14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 14 HAZİRAN 1987 TELEVİZYON 09.59 Açüış Voltron 10.25 12.00 Lotor, asianlan yok etmek için aslan terbıyedsi bir robot canavar gelışlirir. Vohron gucunu gafıl avlavarak saldınr. Ancak sonuç umduğu gıbi olmayacaklır. L KANAL / Pazar Sineması: Banjo Hackett Pazar Konseri (Aynntılı bilgı yandakı sulunlarda) Ankara Festivali: Padova solısrkrL 12.40 Esrarlı Savaşçı I Rıchard T Heffron 'un yönetıiğı, Roberl Beltron, Devon Erıcson 'un oynadığı 1985 yılı yaptmı dızı filmde, Amerikan kıtasında beyazlarla tanısmamıs Mahıo Kızılderih kabılesı ve kıtada her geçen gun arlan A vrupalılann etkısı anlatılıyor Bir gençük müzikali TV'DE SİNEMA Şair İstanbulFestivalVnde 15yılın hesabı ve halka dönüklük üstüne aykırı düşünceler Süavi Koçer öldü 1 Altm çağ geçmişte değil, gelecekte 13.25 Türk Sanat Müzigi Konseri (İzmir Radyosu Ses ve Saz Sanatçılar 13.45 Haberler 14.00 Stüdyo Pazar 17.00 Galatasaray Gençlerbiıiigi Cumhurbaşkanlıgı Kupası Fatbol Maçımn Naklen Yayını 18.55 TV'de Sinema: Kumsalda Parti (Ayrmlılı bılgı yandakı sulunlarda) Belkıs Teyze zanırlı mıkroplar konusunda çocuklara bılgı verir. Temiz otmalannı konusunu öğuıler. Bununla ılgılı, ıki mıkrobun hikâyesım antatır. Devamı gelecek programa kahr. Daha sonra hep birlikte Peptnin Balonu adlı kukla fılmı seyrederler. "Balk", "ulusal", "geleneksel" gibi bazı önemli kavramlara, birtakım duygusallıklann ve ideolojik eğilimlerin ağına takümadan çağdaş Kumsalda Parti (Beach Party) / Yönetmerv bir içerik veremedi kültür çevrelerimiz. Aydınlar İVilliam Asher / yelpazesinin her kanadı Oyuncular: Robert ayn telden, ayrı havadan Cummings, Dorothy söylüyor şarkısım bu Malone, Vincent Price, konuda; bir sağırlar Frankie Avalon, Anette diyaloğudur gidiyor. Funicello / 1963 yapımı / 100 dakika. AYDIN GÜN Kiiltiir Servisi Bir Vakıf senedimizdeki temel ilke ve amaçlar doğrultusunda sürekliliğini ve gelişme çizgisini aksatmadan yüruten Uluslararası lstanbul Festivali, 14. yılını da geride bırakmış bulunmaktadır. Birinci beş yılını, teşkilatlanma, amaç ve görevlerinin bilincine varma, halkımızın ilgi ve güveninı kazanma gayrctleri içinde geçiren vakfımız, beşinci yılın sonunda "Avropa Müzik FestivaUeri Biriigi'ne uye olma başartsım da sağlayarak yurtiçinde olduğu kadar, yurtdışında da saygınlığa kavustu. lkinci beş yıllık devreyi, yurdumuzdaki si>asal kutuplaşmalann, sosyal ekonomik çalkantılann ve bunlann sürüklediği kültür kargaşasırun tozu dumaru içinde kalmamıza rağmen yara almadan gelışmesini sürdüren vakfımız, sozu edilen ikinci beş yıllık devrenin son festivaline çağımızın en tipik ve guçlü sanatı olan sinemayı da alarak bir önemli kavşağı da geride bırakmıştı. 20.15 İyi Uykular 20.30 Haberler ve Hava Durumu 21.15 Kaynanalar (Son) Yıllar geçmış, Nurt Kantar ısi gucu yeğeni Şera/eltm ve Kâtıbı Kerım'e devreıııkıen sonra koşesıne çekılmışlır. Fakal aradığı huzuru bulduğu suylenemez. Dunuriı Tımur ise hâlâ çalısmaktadır ve artık lıcarete de başiamıştır. 22.00 Avrupa Basketbol Şampiyonası Final Maçı 24.00 Haberler Kapanış IKINCI KANAL 77c*y de, Dr. Çan da Kong'un acı sonuna uzülmekıedirler re onu kurtarmak islemekiedırler. Dr. Çan kotu bir King Kong yaparak dünyayı ele geçirmeyi lasarlar Ama meydana gelırdığı yaralık bekledığı gıbi çıkmaz. "antropoloji" profesörü, California kıyılarında kamp kuran gençlerin ozel hayatlarını ve ilişkilerini gözlem altına almayı dener... Ancak onlardan bir genç kız, kendisine tutulunca ne yapacağını şaşınr... Bir gençlik müzikali... Ancak konusuyla da belli bir "ciddiyet" 1 kazanmayı denemiş... 195060 larda moda olan gençlik müzikhallerinin tipik bir örneği olan film, yine de bu tür filmlerin ön plana çıkanlarından biri olmayı başanyor. Gerek hikâyesi gerek Robert Cummings, Dorothy Malone, Vincent Price gibi oyuncularıyla... FESTİVALİN GENEL DEĞERLENDÎRMESİ Bu yü 151ncisi gerçekleştirüen Uluslararası lstanbul Festivali'ni düzenleyen lstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın Genel Müdürü Aydın Gün, festivalin 14 yüının bir değerumdirmesini yaptı ve tartışılan bazı kültürel kavramlar üstüne görüşlerini açıkladı. 1 lstanbul Festivali ulusal değil, uluslaraarası bir festivaldir. Ancak bu; ulusal kültürümüzun kapı dışında bırakılması anlamına gelmez. Ulusal kültürümüzun özgünlüğüne sahip çıkmanın, baska uluslann kültür değerleri ile kendi kültür bilincimizJ bilememizin en sağlıklı yoludur diye düşünüldu. 2 Ulusal ve uluslarüstü sanatın birikmiş değerlerine ve bunlardan kaynaklanan çağdaş öncü değerlere açık, bunlan kuşatan bir yaklaşım içinde olmaktan hiçbir zarar gelmeyecegi inancı içinde kalındı. 3 Uluslararası niteligjyle Istanbul Festivali, kültür ve sanatımıza yeni ve yetkin boyutlar kazandırma, daha yüksek estetik gereksinimleri ve ölçutleri (kriterleri) oluşturma, kültürel gelişim süreçlerini anndırarak hızlandırma çabalarına buytik özveriyle katılmış ve bu hizmetlerini devam ettirme kararüuğı içinde bulunmuştur. "Ulasai" olanla "genel insansal" olanın mantıklı ve zorunlu ilişki ve birliğini unutmadan, yalmz "giizel" olanın değil "t«m estetflud değerieriır" zenginliğini kapsayan bir sanat olgusu amaçlandı. Genel insansal (evrensel) değerler, ulusal dehanın ölmesine değil, canlanmasına, doğmasına neden olabilir; yeni bir bilinçlenraenin itici ve yaratıcı gücü olabilirler. Evrensel değerler eski de olsalar yenileşirler ve yenileştirirler. Kültürumüzun özündeki evrensel değerleri görmezlikten gelmenin, ulusal kültürümüzun en değerli yanını inkâr etme gibi çarpık bir yol olduğuna inamldı 14 yıl boyunca. Tarihsel perspektif içinde kendimızi geliştirmek, yenilemek, kendimizi inkâr etmek değildir. Ancak kültürümüzun yalnız "v«r olanı" muhafaza etme gücüne değil, üretkenliğine ve yaratıcılığına inanarak çalışıldı. 4 Entelektüel verimliliği arttırmanın ve yoğunlaştırmanın en sağlıklı yolunun niceliksel boyutlann arttınlmasına (ençoklaştınlmasına) değil, niteliğin (kalitenin) yoğunlaşmasına bağlı olduğu gOrüşü tüm amaç ve ilkelerimizin temeli oldu. 5 Istanbu) Festivali'nde devletlerin ya da hukumetlerin değil, "nlııslann temsil edilroesi" ilkesi, repertuanmıza ve çaüşmalanmıza daha zengin, daha değerli bir muhteva getireceği hakkındaki görüşümüz, vakfımızın yurtiçinde olduğu gibi, yurtdışındaki saygınlığının artmasına büyük ölçüde yardımcı oldu. yiz, halkçı kültür sorunu biçimsel bir sorun değil, bir öz, "mubleva" sorunudur. Aynca halkçı kültür "yıgınsal kiiltiir" de değildir. Yıllar önce şunlan soylemiştik: Halk kavramı tarihi bir kategoridir. Yani, gelişen ve değisen bir kavramdır. Bu yüzden ihtiyatla kullamlması gerekir. Örneğin, Tanzimat'taki halk kavramı ile Istiklal Savaşı'ndakı halk kavramı, hatta 1950'lerin halk kavramı ile bugünün halk kavramı aynı değildir; olamaz, olmaması da zorunludur. Çünkü halk hep o aynı halk değildir; gelişir ve değişir. Bu küçuk girişi yaptıktan sonra bu konuda ileri sürülen eleştirilerde slogan niteh'ğindeki deyimleri ele alabiliriz. Bunlar "halka dönük olmak", "halka gitmek", "halka egilmek", "halka inmek" vs gibi deyimlerdir. Biz kendi hesabımıza bunlann hepsinde bir kendini beğenmişlik, bir burun büyüklüğü, halka tepeden bakraa, halkı kendinden saymama eğilimi, daha doğrusu suçu göruyoruz. Çünkü halk, inilecek bir kuyu, dönülecek bir put değil, erişilecek bir amaç, gelişen ve değisen bir amaçtır. Bu düşüncelerden yola çıkarak bir festivalin halkçı nitelikte olup olmadığını saptayacak ölçütlerimizi arayalım. Bızim görüşümüze göre bir festival, şu nitelikleri taşıyorsa o, halkçı bir nitelık taşıyordur: Wy~ ültür Servisi Şair J\. Süavi Koçer önceki gün tedavi görmekte olduğu Baltalimanı Hastanesi'nde öldü. 1909 doğumlu olan Süavi Koçer Galatasaray Lisesi'nden mezun olmuştu, Bir süre bankacılık ve gazetecilik yapan Koçer 1940 kuşağı toplumcu şairlerinin yakın arkadaşıydı. Yeni şiir akımının ilk yıllarında Serveti FünunUyanıs, Ses, Yeni Ses dergilerinde çıkan şiirleriyle akımın bilinen kalemteri arasında yer aldı. Tek şiir kitabı "Uzay Yolculan" 1965 yılında yayımlanmıştır. Koçer'in cenazesi dün Karacaahmet Mezarlığı'nda • toprağa verildi. * Yeni eğilimler sergisi ültür Servisi Mimar Sinan Üniversitesi larafından iki yılda bir dtizenlenen lstanbul Sanat Bayramı kapsamında yer alacak "yeni trğiiımler" strgısinin altması, bu yıl 13 ekim 6 kasım tarihleri arasında üniversite Osman Hamdi salonu ve çevresinde gerçekleştirilecek. Yarışmalı yeni eğilimler sergisinde beş adet başarı ödülu ile birer başarı plaketi verilecektir. 300 bin lira para ödülü olan yeni eğilimler sergisinin seçici kurulu. Alaattin Aksoy, Pro/. Tamer Başoğlu, Prof. Cevat Çapan, Bülent Erkmen, Prof. Ergin Inan, Doç. Özer Kabaş, Doç. Mehmet Özer, Kaya Özsezgin ve Yılmaz Zenger'den oluşuyor. Geniş kapsamlı renkli bir kataloğu da basılacak olan yeni eğilimler sergisinin şartnameleri Mimar Sinan Üniversitesi Kültür Komitesi Sekreterliği 'nden sağ/anabi/ecek. Demagojik sloganlar Halkın kultur ve sanat anlayışını olumlu yönde etkiliyorsa, halkı gerçek sorunlan konusunda aydınlatıyorsa, halkın ç>karlancdan yana ise, halkın içinde, halkı geliştirmeyi amaç edinmişse, başka uluslara saygı ve sevgi ile yaklasmay; öneriyorsa, ulusal nefret üretmiyorsa, halka, kendi kültürüne sahip çıkmayı, yani dününe, bugününe sahip çıkmayı, bunlara dayanarak, geleceği yaratmayı öğütlüyorsa. indirgemeye, bayağüığa ve harcıâlem olmaya yeşil ışık yakmıyorsa, halkın hoşuna gitmek için onun ahşkanlıklanna ve tutkulanna avuç açmıyorsa o festival halkçıdır. Şimdi bu açıya oturarak soruyoruz: lstanbul Festivali'nin repertuarmdaki hangi program bu göruşe uymuyor, bu göruşe ters düşüyor? Biz uyduğu ve ters dusmediğı kanısındayız. Bir örnek verilip, aksi kamtlanmadıkça o demagojik sloganları birer ön yargı olarak değerlendirmek zorunda kalacağız. Son yıllarda buna bir de "gdeneksd kültür ve sanatıımz" sloganı eklendi. öylesine hızla geliştirilmek isteniyor ki bu egilim, neredeyse, "bugün"süz ve "yantf'sız bir kültür doğuyor. Her yeniliği. her değişikliği bir "hıyanet" ve "kryarnet gunu" gibi görenlerimiz çoğalıyor. 19.45 19.46 Açıiış TickyTocky l KANAL PAZAR SİNEMASI 20.15 Profesyoneller 21.00 Spor 21.30 Haberler 22.05 Gece Stüdyosu 23.30 Kapanış ÎZLEYİCİ GÖZÜYLE Lütfen dikkat 12 haziran cuma gunu 20.00 haberlerinı sunan spiker yıne tüyl'erimizı diken diken ettı. Kısa bir sure önce Fransız ressam Cezanne'ı aynen yazıldığı gibı Cezanne olarak okuyan bu sayın zat. tngiliz Işçı Parıisı Genel Başkanı Neil Kınnock'a da sanki köfedekı bakkal Naıl E/endi'ye seslenirmiş gıbi Nail deyiverdi. Papandreu 'ya da Papandriyo demekten hoşlanan bu spiker, daha ne kadar yabancı isımleri katleımeye devam edecek? Biraz daha dikkatli, daha bilinçh spikerler görmek ıstıyoruz. MUSTAFA ÖZER hlanbul Banjo Uackett / Yönetmen: Andrew V. McLaglen / Oyuncular: Don Meredith, Ike Eismann, Chuck Connors, Jennifer Warren / 1976 yapımı / 95 dakika. Kiiltiir Servisi At ticareti yapan bir silahşörün, yeğeniyle birlikte, değerli bir atın peşine düşmesinin hikâyesi... Sıradan bir vvestern... Bu türde fılmlerle işe başlayıp, son yıllarda, daha modern konuları ele alan uluslararası yapımlarda ("Yaban Kazları" gibi) imzasına rastladığımız Amerikalı yönetmen Andrew V. McLaglen'in (ünlii oyuncu Victor McLagleoin oğlu) kendi ülkesine dönerek çevirdiği bu alçakgönüllu film, yönetmenin işbilir anlatımının izlerini taşıyor. Sıradan bir western Ulusal degjl, uluslararası Uçtincu beş yılbk devrenin son festivalinin haariıklarını da tamamlayan vakfımız, bu son devreyi, repertutara alınan programlann kültilrel sanatsal kalitesini, üyesi bulunduğumuz Avrupa Müzik Festivalleri Birligi'ne dahil en önde gelen festivaller ile kıyaslanacak düzeylere çıkarma gayretleri içinde geçirmiştir. Bu devre içinde Sinema GünJeri, gördüğu ilgi ve beğeni de dikkate alınarak festival tarihleri dışına alınmış ve başlı başına bir şenlik haline getirilmiş ve değerli mesai arkadaşlarunızın özverili ve bilgili çalışmalan ile başanya ulaştınlmıştır. llk yıllardan beri kültürel mirasımızı çağdaş külturümüzün vazgeçilmez organik temeli olarak değerlendıren kuruluşumuz; bu son devre içinde, sanat turleri ve bunların dallan arasındaki dengeyi geliştirme yolunda da küçiimsenmeyecek mesafeler katetmistir. Geride kalan 14 yıllık çahşmalann ve önümüzdekı yıllarda yapüacak yeni atılımlann oluşturulduğu düşünce ve ilkeleri şu şekilde özetleyebiliriz: Halka dönüklük "Halk", "ulusal", "geJeneksH" gibi bazı önemli kavramlara, birtakım duygusallıklann ve ideolojik eğilimlerin ağına takılmadan çağdaş bir içerik veremedi kültür çevrelerimiz. Aydınlar yelpazesinin her kanadı ayrı telden, ayn havadan söylüyor şarkısjnı bu konuda; bir sağırlar diyaloğudur gidiyor. Festivalin daha ilk yılında bazı kişiler "halka dönük" deyimini atmıştı ortaya. Ilgili ilgisiz, yetkili yetkisiz birçok kimse "bu festival halka dönük değildir" deyiverdiler. 15 yıldır kuyudan çıkaramadık bu taşı; hâlâ da uğrajıyoruz çıkarmaya. Bu konuda önce şunu söylemeli Erkmen'in iki afışi Lahti Biyaneli'nde T7~ühür Servisi Grafik M\. sanatçısı Bülent Erkmen'in "Akdeniz Müzik Festivali" ve "X. Avrupa ve Okçuluk Şampiyonası" afişleri Lahti 7. Afiş Biyenali'ne seçildi. 40 ülkeden gönderilen 3500 yapıt arasından seçilen 750 afiş, 15 Mayıs 6 Eylül 1987 tarihleri arasında Lahti Sanat Müzesi'nde sergileniyor. Bakalım televizyoneular ne yapacak? tfte yeni bir lstanbul Festivali daha başlıyor. Bakalım televizyoncularımız festıvalden nasıl yararlanacaklar? Dünyamn en unlu topluluklarından, solistlerinden olusan feslival programım kaydeımek için çaba harcayacaklar mı? Başka kenllerde olurduğu ya da bılet bulamadığı, maddı olanakları el vermediği için göslerileri kaçıran halka karınca karannca, birkaç örnek dahi olsa ızlettirebilmek için kuçuk parmaklarmı oynaıabilecekler mi? Işıe fırsat ayaklarınm altında. IŞİL GÜHERDEM lstanbul DoguBatı ikilemi Geçen yıl, Felsefe Dergisi'nin gerçekleştırdiği bir açıkoturumda Sayın Arslan Kaynardag'ın yaptığı konuşmâdan öğrendığimize gore, pozitivizmin Türkiye'dekı ılk lemsilcisi Ahmet Rıza'dır. Ahmet Rıza, aynı zamanda Jön Türlderin, yani otoriteye karşı çıkanlann lideri, politik yönü olan bir adam. Uzun süre Fransa'da bulunmuş, Pozitivistlerin dergilerinde yazılar yazmış, Auguste Comte ile temasa geçmiş. Auguste Comte ise Türkiye'ye önem vermiş, Resjil Paşa ile mektuplaşmış, felsefesinı uygulamak için duşündüğü evrensel devlette, tstanbul'u merkez yapmak istemiş. Şimdi biraz düşünelim bunu: Felsefesini bilim ve bilimsellik temelleri üzerine kuran en büyük pozitivist filozof Auguste Comte, şu kadar yıl önce kendi felsefesini (bu felsefe daha sonra aşıLmı; olsa da) uygulamak için Paris'i, Londra'y'ı Berlin'i, Roma'yı, Moskova'yı ya da Kahire1 yi, Yeni Delhi'yi değil de Istanbul'u dünyamn merkezi olarak görmuş. Hiç kuşkusuz bu görüşün dayandığı mantıklı ve tutarlı nedenleri (tarihsel, kültürel, bölgesel ve politik nedenleri) vardır. En azından lstanbul "DoguBan" ikileminin, ya da çelişkisinın odaklanıp, kilitlendiği bir şehirdir; bir ozan "utnndumuz çeKşkilerimizdedir" diyor; biz bu umuda bile arkamızı dönmüş bir babahindi çalımı ile çağdışı ve uyduruk birtakım önerilerle ulkemizi Orta Asya steplerine ve Arabistan çöllerine çekmeye çahşıyonız. Yaratıcı kültür 1950*161^ kadar yapılanlan, taklitçilik ve bir yozlaşma imiş gibi yorumlayanlar ve buna inananlar çoğalıyor. Oysa Atatürk'ün çağdaşlaşma idealleri, Batı'yı aynen kopya etmeye değil, Batı'yı bütün boyutları ve derinliği ile özümseyerek, ulusal çekirdeğin (ulusal dehanın) gücü ile yeniden yaratmaya dayanır; onun istediği "şaMooca kiiltiir" ve "aktarmacı kiiltiir" değil, "yaratıcı kiiltür"dur. Anlatması çok zor. "Geçmişi sevmek" başka, "geçmişi ülkiileşünnek" başka şeydir. Asırlar önceki değer ölçüleriyle, çağdaş kültür ve sanatı anlamak ve açıklamak mümkün değildir. Aynca FnıulTyi sevmek, Orhan Vefi'den nefret etmeyi mi gerektirir? Her tarihsel, kültürel değer, o değeri algılayan kişinin bilgi ve yetenekleri ile sımrlıdır. "Atatürkçuluk bir gökyuzudür" ve "Gokyiizü, kargalann imkânsızlığıdır" diyor bir ünlü ozan. Kisilerin ve toplumlann kültür değişimleri ve dönuşumleri, bir evden, başka bir eve taşınmak gibi kolay bir iş değildir; tüm varlığın dönuşmesi olgusudur. Sancısız, acısız olmuyor. Aslında tanığı olduğumuz bu genel kültür kargaşası ve bunalımı, gelişmenin zorunlu bir evresidir; karşıt gücün doğmasını sağlayacak zorunlu ön koşuldur. Gözlerimize serpilen küllere, kafamızın içine üflenen sislere rağmen, eğer bir ülkede Alban Berg dörtlüsii, Musica Antiqna, RampalPinnock ikilisi (ki bunlar müzik sanatının en geç açan çiçeklerinı ve en zor özümlenen türlerini yorumluyorlar) 1500 kisilik bir salonda kapalı gişe olarak dinleniyorsa, o ülkede yüzeyselliğe, kalitesidiğe ve ükeflige karşı bir direnme hareketi var demektir. Ülkemiz çok güzel, halkımız ondan da güzel; safsataları. hurafeleri değil, aklırruzı egemen lalarak layık olabiliriz bu ulkeye ve insammıza. Sözlerimi Goetbe'nin bir ozdeyişiyle bitiriyorum: "Altm çag, geçmişte degil, gelecektedir." RADYO TRT I 05.00 Açıiış, program ve kısa haberler. 05.05 Ezgı kervanı. 05.30 Sabah şarkıiarı 06.00 Koye haberler 06.10 Günaydın. 07JO Haberler. 07.40 Bölgesel yayin. 09.00 Kısa haberler M.OSÇocuk saaıı. 10.00 Kısa haberler. 10.05 Tatil sabahı. 11.55 Radyo tiyatrosu 12J5 Reklamlar ve radyo programları. 13.00 Haberler. 13.15 Müzik I3J0 Bölgesel yayın ve reklamlar. 15.00 Kısa haberler. 15.05 Beraber ve solo sarkılar. 15J0 Hafif muzik. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Türkuler geçıdı. 16.35 Hafif muzik. 17.30 Tarla dönuşıi. 17.50 Bölgesel yayın. 19.00 Haberler. 19J0 Yurttan sesler. 20.00 Çeşitlı muzik. 2031 Solistler geçıdı. 21.00 Kısa haberler. 21.(5 Fılm melodılerı. 21J0 Beraber ve solo şarkılar. 22.00 Kuçük konser. 22JO Türküler ve oyun havalan. 23.00 Haberler. 23.15 Pazar gecesi. 00.55 Gunun haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Gece yayını. TRT I I 07.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seçmeter. 07J0 Haberler. 07.40 TUrküler ve oyun havaları. 08.00 Iki solistten şarkılar. 0SJ0 Sabah konseri. 09.00 Beraber ve solo türküler. 09J0 Solistler geçidi. 10.00 Hafif muzik 10.15 Türkuler. 10J0 Tasavvuf musıkisi ve saz eserlerı 11.00 Çocuklarla basbasa 11.45 Şarkılar 12.00 Pazar neşesı. 13.00 Haberler 13.15 Hafif muzik. 13J0 Keman sololan. 14.00 Beraber ve solo şarkılar. MJOTurkulerden bir demet. 15.0» Turkçe sözlu hafif muzik. 15J0 Solistler geçidi. 16.00 Her plağın bir hikâyesi var. 16.45 Türkuler. 17.00 Klasik Türk musikisi erkekler korosu 17.30 Çeşitlı muzik. 18.00 Yurttan sesler kadınlar toplulugu. 18J0 Ferahnak faslı. 19.00 Haberler. 19J0 Turkçe sözlu hafıf muzik. 19.45Şarkılar. 20.00 Türkuler ve oyun havaları. 20J0 Radyo tiyatrosu. 20.45 Şarkılar. 21J0 Ankara Radyosu çoksesh korosu 21.45 Yurtıan sesler erkekler toplulugu. 22.15 Şarkılar. 22J0 Bir roman ' bir yazardan hikâyeler. 22.4S Hafıf muzik. 23.00 Haberler. 23.15 Beraber \e solo şarkılar. 23.40 Hafif müzik. 23.55 Pazar konseri. 00.55 Program ve kapanış. TRT I I I 07.00 Açıhş ve program. 07.02 Hafif müzik. 07J0 Sabah konseri. 08.00 Sabah için muzik. 09.00 Haberler. 09.15 Her pazar. 11.00 Bir besceci. 11J0 Yılların arasından 12.00 Haberler. 12.15 Muzik postası. 13.30 tki solisıten şarkılar. 14.00 Pazardan pazara. 15.00 Caz ve pop dünyasından. 16.00 Muzik panoraması. 16J0 Opera ve operetlerden seçmeler. 17.00 Haberler. 17.15 Hafif müzik. 17J0 Türküler geçidi. 18.00 Teleskop. 19.00 Haberler. 19.15 Hafıf muzik 19.45 Ankara Radyosu çoksesli korosu. 20.00 Muzik paleti. 21.00 Muzik ekspresi 22.00 Haberler. 22.15 Gecenin getirdiklerı 23.00 Dunya radyolarından muzik festivallerinden. 24.00 Gece ve muzik. 01.00 Program ve kapanış. Peri Baeaları'na horuyucu kilıf HAKAN DERMAN Dunya kültür mirası lisıesinde yer alan ÜrgüpGöreme yöresindeki Peri Bacalan, çevre kirliliği ve erozyon nedeniyle yok olma tehlikesiyle katjı karşıya bulunurken, Mimar Sinan Üniversitesi Tekstil Bölumü oğrencisi Kemal Can, yüksek lisans tezini "Peri Bacalan'na Konıjncu KılıT' üzerine verdi. Can, Peri Bacalan'nı koruma projesini üç asamada "avsngard" bir çalışmayla gerçekleştirdi. Uluslararası kampanya ÜrgüpGöreme yöresi, taşıdığı doğal ve tarihi değerleri korumak amacıyla 1981 yüı ağustos ayında imzalanan bir anlaşmayla Birleşmiş Milletler kalkınma programına alındı. Söz konusu çalışmayla UNESCO üyesi ülkelerin mali ve teknik yardım yapmalan amaçlanıyor. Bu olay, 1983 yılında "tstanbulGöreme Uluslararası Tanıtım ve Yardım Kampanyası" Genel Direktörü M'Bow tarafından, Istanbul'da dünyaya ilan edildi. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı başkanlığında ilgili bakanlık temsilcilerinden olusan komite oluşturuldu. Geçen günlerde ise, Nevşehir ll Hıfzıssıhha Kurulu, çevre sağlığı ve çevre duzeninin korunmasıyla ilgili yeni tedbir ve kararlar aldı. Bu projeyi nasıl tasariayıp gerçekleştirdin? CAN Yapıt, izleyicilerin ilgisini çeken, ama bunun yamnda doğal görüntüyle de bütünleşen plastik bir değer. "Bacalar kornnmalıdır" mesajını ileten kılıf, çevreinsan ilişkisi bakımından tek bir bacaya giydirilebileceği gibi, avangard bir yaklaşım ve ütopik bir düşünceyle de bütun bacalara tek tek de giydirilebilir. Uçüncü bir altematif de yapıtın herhangi bir mekânda heykelsi bir tavırla durması... Hangi malzefne teknifini kullandın? CAN Yapıtın yüzeyinde doğal dokunun, tekstil dokusuna dönüşümünü gerçekleştiren bezayağı tekniği kuUamldı. Bezayağı, tekstilde en yalın tekniktir. Malzeme olarak da organik bir elyaf olan keçe seçildi. Aynca yapıta dayanıklıhk kazandırmak için iç yüzeyden yer yer polyester sürüldü. Yapıünın boyutunu ve ne kadar zamanda bitirdiğini de öğrenelim? CAN Boyu yaklaşık ikibuçuk metre, eni ise birbuçuk metre olan amorf bir form. Yapımı ise aşağı yukarı iki aylık bir çalışmamn urünü. Bu projemi, Göreme Belediyesi ıstediği takdirde hediye edebilirim. Göreme Belediyesi'nin son bnluşu "aynah piramitler". çevreyle biitıinlük saglıyor mu? CAN Kesinlikle hayır. Çünkü teknik ve malzeme olarak doğal çevre ile hiçbir ilintisi yok. Oldukça yabancı duruyor. Kocaeli karikatür yarışması Jf "ültür Servisi Kocaeli, • IV Eğlence Fuarı 2. Ulusal Karikatür Yarışması 'na son başvuru tarihi 31 haziran olarak belirlendi. Amatör, profesyonel tüm karikatürcülere açık olan yanşmanın seçici kurulu Ali Ulvi, Ferruh Doğan, Nezih Danyal, Semih Balcıoğlu, Tan Oral ve Kâmil Masaracı 'dan oluşuyor. Yarışmaya katılmak isteyenler daha önce yayımlanmamış en fazla üç karikatürlerini, kısa özgeçmişleri ve fotoğrafları ile birlikte "Kocaeli Eğlence Fuarı Izmit" adresine yollayacaklar. Spoleto festivali JTJ oma <ap) Spoleto £Y Müzik Festivali'nin kurucusu ve bestecisi Gian Carlo Menotti, bu yılki festivalin şimdiye kadarkilerin "en iyisi" olacağını söyledi. Bu yıl 30. yılını kutlayan Spoleto festivali, 24 haziran 12 temmuz günleri arasında Italya'nın Umbria bölgesindeki antik Spoleto kentinde yapüacak. Festival, Tennessee Willams'm "Ihtiras Tramvayı" adlı oyununun, dans uyarlamasıyla açılacak. Gösteriyi, Stuttgarter Ballet Toplulugu gerçekleştirecek. Aralarmda opera, bale, oyun, konser, fılm ve sanat gösterilerinin bulunduğu 63 yayımın yer alacağı Spoleto Festivali, Dvorak'ın "Requiem"iyle kapanacak. Kentin ana meydanında verilecek konserde, "Requiem"i, Woldemar Nelson yönetiminde 200 müzisyen seslendirecek. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Hz. Suleyman'ın kansı Belkıs'ın huküm sürdüğu eski ulke... Bir çe>it sinek. 2/ Mersin yakınlannda kurulu petrol arıtım lesisi... Kitapgetirmemiş peygamber. 3/ Bir çeşit hamur yemeği... Genişlik. 4/ Akdeniz bölgesinde bir akarsu... Karakter. 5/ Taraça. 6/ Baston... Bir yayım kav nağından enerjinin yayılması. 7/ Terbiyesiz kimse... Yoksullara yiyecek dağıtmak için kurulmuş hayı'r kurumu. 8/ Atın eşkin yuruyuşu... Yelkenin ucunda ip geçırmek için yapılmış goz. 9/ Kardc> kanlarından her birinin oıekine gore adı... Iri. karl. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Gidilen yol üzerinde olmayan... En küçuk sosyolojik birim. 2/ Oıganik bileşiklerin bileşimıne giren karbon ve hidrojen atomları grubu... Tarz 3/ Kırrruzj çuhadan yapılmış eskı bir başhk... Bricte sanzatunun kısa yazılışı. 4/ Bir tur tatlı... Bir sayı. 5/ Sebze \e meyve bahçesi. 6/ Kayınbirader... Evre, merhale. 7/ Bir bağlaç... Teknelerdeki hamuru kazımaya yarayan araç. 8/ Yurdumuzda bir gol... Tiçaret malı. 9/ Yasal olmayan cınsel ilişkı... Ünlu bir deneme ve eleştiri yazanmız. BEZAYAĞI TEKNİĞİ Kemal Can, PtriBacalannı korumaprojesinde, tekstilde en yaun teknik olan bezmyağı tekniğini kuüandı. TEM SANAT GALERİSİ 630 Haziran 1987 PEYZAJ COZUM • BAÛ1MSIZUK VE OEMOKR«S1 MUCAOElfSNOE tÇİNDEKİLEB Yasaklar Üzerine Yaşamak tçin ÖUnesini de Bilmek Gerek Ölüm Orucu Şehitleri Ölumsüzdür Aileler Canlannı Anlatıyor Cmurları Onurumu2dmOlüm Orucu fTAYAD) TKP'nin Burjuva Kuyrukçuluğu ve Şovenizmi Birlikte Mücadele ve Dayanışmamn önundeki Engeller Kaldırılmalıdır Yaşasın tşçi Sınıfının Devrimci Eyleminin Birli£i 12 Eylul ve Demokrasi (Aslan Başer Kafaoğlu) 1516 Haziran ve Subjektif Olgunun Onemi 1516 Haziran ve DEVGENÇ (Eriugrul Kurkçu) M.Şirin Tekin ve Düşundürdüileri Bir "İstanbui Bakkalı" MİGROS MtGROS tşçilerinin Mücadelesi ve TezKooptş (Röportaj) Haziran'da Duşenler Bahar Gibi Ölum (Şiir) Ankara'dan Haberler Cezaevleri Üzerine (TAYAD) Haberler "Devrimci Sol Davasında Savunma Hakkı tngellenmek Isteniyor" "Dursun Karataş'a Komplo Hazıroğı mı?" Sinop Mekrubu Hakkı AnlıTurgut Atalay Fıgen Aydıntaşbaş Sabri Berkel'Cihat Burak Aii Avni Çelebi Şükriye Dikmen«Korrtet Ayni AAernedoğlu Saım Özeren»lbrahim Safi Selim TuronÖmer Uluç Adnan Varınca ve Bodıl Andersen Ors Carla Rasch VVınkler AudioVısual tanıtım 17.30'dadır. PazartesiCumartesi 11.0019.00 Kuyulubostan Sok 44/2 Nişontaşı Tel: 147 08 9 9 147 97 56 İFSAK yıllığı fotoğraf HAVA DURUMU Mana Aoapazarı Mıyamjr Uıkm *ra«yı AnUyı *W Bokı Bunı Camuak ftmfl Dryartote A A A A A A A S A A A A A Î5 30° 32° 30° 34° 34° 24° 24° 30° 30° 30° 29° 32° a 16° tCıme 15° Erarcan 17° Eraunım u ° Esttsdv 20° G U V K C 22° Gumslıifıc 16° «parta 15° IsonUul 9° tont 16° Kjrs 20° Kısörouj 20° Kj»Mr 19° Koelv t t ı ı t A ( f » » A i 30°2ı°*ooe 33°?0° 25° 10= 18° r 3ı° 12° iıKirtt «onya Mautyı MuCb 19° 14° Sjnsun 33° 16° S«1 21° 17° Smop 36° 21° S<v» 17° 6° S Ma 27°11°TEW»C 25° 10° TrıbOT 27* 12° Vo2B«I 3D°'9« 28=15° 30=15° 32=20° 2T15» 2= 12° 29° 17° 26° 16° l 30=20° 1 30= 11° l 29° 1!" 1 22° 8° * 27° 14° > 1 > l i * AmsKrtam Urı Paoon sngrao r**i Bam Imae Cennre OMe fiMton Gme unrt lUuı 15° 30° 33* 29° 17° 15° 14° 16° l » 37° 14° l k 34° ı 29° 15° » A » l r i LOOdtJ ttum Moam HAı N » Yon Osu »ıns RT»> Htmı Sotya S«T 1 1 TeAvv Zunll 15° 29° 20° 1«° 25° •8° '3° 36° 321 27 36= 34' 20" CUMHURBAŞKANI GAZİ M. KEMAL PAŞATVIN SONBAHAR GEZtLERİ Nuri Onat (Yayına hazırlayan) 550 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayıntarı Türkocağı Cad 3941 Cağaloğlulstanbul Sağlık karnemı kaybettim. Geçersizdir. MAKBULE ŞEN ÖLJÜM ORUÇÜ ŞfHİTLERİ ÖLÛMSÜZDÜR Jfültür Servisi İFSAK J\. üyelerinin siyahbeyaz yapıtlanmn yer atdığı /FSAK 1986 fotoğraf yıllığı çıktı. 78 fotoğrafçımn yapıtlanmn yer aldığı yıllıkta Seyit Ali Ak, Engin Çizgen ve Kemal Cengizkan 'ın yazılan da bulunuyor. Gelecek yıllarda da sürdürülmesi düşünülen yıllık "İFSAK P.K. 272 Beyoğlu" adresinden isteniyor. Bayilerde. Selda'mn son kaseti ültür Servisi Selda'mn son kaseti "Yürüyorum Dikenlerin Üstünde" çıktt. Selda kasette Pir Sultan Abdal, Erzurumlu Emrah, Çorumlu Sıtkı, Kul Veli'nin eserlerinin yani sıra, söz ve müziği Hasan Kaplan, Yavuz Top, Âşık Ali Cemali, Âşık tsmail Ipek 'e ait parçalan da seslendiriyor. A act 89uıu«u &QÜKSM K AMLAR 1. BÖLÜM Cemal Madanoğlu 550 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınları Türkocağı Cad 3941 Cağaloğlulstanbul OZTURKÇE SÖZLÜK Ali Püsküllüoğlu 8. bası 2500 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad 3941 Cağaloğlulstanbul ÂDOTJRK YAŞADIMI Oktay Akbal 660 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad 3941 Cağaloğlulstınbul İTl ItttonM» Gen«l Muuuiuöu ıtfcn ıhnan tMgıye gGre yurOtfi «ucy Rtsn«n apk. QoQu Kıracnz IOoflu AnadOu nun h Dıxı «jcy Ktsn*n apK. Oo^u Kvadcnz ı nuı A MMerl yt> yer ı^arak »On. «0» yener « * gecKtt H*u« 3C*n.ı& OntıM IX OttaUk «rayıcalı nuZGAfl « doOu ıMaras! om «mveııı t m * O n M t y*to <t gmktuumın 3s tuneaMe sune 1021 « n t mk n m eıec* 0€M2 OoOu KnMna ı f ı l l >**ı d4et dnıttr «ı> gnac» Oena maMi dagHı « « MuracHı D M SUYU SKMLHOMI W l l ı E Z fmye 25 Çtyn 2< ^ırw *(«ML KuHfiası Antty) y OuUalE 2' Mırmırs 20 d n a V» U k Mı l u » x * gececeı Ruıgaı tu2ty >e «4u ytnıeroen arn >uw«te « « «üçitıttigıt ak.0 gbı«ııatt» i t M ı 10 km ı Ga
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear