Catalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumaariyet Malbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırketı adına Nadır Nmdb. • Genel Yavtn Müdüra. Hasan Ccmal, Müessese Muduru EJBJ•c L'şaklıgil, Yaa lşkrı Mudunl Okaj Go«*nsiıı, • Haber Merkezı Müduru latçıa Baycr, Sayfa Duzenı Yönetmenı Aiı Acar. % TemsılcUer AN KARA YalcınDotaB.IZMlR HikmetÇetınkaya,ADANA MehmetMefCan. TAkVlM 13 Ekım 1985 tmsak 4 41 Guneş 6 06 tstanbul Haberlen Rtha Oz, Dış Haberler E f g u Bakı, Ekonomı Osraan Ulagıy, Küllur Aydıa Eneç, Magazın Ynlçın Pekşca, Spor Danı$manı Abdulkadır \ucdniam, Duzekme Rtfik Durbaş. Afaşıırma Şakıa Alpay. Iş Sendıka. Şukraı Krtena. Haber Araşurma Lfuk GnMtnur, 9 koordınaıor Ahmtı konılsın, # Maiı Işler Erol Erkul, llan Zjya Ergcnc Halkla llışkıler Guldcrea Koşar, Idaıe Huseyın G*rer, lşletme Sadua Soaraez. Ikındr 15 02 Akşanv 17 35 Yatsı 18 54 Basan \e Yavan Cumhunyet Matbaacılık ve Gazetecılık T A Ş Türk Ocağı Cad 39/41 Cağalojlu İstanbul, PK 246Istanbul, Tel 526 10 00 (9hat), Telec 22246 • Burolar Ankara. Zıva Gokalp Bulvarı lnkılap Sokak No 19/4 Tel 33 II 4147, Tele\ 42344 • tzmır Halıt Zıya Bulvarı N o 64/3, Tel 25 47 0913 12 30 TeJex 52359 • Adana. Çakmak Cad No 134 Kat 3, Tel 1455019731 Telejc 62155 Oğle 1 1 5 5 Demirel kapatılmak istenen MSP'nin başkanına veryansın ediyordu: 8 yu sonucu alındı Ecevıt hukumetı, 229 güvenoyu almış, cephe 218 oyla güvensızlığını bildırmıştı Içerde anarşı, terör, ekonomık darboğaz Dışarda Kıbns'la başlayan sorun lar ve bunlann aşıbnası koşuluna bağlı kredıler Hepsı bır yumağın ıçındeydi sankı. Ecevıt'ın çözmeye yükümlu olduğu sorunlann kalın cızgılenydı bunlar. Ecevıt, hemen ışe koyulmuştu. Devletın ıkı buyuk sorunu vardı lçerde anarşıyı sondurmek, dışarda Kıbns sorunu engelı öne sürulerek ekonomıyı rahatlatacagına ınandıgımız kredılerın akmasını sağlamak Ecevıt, hemen her gun bu ıkı "betaaın" çözumu ıçın savaşım venyordu. Bır yandan anarşıye karşı alınacak önlemler uzennde yapılan çalışmalan denetlıyor, öte yandan dış sorunlarda esenlığe çıkıp, ekonomık gıdışe aydınlık getırecegıne ınanılan kredılenn akmasına engel, kapalı kanalları açmaya zorluyordu Anarşı konusunda alınacak ön lemlenn tumu henOz bellı olmamıştı Gözler bırden dış sorunlara çevnldı, Ecevıi, başbakan yardımcılan Feyzioglu ve Sukan'ın da kauldığı uzun surelı bır toplanlıda Vance'ın gelışı nedenıvle polıtıka saptamala rı yapıyordu Demırel'ın tersıne dırenmelen bır yana, bız Ecevıt'ın doğru yolda olduğuna ınanıyorduk Hukumetın ılk gunünden başlayarak Kıbns'la ılgılı gınşımlennın bır yerde meyve vereceğını kabul edıyorduk Rauf Denktaş, cağrılı olarak geldı 18 ocakta Büyük Ankara Otelı'nın 1207 numaralı odasında, "Ben eski Denktaş degilim" dedı bana " Bir hukumetım, bır meclisim, kamu gorevlılenm ve halkım var. Eskiden Dr. Fazıl Kuçuk'le gelir giderdik Şımdı o\ le degıl, kım aldıysa topraklan. eger >erec«kse onlar versınler Tabıi ki Turkıye... Ama benim sırtımdan degıl...." dıyordu Havaalanından kente dek Ecevıt1le bırlıkte gelmışler, ama "toprak sorununa" detınılmemıştı Denktaş, "daha zorlarlarsa ıstıfa edecegım" söyluyordu Magosa'nın verılmesıne karşıydı Toprak oranında yuzde 30'a bıle ınemeyeceğımızı söyluyor, "Elimizdeki yuzde 36 oranındaki topragın yuzde 3'u 'tampon bolge', buralan btrakabiliriz" dıye acıklamalar yapıyordu Ovsa Rumların "eskı gunlere" dönmemızı ıstedıklennı, ancak yuzde 20 toprağı bıze bırakmayı ıstedıklennı belırtıyordu Rum planının MagosaGönyeTurk kesımıyle LefkoşeOraorfo uzerınden geçtığını, yanı "eskiye doouşu" ayarladığını anlatıvordu Erbakan beraat ederse laiklik kalmaz • çerdekı oluniu hava", dış ülkelerde de sezılıyordu ABD Başkanı Carter, Ecevıt'e gönderdığı kutlama mesajında, "Turkive ile Amenka arasındakı ıbşkilenn duzeiecegı umudunu" vurguluyordu "Ekzantirik luşüenn" beğenmeyeceğı hukumetın açıklandığı 5 ocaktan bır gun sonra, 6 Ocak 1978 gecesı Demirel, "Turkıje'nin ıçinde bııhındugu ekonomık koşuUan" ıceren bır tablo çızdı KlT'lenn 25 mılyar açığı vardı Devalılasyon hem koşuldu, hem değıldı Eğer "uluslararası siyasal kararlaıia" kredıler ışlerse, serbest pıyasa üe resmı kur arasındakı dolar değen ayrımı kapatılabılırdı Demırel'le konuştuğum gece, dışışlennde büyuk bır toplantı yapmış, Kıbns sorunu d e alınmıştı Çünkü BM Genel Sekreten Waldbeira başta, unlü konuklarımız olacaktı. Dışışlen teknısyenlerı "durumu" anlatmışlardı Faruk Sukan'a göre, "Bu bakumet Kıbns sorununu çozerdı." Ecevıt'ın, vVâldheım'a güvenoyundan sonra sorun uzennde daha özenle duracağımızı söyleyece|ı anlaşılıyordu İ Demirel, Kıbns için karamsardı Demirel, Kıbns sorununu Ecevit'in çozemeyeceğini söyluyor ve şu göruşleri öne süruyordu: "Adamlar enayi mi, sormazlar mı adama ne vereceksın diye. Ecevit sorunu çözemez, elimizdeki toprağı yıizde 36'dan, yuzde 20'ye ındiremez. Versin de gorelım bakalım..." KMŞ modasuun şdc orneklerinden biri. ttalyan modacı Genny'den • Manto ceketin kumaşına eş. 9 Claude Montana'nın ilgi çeken kıyafetlerinden biri. Çarpıcı bir modeL yakası zurafa derisinden DEMOKRASININ SONBAHARI ^ 1 hukumetı, ılk önce ambargonun kalkmasını, bunu saglayacak ıkılı savunma ışbırlıgının Amenkan Kongresı'nden geçraesını ana koşul olarak surerken, Ecevıt, tersıne bir davranış ıçıne gırdı Ambargoyu bir yar.a ıtıyordu, ılk önce Kıbns sorununa eğılecektı Bu, Amerıka'nın karşı davTanış göstereceğı polıtıka degıldı. tersıne Turkıye polıtıkası açısından Sonun başlangıcına nasıl gelindi? CUNEYT ARCAYÜREK ItalyanFransız modası arasvnda sicak savaş • Mtaiya, kendi modasım sundu. Şimdi top Fransız modasındcL ttalyan Fransız modası arasındakı savaş sıcaklı soğuklu stirup gidiyor. Her mevsim aynı çekişme, aynı heyecanTaht el değiştirecek mi? NECLA SEYHUN Eh kulağında yazın Yani yaz modasının. Üç gun sonra, ekimin on altısında Parıs, "buyuk a m " n ı tüm dunyaya açıklayacak On gun suresınce ne hengâme olacak gene Oteller adam almayacak, restoranlar, cafeler dolup dolup boşalacak, taksı bulmaksa ne mümkun!.. Çadır, kapılar önunde, barikatlarda, bekle de bekle 1 .. Daha kış kapıyı çalmadan bız bahklama dalacağız yazın içine mayoydu, şorttu, plaj elbıselenydı derken... kışı unutacak mıyız?. Bu biraz da ıçerdc gösterilen model aJbenısı ıle, dışardaki havanın ınsafına bağiı... Yağmur, soğuk, o guzelım bahçede beklerken ınsanın canına yeterse, kışı yok varsayarak. man zaman zorlandı, sallandı, ama hep Paris'te kaldı. " E n buynk" hep Parıs, hep Fransız modası oldu. Evet, bugıine değın.. Ya bugünden sonra? . Yanı üç günden sonra, on gunden sonra? Yaz modasının sunulması sona erdığınde, " m u h u r " gene Paris'te olacak mı?.. Bakaüm, göreceğiz.. Kış modasında bıraz zorlandı belki, ama kefenın ağırhğı kesinlıkle Pans'ten yanaydı. Alışümış çızgıler kış modası öyleydi,içinde ya da dışında o denü şıklık şu anda yalnızca Paris'te var. 198586 kışında ttalyan modellerı de gerçekten guzeldı. Ama yalnızca guzellık yeterlı değil kı, modada. Tahta kurulmak idn daha baska "bir $ey" gerek. B değıştıreceğını, yenı bır metın hazır layacağını açıklıyordu Terör ttrmanıyor ütun bunlar, ıkı yıldır ağır aksak yürüduğü ızlenımı veren ıç ve dış sorunlarda önemlı atıhmlardı "Cephe partıieri" sonu görmüşler, E 'cevıt'ın hükümet olması kesınleşınce, terör ve anarşı azdı. Bır ıkı ornek vermek gerekırse, gUvenoylamasmdan once Amasya'da bır köyde CHP'lılerle AP'lıler bırbınne gırdı, beş ölu CHPMı mılletvekılı Sule>man Genç'ın evıne bomba atıldı, uzmanlar, ,bu bomba nın ordu malı olduğunu saplamışlardı Alpadan Turkeş'ın konıma pobsı olduğu öne surulen bınsı, Afşın Beledıye Beledıye Başkan Vekılı'mn evını bombalanuştı Halkevlenne atılan bombalar, anarşının boyutlana cağı kuşkularını pelaştınyordu Tabıı, ordu malı bombalann pıyasada gezınmesıyle kamuoyunda öteden berı var olan kontrgerılla tartışmalan canlandı MHP'nın yeni bır taktık ırdeledıgı öne sünlluyordu (1) Terör lırmanış gosterirken banşçı gonınerek bır aldatmaca yap(2) Oiası CHPMHP onaklıgına olumlu jaklaşımlar goslermck. (3) Bu hukumele ılk gunden karşı çıkmanın yararsulığını gozleyerek sogukkaoü >e sabırlı davranmak. Tabıı, ırdelenen bu taktıkler ortaya konulunca, MHP'ye göre, bunİarın hepsı bırer komunısı propagandasıydı Bu arada VValdheım, Ankara'da Kıbns sorunu>la kımı arayıslar tçmdeydı. Ecevıt, VValdbeun'a Kıbns sorununda yenı bır yaklaşım saptanacagıru soylerken, Kıbns Turk önderleriyle uzun uzadıya lelefonla konuşuyor Sonunda Denklaş. Kipnyana ıle göruşmeyı ılke olarak kabul euı. Daha sonra Denktaş, Ankara'ya gelecek, Başbakan Ecevıt'le Kıbns sorunu uzennde uzun görüşmeler yapacaktı Türk hukumetının kıbns ve ambargoya bakış acılannda degısıklık seabyordu MC m^^^^M ||^^^< & aşbakanlık gorevını aldıktan sonra ılk kez goruyordum Ecevıt'ı Kutladım, sanldı 'Opuşelım" dedı "Katkınız çok oldu." Çankaya dakı Başbakanlık Koautu'nan ılk kattndakı büyuk salondaydık Bır demec almak ıçın Ecevıt'e başvurmuştum Oysa siyasal olayların çok yuklu olduğu gunlerdı Buna karşın demecı hazırlamıştı, daktılo edılıyordu Dış sorunlaria ıç sorunlar öylesıne bırbırıne gırdı kı Fakat Ecevıt Demirel ın hukumet ıcındek tutarsızhğından ötüru bır tuıiu gerçek yorüngeye oturtamadığı Kıbns ışını ele alacaktı Kıbns ışınde atacağı "tek olumlu adım "ın arkasından ambargonun kalkması gelecektı Kıbns sorununda atılacak olumlu adımların ardından ıse ABD'nın yumuşamasına dıs kredılerın acılmasına değın varılacaktı Bu ınce noktayı elbette Demirel de goruyordu Kıbns sorununda Ecevıt'ın çozume olumlu bır yaklaşım 'sergılemesı olasılığından soz ettığım zaman Demirel, hemen karşı çıkıyordu "Kıbns sorununu on plana alarak ABD yönetimiyle, kongresinın yumuşamasına yol açacak' dıyordum Demirel "Yeterlı değıl bu dıye dırenıyordu "...Şımdı bakınız, adamlar enayı mı? Sormazlar mı adama ne vereceksın dıye Sınırdakı Akıncılar koyunu vererek sorunu çozemezsın Dıyor kı adam, nufusun yuzde 18'ı senın, buna karşılık adanın yuzde 35 ını elınde tutuyorsun Toprakların mumbıt olanını, tabıı kaynakların yuzde 70 ını Bu revahak mı dıye soruyor Magosa ve Gırne yı beynelmılel lıman yapacaksın, lederatıf devletın kontrolu elımde olacak Omorfo ıle Maraş'ı da vereceksın dıyor Omorfo dan Gırne'ye kadar toprağı vereceksın''.. Buna harvgı başbakan rıza gosterebılır? Tek yoiu var, adanın tumunu almak.." Yapılması olanaksız bır gırışımdı bu soyledığı O da bıhyordu "Eee, oyleyse?.. Toprak vereceğız, sınırtarı duzelteceğız demek yeterlı değıl Ne vereceğını açık seçık soylemesı gerekecek. Oyle bırkaç gun ıçinde çozulecek ışler değıl bunlar, bır de anayasa haztrianacak. Hem sonra Kıbns sorununa oncelık vermenın ne anlamı var?" Elbette bır "anlamı" vardı Başta ABD Batı ulkelerı. Turkıye'nın Kıbns sorununu çozmeye yanasrnadığı gıbı bır ınanıştan kurtulacaktı Dış kredılerı engelleyen bu sorun değıl mıydı 9 B Demirel öfkeliydi . . ız, ABD'yi bır noktaya getırmıştık" dedı Demirel "Bize. Kıbns sorununa bağlamaksızm ambargoyu çozeceğıni bildırmıştı. Hatta ambargo, ocak ayı sonunda kalkacaktı. Ofkelı gorundu bana Iç sorunlaria dış sorunlar öyle ıç ıçeydı kı, artık polıtıkanın ust duzeyınde yurutulen kulıs, sureklı bu konuları konuşuyor, Kıbns sorununa karşı hukumetın davranışının ne olabıleceğını araştırıyordu Bır gun sonra VValdheım ın Demırel'ı zıyaret etmesı planlanmıştı Bak Waldheim'a neler soyleyeceğım, hem de ne bıçim" dıyordu B YİNE SA HNEDE Iç politikada Erbakan yine boy gosteriyordu. Yargıtay'da dava açıiacağı haberi uzerine Erbakan '</> karşı saldınya geçtiği, başka siyasal duzenlemelere giriştiği goruluyordu. yararh bulabılırdı. Ecevıt, yenı bır banş saldınsı vaptı Karamanlis'e bır "drve" önerdı Auna, bu ısteğe karşj olmadı Bunun yanı sıra Ecesıi, ıkı yıl kadar önce Ihsan Sabri Çaglayangd'ın ABD ıle ımzaladığı ıkılı savunma anlaşmasını "ıkı yıidan bu >ana her acıdan koşullann degiştıgını one surerek" aralannda "mubalefel diyalogu" adında bır yenı yakınlaşma planlamışlardı 17 Ocak 1978 gunu sonuc kesınleştı AP'de kımı gunler "sa>ı dengesinin lersıne donecegı" umutlarının behrmesınden, kımı gunler umutsuzluğun gözeulmesınden sonra guveno Rauf Denktaş, Ecevit'le kapışmayı göze almıştı Klasik, ama ne denü sık.'.. Sonra Rykıel'den siyah beyaz ekose bir takım. Turbanı da aynı kumaştan. uzaktakı yazın buyusüne kapılmak biraz zor olur doğrusu... Gelen haberler çelışkılı "Hiç yaz yuzu gonnedüc. Yaz boyu kış surdu gitti Paris'te" diyorlar Sonra bir haber: "Bir sıcak basü, oldu ziyan!.. Mayovla, şortbı gezüse yeri, sokaklarda..." Hemen ardından bir uyarı. " E h , ne de olsa sonbahar... Sevince... Ona gore geiir..." Artık şansımıza... Saçınız ak mı, kara mı gönırüz ıkı gun sonra. Ama asü akla kara podyumlarda. İtal>a kendı modasım sundu Şu anda top Fransız modasında Bakalım Parıs neyleyecek?.. ItalyanFransız modası arasındakı savaş, sıcaklısoğuklu, surup gidiyor Her mevsim aynı çekişme, aynı heyecan: Taht, el değiştirecek mı? . Moda tahtı, bugune değın zaIşte o "bir şej"dır modanın kaderinı belırleyen. ltalya yaza gırdı bile. Gelen haberler şenliklı. Gelecek yaz seksı olacakmış. Tepeden tırnağa seksı!.. öyle gizlenmek, saklanmak yokmuş bolluklann, kumaş kalabalıklarının gensınde.. Daracıkmış elbısder, dudük mısali. Ve de kısacık. öylesıne kı, soluk kesmecesine!.. Mini minı eteklerin, şortlann biri bin paraymış!.. Kollar açıkmış, sırtlar açıkmış, göğusler açıkmış ..Bacaklar dersenız hepten açık. Açık bir yaz olacakmış kısacası. Apaçık!.. "Tum guzeUikier fora!.." dıyormuş ltalya Bakalım Pans ne dıyecek, ne buyuracak?.. Şu anda tum rekabete karşın dızgmler hâlâ onun elınde. Muhür kimdeyse, Sule>man o!.. teldekı odasına gırdiğım zaman telefondaydı Karşısındakıne, "Adayı bdmıyorsunuz"dıyordu "Biz Maraf 'takı yuksek otellerden bıze ağır sılahlarla ateş edüdiğinı gorduk." Maraş'ın verılmesıne vaniı değıldı Telefonu kapadt. "Değiftirir" dedım ''tki ay Içinde mi?" dedı, hayretle "Ecevit, kımi kararü görunduğü noklalan değışttrebüır, basın da destek olur, kimı odunlen kabui ettirebüir. Tek zor olanı, yuzde 20'yt inmesıdır. Ama Ecevıl'ı hafift alma, sorunu bttiyor ve btkayor " dedım Ecevıt 'le görüşmeden Once Denktaş, oldukça serttı, Başbakan 'la kapışmayı gqze almış gıbt bır tutum sergılıyordu. Ama, Turkıye'nın bu sorunda "mutlaka" olumlu bır adım atması gerektığını de anlamıyordu Yoksa, elde olanı da yıtırecektık Turkıye'de Her geçen gun ekonomı daha sıkışıyor, sıkışıyordu ' 'Raujçuğum'' dedım Denktaş 'a, "Eskı hukumet ilk once ambargo, sonra Kıbns diyordu, bu tersine dondu ve Turkıye içın gerekli bu, hangısi doğru?" "...Tutuma bakar. Eğer Kıbns'ı çozebıJırse o zaman Ecevit haklı. Ama aksine gelışme olursa otekı daha geçertı. Ya/uı, desinler kı bana, 'Ikı yıl uzat şu işı' yapayım bunu..." "Eğer Ecevit, bir Menderes kadar güçlüvse"dedı Denktaş "...l\asılkı Menderes, bır Zurıh Antlaşması sağladı, Ecevıt de bunu yapar. Ama çok zor, çok.'.. Fakat yuzde 3 'luk bır özveriyle belkı Batıda gorulen yargılan tersine çevırebılır. Amerika'nm baskısı çok uzennuzde. Ecevit 'm uzennde. Son gün gene 'Toprak Odunlerıyle ılgılı onenlerı Lefkoşe verecek' dıyor. Dışişlerı bana, 'Senı memnun edecek önerıler hazırladık' diyor. Bakalım, goreceğız. Ama ben veremem. Alan kimse o versin. Benim Iç politikada Erbakan sahnedeydı MSP hakkında \argıtay'da dava açıiacağı haberınden sonra, "AUah sozcoğunun soylenmesıni istemeyenler >ar" dıyordu Dava konusu olan konuşmalanm okuyordu "eğer MSP kuv>etlenmezse, camilerin depo" olacağını öne sılruyordu Aslında MSP'yı kapatma gerekcesı olarak, Lrfa'da yaptığı konuşma gostenlıyordu Erbakan, bu konuşmaya pek değınmıyordu Yenı hukumet, kımı sorunlaria boğuşmaya guışırken, »ağ partıler arasında da MSP davası nedenıyle "acayip" bır çatışma vardı Tabu, kulıste ve alttan alıa gehşen bır çatı^maydı bu DemırePe gore, "MSP da>asmda CHP'nin parmagı vardı. Ba>sa>cılık nicin 3 4 yıl bekledıkten sonra tam CHP ıktidar olunca bu davayı açıyordn?" O sırada olasılıklardan bın olarak, MSP'mn dava sonucu kapaulmasından sonra 510 MSP mılletvekıhnın CHP'ye geçeceğı one surüluyordu. "Mesele de bu ya!" dıyordu Demirel Eh gerçek şuydu kı, MSP'den 10 mılletvekılı CHP'ye gıderse, hukumet ılk fırsatta bağımsıziardan kurtulur, CHP'den oluşan bır hukumet kurulabılırdı Amenka'dan gelen haberlerse şöyleydı Unlu Rum lobıcısı Bredamas, "Turkler. adada 'eski durumlanna' gelınceye dek Kıbns'ta çozum bulunamaz" demış. ambargonun belkı kalkacağını, ama "basıt 1 odunlerle " Kıbns sorununun çözulemeyeceğını vurgulamış Artık hemen herkes, "Kıbns'ta ne verdık. ne venyoruz, daha ne verecegiz?" tartışmasının ıçıne gırmıştı Kıbns'la ılgılı gelışmeler surup gıderken, MSP olayı da gıderek alevlenıyordu Bır söylentıye gore, Erbakan, partının kapatılması olasüığı çıkınca önderlıkten ıstıfa ederek MSP'yı kunaracaktı Haber ınanılacak gıbı değıldı Erbakan' ın derhal başka siyasal duzenlemelere geçtığı göruldü. Başbakan Ecevıt'e gıttı. Ecevıt'ın 141, 142 \e 163 maddelenn değışmesınde MSP'mn desteğını onkoşul olarak öne surduğu söyleruldı Basında, MSP'mn Yargıtay'a gıtmesı, kapatılma davasuun açılmasıyla ılgılı yayınlar yoğunulaştı Demirel aradı, "Ne var, ne yok?" dıye soruyordu "Erbakan otayı" ıle ılgılı kanılanm sorunca Demirel, "....Yargıtay bassavcısı. ısteminden geri donemez. Eger mudahaleler olur da, Cumhurbaşkam'ndan en küçuk dumen neferine kadar ortaja salınan Erbakan duşmanlıgına ragmen. eger Erbakan beraat ederse, onu artık kımse tutamaz. Sızın hani o laıkJik falan filan gıbı sozienniz var ya, nepsi havada kaJır ve Erbakaa artık ısledığinı soyler..." dedı DEMtREL KARAMSAR AP Genel Başkam Demirel, Kıbrıs sorununun ufak toprak tavizleri ile çozulemeyeceğini soyleyerek karamsarhğını dile getıriyordu. ABD'nın tutumunu eleştırecek ABD'nın "kulağı" olduğuna ınandığı BM Genel Sekreten aracılığıyla VVashıngton a mesaj verecektı Ama VValdheım a ana polıtıka olarak gene "ilk once ambargonun kalkmasını, ancak bundan sonra Kıbns sorununa eğılmenın soz konusu olacağını" anlatacaktı Oza>dınlı ve Özal KAPIŞMA YI GOZE ALMIŞTI Ecevıfle goruşmeden once Denktaş oldukça sertti, Başbakanla kapışmayı goze almış gibi bir tutum sergiliyordu... sırtımdan değU..." Denktaş, "Amerika'nm toprak ödunlen uzennde kendisinin bır planı"olup olmadığı konusunda, "...Clark Cliffort başkanın temsılcısı Washmgton 'da Dışisleri Bakanlığı'nda toprak konusunda tam 10 tane harıta olduğunu soyledı. 'Bana ne bunlardan' dedim Cliffort'a. 'Hiçbui benim hantam, planım değıl ki\. Daha öteye gitmedık. Bız anayasa lastağmı hazırladık, ıçıni doldurduk, vereceğtz..." dıyordu Denktaş 'a gore anavasa, toprak kadar onemlıydı Anayasa, toprağın olçuılerıne gore duzenlenecekBelkı Kıbns'ta "bağımsız bir Turk devleti" ılanının daha geçer lı oiaeağmı anımsatlığım zaman yıl 1978 Denktaş, "Bizim sozlerimizi dmlemezler" dedı Yakımyordu "..1965'te thsan Sabn Çağlayangil, ABD'de bana, 'Buyuk oylageldık isbaşına, Kıbns sorununu hemen çozcceğiz, hem de iyi biçimde' demiştı..." ••1965'te?" "...Evet. Üzerinden 12 yıl geç«..." Denktaş, Ece\ıt 'm de ışın ıçınden kolayca çıkamayacağını dokundur mak ıstıyordu Yarın: Kontrgerilla tartışmalan zaydınlı'nın, "Anarşiyı onlemeye hayatımı adadım" bıçımındekı sozlerıne gulüyor, "Yahu, Ozaydınlı, bızım Ozal'dan daha hızlı" dıyordu Feyzıoğlu ve Sukan a "anarşınin arkasında ne olduğunu" soracaktı 'Teyzıoğlu'na dıyeceğım kı, sen her şeyın altında komunizm aradın, şimdı ne oldu bu TIKKO'lar THKO'lar? Tabıı Sukan'a da. Bu konularda 'uyum' ıcındeler mı, soylesınler bakalım' dıyordu Demirel dekı bu karamsarlığa karşılık CHP ıktıdarına VValdheım'ın gelısıyle bırlıkte bır lyımserlık egemen oldu Akşamkı yemekte VValdheım Tıcaret Bakanı Köprululer'ın soyledığıne gore yazılı metnı bır yana atmış, "Ecevit'in guven veren tutumundan ve ona guven duyulduğundan" soz etmıştı Turkıye Kıbrıs'ta göruşmelerın baştamasından yanaydı elbette Demirel, kulıste durmadan bu sorunla uğraşıyordu "VValdheım'la konuştu, nasıl çozuyor Kıbns'ı?" dıye soruyordu surekh Sonra yanıtı verıyordu ' Çozemez, elimizdeki toprağı yuzde 36'dan, yuzde 20'ye indıremez, versin de gorelım bakalım." "Ama Kıssınger'ın sıze soyledıklerı var 1975'te Ecevıt ın toprak konusunda bır hat çızdığını, harıtasını gorduğünu soylemış, bu açıyla yapar." "Evet, Kıssınger boyle soyledı Lıne ıs negotıable demış Ecevit. Yanı, 'Hat, tartışılabıtır . Hatta Kıssinger, 'Eğer muhaleiet açısından sıkışıksanız, ben Ecevıt'ın bana bunu soyledığını açıklarım' dedı Ben Kıssinger'a, 'Bunu yapmayınız, ıç polıtıkamıza kanşmayınız' dedim." Kıssınger'ın bu sozlerı tutanaklarda var m ı 9 ' "Yok! Bıze gore, ambargo kalkmadığı surece Yunanıstan. ABDyı hep arkasına alıyordu. Şıkâyetlen Batıda hep değer kazanıyordu. Bız nangı kamuoyuna şıkayet edecektık Yunanıstan ı Ikıncı onemlı etken Elımızde tek tıp sılah vardı. Ambargo kalkmadığı takdırde bu sılahlan tedarık etmemız mumkun değıldı. Ayrıca Yunanıstan, hep Ege'dekı adalar sorunundan korkuyordu. Bız ona, bu adaları sılahlardan arındır dıyorduk, Yunanıstan 34 adayı alabıleceğımızden korkuyordu, hele sılah alımına başlarsak Bana bır gun Yunan buyukelçısı, ...Sız Osmanlı'dan bu yana yakınınızdakı adaları almak ıstıyorsunuz' demiştı. Bugun ıçın zor. Esasen ordu da sılah vazıyetı nedeniyle bır hareket ıstemiyor...." Amenka sızın hukumet sırasında Omorfo'yu ve Maras'ı verın dıye bır zorlama yaptı mı 7 ' " .Hayır! ..Çozun de nasıl çozerseniz çozun, dıyordu. O kadar. Nasılsa sonradan devreye gırerdı..." O • •