Catalog

ıCUMHURlYET/10 HAVA DURUMU Prleteorotoil Genet Mudurtuju'nden alınan Hgiye göre, yunlun doOu tasımlen * parçalı M u f t j . Orta ve Dogu Kandenc. Iç " «Mdolu'nun douusu, Akdene * ~ " k doOuAnadokıbolgdar Oofrı Mafeniz loyıtannda yaflmur. yerienk kar şeMrete olacak Manrara ' < * yııdun iç tesımiemde sabah saaferinde ss gbulecek. H M SKAKLlâ: OeOişmeyacek. RÛZGAfl. Kuaydoğu yAnlenlen hafîf. ara sıra ortatajvvettezaman zaman kuvvettce esecek. Oenızlenle, y * ) e w jundojusundan 35 zaman zaman 6 kuv Van gOünde hava parçalı bukdkı gececek. Rü2gar kuzey ve doju yöcv .«•tMe, satta 1021 denc m l hab ese lerden haffl, a n sıra orta kuvvette esecek. Göl kuçuk dalgalı olacak. cek. DENtZ: Karadoız, Akdtniz vaumuf Göruş uzaHıOı 10 km. dolayında bulunacak. 1u. dOer denöer btauOu geçecekToenız m t o B d t f p * 0up. guruş iBatkfr 10 km.. ^ ö 2 5 k dotaymfa tKdunacak. yaflnunı, *^ kart Y S K S K S Y B K B S S Bitfc Bolu Bursa Çanaktole Çorum DemA 14° 6° Dıyarbataf 6° 0 ° H m e 9° 0°Erancan 2" 5° Erajtum 6° 19°fcslo$ehır f 5° Gaaantep 14° 7°G«sun 14» 2°3°Hakkân 12° 0°lsparta 8° 0°lsöı*ul 6 6°1° toınr 0°6°Kai5 1° 7° Kastamonu 0° PK^sen 7° 0° KifMaret 8° 2°M*atya HABERLERİN DEVAMI TÜRKIYE'DE BUGÜN K S K K S K 5 1° Manısa 5» 2° K.Maraş 0°7° Meran 8° 20° Muj)ia 0°5° Muş 8 10° 0° K 5° 0° 14° 7° 9° 0° 16 OCAK 1988 DÜNYA'DA BUGÜN Amserdam Ajnman AHna Bafidat Barcskma Basei B«tgral Bertn Bom Brulse! Budapeş» Comrc Cezayir Odde Outuyi Fmkfün &me Heönkı Katire Kopanhae KMı B 9° B 16° B 14° Y 15° Y W Y 10° B 8° B 0° Y 10° Y 10° Y 11° B 5° B 1° Mosta» B 7° Münıtı NmYotfc K 2° Y 6° Oslo B 9° Pans B 7» Prag A 24° Rıyad Y 16° Rofna B 6° Sot»a B 17° $am A 20° 8 13° lünus B 7° Var^ova Venedık Y 10° Y 5° Vtashtngion B 4° Zurih Y 9° Umnorad Londra Madnd Mtam B K S S S K 0°7° f 2°0rtu 4° 2° 2° W R B B 4» 2° 0°6° Samsun 4° 2° 1° 7° S8rt 5° 0° 4° 2° 7° 2°Sino«> K 2°8° 11° 1»Swas S 7° 1° 0°«° TratatKi 5° 2° 0°6° 1° 9° Tunce» 4°3° S»1° U$ak 0»5° 1°6° Van 0°5° S> V Yozgat 4° 1° 0°6° ZonguBak o°e° MFHMFn KEMAL POLİTİKA VE OTESİ Şem Kahlre» A ac* B bmutb K kart S stf * Y 10° Y 16° A 23° A 23° B 8° B 17° B 4° B 19° Y 6° B 7° B 17° Bir de CÖD Belası... İkinci Dürrya Savaşı'nın ortalarına doğru Ankara'yı Amerikalılar doldurmaya başladı. Önce ev kiralan yükseldi, kiralık ev bulunmaz oldu. Elde Milli Korunma Yasaa olduğu halde ev sahipleri kiracılan seçiyor, Amerikalıları yeğliyordu. El altından da kiralar dolar bu kadar gözde değilken dolar olarak hesaplanıyordu. Evleri de kirayı açıktan yükseltemedikleri için büro diye veriyorlardı. Şimdi piastiğe o dönemde nayion deniyordu. Amerikan arttğı her türlü nayion ve eski giyim doküntü Amerikan pazariarında satılıyordu. Amerikaiı yediği kira kazığına karşılık öcünü eski Amerikan döküntüsü satarak çıkarıyordu. Buzdolabı, çamaşır makinesi, elektrik süpürgesi, ütü, aklınıza ne gelirse bütün eskiler Amerikan pazartannda açıktan satılıyordu. Daha bizde beyaz eşya denilen sanayi getişmerri^ti. Kimi kadınlann nayion Amerikan kilotuna vurulduğu soytenirdi. Ulusal onur mu? Ulusal onuru filan takan yoktu. Sovyetlere karşı, Amerikalılar bizi kurtaracaktı. Belki ilerde küçük bir Amerika bile olacaktık. Savaş sonrasında bu hayallerie Kore'ye asker şönderdik, bu hayallerie NATD'ya girdik. "Amerika, bizi sömüruyor..." denildiğinde, kimileri, "Bizım nemiz varki Amerika bizi sömürsun!.." diyortardı. Amerikan sevdası ile başlayıp, Almanya'ya işçi göndermeye, oradan da AT'ye girmeye kadar getdik. Şimdi gazetelerde okuyorum, Alman vizesi gibi Alman çöpü de değetienmiş. Ak manya'nın Türkiye'ye ilişkin birçok derdi olduğunu biliyoruz. Vize, serbest dolaşım, işçilerin geri gönderilmesi, Almanya'da doğan işçi çocuklarının durumu.. derken.. şimdi de ortaya Alman çöpü çıktı. Alman çöpü Alman'ın başına bela olmuş... Almanya, Allah versin, her haliyie bir sanayi toplumu... Sanayi toplumu olunca da tüketim toplumu olacak... Tüketim toplumu demek her şeyi bol bol almaktır. Her şeyi bol bol alınca onun çeri çöpü ne olacak? Güney Amerika'dan kavun karpuz, Arjantin'den et, kuzeyden balık alan bir ülkenin çeri çöpü de sorun olur. Çopter Almanya'da "nitBük olarak değil, miktar olarak' sorunmuş. Niteliği birkaç damla ilaçla giderilir, ama miktarı? ünları koyacak yerleri azalmış... Çöplerı koyacak yer ararken akıllarına gelmişiz, şimdi bize komança etmek istiyoriarmış... Çöpler dağ gibi yığılıyor. Geçen yıl gittiğimde görmüştüm. Çöplerin yanıbaşında ev eşyalan, mutfak eşyaları, koltuklar, kanepeler, sandalyeler, daha aklınıza ne gelirse sokakta yığılıydı... Haftanın belli günlerınde bizim işçiler gelir çöplerin arasından işlerine yarayan ne varsa alır giderlermiş... Bunu görüyoriar, biliyorlşr. Akıllarına, belki, çöpleri Türkiye'ye paketleyelim gelmiştir. İşte bir Bandırma projesinden' söz ediliyor. Bir inceleme kurulu kotarmışlar, yanlarında Boğazkpi Üniversrtesi'nden öğretim üyesi Doç. Dr. Kriton Curi de var, gitmişler, incelemişler. Ogretim üyesi Doç. Curi çöpler için, "Çevrede depolanan çöppatfamamış birbomba gibidir" diyor. Çöplerin, çıkardığı zehirlerle bir ülkeyi yamyassı etmesi işten bile değil!.. Belki Çernobil patlaması bile bundan ucuz atlatılmıştır. Düşünün, durduk yerde boyuna cıva zehiri çıkaran çöp yığını, o ülkeye, toprağına, insanına neler yapmaz. Bilim adamları zaten çöpleri üçe de ayırıyorlar: Az tehlikeii, tehlikeli, çok tehlikeli... Şimdi bize gönderilen bu türlerden hangisine giriyor. Elbette gönderenin insafına... "Canım Türidere az tehlikelisini gönderelim de bize çoğu kalstn..." der mi? Elinde avucunda ne varsa başından savar, "Gerisi Türklere kalsın!.." der. Çöp deyip geçmeyin, bunun da ünıversitede kürsüsü, başında profesör ve doçentleri var. Eğer bu çöp işine bir bulaşırsak bir daha kurtulamazmışız... Çöpü aiırken kazandık sandığımızın yüz mislini harcasak çöp belasından kurtulamazmışız!.. Her şeyi yapsat sanan, her şeyi para belleyen bir iktidar başımızda iken aman bu çöp sorununa daha ciddi bakalım. Birkaç kuruş döviz gelecek diye Alman çöpüne bel bağlamayalım. Sonrası beladır... Türkiye'nîn talebi •jBofUırafı 1. Sayfada) It^nsücisine iletildi. Bu talepte, iki la'f»( arasmdaki ortaklık ilişkHerinin yeniden canlandınlması için dönerr. başkaru Almanya'mn, konseyi topla(haa amaayla girişimlerde bulunması ve gündem belirleme çalışmalannabaşlaması istendi. Alman tarafı ise TOrk talebini "kaydelmekle" yetindi ve Bonn sözcüsü isteğin hükttmetine iletileceğini duyurdu. Bundan sonraki aşamada, Federal Almanyapm konuyu AT Dışişleri Bakanları tçplantısına getirmesi ve buradan pnay çıktığı takdirde de ortaklık konşçyi için tarih saptanarak gundem beİirkme çalışmalarına geçilmesi gerekiyor. AT kararının ise şubat ya da njan ayında kesinleşmesi muhtemel. . Türkiye'nin Ortaklık Konseyi'nin toplanraası için dün yaptığı girişim bit surpriz oluşturmuyor. Bilindiği gibi, tam Uyelik başvurusunun gerçekleştiği geçen 14 nisan tarihinden beri, Ankara diplomasisi önüne ikinci hedef olarak Ortaklık Konseyi'nin toplanmas:nı koymuş ve 1987 yılırun ikinci yansından iübaren de bu kontda nabız yoklamalarına başlamış1K Buna patalel olaıak, AT işlerinden sörumlu Deviet Bakanı Ali Bozer, ey1*1 ayında Federal Almanya AT BaHftmı Adem Schweitzer ile Bonn'da yaptığı görüşmede konuyu gündeme •feetinniş ve Alman temsilcıden, Türk' iye bu tür bir başvuru yaptığı takdir"de bunun "ciddi bir şekilde incelenecegi" sözünü almıştı. "• Brüksel'deki diplomatik gözlemcilere göre, Turkiye'nin dünkü talebinden sonra, Ortaklık Konseyi'nin bahar ayları içinde toplanması büyük olasıhk. Ancak, oturumun pratikte ne getirebilecegi sorusu ise ortada gözükuyor. Ankara isteminin iletilmesinden sonra dün kendileriyle göruştüğumüz AT komisyonu yetkilılenne göre, Ortaklık Konseyi'nin "pr«tik bir sonuç vermesi oldukça güç". Bunun nedenleri de iki taraf arasındaki temel sorunlan oluşturan 600 milyon ECU'ıuk 4. mali protokolün serbest bırakılması, serbest dolaşımın çözüme kavuşturulması ve Yunanistan ile uyum anlasroası imzalanması konulannda "ufokta bir çözum işaretinin gözükmemesinden" kaynaklanıyor. Komisyon Akdeniz havzası sorumlusu Claude Cheysson'un geçen ay Vahit Halefoğlu'na söyledıği deyimle, Bruksel'e göre, "yeni bir Ortaklık Konseyi içerikten yoksun olacak ve göstermcük bir nitelik taşıyacak". Ddnci kiışak gözde (Baftarafı 1. Sayfada) 55 sayfalık kapsamlı bir öneriler paketini basına açıkladı. Deviet Bakanı Schaeuble ise ülkenin 1990'dan itibaren yeniden yabancı isçiye ihtiyaç duyacağını söyledi. Aralannda sendikalar ve kilisenin de bulunduğu 13 ayn kuruluştan toplanan ve Funcke tarafından derlenen önerilerin ana başlıklan şoyle: "58 yıi siıreyle Federal Almanya'da yaşayan yabanaya süresiz oturma izni, aile birieştirmelerinde çocnkiann iilkeve girebilmeleri için konulan yaş sınınnın veniden 18'e yükseltilmesi, 14 vaşındao büyük çocujtlara, ailelerinin kesin dönüş yapması balinde, kişisel otarma izni verilmesi, egitim için oturma izni kesin doniş yapan ailelerle birlikte ölkeyi terk edcn çocnklara bdirli kosullar aldnda yeniden dönüş otanagı verilmesi..." lktidann ve muhalefetin tartışmalarda "genç yabancı nüfusa" ağırük verdiği gözleniyor. "tkinci kuşak" diye anılan genç yabancı nüfusa gösterüen bu ilginin nedeni istatistiklerden doğan tahminlerden kaynaklanıyor: 1. 1987 yılı sonu itibanyla 56.2 milyon dolayında hesaplanan Alman nüfusunun 2000 yılına kadar 4.3 milyon gerileyerek 51.9 milyona düşeceğı tahmın ediliyor. AJmanya'da 196570 arasında doruk noktasına ulaşan doğum kontrol hapı kullanımı, 1990'lann başından itibaren etkisini gösterecek, Alman toplumu içindeki genç nüfusun payı düşerken, bunlann da '"çocuksuz aile" kurır.a niyetleri, geleceğe ilişkin tahminleri daha da karamsar hale getiriyor. Sonuçta 2032 yüında, Alman toplumunun nüfusunun 39 milyona düşmesi bekleniyor. 2. Toplumda genç nüfusun azalraası, Alman emeklüik sistemini de temelinden sarstı. Yapılan hesaplara göre Alman sosyal kurumlan 1995 yılından itibaren emekli aylığı odeyemez hale gelecekler. Çünkü nüfus yigılması ileri yaşlarda toplanacak ve söz konusu kurumlar gençlerden emekli aylıklannı fınanse edecek ölçüde prim toplayamayacaklar. 3. Alman ordusunda 19921995 yıllan arasında 100 bin kişilik bir açığın doğması bekleniyor. ABD, IspaııyaVlaki F161arını çekiyor WASHINGTON (AA) Ispan ya'nın direnrnesine boyun eğen ABD yönetimi, NATO savunma planları çerçevesinde Madrid yakınlanndaki Torrejon Üssü'nde bülunan 72 adet F16 jet savaş uçağını çekraeyj resmen kabul ettiğini açıkladı. Bu gelişme, Fransa'nın 1966 yıhnda, tek yanlı bir kararla toprakları üzerindeki ABD uslerini kapatıp, askeri kanattan çekilmesinden bu yana ittifakın karsılaştığı ikinci büyük darbe şeklinde değerlendiriliyor. NATO savunma ştratejisinde, banş zamanında Ispanya'da üslendirilen 401'inci ava kanadını oluşturan F16 ava bombardıman uçaklannın, Sovyetler Birliğı'nin Türkiye ve Yunanistan'a yönelik işgal girişiminde misilleme saldınlarında bulunması tasarlanıyordu. Planlarda, Türkiye'ye karşı bir Sovyet saldırısının başlamasıyla birlikte, h16'ların Ispanya'dan süratle Türkiye ile Italya'daki üslere intikal edip, yüklenecek nukleer ve konvansiyond silahlarla Sovyet cephesinin derinliklerinde ikmal kaynaklarını ve yollarını bombalamalan öngörülüyordu. Ispanya Basbakanı Felipe Gonzales, İspanya'dakilABD üslerinin geleceğine ilişkin görüşmeleri tek yanlı kararla geçen ay durdurmuş, NATO güney kanat savunmasının bel kemiğini oluşturan 72 adet F16 uçagı ile görevli 4.500 personelini üç buçuk yıl içinde Torrejon'dan çekmesini ABD hükumetinden istemişti. Türktş'ten (Baştarafı 1. Sayfada) renler ve hukumetin göreve çağnldığı bildiride, yalan haber yasa tasarısının basın ozgurluğunü kaygı verici boyutlarda tehdit eden bir girişim olduğu kaydedildi. TürkIş Başkanlar Kurulu'nun bildirisinde, siyasal demokrasinin çoğulcu ve katılımcı yapısıyla Turkiye'de kurumlaşması ve islerliğe kavuşturulması gerektiği anımsatılarak şöyle denildi: "Baskanlaı lcunıhımuzun çalışma hayatıru ilgilendiren yasalar Ozerinde demokratik rejim ile Uluslararası Çalışma Teşkilatı ilke ve sözleşmeleri doğrultusunda tespit ettiği yapılması gereken değişiklikleri, yönetim kurulumuzun tekraren 1 Ocak 1988 tarihinde istemi uzerine Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanlığı'na intikal ettirmesinden beklenen iyileştirmelerin geciktirilmeden gerçekleştirilmesi özenle ve ısrarla izlenecektir. Ozellikle 1980 yılından bu yana, fiyatların ve zamların serbest, fakat ücretlerin ve gelirlerin, toplu pazarhk ve grev hakkı ile hur sendika hakkının tutuklu ve engelü olduğu bir uygulamanın, yürütulen ekonomik politikalar karşısında, kendi mantığı içinde bile lıberal değil, baskıcı, buyurgan ve dayatmacı bir nitelik taşıdığı açıktır. Nitekim 1987 Arahk ayında birçok mal ve hizmete yapılan vergi nitelikli zamlar, başta işçüer ve ücretliler olmak üzere ulusumuzun iktisaden güçsüz kesimlerini ağır ekonomik kayıplara uğratmıştır. Türklş Ra^tanijır Kurulu, ugranılan bu kayıplann, acil ve radikal önlemlerle derhal telafisi için, tüm işverenleri ve hükümeti göreve çağırmaktadır." Yılmaz: ILO^ya uyalım Turklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, hukümete düşen görevın ya Uluslararası Çalışma örgütü'nün (ILO) haziran ayında yapılacak toplantısına katılmamak ya da çalışma yasalannda ILO ilkeleri çerçevesinde gerekli değişiklikleri yapmak olduğunu belirtti. KtlAP/YAYlN lş Bankası Kültür Yayınları ÖĞRENCİLER, ÜNİVERSİTEYE GİREMEYENLER Kooperatifter, Belediyeciler, toplu kpnutçular, İnşaat şirketleri, imar plancıları, öğrenciler Jurkçenın Gucu Prof. Dr. Doğan Aksan Tanınmış dilbilimcimizin Türkçeyi çağdaş bir yaklaşımla ele alan incelemesi. Dilimizin yapısal özellikleri, sözcük kuruluşları, anlatım gücü, sınırsız zenginlikleri. Küttür Yayınlan İşTürk Ltd. Ştt. t^Bankası Kullur Ya>ınlan İKi.ınhurdı F.renkcw. Kadıkm.Ca^aUığlu BeMİaaş..\nkarjda Mc^rudvet I/mirLİe Konnk saıı^ masaAilorımı/da NC uım IşBankası şuhefennde Başha\'iler ı da Vdın kıuhcM Kunbııl daö/gıır Vj\ın I>ağmm, l/.mırdc'ıaMi/ KıubeM YURT DIŞINDA • ÖĞRENİM kitabı çıktı I İMAR AÇIKLAMALI Fiatı : 6.000.TL. ödemeli isteme adresi: kitabı 2. baskısı çıktı! KANUNU Fiatı : 7.000. TL. ödemeli isteme adresi: PK 7706582 Bakanlıklar/ANKARA YENİ ŞİİR AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ Yaztşma: PK. 10 (06192) Karşıyaka/ANKARA Abone: Abdülkadir Paksoy adına Posta Çeki No: 287601 Yurtiçi yılhk: 4000 TL. Yurtdışı: 25 DM. Anadolu Basın Yayın Gazetecilik PK.7706582 Bakanlıklar / ANKARA HİKMET CETİNKAYA KUBİLAY OLAYI VE TARİKATKAMPLARI 2 BASIM EVET/HAY1R (Baştarafı 2. Sayfada) takım resmi ve özel kuruluşların yönetim kurulu başkanlıklarına, üyeliklerine getirildiler. Bugün de KİT'lerde başka resmi ya da özel kuruluşlarda görevli pek çok emekli askerin adına rastlarsınız. Sayın Evren "Sizler benim önüne geçin, rahat edin", diyecekmiş! Bu söz kime? Savın Başbakana elbet! Protokoldeki yerinden yakınan Sayın özal değil miydi? Haklıydı, bizler de bu haklılığı destekledık. Ne var ki Çankaya bu görüşte değil. Dönem sonuna kadar durumun değişmemesini isteyen Sayın Evren'e yasal açıdan, anayasal acıdan hiçbir şey söylenemez. Ama Konsey üyeleri kendiliklerinden yerlerinin değıştirilmesini isterlerse ki istediklerini belirtmişlerdir o zaman Sayın Evren bu dileği doğal saymak zorunda kalacaktır. Demokrasilerdeki protokolda deviet başkanı, parlamento başkanı, başbakan, anamuhalefet lideri, daha sonra bakanlar, milletvekillerı yer alırlar. Yabancı konuklara bilmem nasıl tanrtıyorlar Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyelerini? Kendi ülke, lerinde böyle bir Konsey olmadığını bilen yabancı deviet adamları, "Bu ülkede hâlâ askeri yönetim sürüyor" diye düşünmezler mi? 82 Anayasası elbet bir gün baştan başa değiştiritecektir. Atatürk Cumhuriyeti'ne yakışan bir anayasa bugünkü anayasanın yerini alacaktır. O zamana kadar anayasanın geçici maddeler bölümünü Meclis çoğunluğunun oylarıyla yürürlükten kaldırmak demokrasiye inananların görevi değil midir? "Sizler benim önüme geçin diyeceğim" sözüyle bu tür eleştiritere duyarlılık gösteren Sayın Evren, eleştirinin, iyi niyetli uyarıların gerçek ulusalcılığa yakışan davranışlar olduğunu elbette ki bilmektedir. O zaman kırgınca sözlere ne gerek var? OKTAY AKBAL Kitap dostlan için en sağlam güvence. MUSTAFA EKMEKÇI UYANIN HEEEY., TAN ORALMN CİZGİLERİYLE Bir dörtem o dönemin adlı yanlışlıklan, bir b4r ortaya dökulmeye başlar; uykülerde, turkulerde dWo geiir. O zaman susturulan diller açılır. lşkence»eri vapanlar ortalıkta guzükmez olur. Boyut Yayınevi Bütün kitapçılarda Fiyatı: 2.940TL (KDVdahil) BASIN TURK BASININDA KADIN Prof Kâzım Ismaıl Gürkan Cad. Hüdaverdi Ap. CağaloğluİST Tel 511 63 98 • Vasfıye OZKOÇAK Sukran KETENC • Yazgulu ALDOĞAN Gulay GOKTURK • Ouygu ASENA Fusun OZBILGEN • Aykut Rana IŞIKLAR Alaattin ASNA • Turk Basınında Halkla llışkıler sıfırdır BASINDA NELER OLUYOR ? • Soz ' Doğum oncesı şok ve sonrası' • Zaman. 'Mutfakta Operasyon" BASIN KONSEYİ DOSYASI • Yurdakul FINCANCI • Eren GUVENER BİR GAZETECİNİN SERÜVENİ • Mahmut OVURun başından geçenler BASININ EN ÜVEY EVLATLARI Mııral Kuruz SATIŞ YERLERİMIZ Çağdas Kıtap Kırtasıye Bağcılar Cd No 85 Bahçelıevler Beyaz Adam Kıtap Evı BAKIRKOY Akademı Kıtap Evı TEŞVIKIYE Gençhk Kıtap Evı tC<\DIKOY İstanbul Reklam Sarayı CAĞALOĞLU Sahaflar Çarşısı No 24 Sahaf Hasan BAYAZIT Y D VEDAT GÜNYOL'la Söyleşi C ŞAVKAR ALT1NEL, CEVAT ÇAPAN, ŞADAN KARADENtZ, RONİ MARGULtES'ten Şiir Çevirilen C FÜSUN AKATL1, Tarzanca Değil, Yamyamca! C SALİHA PAKER, Turkiye'de 'Hamlet' ZJ GÜL 1Ş1K, Çeviri Yoluyla Turkiye'de Italyan Yazım 3 TED HUGHES, NORMAN RUSSELL, DONALD BARTHELME ve ADALET AĞAOĞLU'darrÇeviri Öykuler D VVALTER BENJAMIN, Deneme • JOHN BERGER, VValler Benjamm D SAMUEL BECKETT, Oyun 3 MART1N ESSLIN, Saçma Tiyatrosu Zl SEVGt SANL1, Tivatroda Çevirinin Pa>T 3 SUAT KARANTAY, Tıyaıro Çevirisınin Sorunlan I] DİLEK DOLTAŞ, Yazın Çevirisine Farklı Bir Bakış D YURDANUR SALMAN, Genç Çevirmer.ler Bölümu D YUSUF ERADAM, Ton> Harnsonla Söyleşi GELtBOLU KADASTRO HÂKİMLİCt'NDEN E. No: 1980/37 K. No: 1987/3 Davacı Orman Idaresi, davalılan Haluk Sami Onukar ve arkadaşlan olan Tapulama tespitine itiraz davasında yapılan açık yargılama sonunda: Mahkememizin 8.1.1987 tarih 1980/37 Esas, 1987/3 karar sayıh kararı ile Orman tdaresi'nin itirazlannın reddine, dava konusu taşınmazlann davalılar adına tespil gibi tesciline karar verildiği, ancak davalılardan Fatma Sebahat önüvar, Muzaffer intepe, Bilgin Evren, Berna Soydar'ın adresleri meçhul olup araştırmalara rağmen adresleri tespit edılemediğinden kararın bu kişiler yönünden ilanen tebliğine karar verilıriştır. lşbu karann ilanından itibaren 15 gün içinde temyiz edflmediği takdirde kesinlejeceği ilanen tebliğ olunur.