25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER bır bılgı vardır Elbet bunlan tam olarak sınırlandırmak ve kavramlarla saptamak guçtur, ama gene de yapıp ettıklerımızı rastlantıya bırakmayan yoneltıcı bır ılkeden soz edebılınz Öyle ıse bunlar vardır ve var olanın ıse bılgısı de vardır, dıyebılırım Oyle ıse, msanın ıyı olması yeter, ıyı olmaya kalkması gereklı değıldır Çunku ıvı gorunmeye kalkmak, onun kendı ıyıhğınden kuşku duyduğu anlamına gehr ve vukarıda konuştuklarımıza dayanarak, ıyılık taklıt edılemez goruşune varabılınz (Bu konuya aşağıda gene geleceğız) Ama bu durumda bız bır ınsanın ıyı olup olmadığını nasıl, nerden anlayacağız9 Ortak olan "i>i" nın olçutu, elbette kendımızde bulunan olçuttur, bu olçut evrenseldır "Madem bende bir ben var, öyteyse başkasuıda da w . " "tyi"nin toplumdan topluma, çağdan çağa değıştığı konusunu hıç hesaba katmıyorum, bız genel olanı, zamanla değışmeyenı ele aldık Buna "iyi"nın ozu de dıyebılırız 9 Oyle kı, onu okuduktan sonra sankı daha ıyı ınsan olmuşuz gıbıyızdır Başka turlu soylersek, sanat, salt guzele donuk olmasına karşın, deyım yerınde ıse, bır yan urun olarak "iji"vı de verır Sanat eğıtımının ıvı yurttaş yetıştırmekte >ararlı olduğunu ılerı surenler, sanırım bu olguva dayanmaktadırlar Şımdı Sabahattın Eyuboğlu 1 nun sozunu venıden ele alalım "Ben ozanı iyi insan olarak duşunuyorum" demek, "guzel"ın beraberınde getırdığı "ı>i" ıçın ınsaru kaynak gostermek demektır Bu ıse, yukarıdan ben soyledıklenmızden oldukça farklı bır goruştur Eyuboğlu'nun ozanı, sıradan bır ozan olmadığına gore, demek buyuk ozanlığın onkoşulu, ıyı ınsan olmaktır, ancak ıyı bır ınsan buvuk bır ozan olabı lır, şıırler vazmış, fakat başarılı olamamış bır ozan bıze "guzel"ı aktaramavacağına gore, "guzel" ın ıkız kardeşı "iyı">ı de getıremez Gerıve, guzellığın ancak ı> ı bır ınsandan çıkabıleceğı savı kalıyor kı, bu, ozan olmadan on ce, ıyı olmanın gerektığını soyle "Guzel" ıçın de, "i>i" ıçın sovmek anlamına geur ve boyle ıse, Iedıklerımıze benzer sozlerı yıne"iyi" ıle "guzel" arasındakı ıkız lemekte bır yanlışlık olmasa gekardeşhk ortadan kalkar, onun rektır Bunlar, ıkısı de, deney usyerını "ozdeşlik" alir Oysa, "iyi" tu dıyebıleceğımu kavramlardır olmak, onkoşul olarak ele alınYoksa ıyının ve guzelın tarıhı oldığına gore, bu onkoşulun "gumazdı Guzelın çağdaş çağa ve zel"ı yuzde yuz yaratamayacağı toplumdan topluma değışen yansoylenebılır, sadece bır önkoşulları, özun sureklılık nıtelığını bozmaz Bız bu ozu doğrudan dur o Yoksa butun başansız ozanlann, kotu ınsan sayılmalan büırız, demek vardır o, fakat otegerekırdı Buna kımsenın gonlu kı varolanlar gıbı duyu verılerırazı olamaz Dahası var, bu gomıze ve deney lere gerekseme ruş uyannca, ozellıkle başansız duymaz Duyu venlerımız bura da "guzel"ın özellıklerını ya da ozanların, buyuk ozan olmak ıçın ıyı ınsan taklıdı yapmaları nıtelıklennı değıl, ozunu kavrar zorunluluğu ortaya çıkar Boyle Muzık dınlememız, masayı algıbır taklıdı ben, bızım bırtakım lamamıza benzetılemez Demek ozanlarımızda gozlemlemışımetık değerlerle, estetık değerler dır Kışılıklerınde mı? Hayır, şıbenzeştırler Guzel bır şıır, bızırlennde Başka nasıl olabılırdı 9 de uyandırdığı estetık haz yanınDıyelim, yoksullara yardımda da, bıze "iyi"yı de duyumsatır bulunduğunu ortalığa yayarak mı 9 "Voksullara yardım edenlerın ıyı ozan olup olmadıklarını hıç araştırmayız Ben şıırde boyle bır taklıt yapılabıleceğınden soz edıyorum Şurlennde acıyarak, haksızlığa uğramışı tutarak, maddesel gereksemelerden uzak durduğunu, butun ınsanları sevdığını soyleyerek "Ozan i>i insandır" ınanışının, boyle bır yalancılığa yol açacağından haklı olarak korkarım Buna karşı denebıhr kı, valancüık, "iyi" olmakla bırleşemeyeceğme gore, o ozan, hıçbır zaman buyuk bır ozan olamayacaktır Bu mantık doğru gıbı gorunuyor, ama ıyı bır ınsamn, ıyı bır ozan olacağı savını da kanıtlamıyor Bız, Sabahattın Eyuboğlu'nun o sozunu, "Kotu bir insan iyi bir ozan olamaz" bıçımınde değıştırırsek, doğruya bır parça daha yaklaşmış olur muyuz 9 "Guzel"ın "ı>i"yn de vanında getırdığım duşunursek, oyle Belkı de Sabahattın Eyuboğlu boyle demek ıstememıştı Dunyanın en buyuk ozanlarından bırı sayılan Rımbaud, Afrıka'da tutsak tıcaretı vapmıştı, ama bu ışe gırıştığınde şıırı bırakmıştı artık "Bır dıze duşunecek olsam çıldırabılırdim" dıye yazmış, demek tutsak tıcaretı ıle şıırı bır arada yurutemeyeceğını anlamış Anlamış mı 9 Yoksa bır ışı bırakıp başka bır ışe mı başlamış 9 Ben Eyuboğlu'nun o sozunu doğrulamak ıçın kımı mantıksal yollara başvurdum bu yazımda Ama buna hıç gerek yoktu belkı de, butun buyuk sanatçılar, hırçınlıkları, bencıllıklerı, kıskançIıkları ıle, etıkayı doğrulamak uzere yardırnıma gelıyorlar bır bır, dıyorlar kı "Etikayı doğnılamamız, sanata butun namusumuzla sarılmamızdan ve ona yaşamımızı vermemızden kaynaklanır." 13 MART 1987 İyilikGüzellik MELİH CEVDET ANDAY Hal hatır sorulduğunda, "iyılik guzellik" denmesı âdet olmuştur Ne severım o sozu1 "tyilik" de, "gnzellik" de ıç açıcı sozlerdır çunku Bu ıkı sozcuğun yan yana kullanılması da çok ügı çekıcıdır, dunyada ıyıhkten, guzelbkten daha çok seveceğımız başka ne olabıhr kı' Ayrıca "iyüik" ıle "guzellik" arasında bır yakınlık da vardır, guzel bır muzık, guzel bır resım, guzel bır şıır bıze ıyı gehr, ıyılık verır, demek guzellik duygusu ıle ıyılık duygusu ıkız kardeş gıbıdırler, bu yuzden de karıştmrız onları sık sık Bır gun rahmetlı Sabahattın Eyuboğlu, rahmetlı Oğuz Akkan \e ben, Galata Koprusu'nun altında, Halıç'e bakan bır meyhanede yıyıp ıçıyor, söyleşıyorduk, anlaşılan şurden açılmış olacak kı, Sabahattın Eyuboğlu, "Ben ozanı iji insan olarak duşunuyonun" dedı "Olması gerekır" anlamına değıl de "iyi insandır" anlamına. Bu soz mutluluk vermıştı bana, ama bır an duraladığımı unutmuyorum Kotu ruhlu ozanlar tanımış olduğum. ıçın mı, yoksa ozan olmak ıçın ıyı ınsan olmak gerekmedığını duşunduğum ıçın mı, tam bılemeyeceğım. Fakat o gunku konuşma benı hep sanatahlak ılışkısı uzerınde duşundurur olmuştur Guzel bır >apıtın ancak ıyı bır ınsandan çıkabıleceğı ınancı ne mutlu edıcıdır' Gel gor kı, ıyı bılmedığımız ıkı kavramdır "guzel" ıle "iyi"; hem ıyı bılmeyız hem de sık sık kullanırız onlan Ne dıyeyım, ozanlar bue anlaşmazlığa duşerler aralarında "guzd"ı tanılarken. "tyi" de ovledır, ınsanlar ıçın kolay ve sık kullanınz onu, ama bıraz olsun ustunde durma>a kalktık mı, bır duraksamadır alır bızı, "Neden iyi oluvormuş? Ne yapmış da i>i olmuş?" sorularını yanıtlamak ıçın guçluk çekerız Neden dersenız, "iyi"nın tanımı guçtur de, "kotu"nun tanımı kolaydır Ovle ıse, kolayından konuşacak olursak, "iyi" demek, "kotu olmayan" demektır Bu ıse olumsuzluk açısından bır tanım sayılır, başka bır deyışle, ıyı sankı tek başına >oktur anlamına gelır Ovsa ıçımızden gelen sesı dınleyecek olursak, "iyi"nın olduğu, varolduğu ınancına varınz, hatta buna bır tur bılgı de dıyebılırız "Bilgi" sozcuğunu kullanışım 'iyi"nın bır sanı olmadıgıru gostermek ıçındı "İyi"mn tanımı uzerıne gınştığımız tartışmalarda çoğun yaya kalışımızın nedenı ıse, bovle bır bılgı>ı nereden, nasıl elde etmış olduğumuz sorununda odaklanır Çunku "varlık"ın bılgısı ıçın, du>u verılerımızden, gozlemlerımızden, denev lerımızden yararianmışızdır Dahası, varolanm genel ılkelerını bılıyoruz, varolan ve olup bıten her şeyın, neden varolduğunu, neden olup bıttığını açıklamaya yeten bır nedenı vardır; demek nedensız hıçbır şey varolamaz ve olup bıtemez Bununla da bıtmıvor, varolan her şey cınslere ve turlere avrılır ve varolan her şeyın bırtakım nıtelıklerı vardır Imdı "iyi" konusunu ıncelerken bu saydığımız nıtelık ve ılkelerı gosteremeyeceğımız, >a da kolay lıkla gosteremeyeceğımız ıçın karşımızdakıru ınandıramayız, susturamavız, belkı bız susmak zorunda kalınz Iyıyısavunurken duşulen bu durum ne acıdır' Işte ıçımızden gelen sesı dınlemek, o zaman ımdadımıza yetışır, "Kim ne derse desin, iyi ve iyilik vardır" dıye duşunuruz gızlı gızlı 0>le ıse "i\i"nın bır tur bılgıye aayandığım ne dıve soyledım7 Hele "iyi"nın bır nesnesı olmadığı duşunulurse, bcvle bır savda bulunmak neredeyse saçma olmaz mı 9 Ne vaparsınız kı var boyle nesnesı olmavan bılgıler ve bız onlara, denemeye gınşmeden ınanmaktavız, onlarsız yapamıyoruz, yapamayacağımız da bellı oluyor Yalnızca antmetık ve geometrık bılgılerı omek getıreceğun sanılmasın, ama soylemeden geçemeyeceğım kı, eskı bılgeler, arıtmetıkte ve matematıkte bıle "iyi"nın nıtelıklennı gostermeye çalışmışlardır (Platon'un " 1 i>idir" dedığını unutmayalım) Çunku bunlar doğa bılımlennın bılgılerı gıbı değıldırler, denenemezler Imdı deneyden geçıreme yeceğımız ıçın, erdemı, cesaretı, doğruluğu vatsayacak mıvız'' Bunu soylerken değer vargıları nın nesnel olmadığını gormezlıkten gelıyor değılım, "Bu adam kotudur" derken herkesın yuzde yuz bana katılacağını söyleyemem, ama gene de bızde ı> ıyı ve kotuyu, cesuru ve korkağı, doğ ruluğu, acımayı, sevecenlığı ve bunların butun karşıtlarını bılen bır akıl olduğunu söyleyeceğım Kendımızle cıddı olarak hesaplaşırsak, bızde neyın erdem, neyın erdemsızlık, neyın hak ve haksızlık olduğunu açık olarak tanıtan PENCERE 12'ye Kaç Var? 12 Mart tan sıynlamayan Turkıye, 12 Eylul'e surüklenmıştı 12 Eylul hıçbır soruna çozum getıremedı, kurduğu mekanızmalann hıçbın yetennce tştemedığı ve yürümedığı ıçın, "Bir başka 12'ıncı gune doğru yol mu aUyoruz?" kuşkusu yoğunlaşıyor Aklı başında bır ınsanın aklını başından alıcı olayların korduğumleşmesı donemı yaşanıyor Gazeteler bu kördüğumü yansıtan bır dızı ayna • En başta Meclıs sorunu var Mılletvekıllerı son uç yılda, bır partıden otekıne geçmışler, savrulmuşlar, gruplar kurulmuş, gruplar dağılmış; partıler kurulmuş, partıler dağılmış, kurulan partıler daha partıleşememış Parlamentoda 250 mılletvekılı bulunan ANAP Grubu, bır tek adamın ağzının ıçıne bakıyor ANAP, partı değıl tam bır şırket Istanbul ve Izmır II Başkanları'yla, Başbakanın akrabalarına ve yakınlarına baktığınızda kurulan ortaklık sırıtıverıyor Bu orgutun şaıbelı bır seçımle kazandığı ıktıdarın sorumsuzluğu ıse, akıl durdurucu sınırlarda dolaşıyor llk yapılacak ış, erken seçıme gıderek parlamentonun halka ters duşen yapısını sağlığa kavuşturmak olabılırdı ama 12 Eylul'un veto duzenıyle bugunku durumuna ulaşmış mılletvekıllennden oluşan çoğunluğun boyle bır karar vermesı olanaksız gıbı # Başbakan, Amerıka'da bypass surecınde Guneydoğu sınırlarımızın ötesınde savaş var, Anadolu ıçınde terör saldırısı durmuyor Ankara'nın kaygısı ıse şırket kurtarma, banka kurtarma, ışadamı kurtarma uzerıne yoğunlaşmış Enflasyon oranı duşmuyor, Türk Lırasının kanaması durdurulamıyor 1980'den bu yana Amerıkan Doları karşısında lıra, değerının 17 kat duşurülmesıne karşın, dışsatım 2 7 kat artabıldı Devlet Hazınesı'nın bütun olanaklannı "24 gözeblen şırkef'e akıtmak da yetmedı Yuksek faız polıtıkasının yarattığı rantıye kesımı, toplumsal yapıda ur gıbı şışerken, luks ve sefahatla bırlıkte, fuhuş ve ahlak bozukluğu patlama yaptı ırtica atılıma geçtı Pıyasada yenı tıp ışadamı, gayrımeşru yollardan mılyarlarına mılyarlar katarken devlet, çalıştırmak ıçın yargıç bulamıyor Adlıyede yargıç açığı ıle Turkıye'de genış ışsızlık, bunalımın ıkı göstergesı gıbı tehlıkenın kırmızı ışığını vurguluyor Dış borç, 1980'de 13 mılyar dolar ıken bugun 30 mılyar doları aşıyor Yenıden dış borç bulmadan borç ve faız taksıtlerını ödemek olanaksız Ünıversıte, 12 Eylul'le yok edılmış, fakulteler meslek okullarına ındırgenmış, tumunun tepesıne Ihsan Doğramacı gıbı bırısı oturtulmuş Ünıversıte yok, ama YÖK'tekı sancı buyuyor. 12 Eylul ıle bırlıkte başlayan davalar suruyor DISK ve Banş Derneğı Davaları gundemde, otekı çok sanıklı sıyasal davalar da bıtecek gıbı değıl.. • Guneydoğu sınırlarımızda savaş ve guneydoğu ıllerımızde terör surerken Irak topraklarında 30 uçakla gerçekleştınlen operasyona, "bölücü eşkıya" bır katlıamla yanrt verıyor Ege Denızi'nde Yunanlılar 'iırsat bu fırsat" dıyerek haklarımızı çığneme eylemıne gırışıyorlar Surıye'den tedırgınız, Iran ıle aramız bozuluyor Irak topraklarında sefere çıkıyoruz Bulgarıstan zayıf gunumüzu yakaladığından soydaşlarımızın adlarını nufus kutüklerınden sıldı Avrupa ve Amerıka'da "AraratızmSıyonızmPanhellenızm" uçlusu, Turkıye'nın her bakımdan soluğunu kesmek amacıyla sınsı bır uzlaşmanın yaklaşımı ıçındeler ANAP ıktıdarı, laık cumhurıyetı rayından çıkarıp, sözde "TürkIslam Senfez/"nın goruntusu altında Amerıka'ya bağlı ışadamları devletıne dönuşturmeye çalışıyor Bır de butun bunların ustune kar yağdı mı? •.,. . , ARADABIR RECEP BİLGİNER OKURLARDAN Kadıköy Otobüs İşletmesVne Cemıl Topuzlu Caddesı'nın tek aracı 6 numaralı otobüs idi. lki gundur çaUşmıyor. Sorduk: Kaldınldı dediler. Dolmuş geçmeyen bu hattın otobusunu hangi mantıkla kaldırdımz, anlayamadık. Butun bu hat yolcuları çaresizlik ıçinde kaldılar. Yetkililerden hemen otobusumuzu ıstiyoruz. CEMIL TOPLZLU SAKINLERI Anıtın buyuk bir kaidesi var. Fakat bu kaide 45 yerinden çatlayıp parçalara bölunmuş. Kaidenin üzerindeki AT4TÜRK bustuyse simsiyah bir duruma gelmiş. Kaidenin uzennde ATATÜRK'un bır sozu yazıu. Altında da ATATÜRK'un uydurma bır ımzası var. ATATÜRK'un imzası boyle değildır. Bunu her aklı başmda insan bilir. üzun zamandan beri boyle bozuk durumda bulunan bu anıt nasıl olmuş da hıçbir yargıcın, ya da adliye mufettişinin gozune çarpmamış. Durumu kamuoyuna arz etmeyi bir insanlık gorevi bilir, bu çırkin uydurma anıtın biran once luyık olduğu şekilde, YÜCE ATATÜRK'un şanma yakışır guzel bir anıtla değistirilmesinı Adliye Binası yetkilerinden rica ederim. MSABİHA ŞENDİL Selımıye/lSTANBUL Her Yerde Irtica Bır sure once, televızyonda kasetçılıkle ılgılı bır program yapıldı llgınç, ama yurekler acısı bır program Kasetçılıgın korsanlık ya da vergı kaçakçılığı yanını, denetımcılere bırakıyorum Olay bır polıs olayı olmasının çok ötesınde, toplumumuzu gerı bırakmaya yonelık, surekiı kanayan sosyal bır yara nıtelığındedır Otobuslerde, mınıbuslerde, vapur ıskelelennde, gazınolarda sokakta, kır kahvelennde, kımı evlerde az olsa da zaman zaman televızyonda, muzık adı altında bır takım ılkel sesler yayılmakta ortalığa Belkı, ınsanlarımızın çoğunun, kolay yanından hoşuna gıden, ama gerçekte muzık dalında ırtica seslerıdır bunlar Dahası, kendı oz muzığımız yaygarası altında, muzık cınayetlerı ışlenmektedır Çağdaş duşunce akımlarım, sanat adamlarını polıslere takıp ettıren devlet, bu cınayeilerın faıllerını, başıboş bırakmakla kalmayıp onları bır bakıma yureklendırmektedır Her turlu lıcaret 6erbest ya1 Ne yoJla olursa olsun para kazanma ozgurluğu var Bıraz ılerı gıtsenız duzene karşı çıkmakla suçlanabılırsınız Polıssız, savcısız, yargısız bır alan Yukarıda sozunu ettığım o televızyon programında, kasei dolduran kızerkek bır çok çocuğa sorular soruldu Hangı okulu bıtırdın? Ancak, ılkokulu, (ya da okuyamadım, ılkokuldan ayrıldım gıbı cevaplar) Başka bır soru ve cevabı da şu' Herhangı bır oğretmenden muzık dersı aldın mı? Hayır almadım Pekı nasıl oluyor da kaset dolduruyorsun9 Bu ağabey senın sesın guzel dedı, yanına aldı Eğıtımı, muzık kulturu olmayan bu çocukların ışlenmemış, ılkel seslerıyle, ezoeıiedıklen, kulaktan dolma, bırkaç turku, bır kaç şarkı yetıyor kaset doldurmaya Sonra o kasetler, Anadolu'ya dağıtılıyor, yuz bınlerce satıyor, halkın kulak zevkı bozuluyor, kalıtesızlık, adeta sanat halıne getınlıyor Boğaz tokluğuna somurulen bu çocukların seslerınden kazanılan yuz mılyonlar bır yana "kendı öz musıkımız" yutturmacası gerısınde ırtica koruklenıyor Irtica, bırtopfumun gerıye gıtmesı ve kendı külturune yabancılaştırılması değıl m ı ' Kımının yanında babası, kımının yanında anası kımı de yapayalnız bu cocuklar, yanına sığındığı ve ağabey dedığı kasetçının karşısında çaresız, boynu bukuk geleceğe yonelık parlak hayallerle dolu konuşuyor Bu ağabey bızım elımızden tuttu, ekmek verdı, eve yerleştırdı, dıyor televızyonda kendısıne soru soran spıkere Somürunun bu denlı, ustelık, bır yardım kılığına burunduğu görulmuş müdur? Insan hakları, çocukları koruma derneklerı nerede7 Televızyonda gosterılen. bu gerçekten yurekler acısı program hıç kımseyı harekete geçırmedı Seks yıldızlannın rezaletlerıne, tonlarla kâğıt ve murekkep harcayan basınımız, halka zevksıziık aşılayan, boylece onun manevı kalkınmasını engelleyen bu muzık yozlaşması karşısında suskunluğunu surduruyor Kasetler yoluyla yayılan bu muzığın, hıcbır ulusal yanı yoktur Ta Hındıstan'a kadar uzanan yakın uzak komşularımız zıncırınden ıthal edılerek "mıllı" bır kılığa sokulmaktadır Sonra da ışte "kendı" oz musıkımız, halkımızın sevdığı, anladığı musıkımız" dıye yutturulmaya çalışılmaktadır Boylece ırtica yalnız dınde değıl, muzık konusunda da beslenmektedır Külturde, sanatta zevk duzeyı gerı kalmış bır toplumu her yönde somürmek kolaydır Sıyaset, tıcaret, dın, fıkır somurüculerının de amacı bu Toplumu, kışılıksız, taklıtçı yaptın mı, ona, ulusal olmayanı ulusal dıye yutturmak kendı oz benlığınden uzaklaştırmak kolaydır Arkasından da "mıllı değerlere sahıp çıkma" teranesı ko'ay yurutulur ve ulusal olanı, ulusal olmayana karşı savunanları karalamak kolaylaşır Ülkeyı ayrıkotu gıbı saran kasetcılık yoluyla benımsetılen bu yozlaşmış, cınsıyetı ve mıllıyetı bellı olmayan bu ılkel muzığe karşı gerçek Turk musıkısının sahıplerı daha ne kadar susacaklar? Çunku bu gıdışle, gerçek olmayan, gerçek olanın yerını alacaktır Ama ne yazık kı, ırtica, müzık alanıyla da sınırlı değıl, sanatın hemen her dalında, estetığe sırt çevrılıp yozlaşmaya prım verılmesı de ırtıcadır. Konuyu yayarsak, Bodrum ılçesındekı Cumhurıyet Caddesı'nın adının değıştırılerek bır şarkıcının adının o caddeye verılmesı ayrı ve dehşet vencı bır olaydır Ruşvet ve suııstımal olaylarını toplumun yaşam bıçımı halıne sokmak cereyan eden dehşet vencı olayları artık, tepkısız karşılar olmak, kımılennce saltanat donemını gölgede bırakan şımarıklıklarını sergılemek, ırtıcanın bır başka boyutudur Suda halkalar gıbı yayılıyor olay Kırk yıllık gazetecılığımde, bu denlı bır başıboş gıdış, bu denlı bır sahıpsızlık hatırlamıyorum Devlet dedığımız, hepımızı, butun guçlerı ıçıne alan o yuce organda aşağıdan yukarıya doğru görev alan herkese seslemyorum Her yerde ırtica var Bir müziksevreden uynrı \fuziksever arkadaslanmız adına bır şıkayetimiz var. Daha onceleri yaptığımız ginşımlerden hiçbır sonuç alamayınca, durumu Kultur ve Turızm Bakanımıza iletmeye karar verdik. ümanz bu kez seslenmemiz yarar sağlar: Cumhurbaskanlığı Senfonı Orkestrası ve şikayetimız iki vonde. Birincısi haftahk biletler konusu: Biletler satışa çıktığı zaman çoğu el altından eşedosta keyfi olarak verilmiş veya aynlmıs bulunuyor. Lutfen buna bir çare bulunuz. Hükümetin emeklilere ynklaşımı insafsızca Hukumetin emekli memurlara ve emekli oğretmenlere yaklaşımmı iki ornekle sergilemeye çahsacağım. a) 12.2.1987 tarih ve 19370 Sayılı Resmı Gazete'de Toplu Konut Fonu'ndan 750.000 liralık faizsiz kredi yonetmeliğı yayınlandu 10 yıllık memur, ışçi \e ışçı emeklisi yararlandınlırken; memur emeklilerinden bu hak esirgendı. b) Emekli ilkokul oğretmenlen önüsans proğramından yararlandırıiırken, tntıbaklan Emekli Sandığı'nca yapılamıyor. Yasa uygun değiL M.E.G.S. Bakanhğı okulu bitirenlere "tekrar mesleğe don 2 yıl mecburi çalış, intibakım yapaymi" diyor. 5960 yaşından sonra nasıl koyde kentte çalısılır, o hiç duşunulmuyor. Bu iki omekten de anlaşılacağı gıbı hukumet emekli memurlara ve emekli oğretmenlere, uvey evlat muamelesıni bile çok goruyor. tstedıği konuda, akşamdan sabaha yasa ve yasa gucundeki kararnameyi çıkartırken emeklilere kılını bile kıpırdatmıyor. Em Oğ ŞEVKI OKÇE Nığde/Aksaray üiğer konu; konser salonunun çok kuçuk ve ihtiyaca yetmemesu Yıüardan beri hep rica ederiz hem sezon içindeki, hem de haftalık konser sayısı arttınlsın diye. Ama sorumlular hep şunu soylerler: "Orkestra uyelerı çok yoğun çahsıyorlar, daha fazla çalısma yapamazlar." bu ne biçim yorgunluktur? Konser programma baktığınızda 30 konser gorulmektedır. Bunun pratikteki anlamı orkestrantn yılda 30 hafta çalıstığıdır ki, Batı dunyasmı bilenlerin soylediğme gore, dunyanın hiç bir yerınde bu kadar az çalışma yapan orkestra yokmuş ve orkestralann yıllık konser sayısı yuzden asağı düşmezmiş. MEHMET ÖZBİLEN ANKARA TEŞEKKUR Babam Haydar Som'un rahatsızlığı sırasında tedavısını sıcak ılgısı üe gerçeldeşüren Balurköy Ruh ve Suıır Hastalıklan Hastanesı Başhekımı ve Nörolojı Semsı Şefı Dr. YILDIRIM AKTUNA ıle hastanenın degerü hekımlen Dr Sermp Erdine DemireOi ve Dr C«m Tuz olmak üzere Nörolojı Semsı'aın tüm elemanlanna, sağlık dunımunun gıderek agırlaşması uzerıne bır kez daha tedavısını üstlenen Beyoglu Hastanesı Başhekımı ve Bevhye Servısı Şefi Ulemadan mertıum Hacı Tahır Efendı ve merhume Fatma Hanım ın torunları öğretmen merhume Hatıce Işıldak ve Bahnye Sağkolağası mertıum Hulusı Işıldak'ın oğulları, merhume Dr Mehpare Işıldak ın eşı merhum Alaeddın Işıldak ın ve Necla Onuk'un ağabeylen Tahıre Işıldak ın amcası Haluk ve Haldun Onuk'un dayılan Gulten Işıldak ve Tahsın Onuk un kayınbıraderlen Dr SelamıBengı llhamıve Kazım Bengı nın enıştelen, merhum Dr Izzet Karaağaç ve merhume Hamıde Karaağaç Anayasa Mahkemesı eskı başkanlarından merhum Ismaıl Hakkı Ketenoğlu ve Rknye Ketenoğlu nun yeğenlen Bednye Ûzmen Lemıye Karaağaç, Dr Mahmut Karaağaç Süheyla Kaysenhoğlu, Yuksel ve merhum Unver Or un kuzenlerı VEFAT İstanbul Erkek Liseli, İstanbulspor aşığı Cağaloğlulu, Güneş Sigorta Emekli Arşiv Sorumlusu Dr. METtN SÜER ile hastanenın Başhem$ıresı Nezahat Göztepe ve servıs elemanlanna, evdekı tedavısıne katkıda bulunan Dr Bekram Gnc, Dr Bnlent Madi ve Dr Necati TtUr'a, kar alundakı Istanbul'da cenazcmıan kaldınlmasmda yardımlannı esırgemeyen Istanbul Anakent Beledıyesı Genel Sekreten Sayın ZİYAETTİN IŞILDAK (ZİYA HOCA) II 3 1987 gunu vefat etmıştır Cenazesı 14 3 1987 Cumartesı günu öğle namazını müteakıp Sultanahmet Camıı'nden alınarak Eyüpsultan dakı aıle kabnstanına defnedılecektır NOT Defnı müteakıp ıkındı ıle akşam namazlan arasında Sultanahmet'tekı Yerebatan Camıı'nde devır hatmı yapılacaktır Çelenk göndenlmemesı, arzu edenlenn Türk Eğıtım Vakfı'na bağışta bulunmalan nca olunur ATANUR OĞUZ ıle, cenazeye gelerek, çelenk göndererek, telefon ve telgrafla acımızı paylasan tüm dostlara teşekkür edenm OĞLU DENİZ SOM Atatürk'e . yakışmayan anıt Üskudar Paşakapısı'ndaki adliye binası onunde bir ATATURK amtı vardır. Fakat ne anıt? Anıt demeye bin şahıd ister! Gorduğum yanhşhklan ilgililere duyurmak istiyorum: VERJİN ŞAPÇI Resım Serguı A^ıhş12 Vlart 198" PAMLKBANK P A N G A L T I ŞUBESI HaıasKargazı Cad 8^ Pangaltı istarfiul 147 45 41 146 89 95 Dobutrex 250 mg enjektabl flakon piyasaya sunulmuştur \Hji)inuMıu% Hmzat İlâç Sonayü A. $. kardiyoselektif etkili inotropik ajan Kımva Muhendıslerı Odası, Istanbul Unıversıt3sı Coğrafja Enstıtusu, Tekel kımlıklerımı kaybettım Geçersızdır TUNCA Y YILDIRIM Istanbul Ünıversıtesı Kardıyolojı Enstıtüsü kımbğınu kaybettım Hükümsüzdür. ZERRİNERKOL Huvıyetımı ka>bettım Hukumsuzdur PERIHA V AKSAKAL Dobutamine HCI (Lilly) VEFALILAR! Lısemtan 15 Mart 1987 Pazar gunu okulumuzda kutlayacağımız 115 yıldönümu, hava koşullan nedeniyle 5 Nısan 1987 Pazar günune ertclenmıştr Duyururuz VEFALILAR DERNEĞ1
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear