Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
// ŞUBAT 1985 EKONOMt CUMHURİYET/9 TURKIYE'den Bu ay petrole zanı beklenmîyor ANKARA, (ANKA) Petrol ürünlerine şubat ayında zam yapılmamasının öngörüldüğü öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, petrol üninlerine zam yapılmaması yönündeki ilke kararı, OPEC'in ocak ayı sonunda ham petrol fiyallannı diişiirmesine bağlı olarak alındı. Petrol ürünlerine son zammın yapıldığı 31 Aralık 1984 tarihinden bugüne kadar, Amerikan Doları, Türk Lirası karşısında yüzde 3.8 oranında değer kazandı. Genellikle doların değer kazanımırun yüzde 3'ü geçmesi durumunda petrol ürünlerinin fiyatlarının arttırıldığına dikkati çeken ilgililer, bu kez ham petrol fiyatlarındaki gerileme nedeniyle zam yapılmasmın düşünülmediğini belirtivorlar. Yetkililer, ancak doların çok hızlı bir şekilde değer kazanmaya başlaması durumunda zam yapmanın kaçınılmaz olacağını ır'ade edıyorlar. ANKARA Emisyon hacminin 8 şubat tarihi itibarıyla 988 milyar lira düzeyinde olduğu öğrenildi. Merkez Bankası yetkililerinden alınan bilgiye göre, 18 ocak tarihinde 902.3 milyar lira olan emisyon hacmi, 25 ocak tarihi itibanyla 998 milyar liraya yükselirken, trilyon sırura dayanmıştı. Ancak emisyon hacmi böylece IMF limitlerini de zorlarken, Başbakan Turgut Özal, emisyonun aşağı cekümesi üzerine talimat vermişti. Bunun üzerine özellikle bankaların Merkez Bankası'na yatırdıkları mevduat munzam karşılıkları yoluyla piyasadan para çekildi. Bu arada Merkez Bankası'nın haftalık bilançosunun yayımı da gecikiyor. Her hafta yayımlanan bilanço, en son 27 ocak günü yayımlandı ve 18 ocak tarihli verileri yansıtmıştı. Buna göre, bilançonun yayımı iki haftalık bir gecikmeye uğramış bulunuyor. Tütünde "dolar egemenlîği'' Dolar arttıkça tüccann kân da artıyor. Tütün alan tüccann gözü dolarda. "Tütün başflyatı, geçen yılki 465 liralık başfıyata göre yüzde 52 arttığı, dolar ise aynı süre içinde yüzde 47 oranında yükseldiği halde, tüccar sevinçli. CELAL BAŞLANGIÇ tZMİR Ege ekici tütün piyasası 710 lira başfiyatla açıhnca üretici üzüldü, tüccar ise sevindi. Oysa başfiyat geçen yılki 465 liralık başfıyata göre yüzde 52 artmıştı. Doların aynı süre içinde artış oranı ise yüzde 47'ydi Yani üreticinin sevinmesi, ihracatçı tüccann ise üzülmesi gerekiyor. "Üzülmesi gereken seviniyor, sevinmesi gereken de üzülüyor. Bu ters göriinüm neden oluştu?" diye sorunca Üreticiler Kurultayı Başkanı Mehmet Ali Orta "Hesabın yanlış senin" dedi. Neden yanlış olsun? Piyasa açıklandıgı sırada doiann yühk değer artışı 47 başfiyatın bir yühk arnş oranı ise yüzde 52, nesi yanlış? Oyle hesaplanmaz, al bakaiım kâğıdı kalemi eline.." Akhisarh tütün üreticisi olan Orta'nın dediği gibi yaptık ve kâğıdı kalemi elimize alarak söylediklerini yazmaya başladık: Geçen yıl tütün başfiyatı 465 liraydı. Tüccar iyi tütüne iyi para verdi ve başfiyatın birkaç yüz lira üstünde tütün aldı üreticiden. Yani ortalama olarak 'a grad' tütünün kilosuna 700 lira ödedi. O zaman dolar 310 liraydı. A grad tütünün ihraç fiyatı ne? Dört dolar 25 cent. Eger doiann o günkü değeri üstünden çevirecek olursak. tüccar 1317 lira 50 kuruşa satacak tütünü, yabancı ülkelere. Kurultay Başkanı ve tütün üreticisi Orta, "Işte tütünün en OSMAN ULAGAY EKONOMİ NOTLARI Altı yılda tutün ve dolar Basfiyat Artışm Yd 1980 1981 1982 1983 1984 198$ 130 160 240 335 465 710 23 56 49 40 52 Dolar 70.00 95.95 143.00 193.00 310.75 459.40 Arüş (Vt) 37 49 35 61 47 Dolarda başfiyatui ilan edildigi günlerdeki kur degeri esas aliDdı. Emisyon 988 milyara çekildi Orta gülüyor: Yansıdı, hem de nasıl.. "Nasıl"ını şöyle anlatıyor: Bu öyle bir yansıma ki, birini güldünir, diğerini ağlaür. Dolar deger kazandıkça gördügun gibi tüccann kân artıyor. Üreticinin elinden 700 liraya çıkan tütün, bir süre tüccann elinde durduktan sonra üç katı değer kazanryor ihracat aşamasına gelinceye kadar, dolar ne kadar yükselmisse tüccann kân da o kadar artıyor. Ya üreticinin durumu?.. İşte terslik burada. Çünkü onun kân azauyor. Tüccar tütünü dolara göre besaplayıp kânmn artüğmı anlıyor. Biz de traktör alırken, makine alırken, akaryakıt alırken dolara göre hesaplıyor ve göriiyoruz ki, ettiğimiz kâr azalıyor. tşte dolar yükseldikçe tüccann artan kânnın bize yansıması bu.. tHRACATÇI NE DİYOR? Tütün îhracatçılan Birliği Başkanı Esin Özgener ise, görilşünü açıklamaya "Kânnuz doiann yükselmesine dayalı. Ama dolar ya yükselmezse?" diye sorarak başhyor. Özgener'e üreticiden geçen yıl aldıklan tütüne ne kadar harcama yaptıklannı soruyoruz. Şöyle yanıtlıyor: O tütüne yaptıgımız kilo başına işleme maliyeti 350 lira. tlginçtir, bu 350 lira maliyetin, 211 lira 78 kunışu sadece kredi faizidir. Geriye kalanı da işçi ücretleri, primler, depo, işletme, nakliye masraflan ve kanaviçe ile sicime yapılan harcamadır. Finansman faizi olarak yüzde 70 ödüyoruz. Kredikr yeterli mi, geri dönüyor mu? "thracatçı olarak önemli bir sorunlan olmadığı"nı her fırsatta vurgulayan Özgener, şu karşılığı veriyor sorumuza: Tüccann şn ana kadar kredi konusunda, en ufak bir sıkıntısı olmadı. Bize verilen krediler de geri donuyor. Biz iyi orgütlenmiş bir cemiyetiz. Krediyi de verildigi yerde kuUanıyoruz. Özgener'e üreticilerin önerisini anımsatıyoruz: Doiann değer kazanması nedeniyle kâr oranınız çok yüksek olduğu söylenerek, bunun bir Insmımn üreticiye yansıülması isteniyor. Ne diyorsunuz? Biz o farkı üreticiye malını alırken ödüyoruz. Bildiğiniz gibi tüccar, başfiyatın üstünde alım fiyatı uyguluyor kaliteli tütüne. Aslında üreticinin yanında dışsatımcının da korunması gerekli, doların yükselmemesi halinde ihracatçıyı koruyacak tedbirler alınmalı. Kısacası, tütün piyasasında egemen olan dolar. Dolar yükseldikçe ihracatçı kâr ediyor. Üreticinin ise akaryakıt, makine, traktör, gübre, tarımsal ilaç gibi girdileri yükselerek masraflan büyüyordu. Birçok Urünün üretim ve satışında olduğu gibi bu "doların tütün piyasasına egemenliğiydi." Üçretler, Enflasyon ve Göstermelik Zirveler Türkiye'de işçi kesiminin, ucretle çalışan kesimin satınalma gücü 1977 yılmdan bu yana sürekli olarak düşmektedir. Hangi rakama, hangi değertendirmeye bakarsanız bakın bu gerçek değişmemektedir. Tartışma konusu olabilecek tek şey bu gerçek gelir kaybının boyutlandır. Petrolİş Sendikası'nın araştırmasına göre 1977'den bu yana asgari ücretin satınalma gücü % 50, ortalama ücretin satınalma gücü % 53 gerilemtstir. 24 Ocak Kararlan'nın gündeme geldiği 1980'den sonra ucretlilerin uğradığı gerçek gelir kaybı ise % 37 dolayındadır. Prof. Dr. Yakup Kepenek tarafından Ankara geçinme endeksi kullanılarak yapılan bir diğer çalışmaya göre 1976'dan 1984'e kadar asgari ücretin satınalma gücü % 34, ortalama ücretin satınalma gücü % 50 erozyona uğramış, yani aşınmıştır. Dr. Oktay Varlıer'in bir çalışmasına göre de reel üçretler 197784 döneminde % 53 dolayında bir aşınmaya uğramıştır. Hesabı nasıl yaparsak yapalım ortaya çıkan gefçek aynıdır. Ücretli kesim son yedisekiz yıl içinde satınalma gücünün yansını kaybetmiştir. Ucretli kesimin kendisine ücret dışı gelir sağlayacak büyük birikimleri, irat getirecek yatırımları olmadığı da bilinmektedir. Bu kesim gelirinin tamamına yakınını aldığı ücretie sağlamaktadır. O halde ücretlerin satınalma gücünün yan yarıya aşınmış olması, işçi kesiminin, ücretle çalışan kesimin hayat standardının son yedisekiz yıl içinde büyük ölçüde bozulduğunu, geriledtğini göstermektedir. İşçi kesiminin satınalma gücünü büyük ölçüde kaybetmesine yol açan etkenlerin başında kuşkusuz 1977'den sonra şahlanan enflasyon gelmekiedir. Nrtekim gerçek ücretlerde en keskin düşüşler enflasyonun en azgın olduğu 1979 ve 1980 yıllarında meydana gelmiştir. Ancak burada önemle vurgulanması gereken şey, enflasyonun kendi başına ve otomatik olarak gerçek ücretieri aşağı çeken, ücretli kesimin satınalma gücünü düşüren bir olgu olmadığıdır. Bu nedenle enflasyonun aşağı çekilmesi de otomatik olarak ucretlilerin gerçek gelir kayıplarına uğramalarını önlemez. Bu konuda belirleyici olan, ücret artışlarıyta fiyat artışları, yani enflasyon arasındaki ilişkidir. Ücret artışları enflasyonun gerisinde kaldığı sürece gerçek gelir kaybı kaçınılmazdır. 1980 yılmdan bu yana ücretlede fiyatlar arasındaki bu ilişki kullanılarak ücretli kesimin reel gelir kayıpları adeta kurumsaJlaştırılmıştır. Her yılın başında o yılın enflasyon hedefi, örneğin % 25 olarak ilan edilmekte; Yüksek Hakem Kurulu marifetiyie ücretlere bu orana yakın oranda zam yapılması ilke kararı alınmakta ve ücret zamları bu oran dolayında gerçekleşmekte; yıl sonunda ise enflasyon % 25 yerine % 50 olunca ücretli kesim bir kez daha gerçek gelir kayıplanna uğramaktadır. Bu uygulamanın 12 Eylül'den sonra oluşturulan yeni yasal çerçeve içinde ve dönemin kendıne özgü koşulları altında gündeme gelmiş olduğu açıktır. Sayın Başbakan bile bu gerçeği ifade etmekien çekinmemekte, bugünkü koşullarda greve gidecek sendikanın çökeceğini açıkça söyleyebilmektedir. 1985 yılında bu komedinin bir kez daha sahnelenmesi için gerekli senaryo yazılmış, koşullar birer birer oluşmaya başlamıştır. Enflasyon hedefi gene % 25 olarak ilan edilmiş, ücret artışlannın buna göre sınırlandırılması için kamuoyu oluşturma çabalan artmıştır. Grev silahı büyük ölçüde etkisizteşen sendikaların toplu sozleşmelerde direnme ve koparma gücü stnıriı kalmaktadır. Resmen % 25 olarak ilan edilen enflasyon hedefinin gerçekçiliği ise daha yılın birinci ayı sonunda mizah konusu haline gelmiştir. Son yedisekiz yıl içinde satınalma gücünün yansını kaybeden, hayat standardı büyük ölçüde gerileyen işçi kesimi, bu yıl bir kez daha bu komedinin seyircisı olmaya zorlanırken ve bazı işverenler bile bu durumdan kaygı duyarken acaba Türkiş ne yapmaktadır? Tıpkı hükümetin enflasyon tahminleri gibi artık kimsenin inanmadığı bazı tekerlemeleri yinelemenin, "işçinin mutteğını deldirmeyiz" demenin ya da "zirvyT diye tutturmanın ötesinde ne yapmaktadır Türkİş? işçi kesiminin kaybettiği pazarlık gücünu yeniden kazanması ve 1980'den sonra Türkiye'de uygulanan ekonomik modelin gereği olarak kurumsallaştırmaya çalışılan gerçek ücret gerilemelerinin durdurulması için neler yapmakta, neler önermektedir? Türkiye koşullannda bile içi boş sloganlar ve göstermelik zirvelerle sendikal harekete sahip çıkmanın önümüzdeki dönemde giderek zorlaşacağını ve bu gerçeğin Türkİş'i zorlayacağh nı sanıyoruz. RadyoTV'ye üretim ve ithalat izni ANKARA, (ANKA) Radyo ve televizyon alıcılarının imal ve ithaline, Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu'nun izin vermesi kararlaştınldı. Bakanlar Kurulu'nun dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan kararıyla, sö'z konusu cihazların imal ve ithaline izin vermeyle yetkili kıhnan Yüksek Kurul, bu yöndeki başvurulan bir ay içinde karara bağlayarak, durumu Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı, TSE ve kurulusun bağlı olduğu meslek odasına yazılı olarak bildirecek. Kurul tarafından verilen imalat izinlerinin geçerlilik süresi bir yıl olacak. Halen alıcı cihaz imalatını sürdürenlerin ise, üç ay içinde Yüksek Kurul'a başvurmalan gerekiyor. "Hazine'nin endeksleri İTO'dan farklı olmayacak" İSTANBUL (a.a./THA) lstanbul Ticaret Odasıfiyatendekslerinin yüksek çıkması üzerine Başbakan Yardımcısı Kaja Erdem'in "Hazine'nin endekslerini bekliyoruz" şeklindeki açıklamasım lstanbul Üniversitesi Istatistik Enstitüsü Başkanı Pof. Dr. Haluk Cillov, "Kaya Erdem'in sozleri istatistiklere güvensizlik yaratıyor. llk aylardaki endekslerin yüksekligi ürkütücü olmamalıdır" diye yanıtladı. Cillov, "Hazinenin endeksleri de bundan farklı olmayacakür. Çünkü madde ve yöntem olarak tTO'nun endekslerine benzemektedir. KDV'nin fiyatlar üzerindeki arttıncı etkisi sonrası Hazine'nin rakam ÜRETtCt KAYBEDtYOR, TÜCCAR KAZAN1YOR Dolar değer kazandıkça üreticinin eline geçen para traktör, ilaç, akaryakıt ve makine fıyatlarıyla eriyip gidiyor. Tüccann kân ise üç kat artıyor. can alıcı yani burada" gibisinden yüzümüze bakarak sürdürüyor konuşmasmı: Ama doiann o zamanki değeri üstünden 1317 lira 50 kuruşa tütün satan tüccar ortalama olarak 700 liraya aldıgı tütünü satmaz. O geçen yıl 335 lira fiyatla açılan piyasanm tütününü satar. Soruyoruz Orta'ya: Peki, tüccar geçen yıl şubatta ortalama olarak 700 liraya aldığı tütünü ne zaman sattı? Yanıtlıyor: O tütünü 1984'ün sonlanna dogru satmaya başladı. O zaman da dolar 400 lirayı çoktan aşmıştı. tşte üreticiye ortalama 700 lira ödenerek alınan tütün, en az 18002000 liraya satıldı. Aradaki kân hesapla işte... Bu kâr üreticiye yansıdı mı? Haluk CiUov larının düşük çıkması hata olur. Ancak geçen yıl bir ay çok büyük farklüıklar olmuştu ilk ay endeksleri devamlı olarak yüksektir. Mart ayındaki endekslere göre fikir sahibi olmak daha akılcıdır. Endeksler ekonominin pusulası, göstergesidir. Gösterge yüksek çıktı diye kızmamak gerekir" dedi. Tüccar, tütün alımmda TekeVe fark attı tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Ekici Tütun Piyasası'nda üç gun içinde alımların büyük bölümü tamamlanırken, tzmir'de tüccar Tekel'den 2 4 kat daha fazla tütün aldı. tzmir'de tütün alımlan ilk üç gün içinde toplam 189 bin 365 kilogram olarak gerçekleşti. Piyasa öncesinde Tekel, yalnızca piyasayı izlemekle yetinirken, geçen yıllara oranla daha değişik bir alım politikası uygulayan tütün dışsatımcıları, başfıyattan bağımsız olarak üreticilerle ön bağlantılar yapmışlardı. Tütun alımlarında ilk üç günün sonunda İekel 89 merkezde sürdürülen alımlarda 57 bin 329 kilograma ulaşırken, aynı süre içinde Tekel'in 2,5 katı alım gerçekleştiren tüccar, 132 bin 36 kilogram tütün aldı. Vahit Erdem: Toplu Konut Kredisi koşulları değîşınedi ANKARA (ANKA) Toplu Konut ve Kamu Ortaİchğı Fonu Başkanı Vahit Erdem, kooperatiflere kredi açılması için, inşaatlann yüzde 10 oranında tamamlanmış olma şartının yüzde 700e yükseltilmedigini belirterek, "Teblig yanlış anlaşüdı. tnşaatın yüzde 70 oranında tamamlanmış olma şartı sadece, gerekli süre içinde, müracaatta bnlunmayarak yeni müracaat eden kooperatiflere nygulanacak" dedi. Vahit Erdem yaptığı açıklamada, gerekli süre içinde başvuruda bulunan kooperatiflerin tabi olduklan inşaaüann yüzde 10 oranında bitirilmiş olması şartının halen geçerli olduğunu ve bu durumdaki kooperatiflere kredi açılmasına devam edildiğini açıkladı. Erdem, son yayımlanan tebliğin sadece hiçbir yerden kredi almayan ve yeni müracaat eden kooperatifleri kapsadıgını belirterek bu durumdaki kooperatiflere adam başına 1 milyon lira tamamlama kredisi verileceğini bildirdi. Erdem konuyla ilgili olarak şu bilgiyi verdi: "Toplu Konut Fonu'ndan yararlanmaya ilişkin olarak daha önce iki adet teblig yayımladık. Bnnlardan birincisinde, Toplu Konut Kanunu çercevesinde tespit edilen kooperatiflere kredi açüdı. tkinci tebüğ ile de inşaatlaruu yüzde 10 oranında tamamlayan kooperatiflere kredi ayılmaa ve adam başına 2 milyon lira kredi verilmesi hükme bağlandı. Bu dunımda olup da şu ana kadar kredi açılanlann sayısı 70 bini geçti ve kredi açmaya da devam edivoni7. Uçüncü teblig ile de yani 1985 yılında yayımladığımız ilk ve bu konudaki son teblig ile de gerekli müracaat süresi içinde başvurmamış ise kendi imkânlan ile başlamış ve inşaatlan bir hayli tterieıniş fakat tamamlamak için gerekli maddi güçten yoksun kooperatiflere kredi açılması öngörülüyor. Bunlar bize kendileri müracaat ettiler, (üyelerimizin ödeme gücü kalmadı. tnşaatlanmız da yüzde 758090 oranında bitirildi) dediler. Biz de bu durumdaki kooperatiflere inşaatın yüzde 70 oranında tamamlanması şartıyla adam başına 1 milyon lira tamamlama kredisi açılmasını kararlaştırdık. Yoksa kredi verilmesi için inşaaün yüzde 10 oranında tamamlanmış olması şartının yuzde 70'e yukseltilmesi diye bir şey söz konusu degil." KISA... KISA... GENBORSA Menkul Değerler Ticaret A.Ş., Çukurova Kimya Endüstrisi'nin 600 milyon liralık tahvilini bugünden itibaren lstanbul merkez, Kadıköy ve Ankara şubelerinde satışa sunuyor. 2 yıl vadeii ve % 58.5 faizli olan hamiline yazılı tahviller, ilk yıl V* 56.3, ikinci yıl % 63.3 net verim sağlıyor. ŞEKERPINAR Suyu'nun Avrupa'nın en kaliteli kaynak sulan arasında yer aldığı iddia edildi. Paris Üniversitesi kaynak ve yeraltı sulan uzmanı Prof. R. Laugier tarafından yapılan analiz sonucu "Hayat" Şekerpınar Suyu'nun bileşiminde kalsiyumun zengin, tuzun ise düşük oranda olduğu öne sürüldü. MARMARA Üniversitesi muhasebe ve vergi alanlannda araştırma yapacak bir merkez kurdu. Yeni kunıian merkez ilk kursunu 11 mart 26 Nisan 1985 tarihleri arasında maliyet muhasebesi ve vergi uygulamalan konusuna ayırdı. MALİ Müşavirler ve Muhasebeciler Birliği ilk şubesini Kdz. Ereğlisi'nde açtı. Vahit Erdem SERMAYE PIYASASENDAN HAZIRLA YAN YENER KAYA Yem Sanayicileri: DUNYA'dan ABD dış ticaret açığmda rekor Ekonomi Senisi ABD'nin djş ticaret açığı geçen yıl 107,6 milyar dolarla yeni bir rekor kırdı. Daha önceki yılın rekoru ise 61 milyar dolardı. Böylece, açık bir yılda yüzde 76 oranında artmış oldu. ABD'nin ihracatı geçen yıl yüzde 10 oranında genişleyerek 220,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ithalatta ise yüzde 25 gibi çok çarpıcı bir gelişme oldu. ABD'nin 1983 yılında 261 milyar dolar olan ithalatı geçen yıl 300 milyar dolan aştı ve 327,8 milyar dolar olarak belirlendi. lthalatın ihracattan çok fazla artması doların değer kazanmasına bağlanıyor. Ekonomi Servısi Şili, yeni sivil hükümetı, IMF ile anlaşma 'yapmanın eşiğinde. Şili Maliye Bakaru Luis Escobar, gelecek hafta ülkelerini ziyaret edecek olan IMF heyeti ile başlangıç anlaşması yapmalarının muhtemel olduğunu söyledi. Bakan, IMF'den ne kadar para istediklerini açıklamadı. Şili'nin yeni para istemek ve 18.5 milyar dolarlık eski borçların da yeni bir ödeme planına bağlanması için mart ayında bankalarla görüşmelere oturacak. Dünya borsalarında geçen hafta Doların geçen hafta içinde yeniden tırmanışa geçerek Federal Alman Markma karşı son 13 yılın rekorunu kırarak 3.23 marka çıkması ve Fransız Frangına karşı tarihinin en yüksek değeri olan 9.85 franga yükselmesinin yani sıra, çeşitli müdahale sö'ylentileri para ve menkul kıymetler piyasalarmı oldukça karıştırdı. Geçen hafta içinde ABD Merkez Bankası'nın 19 milyar dolarlık borçlanma operasyonu başiatması ve kredi hacmini daha da sıklastıracağı yb'nünde bir görünüm vermesi, faiz oranlarını yükseltıleceği yönünde kuşkular uyandırarak ABD tahvil borsasını sarstı. LONDRA BORSASI: Londra hisse senedi piyasası haftaya oldukça durgun girdi. Banka ve sigorta şirketleri hisseleri piyasada pek rağbet görmezierken Shell ve BP hisselerinde az miktarda talep artışı görüldü. FT30 endeksi ö'nceki haftanın kapanışına göre daha da düşerek 977.5'e indi. Devlet tahvilleri sterlinin istikrarlı görünümü nedeniyle hafta içinde değer kazandılar. önceki hafta 1273.9'a kadar inen FT100 endeksinin hafta sonuna doğru 1295.5 'e çıkmasmm da gösterdiği gibi hisse senedi piyasasında belli bir canlanma oldu. ICI, Thom Emi, Jaguar hisseleri değer kazandılar. FRANKFURT BORSASI: Alman Merkez Bankası Bundesbank'ın Lombart oranını (Merkez Bankası 'nın diğer bankalara kıymetli kâğıtlar karşılığı açtığı kredinin faiz oranı) yarım puan arttırarak yüzde 6'ya yükseltmesi sonucunda hisse senedi piyasasında durgunlaşma ortaya çıktı ve Commerz Bank endeksi 1156.6'ya kadar düştü. Köprü ve Keban senetleri elden ele dolaşmaya başladı Her an paraya çevrilebilir özelliği olan Köprü ve Keban gelir ortaklığı belgeleri menkul kıymetler piyasasına girmeye başladı. Hisse senedi piyasasında geçen hafta da canlanma beklentisi ile son bulurken, çoğu küçük tasarrufçuların elinde bulunan bazı şirketlere ait hisse senetlerinin flyatlannda yükselme gözlendi. Yaklaşık 13şirkete aithissenin fiyatında yükselme olduğunu belirten bir piyasa uzmanı söz konusu hisselerdeki fiyat artışlannın piyasaya çok sık gelmemelerinden kaynakiiuıdigını belirtti ve "Bu hisselerin piyasaya bol miktarda girraesi için tasarrufçu kestmi gerçek fiyatlann oluşmasını bekiiyor" dedi. Gerçek fiyatlann oluşması halinde ise aracı kunımlarm iki yönden çekimser kaldığını ifade eden yetkili, "Bu çekimseriigin birinci nedeni alım sabmlanndaki kâr marjının düşüklüğünden kaynaklanırken ikinci nedeni piyasanın bogulması olarak göıüyoruz" dedi. Piyasada hisse senetlerinin gerçek değerlerini bulması ile birlikte aracı kurumlann massedemiyecekleri kadar maLn piyasaya akacağım bunun da arztalep dengesini olumsuz yönde etkileyerek bazı kalem mallarda boğulma olayıru gündeme getirebileceğine dikkat çeken yetkili, "İşte bu yüzden çoğu aracı kunım hisse senedi fiyatlannı belirli bir düzeyde tutmaja çalışıyorlar" dedi. Ote yandan, son haftalarda emisyon hacminin beklenenden daha fazla büyümesi ve buna ihracatçı ve müteahhitlere yapılan nakit odemelerin neden olduğu biçimindeki haberler aracı kurumlan yeniden Hazine bonosu beklentisi içine soktu. Çoğu piyasa uzmanı hükümetin nakit ödemeleri durdurması ile Hazine bonolanmn piyasaya çıkması arasında iki üç haftalık bir süre olacağını belirtiyorlar. Bu arada, Türkiye tş Bankası tarafından her an paraya çevrilebilir özelliği olan Köprü ve Keban gelir ortaklığı belgeleri de menkul kıymetler piyasasına yavaş yavaş girmeye başladı. Bu gelir ortaklığı belgelerinin alım satımında da aynı Hazine bonolannda olduğu gibi iskontoprim denklemi uygulanıyor. 15 yem fabrikası kapandı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Yem Sanayicileri Birliği, sanayi karma yemlerinde kullanılan hammaddelerin temininde ve istikrarsız fiyat artışlan sonucunda 15 yem fabrikasının kapandığmı açıkladı. Sanayi karma yemlerinde kullanılan hammaddenin, istikrarsız fiyat artışının yem fabrikalannın yani sıra çiftçi ve hayvan yetiştiricilerini de zor durumda bıraktığı belirtildi. Yem Sanayicileri Birliği'nin yayımladığı bildiride özetle şöyle denildi: "Piyasada fiyat ve mal istikrarsızlığı bu memleketi, et, süttozu halla yumurta ithaline kadar götürmüştür. Devlelin sanayi karma yem kullanan çiftçiye ve hayvan yetiştiricisine yüzde 20 yem yardımının kısa zamanda olumlu sonuçlan beklenmemelidir. 1971 yılında kepek ihracına son verilmesine karşın, bazı un fabrikalan ellerinde kepek biriktiği açıklayarak ihraç girişimlerinde bulunmaktadırlar. Bu da ha>vancılığın gelişmesini amaçlayan tedbirieri engeüeyecektir. Yılİardan beri devletin aldığı tahsis bugday fiyatının üzerinde kepek satmaya alışmış degirmencilik sektöriinün bu gidişatına dur derae zamanı gelmiştir. Şili, IMF'yle anlaşmanın eşiğinde Uniroyal sermayesini 3.6 milyara çıkardı Lastik sektöründe yüzde 23 piyasa payına sahip olan Uniroyal Endüstri Türk A.Ş. sermayesini 3 milyar 600 milyona çıkardı. Bundan önce 800 milyon olan sermayesini beher hisseye birer adet bedava vererek 1 milyar 800 milyona arttırdıktan sonra bu sermayesini de 1/4 oranında arttırarak 2 milyar 250 milyona çıkaran şirket bu kez yaptığı tezyid ile kayıth sermaye tavanı olan 3 milyar 600 milyona ulaştı. Son sermaye tezyidi sonucunda yapılan projeksiyonel tahmine göre 1985 yılında temettü dağıtamayacağını duyuran şirket, 1986 yıhnda yüzde 15 ve 1987 yıhnda da yüzde 25 dolayında kâr payı verebileceğini tahmin ediyor. Volcker: Bütçe açığı azaltılmalı Ekonomi Senisi ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Paul Volcker, Amerikan Kongresi'nin bütçe açığını azaltması gerektiğini söyledi. Paul Volcker, açıgm ABD ekonomisinin gdecegi açısından önemti bir tebüke oluşturduğuna dikkat çekerek, şunlan söyledi. "Bütçe acığı giderek daha fazla bir biçimde yabancı sermayeyle finanse edilmeye başladı. Bu da önemli bir tehlike oluşturuyor, çünkü, yabancı yatmmcılar ABD'deki yatırım havasından hoşnntsnz olmaya başlmdıklannda bu yaünmlann uçup gitmesi işten bi ABD Merkez Bankası Başkanı le olmaz." Volcker, dolara olan yatınmlann dolan güçlendirdiğine, bunun ise Amerikan mallarının dünya çapında rekabet şansını azalttığına da dikkat çekti. KD% çiçek fiyadaruıı da etkiledi "Gemi" imparatorunun intiharı Ekonomi Servisi Brezilya'nın önde gelen gemi yapımcısı bir şirket grubunun başkanı intihar etti. İntihar eden Senör Paulo Ferraz 61 yaşındaydı ve son yirmi yılda Brezilya'nın gemi yapım sanayiinde gösterdiği buyuk gelişimde ağırlıklı bir rol oynamıştı. Onun kontrolü altında bulunan grup, giderek bir şirketler imparatorluğunadönüşmüştü. Fakat, son yıllarda, Rio de Janeiro'daki tersaneleri hızla zarara girdiler. O kadar ki, son beş yılda sadece bir kez kâr sağlayabildiler ve 1984 yazından bu yana işler tümüyle tepetaklak gitmeye başladı. Ferraz'm kurduğu şirketler grubu çok büyük çaplı dış borçlar yapmak zorunda kalmıştı. IZMİR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Sera Fidanlığı'nda yetiştirilen ve üniversite döner sermayesine katkıda bulunması beklenen fidan ve saksılı çiçeklerin fıyatlan KDV ile birlikte yüzde 50 ile yüzde yüz arasında artış gösterdi. Sera ve fıdanhkta bulunan bitkilerin yeni fiyatları 300 ile 10 bin lira arasında değişiyor. 150 liradan sauian çınar, akçaagaç, mimoza, igck, palmiye, ıhlamur, manolya, erguvan gibi fidanlann fıyatlan 300 liraya yükseltildi. Kartonsan Karton Sanayii A.Ş. 3 milyar lira olan kayıth sermayesini bir misü daha arttırarak 6 milyara çıkanyor. Hatırlanacağı üzere şirket daha önceden yaptığı son tezyid ile sermayesini kayıth sermaye tavam olan 3 milyara çıkarmıştı. 1987 yılında üretime geçmesi beklenen büyük bir yatınma giren Kartonsan'm söz konusu yatırımın fınansmanında denge sağlamak için özkaynağını yükseltmeyi yeğlediği gözleniyor. Şirket kayıth sermayenin yükseltilmesi için ortaklarını 21 Şubat 1985 günü saat 14.30'da genel müdürlük binasında yapılacak olağanüstü genel kurul toplantısına çağınyor. Kartonsaıı'ın kavıtıı sermayesı 6 milyar oluyor Enerji için bilgi bankası ANKARA, (a.a.) Elektrik İşleri Etüd İdaresi, sanayide enerji tasarrufu etüdleri ile Güneş ve ruzgâr enerjisi gibi yeni bir yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili araştırma, etüd ve pilot proje uygulamalarına paralel olarak, bir "bilgi bankası"nın oluşturulması çalışmalarını sürdürüyor. Bu çahşmalar çerçevesinde sanayi sektöründe, belirh' bir kapasite üstünde enerji tüketen tesisleri kapsayan bilgilerin belirli aralıklarla toplanması için, envanter çalışmaları başlatıldı. Bunun yani sıra imalatçı firmalann enerji tasarrufuna yönelik ürünleri ile ilgili çeşitli bilgiler de merkezde toplanıyor. DOVIZ KURLARI Merkez Bankası doların esas kurunu 437 lira 73 kuruş olarak belirledı. Efektıf Döviz Döviz Elektif Dövızin Alış Cına Alış Satış Satış 1 ABD Doları 463.99 459.40 468.59 459.40 1 Avustralya Doları 356.12 334.96 359.64 352.59 20.27 20.47 20.27 20.68 1 Avusturya Şilını 1 Batı Alman Markı 141.64 143.05 141.64 144.47 7.11 6.75 1 Belçika Frangı 7.18 7.25 1 Fransız Frangı 4663 47.10 46 63 47.56 125.74 127.00 125 74 128.25 1 Hollanda Florinı 50.08 50.58 50 08 51.08 1 İsveç Kronu 170.94 169.27 167.59 1 Isvıçre Frangı 167.59 100 llalyan Lıreti 23.15 23.38 21.99 23 61 100 Japon Yeni 176 69 178.46 167.86 180.22 1493.97 1508.91 1419.27 1523.85 1 Kuveyt Dınarı 1 Sterhn 512.46 512.46 522 71 517.58 1 S.Arabistan Riyali 128.27 121.86 130.84 129.55