Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
15 EYLÜL 1985 HABERLER CUMHURİYET/9 'Biz kavga verîrken onlar ıııilitarizıııi destekliyordu' HASAN UYSAL AMASYA/TOKAT DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindornk, "Bana demokrasi dersi verecek adamın alnını kartflanm" dedi. Türk yasalanna göre ihtilaJ yapmanın suç olduğunu, bu suçu kimsenin işlemesini istemediklerini ifade etti. "Konuşan Tnrkiye" adını verdiği 5. yurt içi gezisinin ikinci gününde DYP Genel Başkanı, Suluova, Erbaa, Niksar, Reşadiye ve Tokat'ta konuştu. Beraberinde eski genel başkanlardan Yıkhnm Ava, genel başkan yardımcılan Mekmet Gölhaa, Menmet Dülger ve Baki Tug ile MKYK üyeleri bulunan DYP Genel Başkanı Cindoruk, dün sabah Amasya'da yaptığı kahvaltı sırasında Kayseri ll örgütü ile ilgili bir soruyu yanıtladı. Kayseri ll örgütünden 600 kadar kişinin genel merkezi basarak "Cindoruk nerede" diye sonnalanna ilişkin yanıtta Cindoruk, "Bcn Ytsaada'da, Zindrbozan'da ve btttttn siyasi hayatunda kimseden korkmadım ve kinueden kaçmam. Sadece Allah'tan korkarım" dedi. DYP'nin dışa dönük bir davası olduğunu, bu davaya inanmayanlann partide yeri olmadığını belirten Cindoruk şöyle devam etti: "Ben ba geziyi öaceden programladım. Kimseye göre progrmm hanriayamam. Dtsardan alul ogretenler var. Biz faia kavgayı yaparkeu rakat koitnklannda orarup, mintarizmi ve haknmet poüdkasuu destekttyoriardı, bana demokrasi dersi verecek alnını kanşianm." Teşkilatlandırmadan sonımlu genel başkan yardımcısı Mehmet Göihan ise bu sorunu çözmenin zamanı geldiğini, Kayseri'ye iki arkadaşlarını yolladıkLannı, onlara orada hakaret edildiğini, hakaret eden iki kişiyi disiplin kuruluna verdiklerini belirterek, "Biz onlan perşembe gtinü bekledik, gelmediler. Onlar mı bizim emrimizde, biz mi oolann emrindeyiz, merak ediyonun" dedi. DYP Genel Başkanı Cindoruk, konuşmalannda DYP'nin son dört ay içinde etkili bir muhalefet yaptığmı, egemenliğin kayıtsız sartsız milletin olsun istediklerini, hukümetlerin seçimle gelip gitmesini arzuladıklarııu Cindoruk'tan, DYP merkezini basan Yazarcılara sert yanıt: AIOUT TAN D Y P Genel Başkanı, önceki gün parti merkezini basarak "Cindoruk nerede?" diye bağıran Kayseri İl örgütü'nden 600 partiliye Amasya'dan verdiği yanıtta, "Ben Yassıada'da, Zincirbozan'da ve bütün siyasi hayatımda kimseden korkmadım ve kimseden kaçmam. Biz, bu kavgayı yaparken, onlar rahat koltuklannda oturup militarizmi ve hükümet politikasını destekliyorlardı" dedi. ifade ederek şöyle dedi: "Befediye zabrtaa dükkân kapatır gibi partiler kapaüimasıa. Türk kananlanna göre Ihtüal yapmak suçtnr. Ba svcn Idmse işlemesin istiyonu. Okulianmızda demokrasi öfcretiMB diyonız. Demokrasi eMen gklerse mfllete duşman kovvetier, güçier geliyor, millete degü kendilerini •tkamete getiren güçiere hizmet ediyoriar. Halkın, halkı yönetmesine demokrasi denir. Biz, halkı başkalan yonetsin istemiyoruz. Biz, dnşnnen konnşan, hakkını arayan Türkiye'den zarar gelmez diyoruz. Benim ve partimin akyhine de bir söni $ey yaskyor. Niye yazıyorsunnz demiyonun." Hükümete ağır eleştiriler yönelten Cindoruk, işçi, memur, esnafın çok zor durumda olduğunu, işçinin fedakârhğı, sefaleti Ustüne yerleşmiş bir ekonomik modelin demokrasilerde işlemeyeceğini, devletin memurlan ve öğretmenlerinin geceleri garsonluk, şoförlük yaptığını, esnafın raflannın her gün biraz daha boşaldığını, köylülerin ise un çorbasına yağ biîe katamaz dunıma düştüğünü ifade etti. Polis soför çekişmesine de değinen Cindoruk, şoförlerin ezilen vatandaşlar haline çevrildiğini, vergi memuru, tahsildar ve polisin vatandaşuı karşısma dikildiğini belirterek, "Demokrasilerde polis her olayda vatandaşla karsı karşıya getirilmez. tktidar, poüsi gıialük sıluntılannı aşmak için Ankara Anakent Başkanı Mehmet bir Birmeseit deTKK9ya amu kurulusu olanBelediyeKredi KooperatifleriAllınsoy MuTanm Genel dürlüğü 'nün mescidini açtı. Mescidin açılışma katılacak olan Tarım, Orman ve Köyisleri Bakanı Husnü Doğan son anda törene gelmedi. Tanm Kredi Kooperatifleri Genel Mudurluğu 'nun yanındaki Poyraz Sitesi'nin en ait katındaki "Tarım Kredi Kooperatifleri mescıdi"nin açüışını önceki gün cuma namazından önce Ankara Anakent Belediye Başkanı Mehmet A Itınsoy ile Tanm Kredi Kooperatifleri Genel Müdürii Yusuf Poyraz birlikte yaptılar. Tekbir getirüerek mescidin önünde kesilen kurbandan sonra bir imam, mescidi Müslümanlann kuUanunına açanlara şükreden konuşma yaptı. Daha sonra basta Anakent Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy olmak üzere Tanm Kredi Kooperatifleri Genel Müdürii Yusuf Poyraz ve çok sayıda memur ile birlikte cuma namazmı ktldıuu. (Fotoğraf: RIZA EZER) knllanıyor" dedi. Cindoruk, şöyle devam etti: "Bu iktidar devleti de tahrip etti. Cumhuriyetiraiz, bu kadar kaygısız, cumhnriyete saygısu, beceriksiz bir Başbakan örnegini ilk kez goriiyor. Bn Başbakamn ülkeye verecefi sıkınü, fakirlik ve geriliktir. Bir Başbakanın Amerlkan kovboylannı rodeo yanşlannı, boa muzayedesini 30 Agustos Zafer Bayramı törenlerine tercih etmeye hakkı yoktur. İzmir'de 15 erimidn orman yangınında yanıp şenit oldugu zaman Başbakan Izmir balosanda tango yapıp tnrkü söylnyor. Dilerim bu son tango olur. Bu Başbakanın yerine Meclis, hnkttmetin başına bir gerçek cumhnriyetçiyi, inançlı bir milliyetçi vatandaşı getinnelidir." Cindoruk, ızlenen ekonomik program nedeniyle yatmmlann durduğunu, 600 fabrikanın battığını belirterek, "Bunun içinde Başbakanın ortak oMnfn şimdiki Adalet Bakanının bir zamanlar genel müdiiriiigTinii yapofı tşbora fabrikaa da var. Kendi fylettikieri fabrikayı batıraniana bugün ulkeyi yonetmeye kalkmalan ne kadar hazin bir tablodur. Bu hükümet artık düşürülmelidir " dedi. ERGENEKON: 510 ÇlClRTKAN Ankara Büromuzun haberine göre DYP Genel Sekreteri Gökberk Ergenekon, önceki gün Yazar'a DYP'lilerin genel merkez'e gelmeleri olayının, ashnda büyutülecek bir yanı olmadığıru bildirdi ve "Gelenlerin büyük ço{nnlnğn kaybetmek istemedigimiz arkadaşlanmızdır, aralanndaki beş on çığırtkan havayı bulandırmak istemiş olabilir" dedi. Ergenekon, yumruklaşma, küfürleşme vb.. de olmadığını kaydetti ve yalnızca başkanlık divaru üyelerinden birini istemedikleri yolunda bağıranlan, partide bulunan arkadaşlannın susturmak istediklerini söyledi. DYP Genel Sekreteri, parti müfettişlerine yakışıksız sözler sarfettikleri için üç kişinin disiplin kuruluna verilmiş olduğunu, parti uyeliği ve görevleriyle bağdaşmayan davranışlanndan dolayı da iki kişinin görevden alındığını bildirdi ve şöyle dedi: "Saminü. partili arkadaşlannuzdır gelenler. Keadilerine bir yanlışhk, bir haksızlık varsa düzdtilecegini söyledim." Vehbi Dinçerler TebdUi mekân etti. Kabine'nin "fen dozu özal'ın "sanayi ve fen devrimine" girişeceği ta baştan belli idi. Özal, bakanlannın büyük çoğunluğunu geleneklerin aksıne hukukçu ve mülkıyehlerden değil de mühendislerden seçmiştı. Ancak "fen" dozunu biraz fazla kaçırdığı yavaş yavaş ortaya çıkıyor Içişleri'nin başına tabip, Milli Egitim'in başına mühendis tayin etmenin isabet olmadığı anlaşılıyor. Bu yılın başında İçişleri Bakanlığı'nı tabipten alıp hukukçuya teslim etmek zorunda kaldı. Bu hafta sonunda da Milli Eğitim Bakanlığı'nı mühendisin elınden kurtanp hukukçuya verdi. Özal, yavaş da olsa kabinedeki "fen" dozunu hukukçular lehine azaltıyor. Bu gelişmenin sürecegi, Özal'ın 1988 seçimlerine, kabinede fencisosyal bilimci dengesini eşitlemiş olarak gireceği belirtiliyor. Kabinedeki denge degişikliğinden ergeç "pay" alacaklardan biri olarak da Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler gösteriliyor. Kececiler mühendis değil, "mülkıyeDinçerler'in de Arıkan gibi ANAP lideri Turgut Muz kabuğu Milli Eğıtım Bakanı Dinçerler'in "tebdılı mekân" etmesine, "ılkokul çocukları gibi" sevinenler arasında ingilizler de var. Böylece yarın açacakları Darvvin sergisi ve başlatacaklan Darvvin Belgesel Film Haftası'nı ezilip büzülmeden sürdürecekler. Büyükelçilik ile İngiliz Kültür'ün ortaklaşa düzentedikleri sergi ve haftanın yarınki açılış kokteylıne Mıllı Eğitim Bakanı olarak Dınçerter'in çağrılı olup olmadığı sorusunu İngilizler küsüp ayrılması halinde Özalın, onun boşluğunu Keçeciler ile dolduracağı söyleniyor. Keçeciler, Dinçerler'e benzetilirse de "ilimirfan" bakımından çok farklı. Keçeciler mülkiyeli... Meclis Başkanlığı seçimi yapılırken kıpır kıpırolan kulislerde bir fotokopi dolaştyordu. Fotokopi, Sıyasal Bilgiler Fakültesi'nin 1968 yıllığı "Kazgar^' dan çıkarılmış Mehmet Keçeciler'in 17 yıl önce okul arkadaşlan tarafından yazılmış "mülkiye biyografisi.." Fotokopiyı Sayın Keçecilerin neredeyse yirmi yıldır hem "fizik" hem de "metafizik" bakımdan ne kadar tutarlı olduğunu göstemnesi yönünden tam metın yayımlamakta yarar var. Sayın Keçeciler'den, basireti biraz da terbıyesı az fakülte arkadaşları adına ozur dıleyerek sunduğumuz "Keçeciler 1968" şöyle: KEÇECİLER Mektebi Mülkiyei Şahane (SBF'nin eski adı) "Şahane'ye duhul eyleyen marul göbekli koca Memet, seçimlerde (öğrenci Derneği) Milliyetçi Cephe'nın akıl hocalığını yapması ve dört sene bcyunca ne kadar antikomünist garaip yayın varsa mektebe ta şıması ne temayüz etmiştir. Göbeğine bakmadan maratoncu olmaya kalkışmış, Konya'daki bir yarışta bırinci gelmiş fakat incelenince iki tur eksik dönüp milleti uyuttuğu anlaşılmıştır. Başansız bir aşk tecrübesi geçırdikten sonra melankolik ve platonik bir muhabbette karar kılan koca Memet ashnda sadece armut sever. Ev Kadınları Demeği'nin tüzük dışı erkek üyesi ve hammaiı olan Mehmet ayrıca Mıhçı'dan (kamu yönetimi profesorü) cektiğini kimseden çekmediğini söyler. Kendine ve uykusuna düşkün olan ve bir öğünde beş kap yemek yiyen kaymakam taslağına başarılar dileriz." Yağmur ve dolu AIDS'i "tababef'ten alıp "siyaset"e bulastıran Vshbl Dinçerler'in Milli Eğrtim Bakanlığı'ndan gidişine gazeteciler pek sevinemediler. Yooo, Devlet Bakanı olarak kabinedeki görevinin sürmesine aldırmıyoriardı. Onları korkutan, sorumlu olduğu iki sanayiden bırisinin "kâğıt", ötekinin "gübre" olması idi. Ankara Balı "yorum yok"la geçiştiriyoriardı. Ancak Bakan DınçerJer'ın "maymun" antıpatisıne rağmen başkentin orta yerinde Darvvin sergısı açan İngilizler acaba kaybettıklerı köpru ihalesinin acısını mı çıkarıyoriar diye düşünenler de var. Dinçerler başka bakanlığa nakiedildi. Maymunlar da İngilizler de rahat bir nefes alabilecekler artık. En azından yeni Bakan M«tin Emiroğlu'nun "gömleği"nin markası belli oluncaya kadar. Geçmiş olsun MİLLİ Eğitim Bakan/ DinçtrİMe bir başka gönv atanmm rfdeniyto cpçmiş olsun der *gelen gldeni antır" özdeyfşini saygıyla anımsatnz... Amatör ve Profesyonel Bütün Denizcilere Duyurulur Türkiyemiz üç tarafı dünyanın en güzel denizleriyle çevrili, cennet koylara sahip bir ülkedir. Bu denizlerde yaşamak, tekne kullanmak, seyretmek, ekmek parası kazanmak, deniz adap ve usullerine uymakla mümkündür, mümkün olabilir. A.Y.K. (Açıkdeniz Yarış Kulübü) onbeş yıldan bu yana, deniz ve yelken sporunun ülkemizde gelişebilmesi için olağanüstü gayretler sarfederek sporcu yetıştırilmesine katkıda bulunmakta, deniz severin, denizde yaşayanın artması için faaliyet göstermektedir. Denızde yaşayabilmek, denizci olabilmek için, onun kurallarına uymak şarttır. Kuratlara uymayan, diğer denizciler tarafından denizden uzaklaştırılır veya denizin kendisi, kendisine laik olmayanı yok eder. Denizci: Dürüst olur terbiyeli olur, koylarda, limanlarda kimseyi rahatsız etmez, yardıma gerek duyana koşar, temiz olur, erken kalkar, erken yatar, efendi olur, deniz adabını bilır, bılmiyorsa gayretle öğrenir. DENİZCİ ÖRNEK İNSANDIR... Gelişmesi için çok çaba göstermemiz gereken denizciliğimizin, deniz sporlarının, teknecıliğın belli bir seviyeye erişmesıyle ülke ekonomisine sunacağı, katkılar da tartışılamaz. Ancak önce, denize yakışır amatör, profesyonel adam yetişmelidir, yetiştirilmelidir. Bugün denizlerimizde gezen yabancı bayraklı ve yabancı personelli tekneler buna örnektir. Kaptanından gemicisıne kadar disiplin, terbiye ve teknelerine gösterdikleri ihtimamla örnektirler. Teknelerimiz Milli Servettır. Bu Milli Servetlerı tecrübesiz, deniz ve terbiye kurallannı bilmeyen gemicılere teslim etmek, tekne sahip ve sorumlularının yapmamaları gereken bir harekettır. A.Y.K. (Açıkdeniz Yarış Kulübü) sorumluluğunun bilincinde olarak denizlerimizi kirleten, denizciliğimizi zedeleyen, buna rağmen denizci ismini kullanma hakkını kendisinde bulan, tekne kullanmada gayrıcıddı k'ışılerle ciddi bir şekilde uğraşacak ve devtet kuvvetlerine yardımcı olacaktır. İstanbul'umuzda güzel adalarımızda, Moda'lanmızda, Boğaz sularımızda, Ege'de, Akdeniz'de, inci kadar güzel koylarımızda, deniz adap ve usullerıne uymayanlar tesbit edilerek ilgili mercilere bildirilecektir. Bu görev bütün A.Y.K. üyelerine verilmiştir. Bütün Kulüplerimizi ve bütün denizcilerimizi denizlerimizi kirletenlere, denizlerimizde dolaşan ve tehlike saçan, deniz adap ve usulüne uymayan kışilere karşı göreve çağırıyoruz. HPli Doğan: "Birleşmeye karşı çıkmak intihardır" ANKARA (ANKA) Halkçı Parti SODEP birleşme, bütünleşmesine engel oluşturulabilecek şekilde özveride bulunmayanlann, çıkar gözetenlerin gerekirse partiden uzaklaştınlabileceği HP MKYK toplantısında benimsendi. HP MKYK üyesi Dogan Sönmez, birleşme konusunun dönulmez bir noktaya gelindığini hatırlatarak, "Anadolu kaynıyor vatandaş bu hükümetten kurtultnak için her turlu umuda dört elle sanlıyor. Bizim birleşerek kendisini kurtaracagımızı umuyor ve bütünlesmeyi bekliyor. Şu aşamada bu işe karşı çtkmak intihar demektir" dive konuştu. HP'nin 1. büyük kongresine 13 ilin katılmadığını belirten Sönmez, HP kongresine katılmayan illerin SODEP'liler tarafından temsil edileceğini söyledi. HP Genel Sekreteri Halil 1brahim Şahin de yaptığı açıklamada SODEP'ülerin SHP kongresinde HP'nin 1. büyük kongresine katılmayan illerde yeni partiyi temsil etmelerinde herhangi bir sakıncanın göriilmediğini belirtti. u. Köpeğimi sabah akşam gezdiririm Genelllkle sabah yedi civarında uyanıyorum. Kalkmadan evvel bir müddet günlük gazeteleri okuyorum. Veya takıp ettiğim ciddi bir esere devam ediyorum. Bu gece yatarken de böyle. Okumadan uyuyamıyorum. Güne başlayamıyorum. Yıkanıyorum. Sekiz, sekizbuçukta kahvaltı ediyorum. Biraz peynir, zeytin bir de kraker. Yaz kış bu düzenim değişmiyor. Daha sonra yazı masamın başına geçıyorum. Bir müddettir anılarımla uğraşıyorum. Daha çok Milli Kütüphane'ye gıdiyorum. Burada özel bir çalışma yerim var. Gazete ko leksiyonlan ve müracaat ettiğim kaynaklar üzerinde meşgul oluycrum. Saat iki civarında eve yemeğe geliyorum. Bazı günler sosyal ilişkilerım oluyor. Ya bir nikâh töreni ya da bir arkadaşın cenaze törenine gidiyorum. Zaman zaman büyükelçiler ziyaretime geliyorlar. Ziyaretler ekseriye sabah on bir iie yarım arasında oluyor. Devletlerin milli günlerine gıdiyorum Haftada bir iki defa dostlarımla birlikte yemek yiyorum. Köpeğim var. Adı Rodi. Sabah ve akşam altıda Rodi'yi gezdiriyorum. Bu benim için yürüyüş de oluyor. Haflalık alışverişimi kendim yapıyorum. Özel kasabım ve balıkçım var. Sakarya Caddesinde ve Tunalı Hilmi'de.. Günden güne pahalılaşıyor ortalık... Politikadan aynldığımda 500 lira ile süpermarketlerden çıkıyordum. Şimdi 5 bin lira fileyi ancak dolduruyor. Süpermarketçilere soruyorum. Mecburi gıda maddeleri satışlarında azalma az. Ama şarküteride.de büyük durgunluk var. Pahalılık ve ev hayatı deyınce bir başka hususa işaret edeyim.Eskiden telefon parası ne kadar konuşulursa aynı idi. Şimdi dakika başına hesaplanıp tatbik ediliyor PTT idaresi yüzlerce milyon dolar kazandığım iddia elmışti. Madem bu kadar kazanıyorsunuz, telefonu niye bu kadar pahalı hale getirdiniz diye sormak gerekiyor. Madem içte dışta saygınlığım arttı diyorsunuz, bunu borçla yapın. Parasını, yükünü 30 senede iki kuşak ödesın Böyle yılda 150 mityon dolar kazanacağım diye dış kredıleri iç Rrediterden ucuza getireceğim diye, ınsafsız zamlar yapmaktaki isabetı anlamıyorum. Her ne hal ise... Kaleme almakta olduğum hatıralanma dönelim. Konu konu kaleme alıyorum. Bir kısmını ancak bitirebildim. Kıbns meselesini, Yunan ilişkilennı yazdım. Bütün gazete koileksiyonlannı kanştırıyorum. Bir falanca ışle uğraşırken dünyanın öbür tarafında ne oluyormuş. Zannediyorum 78 cirt olur. Üç kısım c4acak: Biri kendi hayatım. Öteki 30 senelik idarecilik hayatım. Üçüncüsü ise 20 senelik iç ve dış siyaset hayatım. Siyaset hayatımın 10 seneye yakınını bakanlığım dolduruyor. Zannediyorum tamamı bir, birbuçuk sene daha alacak... Yemeklerime itina edıyorum. Fazla yemiyorum. Ama şişmanhktan yakamı kurtaramıyorum. Şimdi 87 kiloyum.. Sigarayı bıraktıktan sonra anormal şekilde şişmanlamaya başladım. 15 yıl oldu bırakalı. Felaket ıçerdim. Günde beş paketi bulurdu. Ama birkaç nefes çeker söndürürdüm. Nikotinin, sigaranın kalan ucunda biriktiğine dair doğru veya yanlış bir kanaat vardı. Hiçbir zaman otomobilde, yatak odasında sigara içmemişimdir. Sigarayı aramıyorum. İçkiyi de pek içmem. Arada bir. Geceleri okurum. Aynı kitabı sürekli okumaktansa. değişik kitaplan değistk zaman larda okumak daha iyi geliyor. Şimdi yakın geçmışle ilgili tarih kitaplan, siyasetle ilgili eserter. Isim zikretmekte fayda görmüyorum. Geç yatağa gırerım. Altı saat uyku yetiyor. 12 Eytül'den sonrakı hayatım bu... Evvelkı ayn tabii... yaşamında bir gün 'Tanm Bakanı istifa etmeli' alternatif program hazırhyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MDP Genel Idare Kurulu'nun iki gün süren toplantısından sonra hükümet programına bir "alternatif hükümet" programı hazırlandığı bildirildi. MDP Genel Kuculu'nun "Alternatif Program" başlıgı ile yayımladığı bildinde, daha çok hukümet çalışmaları ve icraat konulannın eleştirilmesine yer verihrken, çiftçinin yoksulluğa itildiği, Tarım Bakanı Hnsnü Doğan'ın tarımda planlama yapılmayacağı yolundaki sözlerine karşılık planın gerekli olduğu kaydedildi. Bu durum nedeniyle fevkalade hal ilan edilmesi istenirken, Husnu Doğan istifaya davet edildi MDP, ACIKD€NİZYARI5KULÜDÜ