29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 TEMMUZ 1986 • • • • HABERLFRİN DEVAMI CUMHURtYET/13 Bu yasağı kaldıralmı Gençlerde Balkan Pendik,ümitlerde Çamoluk şampiyon (Baştarafı 1. Sayfada) ANAP milletvekilleri böyle kandırmacaları bırekıp, tutarlı davranış içine girsinler ve Mecliste bu kısıtlamamn kaldınlması için bizimle birlikte oy kullansınlar." tnönü, "Basbakanın bu çagrınıza olumlu yanıl verecegini umuyor musunuz?" biçimindeki bir soruya da "Basbakanın benim söyledikleıimi kabul etmesi değildir önemli olan. Bu konularda Özal, halkın zorlanıasıyla o noktaya gelecektir" yanıtını verdi. SHP Genel Başkanı, radyoTV'den propaganda kısıtlamasının TBMM'den aynen geçmesi durumunda ne yapacaklarına ilişkin bir soruyu yanıtlarken de, "Konu TBMM'de görüşülmeden, orada bir karar verilmeden bir şey söyleyemem. Meclise saygı göstermek gerekir" dedi. Erdal Inönü'nün dün düzenlediği basın toplantısında açıkladığı MKYK bildirisinde ise, SHP'nin ara seçim konusundaki kararlı tavrı karşısında ANAP'ın seçimden kaçamaz bir noktaya geldiği kaydedilerek, bu seçimin iktidarın üç yıllık uygulamasının "halk oylaması" olacağı belirtildi.' Bildiride özal'ın önleyemediği bu seçimleri demokratik değil, antidemokratik yapacağını TBMM'ye sunduğu yasa önerisi ile belli ettiği kaydedilerek, şu görüşlere yer verildi: "TRT'nin süregelen, ANAP'ın tek yanlı propaganda aracı olması yetmiyormuş gibi, Sayın Başbakan Bursa'da seçime katılacak siyasi partilere radyo ve televizyondan propaganda için söz hakkı verilmeyeceğini tekrarlamıştır. Bu anlayış demokrasi ve rejim için vahim bir gelişmedir. özal, SHP'den, muhalefetten korkmaktadır. Demokrasi, seçime giren her partinin, radyo ve televizyondan eşit söz ve propaganda hakkına saygı göstermekle gerçekleşir. Demokrasi, ona Inanmayanlann koydugu keyfi kurallarla yaşatılamaz. ANAP, geçmişteki kapkaççı alışkanlıgını hâlâ sürdürmekte, yasaklardan yarar ummaktadır. Yasaklara sıgınan bir iktidann ne kendisine ne demokrasiye yararı olur. SHP, demokrasinin ve halkın çıkarları için, halka ve demokrasiye duydugu saygı gereğt bu yeni yasa girişimine TBMM'de bütün gücüyle karşı çıkacaktır. İktidar partisini, daha seçimin başlangıcında yöneldigi bu sağlıksız, demokrasi dışı davranıştan vazgeçmeye çagınyoruz." öte yandan Erdal Inönü, ara seçimlerde aday olup olmayacağını cuma günü açıklayacak. Parti yetkilileri, ANAP'ın ara seçim yasa önerisine SHP'nin karşı olması nedeniyle, genel başkanın adaylığı konusunda bugüne kadar bir açıklama yapmadığını bildirdiler. SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, önümüzdeki cuma günü basın toplantısından sonra basın mensupları onuruna TBMM bahçesinde "Birlikte Olma" adını verdiği bir kokteyl düzenleyecek. Kokteyle siyasi partileri izleyen gazetecilerin yani sıra, köşe yazarları, haber ajansları, gazeteler ve TRT yetkilileri da davet edildi. GOZLEM (Baştarafı 1. Sayfada) bakanın kendisini yaralar. Basbakanın bu gibi tartışmalardan özenle sakınması gerekiyor. Başbakanlar, özel yaşamlarından kullandıkları sözcüklere kadar, her konuda "devletonuru"no gözetmek zorundadırlar. "Hükümetin manevi şahsiyeti" basının ya da muhalefetin sert eleştirileri ile değil, işte böyle konuşmalarla da aşağılanmış olur. Sayın Başbakan bu "devlet onuru"na en az "falz hadleri" kadar önem vermek zorundadır. Özal'ın seçtiği bu "yenlüslup" içinde kendisini eleştiren köşe yazarları için kullandığı sözcükler de şöyle: Sol amigolar... "Amigo" arkadaş anlamına geliyor. Bu sözcük, daha çok futbol maçlannda seyircileri coşturan takım yanlıları için kullanılıyor. Özal'a göre "sol amigolar" sol partileri tutan köşe yazarları demektir. Şu sözlerine bakın: Sol amigolar var. Onlara (ayda verlr. Ben bakıyorum yazılara, oooo, maşallah hepsi siyasi şey.. Muarız. Siyasi muanzlanmız olacak, ama sol amigolar partilerden fazla partlclllk yapıyor. Özal, bu sözleri televizyondaki propaganda konuşmaları için getirdiği engelleri savunurken söylüyor... TRT'de yalnızca Özal konuşsunl Sol başında da özal hiç eleştirilmesin; istediği budur. Basın, siyasal olaylar konusunda görüşunü bildirir. Sol basın da bu görevi yapar. Bu basın, Ozal'dan önce de vardı. ozal'dan sonra da olacak. Basından gelen eleştirileri, "Bunlar sol amlgodur" diye karalamak basına karşı saygısızlığın bu "yeni üslup" ile dile getirilmiş biçimidir. Siyaset dünyasına askeri yönetimin güvencesi ile atılan Özal, şimdi bu eleştirilere alışmak zorundadır. Çünkü eleştirisiz demokrasi olmaz. Sayın özal, basının bir kesimini, herhalde yakından tanır. Ozal'dan önceki başbakanlar, bakanlar ve müsteşarlar da basını iyi tanırlar. Başında köşe tutmuş birtakım insanlar, bakanlıklarda, bankalarda, KİT'lerde, DPT'de "iş takibi" yaparlar. Gazetecilerin bir kısmı "tlcaret" ile meşguldür. Sol başında hiçbir gazete yöneticisi, başyazar, büro temsilcisi, köşe yazarı ve muhabir, bakanlık kapılarında işadamlarının işlerini izlemez. Bunu Sayın özal da bilir, bakanları da müsteşarları da! Özal'a omuz vermiş şirketlerle ortaklığı olan gazetecilerin bunca yıllık şakşakçılığına Sayın özal ne ad bulmaktadır? Merak ediyoruz. Sayın Özal'ın göbeğini bile "sevlmli" bulan eski Marksist yazarlara Sayın özal, ne gibi bir sıfat arıyor, doğrusu bu yal Bunu da merak ediyoruz. Biz sol basın olarak, yıllardır, emekçiyi ezen bu düzene karşı bir demokrasi ve uygarlık savaşı veriyoruz. Aynı savaşın içinde başbakanların kardeşlerini milyarder yapan bu düzeni sergilemeye çalışıyoruz. Sayın özal, bizlere bunun için mi kızıyorl Bunun için mi öfkeleniyor? Hiçbir parti ile ilgimiz yok. Sol başında görev yapan insanların nerhangi biri istese, partilerden birine girer ve aday olur. Kime, niçin "amigo" olalım? Bizler, dürüstlüğüne, erdemine inandığımız eski başbakanları bile gerektiğinde en acı sözlerle eleştirmeyi meslek inancı ve ilkesi sayıyoruz. Kimseye "amlgoluk" yapmayız. inancımız neyse, düşüncemiz neyse, bunları yazarız. Sol basındaki yazarlar, Deniz Gezmiş ile eylem arkadaşlığı yaptıktan sonra ANAP'a kapılanan 'fırdöndü liberaller'den de değillerdir. Neye inanıyorlarsa, bunu yazarlar. Gerektiğinde hapis yatarlar, acı çekerler, ancak inançlarını "menkul değerler" gibi elden ele dolaştırmazlar. Hiç ama hiçl özal, kişilikli bir basın yerine "holdlng basını" yaratmak / amacındaysa, şunu bilmeli: Fethedeceği kaleler var, kapısından bile içeri giremeyeceği kaleler del Evet, kendine yandaş gazete ya da köşe yazarı bulabilirl Tunca Toskay TRT'sini bir "ANAP videosu" gibi de kullanabilirl Eski Mark • sistlerden kendisine övgüler dizecek yazarlar da devşirebilir, ama "basın" dediğiniz, yalnızca onlar mı? Yetiyor mu bunlar? Hayır. Cumhuriyet gazetesine "Babıali'nin Pravda'sı", yazarlarına da "sol amigo" diyen bir Başbakan'ın, basına saygısından hiç söz edilebilir mi? Evet, evet, evet... Biz Türkiye'de neler gördük? Üç beş bankere "amigoluk" yapıp, emeklinin, dulun, yetimin binbir emekle birlktirdiği paraları kurda kuşa yem edenleri mi? Amerikan Dolarını gülsuyu ile yıkayan Arap şirketleri ile sarmaş dolaş olan "Arap muhipleri" yani "amigolarını" mı? Daha kimler, kimler? Sayın özal, basına karşı saygılı olmalıdır. Sol başında kendisini eleştirenler, bir gün kızı ve Sayın eşi için küçültücü yazı yazmadılar. Eleştirilerini yalnızca uygulanan ekonomik modele yönelttiler. Partizanlığı eleştirdiler, yolsuzlukları sergilediler. Bunlar bizim görevlerimizdir. Bir değil bin özal da gelse yolumuzdan dönmeyiz. "Fikri hur, vicdanı hür, irfanı hür" yazarlarız biz! "Holding amigoları" değil. Cola'nın düzenlediğl Semt Thkımlan Geleneksel Futbol Thrnuvasu dün oynanan flnal karşuaşmaları ile sona erdi. Ümitlerde Çamoluk, gençlerde Balkan Pendik şampiyon oldu. Çamoluk, şampiyonluğa Kartal Doğanh ikt maçta 21 ve 10'lık sonuçlarla yenerek ulaşırken, Balkan Ptndlk, Ocakspor'u 10 yenilgiye uğratarak kupayı kaıanan taraf oldu. Fotoğrafta her Iki şampiyon takım toplu halde. ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN çim harekâtını başlattık. Mahalle ve sokaklara kadar temsilcilerimizi seferber edeceğiz. Ekran yasağı kalkmazsa, işimiz biraz güçleşir, ama o zaman da bu antidemokratik tutumu anlatmz halka düzenlediğimiz toplantılarda." Demokratik Sot Parti 'nin "boykot çağrısı" içeren bildirisi SHP'nin toplantısına tam bu sırada geldi. Bildiri okundu. "Boykota karşı"bir karara varıldığından, bildiri üzerinde bir tartışma açümadı. Buna karşılık dün kendileriyle görüştüğümüz DSP'liler aynı görüşte ısrar ederken, şu düşünceyi vurguluyorlar: "Muhalefet partileri süreklt eleştiriliyorlar. Etkin muhalefet yapüamadığı için, etkin muhalefet sö'zle olmaz, eylemle olur. özal'ın antidemokratik tutumuna karşı muhalefet partileri iyi bir fırsat yakalamışlardır. Ancak, ne yazık ki, bu değerlendirilemiyor. Eğer tüm muhalefet, seçimleri boykot ederse, Özal önemli bir ders aimış olur." "Boykota gitmemek " yönünde bir karar, her ne kadar şu anda, bazı siyasal partilerde ağır basıyorsa da "ekran yasağınm sürmesi" durumunda, kararın yine de gözden geçirilmesine ilişkin alttan alta tepkilerin yoğunlaşmakta olduğu bir gerçek. Partilerin tabanlarından yükselen eleşliri elbette iktidarı da kapsıyor: "Mecliste toplantı günü özal'ın bir adım geri atarak ekrana çıkış yasağını hafifletmesi beklenehilir. Ancak, bu onun her zaman başvurduğu bir yöntem. Daha büyük haksızlıklan örtbas etmek için küçük jestlerle demokratik tavır alıyormuş gibi görünüyor. Asılsorun televizyonun haberlerindekl yapısal bozukluktan kaynaklamyor. Getirdiği yeni düzenlemeyi bugün geri alabilir ve TV'deki yapısal bozukluk sürebllir. Böylece de 'jest' yapmış görüntüsü verebilir. Ciddi bir muhalefet için güzel bir fırsat yakalanmış bulunuluyor, ama muhalefet olarak biz bunu yine değerlendiremiyoruz " Partilerin bugun Mecliste işi kolay değil. Ancak, özal'ın işinin de kolay olduğunu söylemek güç. McEnroe yîne kortlarda TORONTO (a.a.) Tenis kortlarının asi oyuncusu John McEnroe, uluslararası müsabakalara katılmaya başlayacağını açıkladı. Geçen ocak ayından sonra doğacak çocuğunu neden göstererek kortlarda görünnıeyen ABD'li raket, ilk kez To/onto Uluslararası Tenis Tbrnuvası'nda güçlü rakiplerine karşı mücadele edecek. Becker, Lendl, Wilander, Noah, Connors bunlardan bazıları. Wimbledon Türnuvası'ndan sonra DUnya Profesyonel Tenis Birliği, dünya sıralamasını açık Teniste dünya sıralamalan açıklandı ladı. Listede sırasıyla şu sporcular bulunuyor: 1 lvan Lendl (Çekoslovakya) 2 Mats VVilander (lsveç) 3 Yannick Noah (Fransa) 4 Boris Becker (F. Almanya) 5 Jimmy Connors (ABD) 6 Stefan Edberg (tsveç) 7 John McEnroe (ABD) 8 Joachim Nystrom (lsveç) 9 Henri Laconte (Fransa) 10 Tim Mayotte (ABD). Profesyonel Tenis Birliği'nin açıklamasından sonra, daha üst sıralara tırmanacağı tahmin edilen Boris Becker'in yine dördüncü sırada kaldığı görüldü. Ozetle Çakaber905 bugün başlıyor Türk Deniz Kuvvetleri'ni Güçlendirme Vakfı'nca Çakabey serisi yelken ve yat yanşlarmın 13'sünüoluşturan "Çakabey905 Yarışları" bugün Kuşadası'nda başlıyor. Organizasyon komitesinden verilen hilgiye göre, bugün saat 10.00'da Kıışadası yat limanı sancak feneri güney istikametinde başlayacak olan yarış, iki günlük bir mücadeleden sonra toplam 60 milllk bir mesafenin tamamlanmasıyla yarın sona erecek. 1. KOŞU: Prensigör KocahanÜrekhan King Efe M: 1.54.63, F: 1/2 boy3.5 boy2 boy, O: 2.35. 2. KOŞU: 136 Uçar Kaçık (BMH) Zehra Şenol M: 2.35.27, F: Uzak2 boy2 boy. G: 12.45, Çifts: 1/3: 30.05. 3. KOŞU: Sam OyacanKuruşbey Kudretbey, M: 1.20.02, F: 1 boy1/2 boy 1.5 boy. G: 2.60 ikili: 1/4:8.45. 4. KOŞU: II Güldem Ötügcn Latif Şah Durusu. M: 1.07.34 F: 2.5 boy 2 boy2 boy. G: 2.80. 5. KOŞU: Aydan1. Atıl Aldemir1. Arkadaş. M: 1.05.87, F: Uzak 1 boy1/2 boy. G: 1.70 ikili 5/11:3.95. At yarışları sonuçları "Helvetie" Tenis Turnuvası lzmir'de cuma günü başlayacak "Helvetie" 16 yaş altı bayanlar tenis turnuvastnda kura sonucu cumartesi günü doğrudan doğruya yarı finali oynamak üzere Çekoslovakya ile karşılaşacağız. lngiltere, Romanya, Yugoslavya, Çekoslovakya ve Türkiye'nin katıldığı beşinci gruptafinal şansımızın da doğabileceğini bildiren Tenis Federasyonu üyesi Sadun Oğan, "Romanya ve tngiltere geldi. Yugoslavya yarın geliyor. Kura sonucu cumartesi günü doğrudan yart finalde karşılaşacağımız Çekoslovakya'dan henüz ses seda yok " dedi. Kültürpark tenis kortlannda yapılacak Avrupa 5. grup Helvetie 16 yaş altı bayanlarda bir aksillk sonucu Çekoslovakya'nın gelmemesi sonucu otomatikman pazar günü oynanacak finalde RomanyaYugoslavya galibinin tngiltere ile karşılaşması sonucu ortaya çıkacak takımla karşı karşıya gelece 6. KOŞU: Kocaşah KomelDiliyeşil Elmaspare. M: 2.31.71, F: 1.5 boy3.5 boyuzak. G: 2.60. 7. KOŞU: I. Şerife BatanayErhan Selcan. M: 1.07.02, F: Boyun1 boy 1/2 boy. G: 2.45 ikili: 10/11:3.55 Çifte: 2/10:6.35 8. KOŞU: Be/.gin RUzgânnoğluStarlice Satvethan, M: 1.47.20, F: 1.5 boy1 boy3 boy. G: 2.60 ikili: 3/4:4.10 BugünkU Altılı Ganyan: 4(Sam)1 ( U . Güldem) 11 (Aydan)2(Kocaşah) 10(1. Şerife) 3(Bezgin) şeklinde sonuçlanmış olup, Altılı Ganyan oyununda tevzie tabi miktar: 217.146.363rTL:dir. (Baştarafı 1. Sayfada) SHP'nin MKYK üyelerinde genel bir kanı var. "Genel Başkan politik tansiyonu pek yükseltmek Istemiyor, kendisi ile ilgili konularda da kamuoyunda tartışmaya gidilmesini olumlu bile olsa pek istemiyor. Ömeğtn kendisi hakkında merak yaratmak bile istemiyor, oysa politika biraz da bu değil mi?" MKYK'mn bazı üyeleri genel başkanlartnt bu nedenle eleştiriyor. SHP'nin ara seçim tarihinin açıklanmasından sonra yaptığı ilk MKYK toplantısında tnönü 'nün adaylığı kısa bir süre ele alındı. Ama öncelikle DYP'den gelen "seçime boykot çağrısı" değerlendirildi. Kendisine telefon edilen Fikri Sağlar, diğer üyelere bilgi verdi. Bunun üzerine toplantı strasında DYP'ye yeniden telefon edildi. Fikri Sağlar, DYP'den Mehmet Dülger'i aradı ve "Boykot konusunda tam düşünceniz nedir?'' diye yeniden sordu. Dülger, "Boykot için kesin bir karanmız yok, yalnız Mecllste muhalefet olarak ortak tavır alalım ve televizyon yasağı ile ilgili maddenin kaldırılmasına çalışalım, eğer kalkmazsa konuyu yeniden ele alırız"karşılığını verdi. Yani, iki gün önceki görüşme, MKYK toplantısı sırasmda benzer biçhnde tekrarlandı. Telefon görüşmesi bitince, SHP'li üyelerden özellikle "Baykalcı" olarak tamnanlar "boykottan yana" tavır önererek şu düşünceyi savundular: "Aslında seçimlert boykot etmeye kadar her şey düşünülmelidir. Çünkü, Özal'dan her şey beklenir. Bugün ara seçimler için TVyasağı getiren bir iktidar, yann genel seçtmlerde başka kararlara da cüret edebilir. Oysa şimdi muhalefet boykot ederse, Özal seçim de yapamaz." özetlenen düşünceye MKYK'da biiyük çoğunluk karşı çıktı. Konu bir süre tartışıldıktan sonra, Erdal tnönü söz aldı: "Şeçimleri boykot etmeyi hiçbir zaman düşünmedim, buna"hiçbir zaman da taraftar olmadım. Seçimi biz istedik. Aslında, iktidar kendi istediği için değil, bizim kendilerini sıkıştırmamız karşısında seçim kararı almak zorunda kaldı. Zaten örgütte se Basket şov (Baştarafı Spor'da) Binelli, 12 Riva, 13 Agnello, 14 Marzoratti, 15 Sacchetti. DÜNKÜ MAÇLAR Dünya Basketbol Şampiyonası'na dün de devam edildi. Günün C grubundaki en önemli karşılaşmasında ltalya rakibi Federal Almanya'yı 8576 mağlup etti. Çekişmeli ve karşılıklı basketlerle zevkli geçen maçın ilk yarısını da ltalya 3938 önde bitirdi. Günün oynanan diğer maçlannda ahnan sonuçlar şöyle: A grubu: Brezilya: 115 Yunanistan: 91 B grubu: Küba: 81 Angola: 53 C grubu: Çin: 84 Fildişi Sahilleri: 72 D grubu: Yugoslavya: 87 Arjantin: 68. 350 milyonluk (Baştarafı Spor'da) ve 3. ligdeki takımı için amatör futbolcularla anlajıyor. tlk etapta Doğanspor'dan A. Kuat, Osman, lclmanocagı'ndan Nccdet, Blror, TatapöT ' dan Ayhan ve Erdoğduspor'dan Vavuz'la anlaştı. Ayrıca ümit takımından Soner, Olkan, Hayrettin, K. Hamdi ve lbrahim'i profesyonel yaptı. üz. Özal: Belki Rüzgâr esmez (Baştarafı Spor'da) dan ibarettir. Bu deplasmam yaplıracak olan unsurlar da denizdeki su akıntılanyla su yüzeyinin üzerindeki hava akımlarının Karşılıklı etkileşimidir. Haliç, doğa tarafmdan suları hareket ellirilen özel akınttlann kaynağı idi. Haliç'e can veren, kamndaki, yani sularmdaki bu dolaşımdı. Kirlilik ve sanayiya da konut atıklanyla "dolaşım"ı durdurulan Haliç'te akıntıların yol açtığı sıcak ve soğuk su ısı/arkları oynaşmayınca, suyun düzeyi üzerindeki hava ile karşılıklı etkileşim durdu. Su akmtılarımn yol açtığı ısıfarkları, su yüzeyinde ısı/arkları doğuracak ki atmosfer labakasmm suya yakın bölümündeki ısı değişiklikleriyleyer değiştirerek havayı kımıldatabilsin. Ve böylece rüzgâr doğsun. Denizin ulmesi ve sirkülasyonun durmasıyla rüzgâr yaratacak unsurlardan biriyok oldu. Diğer unsur olan atmosfer ise, Haliç bölgesinde havaya karışan ağır gazlar nedeniyle zaten oksijenle alışverişini durdurduğundan ikinci bir durgunluk da havada belirdi. Böylece Haliç tam anlamıyla "rüzgâr esmez, bahk geçmez" bir yer oldu. Bundan 30 yü Oncesine dek palamut, uskumru gibi balıklardan baska ıstakozun dayaşadığı Haliç'te doğalsu akmtıları sirkülasyonu durup rüzgâr da esmeyince balıklar da geçmez oldu. Güneşin ısıl ışmlarından farklı etkilenen kara parçalarıyla su bolümlerinin geç ve erken ısmması, bazen rüzgârı karadan denize bazen de denizden karaya doğru estirir. Böyle bir durum Haliç'te suz konusu olamazdı, çünkü, çamurla dolan Haliç bir kara parçasına dönüşüyordu. Su olma özelliğini yitirmişti. Suyun %90'ı oksijenden oluşur. Haliç'te ise kaçak binalar ve kaçak sanayi, büyiik "oksljen yağması"nayol açmıştı. Haliç'i çevreleyen karaparçalarmdaki ağaçsızlık da oksijen denen insan için hayati metaı yok edince Altın Boynuz öldü. SU RENKSİZ, KOKUSUZ, TATSIZ BİR SIV1DIR Suyun tammlanması "rengi, kokusu, tadı olmayan sıvı"olarakgeçer ansiklopedilerde. Haliç, acaba su olma özelliğini taşıyor muydu? Çevre kirliliğine ait tüm renkler Haliç'teydi. Çevre kirliliğine ait tüm kokular Haliçteydi. Jada gelince... Deniz suyu tadına sahip olması gereken Haliç'in suyundan çeyrek yüzyıldır tatma cesareti göstermiş bir Canlı varlık görülmüş müdür bilinmez. Canlı varlık derken bu tanımm kapsamma balıkları da alıyoruz. Her halde balıklar da cesaret edemiyorlardı Haliç'in sularını laımaya. Nitekim tadan balık ölüyordu. Bu yüzdendir ki Haliç 'balıksız bölge" ilan edilmişti yurttaşın zihninde. HALİÇ'E "BALIK PARKLAR1" GEREK Bugün Haliç'in kurtarılması için büyük çaba harcanıyor. Bunu görmemek diye bir şey olamaz, Fakat "Doğada sıçratna olmaz " diye bir söz vardır. Yapıtaşları teker teker konularak bina yükselir. Binayı yıkmak kolaydır. Birden yıkabilirsiniz. Fakat yapmak zordur. Haliç'in ölümü kolay olmuştur. İnsan zihninin durgunlaşmasıyla Haliç kısa zamanda insan eliyle öldürülmüştür. Fakat eski hale iadesi kolay olmaz Doğada yapıtaşlarmm dizilmesi zaman alır. tstanbul Belediye Başkanı Sayın Bedrettin Dalan, Haliç'i parklarla çevrelemiştır. Taşıma ağaçla, taşıma çimle park birkaç günde ya da haftada kurulabilir. Fakat Haliç'te ancak "balık parkları" kurulduktan sonradır ki oraya hayat yeniden geldi denilebilecektır. Balık bir denize ne zaman geleceğini bilir! Balık. doğal su akıntısı veniden başlamış bir Haliç'e gelir. Bunun için de çamurlu ve kırli suların Haliç'i terk etmesi gerekir. Balıklar gelince oksijen kaynağı yeşil yosunlar görünür. Bu ise Haliç'e doğal rengini iade etmeye başlar. Denizlerin rengi, yansıttıklan göğün rengini alırlar. Bir de su altındaki doğal örtü tabakalarının verdiği renk karışır mavi renge. Ve, böylece renkler temiz ve doğal renkler oynaşmaya başlar. Ancak balık parkları kurulduktan ve doğal renkler gerı geldikten sonra Haliç'in ünlü kokusu giderilebilir. Dediğimiz koşullar avdet ettikten sonra Haliç'in suyu "rengi, kokusu, tadı" normale dönmüş bir sıvı halini alır. Şimdiki haliyle sıvı bile denemez. Haliç henüz macunu andırır "katı" bir maddedir! HALİÇ'E DÜŞMEK, DENİZE DÜŞMEYE BENZEMEZ Çeşitli kimyasal reaksiyonlarm bilinmeyen ısı dereceleri yarattığı, sıvınınyerini macun gibi çamurlarm doldurup "katı"sıvı haline dönüştürdüğü Haliç'e düşmek, denize düşmeye benzemez. Şu anda Haliç'in normal olmayan rengi, kokusu, tadı bir yana kürek yarışması için "fizik "sel koşullar bile müsail değildir. Çünkü çok ince hesaplara dayanan kayık yarışmcnda deniz suyunun yoğunluğu bile önemli bir etkendir. Çamurun karıştığı ve tozların muhakkak yoğunlaşttrdığı Haliç suları. yarışmada yeni rekorların ortaya çıkmasına neden olabilir. Denizde gidiyoruz sanılırken karaya çıkmasalardı barı! Reklama kanşılmaz. Sayın Dalan, Haliç'i reklam etmek için istediği deniz ve kara yarışlarını düzenleyebilir. Ama reklama göre çalıştınlan zihinler arasında çocuklara dikkat etmek gerek. Her şey normale dönmüş sanarak Haliç'e girecek çocuklar kötü sonuçlarla çıkabilirler. Çocuklar 40 senelik Kâni, olmaz Yani'yi bilecek yaşta değıllerdir. OrduBpor TUrkiye İkinci Ligi ekiplerinden Orduspor da Yugoslav modasına uyarak iki oyuncu transfer etti. Alınan bilgiye göre, Yugoslavyada futbol hayatlarını sürdüren Tomiç ve Muyezinoviç adlı oyuncular 30'ar milyon lira karşılığında Ordu&porlu oldular. Oyunculardan Tomiç orta saha, Muyezinoviç ise savunmada görev yapıyorlar. MerBİn td. Yıırdıı Geçen sezon 2. ligde kılpayı kalan Mersin Idmanyurdu, parasal bunalım nedeniyle transfer yapamadı. Kulüp Genel Kaptanı Faruk Karadoğan, kulubün kasasında tek kurus para bulunmadığmı bu nedenle dış transfer değil, iç transferin bile yapılamadığını açıkladı. Fanık Karadoğan, geçen yılki kadro ile mucadele edileceğinı ve Hüseyin, Alper ve Fual'ın satış listesine konduğunu söyledi. Mersin ldmanyurdu'nun teknik direktörlüğüne ise Ismet Arıkun gctirildi. Paraya sünger (Baştarafı 1. Sayfada) kaynaklanan "fazla paranın" enflasyonıı azdıraçağından korkan ekonomik birimler tarafından hazırlanan öneriler şu başlıklar halinde toplanıyor: 1 Bankacılık kesimlnde: Hükümet taban fiyatlarından kaynaklanan tarım üreticisi gelirlerinin banka mevduatına kaymasını bekliyor. Ancak mevduat artışının, krediler yoluyia yeniden ekonomiye dönmesi ve ekonomiyi ısıtmasından endişe ediliyor. Bu nedenle henüz tartışması süren bir onleme başvurularak, banka mevduatlanndaki artışın bir bölümünün Hazine plasman bonosuna yatırılmasının zorunlu tutulması düşünülüyor. Merkez Bankası'ndan bir yetkili, konuya ilişkin bilgi verirken, "Bu uygulama için düzenleme bekleniyor" dedi. daki nakit için ayrı bir ölçüt, nakit sayılan tahvil, bono gibi menkul değerler için ayrı bir ölçüt getirilecek. Bankaların her iki ölçüte de uyması gerekecek. EK ÖDENEK YOK 2 Kamu kesimi: Merkez Bankası'ndan KtTMere yönelik kısa vadeli avanslar tamamen durdurulacak. KlTIere yönelik kamu kredilerinin rakamlarına ilişkin olarak çelişkiü bilgiler ediniliyor. Bir iddiaya göre, Merkez Başkasf ndan Hazine'ye yönelik kısa vadeli avansların tutarı 1 trilyon liraya ulaşmı; durumda. Hazine bu tutarın 600 milyarlık bölümünü iç borç geri ödemelerinde kullandıktan sonra, 400 milyarını da KtT'lere iletmiş bulunuyor. Yılın ikinci yarısına ilişkin yatırını politikasında ise kesinlikle ek ödenek verilmemesi ilkesi beninısendi. Fonlarla birlikte 1.5 trilyon liraya ulaşması beklenen kamu yatırımları ödeneklerinin yaklaşık yüzde 6O'ı yılın ilk yarısında kullanıldı. Yatırımcı kamu kuruluşları yılın ikinci yarısında ödeneklerinin sadece yüzde 40'ını harcayabilecekler. Yatınmlardan sorumlu DPT'nin bir yetkilisi, "Amacımı/. yatınm hacmini aynen korumak, ek ödenek vermemektir" diye konuştu. Aynı yetkili belediye yatırımlarına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, "Kaynagı olan belediyenin yatınm lurı sürecek. Ama hiçbir belediyeye ek kaynak aktarılmayacak" dedi. GFJ.tR ORTAKLlCl SENETLERİ "Sünger operasyonu"nun bir parçası niteliğinde ağustos ayı başında piyasaya 100 milyar lira tutarında ve yüzde 41 net faizli KebanKöprü gelir ortaklığı senedi sürülecek. Bu senetlerin kamuya net faiz yükü yüzde 50 dolavında hesaplanıyor. FIYAT AYARLAMAS1 Hükumeti bekleyen ara seçim hazırlıklarına karşın ekonomik birimlerdeki ilginç bir beklenti de dikkati çekti. Yeni önlemler paketi ile birlikte önemli ölçüde kamu desteğinden yoksun kalacak kamu kuruluşlarının bir dizi fiyat ayarlamasına gitmesi olasılığından söz ediliyor. Bir yetkili konuya ilişkin bir soruyu yanıtlarken, "Özal hükumeti, seçim var diye kamu kuruluşlarının maliyel artışlarındaıı kaynaklanan zorunlu fiyat ayarlamalarını geri bırakmaz sanıyorum. Böyle bir yöntemin acısı daha sonra çıkar" diye konuştu. Türkîye'de Diğer bir yetkili ise, "Banka(Baştarafı Spor'da) ların zorunlu tasarmfa yoneltilgenç çocuk öldü gitti. Meğersc mesine simdilik gerek duyulkalp hastasıymış, ama bile bile madıgını" ifade etti. Kesin karaonu oynatmışlar" dedi. rın önümüzdeki günlerde verileYıllardır t'utbolcuları ceği tahmin ediliyor. "bedava" tedavi ettiğini söyleFAİZE YfcNİ YÖNTEM yen Demircan Akan, futbolcuHükümet banka kaynaklarıların hastaneye gitmekten kaçın nın her an çekilebilecek olan dığını belirterek, "Türk futbol"vadesiz mevduat" hesaplarında cıısıı hastaneye gelmeyi bir forbirikmesini de istemiyor. Daha malite olarak görüyor. Yani hiç önceden belirlenen bir takvime kimse sağlıgına önem vermiyor. göre, halen 11.66 düzeyinde olan Ama ne oluyor? Adam 2 gün vadesiz mevduat faizinin ağustos top oynuyor, 5 gün yatıyur. İş ayı başında iki katına yükselmesi te Fenerbahçe, geçen sezon bu gerekiyordu. Oysa yeni çalışma taslaklarına göre, vadesiz mevduhasla fulbolcular nedeniyle ligi at faizinin yükselmesi bir yana, iyi bir yerde biliremedi" dedi. Fenerbahçeli f'utbolcuları mıı söz konusu oranın yüzde 9'a düşürülmesi planlanıyor. Bu yoldaayencdcn geçiren bir diğer doktor Prof. Orhan Demircan ise, ki önerilerinin gerekçesini anlatan bir yetkili şunları söyledi: "Futbolculann hemen hemen hepsinde patalojik rahatsızlık "Tasarrufların bir dönem için var. Ama hiç kimse kendisine vadeli hesaplara kaymasını istibakmıyor. Islak kafayla karda, yoruz. Bunun bir yolu vadeli takışta dışarı çıkıyorlar. Böyle sarruf faizini arttırmaktır. Ama olunca da randıman biz ikinci yolu deneyerek vadesiz alınamıyor" diye konuştu. tasarruf faizlerini düşürmeyi heÇapa Tıp Fakültesi öğretim defliyoruz." Vadesiz lasarruflagorevlilerinden Prof. Dr. Kaya ra uygulanan faiz, bir aylık vaÇilingiroğlu ise, futbolcularda deli hesapların faizinin üçte bir görülen hastahkların, form dıl oranında saptanıyor. Vadesiz şüklüğüne neden olduğunu söy mevduat faizlerinin düşürülmeleyerek, "Futbolculann hemen sinde bir ay vadeli hesap faizlehemen hepsi nefe.s almakta zor rinin aşağı çekilmesi yerine, bu lanıyor. Ve çogunun sinıı/iii var. oranın değiştirilmesi yoluna giAma bunlar tam anlamı ile bir dileceği sanılıyor. duktor kontrolünden geçiyor mu Merkez Bankası, banka kasabilinmez. Sanmıyorum ki bunla larında tutulan nakit hareketlerın yüzde beşi tam anlamı ile rini daha iyi izlemeyi de amaçlımuayene edilsin. Çünkü üstun yor. Bu yüzden banka kasalarınkörü bir muayene ile birçok has da tutulan para anlamına gelen talıga rastlanıyor. Bir de tam te disponibilite hesap yönteminde şekküllü bir kontrol yapılsa sa değişikliğe gidilmesi bekleniyor. nırıın sağlam futbolcu sayısı ol "Kademeli oran" adı verilen yedukça azalır" dedi. ni bir teknikie, banka kasaların (Baştarafı 1. Sayfada) sağı getiren yasaya gösterilen tcpkiler üzerine, "Daha önce ara seçimlerde konulan yasaklar hatırlanmadı galiba" diyerek muhalefet lidcrlerinin kendisine "hücum etmeye başladıklarını" söyledi. özal, "lOilden birerkişi seçilecek diye TV'nin kıymetli zamanlarını bunlara ayıramayız" şeklinde konuşarak, "Biz TV'ye haber oluyorsuk onlar da dün akşam (önceki gece) uzun uzun konuştular.. Ben iktidarım.. fcraat yapıyorum. Yaptıgım işleri anlatıyorum halkıma. Anlatmak zorundayım" dedi. özal, TV'yi "esas muhalefet liderlerinin kullandığım" belirterek, "Hepsi koro halinde ANAP'a yükleniyorlar. Bizim bir sözümüz vardır. Meyvesi olan ağaç taşlanır " biçiminde konuştu. Daha iyisini yaparak tüm partilerin ara seçime katılmalarını sağladıklarını ifade eden Başbakan özal, "Bu konu bundan demokratik tasavvur edilebilir mi?" dedi. Muhalefet liderlerinin TV'ye çıkma istekleri üzerine de Özal, "Bakarsınız, onlara seçimin yapılacagı ayda bir iyilik yapıveririz" şeklinde konuştu. özal, HDP Genel Başkanı Mehmet Yazar'ın "Hodri meydan" dediğinin hatırlatılması üzerine, "Hele bir aday olsun bakalım. Boyunu görelim" dedi. Özal, daha sonra özel uçakla lstanbul'a, oradan da Ankara'ya gitti. Gölgelî seçim (Baştarafı I. Sayfada) mııletvekili olmalı, sonra bize meydan okumalıdır. Kendisine bu kadar güveniyorsa adil bir genel seçimde hodri meydan, hodri sandık diyorum" dedi. Yasaksık, fasaklısız, özgür, eşit, adil bir genel seçim yapılmasını isteyen Cindoruk, "O nerede aday olacaksa, aynı bölgede yarışalım. 1977'de yaşadıgı İzmir yenilgisini bir kere daha yaşasın. İlk genel seçimde milletvekili bile olamayacak bir Basbakanın bize meydan okumaya hakkı yok" biçiminde konuştu. Cindoruk dün partisinin Merkez Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada Basbakanın ara seçimlerine bile televizyon yasağı getirecek kadar "yüreksiz" olduğunu öne sürerek şöyle devam etti: "Basbakanın meydan okuma taktigini sağlıksız ve çocuksu bir kişiligin barış lesellisi sayıyorum. Sayın Özal'ın Başbakanlıgı da başpehlivanlıgına benziyor. Çayır aga.sının armaganı başpehlivanlığı da, ilılilalin diyeli Başbakanlıgı da özenlinin ve siyasi yüzsuzlüğün eseridir. Ciddi bir devlet adamı haysiyeti ve vakarı, her ikisini de redde yeterli idi." ANAP'ın, 6 Kasım seçimlerinin özel, yasaklı ve ayrıcalıklı konuşmalarının ürünü olduğunu vurgulayan Cindoruk, "Bugün bile, benzer şartlarla seçim düzenleınenin yollarını aramaktadır. Yaptıkları ara seçim teklifi, ayıplı ara seçim şartlarını taşıyor" dedi. Basbakanın seçimin koşullarını kendi çıkarına ve yararına duzcnlemek istediğini kaydeden Cindoruk ara seçimde muhalefet partilerine getirilen radyotelevizyon yasağını da kınayarak şunları söyledi: "Hükümet oldugu iddiasıyla seçim gününe kadar Başbakan, her haber bülteninde konıışacak. lcraatın içinde konuşacak, bakanları PTT santralı, yüzme havuzu açılışlarında konuşacak. Yaygın propaganda aracı olan radyo ve televizyonun tesirinden sadece Başbakan ve partisi yararlanaeak. Bu seçim, hür, adil, eşit . ve demokratik olmaz. tktidar parlisinin şartlarını tespit ettiği seçimler demokrasiyi getirmez." Basbakanın seçim yasasına dayanak beceremediği, bozuk bir Türkçeyle muhalefete meydan okuduğunu söyleyen Cindoruk, "Biz ülkemizde siyasi seviyenin giderek yükselmesini isledigimizden bozuk bir Türkçe kullanan, argo ve ayıp sözcüklerle konuşan Başbakana cevap verme gereği duymadık. Basbakanın konuşmaları, Ulkemizi yurt içinde ve dışında kiiçuk düşürücü, çirkinlige, hırçınlıga dönüştü. Konuşmaları 18 yaşından küçüklere yasaklanacak kadar mıuır hale gel di." Cindoruk Başbakana ilk ve. son kez hakettiği yanıtı vereceğini söyleyerek başladığı sözlerini şöyle sürdürdü: "Milleliınizin ve bizim en büyük talih.siıligimiz bu yapıda bir insanın ülkenin kaderine el koymasıdır. Talih ya da lalihsizlik bizi bu şahsa ınuhatap kılmıştır. , Bu örnek hepimize ders olsun, tarihi yapanlar, milletimiz ve bizler bu gibi macera arayıcılarına, fırsatçıların ince kurıtazlıklarla milli iradeyi aşmasına bugünden; öte yol vermeyelim. Esas şaştıgımız, bu Basbakanın ardından hâlâ yürüyen, milliyetçi dava ar< kadaşlarımızın variıgıdır. Onları silkinmeye, hakkın ve vicdanuı yoluna çagırıyorum. Tarih bizden görev bekliyor." Cindoruk ara seçimlerde aday< lığı konusunu ise yüksek kurulun kararına bıraktığını söyleyerek "Emrederseniz varım" dedi. (Baştarafı 1. Sayfada) gal sırasında bu bombaları kullanrnası üzerine satışa son verdiklerini belirttiler. lddialara göre bunun üzerine Israil, bomba yapımcısı iki özel firmayla yasadışı yollardan anlaşarak yapım teknolojisini çalmayı başardı. Bu konuda soruşturma açıldığı, önceki gün Dışişleri Bakanlığı'na çağrılan tsrail'in VVashington Büyükelçisi'ne resmen bildirildi. Ancak Israil büyükelçiliğinden henüz bu konuda bir açıklama yapılmadı. "Misket bomba' patladığı zaman içinden çevreye daha küçük yüzlerce patlayıcı yayılan ve daha fazla ölüıııe yolaçan bir bomba lürü. Bu bombayı A B D ilk kez Vietnam'da kullanmıştı. Özellikle kentlerde sivillere karşı kullanıldığında çok ctkili olan bomba bu niteliğinden ötürü büyük tepki çekiyor. Israil aleyhinde açılan bu casuüluk soruşturması son bir yıl içinde ikinci soruşturma oldu. Daha önce de bir Amcrikan deniz istihbarat subayı, Jonathan Jay Pollard 5 Israilli ajana ABD uydularından elde edilen ve Ortadoğu bölgesindeki ülkelerin askeri güçlerine ilişkin bilgileri vermekten ötüfu tutuklanmış, olaya karışan lsrailliler sınır dışı edilmişlerdi. Israil
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear