaç gündur televizyonda ve radyoda benim konuşmalanmı sizler de izliyor ve dinliyorsunuz. Bazı çevreler benim konuşmalarımdan rahatsız oluyor, rahatsızlık duyuyoriar. İstiyoıiar ki Cumhurbaşkanı Ankara'da Çankaya Köşkü'ne kapansın, hiçbir şe\le meşgul olması n, sadece önüne gelen kanunlan, kararnameleri imzalasın ve dörl duvar arasında kapansın kalsın. Bunu böyle islevenler de var. Ama demokrasi rejimi çoksesli bir orkestradır. Orkestra değişik sesler cıkanr. Bunun doğrusunu egrisini vatandaş tespit eder; sizler tespit eder, hangisi dogru, sizler luumr verirsİDİz. Ben selahiyetlerimi bilen bir kimseyim. Sorumluluklanmı aşmam. Neyin nerede 1 söylenmesi lazım geldiğini de düşünerek, tartarak soylerim. Ama burada bazılan rahatsız olacakmıs, olursa olur. Benim görevim vatandaşlanma dogru bildiğim, inandığım konulan rahatlıkla söylemek UGUR MUMCU (Baştarafı I. Sayfada) GOZLEM ür." Şok etkisi yarattı Taner'in demeci dün sabah Van'a gitmek üzere tstanbul Atatürk Havalimam'nda bekleyen ANAP üst düzey yöneticileri arasında şok etkisi yaptı. ANAP Genel Başkan Müşaviri Halil Şıvgın, "Güneş Taner yeniden MKYK'ya seçilemeyeceğini anlayınca kendisini ön plana çıkarmak istemiş olabilir ya da Başbakanın isteği uzerine konuşmuş olabilir. Ama Başbakanın böyle bir (alimat verebilecegini tahmin etmiyorum" yorumunu yaptı. Keçeciler ise, "Hayret şey!" dedikten sonra Taner'in görüşlerinin partiyi bağlamadığmı ve kişisel görüşlerini ifade ettiğini soyledi. Bu sırada Ankara'ya dönmek üzere rastlantı olarak havaalanı şeref salonunda bekleyen Cumhurbaşkanının kızı Miray Göksu da, ANAP'lılann tartışmalanna tanık oldu. Ancak gazetecilerin sorularına, "Yorum yok" yanıtını vermekle yetindi. Cumhurbaşkanlığı Basın Danışmanı Ali Baransel, "Sayın Cumburbaskanımızın gezisini siyasi amaçlı olarak değerlendirmek haksızlıktır" dedi. Baransel, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in, halkın içinde bulunmayı ve sorunlarını bizzat ağızlarından dinlemeyi öteden beri bir prensip olarak surdurdüğünu soyledi. Baransel, Evren'in gezisinin "değişik biçimlerde yorumlandığına" dikkat çekilmtoi üzerine, "Bilmdigi gibi Sayın Cumburbaşkanımız iiç yıldan bu yana yaz donemi çalışmalannın ilk bölumunu Anadolunun çeşitli kentlerinde gerçekleşürmektedir" dedi. Başbakan Turgut Özal, Van Et Entegre Tesisleri'ni hizmete açtıktan sonra açık bufede yemek yerken basın mensuplarıyla sohbet etti. Gazetecilerin, Cumhurbaşkanı Evren'in Güneş Taner'in demecine karşılık yaptığı açıklama konusunda goruşunu sorduğunda Ozal. "Ben ne Güneş Taner'in açıklamasını okudum, ne de Cumhurbaşkanının açıklamasını biliyonım" yanıtını verdı. Karşılıkh açıklamalan aktaran basın mensuplarına Özal, "Tamam işte. Birbirierine, yani bir şey söylemişler. Mesele yok" dedi. "Taner'in demecini tasvip ediyor musunuz?" sorusuna ise Özal, şu yanıtı verdi: "Benim tasvip edip etmemem önemli değil. Herkes tenkit edilir. Memlekette demokrasi var. Ondan sonra, beğenmeyen kimse fikrini söyler. Cumhuriyet Gazetesi nasıl söylüyor fikrini? Misal olarak. Ondan sonra Gunâydın nasıl söylüyor? Biz bir şey diyor muyuz? Tasvip etmesek bile sesimizi çıkarmıyoruz." Evren'in tepkisi Kenan Evren, Güneydoğu Ana TEPKÎLER Inöııii: Tartışmak istemiyorum Eeevit: Son derece yakışıksız Haber Merkezi ANAP Genel Başkan Yardımcısı Guneş Tanerl in "Cumhurbaşkanı Evren siyaset yapıyor" suçlaması. onumuzdeki >ıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmasını gündeme getirdi. SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, henüz erken olduğunu belirterek "Tarlışmaya şimdi girmek istemiyorum" dedi. Biilent Ecevit, cumhurbaşkanı seçiminin bugunku Meclisle yapılmasının d'a halk tarafından seçilmesinin de sakıncalı olacağını öne sürdü ve öncelikle Seçim Yasası'nın değiştirilerek seçimlerin yenilenmesini istedi. DSP Genel Başkanı Necdet Karababa ise Başbakan Özal'ın cumhurbaşkanı olmak istediğini, Guneş Taner'in de kendisine destek vermek iç:n Evren'i suçladığını so>ledi. maaşlannı alamadıklanm gormüştür. Perişan durumdadırlar. Bunu yerinde tespit etmiş olması, elbette lüzumlu bir harekettir. Bunu boyle değerlendiriyorum. Guneş Taner boyle bir hareketi Özal'a destek vermek. onu haklı çıkarmak için yapmıştır. Elbette kitlelere belli bir mesaj da vermek istemiştir." ECEVİT Anayasa değiştirilip cumhurbaşkanı doğrudan doğruya halk tarafından seçildiği takdirde ise, Tıilen başkanlık sistemine geçilmiş olacaktır. Türkiye gibi demokrasinin henüz kökleşmediği bir ulkede ise başkanlık sistemi demokratikleşme sürecini büsbütün guçleştirir. Üstelik siyasal yaşamımızda uzlaşma dönemi de henuz kökleşmediğine göre, cumhurbaşkanlığı makamı ile Büyuk Millet Meclisi'ni ve hükümeti sürekli karşı karşıya getirir. Devietin en ust düzeyinde bu yuzden ortaya cıkacak sürtüşmeler ülkede çok derin bir bunalıma yol açar. Kısacası her iki sistem de sakıncalarla doludur. Peki çözüm nedir sizce? ECEVİT Bence tek çozüm, cumhurbaşkanı seçiminden once seçim sistemini adilleştirerek, yüzde 33'e varan barajlan makul bir duzeye indirerek, genel seçimleri yenilemek ve cumhurbaşkanı seçimini, o şekilde yenilenecek ve ulusal iradeyi şimdikinden daha iyi temsil edecek bir Meclise bırakmaktır. Başka bir çözum göremiyorum. Onun için kamuoyunun, kim Cumhurbaşkanı olmalı veya olabihr tartışmasını gündemden çıkarıp, öncelikle seçim sistemi konusu ile ilgilenmesini tavsiye ederim. Kıbns'tan asker çekilmesi konusunda ne düşünüyorsunuz? ECEVİT Asker çekmek konusunu öncelikle Milli Güvenlik Konseyi'nde ele aJmak gerekir. Her zaman oyle olmuştur. Milli Güvenlik Konseyi'nin başkanı da cumhurbaşkanıdır. Milli Güvenlik Konseyi'nde bu konu görüşulmeden hükümette karara bağlanamaz. Herhalde, ama tabii konu Milli Güvenlik Konseyi'nde görüşülmeden Cumhurbaşkanının veya Başbakanın bu konuda görüş açıklamalan da doğru olmaz. Onun için Cumhurbaşkanı'nm Milli Güvenlik Kurulu'nda alınmış bir karara göre boyle bir açıklama yaptığım umarım. Eğer böyle bir karar yoksa... ECEVİT Milli Güvenlik Kurulu'nda böyle bir karar alınmamış ise, Başbakanın da 'Kıbrıs'tan asker çekeriz veya çekmeyiz' vollu kararlar açıklaması mumkun ol CUNEYT ARCAYUREK VAN'dan yazıyor (Baştarafı 1. Sayfada) özgü nedenlerle bir türiü açıktan söylemeyi istemediği kimi olasılıklara bu denli bozulmasına da doğrusu bir anlam veremedik. ANAP kulisi sürekli cumhurbaskanlığı sorununu gündemden indiımediğine, hatta Turgut ÖzaTın konuya uzaktan ama yakıştırmaları geri çevirir bir tutum izlemediğirte göre hiddetlenmeye ne gerek var ki. Örneğin Haydar Ozalp, cumhurbaşkanını halkın seçmesi için Anayasa değişikliğine gerek olduğunu, buna da zinhar yaklaşmayacaklannı Esenboğa'da gazeteciler önünde söylemiyor muydu? Turgut Özal'ın fedakâr, vefakâr, dürüst 13 milletvekili aradığını yakın çevresinde gezinenler artık açıkça yazmıyorlar mı? Kısacası, yeterli sayıyı bulursa Turgut Özal, Anayasayı değıştirir, daha kudretl konumda bir cumhurbaşkanı olmayı kuşkunuz otmasın yeğler. Bu olmadı mı, albaştan geri der, 292 milletvekilinin helal oyları ile Meclisten seçilebilir. Halka gıderse karşısına, giderek sempatısıni aşağıya çeken tepkiler çığ gibi çıkabilir. Bir de Evrenfaktörüvar.Transferlerle Anayasayı değiştirecek güce erişirse, "bir defaya mahsus" cumhurbaşkanı seçilme maddesine elini bile sürmez, Kenan Evren'i de böylece kısa yoldan devre dışı bırakabilir. Kulisin yorumları bunlar. Asıl sorun, Turgut Özal'ın Güneş Taner'e bilinen bazı verilerden sonra neden bozulduğu. Oysa Turgut Özal'ın İstanbul'daki seri topiantılarda ucundan kıyısından Çankaya konusuna sürekli değindiği biliniyor Üstelik Güneş Taner birinci derecede yardımcısı. İstediği zaman Turgut Özal'ı görebildiği söylenen birkaç ayrıcalıklı, parti içinde mutlu kişılerden biri, hatta başlıcası. Önceki gece Ankara'da Turgut Özal'ın örgütler, belediye başkanları ve parti yöneticileri ile yaptığı toplantılarda Çankaya seçimine daha kalın çizgilerle değindiği yayıldı. Hatta söylenti bu ya Özal'ın Cumhurbaşkanının GAP için devlet bakanlığı önermesine bozulduğu, hele hayali ihracat yasasını veto etmesıni bir türlü sindiremedıği, hele hele 1983 seçimlerinden önce ANAP'a ılımlıolumlu gözle bakmadığına değinerek, "Bizi sevmez" gibisine yakın sözler söylediği, bir yerde de Evren'in Çankaya'da kalamayacağına değindiği rivayet olundu. Dün sabah da Taner patlaması geldi. Kulisteki rivayetlerle Taner'in söylediklerı tümü ile birbirine koşuttu. ANAP, hayali ihracat gibi konularda Evren'i eleştiriyor, bir daha seçilme olanağı kalmadığı söylenerek Çankaya'ya ağır eleştıriler ilk kez dile getırilıyor, yöneltiliyordu. Taner'in sözleri ANAP'ın ilk kez açıktan Evren'e kesin vaziyet aldığını gösterıyordu. Diyelim ki Özal'a bağlanan sözler rıvayetti, uydurmaydı. Peki ama Güneri Cıvaoğlu'nun dünkü yazısında hem cumhurbaşkanlığı konusuna çok özenle Başbakana bağlı olarak değinmesi, Turgut Özal'ın yumuşak gibi görünen kimi eleştirilerinin de Taner ile aynı içerikte olmasına ne demeliydi? Daha öteye#gıdilebilir. Bizzat Turgut Özal, İstanbul'da MKE'de tek bir cümle söylemiş, Güneydoğu'da konuşan Cumhurbaşkanına karşı "Kenan Evren politika yapıyor" dememiş miydi? Tabii bütün bu yorumlar, öğrenilen sözler bir sonuca varıyordu. Cumhurbaşkanı seçimi yaklaştıkça halkta hâlâ sempatjsi yaşayan Evren'e karşı Turgut Özal dolaylı dolaysız biçimde, "tavır koyuyordu".. Önümüzdeki aylarda bu sürecin daha boyutlanması, Özal'ın cumhurbaşkanlığı idealini daha yoğun davranışlarta ortaya koyması beklenebilir. Bu aşamada bütün göstergeler, Özal'ın 5 yıla yakındır sürdürdüğü Çankaya ile sıcak ilişkileri yavaş yavaş kendi hesabına yazmaya başlayacağını gösteriyor. Van'da kapalı bir havada kafasında asıl hedefi Çankaya olan Özal, doğuya ve ülkeye verdiği hizmetleri sırahyor. Sonra da birden bir sağanak indi, Özal sağanakla beraber açılışını yapacağı bir binaya koştu geldi. Paraya, Taşar'ın onca çabasına karşın kalabaltk ahım şahım değil. Belediye hizmetleri hızlanmış bu arada. Her şeyden tutun da kentte yollar bile asfalta dönüşmüş ve Yavuz Donat'ın ANAP'lı belediye başkanını överek yazdığına göre burada "mezar bedava". Mezar için para bulamayanlara ya da dağ havasında ölmek isteyenlere duyurulur. Ecevit Bulent Ecevit, Cumhurbaşkanı Evren'e ANAP Genel Başkan Yardımcısı Taner tarafından yoneltilen eleştiri konusunda arkadaşımız Ahmet Tan'ın sorularını şöyle yanıtladı: " ANAP Genel Başkan Yardımcısı Taner'in, Cumhurbaşkanını eleştirmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? ECEVİT Bir iktidar partisi yetkilisinin Cumhurbaşkanlığı konusunda söylediği sözler son derece yakışıksızdır. Ben bu gibi konularda hemen herkesin sustuğu dönemlerde o zaman Devlet Başkanı olan şimdiki Cumhurbaşkanı Sayın Kenan Evren ile bazen sert bir şekilde mücadele etmiştim. Ama bir devlet veya Cumhurbaşkanı'na gösterilmesi gereken saygıyı hiçbir zaman bırakmamıştım. Bir Cumhurbaşkaru'nın ülkeyi dolaşmasına, ülke sorunlarıyla olabildiğince tarafsız biçimde ilgilenmesine hiçbir engel duşünülemez. Asıl konu Cumhurbaşkanlığı seçiminin gündeme getirilmesi ile ilgili... ECEVİT Evet, oyle anlaşılıyor ki asıl sorun önümüzdeki yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi sorunudur. Bu soruna hemen herkes kişiler açısından yaklaşıyor. Oysa bence bu çok yanlış bir yaklaşımdır. Soruna kişisel açıdan değil, kurumsal açıdan yaklaşmak gerekir. Nasıl? ECEVİT Şöyle ki: Cumhurbaşkanı, yururlukteki anayasaya göre Büyuk Millet Meclisi tarafından ya da anayasa değiştirilerek halk tarafından seçilecektir. Bugunkü siyasal yapı içinde bu seçeneklerin ikisi de rejim açısından son derece sakıncalıdır. Bugunku anayasa kuralına gore, Cumhurbaşkanı Mecliste salt çoğunlukla seçilebilir. ANAP da milletvekilliklerinin yüzde 64'une sahip olduklarına gore, istediği herhangi bir adayı, o arada örneğin Sayın Turgut Özal'ı cumhurbaşkanı seçebilecek durumdadır. Oysa ANAP, Meclisteki bu büyuk ve rahat çoğunluğu, yozlaştırılmış seçim sistemi yüzunden ancak yüzde 36 oyla elde edebilmiştir. Yani milletten yuzde 36 oramnda destek almış bir parti istediği kimseyi Cumhurbaşkanı seçebilecektir. O yoldan seçilmiş bir cumhurbaşkanının milleti temsil yeteneği ise daha ilk günden tartışma konusu olacaktır. Anayasa değişikliği gerçeklesirse neler olabilir? zemedim. Nedir Allahaşkına şu nehrin adı? Rahatlamıştık. Yoksa, "Gazeteyi yine kapatacaklar, bu kez yüzbaşıyı yolladılar" diye korkmuştuk açıkçası. Sonra yüzbaşı ileoturup konuştuk. Gazetemizin okuruymuş. Bilmeceyi bir türlü çözememiş... "Gidip, gazeteye sorayım bari demiş..." "Aman" dedik "Yüzbaşım, yüreğimiz ağzımıza geldi yine gazete kapanıyor diye..." O günlerde belli mi olurdu? Paşa hazretlerinin birini kızdırdık mı, haydi hemen kapat gazeteyi... Neydi o günler? Özal'a Cumhurbaşkanlığı yolu açan "koruma ve kollama harekâtı" o günlerde anamızı iyice ağlatmıştı. Sonunda, kimlerin korundukları ve kollandıklan anlaşıldı, ama iş işten gecti!.. "Atatürkçütük" diye başlayıp, "Nakşibendi tarikah" şeyh*e müritleri için kararname imzalayacak kadar gelişti bu işler... v Siyasal yaşam, başlı başına bır bilmece oldu. Çöz çözebilirsen... Çöz bakalım MİT raporunu... MİT raporundaki Şahinkaya ile ilgili bölümleri... Canım ne yapacaksınız MİT raporunu? Soldan sağa "özal", yukandan aşağı "liberal." İşte bu kadar! Damat... Ermeni... Yüksel... Operasyon... Kapalıçarşı... Hantmefendi... Bateri... Maria... İskender... Kaçırma... Nüfuskâğıdı... Şarkıcı... Çocuk... MİT... Aydın... Mehmet.. Rapor... Zeynep... Moda... Deniz... Uyuşturucu... Kulüp... Reklam... Gayri meşru... Çolak. Ne demek bütün bunlar? Ne bileyim ben... Ödenek... Yönetim Kurülu... Iran... Silah... Kanada... Harcama... Akıncı... Şampuan... Çiçekçı... İhale... FBI... Bilgin... Banka... Ankara... ömer... Maden... Oğuz... Ata... Borç... Tutuklama... Avanta... Ağa... Kayıt... Hindistan... Örtülü... Gezi... İsviçre... Saat... Telefon... Benzinci... Dede... Büyükelçi... Emniyet... Birlik... Kumar... Tehdit... Avukat... Interpol... Peki ne anfama geliyor bunlar? Bilemem ki? Sümbül... Abdullah... istihbarat.. 12Mart... Anayasa... Polis... Harita... Türkiye..> Bulent... Komisyon... General.. Terzi... Damat... Naip... Sosyete... Parti... Oğlu... Danışman... Hipodrom... Savaş... Suslü... Kul... Eski... Hayri... Komutan... Tüm... Buyük... Bupk. Başbakanlık... Emir... Teiefon... Erkan... Hayali... Atalay... İşkence... Kutlu... Nedir bunlann anlamı? Bilmem ki, nereden bileyim bunları ben? Çelik... Tıp... \edi... Ankara... Katil... Ermeni... Süleyman... Nuri... Başkan... Sokak... Domino... Otel... Hediye... Paris... Kod... Mafya... Bölge... Başel... Ülkü... Yıidınm... Abuzer... MİT... Oral... M. Ali... Çat... Metin... Mallorca... Ayı... Söz... ipek... Yfenttmez... Eski... Nevşehir... Şener... Ramada... Çalışma... Gül... Pasaport... Papa... Bahçetievler... On beş... ÇeOn... Yıibast... Haluk... Viski... Şemsf. Bu bilmeceleri çözmek için ben dün gece sabaha kadar uğrastım, uğraştım ama çözemedim. Çözene helal olsun! Demirel, Karabük'te Özal'a seslendi: ile khnse ııiyetleıımesiii BETÜL UNCULAR SELÇUK GELİŞLİ KARABÜK DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, miting için geldiği Karabuk'te Cumhurbaşkanlığı konusu taruşmalarına katıldı. Demirel, kimsenin yüzde 36 ovla Çankaya'ya oturmaya niyetlenmemesini belirterek, Çankaya'nın yalnızca milletin oyuyla değışmesi gerektiğinı \urguladi. DYP bu\uk kongresi sonrasında ilk gezisini Karabük'e yapan DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel. oldukça kalabalık bir topluluğa hitap etti. Son iki gündur gündeme gelen Cumhurbaşkanlığı lartışmalarına Karabük'te düzenlenen mitingde yaptığı konuşma>la katılan Demirel, bu konuda şunları soyledi: "Cumhurbaşkanlığı seçimi için şimdiden sancılar başlamışhr. Yüzde 36 oyla yuzde 65 milletvekilliğini buldular ya Çankaya'ya çıkıp oturmak istiyorlar. Nasıl oturacaklar? Soruyorum. Son günlerde yapılan ankellere bakarsanız. reyleri yüzde 25'e duşmüş. Bana göre yüzde 20. Bu oyla Çankaya'ya da hükümete de oluracaksınız. İşle bunun adına sancı denir sancı. Çankaya'ya kimin oturacağı hükümelin kimin olacağını halkımız layin edecektir. Eğer bu durumda Çankaya'ya oturmaya kalkarlarsa, Turkiye sancılamr, sıkıntıların içine girer. Gelin yerel seçim yapalım. milletin eli sandığa bir değsin. Bu, haksızlıklann tümünu ortadan kaldıracaktır. Senin oyun il genel meclisi seçiminde yuzde 25'in altına inmisse, oturma oralarda. oturma milletin üzerinde. Millet mutlaka yeni şartlarda sandığa oy atma imkânı bul; caktır. Burası müstemleke değildir. Meseleyi bunalıma götürmeden çözmenin yollan vardır. Cumhurbaşkanlığı tartışması bugün uç verdi. Bakalım ilerideki günlerde ne olacak? Cumhurbaşkanı sadece milletin oyuyla değişmelidir. Kimse yuzde 34i oyla Çankaya'ya oturmaya niyetlenmemelidir. Alanda toplananlara DYP'nin seçim otobüsu Suvari'nin uzerinden seslenen Demirel, konuşmasının başında kongre sonrasında gezilerine l^arabük'ten başlamayı uğurlu saydığını soyledi. Bugüne değin bütun söylediklerinın doğru çıktığını, şartlann kendi dedikleri yonde geliştiğini anlatan Demirel, "Biz bu ülkede 10 yıl Basbakanlık yaptık. Hem de o makamı zor1a işgal ederek değil" dedi Çankaya'ya yüzde 36 İnönü SHP Genel Başkan; Erdal İnönü, cumhurbaşkanlığı konusundaki tartışmalara "şimdi girmek istemediğini" soyledi. Inonü, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in gezileri konusunda ANAP Genel Başkanlık Danışmanı Güneş Taner'ın eleştirileriyle ilgili sorulan "Bir yorum yapmayacağım" diye yanıtladı. SHP Genel Başkanı İnonU, daha sonra, "Tartışmamn biraz daha ilerleyip meselenin iyice anlaşılmasını bekliyorum. Tartışmaya şimdi girmek istemiyorum" diye konuştu. TEŞEKKÜR Başkalarının hayatında olumlu bir guç olmayı ilke edinmiş insanların varolduğu gerçeğine, ancak kendilerini tanıyınca inandığım, jinekolog Dr. Karababa DSP Genel Başkanı NecdeJ Karababa ise şu değerlendirmeyi yaptı: "Başbakan Özal, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmayı düşunüyor. Ancak şu anda milletvekili sayısı yeterli değil. Onun için zannediyorum 1015 milletvekili transfer etmeyi düşunüyor. 84. maddeyi yeniden ihlal etmek şartıyla. Zaman daha çok var. Türkiye koşullannda her gun siyaset değişi\or. Şimdiden bir şe> söylemek mumkun değil." Kenan Evren'in ikinci defa seçilmek istemediğini söylediğini anımsatan Karababa, Cumhurbaşkanının Antalya'ya yerleşip hayatının geri kalan bölumunu orada geçirme>i düşunduğunü belirtti. Karababa, şoyle dedi: "Zannediyorum GAP'ı gezmesi, cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili bir konu olmasa gerek. Türkiye'nin en büyuk projelerinden biri GAP'tır. Onu yerinde görmek elbetteki Cumhurbaşkanının hakkıdır. Zaten Cumhurbaşkanımız bir GAP bakanlığı kunılraasını arzu ediyor. Cumhurbaşkanımızın elbette ki hakkıdır, boyle buyük bir projeyi gezmek, gormek, yerinde incelemek, eksiklerini yerinde tespit elmek. Nitekim de orada çalışan işçilerin 34 aydan bu yana Sayın HİKMET ERK Hanıma, geçirdiğim operasyon sırasında bana yalnızlığımı hissettirmeyen jinekologoperator Dr. Sayın AYHAN TUNAK'a, Güzelbahçe Hastanesi'nin güzel insanlan narkozitör Sayın Necdet Teriin'e, operasyon asistanlan Sayın İsmet Lna'ya, Güzin Telçeker'e ve Sevda hemşireye teşekküru bir borç bilirim. FATMA ORAN Kızımız CANAN TEMİZER'in Bir yaşına girdiğini müjdeleriz. 12.6.1988 ^rtLAYORHAN TEMİZER Özalp'ın tepkisi ANAP Grup Başkanvekili Haydar O^alp, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in gezilerini "siyasi" amaçlı niteleyen ANAP Genel Başkan Yardımcısı Güneş Taner1 in sozlerini "yersiz ve zamansız" olarak değerlendirdi. Özalp, konuyla ilgili soruları yanıtlarkcn şunları soyledi: "Yersiz ve zamansız bir konuşma oldu. Halkın yuzde 80'i Cumhurbaşkanını çok seviyor. Bu açıdan bakıldığmda, boyle bir konuşma haksız, yersiz ve zamansızdır." ORTAKÖY KÛLTÜR MERKEZİ Ted 58 69 8? İVAN'IN w ÇOCUKLUGU 12 3 0 1 5 0 0 1 8 0 0 2 1 0 0 Sen daktilo yazan lise mezunu bayan eleman aranıyor. Tel: 583 46 29 572 43 04 Parıs L'niversılesi'nden ıtıezun bayan Fransızca ders ven\or. Mur.: 164 S4 95