22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/8 HABERLER 28 TEMMUZ 1985 Ulusal parkların geleceği tehlikede Sorumsuz pikniğin bedelini doğa ödüyor Tüpler, tencereler, karpuz ve kavunlarla hafta sonları ulusal parklarda yapılan piknikler sonunda, ağaçlar giderek azalıyor. Doç. Aslanboğa: Doğadaki bozulma süratli olmadığından ziyaretçiler, hatta kısa süreli görev yapan yöneticiler tarafından bile algılanamıyor. IZMİR, (Cumhuriyet Ege Biirosu) Turistik tesislerde uzun silre tatil yapma olanağı kalmayan geniş kitlelenn, "günübirlik tatil" için yöneldiği "piknik alanlarT'ndaki ağaçlar, yoğun ve yanlıs kuJlanım nedeniyle gittikçe azalıyor. Gelir düzeyi düşük ailelerin, "Çocuklan, tüpleri, tencereleri, karpuz ve kavunlan" ile pazar günlerini değerlendirmek amacıyla "giuübirlik" gittikleri ulusal park alanlannda yoğun ve yanlış kullanım nedeniyle "doğal çevre" gün geçtikçe özelliğini yitiriyor. Kuşadası'ndaki Davutlar Ulusal Parkı, Marmaris'teki Çubuçak, Fethiye'deki Öludeniz Dinlenme alanlan gibi Orman Genel Müdürlüğü'nün denetiminde olan ve sayılan sınırL bu yerlerin halkın giderek artan isteklerini karşılamak üzere bugüne kadar yapüan planlamalann daha çok kişiye hizmet verme biçiminde süregeldiğini belirten Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı öğreıim üyesi Doç. Dr. Öçin Aslanboğa, "Ancak bu arada bnralarda bitki örtüsüyle, topografyasıyla, doganın da konınması gereği genellikle göz ardı edilmiştir" dedi. Gerek günübirlik kullanımlarda, gerekse çadırlı kampinglerde en çok ormanla denizin birleştiği plaj olanaklı ağaçlık düz alanlann yeğlendiğini vurgulayan Doç. Aslanboğa, bu gibi alanlarda yaptığı araştırmalar sonucu ağaçlann yok olmaya başladığının açıkça görülebildiğini söyledi. Tüm kıyı şeridinde bu nitelikli alanlann gerek alan genişliği, gerek sayı bakımından çok sınırlı olduğunu anımsatan Doç. Aslanboğa, sözlerini şöyle sürdürdü: "Onnan, agaçlarla birlikte aralannda karşüıklı etki ve ilişkiler bulunan diğer bitkiler, fauna, mikroorganizmalar, toprak, hava, su ve iklim gibi diger faktörierin biriikte oluşturduklan ekosistemlerdir. Ağaçlar bu ekosistemin en baskın faktörieridir. tnsan, bu ortama girerek bu sistemi bozmuştur. lnsan ögesi, dinlenme amacıyla piknik, kamping, gezinti, oyun ve avcılık aktiviteleri ile bu ekosisteme dognıdan ve dolaylı olarak girmis. olumsuz yönde etkilemiştir. Böylece ağaçlar giderek bozulmaya ve alanı terk etmeye başlamıslardır. Bozulma olayı süratli olmadıgından ziyaretçiler, hatta kısa süreli görev yapan yönetküer tarafından bile algılanamamakta ve her yıl eksilen ağaç sayısı çeşitli nedenlere dayandınlarak, asıl nedenin turizm baskısı oldugu gerçegine inanümak istenmemektedir." Piknik alanlannın açılması ve rahat ulaşım için bitki örtüsünün sökuldüğünü, yol yapılırken ağaçlann tahrip edildiğini ve ateş yakarak, toprağı çiğneyerek deterjanlan toprağa dökerek piknik yapanlann da ağaçlan olumsuz etkilediğini belirten Doç. Aslanboğa, böylece ağaçlann giderek gelişmelerinin durduğunun ve kurumaya başladığının gözlendiğini söyledi. Doç. Aslanboğa, piknik alanlannın seçimi, planlanması ve yönetimi sırasında doğal dengenin mutlak olarak dikkate alınması, lasıma kapasitesinin saptanması ve korumaya yönelik önlemlerin kesinlikle göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, "Bu tttr aiaolardan yaraıianmanın sürekliliği, ancak bu yolla mumkiin olabilir" biçiminde konuştu. TiırîziTiîn yeni kamhiıru: Korsaıı yatçılık İZMİR. (Cumhuriyet Ege Bürosu) Korsan yat işleticisi olarak çaüşabilmek için Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan izin almayan "korsan yatçılann" turistlere karşı taahhütlerini yerine getirmeyerek turistlerin açıkta kalmalanna yolaçtığı ve Türk yatçılığını baltaladıkları bildirildi. Çalışma izni almayan bazı yerli veya yabancı yatlann, denetlenememeleri nedeniyle Türk yat turizmini baltalayıcı sorunİara neden olduklannı belirten TUrk yatçüar, bakanlıklararası koordinasyonun sağlanarak "korsan yat" olarak nitelendtrilen bu yatlann çalışmalannın önlenmesini istediler. Bodrum FlamaTur Yatçılık Şirketi'nin yöneticisi Demir Şerbetçioğlu, hızla gelişmekte olan yatçılık sektörunün "suiistimal" edildiğini savunarak şunlan söyledi: "Bizler, yat işletmesi olarak bir faaliyette bulunmak için bakanlıktan bazı belgeler almak, devamlı bakanlığın denetiminde çalışmak ve teminatlar göstermek zonındayız. Ancak belgeve sahip olma>an. izinsiz çalışan, firma görttnümündeki kunıluşlar. yatlan pazarlayan seyahat acentesi göriınümünde ortaya çıkıyor, istediği gibi hareket ediyor, Avrupa'da pi>asaya giriyorlar. Taahhütlerini yerine getirmedikleri zaman ise turist açıkta kahyor. Bizim turiste karşı bakanlıkta teminatımız var, onlann yok. Yabancı yatlann Türkiye'de çahşmalan için ya bir Türk işletmesi tarafından kiralanarak işletilmeleri ya da Türkiye'de çalışma izni almış bir firmanın filosu içinde çahşmalan gerekir. Bunun dışında çalışanlar korsan yat olarak nitelendiriliyor. Deoetlenemeyen bu korsan yatlar ise Türk yatçüığının başına patlıyor." Yeşil Marmaris Yatçıhk Şirketi yöneticisi Dogan Tugay da, korsan yatlann engellenmemesi ile yasal doğrultuda çalışma izni almış olan yabancı yatlann ve firmalann cezalandınlmış olduğunu savunarak, "Yasal izni olmayan, işlemleri yapmayan bir süriı korsan >atçı çalışıyor ve bunlara engel olamıyoruz. Bu defa digerleri mınldanmava başlıyor. Yasalara uyan yerli ve yabancı yat firmalannı korsan yatlara karşı konımak gerekir. Denetlenemeven bu korsan yatlann engedenmesi bakanlıklararası koordinasyon gerektirmektedir. biçiminde konuştu. AKDENIZ Havaa/ara . Kamping L Lırmn 9 Karavan 4 Vat iımanı Tunsök gemı seferı Tunstık tesıs ^mII KKTC ye fenbot seferı Fabrıka <^ Balmc lık ^ Sualtı avcılıjı : : : : : ÇakıHı kıyı : ; : : : 'îli < Kumsal kıyı KIYI KIYI AKDENİZ Deniz Som Tuıdzmin kıyısında dolaşıyoruz Türkiye'nin coğrafi konumundan söz edilirken genellikle "iiç yanı denizJerie çevrfli" denir. Oysa Anadolu yarımadası ile Balkan yarımadasının uç noktasındaki Trakya'yı dikkate aldığımız zaman Türkiye'nin üç yanının değil tam altı yanının denizlerle çevrili olduğunu görürüz. Türkiye'nin 2 bin 631 kilometrelik kara sınınna karsılık 6 bin 606 kilometre kıyısı var. Marmara ve Ege'deki adalanmızı da katınca kıyılartmızın uzunluğu 7 bin 126 kilometreye ulaşıyor. Dalaman çayının denize döküldüğü yerden Suriye sınınna kadar uzanan Akdeniz kıyılarımız ise 1.560 kilometre. Akdeniz bölgesinde 5 ilden ancak 2'sinin il merkezi kıyıda kurulmuş; Antalya ve Mersin. Antakya, Adana ve Muğla kıyı kenti değil. Bu 5 ilin Akdeniz'e kıyısı olan toplam 20 ilçesinden sadece 8'i: lskenderun, Yumurtalık, Karataş, Erdemli, Alanva, Finike, Kaş ve Fethiye deniz kıyısında. 12 ilçenin merkezi denizden üçbeş kilometre geride. Yapımı devam eden Kemer ve Antalya yat limanlarından başka Fethiye, Kalkan, Kaş, Alanya, Taşucu limanları yat turizmi için yeterli değil. Denizyolkn'nın Akdeniz'e haziran ve eyJül aylan arasında yaptığı sefer sayısı toplam 12, uğradığı liman sayısı ise 4; Fethiye, Kaş, Antalya, Alanya. Alanya1 dan öteye yolcu gemisi gitmiyor. Akdeniz bölgesindeki tek uluslararası havaalanı, daha bu yıl Antalya'da açıldı. Öteki havaalanları ise batıda Dalamanda, doğuda Adana'da. Denize dik inen dağlar Fethiye Antalya ve Gazipasa Silifke arasındaki keskin virajlan ile zor geçit veriyor. Toroslar'ı aşıp lç Anadolu'ya ulasmak ancak AntaJya ve Adana'dan mümkün. MersinAdana arasından başka bölgede çok seritli karayolu yok. Tarihi kalıntılann da bulunduğu kimi turistik yörelerin; Üçağız, Patara, Letoon, Phaselis gibi yolları hâlâ toprak. Toroslarla kıyı arasında kalan bereketli topraklar, Akdenizlileri kıyıdan uzaklaştırmış. Pamuk tarlalan, narenciye bahçeleri, camekanlar yöre halkını zengin etmiş, zenginler "heves" için turizme yıllar sonra yönehniş. Trol ve dinamitle avlanma sayesinde denizde balık kalmamış. Akdeniz kıyısında herhangi bir nize girmek resmen yasak. Iskenderun'da sınır komşusu Suriyeli turistler çoğunlukta. Iskenderun'dan Mersin'e kadar iç turizmi başta Gaziantep olmak Uzere Güneydoğu Anadolu'dan 1 gelenler canlandırıyor. Mersin den Alanya'va kadar olan kıyılanmıza Konya ağırhklı lç Anadolu bölgesinden yerli tatilciler bile giremediği "dub"Ierde ise yabancılar bikinilerinin üstünü ancak güneş batınca giyiyorlar... Bu yıl da bizzat Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoglu tarafından patlatılan turizme 1 gelince, Iskenderun'dan Fethiye ye kadar 1.560 kilometrelik Akdeniz kıyılanmızda kesinlikle patlama falan yok, yabancı seyahat acenteleriyle çalışan ve sayılan 50'yi geçmeyen tanınmış turistik tesislerde bile yer bultnak mümkün. Yabancı turlarla çalışmayan, bu yıl yerli seyahat acenteleri ile de bağlantı kuramayan tesisler ise "resmen" sinek avlıyor. Iskenderun'dan Fethiye'ye dek önceden rezervasyon yaptırmadan 15 günlük gezi boyunca yalmzca Antalya'da Talya Oteli'nin resepsiyonu, "MaaJesef tüm odalanuuz dolu," dedi ve devam etti: "Ama yann boş odamız olacak." Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı BahattJn Yiicel, geçen yıl Almanya'run önde gelen tur operatörlerinin programlarına Türkiye'yi almalan üzerine durumu hemen basta Bakanlık olmak üzere ilgili kurumlara ilettiklerini ve sınırlı yatak kapasitesi dikkate ahnarak çifte rezervasyona karşı önlem alınmasını istediklerini söyledi. Yücel, " T ristlerden biri sokakta kalı. bunu aleyhimize koz olarak kullanırlar, buna imkân vermeyelim, dedik, ilgilenen olmadı," dedi. TÜRSAB Başkanı, "ÖzeUikk, Alantur'dan yogun şikâyetler vardı ve sonunda bu yıl turistler sokakta kaidı," dedi. Alantur'un yaptığı çifte rezervasyonlar sayesinde Bakanlık' Türkiye'de bu yıl turizmin patladığım açıklarken, müfettişler de çifte rezervasyon olayına karşı gerekli soruşturmayı yaptılar ve çifte rezervasyonla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir turistik tesisin belgesini iptal ederken, Alantur'a 100 bin lira para cezası verdiler. Resmi kayıtlara göre, geçen yıl Türkiye'ye giren 2 milyon "yabancı" ki, bunlann tümü istatistiklerde "turist" olarak görülüyor, bu sayıda henüz bir artış yok. Ama "turizm geliri"nde artış var. Akdeniz kıyılannda ortaya çıkan bir gerçek de, Türk turizmine Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan çok Tanm, Orman ve Köyişleri Bakanlığı ile Bayındırlık ve lskân Bakanlığı'mn katkılanydı. Ormanla kucaklaşan kıyüanrmzı Milli Park olarak düzenleyen O man Genel Müdüriüğu'nün Ffe hiye ve Antalya yöresindeki çabalan doğayı koruma açısından da olumluydu. Karayollan Genel Müdürlüğü de keskin virajlarla dolu kıyılarımızda kimi karayollarının altıru doğal plaj olarak değerlendirmişti. Bir de bizler bu milli park ve doğal plajlan "piknik" yerine dönüştüraıesek... özetle; bizim Akdeniz, Suriye sımrlanndan Dalaman çayına kadar olan kıyılarırruz güzel değil, çok güzel. Ama kıymetini bilmiyonız. Denizyollart, Akdeniz'deki dört limana yılın dört ayında toplam 12 sefer yapıyor. Bölgedeki havaalanı sayısı 3, karayolu ise keskin virajlarla dolu. DemirÇelik fabrikası îskenderun, rafıneri Mersin'de denize girmeyi yasaklamış. SEKA'nın kâğıt fabrikaları da Taşucu ve Dalaman'ı yeterince kirletiyor. Akdeniz bölgesinde 5 ilden ancak 2'sinin merkezi kıyıda, Akdeniz'e kıyısı olan 20 ilçeden de sadece 8'i kıyıda kurulmuş. Toroslarla kıyı arasındaki bereketli topraklar Akdenizlileri kıyıdan uzaklaştırmış. Narenciye, turfanda sebzemeyve zenginleri "heves" için yıllar sonra turizme ilgi duymuşlar. Dinamitle avlanmaktan kıyılarda balık kalmadığı için lokantalarda balık fıyatları 3 bin liradan başlıyor. lokantada oıurup da balık yemek en az 3 bin liradan başlıyor. Artık kolayca dinamit bulunamıyor ama dinamitin yerine tüpgaz kullanüdığı söyleniyor. Denize atılan dolu piknik tüp, dibe doğru basmçtan patlayınca, balıklar da su üstüne çıkıyor. Akdeniz'de balıklar çevre kirliliğinden de ölüyor. Artıklannı Dalaman çayına boşaltan Dalaman'daki SEKA Kâğıt Fabrikası denizin üstünde kırmızı bir leke yaratıyor. Göcek'ten gemilere yüklenen krorn madeninin artıkları kıyıyı çamurlaştınyor. Taşucu'nda SEKA'nın Akdeniz Kâğıt Fabrikası yerı göğü kokuya ve dumana boğuyor. Mersinde rafineri ve gübre fabrikası, Iskenderun'da da demirçelik ve gübre fabrikalan yüzünden deiniyoriar. Yabancı tunstier Akdeniz kıyılanmızı Fethiye'den Alanya'ya kadar dolduruyorlar. alman ve Avusturyalılann tercihi genellikle Alanya oluyor. Ağustos ayında Fethiye ölüdeniz'de Italyanlardan geçilmiyor. Antalya Kemer'deki yeni tatil "club"İeri Avrupa genelinde ilgi topluyor. Gazetelerde çıplak göğüslü fotoğraflan yayınlanan yabana turistlerden bir teki bile karayolu boyunca uzanıp giden kumsallarda ya da plajlarda soyunmuyor. Herkese açık kıyılarımızda güneşlenen yabancılar, elbise ile denize giren yerlilerden daha dikkatli davranıyorlar. Yerli turistlerin ya da yerli halkın olağanüstü pahalı fiyatlan ya da "yer yok" gibi gerekçelerle kapısından Sayılan heryüartan vfflalar. Türkiye'de ilk kez "vitta turizmi"ntn gündeme gehnesine yol açtı. Villa artışı sosyal turizmi sınırlıyor İzmir Çeşme'de yapılan villalarm sayısı sekiz bini aştı. Belediye Başkanı Ertan, ilçede hiç katkıda bulunmayan "villaalardan", "ayakbastı parası" almak istiyor. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Giderek gelişen turistik ilçelerden Çeşme'de villa sayısı sekiz bini aşarken, Türkiye'de ilk kez "villa turizmi"nin sorunları da ağırlıkh olarak gündeme geldi. Çeşme Belediye Başkanı Nuri Ertan kıyılarda bedava tatil yapıldığını, yazlıkçıların yöre belediyeierine hiç katkısı olmadığını belirtirken, Türkiye'nin ilk turizm profesörü Hasan Olalı da bu gelişmelerin sosyal turizmi baltaladığını, artık orta kesimin tatil yapma olanağının kalmadığıru söyledi. Özellikle son birkaç yıldır tzmir'e 90 kilometre gibi bir uzaklıkla olması Çeşme kıyı şeridinin villalarla donatılmasına yolaçtı. Kısa sürede Alaçatı, Ilıca, Paşa Limanı, Sifne çevresındeki yazlık vülalann sayısı sekiz bini aştı. Bu vülalann sayısı her geçen gün atarken, Çeşme Belediye Başkanı Nuri Ertan "Ilçeye hiç katkılan olmayan, üstelik denizi kirleten" bu ikinci konutlar için "ayakbastı parası" da içinde olmak üzere bir dizi önlem alınmasını istedi. Enan, ikinci konutlardan yakınarak şunları söyledi: "Buranın niifusu kışın sekiz binse, yazın 128 bin oluyor. tller Bankası'nın bize verdigi para belli. Ben vatandaştan para almak için eşkıjalık yapıyonım. Buldugum yerden para alıyoram. Yoksa bu sorunlann altından nasıl kalkanz. Türkiye'nin sahillerinde bedava tatil yapılıyor. Herşeyin bir bedeli vardır, böyle sey olmaz. Biz Ankara'dan da para istemiyoruz. Bize kaynak yaratmamız için imkân versinler." Nuri Ertan yazlık vülalann ilçeye hiçbir katkısı bulunmadığını, üstelik çevreyi kirlettiklerini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Çeşme'de 8 bin ikinci konut var. Bunlar 4050 milyona satılıyor. Vergi degeri 23 milyon. Böyle şey olmaz. Evin degerini biz belirleyelim. Bize yetki versinler. Emlak Vergisini belediyelere versinler. İkinci konutlarda yiizdeyi arttırsınlar. Milletin çöpiinü topluyoruz, pisliğini temizUyoruz. Elimize hiçbir şey geçmiyor. Bunlann ilçeye zaran dokonuyor." İLK TURİZM PROFESÖRÜ: "ORTA KESİM TATİL YAPAMIYOR" Türkiye'nin ilk turizm profesörü Hasan Olalı yillaların yaygınlaşması benzeri olaylann sosyal turizmi sınırladığjnı savunarak Türkiye'de anık orta kesimin tatil yapma olanağının kalmadığını söyledi. Prof. Olalı bu konuda şu görüşlere yer verdi: "Bakanlık oba turizmi, çadır turizmi ile orta kesime tatil yapma imkânlan sağlama>a çalışıyor. Orta kesim belli kiiltiir diizeyinde kişilerden olustuğuna göre çadır turizmi, oba turizmi bu insanlann tatil beklentilerine karsılık verir mi, kuşkulannı var. Otellerdeki, motellerdeki turizme gelince, bugiinkü koşullarda bu jerlerde tatil yapmak mümkiin degii." T.C. İSTANBUL İ. tFLAS MEMURLUĞU'NDAN İFLAS ALACAKLILARI SIRA CETVELİNİN VE İKİNCİ ALACAKLLLAR TOPLANTISININ İLANI Dosya No: 1983/96 MüflisiD adı, soyadı, ikametgâhı: SoSan Gıda Soğutma Sanayi Ltd. Şti./Şişli, Oolapdere Cad. No: 14 Müflis SoSan Gıda Soğutma Sanayi Ltd. Şti. hakkındaki aJacak ve istihkak iddialaıının tahkik ve tetkik işlemi bitmiş l.l.K.'nun 206 ve 207. maddeleri gereğince duzenlenen alacaklüar sıra cetveli dairede incelemeye hazır bulundurulmuştur. Sıraya ve alacağın esasına ve mikıanna iliskin itirazlann ilandan itibaren yedi gün içinde t.t.K.'nun 235. maddesi hükmune göre yapılması, gereken kanuni işlemin ifası için ikinci alacaklüar toplantısı günü olarak tayin edilen 16.8.1985 günü saat 14.00'te alacaklılarının tamamı veya bir kısmı kabul edilmiş bulunan aiacaklılann veya kanuni temsilcilerinin lslanbul 1. tflas Memurluğu'nda hazır buİunnıalan l.l.K.'nun 232234 ve 235. maddeleri gereğince ilan olunur. Basın: 9764 İLAN T.Ç. KARABÜK ASLİYE 2. HUKUK MAHKEMESİ (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) Sayı: 1985/221 Davacı Hüseyin Durmuş tarafından mahkememize ikâme olunaün bonolann zayi olduğunun tespiti ve iptali davasının mahkememizde yapılan tensibi sırasında: Borçlusu, Nomtas Demir Çelik Endustri ve Ticaret A.Ş, alacaklısı davacı ve Havva Yılmaz bulunan 4.8.1985 vadeli 1.000.000 lira, 4.9.1985 vadeü 1.000.000 lira, 4.10.1985 vadeli 150.000 lira 4.10.1985 vadeli 150.000 lira miktarlı 4 adet 2.300.000 lirajık mikıarlı bonolann zayi edildiğini bu nedenle, zayi edildiginin tespiti ile bonolann iptaline karar verilmesini talep etmiş olmakla ilanda belirtilen, zayi olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesi istenen bonolan bulanların Karabuk Asliye2. Hukuk Mahkemesi'nin 1985/221 sayılı dosyasına haberdar etmcleri, adı geçen bonolar üzerinde hak iddia edenler var ise mahkememizde derdest bulunan 1985/221 sayılı dosyasına müracaai elmeleri TTK.'nun 669. maddesi delaletıyle ilan olunur. 10.7.1985 Basın: 21059 BANDIRMA MERİNOŞ YEJİSTİRME ÇİFTLİĞİ MÜDÜRLÜĞÜ Sanlacak malın Miktan Fiyaü (TL.) 10.TAHMİNİ Tuun 2.700.000. Washington 100 Dekar Karpuz (270.000 Kg.) Yukanda belirtilen karpuz, açık arttırmayta satılacaktır. 2. Satısiar 7 Ağustos 1985 Çarsamba günü saat 10.00'da çiftükte^ ki MüdUrlük binasında yapılacaktır. 3. Geçici teminat 81.000. TL.'sıdır. 4. Bu satışa ait şartname Balıkesirlstanbul Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı 11 Müdurlüklenyle Çiftlik Müdürlüğu'nde görulebttir. 5. Kurumumuz, 2886 sayılı yasaya tabi değildir. Keyfıyet ilan olunur. Basın: 21126 İLAN KADIKÖY 2. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 1983/285 Davacı Zeki Fuat Ağaoğlu tarafından davalılar Gençtürk Adi Komandit Şirketi vs.ler aleyhine mahkememizde açıian tazminaı davasında, Davalı Çamlık sokak No: 47 Sevgi Apt. Suadiye adresinde mukim davah MEHMET SELAHATTİN BAYSAL'm adresi meçhul olduğundan dava dilekçesi ve gıyap karannın ilanen tebliğ edildiğinden mahkememizin 19.2.1985 tarih ve 1985/69 nolu kararla MEHMET SELAHATTİN BAYSAL'ın hakkında açüan davanın reddine karar verildiğinden iş bu karann gazetede neşrinden itibaren 30 günün hitamından 15 gün sonra kesinlesmiş olacağı Yargıtay yolu açık olmak üzere ilan olunur. 2.5.1985 Basın: 9790 KARABÜK DEMİR VE ÇELİK FABIÜKALARI MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜ tŞLETMELERİMİZDE ÜRETİLEN 150 TON PRES NAJFTALİNİN SAF PUL NATTALİNE ÇEVRİLME tŞt İHALE YOLUYLA YAPTIRILACAKTIR. Şartnamesi, bedelsiz olarak asagıdaki adreslerden alınabilir. 1 Karabuk'te: Demir ve Çelik Fabrikaları Müessesesi Tedarik ve tkmal Müdurlüğümüz. 2 Ankara'da: Dışkapı, Çankın Caddesi No: 57'deki Genel Müdürlüğümüz. ISTEKLİ'lerin şartnamemiz esaslanna göre haarlayacaklan kapalı teklif mektuplarıru, geçici teminatlanyla birlikte en geç 7 Ağustos 1985 Çarşamba gunu saat 14.00'e kadar Karabük'teki Müessesemiz Haberleşme ve Arşiv Müdürlüğu'nde bulundurmalan ilan olunur. Basın: 21165 İLAN ANKARA PTT ONARIM VE DQNATIM FA9RİKA MÜDÜRLÜĞU'NDEN 1 Müdurlüğümüz ihtiyacı takriben 284500 Kg. şebeke malzemesinin sıcak daldırma usulü ile, Idari ve Teknik Şartname esaslanna uygun olarak gaJvaniz yaptınlacaktır. 2 Ihale kapalı teklif almak suretiyle yapılacaktır. 3 Bu ihaleye ait Idari ve Teknik Şartname Müdurlüğümüz veznesinden 500= TL. mukabilinde temin edilebilir. 4 Ihale 15.8.1985 gılnü saat 15.00'te müdurlUğümüzde yapılacakür. İhaleye iştirak edecek flrmalann, tekliflerini en geç aynı gün ve saat 14.00'e kadar Personel Müdürluğümüze teslım etmelen gerekmektedir. 5 Idaıemiz 2886 sayılı kanuna tabi degildir. Basın: 21214 Tatilcinin sıçak suyu güneş enerjisinden TBMM KÜLTÜR, SANAT VE YAYIN KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN BİLDİRİLMİŞTİR Kurulumuzca açüan ve daha evvel gazetelerde yayımlanmış bulunan Milli Egemenlik Konulu ResimYanşması sonuçlanmıştır. 1 Yapılan değerlendirme sonucu: Tomur ALAGÖK'ün AAAAA rumuzlu yağlıboya tablosu üçüncülüğe, Mehmet YÜCETÜRK'ün talim rumuzlu yağlıboya tablosu mansiyona layık bulunmuştur. 2 Ödüle ve mansiyona layık başkaca eser bulunamamıştır. 3 Yanşmaya katılan sanatçüann tablolan ileride tespit edilecek tarih ve yerde sergilenecektir. Basın: 21396 'Kaynak var organizasyon yok' İLAN IĞDIR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dosya No: 981/531 Davacı Seriye Korhan tarafından davaü Alieşref Korhan aleyhine mahkememizde açıian boşanma davasının yapüan açık yargılaması sonunda: Şiddetli geçimsizlik nedeniyle Iğdır Karaağaç Mahallesi'nde oturan ve Tuzluca Aliköse Köytl hane: 7'de nüfusa kayıth Kanber kızı Seriye Korhan ile Esat oğlu Alieşref Korhan'ın boşanmalarına ve Alieşref Korhan'ın bir yıl süreyle evlenmekten yasaklanmasına karar verilmiştir. Davalı Alieşref Korhan'ın gıyabında dava yürütüldüğünden yukarıdaki hükmün davalıya gazetede yayımlandığı tarihte tebliğ etmiş sayılacağı ilan tarihinden itibaren 30 gün içersinde hükmü temyiz etmediği takdirde hükmün kesinleşeceği üanen tebliğ olunur. Basın: 21055 8600 ÇİFT AYAKKABI SAYASI SATILACAKTIR 1 Müessesemizde 8600 çift çeşitli renk ve modellerde dikilmiş ayakkabı sayası kapalı teklif almak suretiyle satüacaktır. 2 Teklif verme son günü 12 Ağustos 1985 pazartesi günü saat 16.00'ya kadardır. 3 Bu işle ilgüi şartname Müessesemiz Ticaret Müdürlüğünden temin edilebilir. 4 Müessesemiz ihale kanununa tabi olmayıp, satışı yapıpyapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. SÜMERBANK VAN DERİ VE KUNDURA SANAYİt MÜESSESESİ Basın: 21170 İLAN İZMİR, (Cıımburiyet Ege Bürosu) Türkiye'nin önde gelen turistik yörelerinde güneş enerjisi kolektörlerinin kullanımı giderek yaygınlaşırken, Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Ali Beba, "Güneş enerjisinden uzun süre yararlanma olanağı olan Ege ve Akdeniz kıyı şeridinde turistik tesis ve pansiyonlann göneş enerjisine yondmeleri, islelme maliyetini düşüren bir unsurdur" dedi. Doç. Dr. Ali Beba yenilenebilir enerji kaynaklarından yeterince yararlamlmadığını vurgi1 layarak sözlerini şöyle sürdürc "Türkiye'nin güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi ve biyogaz potansiyeli halen tuketilen toplam 50 mUyon taşkömürü enerji degerinin uzerindedir. Bu kaynaklara diğer yenilenebilir enerji lurlerinin de eklenmesiv le Turkiye'nin günümüzde tükettiği toplam enerji miktarından daha fazla bir yenilenebilir kaynak potansıyeli vardır. Türkiye'de bir kaynak sonınu yoktur. Ancak organizasyon dagınıklıgı ve olanaksızlık dola\ısı>la kaynakiann seçiminde proplemler vardır." İLAN DOKUMA TEZGÂHI, İPLİK ÜZERİNDEN SAKAL KESME MAKİNESİ, ATKI AKTARMA MAKİNESİ VE YEDEKLERİ, HURDA MALZEME SATILACAKTIR İLAN GÜMÜŞHANE SU.LH HUKUK MÂHKEMESI'NDEN Esas No: 1985/153 Davacı Hakkı Çoban tarafından açıian davada Göltaş, Göller bölgesi, Çimento Sanayii veTicareı Anonım Şirketi'nden verilen 15591 ve 20026 nolu hisse senetlerinin mahkememizin 17.7.1985 gün 1985/153 Esas, 1985/135 karar sayüı ilamı ile kaybolduğunun tespitine karar verilmiştir. llgılilere tebliğ olunur. 17.7.1985 Basın: 9832 T.C. 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ ZONGULDAK Zonguldak Emrel Çarşısf nda faaliyette bulunan Cecdoğlu Dayanıklı Tüketim Maddaleri Tic. ve Lld. Şti.'nin konkordato leklifi mahkememizin 26.6.1985 tarih 128/156 esas ve karar sayılı karan ile tasdik edilmiş, karar 9.7.1985 tarihinde kesinleşmış olup karar gereğince şirket, kesinleşme tarihinden 6 ay sonra başlamak uzere borçlarını faizsiz 24 ay süre ile eşit taksitlerle ödeyeceği ilan olunur. Basın: 21366 1 12 AĞUSTOS 1985 Pazartesi günü saat 10.00'da ihtiyaç fazlası makine ve yedekleri, hurda malzemeler açık pazarlıkla şartnamemiz esaslan dahilinde müessesemizde satılacaktır. 2 Bu satışa ait şanname ve lisieler, lstanbul Alım Satım Muessesemizden, Ankara'da Genel Müdürlük Satış Müdurluğü'nden ve müessesemizden temin edilir. 3 Müessesemiz, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na tabi olmayıp, satışı yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. SÜMERBANK KENDİR SANAYİİ MÜESSESESİ Basın: 21253
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear