25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 ŞUBA T 1985 EKONOMİ CUMHURİYET/9 TURKIYE'den Bankalar Merkez Baııkasf ııa yarım trilyon yatırdılar ANKARA, (a.a.) Bankaların son bir yıllık dönemde Merkez Bankası'na munzam karşılık olarak aktardıklan nakil miktarı 500 ınilyar lirayı aştı. 1984 yılı ocak ayı sonunda 573,5 milyar lira olan bankaların Merkez Bankasi'ndaki munzam karşılıklarının toplamı 8 şubat günü I trilyon 75,9 ınilyar liraya yükseldi. Mevduat toplamı üzerinden Merkez Bankası'na yalırılması zorunlu bölümü ifade eden munzam karşıhkların geç ödenmesi halinde cezai faizin yüksek olması, bankaların bu konuda duyarlı davranmalarına yol açıyor. 1984 sonunda 935,4 ınilyar liraya ulaşan munzam karşılıkların toplamı bu tarihten itibaren hızlı artış gösterdi. Yılın ilk 42 gününde munzam karşılıklarda 140,5 milyar liralık artış gerçekleşti. Türkiye, IMF'siz olamıyor Fon heyetinin önümüzdeki hafta Ankara'ya gelmesi ve kredi anlaşmasınm uzatılması bekleniyor. Anlaşmanm uzatılması için, Kaya Erdem'in 1985 yılında uygulanaeak ekonomik politikaları içeren bir "niyet mektubu"nu sunması gerekiyor. ANKARA (Cumhuriyel Biirosu) Hükümet, 1985 yılında da IMF'siz edemeyecek. önümüzdeki hafta, Ankara'ya bu yılın "ikinci tefliş" gezisini yapacak olan Uluslararası Para Fonu heyetiyle, mevcut kredi anlasmasının yenilenmesi eğiliıni giderek aftır basıyor. Ocak ayı içinde Ankara'da Maliye ve Gümrük Bakanlığı, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı ile Merkez Bankası yetkilileri nezdinde temaslarda bulunan Fon'un Türkiye Masası Şefi Goeffrey Tyler başkanlığındaki IMF heyeti, Washington'a döndükten sonra bir değerlendirme raporu düzenlemek yoluna gitmemişti. Ekonomik çevreler, heyet uzmanlarının, herhangi bir değerlendirmeye gitmeden önce yılın ilk 2 ayının sonuçlannı almayı beklediklerini ve bir "beklegör" politikası izlemeyi yeğledikleri yorumunu yapmışlardı. IMF heyetinin Türkiye'den ayrıldığı hafta içinde, fon yönetimine başvuran Türk tarafı, bu yıl hazırlıkların standby unlaşmasının uzatılacakmış gibi yürütıilmesini talep etmişlerdi. ÜÇ ENDİİjE Fon uzmanlarının, Türk tarafınca da paylaşılan ekonominin gidişi hakkındaki "üç endisesi"ise şöyle dile getirildi: 1) Enflasyon hedefi lutmayacak: 1985 için yüzde 25 olarak konulan enflasyon hedefi fon tarafından "gerçekçi" bulunmuyor. Nitekim Devlet Bakanı ve hükümet sözcüsü Mesut Yılmaz bu yılki enflasyon hedefinin yüzde 35'e yükseltilmesi zorunluluğu doğduğunu açıkladı. 2) Bütçe açıkları: Enflasyona bağlı olarak artan kamu harcamaları, fiyat artışı hızının gerisinde kalan vergi gclirlcrinin büyümesiyle karşılanamııyor. IMF, bütçe açıklarının enflasyon üstündeki baskısından endişe duyarken, hükümei bu konuda çareyi iç borçlanma rakamını yukseltmede buluyor. 3) KDV gelirleri ve fiyatlar üstündeki baskısı: Hükümet tarafından 762 milyar olarak konulan KDV'nin bütçeye katkısı, IMF'ce "şüpheyle" karşılanıyor. Fon ayrıca, Katma Değer Vergisi uygulamasının fiyatları yükseltici etkisinc işaret ediyor. Nitekim ocak ayı enflasyon rakamı yüzde 5 ila 8,2 arasında değişen ve yıl tamamı için konan hedefin beşte biri ile üçte birine eşit bir düzeye ulaşmış durumda. Mevcut "standby" aniaşmasının uzatılması için Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in 1985 yılında ekonomik politikaları içeren bir niyet mektubunu fon yönetimine sunması gerekiyor. Fon yönetiminin "standby" anlaşmasını geçen yılki koşullarla uzatması halinde, toplam 256 milyon dolar tutannda bir kredi Türk tarafınca 4 eşit dilimde kullanılacak. EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY "Canavar" ENFLASYON "Türk LokumıTna Karşı Tam iki hafta önce, 4 şubat günü bu sütunda şunları yazmışız: "Yetkili ağızlarca fiyatlan düşüreceği ısrarla vurgulanan Katma Değer Vergisi (KDV)'nin ocak ayında fiyatlan nasıl etkilediği bugünyarın yayımlanacak olan fiyat endekslerinde görülecek. Şubat ve mart aylarının fiyat endeksleri de bu konuda önemli birer gösterge olacak. KDV'nin fiyatlara nasıl yansıdığı sorusunun cevabı merakla beklenirken, en yetkili ağızlardan çıkan sözler, enflasyon konusunda geleneksel yılbaşı iyimserliğinin bu yıl da tekrarlandığını gösteriyor. Başbakan Özal, Gökova seferi sırasında yaptığı açıklamada, 'Enflasyon yaratan kaynakları kurutmuş bulunuyoruz' diyerek, özellikle 1985 bütçe uygulaması konusundaki iyimserliğini dile getirmiş. Başbakan Ozal, Davos seferi sırasında bu kez rakam da vermiş, '1985'de enflasyonu yüzde 25'e çekeriz' buyurmuş... Yıl sonuna doğru enflasyon rakamları birer birer belli olmaya başlayınca, bu, yılbaşı iyimserliğinin bir kez daha yılsonu mazeretlerine dönüşüp dönüşmeyeceğini hep birlikte göreceğiz." Aradan geçen iki haftada neler olmuş? KDV'nin, ocak ayında fiyatları çeşitli endekslere göre yüzde 5yüzde 8 arasında sıçrattığı ortaya çıkmış. Mazeret ve rakam çarpıtma edebiyatı şimdiden başlamış. Bir bakan, "7985 /<// için yeni enflasyon hedefinin yüzde 35" olarak saptandığını belirterek, "Şu anda yüzde 50 dolaylannda seyreden enflasyonun yüzde 35'e indirilmeslnin de başarı olacağını" soylemış. Dondurucu kış soğuğunda yeni bir petrol zammı, enflasyon ateşinin üzerine boca edilmiş. Bu ortamda herkes bütçesinde açılan yeni delikleri nasıl kapatacağını kara kara düşünürken, bız de bıraz fantezi yaparak daha fazla can sıkmamaya çalışalım. Kötümser tahminlerle iç karartacağımıza, "canavat" lakabıyla maruf ENFLASYON ile Yeni Dünya'da "Türk Lokumu" namıyla maruf TÜRK RAKİBİ arasındaki 12 raundluk, dehşetli 1985 maçının şu ana kadar yaşanan safahatını nakletmeyi deneyelim. Maç öncesi: TURK TARAFI konuşuyor: "Evelallah raaakibimi artık çok iyi tanıyorum. Zaten onun beli kırılmış durumda. Son altı ayda yüzde 35 'e, son uç ayda yüzde 25 'e, kırk ikindilerde yüzde 20'ye düşen ENFLASYON'un 1985 yılında karşımıza çıkacak hali kalmadı. Tutmaytn beni, paralayacağım onu Raaakibim, KDV'ye de hiç güvenmesin, KDV ona değil bana yardımcı olacak, fiyatları düşürecek. ilk üç raundun sonunda raaakibimin işi bitiktir, açık söylüyorum, bunu böyle bilesiniz..." Birinci raund (ocak ayı): Maç başlamış, ENFLASYON belinin kırılmış olmasına hiç aldırmadan KDV'Iİ yumruklarını indırmeye başlamış, bir yandan da "yüzde 25 mi, yüzde 35 mi, yüzde 45 mi?" diyerek Muhammed Ali misali dans ediyor. TÜRK TARAFI ise durumu şöyle değerlendiriyor: "Maça çok iyi başladık. Gökova 'da hava güzel, buraya bacayı diktik mi kuruturuz ENFLASYON'un kaynaklarını. Davos cennet gibi, 1985'te yüzde 25'e çekeriz enflasyonu. KDV'yi de kafa göz yararak başlattık, bir darbe de o vurdu mu ENFLASYON'a, bu raundu alırız. Bakın açık söylüyorum, açık farkla alırız..." İkinci raund (şubat ayı): Birinci raundu beş hakem de açık farkla ENFLASYON'a vermiş. ENFLASYON dans ederek vurmaya devam ediyor. Yumrukların çoğu da TÜRK TARAFI'nın "ortadirek" diye tarif ettiği kesıme geliyor. TÜRK TARAFI biraz şaşkın, bu kez durumu şöyle değerlendiriyor; "O da ne? Ocakta fiyatlar lstanbul'da yüzde 8.2 mi artmış? İTO'lu hakem yanlış puan tutmuştur, slz DİE'Iİ hakeme bakın. O da yüzde 7.2 mi diyor lstanbul için. Siz Hazine 'li hakeme bakın efendim. Kaç, kaç, o da yüzde 6.5 mi diyor? Yahu bu kadar yumruğu kim yedi? Bırakın efendim istanbul'u, orası zaten eski Bizans. Türkiye geneline bakın, toptan fiyatlara bakın. Onlar da mı yüksek?. Yoksa şu KDVmi arttmyor fiyatları. Ben söyledim zaten, bu KDV bizi arkadan vuracak diye. Bu böyle olmayacak, ENFLASYON'u aşağı çekemiyoruz, bari daha fazla rezil olmadan 1985 enflasyon hedefini yukarı çekelim, şimdilik yüzde 35'e çekelim. Bunu da mı tutturamayız? Zaten hep bu kötümserlerin, şom ağızlıların yüzünden oluyor bütün bunlar. Bak şimdi de ENFLASYON karşısında 'havlu attı' dıyecekler. Ne havlusu kardeşım, o tülbent. Şöyle biraz terimizi silelim, bak o zaman ne hale getiriyoruz o ENFLASYON canavarını. ENFLASYON ağzından ateşler saçarken petrole zam yapılmaz mı? Yapılır kardeşım yapılır. Kış soğuğunda odunkömür kazığı yiyen vatandaşım mağdur olurken, biz petrol ürünlehne zam yapmazsak bu adaletsizlik olmaz mı? Fueloil'i, benzini, mazotu zaten zenginler kullanır. ödesin efendim. Petrol zammı ENFLASYON'u mu azdırır? Zaten azmış azacağı kadar, şimdi biraz daha azsın bak sonraki raundlarda ben ne yapacağım onu. Açık söylüyorum, doğduğuna pişman edeceğım..." Sonraki raundları birlikte ızlemek umuduyıa... Libya'da iş yapanların nakit sorunu ANKARA, (a.a.) Libya'da iş yapan Türk mıiteahhitlerinin nakit ihtiyaunın giderilmesi amacıyla yapılan girişimler. "Bunkalann yeni kredi açma konusunda çekimscr davranmalun" ncdeniyle çıkmaza girdi. Libya'da iş yapan Türk müteahhitleri ile bankaların yetkililcri, 16 ocakta Devlet Bakanı Kâzım Oksay'ın başkanlığında Ankara'da bir toplantı yapmışlardı. Toplantıda, müteahhitlerin nakit sorununun çözümü için 150 milyon dolarlık kredi imkânı yaratılması ve 150 milyon dolarlık ek leminal mektubu kredisi için hazırlık yapılması kararlaştırılmıştı. Ancak, aradan geçen bir aylık siire içinde 150 milyon dolarlık krediye işlerlik kazandırılması mümkün olmadı. Brezîlya, Meksika ve Arjantîn, IMF'yle çekişme halinde Brezilya, Meksika ve Arjantin, enflasyon oranlarını, IMF'ye verdikleri sözler doğrultusunda kontrol allmda tutamadıkları ve artan biitçe açıklarını önleyemedikleri için Para Fonu karşısında zorfanıyor. Ekonomi Servisi IMF'ye verdikleri sözleri tutamayan Arjantin, Brezilya ve Mek.sika'nın bugünlerde başı dertte. Sö? konusu üç ülke de bütçe açığı ve enflasyon nedeniyle IMF önünde zorlanıyor. * Arjantin Ekonomi Bakanlığı, IMF karşısındaki bütün yükümlülüklcrin ycrine getirilmiş olduğunu ve IMF ile yeniden görüşmeye gerek olmadığını bildirmiş bulunuyor. Ne var ki ba/.ı Arjantinli uzmanlar; 1984'ün son çeyreğinde hükümetin enflasyon, bütçe açıkları, Merkez Bankası hesaplan konusundaki hedeflere ulaşamadığını bu nedenle IMF ile yeniden görüşme masasına oturmak gerekebileceğini söylüyorlar. • Brezilya da 1.5 milyar dolarlık yeni kredi için IMF'nin öne sürdüğü koşulları kabule yanaşmayan bir ülke durumunda. Kemer sıkma önlemlerine uymayı kabul etmedikçe, Brezilya'nın son parti kredisini lMF'nin serbest bırakmayacağı belirtiliyor. IMF, Brezilya'nın uç rakamlı enflasyon oranını bir türlü kontrol edememesinden şikâyetçi. Brezilya'da enflasyon oranı yüzdc 224'ten yüzde 237'ye çıkmış bulunuyor. IMF ile anlaşmazlığa düşmek Brezilya'nın bankalarla görüşmclcrini de zora soktu. 45.3 milyar dolarlık orta ve uzun vadeli borcun ertelenmesi için yapılan anlaşmanın böylece çıkmaza girmesi, Brezilya'nın 15 martta görevi devralacak olan yeni devlet başkanını güç durumda bırakacak. • Meksika ise kamu harcamaları öngorülen sınırları aşmış olması nedeniyle IMF ile 1985 yılı hedefleri konusunda büyük bir çekişmeye girmiş bulunuyor. 1984 yılında Meksika, enflasyonu yüzde 40'ta tutmayı söz verdiği halde bu oran yüzde 59.2 oldu. Bütçe açıkları için de ulusal üretimin yüzde 5.9'ıınu aşmamak uslüne hedef koyan Meksika'nın bütçe açıkları ulusal üretimin yüzde 6.9'unu buldu. 1985'te "Enflasyonu yüzde 35'te tulacagım" diyen Meksika'da daha ocak ayındaki enflasyonun yüzde 7.4 gibi büyük bir rakama çıkması işi daha da zorlaştırdı. MPM: Tekstile yeni teknoluji gerek ANKARA, (ANKA) Milli Prodüktivite Merke/.i tarafından gerçekleştirilen "Tiirkiye'de Tekstil Sanayiiııin Tcknolojik Diizeyi Ve Gelişimi" konulu araştırmada, Türk lekstil scktörünün modernizasyona ve yeni teknoloji uygulamasına geçmesinin zorunlu olduğu bildirildi. Sağlıklı bir değerlendirme yapılması için yapılan anketteki teknoloji degişimi ve verimlilige elkisi konulu soruya yanıt veren firmalar içinde sadecc iki devlet kuruluşunun tutarlı ve tam bilgi verdiği kaydedildi. MPM araştırmasında, büyük ölçekli tekstil kuruiuşlarının verimlilik kayılları tutmadıkları veya kayıtları gizledikleri belirtilerek, oncelikle büyük işletmelerde verimlilik birimlerinin kurulması gerektiği vurgulandı. Ercülek: Özal hükümeti büyük firmalara çıkar sağlıyor Ekonomi Servlsi Halen ABD'de öğretim üyeliği yapan Türk iktisatçısı Asım Erdilek, 15 şubat 1985 tarihli The Wall Streel Journal gazetesinde yayımlanan makalesinde özal yönetimini "ekonomiyi liberallestirme" sözünü tutmamakla suçluyor ve " ö z a l ekonomide kozmetik değişikliklerle vakit kaybediyor," diyor. HUkümetin "dışa açılma" sloganının arkasına gizlenerek bazı büyük firmalara çıkar sağladığını belirten Erdilek, "özel firmalar birblrleriyle degil, hiikümetin göziine girmek için rekabet ediyorlar," görüşünü savunuyor. Erdilek, özal'ın başarılı olmak içir gerçek bir liberalleşme programı uygula Fatura basunına 500 matbaa "tatip" oldu Asım Erdilek Özal ekonnmide kozmetik değlşlkliklerk vakit kaybediyor. masını ve 1988'de tam konvertibiliteye geçmek için gerekli adımlan şimdiden atmasını, Türk parasını dalgalanmaya bırakmasını, gUmrük vergilerini indirmesini ve KlT'leri özelleştirmeye başlamasını öneriyor. Ekonomi Servisi Fatura ve diğer belgelerin basımı için lstanbul Defterdarlığı'na 500'ü aşkın matbaanın başvurduğu bildirildi. lstanbul Defterdar Vekili Kemal Civelek, ilk etapta 100 matbaayla anlaşma yapıldığını, diğer matbaalarla da peyderpey anlaşma yapılacağını belirtti. Vergi Usuf Kanunu Uyarınca Vergi Mükellefleri Tarafından Kullanılan Belgelerin Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelik esaslarına göre bu belgelerin basımı ve dağıtımını yapmak üzere lstanbul Defterdarlığı'nın resmi ve özel matbaa işletmeleri arasında anlaşma yapılacağının duyurulmasıyla, 15 şubat cuma akşamına kadar 500'ü aşkın matbaanın gerekli işlemlerini tamamlayarak başvurduğu öğrenildi. lstanbul Defterdar Vekili Kemal Civelek, 500 matbaadan 100 kadarıyla anlaşma yapıldığını, önümüzdeki hafta anlaşma yapılan matbaaların vergi dairesine bildirileceğini açıkladı. Ayrıca başvuruda bulunan diğer matbaalarla da peyderpey anlaşma yapılacağını kaydetti. Kemal Civelek, yaptığı açıklamada şunlan söyledi: "Defterdarlığımızın yapılan anlaşmalardaki sıfatı seçiciliktir. Başvıırııyu yapan matbaaların yönetmelik esaslarına uygunlugu ögretıildiklcn sonra o matbaalarla anlaşma yapılmaktadır. Anlaşma yapılan matbaalar önümüzdeki haftadarı itibaren kamuoyuna duyurulmaya başlanacaktır. Böylece duyuruda yer alan matbaaların hiçbir soruşturmaya gerek duyulmaksızın fatura ve diger belgeleri basabilecegini, bu matbaaların bastıkları söz konusu belgelerin noter tastiki gerektirmedigini, yasal oldugunu duyurmayı amaçlıyoruz. Fakat, şunu da açıklamalıyım ki, fatura basmak için mutlaka defterdarlıga başvurmak şart degil. Ama gerekli başvuruda bulunmayan matbaaların bastıgı fatura ve diğer belgelerin notere onaylatılması zorunludur." Civelek Vergi Usul Kanunu uyarınca vergi mükellefleri tarafından kullanılan belgelerin tek tip olarak düşünülmediğini, fakal yönetmclikte belirtilen ölçülere uygun olarak basılacağını belirtti. Serbest bölge altyapı çalışması M.ERSİN, (Cumhuriyet) Mersin serbest bölgesi ile ilfiili altyapı çalışmalarına hız verildiği, serbest bölgenin 1986 yılında açılacağı bildirildi. Bölgelerle ilgili olarak bilgi veren DPT uzmanı Yalcın Alaybeyoğlu Mersin serbest bölgesi ile ilgili çalışmaların son aşamaya geldiğini söyledi. DPT uznıanı Alaybeyoğlu şöyle dedi: "Mersin serbest bölgesi ile ilgili yol, saha düzenlenmesi, kuleler ve demiryolıı yapım isleri ihale edilmislir. Amacımız Mersin serbesl bölgesinin daha fazla gccikmeden hizmete girmesidir." Alaybeyoğlu, Mersin serbest bölgesinde çift, kule ve kapı yapım çalışmalarının Nisan ayında başlamasından sonra kalan yatırımların 1985 Haziıan ayından itibaren yapılmaya başlanacağını da söyledi. lstanbul Defterdar Vekili Kemal Civelek Başvuran 500 matbaadan 100'ü ile anlaşma yapıldu Büyük işletmelerin sorunlarım bakanlar UludağVia tartışacak Ekonomi Servisi "Ikdsadi Kalkınmada Bü . Bakanlığı Müsteşarı Ertugrul Kumcuoglu hüküyük tşletmelerin Rolii ve Türkiye'de Büyük tşlet met adına katılacaklar. Çok sayıda sanayici ve öğme Olmanın Güçlükleri" konulu seminer 2225 retim Uyesinin katılacağı seminerde tebliğ sunaşubat tarihleri arasında Uludağ'da yapılacak. caklar arasında Ercan Holding Yönetim Kurulu Ekonomi ve turizm konularında yayın yapan Başkanı Tevfik Ercan, THY Genel Müdürü Yıl"Bazaar International" dergisi tarafından düzen maz Oral, Tekel Genel Müdürü Yücel Özden, lenen seminerc Devlet Bakanı ve Başbakan Yar Anadolu Bankası Genel Müdürü Halil Ata, Ulusdımcısı Kaya Erdem, Sanayi Bakanı Cahit Aral, lararası Endüstri ve Ticaret Bankası Genel MüDevlet Bakanı Ahmel Karaevli, Ulaştirma Baka düril Vural Akışık ve lstanbul Oniversitesi Reknı Veysel Atasoy, Hazine ve Dış Ticaret Müste tör Yardımcısı Akın llkin de yer alıyor. Seminerle şarı Prof. Ekrem Pakdemiıii, Başbakanlık Müs ilgili geniş bilgi 155 14 64 ve 150 03 10 numaralı tesarı Hasan Celal Güzel ve Maliye ve Gümrük telefonlardan sağlanabiliyor. SEMİNER SERGİ KONFERANS ~ "İNŞAAT Malzemesi Sanayli ve Toplu Konul" paneli 23 şubat cumartesi günü Hilton Oteli'nde Bayındırlık ve tskân Bakanı Safa Giray'ın açış konuşmasıyla başlayacak. Inşaat Malzemesi Sanayicileri (İMSAD) tarafından düzenlenen panele Vajıit Erdem, Reslan Aras, Erol Kıcıman, Murat Karayalçın, tbrahim Kavrakogju ve likrem Özgen katılacaklar. TÜRK StGORTA Enstitüsü Vakfı'nın düzenlediği "Baraj Inşaatı ve Bilumum Rizikolan" konulu konferans 21 şubat perşembegünü Destek Reasürans'ın Maçka'daki toplantı salonunda yapılacak. Konferansı Osman Yücesoy verecek. OPTİKA'85 Türkiye 3. Uluslararası Fotoğraf Sinema ve Optik Gereçleri Fuarı 22 şubat cuma günü Odakule Sergi Merkezi'nde açılacak. AFEKS tarafından düzenlenen fuar 27 şubatta kadar açık kalacak. SERMAYE PIYASASINDAN DUNYA'dan Altının onsu 250375 dolar sınırı içinde kalacak Ekonomi Servisi ABD'nin önde gelen finans kuruluşlarından ShearsonLehman American Express'in bir araştırma grubu altın fiyatlarının bu yıl içinde ons başına 250 dolara kadar düşebileceğini ve 375 dolara kadar yükselebileceğini tahmin etti. 1983 yılında 1,299 ton olan toplam dünya altın üretiminin 1984 yılında 1,328 tona yükseldiğini tahmin eden araştırmaya göre altının 1985 yılı ortalama fiyatı da 320 dolar dolayında olacak. Yüksek ABD reel faizlerinin altın tutmanın cazibesini azalttığı kaydedilen raporda, büyük devletlerin elinde çok büyük miktarlarda altın stoku bulunmasının fiyatın daha da fazla düşmesini önleyen başlıca etken olduğu belirtiliyor. ShearsonLehman American Express'in tahminine göre çeşitli devlellerin elinde 1983 yılı sonunda bugünkü değerlerle 300 milyar dolardan fazla edecek 29 bin 425 ton altın bulunuyordu. Dünya borsalarlnda geçen hafta Haftaya sakin başlayan dünya borsaları çurşamba günü aniden hareketlendı. Doların söz konusu gün hızla tırmanması başta New York borsasmda olmak üzere dalga dalga bütün borsalarda endekslerin rekor düzeylere ulaşmasına neden oldu. Borsalarda geçen haftanın görünümü söyteydı: NEW YORK BORSAS1: Dow Jones endeksi, haftanın ilk günlerinde düşüs göstermesine karşm, çarşamba günü ani bir tırmanışla 1300 sınınnın üzerine çıkarak 1302'ye kadar yükseldi. Böylece Wall Slreet tarihinin en yüksek değerine ulasırken 26 ocaktaki 1292 'lik rekoru üç hafta içinde yenilemiş oldu. Bu artışta özellikle petrol şirketleri ile IBM hisselerindeki yükselme etkili oldu. LONDRA BORSAS1: Slerlinin değer kaybetmesinden etkilenen borsa pazartesi günü gö'sterdiği artıştan sonra salı günü hızlı bir düşüş kaydetti. Çarşamba gününden sonra ise Wall Street 'leki rekor yükselişten etkilenerek urtıs göruldu. Financial Times 100 endeksi salı günü 1299.l'den 1273.5'e düştü. Hafta sonuna doğru ise tekrar 1290 puanın üzerine çıktı. FRAISKFURT BORSASI: Geçen haftayı Commerzbank endeksine göre 1162.6 puanla kapatan Frankfurt Borsası'nda endeksler 1152.5 puana kadar düştüklen sonra, Wull Street 'ın başını çektiği canlanma ile daha sonraki günlerde 1166 puanın üzerine çıktı. Fiyatlarda hareketlenme var Geçen hafta 18 şirkete ait hissede fiyat artışı olurken, 5 şirketin hisselerinde düşüş oldu. Fiyatı yükselen hisselerin başında gübre sektörüne ait olanlar yer alıyor. Geçtiğimİ7 hafta hisse senedi piyasasında 18 şirkete ait hissenin fiyatları değerlenirken 5 hissenin fiyatlarında yaklaşık 100 150 liralık azalmalar oldu. Piyasa uzmanları fiyat artışlarını vc buna koşut olarak talep clastikiyetinin genişlemesini bu aylardaki olağan hareketlenmeye bağlarlarken fiyat düşüşlerinin ise şirketlerden sızan haberlerılen kaynaklandığını belirtiyorlaı. Geçtiğimiz hafta fiyatları sürekli yükselen hisselerin başını gübre sektörüne ait şirketler çekti. Fiyatları yükselen 18 şirket şunlardan oluşuyor: Anadolu Cam, Arçelik, Bagfaş, Çelik Halat, Çukurova Elektrik. Gübre Fabrikalan, Hektaş, Izocam, (eskiyeni), Kartonsan (eskiyeni), Koç Holding (eskiyeni), Koç Yatımtı (eskiyeni), Kordsa (eskiyeni), ve Pimaş (eski). Değer kaybeden hisseler ise Koruına larım, ütosan, Pimaş (yeni) ve Uniroyal (eskiyeni) olarak belirlendi. Söz konusu hisselerden Koruına Tarım'ınkilerin değer yitirmesi 1984 yılı tenıettusunün az olması ve bunun yanı sıra sendikal uyuşmazlık nedeniyle işçilerin greve gitme eğilinıinc bağlanıyor. Uniroyal hisselerinin değer yitirmesiniıı ise şirketin sermaye tezyidine gitmesinden ve 1985 yılı için temettü veremeyeceği tahmininden kaynaklandığı sanılıyor. Bu arada, çoğu piyasa uzmanı hisse fiyatlarındaki hareketlenmenin piyasayı olumlu etkilediğini belirtirken bu gelişmenin önümüzdeki haftalarda da artarak süreceğini savunuyorlar. Ancak, bu yıl şubat mart aylarında geçen yılın aynı aylarında olduğu gibi büyük fiyat harekctlcri beklenmemesi şirketlerden surpriz temettü haberlerinin gelmemesine bağlanıyor. HAZİNE BONOSL Yılbaşından önce piyasaya biı furya halinde gelen Hazine Bonoları'nın şubat sonuman başında yeniden piyasaya çıkması bekleniyor. Hükümete yakın çevrelerdcn sızan haberlere göre müteahhit firnıa ve ihracatçı şirkeılere ödenen vergi iadelerinin yeniden Hazine Bonosu ile yapılması gündeme gelecck. HAZIRLA YAN YENER KAYA Çağdaş hayat tarzının öbür adı: STRES YcniGi'mdem'in 16. sayısında ayrıca: • Vtilın ko)im'n: s.ı^J.1 wııı .ıı.ıvı>l.u • Uıı mıM.ılı \ S \l''lı ılo tîfiıiMik* luık.ııı \ıık.ı • M.mivi'>|vı tmı ıMVıulı, luttııl kMıv.ılı m ı ' • lıihu 1'urlii: Sı\.ı»,ıl \.ivii1Uİ.t M.\ım" \c "\ı\itk'nıtı' u ' i ı • Sı/ Kic iM/.ııl.tııı.uı oUhılıiMm/ • Dundon hıit'LiiK* ( OAIMI IIIAIKTI Scınılı iıiımcı ll.ılıık ı ^ I I M lııluk' 1 ıgıitk'i • VIMI.M tiıMİjııı* h t IOIVII.II liinli.il cvlcn k ı k ı u ı HM.M • MU.I/AY AkiLiDııı \jk.ıl.ı\.ıl<ıUlıjt hıı/ıın • kıml O/ıl: IVnınn kr.iM'u k.ıı.ı >ıır " I .ıhıu.uııtı k'mrvik' O/hın YeniduiHİem Irak'a "petrol üretimi" için yardun B A G D A T , (ANKA) Sovyetler Birliği, petrol üretiminin arttınlması için Irak'a teknik yardımda bulunacak. Bu konudaki anlaşma Bağdat'ta imzalandı. Irak Dışişlcri Bakanlığı, anlaşma uyarınca Sovyetler Birliği'nin petrol araştırma, sondaj ve iiretim için teknik yardım sağlayacağını bildirdi. Irak'ın Iran'la savaşından öncc günlük 3.5 milyon varile varan petrol üretimi, 1983'te 700 bin varile kadar gerilcmiş, geçen yılın sonlarında yeniden 1.3 milyon varile ulaşmıştı. Irak, ham petrolünu boru hattı yoluyla yalnızca Türkiye üzerinden ihraç edebiliyor. Suriye üstündcn geçen boru hattının kapatılmasıyla Irak, Kerkük Yumurtalık boru hattına bağımiı kaldı, bu hattın kapasitesi günlük 650 bin varilden 1 milyon varile çıkarılmıştı. Hattın kapasitesinin 1.5 milyon varile çıkarılması ile ikinci bir boru hatlı dOşennıesi için çalışmalar sürdürülüyor. Çııkıırova Klektrik' iıı Cenel Kıırulıı 16 ıııaıita vapıla<*ak Enerji Uretiminde özel sektörün en büyük lemsilcilerindeıı biri olan Çukurova Elcktrik A.Ş.'nin 1984 faaliyet yılının değerlendirilmesine ait olağan genel kurul toplantısı 16 Mart 1985 tarihinde Adana'daki şirket merkezınde yapılacak. Şirketin dağıtacağı temetuı oranının geçen yıldan daha az olnıayacağı tahmin ediliyor. Genel kurulda, gundemde olmamasına rağmen yeniden değcrlcme fonunun konuşulacağı sanılıyor. Manajans için bölüm sekreteri Daktiloda hı/lı ve yanlıjisı/ yazan... Lşiııdeki baîjarısını i»; ili^kilcrindeki becerisiylc ö/desjlejjtirnıiş... Gercktiğinde snrumlukık üstlenebilecek... Titiz, düzcnli, çalı^km bir sekreter... (İngilizce bilgisi öncclik kı/andıraaık.") DOVIZ KURLARI Merkez Bankası doların esas Dövizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 jsveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 italyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlin 1 S.Arabıstan Rıyalı kurunu 442 lira 21 kuruş olarak belirledi. Dövız Efektif Doviz Efektif Satış Ahş Ahş Satış 464.10 468.74 464.10 473.38 345 52 348.98 328.24 352.43 20.67 20.26 20.46 20.26 142.10 143.52 142.10 144.94 7.07 7.14 7.21 6.72 46.46 46.92 46.46 47.39 125 59 126.85 128.10 125.59 50.62 50.12 50.12 51.12 167.24 168.91 167.24 170.58 22.98 23 21 23.44 21.83 182.39 184.19 180.58 171.55 1506.28 1521.34 143097 1536.41 512.60 517.73 51260 522.85 132.19 129.60 130.90 123.12 Ferguson, fabrikalarını azaltacak VVASH1NGTON, (ANKA) Massey Ferguson Şirketi'nin dünya tarım makineleri piyasasındaki durgunluktan dolayı çok sayıda fabrikasını kapatmak zorunda kaldığı bildirildi. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Viclor A. Rie, şirketin 1984 yılı satışlarının, bir önceki yılın düzeyine ulaşamayacağının saplandığını, firmanın en başarılı yılı olan 1976'daki 816 bin 700 traktör satışının çok gerisinde kalmasının bcklendiğini belirtti. Şirketin en önemli gelir kaynağı olan biçerdöver satışlarında büyuk bir düşme bcklendiğini belirten Rie, bu gelişmeler sonunda, ^irkeı satıslarmm yüzde 70'ini oluşturan larım makinelerinin payını yu/de 50'ye düşüreceklerini açıkladı. İş Baııkası k ıırııc*ıı lıisselcri 1.8 ıııilyon liraya çıktı Hcmen her hafta 50 bin lira değer kazanan T. İş Bankası kurucıı hisseleri geçtiğimiz hafta 50 bin lira daha prinı yaptı ve 1 milyon 800 bin liradaıı işlenı gördü. Pi>asada a/ ıııiktardu buluıunusına rağmen sürckli prinı yapan kuıucu hisse fiyatlarının baııkanııı ıcnıcııü vcrnıe tarihi olan nisan ayına kadaı yuksclmcsi bıklcnivor. k'Moıılı'i'iıı <.">/gı.\ıııı«,lı:ıını ııı m \ JII^UIMI 1*)KS .ık>.mıııı;ı k.ıd;ıı M.ın.i|.ın> .\j. U ı i M i k ı l ı T c (..ıddi'M I ıS, / ı i K i r l ı k ı ı \ ı ı riı'.ı o l u ı u ı r İManbul . i ı l ı ı ' s ı n c noiKİi'niK'lı'rı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear