Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER kum verme ımkânını sağlamak olduğu" böylece "şeklı hukuktakı hakkı, maddı mulâhazalann, adalet mülâhazalannın sınırlayacağı ve onu gerçek ölçulenne göturebıleceğı" belınıldıkten sonra, rahmetlı hocamız Sayın ustad Ord Prof Dr Andreas B Schvvarz'ın şu parçasına da yer venlmektedır "tkıncı maddenın her ıkı hukmu de kanunun son zamanlarda genel esaslar (zabıtalar) tabınyle ıfade olunan büyuk kaıdelennden bındır Bu esaslar, ferdı vazıyetlenn ve hususıyetlenn, baştan görülmesı mumkun olmayan sayısız değışıkhklerı karşısında, bır nazım ve kanunun harfı harfıne tatbıkatımn hakkamyete uymayan netıcelere göturduğu haller de de bır tashıh vasıtası olarak, butun hukuk sıstemıne hâkım bulun maktadır Umumı esaslar, kanuna ve onun hukumlenne, havatın değışık vazıyetlenne uymak kabıbyetmı \ermekte ve kanuna genış bır elastıkıyet bahşetmektedır " Bu buyuk ve unutulmaz hoca, Medenı Yasa'nın 2 maddesındekı du nıstlük kuralları ve hakkın kötüye kullanılması yasağı olmaksızın "ka nunun ıyı ve salım bır şekılde ışleme sıne ımkân bulunmadığım" bır kez daha vurgulamakta, ünlu Alman hukukçusu Hedemann'ın yasalann bu ılkelere yer veren maddelerını ">a samn şahane maddelen" dıye nıtelendırdığını de bıldırmektedır (Bkz Schwarz, Medenı Hukuka Gınş, Çevıren Dr H Veldet VeUdedeoglu, Istanbul 1946, S 203/204, Borçlar Hukuku Derslen, Cıld l.Çevıren Dr Bülent Davran, tstanbul 1948, S 341/342 ) Bütün bu gerçekler karşısında, yalnızca tapulu taşınmaz satışının resmı bıçımde yapümadıkça geçersız olacağı kuralını göz önunde tutarak, sözleşme karşılıklı olarak yenne getırılıp uzun yıllar boyunca geçersızlığı ılerı sürmeyeceğı yolunda karşı tarafa haklı bır guven yarattıktan sonra, geçersızhğı ılen surmerun hakkın kötüye kullanılması yasağına (hak duşumu kuralına) aykın olacağını görmemezhkten gelmenın, Bek taşı'nın "Ben hafız değılım" dıyerek "Sarhoşken namaza yaklaşmayın" buyruğunun yalnızca "namaza yaklaşmayın" bölumunu hatırlamasına benzedığı apaçıktır Bu yanlış yola bır kez sapıldıktan sonra, artık Hukuk Genel Kurulu'nun karanna konu olan olaydakı gı bı sözleşmenın karşılıklı olarak yenne getınlmesınden sonra yalnızca bır bu çuk yıl değıl, Medenı Yasa'nın 639 maddesıne göre malıkı ya da mırasçılan adına tapuda kayıtlı taşınmazlarda kazandıncı zamanaşımı da ışlemeveceğınden, on beş ya da daha çok, örneğın kırk beş >ıl geçse bıle satıcının sattığı katı gen alma da\ası kabul edümek gerekecekar kı, bövle bır çozumun Karakuşî bır hukum den başka bır şev olmavacağı besbelhdır Modem hukukta hak duşumu kurumunun en genış olçude benımsen mesının nedenı de, yukarıdakı örnekte pek canlı bır bıçımde görulduğu uzere, zamanaşınvmn (ve hakkı duşüren surelenn) yetersız kaldığının anlaşılraış olmasıdır. Böylece, hak düşumü kurumu, zamanaşımı ya da hakkı düşüren süre geçmemış olsa bı le, ortaya çıkabılecek haksızlıklan duzeltmek yolunda kendıne vergı ayn bır ışlev yapmaktadır TEMEL Y\NIIX;i Sayın Çetın Aşçıoğlu, Hukuk Genel Kurulu'nun karanndakı başkaca yanılgılan da büyük bır nufuz ve ısabetle eleştırmıştır Özellıkle, Medenı \ksa'mn 2. maddesı anlamında satıcının tapuyu vererek sözleşmeyı yenne geüreceğı yolunda alıcıda haklı bır güven yaratraası olgusuyla 3 maddesı anlamında ahcının resmı bıçıme uymadan yapılan sözleşmenın geçersızlığını bılmemesı yolundakı ıyı myetı olgusunun bırbırıne kansurüarak, sonınun yalnızca ıyı myetm korunması sorunundan ıbaretrnış gıbı gösterılmesımn, bundan dolayı da 3 maddenın II fıkrasına göre resmı bıçıme uymadan yapılan sözleşmenın geçersızlığını büroesı gereken alıanın ıyı nıyet savında bulunamayacağından söz edılmesının yersızlığıne ışaret eylemıştır Ayrıca, kararda dayanılan 10 7 1940 gun, 2/77 sayılı ve 26 5 1954 gün, 8/18 sayılı ıçtıhadı bırleştırme kararlannın ınceledığımız hakkın kötüye kullanılması yasağı ve ondan kaynaklanan hak duşumu sorunuyla hıçbır ılgısı bulunmadığım da belırtmıştır Bız de burada Hukuk Genel Kurulu karanndakı yanlış çözüme yol açan asıl temel yanılgıyı ortaya koymak ısterız Kararda, resmı bıçımde yapılmayan sözleşme "vok hükmünde" sayılmış, böyle bır sözleşmenın "borç doğurmayacağı", bundan dolayı "doğmayan bır borcun yenne getınlmesınden de söz edılemeyeceğı" ılen sürülmuş, bu yüzden de Medenı Yasa'nın 2 maddesındekı hakkın kötüye kullanılması yasağımn uygulanamayacağı sonucuna vanlmıştır tlkın şunu belırtelım kı, hukuksal ışlenın yokluğu kavramı, modern öğretıde tam bır görüş bırlığıyle çok eskıdenberı red ve terk edılmış bulunan, yanlış, çelışkılı, ustelık de yanıltıcı bır kavramdır Nıtekım, tanınmış Fransız hukukçusu Niboyet'nın bu kavramla alay ederek bu gerçeğı vurgulayan ve hukuksal kara mızah türünun çarpıa ömeklennden bın olan şu "benzetmesı" pek ünludür "Bu deyım, yıldınmı savacak yerde, onu çeken bır paratonere benzer" Bunun Türkçedekı karşılığı, vatırdan dıledığının tam tersı çıkan adarnın "Yatır olmasına yatırsın da, lafı tersınden anhyorsun" sözüdur Kaldı kı, eskı öğretının temsılcılerınden unlü Fransız hukukçusu Tissıer gıbı hukukçular bıle, yok hukuksal ışlem kavramını evlat edınme soz leşmesı gıbı çok sırurlı durumlara hasrederek bu kavramı ayakta tutmaya çabalamışlarsa da, sonradan bu kavramın bu ışlemler ıçın dahı pratık bır önemı olmadığmı kabul etmek zorunda kalmışlardır kı, eskı öğretının bu unlü temsılcılennın bu tutumunun, Nasreddın Hoca'nın kar helvası ıçm "Ben ıcad ettım ama ben de beğenmedun" demesme benzedığı meydandadır Bundan dolayı, vaktıyle bızzat bu göruşu savunan yazarların bıle doğru olmadığını kabu! ve ıtıraf eylemek zorunda kalarak terk ettıklen böyle bır göruşu benımsemenın ne kadar yanlış olduğu kendılığuıden anlaşılan bır gerçektır Bundan başka, Hukuk Genel Kurulu karannda dayanılan yasanın uygulanmasının acemılık dönemmde venlmış 26 5 1954 gün, 8/18 sayılı ıçtıhadı bırleştırme karanndakı resmı bıçıme uymadan yapılmış taşınmaz satımının gecersızlığmın mutlak butlan olduğu göruşu de, Isvıçre Borçlar Yasası'nın eskı şanhlennce Alman Medenı Yasası, paragraf 313'ten Isvıçre hukukuna aktarılmış bulunan bır göruş olup, bu görüş dahı çoktanben aşılmış, gende bırakılmış ve eskımış bır göruştür Gerçekten de, Hukuk Genel Kurulu karannda anılan Borçlar Yasası, md 11, H, 22, II, 213'te ve taşınma mülkıyetını geçırme borcunu doğuran sözleşmelenn resmı bıçımde bağlı olduğu ılkesını koyduğundan asıl arulması gerekır ken her ne hıkmetse unutulup atlan mış olan Medenı Yasa, md 634'te, kaynak Isvıçre Borçlar Yasası ye Medenı Yasası'nda olduğu gıbı, bıçıme uymadan yapılan sözleşmenın yalnızca "geçersız" olacağından söz edıl mış, yoksa bu maddelenn hıçbınnde Alman Medenı Yasası, paragraf 313'tekı gıbı "mutlak butlan"ın sö zü bıle edılmemıştır Bundan dolayı, tsvıçreTürk hukukunda modem öğretı, karşılastırmalı hukuk yöntemıyle ve bıçım kurallarıyla gudülen amacı da göz önünde tutarak, bıçım eksıklığı yuzunden ortaya çıkan geçersızhğın mutlak butlan çeşıdınden bır geçersızlık dahı olmayıp, bıçım eksıklığınden zarar gören tarafın defi ya da bozucu yenıîık doğuran hak olarak ılen surebıleceğı suı genens (kendme vergı) hafıf bır geçersızlık çeşıdınden ıbaret olduğunu kabul etmektedır Modern öğretı, özellıkle, mutlak butlan kuramına karşı esaslı bır kanıtın da, bu kuramın bıçım eksıkhğınm düzebşı sorununu tatmın edıa bır yolda çözmekle yetersız kalması olduğunu vurgulamaktadır kı, bu kanıtın ne kadar doğru olduğu, Hukuk Genel Kurulu'nun karanyla gerçekten de pek acı ve çarpıcı bır bıçımde ortaya çıkmıştır (Bu konuda aynntılı bılgı ıçın, yu kanda "örnek Bır Karar bölumünde anılan "Medenı Hukuk Sorunlan" adlı yapıtırmzın V Cüdmde, s 159 ve sonrasına bakılabılır) Görülüyor kı, bu kararda, bıçım eksıkhğı yuzunden geçersızlığın turu konusunda tarıhsel gelışım surecındekı en eskı ve çağdışı kuramlara saplanılmış, bu temel yanılgı da karardakı pek yanlış ve adaletsız çözu me yol açmıştır Yüksek Yargıtay'ın "Hatadan dönmek fazılettır" ılkesınce, halkın daha çok canı yanmadan bır an önce bu yanlış karardan dönerek kökleşmış doğru ıçtıhadıru sürdurmesını dılerız 6 EKİM 1986 Prof. Dr. tSMET SUNGURBEY Konuı (ve ışyen) sıkıntısı ıçınde kıvranan halkın buyük bır kesımı şu tehlıkeyle karşı karşıyadır Yapsatçı muteahhıtler, tapu>u sonradan vereceklerınden söz edıp çoğunlukla satış parasının yansını da peşın alarak, halka adi senetle kat satmaktadırlar Başını soktuğu konutun sahıbı olacağına ınanıp guvenen alıcılar da, satış parasının gerı kalan bölümunü dışınden tırnağından arttırarak bırkaç yü boyunca ödeınektedırler Gelgelelım, alıcılar tapuyu ısteyınce, yapsatçılar, (alacağına şahın, vereceğıne karga deyışınce) aradakı sözleşmenın resmı bı çımde yapılmış olmaması yuzunden geçersız olduğundan söz ederek, alıcıları yülardan ben oturdukları konuttan sokağa atmaya yeltenmekte dırler Yapsatçılann amacınm, enf lasyon yuzunden değen bırkaç kat anmış olan katı, başka bırıne daha yukseğe satarak aşın kazanç sağla mak olduğu açıktır Oysa, alıcı. ödedığı parayla artık bır daha kat değıl, kumes bıle aJamayacaktır Böyle bır dururaun hak ve adalete açıkça aykın olduğu, herkesın gözune batacak kadar ortadadır Medenı vasamızın 2 maddesındekı hakkın kötüye kullanılması yasağının özel bır çeşıdı de, öğretıde, "venıre contra factum propnum" dı>e anJaülan "çelışkılı davramş" yasağıdır Nıtekım, bu ılke, bundan ön cekı özel Hukuk >asamız olan Mecelle'nın "kulh kaıdelen" nıtelığındekı 100 maddesınde de şöyle dıle getınlmıştır "Her kım kı kendı tarafından tamam olan şeyı nakz ıtmeğe sa'y ıderse sa'yı merduddur ' tşte bu çelışküı davranış yasağımn uygulama alanına gıren en önemlı durumlardan bırı de, bır kımsenın hakkına aykırı bır duruma uzun su re ses çıkarmayarak karşı tarafta artık hakkını kullanmayacağı yolunda haklı bır guven yarattıktan sonra. bu tutumuyla çelışküı bır yolda, hakkını kullanmaya kalkışmasıdır kı, böyle bır davranışta bulunan kımsenın hakkımn "hak duşumune" (kavnak Isvıçre ve Alman öğretılenndekı deyımıyle "Verwırkung"a) uğramış olduğu kabul edıl r Yalnız özel hukukla değıl, kamu hukukunda da geçerlı olan "hak duşumu" ılkesı, Istanbul ve ^nkara Hukuk fakultelennın daha ılk sınıflannda okutulan ders kıtaplannda açıklanmış olduğu gıbı, Yuksek Yargıtay'ın kökleşmış ıçtıhatlarıyla da benımsenmış bulunmaktadır (Bu konuda aynntılı bılgı ıçın bkz SLN GURBEY, Medenı Hukuk Eleştırı len, Cıld II, Istanbul 1970, s 323 \e sonrası, Medenı Hukuk Sorunlan, Cıld V, İstanbul 1984, s 140 ve son rası, s 157/158, s 241 ve sonrası ) Yüksek Yargıtay 'ın bu ılkeyı doğrudan doğruya ınceledığımız soruna ılıskın olarak buyuk bır başan ve ısa Halkın Güveni ve Bîr Adaletsizlik betle uygulayıp Tıirk adalet tanhınde yakışır olduğu >en almış bulunan kökleşmış ıçtıhatlanna bır ömek olarak, Hukuk Genel Kurulu'nun 6 Hazıran 1979 gün, 1978/14190 ve 1979/799 sayıU karan göstenlebılır Buna göre "Bır sözleşmenın taraflanndan bırısı, o sözleşmenın ıfa olunacağı hu susunda o gune kadar suregden da>ranışlanyla karşı tarafa tam bır guvence vermış (haklı bır guven uyandırmış) ve karşı taraf da sözleşmenın yenne getınleceğı ınancına ıyı nıyetle bağlanarak kendısme duşen edımlen yenne getırmış ıse, artık sözleşmenın şekıl yonunden geçersızhğının üen surulmesı, hakkın kotuve kullanılması nıtehğını taşır ve bu savunma, yasal hımayeden voksun kalır Olayda da, davalının şekle aykırılık nedenıne dayanan savunması, hakkın kotuye kullanılması nıtelığınde bulunmaktadır O halde, davalı, artık sözleşmenın geçersızkğıne dayanarak akdın ıcrasından kaçınamaz " VE, TAM TERSİNE KARAR! Ne yazık kı, Yuksek Yargıtav 14 Hukuk Daıresı'nın göruşune uyarak, Hukuk Genel Kurulu, 29 Ocak 1986 gun, E. 984/14849, K 986/57 sayüı karanyla, bugune değın kökleşmış olan göruşunun tam tersıne bır karar vermıştır Hukuk Genel Kunılu'na katılan üyelerden Sayın G Enş ıle Sayın Çetın Aşçıoğlu, bu karann hukuk ılkelerıne, öğretıye, adalete, Yargıtay 1 Hukuk Daıresı, 15 Hukuk Daıresı ve Hukuk Genel Kurulu'nun yerleş mış ıçtıhatlanna, üstelık ne kadar şa şırtıcıdır kı, bu karann verılmesıne yol açan bızzat 14 Hukuk Daıresı'nın kendı kararlanna dahı aykın olduğunu belge ve kanıtlarıyla ortava koymuşlar, bövlece "Cumhura mj halefet, hataya harnlolunur " ozde yışmce son derece yanlış olduğunu behrtmışlerdır Aynca, Sayın Çetın Aşçıoğlu, aşağıdakı göruşlenvle, çağdaş hukukçuluk yöntemının "Ankara'da yargıçlar var'" dedırtecek kadar parlak ve ovünulecek bır örneğjnı vermıştır kı seçkın hukukçunun bu sözlen herkesın kulağına kupe olup hıçbır zaman hatırdan çıkarılmamak, bunlardan ıvıce ders ve ıbret almak gerekır "Davaya konu olan olavın temelınde, Turk toplumunun konut ıhtı yacının karşılanması ve ulusça bır lık.e yaşadığımız enflasyon olgularıyatmaktadır ( ) O halde sorun toplumun yapısını, ıhtıyaçlarım ılgı lendıren ekonomık \e sosval ıçerıklı >apıya sahıptır Hâkımler ve tum yargı organları, çıkarlar dengesını, hukuk ve adalet kurallarmı gözeterek toplumun ıhtıvaçlanna cevap vermek zorundadır lar Bunun ıçındır kı, yargılama ışı bır sanat olarak kabul edılmektedır Bır kanunun yazılı sözcüklennın getırdığı kuralları okuyup sonuca gıtme ( ) ışını, orta duzeydekı kışıler de (rahmetlı hocalanmızdan bırının öğrencılenru böyle bır tehhkeye karşı uyarmak ıçın sık sık yıneledığı deyımle bakkalın çırağı da 1 S kolaylıkla yapabılırler Ne var kı asıl zor olan, adaletı gerçekleştırmek ve hukukun yalnız yazılı metınlerden ıbaret olmadığı ınancını yerleştırmektır Hâkımler mesleğımn kutsallığı da buradan gelır Bu nedenledır kı, Medenı Kanunumuz kanunların uygulanmasında ve haklann kullanılraasında daıma ön planda tutulabılecek ana kurallar kabul etmıştır (Sayın Aşçıoğlu, burada Medenı Yasa'nın 1 maddesındekı amaca göre yorum ılkesı ıle 2 maddesındekı durustluk kuralları ve hakkın kötüye kullanılması yasağım açıklamaktadır ) Pozıtıf hukuk, hayatın akışı ıçınde gehşen tum olaylan ve tüm ayrıntılarını kurallaştırma olanağına s?hıp değıldır Aslında bu düşunce tarzı, çağdaş uygar toplumlann kabul ettıgı kanunlaştırma sıyasetıne de uygundur Medenı Kanunumuzun temel > apısı v e araacı buna da> anır Kanunlarla getınlen hukuk kurallannın her somut olavın özelhğıne göre yoruma tabı tutmadan uygulanmasının, adaletsızlıkler doğurabıleceğı de göz ardı edılmemelıdır O halde, toplumumuzun ekonomık ve sosyal ıhtıyaçlannın ortaya gkardığı bır sorunun çıkarlar dengesı, adalet ve hukuk ınançlan ve yasanın amacı gözetılerek sonuçlandınlması gerekır Taraflar sözleşmeyle tum edımlenru yenne getırdıkten sonra, davacının şu ve>a bu nedenle (olayımızda sözleşmeden daha fazla çıkar temın etmek amacı>La) tapuda devır ışlemıne vanaşmaması ve şımdı bu davada şekıl noksanlığına sığınması, hakkın kötüye kullanılmasımn tıpık örneğım oluşturmuştur ( ) Kaldı kı, taraflar, sözleşme>ı uzun bır sure yururlukte tutmak ve koşullarını yenne aynen getırmekle şekıl şartı kurahnın amaçladığı hususları da (özellıkle acele kararları önlemek, lyıce duşunup taşınarak karar vernıeyı sağlamak amacını da) yenne ge tırmışlerdır Şunu da belırtelım kı, Medenı Yasa'mn 2'ncı maddesındekı durüstluk kuralları \e hakkın kötüye kullanılması vasağının, yasadakı kurallann "onsuz olmaz" bıçımde zorunlu bır tamamlavıcısı ve duzeltıcısı olduğu gerçefı, Yuksek Yargıtay lçtıhadı Bırleştırme Buyuk Genel Kurulu'nun 25 1 1984 gun, E 1983/3, K 1984/1 savılı karanyla da vurgulanmıştır Bu kararda, IsvıçreTürk hukukundakı kaynaklara davanılarak, hakkın kötuye kullanılması yasağımn amacınm "hâkıme ozel \e ıstısnaı hallerde adalete uygun duşecek şekılde hu CUMHMtİYETTKV OKURLARA... OKAY Özgür ve Sorumlu / yoğun olduğu gunterde Madnd'de bır grup ışçı ç savaş öncesı Ispanya'da kılıse karşıtı eylemlerin papazlara saldırır, olaylar çıkar, ınsanlar yaralanır. Ve o dönemın yıne kılıse karşıtı dergılennden "El Motın" bu olayı şöyle yazar "Dün öğleden sonra bır grup ışçı sakin sakin Montera sokağından geçerken, karşı kaldırımdan ıkı papazın geçtığmı görduler. Bu kışkırtma karşısında " Unlü yönetmen Luıs Bunuel "Son Nefesım" adıyla yayımlanan anılannda anlatıyor bu olayı Bunuel'ın bu olayı anlatmaktan amacı gazetecılıkle ılgılı bır yargrya varmak değıl. Ford şırketının en tepesınden bır anda kovulduktan ve batmakta olan Chrysler'ın başına geçıp kurtardıktan sonra ABD'nin en ünlü kışilennden olan ve başkan adaylığı ıçın şanslı bulunan Lee İacocca ıse "Mılyarder Olma Sanatı" adıyla yayımlanan anılannda gazeteciler ıçın değışık yargılara vanyor. "Gazetecılığın gerçek gücunun sayfa sekreterlığınde yattığını çok geçmecjen ögrendım Yıllar sonra okuduğum Guy Talese'nın New York Tımes hakkındakı kıtabında da bır edıtör, gazetecilıkte en guçlü mevkıın yazı ışlerı müdürlüğü değıl, sayfa sekreterlığı olduğunu soylüyordu. Gerçekten de çoğu okur yazıları okumaz, başlıklara bır göz atmakla yetınır Yanı başlıkları yazan kışının, halkın habere bakış açısı uzerınde büyük etkısı vardır. Başlıkları akıllıca kullanarak muhabırterı harcamayı da ögrendım Çok sonraiarı ülkenın en ünlu dergı ve gazetelerının sayfa sekreterlerı beni harcadıklarında, bunu hemen anlayabılecek durumdaydım Tılkı, tılkıyi tanır" İacocca pek çok sıyası gıbı, hasım olarak bakıyor gazetecılere, kendısını "karşı taraf" hissettiğı içın de "tılkı" benzetmesını yapıyor Özgur ve sorumlu bır basın ıçın brtmeyen mücadele ıçınde önemlı belgelerden bın de 1947 yıltnda ABD'nin en ünlü gazetecılerı tarafından ımzalanmış olan "Basın özgürlügu Komısyonu Hakkında Rapor" Bu raporun ıçerdığı bırçok önen tekrarlanmaya, hatta sık sık tekrarlanmaya değer • Basın kendısme, profesyonel kamu hızmetı gören bır kurum olarak bakmalıdır Tek tek uyelere kışısel kazanç da sağlayan bır kurum olmasına karşın, gerçek bır profesyonelın hızmetını bazen karşılıksız yapması gerektığı de unutulmamalıdır • Kıtle ıletişım organlan, bılgi ve tartışmanın ortak taşıyıcılan olduklarının sorumluluğunu duymalıdırlar ve hıtap ettıklen kıtlelenn zıhınlerını etkılemekte ne denlı guçlu olduklarını unutmamalıdırlar • Bu organlar zayıflatılmamalıdır, hükumet tarafından kontrol de edılmemelıdırler Bu nedenle onlar da kendılerınden farklı duşuncelere karşı hoşgörülü olmalı ve bunlan da yansıtmayı ıhmal etmemelıdirler. Demokrasryı gerçekleştırmenın tek yolu budur. • Kıtle ıletişım organları kendı alanlarında yenı deneysel etkınlıklere malı destek sağlamalı, kâr amacı olmadan yenı ınsanlara ulaşmak ıçın çaba göstermelıdırler • Gazeteciler etkin bır çift taraflı eleştırı ıçınde bulunmalıdırlar Profesyonel standartlar, basının ıçınden kışıler hata yaptığında sessız kalınarak gerçekleştırılemez Basın, kendi mensuplanna karşı da eleştırel olamazsa, meslekı oluşum ıçıne gırmekte güçluk çeker Basının yanlış uygulamalarını hukümetler cezalandıramaz, ama basın guvenılır ve etkın olmak ıstıyorsa elındekı etkın güçle, açık eleştinyle kendi mensuplarının hatalarını dısıplıne edebilır • Basın, kendı mensuplarının uzmanlığını, bağımsızlığını ve etkınliğını sağlayacak her türlü tedbıri almalıdır Basının kalitesı, buyük çapta alt kademelerdekı üyelennın kapasıtesı ve bağımsızlığına bağlıdır Ücretlerin yetersız ve ış guvencesının belırsız olduğu bır ortam, profesyonel personelın gelışmesını engeller Amerıkah gazeteciler 1947 yılında kendı mesleklennı savunurken hukumetten ıstedıklerı bır şey daha var, anayasada basın ozgurluğunun güvence altına alınması 40 yıl sonra bızım de böyle şeylere ıhtıyacımız yok mu? EVET/HAYIR OKTSY AKBAL Thıs announcement appears as a matter of record only October, 1986 İnsan Haklannı . Savunmak Kimin Işi? "İnsan Hakian Demeğı" Bılıyorsunuz bu adı taşıyan bır dernek kuruldu Daha doğrusu kuruluyor Ne mı yapacak bu dernek'' "Yurdumuzda temel hak ve özguıiükler başta olmak üzere ınsan hakian ıhlallennı araştırmak saptamak, kamuoyuna, yetkılı mercılere, ılgılı kışı ve kuruluşlara duyurmak ve önlenmesı ıçın yasal her türtu gınşımde bulunmak' baş gorevı Ayrıca Iç hukukumuzun TC tarafından ımzalanmış msan haklan konusundakı uluslararası belgelerle çeiışen ya da bağdaşmayan hükumlennm aytklanması ve bunlaria uyum sağlayacak düzBniemeter yapdmas< ıçın" çaba harcayacak, tnsan haklan konusunda bılımsel ıncelemeler ve araştırnıaJar" yapacak, "tüm hükumlü, tutuklu ve gözebm aitında bulunanlann, ırk renk, cınsıyet, dıl, dm, sıyasal görüş ve ınanç aynmı gözetılmeksızjn yaşamlannın ınsan onunına yakışır maddı ve manevı koşullar ıçınde geçmesı ıçın her turiü çabayı" harcayacak Derneğın amacına uygun konferanslar, paneller düzenleyecek, sergıler açacak, yayınlar yapacak 2908 sayılı Dernekler Yasası'nın 1 maddesı kanunlarla yasaklanmamış belırlı btr gayeyı gerçekleştırmek üzere dernek kurulabıleceğını öngörmektedır "Insan Haklan Demeğı"nm amacı, 'ınsan haklarının güvenceye alınmasını, ınsan haklarının ne olduğunun kamuoyuna anlatılmasını tnsan haklarına aykın davranışlara karşı yasal yollaıia savaşım verılmesını sağlamaktır Derneğın 'belırlı' amacı budur Bu amacın da hıç de yasalara, hele Dernekler Yasası'na ters düştuğu söylenemez Oysa Içışlen Bakanlığı Hukuk Muşavırlığı, İnsan Haklan Derneğı : nın amacınm 'belırlı' olmadtgı görüşündedır Müsavırlığın Emnıyet Genel Mudüriüğü'ne gönderdığı yazıda şöyle denılmektedır "Tuzuğün 2'ncı maddesındekı amacı bu anlamda 'belırlı' saymaya knk&n yoktur Zıra anayasanm 12'ncı maddesınde de rfade edıldığı uzere 'kısılığe bağlı dokunulmaz ve devredılmez' olduklan kabul edılen temel hak ve hümyetlere bütun boyutlanyla hayatıyet kazandınlması çok gentş kapsamlı hatta devletın dahı faalıyet ve görev alanını taşan bır çalışma ve faalıyetı gerektırebıleceğı gıbı bu faalıyetler sıyası nıtelık gösterBbâr NltBtom Insan Haklan Evrenset Beyannamesı'nın kabufOne ıtışkm Bıheşmış Mıllatler Genel Kurulu karannın cnsözunde Butün fertlenyle uzuvlannın bu beyannameyı daıma göz önünde tutarak eğıtım ve öğretm yoluyla bu haklara ve hümyetlere saygıyı gelıştırme. çağnsı yapılmaktadır Devletın yürüriükte olan anayasayı ve temel kanunlannda değişıklık yapılmasından, tartlenn eğıtım düzeylennın yükseltılmesıne kadar çok yöniü ve genış boyutlu t»r amacı bır demek ıçın "belıriı" saymak mümkün değıldır" Içışlen Bakanlığı Hukuk Müsavırlığı'nın yazısı şöyle sürdurüluyor "Kaldı kı, anayasanm 13'üncü maddesı ıle temel hak ve hümyetlennin bellı amaçlaria kanunla sınırianabtlmesı öngörulmüş, 33'üncu maddesıyle ıse demeklenn 13'üncü maddedekı genel sınırlamalara aykın haroket edemeyeceUen rfade edıltnştsr Dtğer taraftan devletın kamu hukuku kuraHanna göre yürüttüğü aslı humetiere dernek ve saır kutvluşların müdahale ve katılmada bulunması veya bvnları ustlenmesı mümkün bulunmadığından tüzüğun 'Derneğm fbpacağı Işler" başlıklı tfüncü maddesınm 1, 2ve 4'üncü bentlemde behrtten faalıyetienn ıcrasının mümkün bulunmayacağı, sonuç olarak tüzüğün amacı ve bu amacı gerçekleştırmek üzere yapılacak faalıyeOere ihşkın 2 ve 3'üncu maddelennın mevcut halının 2908 sayılı Dernekler Kanunu'nun 1'ıncı ve 3Tına maddeterine aykın bulunması nedenryte yenıden düzenlenmelen geraktığı " Içislen Bakanlığı dernek tuzüğündekı noksanlıklan belırtmış, bu tuzuğün yenıden hazııianarak Istanbul Valıltğıne venlmesı ıstemıyle tüzük tasiağını kuruculara gen göndermıştır Şimdı dernek kurvculan ne yapacak'' icışfen Bakanlığı Hukuk Müşaviriiği'ne göre, "temel hak ve hümyetlere bütün boyutlanyla hayatıyet kazandınlması çok genıs kapsamlı, hatta devletın dahı faalıyet ve gö rev alanını aşan bır çalısma ve faalıyet gerektırmektedır" ve bu faalıyet v« calışma "sıyası nıtelık" taşıyabılır "Fertenn eğıtım duzeylennin yükseltılmesı" çok yönlü ve genış boyutlu bır amaçtır Bır dernek ıçın böyte bır amaç "öeV/rf/'iıkten yoksundur ayrıca "devletın yürüttüğü asH hizmetlere" demeklerın kanşması ve bu gorevlen ustlenmesı de oianak dıstdıri öyteyse insan Haklan Derneğı ne yapacaktır, hangı "belırlı" amaca hızmet ıçın kurulacaktır? Içışlen Bakanlığı Hukuk Müşavırlığı'nın yazısına göre boyle bır dernek kurulamaz Istenen değışıklıklenn yapılması, böyte bır derneğın ortaya çıkamaması anlamına gelmez m ı 9 Oysa nıce dernek ve vakıf var "devletın yapması gereken ışlerı' üstlenmış1 Hangı bırını saymalı? insan haklan mı? O devletın üstlendığı bır gorevdır, dernekler bu konuda bır ış yapamaz! Böyle bır düşünce ınsan haklannı önemsız seymak, bu haklan savunmayı devletın üstunde bır güç olarak kabul ederek böyle bır oluşumu önlemek anlamı taşımaz mı'' Oysa yıllar öoce "ınsan haklan" konusunda dernekler kurulduğunu anımsıyorum Ne var kı, ganp bır toplumda yaşıyoruz, yıllar önce yasal olan seyter, yıllar sonra yasadışı sayılmaktadır1 Ibret vencı, dusündürucü bır durum İKTİSAT BAIVKASI US. $ 15,500,000 ShortTerm Export Finance Facility Arranged by Arab International Bank, Cairo Provided by Arab Internatıonal Bank,Ca/ro The Industnal Bank of Kuwaıt KSC, Kıtwaıt Al Saudı Banque, Pans Arlabank International E C , Bahraın Banco de Bılbao, Pans Banque Intercontınentale Arabe, Pans, Banque Panbas, London Bred Banque Regıonale D'Escompte et de Depots. Pans Cassa dı Rısparmıo dı Tonno, Tonno Ippa Bank S A.,Antwerp Soaete Generale, Pans Ubae Arab Italıan Bank. Rome Ubaf Bank Lımıted, London Arab Turkısh Bank, Istanbul v Yurtdışındakı okurlanmızdan en sık duyduğumuz şıkâyet abonelere gazetelerının geç gitmesi, bazen bir haftaltk gazetenın bırden gelmesı Bır suredır yenı bır abone sıstemı uygulamaya başladık ve şu anda Batı Almanya'dakı okurlanmız gazetelennı en geç 24 saat ıçınde alabılıyorlar Bu hızlı yöntemı şımdılık yalnız Batı Âlmanya'da uygulayabılıyoruz, ancak tum dunyadakı okurlarımıza yaygınlaştırabıleceğımızı umuyoruz Aynca abone yenıleme sıstemımızı de dışanda yaşayan okurlanmız ıçın kolaylaştırdık, tum bunlan da Avrupa'da duyurduk Sıstemde olabılecek ufak tefek aksaklıklann bıle okurlarımızca hızla bıze duyurulmasını beklıyoruz ILAN KADIKÖY 2. ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİNDEN 1981/844 Davacı PTT tarafından davalılar Çığdem Gurel vs aleyhlenne açılan zarar zıyan davasında Adreslerı tespıt edılemeyen ve Kadıköy Çıftehavuzlar Hazır Cevap Sokak 3 Kat 13 nolu daırede ve Ak Apartmanında sakin Çığdem Gurel, vıne aynı adres Ak Apartmanı 14 nolu daırede sakin Fatma Tanju Sdahıye ve yıne \nkara Sezenler Sokak, Sezenler Apartmam sakınlennden Mehmet Yığıt'ın adreslerı tespıt edılemedığınden butun teblıgatlar ılanen edılmış olup, mahkememız karan davalılardan Selma Çevıker, Zınnetı Selda Çevıker, Melda Çorbacıoğlu, Alı Cüneyt Egelı taraflarından temyız edılmış olup ış bu temyız dılekçesıne gazetede neşnnden 30 gunun hıtamından 10 gun ıçınde cevap vermenız aksı halde cevapsız olarak temyıze göndenleceğı ılan olunur 26 9 1986 Basın 10959 MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI BÜTÇE KONTROLÖRLÜGÜ GİRİŞ SINAVI Arab International Bank, Cairo m Agent Malıye ve Gumrük Bakanlığı Bütçe ve Malı Kontrol Genel Müdürlüğunce 111213 Kasım 1986 tanhlen arasında Ankara'da Stajyer Bütçe Kontrolörlüğu yanşma sınavı yapüacaktır. SINAVA KATILABtLMEK lCÎN: a) Devlet Memurlan Kanunu'nun 48'ıncı maddesınde yazılı nıtelıklere sahıp olmak, b) 1 1 1986 tarıhınde 30 yaşını doldurmamış bulunmak, c) Sıvasal Bılgıler, Hukuk, İktısat, lşletme, tktısadı ve tdan Bılımler Fakültelennden (veya bu vasıflan haız olduğu, Mülı Eğıtım Gençlık ve Spor BakanJığı'nca tasdık olunan yurt ıçı veya yurt dısı fakülte veya yuksek okullardan) bırını bıtırmış olmak gerekmekteduSınava gırış şartlannı ve konularım gösteren broşür, Bütçe ve Malı Kontrol Genel Mudürlüğu Personel ve tdan Işler Daıresı ıle Deneum Bınmı Yönetıcılığı'nın Gazı Mustafa Kemal Burvan No 6 Kat. 7, Kızday ANKARA adresındekı Burosu'ndan sağlanabıbr tsteklılenn en geç 31 Ekım 1986 günü akşamına kadar yukanda bebrtılen Genel Mudürlüğe belgelerı ıle bırlıkte yazılı olarak basvurmaları gerekmektedır SINAVA GtRİŞ BELCELERt 3 Kasım 1986 tanhınden ıtıbaren Bütçe ve Malı Kontrol Genel Müdürlüğu Personel Şubesı'nden ımza karşılığı elden venlecektır Basın 27011 BUGÜN HUZURLA YAŞARKEN, 450 ŞEHİT POLİS AİLESİNİ UMJTMAYIN! Diş Hekimi ORHANTÜZÜN Levent 4. Gazeteciler Sitesi C/3 D.7 Tel. 164 57 25 168 59 40 Randevu alınması rica olunur.