Catalog

>.6MAYIS 1987 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR İSMAİL GÜLGEÇ BU ZENöN VE MÜREFFEH («CLIME&TE (öÖBE^l öB CHMASA TM CUMHURİYET/5 Eleştîrmenler topa tuttu, seyîrcîler salonları doldurdu Ken Russell'ın son fılmi "Gothic", son haftalarda New Yorkluları akın akın sinemalara çekti. Film eleştirmenleri ise "Gothic "i hep bir ağızdan yaylım ateşine tuttular. Film, 1816 yazında Frankenstein ve Drakula'nın yaratıldığı geceyi anlatıyor. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK Çiyanlar, fareler, sülükler, hamamböcekleri, vampirler ve iblis son haftalarda New Yorkluları akın akın sinemalara çekiyor. Ken Russell son fılmi "Gothlc"le sanki sinemaseverlerin uzun zamandır hasretle bekledikleri bir korku fılmini gerçekleştirdi. Eleştirmenlerin hep bir ağızdan gazete ve dergilerin sütunlannı, sayfalannı kaplayan olumsuz eleştirilerine rağmen New York seyircisi hiçbir şey dinlemeyip merakla sinema koltuklannı dolduruyor. Anarşist ve punk "Gothic" 1816 yazında Lord Byron'ın "mülteci" olarak yaşadığı tsviçre'deki "VUla DiodatTde, sonradan Percy Bysshe Shellley ile evlenen Marj Godwin'in "Frankenstein"ı, Dr. Poüdori'nin ise "Drakula"yı yarattı|ı geceyi anlatıyor. Endüstri devrimi ile çalkalanmakta olan toplumun tüm değer yargılanna karşı çıkan bu "anarşist" filme yansıyışı ile daha çok "punk" olan kücük topluluk sonradan Byron'ın "kibus yan" olarak nıtelendirdiği o yaz, grup seksi ve yoğun uyuşturucunun etkisiyle korku hikâyelerine merak saldıklan sırada Drakula ve Frankenstein'ı yaratıyorlar. Filmin iddiasına göre Mary Godwin, evliliğe karşı olan Ken Russell'ın son yapıtı "Gothic" tam bir korku fılmi HIZLJ GAZETECİ NECDET ŞEN Gar! öönmaddn önee, L£O yocs gidtp, rav, mesrvoat, gf j yijkkid.k ; /alion Kbyz.. /alion \ ı 7at>ii mözik setî w portatıf soğu< ! tocuyu almayt da unutmadı k SEKS VE KORKU Ken Russell "ınyeni fılmi "Gothic", içerdiğiseks ve korku öğeleriyle Sew Yorkluları sinema salonlanna çekiyor. Eleştirmenler ise fılmi ucuz ve yüzeysel bulduklarını yazıyorlar. rak fareleri ağzına ahp "tannnın ve eşlerinin yanı sıra arkadaşla ğine karşılık daha çok "başı bozukluk" öğesinin üzerinde du gszabtna" uğruyor. nyla yoğun romantik ilişkiler kurmaktan yana olan Shelley'e rarak, sadomazoşist tipler yarat"Ucuz ve yüzeysel" duyduğu derin aşk, kıskançhk ve mış. Filmde her nedense grup Yıllardır 19 yaşında bir genç Shelley'den ölü doğan çocuğun seksi ve uyuşturucu devreye girkadının Frankenstein'ı nasıl yadan kaynaklanan suçluluk duy diği sırada dışarda kızgın dolarattığının araştınldığını, bu negusuyla Frankenstein'ı yazar. şan tanrının varlığını belirtmek Shelley, Byron, Mary Godwin, istercesine ağaçlara şimsekler dü denle filmin ilginç bir baçlangıç noktası olduğunu belirten film üvey kardeşi Claire Clairemont şüyor ve yangınlar çıkıyor. Shaleleştirmenleri, Russell'ı, en çok, ve Byron'ın doktoru Polidori ha ley uyuşturucunun etkisiyle kenkullandığı tiplerin gerçek özellikvanm kötü olması nedeniyle yı disini boğmaya çalışıyor, Byron lerine sadık kalmadığı ve korku lanlarm, şişelerin içindeki biyo kızkardeşine duyduğu aşkı kızöğeleriyle filmi ticarileştirerek, Iojik canavarcıklann, farelerin kardeşinin maskesini giydirdiği "ucuz ve yüzeysel" kalmakta ıscirit attığı köşkte birbirlerine hizmetçisiyle sevişerek gosterikorku hikâyeleri anlatırlar. Hi yor. Ashnda güzelliğiyle ünlü Dr. rar ettiğini öne sürerek eleştiriyorlar. Birçok eleştirmen filmdekâyelerini bitirebilenler yalnız Polideri filmde şişman, Byorn'a delice âşık mazoşist rolünde. ki ahlak öğelerinin sıralanışına Godwin ve Polidori'dir. Byron ise "kendinden başkasını ve kahramanlann cezalandınlışısevmeyen" bir haini canlandırıMazoşist âşık na değinerek RusselFm ciddiye yor. Mary Godwin'in ölü doğan alınmaması gerektiğini, filmin Russell, filmde biraz da Jean çocuğu nedeniyle taşıdığı suçlu1%0'larda uyuşturucu kullanıCocteau'nun ünlü "Güzel ve Caluk duygusu bir yığm sakat benaw"ından etkilenerek renkli bekle simgeleniyor. Claire köş mına karşı propaganda filmlerine benzediğiru belirtiyorlar. filsahneler oluşturmuş. Karakterle kün mahzeninde çamura bulanamin, yjllardır herkesin merak etrin gerçek hayattaki romantiklitiği, ashnda insan toplumuna uyum sağlamaya çabalayan ve sürekli yanlış anlaşılmaktan yıpranan ünlü korkunç yaratık Frankenstein'm 19 yaşında bir genç kadm tarafından nasıl yaratıldığı sorusunu son derece "gayriciddi ve ticari bir tutumla" cevaplandırdığı söyleniyor. "Yeterince korkunç" Russell'ın filminde Mary Godwin'i oyuncu Vanessa Redgrave ve yönetmen Ton> Richardsonın kızı Natasha Richardson, Shelley'i "Manzandı Oda"daki Julian Sands, Byron'ı ise Gabriel Byrne canlandınyor. Shelley ve Byron'ın lsviçre'de birlikte geçirdikleri ve Frankenstein'm yazıldığı 1816 yazını şimdiye kadar film yapmaya çalışan birçok girişim olduğu, ancak pek çok senaryonun ya çok romantik ya da çok şiirsel nitelendirildiği ve yeterince "korkunç" olamadıklarından fılme dönüşecek fonları alamadığını belirten Ken Russell, kendisi de eleştirmenlerin dediklerini doğruluyor ve "Gothic"in Stephen Vbkl tarafından kaleme alınan senaryosunu "yeterince korkunç" bulduğunu, bu nedenle film yaptığını söylüyor. Korku filmlerinin yeniden gözde olduğu şu dönemde eleştirilere rağrnen "Gothic"e gosterilen rağbet Ken RusseU'ın haklı olduğunu kanıtlıyor. ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI ÎECTJ AĞAÇ YAŞKEN EĞİIİR KEMAL GÖKHAN TARİHTE BUGÜN HÜMTAZARIKAN 1957 'DE BUGUfJ, BOLU, ABAMT, OÛZCE ÇEİ/HeSıN&e ŞİPPETLİ Bl£ DEPHEM OLDU. SABAH SAAT8SO'OA BAfLAYAM SALLAMTILAR, gİZMÇ GÜH suzEceK VE YÖeeve ÇOK. ZASAR ı/eeeCE£Tt. MER££& d&4A/r OLMAK Ü2£JS€, £M BİİYüK YIKIMt MUDUIZAJU VE KÖYLE/Zl GÖfiîMÜŞTÜ. 4 2 tüş/AJıM YAŞAMIM Yir/SDİĞI DBPeEMÛ>E,£63 £1/ YlKILM/Çj 11OO £1/ HASAISA UĞ/SAUAYI/AN KAYBI 0A AZ PES/lOf. DtÇ/AJOA, PABA YARÛtMI yAPlL/>8ri.MESf /Ç/U MECUSTE tCAMUN TASAGtSI HAZı/eiAHACAMT GtSI HAZeAHACAM So(ela, Duzce'de. Su deposunun alc/rorruj gâruluyor: ASANT OEPREMI! Mozartltl \M .» daki "Sotheby's" müzayede salonunda yapılan açık arttırmada 4.34 milyon dolara (yaklaşık 3.5 milyar lira) alıcı buldu. Mozart'ın el yazmalanndan oluşan cildi satın alamn kimliği açıklanmadı. Müzayedesalonu yetkilileri, 1770'lerde yazılmış olan nota kitabını "yirminciyüzyılda açık arttırmaya çıkarılan en önemli müzik kitabı" olarak değerlendirdiler. nOta Clldl 3.5 milytira . .tj. n c • • Satlldl nOtalanmiçerencUt.Londra' . ıj Mozart'ın dokuz senfonisinin 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Tarihi Bergamada Şenlik Haftası Bergama (Hususi) Bir hafta devam etmek üzere tertib edilen Kermes eğlenceleri tzmir Valisı Fazlı Culecin spor sahasmda söylediği kısa bir nutukla açıldı. Bergama, Kermes için çok hazırlanmıştı. On beş bin lira kadar bir para sarfile meydana getirilen ilim evi, Bergamaya gelecek ziyaretçilerin istirahatlerini temin edecek mahiyettedir. Kermes günlerinde cirid oyunlan, çö'p kaldırma, kalkan ve ok otma jgibi oldukça unutulmuş eski spor hareketlerimiz de tekrar edildi. Bu oyunlar çok beğenildi. Bengide, zeybekler halka yapıyorlar ve bu halkanın her ferdi, aynı figiirlerle, aynı tempo içinde bazen durdukları yerde, bazen ilerleyerek, bazen geriye dönup îstikameti değiştirerek oyle bir intizamla, öyle bir ahenk ve derinlik 26 Mayıs 1937 bağlanmtş olduğu tütunlehn muayenelerinî yapmıştır. Heyet buradan Yunanistana gidecektir. Almanlar bu sene 936 mahsulunden olmak üzere memleketimizden 19 milyon kilo tütun almışlardtr. Halbuki geçen sene 14 milyon kilo tütün almışlardı. Bu seneki mübaayatın mühim bir kısmım İzmirden yapmışlardır. 19371987 bulunan eskı tarihler 15 tanedir. Bunlardan bırisi Beyhakki tarihidir ki 11 inci asrın ilk nısfmda Gazze şehrinde yazılmış ve Gaznevi hükumdarlanndan Sultan Mes'uda verilmiştır. Bu muazzam tarihin yalnızca ikinci cildi mevcuddur. Birinci ve uçüncü cildleri, şimdilik hiçbir yerde bulunamamıştır. Bu cildin ıercümesi Üniversite Edebiyat Fakultesi doçentlerinden Ali Nihada verilmiştir. Tercume edilecek tarihlerden birisi de Beybars tarihidir ki bunun da yalnız tek cildi mevcuddur. Bu kitabm tercumesi profesör Şemseddine havale edilmiştir. Bunlardan başka Cengiz İmparatorluğunun inhilalinden sonra 12 inci asır içinde cenubu şarki Rusyada kurulmuş olan Altmordu Türk devletine aid vesikalar, fermanlar ve defterlerdir. Bunlann tercumesi de profesör İzmirli İsmail Hakkıya havale edilmiştir. Bini aşkın yayınevi, çocuk ve gençlik kitaplannı sergiledi Bologna İJluslararası Çizerier Sergisi Bologna'daki Uluslararası Çizerler Sergisi'ne 88 sanatçımn resimleri kabul edildi ve geleneksei sergi kataloğunda yaytmlandı. Serginin yanı sıra fuarda yaklaşık 150 İtalyan, 1000 yabancı yayınevi, çocuk ve gençlik kitaplannı sergiledi. CAN GÖKNİL Çocuk kıtaplan konusunda, 1987 yılının en önemli sanat olayı nisan ayında Italya'nın Bologna kentinde düzenlendı. 618 çızerin beşer resımle başvurduğu "Uluslararası Çizerler Sergisi"ne ancak 88 sanatçırun resimleri kabul edildi ve geleneksei sergi kataloğunda yayımlandı. Sergiye katılan 27 ülke ıçınde Turkiye'yi temsil etmekle gurur duydum. Sergi kapsamındaki sanatçıların özgeçmişleri, adresleri ve yapıtlanndan ornekler, "YıUık '87 Çocuk 10taplan Çizerieri" adı altında, renkli bir katalog olarak yayımlandı. Sergilenecek ve katalogta yer alacak ürünlerin değerlendirmesini yapan jüri uyeleri (David Grant, İngiltere; Arthur Hubschmid, Fransa; Michael Neugebauer, Avusturya; Andreu Teixidor de Ventos, Ispanya; Tomio Yoshioka, Japonya) 14 sanatçımn resimlerini oy birliği ile onayladı. Geriye kalan 74 sanatçı ise oy çokluğu ile sergiye seçildi. Ilginçtir ki, bu 14 sanatçımn isimleri acıklanmadı. Jüri oylamada, her ülkenin sağlayabileceği çeşitliliğı dikkate alırken, özgiın, kişilikli, yenilikçi,üstun teknik niteliği olan, çocuklara yaklaşabılen sanatçılann yapıtlanm seçmeye ozen gösterdi. Boyleoe genç sanatçılar, henüz kitaplaşmamış resimlerini de serFLOSSIEtLE TÎLKÎ Bologna Uluslararası Çizerler Sergisi'nin gileme olanağını buldular. Sergi, kataloğunda yapıtları yer alan sanatçılardan biri de Amerikalı Rachel 1987 sonbaharında Japonya'da, Nişinomiya'da Otani Memorial Sanat Isadora'ydı. Isadora, "Flossie ile Tilki" adh çocuk kitabını resimMüzesi'nde yinelenecek. Geçen yıl lemişti. a>iii Kdpüuııda Japonya'da sergilediğimiz resimler 36 bin kişi tarafından izlenmişti. Yetenekli sanatçılarla yayrncılan bir araya getirtneyi amaçlayan "Bologna Çizerler Sergia"nin yanı sıra, fuarda yaklaşık 150 İtalyan, 1000 yabancı yayınevi, çocuk ve gençlik kitaplarını sergiledi. Eğıtim yazjlımı, çizgi romanlar ve mümessillik diğer önemli bolumlerdi. Stand kiralayan yayınevleri üç yoğun gün yaşadılar. Aralarında telif sozleşmeleri imzalayarak çocuk kitaplanndaki üreıimi arttırdılar. 14.370 rnetre karelik bir alan, 24. kez 20bine yakın izleyiciyle doldu taştı. Avrupa'da çocuk kitaplan konusunda düzenlenen sergilerin çoğunda, "Bologna Çizerler Yıllıgı" bir olçu olarak kullamtır. Bu nedenle katalogta adı geçen sanatçılara pek çck sergi çağrısı gönderilir. Benuie, her sanatçı gibi çahşmalarımı yaygınlaştırmak istedigim için bu çağnları yanıtsız b'rakmam, ama resimlerimin yurtdışında gösterilmesinin vcrdiği sevincin yanı sıra, bir eziklik hissederim. Uygar ulkelerde görduğum çocuk kitaplannın ustun sanatsal niteliğini ammsanm birden. Volculuklarımda rastladığım bir görüntu saplanır kafama. Metrolarda, restoranlarda, otobüs duraklannda, her yerde hiç durmadan okuyan insanlar. Okuyan toplumlar. Ülkemde resimsiz, kitapsız, kütüphanesiz büyuyen çocuklann geleceğini duşunmek benı çok urkütüyor. içinde oynuyorlar ki, alkıştan kıyamet koptu. Dağlı oyunu ise bu heyecanı göklere çıkanr gibi oldu... Tek kolda yirmi zeybek. Bakınca tek bir vücud görür gibi oluyorsunuz. Kırk elde, seksen parmak çıthyor. Ayaklar, beller, omuzlar, İcollar aynı figürler içinde. Bıraz ilerliyor sonra sola dönüyorlar. Saffıharb nizamında sıçrayarak, diz çokerek oynuyor ve birdenbire, geri dönüyorlar ve aynı hiza ile aynı hareketleri öbür istikamette yapıyorlar. Bu esnada saha, alkışlar, oyunlar, tezahıirlerle çınlıyor. Kermesin pazara tesaduf eden günunde Bergamaya tzmir, Soma, Manisa ve havalisınden sayısız denecek derecede çok zıyaretçı gelmiştir. Tercüme edilecek tarihi eserler Türk Tarihi Tetkik ve Araştırma Cemiyeti, muhtelif zamanlarda Hindistan, Afgan'ıstan, îran, Mezopotamya, Cenubi Rusya ve Mısır da kurulup ta bilâhare dağılmış bulunan Turk devletlerine ve medenıyetlerine ait ayrı ayn şahsıyetler tarafından, Farsça, Arabça ve Çağaıayca yazılmış tarihi kitablarını Türkçeye tercume ettirmeğe karar vermiştir. Tercümesine karar verilmiş Almanyanın bizden aldığı tütünler Almanya namına tütün almakta olan bir Alman heyetı dün İzmirden şehrimize gelmiştir. Alman heyeti izmirden evvelce kuntratla ANKARA ON BİRİNCİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN İLAN Dosya No: 987/157 Davaa A. Niyazi Gülkaya vekili tarafmdan davalüar Ş. Salim Oğuzer \e Perihan Oğuzer aleyhine açılan Ankara, Çankaya, 2658 ada 7 parseldeki Salim Oğuzer hissesınin davalı Perihan Oğuzer'e satısının iptali ile tapunun eski hale getirilmesi davasının yapılan yargılaması sırasında: Bahçelıevler 2. Cad. No: 23/5 Ankara adresinde muhkim davalı Ş. Salim Oğuzer adına gönderilen davetiyenin adresten aynldıgından bahisle tebliğ edilemediği, yapılan tum emniyet araştırmalarına rağmen adı geçenin tebligata yarar adresı de tespiı edilemediğinden adına da\a özeü ve davetiyenin Türkiye genelınde yayımlanan gazetelerden bınnde ilanen tebliğine karar verilmiş olup duruşma 19.6.1987 günü saat 10.05'e bırakılmıştır. Belirtilen gun ve saatte adı geçen duruşmaya katılmadığı veya kendisini bir vekille de temsil ettırmediğı takdirde. yargılamaya yokluğunda devam edileceği ve gerektiğinde hukum verıleceği ilanen tebliğ olunur. 20.5.987 Basın: 21052 Esas No: 1987/51 Davacı Kadir Göklaş vekili Av. Mehmet Kapucu tarafından, Davalı Ellen Göktaş (Hallmann) aleyhine mahkememize açtığı tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karar gereğince. Davalı Ellen Goktaş (Hallmann) adına çıkarılan tebligat bila tebliği iade edildiği, keza yapılan zabıta tahkikatında davalının açık adresinin tespit edilemedığinden, davalıya tebligat yapılamamış olmakla, davalıya dava dılekçesimn ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla: Davalı Alman Uyruklu, Erich ve lrmpord'dan doğma, 26.03.1951 Dogumlu, Ş. Koçhisar Ağaçören Kasabası Zafer Mahallesi Cilt No: 019/01, Sayfa No: 47 Hane No: 58/5'de nufusa kayıtlı Ellen Göktaş (Hallmann)ın, duruşmamn atıb bulundugu 27.5.1987 tarih ve saat 10.00'da mahkeme salonunda hazır bulunması, delillermi ibraz «mesi, veya kendısinı bir vekil ile temsil ettırmesi, aksı halde HUMK'nun 213 maddesı gereğince yargı davaya yokluğunda (Gıyabında) devam olunacağı, ihtarlı davetıye teblığı yerine kaim olmak üzere ilanen teblıği olunur. Basın: 21056 ILAN ŞEREFLİKOÇHİSAR ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN