Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/10 HABERLER 3 TEMMUZ 1986 Ozal Kıbrıs'ta ^(Baştarafı 1. Sayfada) ıjlayabildi. röZAL'IN RUMLARA ;UYARISI •; Karşılama töreninden sonra ^Başbakan özal, şeref salonunda •gazetecilcıc ilk açıklamasını yapttı ve Kıbrıs Rum yönetimini, uzİaşmaz tutumlarını sürdürdükleri Hakdirde bunurı muhtemel sounuçları konusunda ciddi bir dil3e uyardı. Uluslararası camianın ;Kıbrıs sorununu ve KKTC gerçegini gün geçtikçe daha iyi anlaÜığını vurgulayan özal, ortak •jdevletin yeniden ihyası için Kıb,TIS Türkünün uzattığı dostluk eli"nin bugüne kadar karşılıksız bırakıldığını hatırlatarak, "Banş ve müzakereler yoluyla çözüm konusunda samimi ve ısrarlı olan Kıbrıs Tiirk tarafının yapıcı tutumu kıırşılık görmez ve Rum (arafı uzlaşmazlığında inat ederse, bunıın kaçınılmaz sonuçlarına da Rumların kallanmaları gerekecektir" dedi. ŞtMDİ SIRA EKONOMİDE Başbakan özal, açıklamasında demokratik düzene dayalı bağımsız devletin kurulmasından sonra, şimdi sıranın KKTC ekonomisinin güçlendirilmesine geldiğini de kaydetti. "Arzumuz Kıızey Kıbrıs'ın ekonomik bakımdan güçlü ve saglam biinyeye sahip kılınması, uluslararası rekabete dayanacak bir yapıya kavıışlıırıılması ve sosyal adalet içinde üstün bir refah düzeyine eriştirilmesidir" dedi. Özal, Türkiye'nin Kıbrıs'taki soydaşlarının yanında oldüğunu ve gereken her türlü desteği sağlayaeağını da tekrarladı. DENKTAŞ'IN SÖZLERt KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da "Şehiller diyarına hoş geldiniz" diyerek, Özal'ın KKTC'yi ziyaretini eleştiren çevrclcrc çattı. "Sayın Özal gelemez diye gösteri yapanlar, dünyayı ayağa kaldıranlar Kıbrıs Türkünün ekonomik bakımdan kalkındırılmusını önleyemeyeceklerdir. Sizi kendi yavrıı vataııını/a getirmemek için yaplıkları uğraş, yavru vatanı, KKTC'yi, yeniden diinyanın gözleri önüne sermiştir" dedi. SEVGİ GÖSTERİLERİ Karşılama töreninden sonra en önde Özal'la Denktaş'ın birlikte oturdukları makam arabası olnıak iizere, yaklaşık 100 araçtan oluşan bir kortejle başkcnt Lefkoşe'ye doğru yola çıkıldı. Yaklaşık 40 kilometre uzunluğundaki yol, 36 derece sıeagın altında beklcşen halk topluluklarının yol kavşaklarında ve yol boyunca uzanan köyleıde Özal'ın yolunu kesnıeleri nedeniyie ancak 1.5 saatte alınabildi. Birhan, Haspolat, Balıkesir ve Amipköy köylerindeki kortejin önü kesilerek Özal'a coşkun sevgi gösterileri yapıldı. Özal'ın durduğu her noktada kurbanlar kesilirken, "Rumlarla iç içe yaşayanıayız", "Türk Ordıısıı güvencemizdir", "RumYunan oyunlanna son", "Tek güvencemiz Türkiye" şeklinde pankartlar taşıyan her yaştan insan sevgi gösterisinde bulundıı. Özal da, asfalta mersinağacı dalları serilmiş bu noktalarda arabasından inerek halkın içine karıştı ve kendisine gösterilen sevgiyi karşılıksız bırakmadı. lnsanlar özal'ı kucaklamak için sıraya girerken, Amipköy'de yaşlı bir kadın "Gel bir öpeyim" diyerek özal'a sarıldı. Özal da "Hadi öpbakalım" dedi. Başbakan özal'a gösterilen karşılamanın son derece sıeak, ancak katılım bakımından dönemin Başbakanı Biilent Ulusu'nun 1983'tc, eski Başbakanlardan Biilent Ecevit'in de 1984'te yaptıkları ziyaretlerin biraz daha altında gerçekleştiği gözlendi. KKTC'deki siyasi gözlemciler de özal'ın ziyaretiyle birlikte sözü edilen ekonomik öıüenıler paketi ye zam söylcntilerinin halkın bir kesiminde tedirginlik yarattığını $ne sürüyorlar. LEFKOŞE'DEKİ KONUŞMA Başbakan özal Lefkoşe'ye vanşından sonra önce bir süre Büyükelçilikte dinlendi ve daha sonra halka hitaben bir konıışma yapmak üzere Atatürk Meydanı'nda bulunan ve bar'ış harekâtında Türk birliklerinc bağlı makineli tüfek birimlerinin mevİilendikleri Saray Otelî'ne geldi. Özal'ın gclişi sırasında Atatürk Meydanı'nı dolduran ve 34 bin kişi dolayında olduğu tahmin edilen kalabalık kendisine coşkun sevgi gösterilerinde bulundu ve "En büyük Türkiye, başka büyük yok" şeklinde slogan attı. Bu sırada ayyıldızlı kırmızı eşofman giymiş bir amigo da clindcki megafonla topluluğu yönetti. ECEVİT'E ALKIŞ ! Özal, berabcrinde Denktaş ol4uğu halde Saray Oteli'nin balkonuna çıkınca önce Lefkoşe'nin Toplumcu Kurtuluş Partisi'n den sosyal demokrat belediye tyaşkanı Mustal'a Akıncı kürsüye geldi. özal'ın gelişinden önce verdiği demeclerle KKTC için tasarlanan ekonomik önlemleri eleştiren Lefkoşe'nin genç Belediye Başkanı Akıncı, konuşmasının girişinde Ecevit ve Ulusu 1 nun da eskiden KKTC'ye geldiklerini hatırlalü, bu kez de TUrkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak özal'ı kucaklamak mutluluğuna eriştiklerini söyledi. Bu arada Akıncı, Ecevit'ten söz edince kalabalığın bir bölümünden alkışlar yükseldi. Akıncı, konuşmasında sosyal demokrat olarak farklı siyasi çizgisini ima ederek, "Burada farklı siyasi diişüncelerimiz, farklı ekonomik gorüşlerimiz olabilir. Biz bunları da en demokratik bir biçimde aramızda tartışırız. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'ııın KKTC'ye gelişini ne Rumlar, ne ABD, ne Sovyeller Birligi ne de BM çevreleri engelleyemezler. Sayın Özal Kıbrıs TUrk halkının misafiridir" dedi. Akıncı'nın ses tonunu yükselttiği bu sözleri, alandaki kalabalığın coşkun tezahüratıyla karşılandı. Akıncı daha sonra Lefkoşe'nin altın anahtarını Özal'a verdi. Ancak Özal'ın sosyal demokrat belediye başkanının elini sıkmakla yetindiği, her zamankinin aksine sarılıp öpüşme geleneğini tekrarlamadığı dikkat çekti. KKTC Başkanı Rauf Denktaş da kısa bir konuşnıa yaparak, ekonomik mücadelenin önemine dikkat çekti ve özal'a dönerek "Ekonomik mücadelemizde bize bildiklerinizi, düşüncelerinizi anlatın. Çünkü ekonomik mücadelemizi de kazanmak istiyoruz" dedi. KAN DÖKMEK LAZIM Başbakan özal'ın mikrofona gelip, "Aziz ve muhterem Kıbnslı TUrk kardeşlerimiz, size anava(andan kucak kucak sevgiler getirdim. Kendimi Türkiye'nin bir llinde hissediyorum" demesiyle birlikte, meydandaki tansiyon had safhaya yükseldi. özal, Kıbrıslı Türklerin 196374 arasında çok ıstırap çektiklerini hatırlatarak, "Bir memlekete sahip olabilmek için kan dükmek lazım, kan. Kıbnslı Türkler şehit verdiler, ama netice parlak oldu. Şimdi Kıbrıs Türkü kendi vatanına sahiptir" şeklinde konuştu. Özal, KKTC'yi ziyaretini eleştiren Yunanistan, ABD, Ingiltere gibi ülkelerle BM çevrelerini de isim vermeksizin eleştirdi. özal, ziyaretinc karşı çıkanları "şamata yapmakla" suçladı. özal'ın konuşmasının bu bölümünde meydandaki halkın topluca "yuh" çcktikleri gözlendi. özal, sözlerine devamla, "Siz bu, şamata edenlere aldırmayın. Biz onların soylarını, Ege'de İzmirde, Duınlııpınar'da gördük. Onıın için hiçbir zaman ben eleştirilerine önem vermedim. Benim scyahatime mani olabildiler ıni?" diye konuştu. Turgut Özal, Batılı ülkelere de seslenerek, "Şu birlik ve beraberliğimiz Balıda insan haklarına saygı gösterdiğini söyleyen bazı devlellere, bazı şeyler öğretmelidir. Eskiden Ada'da iki toplum oldugunu kabul ediyorlardı. Şimdi ise Kıbnslı Türkleri isyankâr olarak nitelendiriyorlar. Kşitlik bu mııdur? Adalet bu mııdur? Kıbnslı.Türklere ambargo uyguluyorlar. Bu nasıl bir haklılıktır? Bunları zamanla ögrenecekler. ögrenmezlerse ögretiriz" dedi. Konuşması sık sık alkışlarla kesilen özal, KKTC devletinin demokratik bir şekilde bütün kurumlarıyla inşa edilmesinden sonra sıranın uluslararası alanda tanınmaya geldiğini kastederek, "Şimdi bir şey daha var yapılması gereken: KKTC'yi dünyanın tanınmış ülkeleri arasına sokmak" şeklinde konuştu. Özal, bu sözlerinden sonra, "Unutmayın iklisadi zaferle tamaınlanmamış hiçbir zafer, gerçek bir zafer olamaz" diyerek ekonomik kalkınmanın önemini vurguladı ve sözlerini şöyle tamamladı: "Gelecekte Rumlarla eşit şartlarda bir federasyon kuracaksanız, iktisadi bakımdan güçlü olmanız gcrekir ki, Rumlar size bir daha kötü muamele yapamasınlar. Turkiye 20. yüzyıla dognı 70 milyon niifıısııyla arkanızdadır." HÜKÜMETTE BUNALIM Başbakan özal'ın ziyareti öncesinde Ankara ile Lefkoşe arasında yürütülen temaslar sonucunda hazırlanan ekonomik önlemler paketinin KKTC'deki koalisyon hükümetinde yarattığı çatlak dün de sürdü. Koalisyon ortağı Toplumcu Kurtuluş Partisi önceki akşam bir deklarasyon yayımlayarak, önlemler paketinin özal Lefkoşe'de bulunduğu sırada kesinleştirilmemesini ve Özal'ın ayrılışında sonra geniş bir şekilde tartışılmasını istedi. TKP'nin bu çıkışına rağmen, hükümetteki Ulusal Birlik Partisi UBP'li Başbakan Derviş Froğlu'nun önlemler paketini bugün bir niyet mektubu şeklinde Özal'a sunmayı tasarladığı öğrenildi. BBC'DE KKTC Öte yandan BBC radyosu dün geceki yayınında Atina muhabirine dayanarak verdiği haberde, Sııudi Arabistan ve bazı Körfez ülkelerinin KKTC'yi tammaya hazırlandığı yolunda haberler geldiğini bildirdi. BBC haberinde, Başbakan Turgut özal'ın Kıbrıs'ı ziyaretinin TürkYunan ilişkilerini çok gerginleştirdiğini belirtti. ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN (Baştarafı 1. Sayfada) uzattığımız "istikrarprogramı" çeşitli ülkelerde geri alınmak zorunda kaldı. Kıbrıs'taki bugünkü tepkiyi de tıpkı yukarıda saydığımız ülkelerdeki tepki türünden algılamak zorunluğu var. Burada Kıbrıs ile diğer ülkeler arasında çok önemli birfark var. "Siyasal" yönden KKTC şu anda "sadece Türkiye'nin tanıdığı" bir devlet durumunda. Türkiye'nin siyasal yönden her zaman desteğini beklediği bir devlet. Iş siyasetle de biımiyor. Ekonomik yönden Kıbrıs'a Ankara her yıl belli bir yardım gönderiyor. lşte özal'ın Kıbrıs gezisi tam bu noktada "soruna" dönüşüyor. Türkiye'nin "artık yardımı durdurmasından"yana birpolitika izleyeceğini belirten Başbakan, gerçekte Kıbrıs'a IMF reçetelerini" götürüyor. 24 Ocak kararlarını bir anlamda Kıbrıs'a taşıyor. Bunu taşırken, Kıbrıs'ın siyasal konumunu unutuyor. Tersine, bundan yararlanmayı düşünüyor. Taşınan paket içinde 187 milyar liralık bir sorun var. Geçen yıl Türkiye Kıbrıs'a 187 milyar liralık yardımda bulundu. Kıbrtsta "kredi" olarak kullanılması amacıyla. Ne var ki 187 milyar lira sonra yeniden Türkiye'ye döndü, Türkiye'deki "yüksek faizden"yararlanmak amacıyla. Bir başka deyişle, "Kıbrıs'a yardım olarak gönderilen para yeniden Türkiye'ye dönerek Türk bankalarına yatırıldı ve böylelikle yüksek faizden yararlanılmak istendi". $u anda Kıbrıs'ta faizlerin yükseltilme nedenlerinden biri işte özetlediğimiz ölaydan da kaynaklanıyor. Vergilerin düşürülerek yatırımların hızlandırılması, gümrük vergilerinin azaltılarak ithalatm serbestleştirilmesi, KİT'lerin özelleştirilmesi ve serbest bölge kurma düşünceleri ekonomik paketin diğer öğeleri. Bunlar içinde Kıbrıs'ta serbest bölge kurulması düşuncesi ardında sadece ekonomik değil, aynı zamanda diplomatik bir amaç da yatıyor. özal'a göre "Kıbrıs'ta serbest bölge kurulursa bir yandan eski Beyrut Kıbrıs'a taşınır. Kıbrıs ytllar önceslnin Beyrut'u gibi uluslararası bir merkeze dönüşür, diğer yandan da serbest bölgeyle birlikte KKTC'nin diplomatik yönden tanınması kolaylaşır". özal'ın düşuncesi böyle. Ekonomik paketin dışında, Kıbrıs 'ta "bir pazarlık " yürütüleceği kesin. Kıbrıs, beklenen o ki, yeniden "yardım istemtnde" bulunacak. Özal ise "yardımın miktarını pazarlık konusu " edecek. Neyirı karşılığında? Türkiye'de uygulanan ekonomik politikaların, yani IMF reçetelerinin Kıbrıs'ta uygulanması koşuluyla. KKTC'nin işi giıç. Bir yandan Türkiye'ye "siyasal ve askeri yönden bağımlı" olmak, ama öte yandan ekonomik reçeıelere karşı çıkmak. Işte, zaten özal'ın hesabı da bu. KKTC'deki bu çeliş» kiden yararlanıp, "istikrar ""* tedbirlerini" Kıbrıs'a yerleştirmck. rüştükten sonra da Kıbrıs Türk Banş Kuvvetleri Komutanlığı'na da bir ziyarette bulundu. Ozal, burada askeri törenle karşılandı. Lefkoşe'deki sevgi gösterileri, özal'ın akşam Girne'ye varışında da sürdü. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, Özal onuruna Dome Otcli'nde bir yemek verdi. Öte yandan, BM Gencl Sekrcteri Perez de Cuellar'ın sözcüsünün özal'ın ziyaretini "esef verici olarak" nitelendirmesinin tepkileri dün de sürdü. Başbakan Özal, gazetecilerin bu konudaki sorularını cevaplandırırken, "O zatın açıklamasını gayriciddi buluyorum. O kadar meraklıysalar BM Genel Sekreterinin harış süreci var. Rumlar hâlâ cevap vermediler. Hâlâ Rumları bekleyip duruyorlar. O kanuda daha ciddi bir beyanat verirler" dedi. KKTC'DE İLK BAŞBAKANKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni resmen ziyaret eden ilk Türk Basbakanı olan Turgut özal'ı Ercan Havaalanı'nda Cumhurbaşkanı Denktaş karşıladı. özal, beraberinde Semra Özal ve işadamlarmdan oluşan kalabalık bir heyetle Kıbrıs'ı ziyaret ediyor. (Haştarafı I. Sayfada) Ozveri beklentisi ÖZAbDENKTAŞ (;ÖRİJŞMLSİ Başbakan TUrgut özal, konuşmasını tamamladıktan sonra, Başkanlık Sarayı'nda KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı ziyaret etti. özal, Dcnktaş'la gö yüzde 10 kurumlar vergisi garantisi veriyorum. Holitik riski de garanti ediyorum. Yatırıma var mıstmz?" Sakıp Sabancı, oturduğu yerden kalkarak Başbakan özal'a bir metin sundu ve "Bir şeyler pişirdik de..." dedi. TÜStAD Başkanı sı/atıyla sunduğu nıelnin. KKTC ekonomısinin gelişmesi için düşünülen önerilere ilişkin bir not olduğu aniaşıldı. Notta, "büyük bir cesaret ile Kıbrıs Türk kesiminin tümüyle serbest bölge niteliğinde bir serbest ekonomiye dönüştürülmesi" önerilmekteydi. özal, ekonomik önlemler paketini gündeme getirmesi bakımından KKTC iç politikasında tartışmalara yol açan ve kabine içinde çatlak yaratan ziyaretine başlamadan kısa bir süre önce, uçuktu Türk işadamlarına 15 yıllık vergi ve polilik risk garantisi vermekteydi. üçaktaki sohbet sırasında gazetecilerin özal'a yönelttikieri sorulardan biri de KKTC için politik risk garantisini nasıl vereceği oldu. Özal, kendi ne güvenli bir havu içinde "Oradaki yatırımı garanti ederim. Nasıl ABD, Türkiye'deki yatırımlarını garanti ediyorsa, ben de benim adamı Rumlar, yabancı gazetecileri tartakladı LEFKOŞE, (a.a.) Başbakan lurgut Özal'ın KKTC'ye yapmakta olduğu resmi ziyarete tepki gösteren Rumlar, KKTC'ye geçmek isteyen yabancı gazetecileri tartakladılar. a.a. muhabirinin Birleşmiş Milletler kaynaklarından aldığı bilgiye göre, Lune de Guard, Heitte Luberding, Ruberl Bell, Brigitte Cerha, Kuniobu l'oda adlarındaki yabancı gazeteciler I^edra Palas barikatında Rum göstericilerin saldınsına uğradılar. Amerika'nın Sesi, \ lollmkyodo radyosu muhabirleriyle serbest gazeteciler, saldırıya uğıarken, barikatta görevli Rum polisleri seyirci kaldılar. Bu arada lngiliz Independent Radio News Arn radyosu muhabiri Rupert BeH'iıı elindeki değerli cihazları tahrip eden Rum göstericiler, dıin yabancı diplomatların KKTC bölgesine geçişini de engellediler. mın KKTC'de yaptığı yatırımı garanti ederim" şeklinde konuştu. Başbakan özal, KKTC ziyaretine uluslararası politikaya dönük siyasi mesajların yanı sıra KKTC ekonomisine "çekidüzen verilmesi" açısından da özel bir önem atfediyor. özal, KKTC'nin Kıbrıs Rum yönetimine karşı yürüttüğü siyasi mücadelede başa* rılı olabilmesi için, öncelikle "ekonomik alanda kendi ayakları üzerlnde durabilmesi gerektiğine" inanıyor ve "Bu yapıldıktan sonra diğer sorunlar kendiliğinden çözümlenir" diye düşünüyor. Başbakana göre KKTC, ekonomik alanda ciddi bir hamle yaptığı takdirde uluslararası alanda tanınma da "bunun bir uzantısı olarak gelecek." özal, bu hedefe vartlabilmesi için KKTC ekonomisinde yapılması gereken düzenlemelere ilişkin bazı niyetlerinin bulunduğunu da gizlemiyor, hatta Kıbrısta yapacağımız rnodel diyerek ka/asında KKTC için açıkça hissettiriyor. Ancak özal, bunu ıfade ederken ekonomik politikalarına alerji duyan KKTC'deki muhalif partilerin "kabul etmeme" olasılığını da hesaba katıyor. Sonuçta konuşurken, "desteğimizi Kıbrıs Türk halkı bizim düşündüğümüz şekilde kabul ederse" diyerek bu ihtimali de gözden uzak tutmadığını ortaya koyuyor. Ancak, özal, Kıbrıs Türk Halkı, kendi ayaklan üzerinde durmak istediği takdirde muhakkak "özveride bulunması gerektiğine" inanıyor. özal, bu özverinin Türkiye'deki kadar "acıtıcı" olmadığını ima ederek, "Bu ozveri hiçbir zaman Türkiye'de gösterilen ozveri ile mukayese edilemeyecek ölçülerde olacak. Türkiye'deki kadar olmayacak. Çünkü KKTC'nin koşulları farklı" diyor. Özal'ın sözünü ettiği ozveri. ister istemez KKTC halkında zamlurı çağrıştırıyor. Nitekim ziyaretinin KKTC'de "Zamlar geltyor" şeklinde bir hava yarattığı hatırlatıldığında özal, "Siz öyle başlık atıyorsunuz, sonra böyle bir hava doğuyor" şeklinde konuşuyor. özal, Türkiye'de uyguladıkları model ile, "Kıbrıs'ta yapacakları modeVin birbirinden farklı olacağını vurguluyor. özal, KKTC ekonomisinin turizm ve serbest ticarete ağırlık verilerek kaikındırılahileceğini düşünüyor ve her şeyden önce KKTC'de "müteşebbis ruhun" yaratılması gerektiğine inanıyor. Başbakan özal, KKTC ziyareti sırasında turizm ve serbest ticaret konularında atılmasını gerekli görduğü adımlar konusunda gerek iktidar, gerek muhalefeti ikna etmek amacında. Bu konuda kendine güveniyor da. Gelgelelim, tasarladığı ekonomik önlemler, daha ziyareti başlamadan KKTC kabinesinde bir kriz havasının doğmasına yol açmış bulunuyor. ANAP'm kardeş partisi UBP agırlıkiı koalisyon kabinesinde uç bakanı bulunan sosyal demokrat eğilimlı Toplumcu Kurtuluş Partisi, Özal'ın ziyaretinden hemen önce bir hildiri yayımlayarak, özal'ın da tavsiyeleri dikkate alınarak hazırlanan ekonomik önlemler pakctinc karşı oldugunu açıkça duyurınuş bulunuyor. TKP, paketin özal adada bulunduğu sırada kabul edilmesine karşı ve pakette yer alan ekonomik onlemlerin Özal Turkiye 'yedöndükten sonra ayrıntılı bir şekilde tartışılmasını savunuvor. Eğer hukümeıteki bu çatlak giderilemezse, özal'ın ziyaretinın KKTC'de ciddi bir hükümet bunalımına yol açması gündeme gelıtıiş bulunuyor. özal'ın KKIC ziyareti yalnızca uluslararası politikaya dönuk siyasi sonuçlan bakımından değiİ, KKTC iç politikası açısından öneınli sonuçlara gebe gözüküyor. Y#/i*IFTl/I t£>nlcİ Ayazağa Vakıf Bahçe Mahallesinde İTÜ tarafından istimlak edilen 55 M. i n UI tC* lAZğJn, l e v m tahliye işlemi, bir hafta daha ertelendi. Ayazağa kampusu içinde bulunan gecekonduların istimlaki için dün yöreye gelen yıkım ekibi, ilk olarak Istinye Tersanesi'nde işçi olarak çalışan Müslim Filoğlu 'nun evinden yakıma başlamak istedi, ancak 9. çocuğuna hamile olan eşi Seher Filoğlu 'nu görünce bundan vazgeçti ve ev sahiplerine 7 gün daha süre tanıdı. Gecekondu sahipleri, istimlak olayını protesto ederken evlerine 300500 bin lira değer biçildiğini, oturabilecekleri bir yer gösterilmediğini söylediler ve "Bu pahalılıkta, çoluk çocuk dışarı atıltyoruz" dediler. Niksar'da 59'u kadın 62 kişi gözaltında İki köy arasında çıkan çatışma sonucımda on saflarda dövüşen kadınlar gozaltına ulındı. Tokaı Valisi Yazıeıoglu, "Olayda eşkıyalık soz konusudur"dedi. ANKARA, (Cumhuriyel Bıırosu) Tokat'm Niksar ilçesine bağlı Ataköy ile Arıpınar köyleri arasında "yayla ihlilan" yuzünden çıkan çatışma sonucunda olaya mudahale etmek isteyen jandarmalara karşı koyan 59'u kadın 62 kişi gozaltına alındı. Tokat Valisi Recep Ya/ıcıoğlu, "Olayda eşkıyalık söı konusudur" dedi. Eski adı Kızıldere olan Atakoy ile Arıpınar köyleri arasında çıkan çatışma ile ilgili olarak Cumhuriyet muhabirinin sorularını yanıtlayan Niksar Savcısı Mehmet Doğar, iki köy arasında yıllardan beri sürcn bir anlaşma/lığın söz konusu oldugunu beliıterek, "Alaköylülerin jandarıııaya mukavemel elmeleri sonucu ola> biiyümuş ve bu bo.uıllaru gelmişlir" dedi. Doğar, koııu ile iİRİIi olarak şu bilgileri veıdi: "İki köy arasında yıllardan bu yana sıırııı bir yayla ihtilafı soz konusudur. Bu arada Arıpınar koyluleri lehine verilmiş bir de mahkeme kararı mevcut. Ancak Alaköylüler bu karara riayet etmeyerek, Arıpınariıları yaylaya almadılar. Olaya mudahale elmek isteyen jandarma kuvvetlerine saldıran Ataköylülerden 59'u kadın 62 kişi gozaltına alııımıştır". Tokaı Valisi Recep Ya/ıcıoğlu ise iki koy arasında yıllardan ben süren bir ihtilal oldugunu doğrulayarak, valilik olarak taratlatı bir araya getirerek anlaşma /enıini oluşturnıaya çalıştıklarmı, oluşturulan bu aniaşmaııın da iki koy tarafından bozulmaması için yaylaya geçici bir karakol kurduklarını söyledi. Bir iki hafta önce kurulan karakoldaki jandarnıaların, iki koy arasında çıkan olayları önleyememeleri u/erine merke/den takviye gönderdiklerini kaydcden Ya/ıcıoğlu, Tokaı A'ay Komutanı'nın da bu kuvvetlerle birlikte olay yeriııe gittiğiııi bildirdi. Vali Ya/ıcıoğlu koyluleriıı iddia ettiği gibi Kı/ıldere (Ataköy) köyunun jaııdaımalaı taıafından kıışatılmadığını, olayların ya\la mahallınde meydana geldiğini belirteıek, "Ortada 4 > ıldır suren liili bir durıım var. Ya\la ile ilgili mahkeme kararı da ınevcut. Geçen günlerde iki ko> arasında bu karar dogrultusunda bir ıızlaşma da saglandı. Ancak Alako>lüler kendi guçlerine guvenerek Arıpınar köylülerini ya>la>a sokmak islemediler. Ola>lar bu nedenle me>dana geldi" şeklinde konuştu. Vali Yazıcıoğlu, Atakoylulerin "Kadınlanmı/ı göremiyorıız, onlara yemek bile gotııremi>oru/" şeklindeki iddialarını ise, "Ne/arele kapalılan insanlara ııygıılanan stalu ne ise onlara da bu ıı>gulanınışlır, nezarelteki bir kişi>e ne kadar ıılaşılabilirse. onlara da o kadar ulaşılabilir" şeklinde \.ııııtladı. Atina (Baştarafı I. Sayfada) göruslerini savundular. Başbakan Andnas Papandreu'nun başkanı olduğu PASOK'un icra konıiıesi tarafından yapılan açıklamada, özal'ın KKTC'yi ziyarelinin tahrikleriııi yoğunlaslırdığı öne sürüldü. öte yandan Yunanistan Hukümet yaptığı açıklamada, "TürkYunan üişkilerinin son derece krilik bir aşamada bulunduğu bir dönemde, Türkiye Hasbnkam Ö/al, Kıhrıs'ın işgal edilmis topraklannı ziyaret elmcktedir. Birleşmiş Milleller'in Kıbrıs sorıınıı ile ilgili aldığı 541 ve S50 nolu kararlarına aykırı düşen bu ziyaret, Yunanlslan'ın Türkiye'nin izledigi siynsel konusuııdaki endişelehni de yo£unlas(ırmaktadır" dcııildi. SÖ.'CLIM) Miliadt's PBpayuannu'nun Ankaralılara yeni sürpriz Libyu'yu karşı önlem ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yuyımlanan ve Libya liderini yalnız btrakmak için önlem alan ülkelerin sırulandığı bir listede Türkiye'nin de adı geçiyor. VVASHINGTON, (a.a.) ABD Dışişleri Bakanlığı, Washington'un Avrupalı müttefiklerinin, Libya lideri Muamıner Kaddafi'yi yalnı? bırakmak için ciddi çabalar harcadıklarını bildirdi. Dışişleri Bakanlığının konuyla ilgili raporunda, Libya'ya karşı önlem alan ülkeler arasında Türkiye de sayıldı. Raporda, son iki ayda, Avrııpa ülkelerinin HX)'den fazla Libyalıyı sınırdışı cttikleri, Libya temsilciliklerindeki görevli sayısını indirdikleri ve Libyalı diplomatların faaliyetleri konusunda bilgi alışverişini arltırma kararı aldıkları hatıı lauldı. 9 Avrupa ülkesinin aldığı önlemlerin bir listesi verilen raporda Türkiye'deki Libya Başkonsolosu ile Halk Bürosu'nda görevli iki kişinin haklarında Ankara'daki Amerikan Subay Kulübü'nü bombalama girişimiyle ilgili olarak suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi. Raporda, Libya'ya karşı önlem alan diğer ülkeler, Italya, F.AImanya, Fransa, Belçika, Danimarka, Ingilteıe, lspanya ve Portekiz olarak sıralanıyor. Bu arada, bir açıklama yapan ABD Dışişleri Sözcüsü Charles Redman, söz konu.su önlemlerin, Libya lideri Kaddafi üzerinde " N e derecede etkili oldugunu değerlendirmenin çok zor oldugunu" söyledi. Kömürlü kalorifer yasağı kalcbrıldı Ekononıık İşler Yuksek Koordinasyon Kurulu fuel oille çalışan kaloriferlerin kömure çevrilmesinı ve Ankara'da kömürlü kalohfer kullammım yasaklayan kararı kaldırdı. yor. Bu lesisler, Sincan'da, organı/e sanayi bölgcsı yanında, 1800 donumluk alanda kurulacak lesislere taşınacaklar. TAŞITLARA ÖM.I.M Ekonomik Kurul, Ankara'da di/el motorlu belediye ve ozel halk otobusleıi ile kunı ve konıur tıakli yapan kamyonlaıa uygula nan, kııkürtü düşürülmüş motorin dağıtınıı uygulamasının, 19861987 kış doncminden itibaren Ankara'dakı buıun dızel motorlu kamu ve o/el laşıtları da kapsayacak şekilde genişletilmesini kararlastırdı. Bu konuda Petıol Ofisi Cıeııel Mııdürlüğü gerekli ledbiıleıi alacak. Kurul, Balgaı asl'alı şanıiye tesisleri ile şelıiı içindeki l'ırınların hava kırhliğıııe olan olunısuz el kilcrınin onlenmesi için Buyiıkşehiı Belediyesi'ni gerekli ledbirlerı altnakla gorevlendirdi. ANKARA (a.a.) Lkonomik İşlcr Yııksck Koordinasyon kurulu, 1982 yılıııda alınaıı, "Ankara Belediye sınırları içinde ınevcııl t'uel oilli binaların kalorit'er sislemlerini komüre donüştürmeleri ile yeni binaların könıurlıı sislcmle inşa edilmelerini yasafclama kararım" kaldırdı. Devlet Bakanı Ahmet Karaevli başkanlığında, ilgili kuruluşlarm ycıkılilerınin de kaııldığı, 19S61987 iMiıına mevsiminde Ankaıa ,hava kiı liliğiııi a/altıcı tedbirlerin goruşulduğu koordinasyon toplantısı Ankara'da yapıldı. Ioplanlıda de alınaıı konular daha sonra hkononıık lşler Yiıksek Koordinasyon Kıırulıı'nda karar haliııe getirildi Kurul kararma gore, bundan boyle apartınan saklnleri islerlerse fuel oille çalışan kaloriter sislenılerini komurlc çalışan sisicme dönüştürcbıleceklcr. Yeni inşa edilen binalara da komıırlu sisienı yapılabilecek. Kui'iılun biı başka karaıına göre, Ankara'da Buyukşehir Belediyesi tarafından kaliteli kötnür ithal edilecek ve ithal konıur ile kokkümur dışında konıur satılmayacak. Ankara'da şehir mer ke/inde faaliyciie bulunan lasiik ve plastik imalaıhaneleri ile oto tamiıhaneleri şehir dışında ırgıın bir holgeye laşınacak. Ankara'da halen 200 lasiik ve plastik imalathanesi faaliyetleıini yeni sanayi bölgesinde surdürüEmekli cıızdanınıı kaybeüim fıukumsüzdüı. ÜLKÜ ÖZKAN Doğal gaz boru hattı, ENKAFransız işbirliği ile yapılacak ANkARA (ANKA) Sovyelleı BırligTndcn alınacak doğal ga/ın laşınacağı boru haiiıııın Turkiye sınııları içindeki bo luınunıın yapımına ilişkin ihajeyi, INKA'ııın ortağı olduğu l'ıaıısı/ Spie Capag konsoısiyuııııı ka/andı. ANKA'nın Botaş yetkililerindeıı aldığı bilgiye göre, Fransı/ Spie C'agpag konsorsiyunuına bııgım niyeı mektııbıı veıilecek. Uotaş Cieııel Mudıırlüğu'nce doıi l'irma grııbuna yeterlik bel gesi verileıek, bu fiınıalurın 17 lıa/iranda yapılan ihaleye teklıl vermelerı ısiennıışii. 17 ha/iranda yapılan ihalede Fıaıısı/ Kıılerprosr lideıliğindeki koıısorsi vıım ile Fedcıal Alınaıı Mannesman lideıliğindeki konsoısivunı. alleınalil'li leklif veıdikleri için elennıiş, lıaıısı/ Spie Capag vc llalyaıı Saipem l'irmalarm liderliğindcki iki ayıı koıisoısıyıııuuıı teklıl lerı değcrleııdırmeye alınmıştı. 17 ha/iıaıula yapılan ihalede Spie Capag (I ransa), UroHn and Rool (İngili/), Flour (ABD lııgili/) ve F.NKA koıısoısiyıınıunun verdiği leklif. 413.9 ınılyon dolar Fransız Irangı (yaklaşık 59.1 milyon dolar), 24.6 milyon İngili/ Sterliııi (yaklaşık 37.5 milyon dolar) 133 milyon dolar ve 62.7 milyon dolar karşılığı Tıırk Liıası'ııdan oluşmuşiu. leklif, dolar olarak ifade edildiğinde 292.3 milyon dolar olarak belirlenirkeıı, bunun 229.6 milyon dolarlık bolunuı dış paradan oluşııyor. Saipem (Italya), Snamprogetli (İlalya) ve Tekfen'in kıırduğıı konsoısiyıımıın teklifi ise, 249.2 ıııiKon doları dıs kredi olmak u/eıe 333.2 milyon dolar olarak açıklaıımışiı. Ustgeçit için yolu GERCEK kestiler İslanbııl Haber Sırvisi Kasımpaşa Hacıhüsrev'de dün bir kişinin trafik kazasında ölmesi üzerine seınt sakinleri, "İJstgeçil isleriz" diye yolu yaklaşık bir saat ulaşıma kapattılar. Hacıhusrev yokuşıında dun akşam plakası öğrenilemeyeıı bir otomobil Gülağa Gok (35)'e çarparak ölümune neden oldu. Otomobil kazadan sonra kaçarken olay yeriııe toplanan samt sakinleri yüksek sesle "üst geçıt isteriz" diye bağırdılar ve yaklaşık bir saat trafiği engellediler. Bu arada olayı izlemeye gelen Milliyet Gazetesi'nden Erol Candabak da semt sakinleri tarafından la.ıaklandı. OLAYLARIN ARDENDAKT Yıkınıda çatışma çıktı, iki polis yaralı ( İ F B Z F (Cumhııri\el) C.ebze'de Beşevleı rııev kiiııdc bir gecekondu mahallesinde e\leıı yıkılmak islcnen halkla polis arasında çalisına çıkiı; olaşda bu konııser ile polis memııru hat'it yaralandı, çalışımna gıreıılerden ıkı kişinin go/allına alındığı oğrenildi. (Baştarafı 1. Sayfada) siz savurganlık olduğu ileri sürülmekledir. Sayın Mesut Yılmaz'm Amerika gezisinin ne kadar eğlenceli ve görkemli geçtiği renklı gazete sayfalarına yansıtılmıştır. Türkiye'yi dışa tanıtmak için kurulan fonun, ülkenıizde unlü ama dışanda hiç tanınmayan bir hafif rnüzik şarkıcısının Türkiye'ye dönük reklamı için hareanması söz konusuydu. Devlet Bakanı'ın bir resmi gezinnde bu tür organizasyona ne gerek vardı? Öyle görünüyor ki konu bir ölçusüzlük ya da ölçü sorunudur. 12 Eylül'den sonra siyasal yaşaına katılan taze politikacılarm hedef ve özlemleri tutum ve davrurıışlarında ağır basıyor. Çabucak yükselmenin veya beklenmedik bıçimde ünlenmenin yarattığı duygular benliklerde ağır basmaktu, ıızun bir siyasal uğraş sonunda kazanılmış olmayan başarı, ruh dengelerini etkilemektedir. Ne var ki bütün bunlar devlet hayatmda bozulmanın göstergelerini de oluşturuyor. 12 Eylül, politikacı kadrolarını suçlaınış, siyasal yasaklar koymuş, antidemokratik önlemler almıştır. Yaşanan olavlaryeni siyuset döneminde isıenen. "seviye"nin bir türlü tutlıırulamadığını vurguluyorlar. * * *