23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER olunca da, hiçbir özel girişimin, ciddi bir sanayileşme yatırımı yapmasına olanak bırakmayan ve boylece de, sanayüeşmeciçağdaşlaşmacüığı, acı bir masal kılan politika, umut oylarını toplayabilir? Etten, tereyağından vazgeçtim, ev kadınının bir avucuna sığan, en alçakgönüllüsünden bir tutam sebze, pahahlığı ile o avucu yakarken, bu ekonominin miman, seçimi, nasıl, nasıl olabilir de kazanabilirmiş?.. Kazanır. Buna şaşırsanız da, kazanır. "ekonomınin militarizasyonu"nu surdürmekgeliştırmek; onun önundeki engelleri bertaraf etmek; bulunacak seçenekleri, çirkin ve olanaksız gostermek, ekonominin ve demokrasinin gelişim ivmelerini beraberce arayıp saptamada, kendi partisi içinde ve oteki dinamikler arasında diyalog meşveret tartışma konsensüs gibi süreçlere ve kurumlara dayanma gereği duymadan, bir "Çankaya Egemenliği"ni kurmak, onun içinde de "Özal Sultası" kurmak... İşte, Özalizmin yeni versiyonu budur. Bu son seçimlerde, ANAP, sandalyelerin uçte ikisini bulursa, gideceği ve kendi açısından mutlaka gitmesi gereken yol budur. Eğer bu oyunu seçmen bozamazsa olacağı budur. Aslında politika sanatı ve mesleği zordur: Ulustan, kendisini temsil vekaleti aımak; bu vekaleti ülkenin tarihsel gelişim yönündeki genel yararlar doğrultusundakı politikalarla işlevlendirmek ve işletmek sanatı çok zordur. Ama bunu başaramaz isen, nihayet düşersin. Ama inanınız, bu yeni özalizm önunde, gerçek bir seçmen olmak, çok çok daha zordur: Aylardan beri suren yanıltmalara kurban gidebilirsiniz. Onun için yeni Özalizmin butun taktiklerine ve stratejilerine direnme gücu gerekir. Bunun için beyninde, algısında ruhunda özerklik özlemı taşımak ister. Böylece Özal'ın dışındaki bütun dinamiklerin ürettiği düşünlerle oluşmuş bir bilince erişmek ister. Şu birkaç gun içinde seçmenimiz (onunla birlikte, ona bu bilinci verme işlevinin sorumlusu olan partilerimiz) bu zor seçmenlik sanatını ve de muhalefet olma sanatını gösterme sınavlanndan geçecekler. 23 KASIM 1987 Şaşılası Dııruın ve Seçmen! Politika sanatı ve mesleği zordur: Ulustan, kendisini temsil vekaleti almak; bu vekaleti ülkenin tarihsel gelişim yönündeki genel yararlar doğrultusundaki politikalarla işlevlendirmek ve işletmek sanatı çok zordur. Ama bunu başaramaz isen, nihayet düşersin. Ama inanınız, bu yeni özalizm önünde, gerçek bir seçmen olmak çok çok daha zordur: Aylardan beri süren yanıltmalara kurban gidebilirsiniz. Onun için yeni özalizmin bütün taktiklerine ve stratejilerine direnme gücü gerekir. CÜMHÜRtYETTE/V OKURLARA... OKAY GÖMNStN Bunun açıklamasıvaracağı yer Bu şaşılası durumun açıklaması, varacağı yer yine o, "İnsan ve Toplum Bilimleri"nin verileri içinde yatıp durmaktadır: 82'nin ve seçim sisteminin, iktidardaki parti ile siyasal rekabet yapmaya olanak vermeyen, halkı», ancak, tek yanlı bir iktidar propagandası salvosuna açık tutan; kişisel ve bölgeci çıkarlarla genel ve tüm ulkeci yararlar dengesinde, halkın, "geııel" lehine duyarhlığını, açıkaydınlıkberrak muhalefet uyanlan ile büyütme olanakları zayıf kalan bir ortamda, böyle esicil (arkaik), pahalı iktidarlar, seçimi, yine kazanır; ama, ancak bu koşullar içinde... Demokratik "eşkâlineuygun" olan, ama demokratik içeriğinde ve sıstematiğinde pek zayıf olan bu sistem, °7o3O'larla seçimi kazandırır. %40'ların üst basamaklarıyla da, Meclisteki uçte ikilik bulunur. Bu da, 82'yi çağdaş toplumların siyasaltoplumsalhukuksal ve de etik değerlerine ve kurumlarına aldırmayan, aldırmayacak olan bir "otoriter iktidar"a, daha yoğun olarak, dayanak kılma değişikliklerine uğratmaya olanak verir. Bu olanakla, 82'yi, yoğunlaştınrsm. Bütün gucu ve yetkilerı kendinde toplarsın (totalitaryanizm). Onları, kendınden başka sınır tanımayan bir icra yetkisı uygulamasına göre duzenlersin (otoritaryanizm). Ve kendinı de, koşullandırılrruş halka, doğrudan bir seçimle seçtirirsin (prezıdansiyalizm). Boylece, siyaseten de güçlu bir siyasal birim olursun (unitertotaliterotoriter bir prezidansiyel absolutizm). Finale Doğru Prof. BAHRİ SAVCI Bu seçim döneminde, seçmenimizin beyni, gerçek dışı bir çağ atlama masallarıyla koşullandınlmak istenmektedir algısı da, bir tarihsel olgu dışı sentezciliğin afsunlaması ile saptırılmaya çalışılıyor. Ruhu ise açgözlüluğü dürtukleyen guncel ve çok yerel ve de çok çok kez kişisel tamahlandınlmalarla, gerçeği sezmekten alıkonulmaktadır. Onun için, seçime, serbest bir beyin, aydınlık bir algı, berrak bir ruh ile gidilme kuralı aksamaktadır. Evet, seçim, demokratik kurumların aracılığı ile ve yargının denetimi altmda, demokratik "eşkâl" içindedir. Ama, Batılı diızeylerin tadını bilenlerin damaklannda bir burukluk olmadığını söylemek zordıır. Kendimizi, "Enindesonunda, o tarihsel sağduyusu ile her zaman, her durumda 'doğnıyu, gerçeği, güzeli, genele yararlıyı' bulmaya, bizim halkımız, ehildir" diyen populizmin romantizmınden kurtararak, duruma bir bakalım: •Sınırh da olsa, kimi göstergeler, özal'ın, 1t 40'lar ibresi uzerindeki bir çoğunluk ile Meclisteki sandalyelerın yarısından fazlasını hemen alabileceğini büdiriyor. Burada, dikkat edüsin: " A N A P " değil, " Ö zai"ın, bir Meclis çoğunluğu elde edeceğini söyluyoruz. Çünkü, ortada, politikososyal bir yapılanma ile uzvileşmiş bir partiden çok, turlu akımlann, bir 12 Eylül boşluğunda, yapay bir bileşimini kurma becerisini göstermiş bir oligarşinin devşirme örgütlenmesi var. Fakat, bu oligarşi, finanskapıtalin pompalanyla ve tütn devlet olanaklarını kendisi için kullanma tekelinin gucuyle, bu sozde partiye bir prestij, onun önderine de, bir şişırme "karizma" sağlamıştır. Ama, neyleyelim ki, bu görüntü prestij ve şişirme karizma, bu seçimi kazanmak üzere imiş, son göstergelere göre!.. S Şaşılası bir durum Işte buna, bütun sosyologlar, siyasal bilimciler, hukukçular, kamuoyunun onları anlamaya yetenekli kesimleri, şaşıp kalıyorlar: Nasıl olur da butçeye, şimdiden 1 trilyon dolar açık getiren bir maliye politikası, seçimi kazanabilir? Iç borcu, 4 yüda 4 trilyona çıkaran bir hesapsızhk, nasıl olur da bir seçim kazanabilir? Dış borcu, yine 4 yılda, 15 milyar küsur dolardan 35 milyar küsur dolara yukselten bir verimsizlik politikası, nasıl olur da, oylann fazlasını alabilir? Ustelik, bu 35 küsur milyarlık borcun %30'dan fazlasın^ kısa vadeli borç olarak ülkeye yukleyen bir insafsızlık, nasıl olur da, oy çoğunluğunu elde edebilir? Nasıl olabilir de, halkın üzerine, bu yıl için odenecek borç yükünu, 5 milyar dolar kılan bir yönetim, oy çoğunluğunu elde edebilir? Nasıl, nasıl olabilir de, yalruz bu yıl 5 milyar dolar ödeyecek olan aynı kuşaklann bugunkü 35 milyarlık borcunu gelecek 5 yılda 60 milyar dolara çıkartacak olan acımasız ekonomi politikalan, bir tür utku oyu alabilir? Daha bugünden, mevduat faizini °7o 56'lara doğnı götürme zorunda kalan (çünkü, enflasyon, bu yüzdeleri bulmuştur); bunun sonucu, kredi faizini de, İ9 9Ca çıkarmak zorunda kalan; böyle Ne yapsak, ne etsek? İşte şu son anlarda, seçmenin beynim gerçek dışı bir çağdaşlasma öykusu ile koşullanmaktan arıtlamak için ne yapsak? Seçmenin algısını, alaturka sentezcilik afsunlanmalanndan temizlemek için ne etsek? Seçmenin ruhunu, açgözluluğünü dürtukleyen tamahlandırmaiardan korumak için, neylesek? Seçmenin, Türkiyesinin durumlannı, gelecek gunlerini, aydınlık bir algı ile görüp yorumlamasını nasıl sağlasak? Yoksa köşeyi dönme ekonomisi uğnına, ciddi refah ekonomisi gume gidiyor, bir özalizm uğruna, çağdaş laıkleşme uzerindeki çağdaş demokrasileşme oluşumu, ivme hızını yitirecek... Seçmen olmak zordnr Bu, seçmenimizi güncel ve özel bolgesel çıkarlan ile genel bağlamda ve geleceğe yönelık yararları arasında ciddi bir yeğleme yapma dramı ile karşı karşıya bırakan Ozalizm'in yeni bir versiyonudur: 12 Eylül ile elde ettiği koşullar ıçınde yarattığı EVET/HAYIR OKT4Y AKBAL Denenmiş ile Denenmemiş "Denenmemişi deneyin" diyenler var! "Denenmiş kişiye daha çok güvenmeli, bir daha işbaşına gelirse daha iyi görev yapar" diyenler de var! "Denenmiş" ile "denenmemiş" konusu bu seçımler dolayısıyla bir kez daha gündemde... Demırel, on yıl Başbakanlık yapmış, iki kez tek başına iktidar olmuş, bir ikı Kez de ortaklıklar kurmuş... Böyle biri için 'denenmemiş' diyemeyiz; denemişiz, hem de çok güzel denemişiz! Ecevit de üç kez başbakan olmuş, ana muhalefet lideriiği yapmış, seçimlerde zaman zaman partisini ilk sıraya çıkarmış, o da denediğimiz bir politikacı.. Ya Özal? Onu dört yıldır denemedik mi? 1983'te neler vaat etti, sonra bunları ne ölçüde gerçekleştirdi? özal'ı da "denenmiş' politikacılar arasına sokmak gerekir. Erbakan'la Türkeş'i de öyle... Denenmemiş tek lıder Erdal İnönü'dür Politıkaya olgun bir yaşta girmiş, neredeyse zoria girmiş, çaresizlık içinde kalan sosyal demokrat birikim onu kendine lider seçmiş, başka yol bu(Arkast 15. Sayfoda) Yanına bir kelıme gelecek hanımlar rahat edecek (beyler de) , ^ EKOL AST'ta 125 02 56 eçimin son haftasına girdik. Partileıin seçim kampanyalannı bu kez "çağ atlamış" olarak, özel uçak ve helikopterlerie gezerek sürdürmeleri, bize de fazlaca guçlök çıkardı. Küçük uçaklara bütün gazetecilerin stğamaması, her liderin aynı gün birkaç kez zıplayarak birkaç yerde miting yapmasi, her gün her Udere birkaç muhabirin bağlanması zorunluluğunu getirdi. Udenerin gittiği kerrterde yalnızca mitingin değil, çevrenin ve kentin genel havasını verme çabamız nedeniyle bJrçok yazanmız da kampanya süresini soluk soluğa yaşadı, son haftayı da aynı hareket içinde yaşayacak. Bu seçim, siyasal yasamımıza özel uçak aiışkanhğını kazandmrken kamuoyu araştırmalannı da bir anlamda vazgeçllmez kıldı. Gerek siyasal partiler gerekse hemen hemen tüm gazeteler sürekli ankethr uygulayarak halkın nabzını tutmaya çalıştyoriar. Bu arada çesitli kuruluşlar tarafından yapılan kimi anketierin sonuçlannın önemii tutarsıziridar göstermesi, yeni tartışmalara yol açtyor. Baödaki benzer uygulamaJarda farklı ankeöer arasında çok küçük farkiar ortaya çıkarken şu ana dek yayımlanan anket sonuçlarmdan önemlisi bu hafta yayımlanacak anketferin genel eğllimlerinin uyumu. Cumhuriyefin Veri Araştırrna ile biıükte hazıhadığı anketin sonuçlannı bu hafta sonunda, Hnal arifesinde yayımlayacağız. Seçim kampanyasının ağıriığının son hafta şiddette teievizyona kayması ve TYnin büyük kararsız kıtiesini etkileyecek temei araç oiması, bu son haftada birçok dengenin değişebileceğlni gösterfyor. Seçim sisteminin özelliği de 104 seçim böigesinin her birinde farklı sonuçlara yol açabileceğinden, seçim gecesi de oldukça heyecanlı geçeceğe benziyor. Küçük oy farklan her seçim çevresinde sonuç üzerinde çok etkili olabileceğinden birçok bölgede kesine yakın sonuçlara ulasmak ancak bir gün sonra mümkün olabilecek. Sonuç ne olursa oisun ülkemlzin her bakımdan yepyeni bir döneme gireceğini kestirmek güç değil.. Muhalefet hareketlendikçe kimi çevrelerde olumlu ya da olumsuz duygularla yayUan koattsyon hesaplan bir yana, yeni hükümeti çok ağır görevlerin beklediği ortada. Asıl hareket seçimden sonra... Kurgulayan ve YoneteD Zafer Diper Vâzmsa7 Danışman Şukran Kurdakul Eko nunyanına gelecek ketımeyı t»ş Kululara yazın PK 54 LeventIstanbul adrestne 23 Kasım akşamna kadar postalayrı Bılenler arasırda çekılecek kurada kazanan kışı AHG nın txj yeni urunune sahıp oöcak. lyı şanslar1 Sahne Duzenlemesı Geçen hafta Irangate skandalı hızla Türkiye'ye bulaşırken Washington muhabinmiz Ufuk Güldemir olayın çesitli yönlerini aktanrken son bomba da bugünkü manşetimize yeneşti: Operasyonda kullanılan gizli fondan hangi Türkİere çıkar sağlanmıştı? İrangate'in karanlık sayfalan açıldıkça bakalım daha neler çıkacak... Ufuk Güldemir Washington'da İrangate'in dehlizlerinde dolaşırken Brüksel muhabirimiz Hadi Uluengin de Türkiye'ye dönen TBKP yöneticileriyle biriikte yola koyuluyordu. Olayın basın açısından ilginç bir yanını, gelişmeieri izteyen bir yabancı gazeteci hem anlamaya çalışıyor hem de Bora Karabulut Işıklama Ali Doğantimur Yonetmen Yardımeısı Nazan Şengül Mursel Yaylalı ne yanıt verebiliriz ki, çünkü yanıt her günden öte neredeyse her olaya göre değişebilir... Çelişkiler ülkesinde yaşanvyor muyuz? soruyordu: "TBKP'liler Ankara'da havaalanına inerfcen gazetecilerin görev yapması garip biçimde engelleniyor, baskı yapılıyordu, ama buna karşılık bütün gazeteler gelişmeieri ve TBKP yöneticilerinin açıklamalarını en özgur biçimde geniş geniş yayımlıyordu; sonuç olarak bu ülkede ba*sın özgürlüğü var mı yok mu? Bu soruya V^alışan bir kadın için giyim, çok çok önemii... Ben hazır giyiniyorum. Vaktim yok. Diktirmiyorum. Elbise alırken, kendi kendime uyguladığım bir kural var. Eveî, elbisenin modeli, havası kuşkusuz çok önemii... Ama ben kendi koyduğum kuralı hiç bozmam: Önce kumasa bakarım! • « ••• Jl€tınuı€dtz "İyi bir elbisenin sırrı kumaşındagizlidir."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear