Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet Stresüker bağlantısı çözülüyor Vücudun salgıladığı endorfın adlı maddenin stres anında normalin 10 katı daha fazlalaştığı ve midede ülser oluşmasına neden olduğu açıklandı. Endorfın adlı madde ile stres ülserleri arasındaki ilişkiyi gösteren deney, dünyada ilk kez Hacettepe Üniversitesi'nde kobaylar üzerinde yapıldı. İZMİR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Vücudun salgıladığı "endorfin" adlı maddenin, kişinin sıkıntıh olduğu durumda normalin 10 katına çıktığı, sindirim sisteminde morfinin 5001000 kat daha fazla etki yaparak "stres" kaynaklı ülsere neden olduğu anlaşıldı. Dünyada ilk kez Hacettepe Üniversitesi'nde kobaylar üzerinde yapılan deneylerde, endorfin verilen kobaylarm yüzde 49'unda "stres ülseri" görüldü. Izmir'de başlayan 6. Türk Gastroenteroloji Kongresi'nde, "Endorfinler ve Stres Ülseri İlişkisi" konusunda bir bildiri sunan 19 Ma>ıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bölümü öğretim Üyesi Doç. Dr. Sait Kapıcıoglu, Hacettepe Üniversitesi'nde yaptığı deneyin sonuçlannı anlattı. VUcudun salgıladığı "endorfin" adlı madde ile stres ülseri arasındaki ilişkiyi gösteren deneyi dünyada ilk kez kendilerinin yaptığmı vurgulayan Doç. Kapıcıoglu, "Sıçanlar üzerinde yaptığımız deneylerde endorfinin stres ülseri yaptığmı gösterdik. Sıresin ülsere yol açtıgı biliniyor, ancak bunun nedeni bilinmiyordu. Biz nedenini ortaya çıkardık. Tetiği çeken mekanizmanın ne olduğunu buiduk" dedi. Vücudun salgıladığı endorfin maddesinin ilk kez 1975 yılında beyinde belirlendiğini söyleyen Doç. Kapıcıoglu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Endorfin maddesinin mide, bagırsak, yani sindirim sisteminde etkileri olduğu gosterildi. Endorfin, vücudun kendi içinde salgılanan, morfin tabiatında, aynı uyuşturucu etkiyi gösteren bir maddedir. Yani, diğer anlamda vücudun kendisi tarafından yapılan bir morfindir. Endorfin, stres denilen olayda, >ücutta normalin 10 misline çıkıyor. Ancak, vücuda etkisi morfinden 500 ile 1000 misli daha fazla. Endorfin yükselince, insan aslanla boğuşabilecek cesareti buluyor kendinde. Morfinin vücuttaki on iki parmak bağırsağını kasması, mideyi gec boşaltması, asit salınımını arttırması, safranın mideye kaçak yapması gibi etkilerini bilerek, endorfinin de aynı etkileri yapacağı düşüncesinden yola çıktık. Çünkü bütün bu etkiler ülser oluşumuna neden olmaktadır. Endorfinler, stres ülserinin oluşmasında etkili olabilirlerdi". MtDE ASİDI ARTIYOR Endorfın maddesinin mide asidini arttırdığı ve yüzde 47 oranında ülser yaptığmı deneylerle belirlediklerini açıklayan Doç. Kapıcıoglu, " Ü ç grup denek hayvanında yaptığımız deneyler sonunda, yalnızca endorfin verdiğimiz deneklerin yüzde 47'sinde stres ülseri oluştu. Üzerinde yalnızca stres uygulamadıgımız deneklerin ise yüzde 91'i ülser oldu. Stres uyguladığımız ve endorfin vermediğimiz deneklerde ise bu oran sıfırdı. Bu şunu gösteriyor ki, endorfinler, deneysel olarak 'ülser yapmaktad ı r " biçiminde konuştu. Stres ülserinin, beyin tümörleri, büyük fiziksel yaralanmalar, yanık, böbrek yetmezliği, ruhsal çatışmalarda oluştuğunu anımsatan Doç. Kapıcıoglu, "Örneğin ameliyat geçirecek olan bir hasta, bunun stresi ile ülser olabiliyor." dedi. Sahibi: Cumhuriyet Mathaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Nadir Nıdi, • Genel Yayui Müdüru: Hasan Cemal, Muessese MudUnl: Emine Uşaktıgil, Yazı lşleri Müdürü: Ok«> Goaeosin, • Habtr Merkezı Mudüru: Yalçın Bayer, Sayfa Düjenı Yönetmeni: AB Acar, 9 Temsitcıler ANKARA: Yslçın Dogan, f ZM İR: Hikmet Çctinkav», ADANA: Mehmet Meraa. TAKVIM 24 Ekim 1985 Imsak: 4.53 Güneş: 6 18 Isıanbul Haberleri: Reha Öz. Dış Haberler: Effua Bala, Ekonomi Osman Ulagay, Kültür: Ajrdın Emef, Magazin: Yalçıa Ptk$*ı, Spor Darusmanr AMalkadir YBCtimıa, Düieltme: Refik Dartâf, Arajtırma: Şatta Alpıy, tş Sendika. Şikraa Ktteaci. Haber ArafUrma: Uf«k Güldtmir, • Koordınatör Akmct Konıku. # Malı lşler: Erol Ertat, tlan: Ziyt Ergene, Halkla llışkiler: Galderea Koş»r. Idare: Huscyia Ganr, tşletme: Sadua Söamez. Basan ve Yayan: Cumburiyct Matbaacılık ve Gazetecilık T.A.Ş. Türk Ocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu Istanbul, PK: 246lstanbul, Tel: 526 10 00 (9hat), Telot: 22246 • Bürotar Ankara: Zıya Gökalp Bulvarı tnkılap Sokak No: 19/4 Tel: 33 11 4147, Telex: 42344 • tzmir Halıt Ziya Bulvarı No: 64/3, Tel: 25 47 0913 12 30 Telex: 52359 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kat i, Tel: 1455019731 Tetot: 62155. Oğle: 11.53 İkindi: 14.49 Akşam: 17.19 Yatsı: 18.38 Mısır uçağının Sicilya'ya kaçırılmasının perde arkası: ABD'li komandolarla Italyan askerler arasındaki çatışma son anda önlendi m. nternaüonal Herald Tribune'e göre Sicilya'da Mısır uçağına girmek isteyen Amerikan Delta Komandolan, ttalyan birlikleri tarafmdan sarıldı. Gerginliğin tehlikeli bıçimde artması üzerine Reagan, ABD'li komutana geri çekilme emri verdi. Reagan, gergin bekleyiş sırasında Başbakan Craxi'ye birkaç kez telefon ederek geriliaların kendilerine teslim edilmesini istedi. Ancak Craxi, bunu reddetti. Gerillalar Roma'ya göturülürken ABD'li komutan, kendisine kalkış izni verilmemesine rağmen havalanarak İtalyan uçağını izledi. Düşen F16 bulunamadı cirlik Hava Üssü'nden onceki gün havalandıktan sonra Akdeniz'e düşen F16 tipi Amerikan savaş uçağı tüm aramalara karşın bulunamadı. Türkiye Irak petrol dolum tesisleri olan Botaş yakmlarında düşen uçağı arama çalışmalan sürerken, Botaş yakınındaki Gölovası köytüleri, "Karadan yaklaşık 10 mil uzaklıkta bir uçağın önce havada yandtğını, daha sonra büyük bir patlama ile denize düştüğünü" söylediler. CEYHAN, (CUL/THA) In ABD AĞIZ DEĞİŞTİRDİ TUNUS (APa.a.J Achille Lauro olayından sonra ABD'nin, îtalya, Mısır ve Tunus'la gerginleşen ilişkilerini düzeltmek amacıyla bölgede temaslar yapan ABD Dışişleri Bakan Yardıması John Whitehead hrail uçaklarımn 1 ekimde Tunus'taki FKÖ karargâhına düzenlediği saldınyı kınadı. Oysa, Başkan Reagan saldından hemen sonra yaptığı açıklamada, hrail'in İUnus'taki FKÖ karargâhına düzenlediği saldırıyı "yasal misiüeme" olarak nitelendirm'ısti. Whitehead, bölgeye yaptığı ziyaretin son durağı olan Tunus'tan ayrılmadan önce basına verdiği demeçte, Israil'in I ekimde Tunus'taki FKÖ karargâhına düzenlediği saldınya değinerek, "Nerede olursa olsun tüm terör eylemlerini kmadığımız için bu hava akınını da kınıyoruz" dedi. Whitehead'ın bu demecine Tunus ve tsrail yetkilileri henüz bir tepki göstermediler. Ancak tVashington'da Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Anita Stockman, gazetecilere demecinden sonra Whitehead ile görüştüklerini ve Whitehead'ın İsrail baskmmı, terorist bir eylem olarak nitelendirmemiş olduğunun altının çizilmesi gerektiğini söyledi. Restoranda tiip patladı: 6 ynrah tstanbul Haber Servisi kumelikavağı sahil yolu üzerinde bulunan Yeniay Restoran'da dün akşam meydana gelen tüp patlaması sonucu 6 kişi yaralandı. Esat Kocaali adlı işadamma ait restoramn mutfak kısmında meydana gelen patlamadan sonra binanın bir kısmı çökerken, olayda şans eseri kimse olmedi. Yaralanan 6 kişinin tstinye Devlet Hastanesi'nde tedavı altına alındığı olayla ilgili soruşturma surdurülüyor. REAGAVDAN CRAXrYE BARIŞMA MEKTUBU New York Times gazetesi, Başkan Reagan'm ttalya Başbakanı Bettino Craxı'ye gö'nderdiği mektubu açıkladı. Mektup şöyle: Sevgili Bettino; New York'ta müttefıklerimizle yapacağımız toplantıda sizi görmekten çok memnun olacağım. Geçmişte bana yaptığınız önerilere büyük değer veriyorum. Geçen hafta, Achille Lauro'nun kaçırılışı olayında aramızda bazı görüş ayrılıklan çıktı. Samimi bir şekilde ve dostça çö'zmeye çalıştığımız bu göruş ayrılıklarına rağmen, uluslararası terorizme karşı kararlı davranmak konusunda temel taahhütleri paylaşıyoruz. Şunu bilmenizi isterim ki, İtalyan hükümetinin Achille Lauro'yu kaçıran korsanlar hakkında, hızla adli işlemleri başlatacağmdan bir an bile şuphe etmedim. îtalya ile ABD arasındaki ilişkiler geniş, derin ve sağlam kalacaktır. Bizim aramızdaki kişisel ilişkiler de her zaman bu gelenek doğrultusunda olacaktır. Sevgilerle RON na iniş izni vermediler. Ancak komutan buna karşın, uçağını Roma'ya indirdi. Herald Tribune gazetesine göre, ttalya, ABD jetlerinin kaçırdığı Mısır uçağının Sicilya'ya indirilmesine de izin vermedi. Ancak Amerikalılar uçağın yakıtının bitmek üzere olduğunu bildirerek Sicilya'ya indirdiler. BEYAZ SARAY'DA TART1ŞMALAR Öte yandan Mısır uçağının kaçırılması konusunda Beyaz Saray'da da ilginç tartışmalar geçti. Filistinlilerin Mısır'dan kaçacaklarını önceden sezen ABD donanması üsteğmeni, aynı zamanda gizli operasyonlar uzmanı Oüver North Beyaz Saray'da John Poindexter'e "Yamamoto 1 yu hatırlıyor musunuz?" diye sordu. Japon amirali Yamamoto'nun bindiği uçak Pearl Harbor baskınından sonra Amerikan uçaklan tarafından düşürülmüştü. J o h n Poindexter, Noth'a "Tanrım, Mısır uçağını vuramayız" diye karşı çıkınca North. "Hayır. Ama başka bir alternatifimiz var. Dostlanmız vurabilir, ya da onu herhangi bir yere inmeye zorlayabiliriz" dedi. Koramiral Arthur Moreau'nun Amerikan 6. Filosu'nun Mısır uçağını yakalayabileceği konusunda garanti vermesinden sonra Poindexter ikna oldu. TGS'nin semineri İşSendika Servisi Türkiye Gazetecıler Sendikası merkez ve şube yöneticilerinin katıldığı eğitim semineri Bolu/ Gölköy'deki DSt tesislerinde dün başladı. Sendika Genel Başkanı Oktay Kurtboke'nin açış konuşmasıyla başlayan 3 gunluk seminerde Doç. Sami Güven, "Ülkemizde uygulanan ekonomik modelin işçiişveren ilişkilerineyansıması", gazetecı Nail Güreli "Demokrasilerde sendikaların işlevi", Av. Önder Aker "tLO ilkeleri ışığmda 2821 ve 2822 sayılı yasalar", Osman /Vnn Tekman, "Sosyal güvenlik mevzuatı", Doç. Murat Demircioğlu, "1980 sonrasında endüsth ilışkılerı sistemı ve doğurduğu sonuçlar" konularında tebliğ sunacaklar. Dış Haberler Servisi Achille Lauro gemisini kaçıran dört gerillayı taşıyan Mısır uçağının ABD yetkilileri tarafından Sicilya'ya inişe zorlanması olayının perde arkasındaki gerçeklerine ilişkin Amerikan basırunda ilginç haberler çıkıyor. International Herald Tribune gazetesinin bildirdiğine göre, Mısır uçağı Sicilya'daki Sigonella havaalanına indirildikten sonra ABD'nin özel Delta komandolan ile İtalyan güvenlik güçleri arasında tehlikeli bir karşılaşma meydana geldi. İki taraf ta Mısır uçağına el koyma ve iceridekileri tutuklama hakkının kendisinde olduğunu ileri sürüyordu. Silahlı birlikler arasında havanın tehlikeli biçimde gerginleşmesi uzerine Başkan Reagan Delta birlikleri komutanına kişisel mesaj göndererek geri çekilmeleri emrini verdi. Böylece İtalyan ve ABD birlikleri arasındaki tırmanma son anda onlendi. Herald Tribune, ayrıca Reagan yönetiminin Mısır uçağjnın yolunu keseceklerini Roma hükümetine önceden bildirmediğini de belirtiyor. OLAY NASIL GELİŞTt ? Sigonella havaalanındaki tırmanma şöyle gelişti: CEMİ KORSANLARl Sicilya'daki ABD ussünde ABD'nin Delta gücü ile İtalyan askerlerinin karşı karşıya gelmesine neden olan Achille Lauro gemisini kaçıran 4 terorist (üst soldan itibaren) Majed Al Molky, Hallah Al Hasan, AU Abdullah, Abdül tbrahim... Mısır uçağı üsse iner inmez, onunla birlikte inen bir Amerikan C141 nakliye uçağından fırlayan özel Delta komandolan derhal Mısır uçağının çevresini sararak, içeridekileri gotürmek istediler. Ancak havaalanındaki İtalyan güvenlik güçlerinin komutanı, ltalya'da ttalyan makamlarının yetkili olduğunu belirteıek buna izin vermedi. Delta komandolannın çekilmeyi reddetmeleri üzerine, İtalyan güvenlik güçleri komandoların çevresini kuşattılar. Tartışma uzadıkça, havaalanlanna yeni İtalyan askeri birlikleri sevkedildi. İtalyan ve Amerikalı komutanlar tartışırken, iki tarafın askerleri de eller tetikte karşılıklı bekleşiyorlardı. Birkaç saat süren bu gergin bekleyiş sırasında, Başkan Reagan birkaç kez telefonla Başbakan Craxi'yi arayarak geriliaların kendilerine teslim edilmesini istedi. Ancak Craxi bunu reddetti. Havaalanındaki gerginliğin giderek tehlikeli bir nitelik kazanması üzerine Reagan, Amerikan birliklerinin komutanına geri çekilme emri verdi. Amerikalılarla halyanlar bu olaydan sonra da sürtüştüler. Gerillalar bir İtalyan uçağı ile Roma'ya göturülürken, Amerikalı komutan kalkış izni verilmemesine rağmen, uçağı ile Italyanları izledi. Roma'da ise havaalanı yetkilileri Amerikalı komuta Cumhıt riye tHn 62. yıldönümü AIS'KARA, fauL) Cumhuriyetin ilanının 62. yıldönümü salı günu yurtta, dış temsilciliklerimizde ve KKTC'de törenlerle kutlanacak. Cumhuriyet Bayramı dolayuıyla salı günü ilk turen saat 09.00'da Anıtkabir'de yapılacak. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ^nıtkabir'e çelenk koyarak Atatürk'un manevı huzurunda saygı duruşunda bulunacak. Şehir hipodromunda yapılacak geçit toreni ise saat 11.00'de başlayacak. Cumhurbaşkam Evren geçit resmini şerej tribununden izleyecek. Aynı gun akşam Cumhurbaşkam Çankaya Koşku1 nde bir kabul resmi verecek. BAT1 AVRUPA'DA SOSYAL DEMOKRASİ / A V U S T U R Y A Sosyatist Parti'nin gücü "sosyul ittifak "a dayanıyor MEHMET İNHAN VTYANA Bir ülkenin tarihiyle ve bugünkü refah düze>iyle bu denli özdeşleşmiş bir sosyal demokrat parti herhalde pek az Avrupa ülkesinde rastlanan bir olgu. Avusturya Sosyalist Partisi kuruluşundan beri ülke politikasını aktif belirlemiş, İkinci Dünya Savaşı'ndan beri koalisyon hükümetlerinde, 1970 yılından itibaren de tek başına 15 yıllık istikrarlı bir iktidar sürdurmüştür. Bu olağandışı istikrarlı siyasi tarih, bünyesinde. yine diğer Avrupa ülkelerinde görulmeyen bir varhk koşulu taşıyor. Avusturya'da sosyal demokratlarla, muhafazakârlar öylesine güçlü bir "sosyal ittifak" içindeler ki, iktidarda kim olursa olsun, siyasi ve ekonomik karar mekanizmalanmn işlediği tüm belirleyici devlet organlarında, bu iki kesim eşit ağırlıkta temsil edilmektedir. Özellikle ekonomik kararlar hükümetin bağımsız olarak bu alt organlardaki pazarlık sonucu ortaya çıkmakta. Terazinin bir yanında sosyalist parti çizgisinin ağırlıklı kontrolündeki güçlü Avusturya Sendıkalar Birliği, diğer yanında ise muhafazakârlann ağırhkta olduğu sanayicilerin ve özel sektörün çeşitli meslek odaları. Özgun deyişle, "sozialpartnerschaff (sosyal ittifak) İkinci Dunya Savaşı'ndan beri Avusturya siyasi yaşamırun neredeyse dokunulmaz, temel direği olmuş. Öyle ki bu sosyal ittifakın herhangi bir yasal çerçevesi olmamasına karşın, kendi tabanında yüksek derecede örgütlenmiş bu iki siyasal güç, 2. büyük savaştan beri bu geleneği ve bu yapıyı titizlikle korumuş, ülkede istikrarın güvencesi olarak gördükleri "sosyal ittifak" kavramını kimi zaman kendi politik çizgilerinden bile önde görmüşlerdir. Bu nedenle 1970 yılından beri tek başına iktidarı elinde tutmuş olsa bile, Avusturya Sosyalist Partisi'ni "sosyal ittifak" olgusundan bağımsız olarak kavramak mumkün değildir. TEK BAŞINA İKTİDAR Sosyalist parti, 1966'ya dek süren büyük koalisyon ve bunu izleyen muhafazakâr hükümet döneminden sonra 1970 yılındaki seçimlerde, bir azınlık hükümeti olarak, 1971'de de mutlak çoğunlukla iktidara geldi. Bunu 1975 ve 1979 yıllarındaki seçim zaferleri izler. Sosyalist partinin bu on beş yıllık iktidar donemindeki başarısı, yalnızca Bruno Kreisky'nin karizmatik liderliğini değil, aynı zamanda sosyal yatırımlara olanak sağlayacak denli genişlemiş olan ve buyüme döneminin doruklarında seyreden ekonomik ortamı göz önune aldığımızda kavramak olasıdır. Kreisky'nin iktidara yükselmesini sağlayan, yalnızca, partiye yıllardan beri oy veren geleneksel sanayi işçisinin değil, sosyal reform istemleri giderek artan orta sınıflatü OGB (Avusturya Sendika Birliği) ile yakın, hatta organik işbirliği içinde atıyordu. Geleneksel olarak içiçe olan bu iki örgütün, sosyalist parti ile OGB'nın liderleri Bruno Kreisky ve Anton Benya hemen hergün buluşuyor, günün ekonomik ve politik gelişmelerini gözden geçiriyorlardı. Öte yandan "sosyal ittifak"ın ideolojik ve bürokratik yapısı titizlikle korunuyordu. Bu olguyu anlamak için Avusturya'da grevlerin yok denecek kadar az olduğunu görmek yeterlidir. HAVA DÖNÜYOR Avusturya Sosyalist Partisi'nin son yıllardaki çizgisi kaçınılmaz olarak 1980'lerin bunalımından etkileniyor. Kriz nedeniyle büyüme dönemi geride bırakıhrken Avusturya'da istikrar önlemlerinin baskısı ön plana çıkıyor. Bu gelişmeyi gözleyebilen Kreisky, 1983 seçimlerine yaklaşıldığında "Partisinin geleneksel çizgisinden geri adım atmaktansa muhalefette olmayı tercih edeceğini" ifade ederek, seçimlerde mutlak çoğunluk kazanılmazsa istifa edeceğini ilan etmişti. Sosyalist parti seçimlerde oy kaybedip Hürriyet Partisi ile koalisyona gitmek durumunda kalınca da sözünde durdu ve istifa etti. Bu, Avusturya Sosyalist Partisi'nin parlak yıllarının sonu anlamına geliyordu. Parti kadrolannda iktidarda kalmak eğilimi daha ağır basınca, sosyalist parti istikrar programlarının acı reçetelerini de yüklenmek durumunda kalıyordu. Kreisky'nin yerine gelen yeni Başbakan Fred Sinovvatz, koşullar gereği olsa gerek denk bütçe ve istikrar önlemlerine ağırlık vererek daha temkinli bir politika izliyor. Sinovvatz'ın Kreisky kadar karizmatik olmayışının yani sıra hükümetteki ekonomi ve savunma bakanlarının Hürriyet Partisi'nden olmaları olaylara tuz biber ekiyor. Özellikle radikal sağ tonlarından öturü Savunma Bakanı Frischenschlager kamuoyunda dikkatleri oldukça sık üzerine çekiyor. İlk bombayı, İtalya'dan serbest bırakılarak Avusturya1 ya yollanan eski Nazi kasabı Reder'i bizzat sınırda karşılayarak patlatan Savunma Bakanı, son günlerde de yeni bir avcı uçağı alımı yuzunden tepkileri çekiyor. Özellikle Yeşil Hareket'in yaygınlaşması ve geçen yıl Hainburg bolgesinde inşa edilecek olan bir nukleer santrala karşı çatışmalı gösterilerin meydana gelmesi, ardından patlak veren şarap skandalı sosyalistleri iyice yıpratmış durumda. Tüm bunlar, muhalefet hareketinin güçlenmesine değil, istatistiklere bakılırsa toplumda doğrudan politikaya karşı bir, ilgisizliğin oluşmasına yol açıyor. Kamuoyu araştırmaları, sosyalist partinin geieneksel oy tabanı olan sanayi işçileri arasında çekimser oyların artımolduğunu gösteriyor. Aynı araştırmalara göre sendikalı işçilerin mutlak sayısı azalmaya yuz tutmuş durumda. FİKİR SUÇU !.. (III) 12. Jinekoloji Kongresi ANKARA, (ANKA) Türkiye Jinekoloji Derneği'nin Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı işbirliği ile düzenleyeceği, "12'nci Uluslararası Jinekoloji Kongresi'nde özellikle çocuk sahibi olmayan anneleri yakından ilgılenâiren kısırlık konusundaki son gelişmelerin ele alınacağı bildirildi. Bugün başlayacak olan kongre pazartesi günü sona erecek. Aııkaralılaruı nefes alması için şimdiden kollar sıvandı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakam Ahmet Karaevli Ankara'nın hava kirliliğini, kullanılan kömüre karıştırılacak kireçle bu yıl yüzde 25 oranında azaltmayı planladıklannı söyledi. Karaevli, hava kirliliğinin azaltılması için Avustralya'dan kukürtü düşük koklaşmaz taşkömürü ithali için görüşmelerin surdüğunu de belirtti. Ankara'nın hava kirliliği ve kirliliği azaltma çalışmalan hakkında dun bir basın toplantısı düzenleyerek bilgi veren Devlet Bakanı Ahmet Karaevli, kirliliğin başlıca nedenlerini. "kentin topografik yapısı, yanlış şehirieşme ve ısınmada kullanılan yakıtın türü, miktan, yakılış biçimi" olarak sıraladı. Ankara'ya "imkanlar ölçüsünde kok kömürii, briket kömttrü, Tunçbilek lave linyiti ve Göynük'ten linyit getirileceğini" belirten Devlet Bakam Karaevli, Türkiye Taşkomüru Kurumunun ihtiyaç fazlası olan taşkömürünün de ısınmada kullanılmak üzere Ankara'ya sevk edilmesi çalışmalan ile, kukürtü düşük koklaşmaz taşkömürü ithali için Avustralya ile görüşmeler sürdürüldüğünü açıkladı. Devlet Bakanı özel kuruluşların AnkaraL ya komür getirmelerinin yasaklandığını, sıvı yakıt kullanımı için gerekli onlemler akndığını ve çalışmalar yapıldığını, ulaşım araçlarına kukürtü düşük motorin dağıtımının sürdürüleceğini belirtti. Karaevli, Japon Uluslararası İşbirliği Ajansı ile ortak projenin ilk uygulamasını şöyle açıkladı.: "Proje süresince kazan ve sobalarda yapılan tatbikat çalışmalarıyla da görulmüştür ki, linyite yüzde 3 oranında kirec ilave edildiğinde sobalarda yaklaşık yüzde 50 oranında daha az bir hava kirliliği meydana gelecektir. Bu konuda önümuzdeki gunlerde Ankara Büyükşehir Belediyesi'yle Başbakanlık Çevre Genel Müdürluğü ortak katnpanyaya başlayacaklar ve halka detaylı bilgiler v'ereceklerdir." Göçük altında kalan maden işçisi öldü Amasra Üretim Bolge Müdürlüğü'ne buğlı 1 \olu maden ocağmda dün sabaha karşı 04.30'da meydana gelen göçükte, toprak ve kaya yığını altında kalan Sattlmış Ayvaz (28) adlı maden işçisi yaşamını yıtırdi. Havzada son 10 ayda meydana gelen iş kazalannda ölen maden işçılerinın sayısı 29'a, yaralı sayısınm ise 6 bin 308'e yükseldiği bildirildi. ZOSGLLDAK, (Cumhuriyet) Zonguldak maden havzası BRUNO KREISKY Pürtisinin geleneksel çizgisinden geri adım atmak yerine, istifa etmeyi tercih etti. nn, aydınların, gençlerin, hatta liberallerin de desteği olmuştur. Sosyal demokratlar aynı zamanda liberaldirler derken Kreisky, kendisine liberal bir kılıf altında yeniden orgutlenme olanağı bulmuş eski radikal sağ (hatta Nazi yanlısı) kesimin partisi ve ülkenin üçüncü buyuk partisi Hürriyet Partisi karşısında gerçek liberalleri sosyalist partisini destekleme>re ikna edebilmişti. YEPYENİ BİR ÇEHRE Kreisky iktidarı Avusturya'ya her bakımdan yepyeni bir çehre getirir. 70'li yılların ilk yarısı sosyal reformların birbirini izlediği yılîar olur. Özellikle iş yasasıyla "sosyal ittifak". hükümetin danışma organlanndan, sendika ve meslek kuruluşlannın üst düzeydeki diyaloğundan fabrika düzeyine dek indirilir. Fabrikalarda işçi komitelerinin kurulması ve işçilerin oranına göre yonetim kurullarına ve uretim kararlarına katılmaları yasal maddeye donüşur. Çalışma koşullarında köklü değişiklikler olur, çalışan nüfusun çok yüksek bir oranı Avusturya Sendikalar Birliği'ne uye olurken, sendikalı işçilerin sağlık hizmetlerı güvence altına alınır, yılda en az dort hafta ücretli izin tüm sendikalı işçiler ıçin yürurluğe girer. Kreisky, bu adımları guçlu sendika orgu HAVA KtRLİLİĞİ İÇİN ORTA VADELİ ÖNLEMLER • Yaktt türü değişecek, sıvı yakıt kullanımına geçüecek, yerli kaynaklarla yeni bir yakıt türünün geliştirilmesi için Japonlarla işbirliği sürdürülecek. • Yüzde 7982 oranında kükürt tutan ve kalori/erlerde kullamlacak biyokömür ile, yüzde 86 oranında kükürt tutan sobalarda kullamlacak, rentan briket üretimi için 100 milyon dolar dtş kredi bulunacak. I ton biyokömür 2526 b'ın TL., 1 ton rentan briket 22 bin TL'denalınacak. • Merkezi ısıtma çalışmalan sürdürülecek, Ankara'ya gelecek doğal gaz boru hattı ile 1986 yıh sonunda ilk çalışmalar başlatılacak. MTA tarafından Kızılcahamam 'da sürdürulen jeotermal sondaj çalışmatan da sürecek, olumlu sonuç alınması halinde 100 kilometre yarıçaph bir alan bu enerji ile ısmlacak. • Ankara'ya daha kaliıeli kömür verilmesi için öniemler arttınlacak, günlük hava kirliliği ölçümleri sürdürülecek. Hatalı çerçeve görüşü bozuyor İSTANBUL, (THA)Gözlük çerçevelerinin çok buyük, çok küçuk, ya da eğri olmasının görüş bozuklukluğuna yol aç~ tığını bclirten Prof. Dr. Nejat Ayberk, 'Gö'zlük çerçevesi doktor tavsiyesi ile almmalıdır" dedi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Bölumü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sejat Ayberk, yaptığı açıklamada, çok büyük çerçeve kullanımının bozuk görüntü yarattığını, çok kuçuk çerçevelerin ise görüş alanını daralttığını belirtti Ferdi konut kredisi artıyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ferdi kredi dilimleri yılbaşında artıyor. Yeni dilimleri belirleyecek Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Kurulu'nun, küçük konut kredilerinde yüksek, büyuk konut kredilerinde duşük bir artış oranı uygulama ilkesini benimsediği öğrenildi. Kurul'un "Sınırlı kaynaklann çok sayıda küçük konut için kullanümasını" amaçlayan kararını değerlendiren bir yetkili, şunlan söyledi: "Büyük konuta olan talebi düşürmek lazım. Bu nedenle, yeni kredi dilimlerini belirlerken 100 metrekareye kadarki konutların kredilerinde yuksek, bu rakamı aşan büyuklukteki konutlann kredilerinde düşük artışa gidilmesi düşünüluyor. Örneğin. 80 metrekareye kadarki konutlann kredilerinde vüzde 30 artışa gidilirken, 3 milyon 750 bin liralık kredi diliminde çok cüzi belki de hiç artış yapılmayabilir. Kredilerle birlikte, faiz ve vadeler de küçük konutu teşvik edecek biçimde düzenlenecek." 1986 yıh için ferdi konut kredisi olarak 40 milyar liralık bir kaynak ayrıldı. Yeterlilik sınavı ANKARA, (a.a.) 19851986 öğretim yılında ilk ve orta dereceli okullar ile yaygın eğitim kurumlannda oğretmenlik yapacak yaklaşık 20 bin adayın yeterlilik sınavı, cumartesi günu 5 ıl merkezinde yapılacak. ÖS Y.M tarafından gerçekleştirilecek sınavda adaylara, öğretmenlık bılgısı, branş bilgisi ve genel kultur testleri u vgulanacak.