29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 ŞUBAT 1988 HABERLER CUMHURİYET/9 Parti meclisi olağanüstü toplantıya çağrıldı SHP'de kurııltay sancısı meclisi üyelerı; Esref Erdem, Giiier Tanyolaç, Dogan Taşdelen, Aslan Baser Kafaoglu, Tayfur Ün, İsmail Ccm, Ethem Canknrtanuı, Cüneyt Canver, Cemal Şahin, Cemal Seymen, Ruşen Işın, Ibrahim Onen, Metin Üstüoel, Mustafa Timisi, Enis TDIÜDCÜ, Atilla Sav, Birgen Keleş ve Tevfik Bilai imza verdiler. Olağanüstü toplantı çağrısında gündem ise şöyle belırtildı: " Delege secmen listelerine yapılan idrazlar ve MYK'ca verilen 22 Şubat 1988 günlu karana yetkl açısından göriişüJmesi, Örgüt sorunlan, Parti meclisi ve MYK çalışmalannın degerlendirilmesi, Seçim sonuçlarının ve son siyasal gelişmelerin değerlendirilmesi" Olağanüstü toplantı çağnsında, parti meclisinin son toplanüsında seçim sonuçlanıun ve son siyasi gelişmelerin değerlendirilmesi için yeniden toplanması ve bunun 10 gün içinde yapılması karan alındığı belirtilerek, şöyle denildi: "Aradan uzun bir süre geçmiş olup, parti meclisi loplantıya çağnlmamıştır. Seçim sonuçlan degerlendirilmemiş, orgıit itirazlan tuzukteki süresi içinde karara baglanmamışlır. Bu arada delege seçimleri başlamıs ve hâiâ da devam etmektedir. Ancak Ankara U yonetim kunılunun Yenimahalle delege secmen lisCesine yapılan itiraza yönelik vermiş olduğu kesin karann parti >ürütme kurulunca incelenerek bozulması, tıiziığiimuz ve yönetmelik hükümlerine açıkça ihlal niteliği taşımaktadır. Bu ve benzeri durumlarda vürülme kurulunun aldıgı ve alacağı karariann örgutlerimizde ve parti kamuoyunda yaratacagı kuşkuyu gidermek, parti içi demokrasinin yerleştirilmesini sağlamak, yasa, tüzuk ve yönetmelik hükümlerine uygun kararlar almak bakımmdan parti meclisinin oJağanustu topianmasında zorunluluk görmekteviz." Olağanüstü toplantı çağnsına gerekçe olarak da gösterilen Yenimahalle'deki delege seçimleri sırasında tüzüğe aykın olarak çok sayıda üye yazıldığı bildirildı. Bu konuda yapılan itırazın il yöhetim kurulunca benimsenmesine karşın, MYK tarafından bozulması, tartışmalan başlattı. SHP'de birçok yerde yapılan delege seçimlerinde de benzeri iticazlann yoğunlaşması, kurultay yolunun daha başlangıcında sancı yarattı. Parti meclisinde sancı nedeni bu tartışmalann giderilmesi için kesin bir karar alınması bekleniycr. SHP Genel Başkanı Erdal lnönü, Türkiye Ziraaıçılaı Derneği'ni ziyaret etti. lnönü, tarımla ilgili Meclis gorüşmesi dilekçelerinin ANAP grubu tarafından kısıtlanan süre içinde dahi, görüşülmesine izin verilmediğini söyleyerek "ANAP çogunlugu, aklına başına almabdır" dedi. Türkiye'de çiftçinin en çok ezilen kesimlerden biri olduğunu ve son tarım ve faiz politikalarıyla da soluk almaz duruma geldiğini vurgulayan Erdal lnönü, "Tanm politikalan ve çiftçinin dunımuyla ilgili olarak verilen önergenin görüşülmesine ANAP gnıbu 15 dakika ayıramadı. ANAP iktidar ddnktan sonra, çiftçinin durumu daha vahim hale geldi" biçiminde konuştu. Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Ibrahim Yetkin de 1980 yılmdan sonra uygulanan tanm politikalarının dernek tarafından benimsenmediğini açıklayarak şunlan söyledi: "Tanmda ciddi boyutlarda bir artış sağlanamadı. Çunkiı tanmsal girdilerin fiyatlannda oldukça buyük artışlar yapıldı. Çitfçi üretim >apamaz durumda. Tanmsal alanlardan goç başladı. Kredi faizterinin artması sonucu çiftçi buyuk bir yukun altına girmiştir." DUYDUK/GORDUK YALÇINPEKgEN ANKARA (Cumhuriyel Bıırosu) SHP'de haziran sonunda yapılacak kunıltayın sancısı, delege secimleriyle birlikte başladı. Delege seçimleri, parti içinde tartışmalara yol açınca, parti meclisi olağanüstü toplanüya cağrıldı. Parti meclisinin olağanüstü toplanmasına ilişkin istek, dün genel başkanlığa sunuldu. Delege seçmen listelerine yapüan itiıazlar ve bu konuda MYK tarafından verilen kararlann görüşülmesi için yapılan başvuruda parti meclisinin 27 şubat cumartesi günü toplantıya çagnlması istendi. Olağanüstü toplantı için parti Dünyanın öbür ucıında neler yapıyoruz? Anavatan'dan çok uzakta kendilerini dine adayan vatandaşlarımız, yarattıkları "hilei şeriyye"lerleAvustralyalıları şaşkınlıktan şaşkınlığa sürüklüyorlar... örneğin "kaza şirketleri" bir Türk buluşu olarak Avustralya tarihine geçti. Victoria Devleti Etnik Akıl Sağlığı Dairesi Türk Bölümü Uzmanı Psikiyatrist Dr. Aydın Demirsar, Avustralya'da iki yılhk bir çalışma yaptıktan sonra geri döndü.. ve "dünyanın öbür ucunda" neler yaptığımızı anlattı... Demirsar, iki yü önce Avustralya hükümetinin çağrılısı olarak Melbourne Royal Park Akıl Hastanesi'nde çalışmaya başladığında, hastanenin Avustralyalı doktorları çıldırmak üzereydiler... Tüm deneyimlerine karşın bir Türk akıl hastasının yaptıklarını çözememişlerdi çünkü. Bu akıl hastasına zaman zaman nöbet geliyor, altına bir örtü serip belli bir yöne doğru döndükten sonra "garip hareketler" yapıyordu. Verilen yatıştıncı ilaçlar da bir etki yapmıyor, hastanın davranışlan değişmiyordu. Nöbetler dışında başka bir anormallik görülmüyordu... Demirsar'ın ilk işi bu sorunu çözmek için hastayı görmeye gitmek oldu... Rastlantı sonucu koğuşa girdiği sırada hasta nöbet halindeydi... Avustralyalı doktorların, "garip" dediği hareketleri görünce Demirsar, gülmeye başladı. Çünkü adam seccadesini sermiş namaz kılıyordu. Durumu acıklayınca, akıl hastası sanılan Türk hemen taburcu edildi... Anavatan'dan uzakta kendilerini dine adayan Türklerin sayısı hayli kalabalıktı. O yüzden her alanda bazı sorunlar çıkıyordu. örneğin Pentritke Cezaeyi'nde bir Türk, büyük sorun yaratıyor, her ziyaret gününden sonra olay çıkarıyordu... Demirsar kendisiyle konuştu, sorununu öğrendi; cezaevine uyuşturucu sokulmasını önlemek için ziyaret günlerinde hükümlülerin cinsel organlan dahil arama yapılıyordu. Türk hükümlü ise dini inanışları nedeniyle bu bölgelerini (dizkapağı ile bel arasını) göstermek istemiyordu... Sonunda ziyaretçi kabul etmeyerek muayeneden kurtulmak istemişti. Çünkü her ziyaretten sonra kendisiyle birlikte eşinin ve oğlunun da "mahrem" bölgeleri aranıyordu. Başbakan, ANAP Meclis grubunu atak bulmuyor Özal: DYP su almaya başladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal, muhalefet partileri için "Erken seçim yapalım dedigimiz zaman biraz sılmaya tutuMular. Titremeye başladılar" dedi. Özal, DYP'nin "Su almaya başladıgını" öne sürerek, "Bana saldırmalannın nedeni, su almalan" diye konuştu. Dün saat 10.00 sıralannda Ankara Yenimahalle tlçe Başkanlığı seçimlerini protesto etmek için bir grup ANAP'h genel merkez önünde toplandı. Grup sözcüsü işadamı Hamdi Eriş, Yenimahalle tlçe Başkanlığına aday olduğunu, ancak kongre salonuna alınmadığını söyledi. Eris, geçen hafta sonunda yapılan kongrenin iptalini istediklerini bildirdi. Eriş taraftaılan ANAP Genel Başkan Başyardımcısı Mebmel Keçeciler'in genel merkeze gelişi sırasında da "kongre iptal" sloganları atular. Keçeciler, grup temsilcileriyle görüşme yaptı. Başbakan Turgut özal'ın genel merkeze gelişi nedeniyle ziyaretçilerin kabul edilmemesi de dün tepkilere yol açtı. özal'ın gelişinin haber verilmesi üzerine Keçeciler genel merkez önüne inerek "Sesli miimayis yok" diyerek ricada bulundu. Başbakan özal geldiği zaman ise "kongrenin iptaline" ilişkin sloganlar atıldı. Hamdi Eriş de özal'ın yolunu keserek elini öptü. özal daha sonra başkanhk divanının toplantısına katıldı. Yaklaşık iki saat süren toplantı sonunda bir açıklama yapan Başbakan özal, Kırşehir'in Mucur ilçesi DYP'li Belediye Başkanı tsmet Arstan'ın ANAP'a "Utihak ettigini" bildirdi. özal, Arslan'a "Mucur Kırsehir'in en büyük ilçesi degfl mi?" diye sordu. Ancak Arslan Mucur'un en küçük ilçe olduğunu söyledi. Özal, DYP'nin yavaş yavaş çözülmeye başladığını öne sürdü. Bir ANAP'h "DYP gemisi su almaya basUdı" deyince, Özal DYP'nin baştan beri su aldığını öne sürdu. özal, "Bana saldırmalannın nedeni de o zalen. Baktılar gidiyorlar, su ahyoriar" dedi. Yerel secimlere ilişkin bir başka soru üzerine de özal, "Bir ara erken seçim yapalım dedigimiz zaman, biraz atmaya tntnldoiar, titremeye başladılar" dedi. özal, şunlan söyledi: "1 kasnn seçimini ertdetmek için eüerinden geleni vapülar. kacülar. Bn sefer de mahalli seçimden kaçıyorlar. Şu lafı söyluyoriar, kamufle etmek için 'Kanunlar adaletli olursa vs! Kardefim daha evvelki seçimler hangi kanunla yapıldrysa bu da gene aynı kannnlarla yapdacak. Onlara iştirak ettiniz. Buna da iştirak edeceksiniz. Kacmayın secunden. 'tktidar şöyle sıkıntıya soktu' diye birçok laflar söyhıyorlar, bunun testi secündir. Ondan sonra seçhnden kaçıyorlar. Anavasaya ugmmara çalısanlar onlar." özal, Yenimahalle ilçe kongresinin iptal edilip edilmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine de, "Inceleniyor" dedi. Başbakan Turgut özal, ANAP'h milletvekillerine verdiği yemeklere önceki akşam da devam etti. Yemeğe bazı bakanlar ve parti yöneticilerinin yanı sıra, Kütahya, Malatya, Edirne, Denizli, Diyarbakır, Konya, Elazığ, Erzincan, Eskişehir ve Kocaeli illerinin ANAP'h milletvekilleri katıldılar. Yemekte davetlilere, düğün çorbası ve pilavlı rosto, meyve ve tatlı ikram edildi. Yemek sırasında Konyah milletvekilleri Konya'daki TÜMOSAN Tesisleri'nin bazı degişildiklerden sonra, "nrhlı kariyer" yapımında kullanılabileceğini söylediler ve Başbakandan bu konuda yardım istediler. Sağlanan bilgilere göre, bazı milletvekilleri pancar paralannın üreticilere ödenmesini söyleyince, Başbakan özal da bu ödemelerin kısa zamanda yapılacağını söyledi. Yemeğin son bölümünde Başbakan 1520 dakika kadar süren bir konuşma yaptı ve bir milletvekilinin, "Gündemi iktidar belirleyemiyor. Vuralhan olayı, arkasandan zakkum ve MİT raponı gekö" sözlerine yanıt verdi. özal, Meclis grubunun "atak gözükmedigini" kaydederek, bunun milletvekili sayısının fazla olmasından kaynaklanabileceğini savundu. Başbakan, milletvekillerini yeni fıkirler üretmeleri konusunda da uvararak, ekonomik çalışmalar konusunda bilgi verdi. Ümmetçilik aldı yiirüdü Avustralya'da Türklük neredeyse ikinci plana itilmiş, ümmetçilik almış yürümüştü. Evlerinde Atatürk fotoğrafı bulunduranlar, Müslümanların şiddetli itirazı ile karşılanıyor ve "Biz bu resmin bulunduğu eve girmeyiz" şeklinde bir tür aforoz ediliyorlardı... Din işleri bu merkezde iken, ekonomik alanda "hilei şeriyye'Mer keşfediliyordu. Avustralya'da çalışanların sosyal güvenlik hakları çok iyi korunuyor, örneğin salt iş kazalarında değil, herhangi bir kazaya uğrayanlara da büyük tazminatlar ödeniyor, ömür boyu aylık gelirler bağlanıyordu... Bu durum Türkler arasında kazaya uğrayanların sayısını inanılmaz boyutlara ulaştırmış, sonunda resmi makamlann dikkatini çekmeye başlamıştı. Ne oluyordu? Neden Türkler bu kadar çok kazaya uğruyorlardı? Resmi makamlar harekete geçerek araştırmalannı derinleştirdiler. Sonunda durum anlaşıldı. Avustralya'ya goç eden işçilerimizin sağlık muayeneleri sırasında sadece akciğer fîlmleri alınmıştı. Bunun dışında dış görünüşlerine bakılarak sağlam olup olmadıklanna karar verilmişti. İLÇE KOMOHtrilü PROTESTO ANAP genel merkez binası önünde toplanan bir grup, Yenimahalle ilçe kongresinin iptalini istedi. Özal'ın Başkanlık Drvanı toplantısına katılmak üzere genel merkeze gelmesım bekleyen grup. Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler ıle göruştu. (Fotoğraf. Rıza Ezer) Akbank mevduat sahiplerini uyanyor: Vadesiz mevduatınıza Türkler bu boşluğu yakalamakta gecikmediler... Vücutlarının herhangi bir yerinde küçük bir sakatl'k (önceden olmuş) bulunan Türkler kaza senaryoları düzenlemeye başladılar... Hatta kaza düzenleyen profesyonel şirketler bile kurdular... Türklerin ansızın Avustralya kaza şampiyonu olmasından kuşkulanan resmi makamlar da bu kazalann sahte olduğunu saptamakta gecikmediler. Bazı ihbarları değerlendirerek kurdukları gizli kameralarla oyunu gün ışığına çıkardılar ve Avustralya televizyonunda sergilediler. Dr. Demirsar'ın da izlediği bir senaryo şöyle sahneye konulmuştu: Gece karanhğında, tenha yolun kenarında boş bir araba duruyordu... Bu sırada bir kamyon yaklaşıp duran arabaya arkadan bindiriyor ve kaçıyordu... Aynı anda çalılann, ağaçlann arkasında gizlenen bir grup Türk, kazaya uğrayan arabaya doluşarak, "feryat figan" bağırmaya başlıyorlardı... Bu fılm, televizyonda gösterildikten sonra kazalann önü biraz alınabilmişti. Ne ki vatandaşlarımız yeni bir yöntemi yaratmak için ikinci bir boşluk yakalamakta gecikmemişlerdi. Avustralya'da kimlik kartı taşımak zorunluluğu yoktu... Resmi işlemlerde bile kimlik sorubnuyor, kişinin adını söylemesi yeterli oluyordu. Işte bu boşluktan yararlanan Türkler, gerçekten sakat kişileri, kendi adlarıyla sağlık muayenesine sokuyor ve başkasının sakatlığını kendilerine mal ederek yüklü bir tazminata (ardından aylık gelire) kavuşuyorlardı. Bu hile de bir süre sonra anlaşılmıştı. Şimdi belki salt bu nedenle Avustralya'da kimlik kartı taşımak zorunluluğu getirilecekti. Kaza şirketleri KONGRE KULİSİ Afyon ANAPTA "Gâvur parası helal" 3keskin cephe HAKKI MERDtVENCt ANAP, Afyon'daki U kongresi arifesinde 3 ayrı cepheye bölündü. Mart ayının ilk veya ikinci pazannda yapılacağı söylenilen Afycn ANAP il kongresi nedeniyle baş gösteren cepheleşmenin önculüğünü milletvekilleri Metin Balıbeyi, Mustafa Kızılogln, belediye başkanı Erdal Akar, merkez ilçe başkanı Hayrettin Özkıbnç yapıyor. tkinci cepheninkini merkez ilçe başkanhğını iki oyla kaybeden belediye meclis üyesi Ali thsan Çiloglu ile 16 belediye meclis uyesi arkadaşı ve il başkam Ali Tolan yapıyor. Üçüncü cephe ise daha önce ANAP'ın ilk sekreterliğini, U başkanı ardımcılığını yaplıktan sonra milletvekili ön seçimlerinde örgüt tarafından yapılan ısrarlara karşın ANAP Genel Başkanı özal tarafından liste başına getirilmeyen ve milletvekili olamayan milletvekili adayı Ender Yurter ve ANAP'ın 1983'te Afyonda kuruculuğunu yapan Ali Selek, Metin tnce, thsan Özteke, thsan Özbay, Mehmet Gurel'den oluşuyor. faiz alıyor musunuz? Akbank vadesiz tasarmf ve ticari mevduat sahiplerinin de kazancını gözetiyor. Vadeli hesaplara oldugu gibi vadesiz hesaplara da en yüksek yasal faizi uyguluyor. Akbank'a gelin... Vadesiz mevduatınız verim kaybına uğramasm! Sakatlanmayan ve bir sakat dostu olmayan Türkler de ne yapıp edip para kazanmanın yolunu buluyorlardı. Birçok Türk vatandaşının değişik adlarla, değişik kentlerden işsizlik parası aldığı saptanmıştı. Yine TV'de sergilenen örneklerin birinde; bir Türk göçmeninin bu işi iyice abartarak her ay tüm ülkeyi dolaştığı ve aylık gelirini 120.000 dolara (1 Avustralya Doları 800 TL.'dir) çıkardığı anlaşılmıştı. Dindar görünen bu insanlar nasıl oluyor da bu ölçüde hileye başvurabiliyorlardı? Dr. Demirsar, bunu da araştırdı ve işin "kitabına uydurulduğunu" saptadı. Din adamlan bu tür hileleri, "gâvur parasıdır, helaldir" mantığıyla hoş görüyor ve hoş gösteriyorlardı... AKBANK "Güveninizin Eseri1' BEN AE4TÜRKÇÜ DEĞİLİM Nadir Nadi 8. bası 1200 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Türkocağı Cad 3941 Cağaloğluİslanbul
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear