23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/10 SPOR 28 OCAK 1984 Bakan Dînçerler: Amacımız amatörler SPORDA DIY4LOG Abdülkadir Yücelman ve ufak, kuüanışlı semt tesisleri ler. tesislerle ilgili THA muhabirine şunları söyledi: "Tesislerimizin sayı bakımınAmatör sporculara yardımcı olacağız. dan yetersiz olduğu bir gerçektir. Buna ragmen Gençleri spora çekip ahlaklı ve sağlıklı nesillerin îe ciddiyetle başlatılan1983 yılında semt sahamelini atacağız. Personel sorununu çözeceğiz. ları çalışmaları. büyıik lesisler h erine daha fazla sporcuya spor Malzeme alımında bütün bürokraük enge' 'n >aptırma imkânı saglayacak. bu kaldıracağız. Loto konusunu ise araştınyoruz. arada daha ucuz ve kullanışlı nı bildirerek, sağlanacak ,^kânANKARA (THA) Milli ufak tesislerin yapımına geçilelar ve tesisler konusunda alınaEğitim Gençlik ve Spor Bakanı cektir. Yöreye uygun tesis' prenVehbi Dinçerler, hükümetin cak önlemlerle sporcu sayısını sibi bundan sonra önceki yıllarmevcut imkânlar çerçevesinde arttırmaya çalışacaklarını ve da olduğu gibi titizlikle uygulaamatör sporculara yardımcı olaamatör sporculara hizmet edenacaktır. Öte yandan sıkıntısını cağını belirterek, "Hedefimiz çektiğimiz personel konusu da ceklerini" söyledi. amatörlere gerek sağlık, gerek gündeme gelirilecek ve çözüme UFAK VE KULLAMŞLI gelecekleri açısından elimizden kavuşturulacaktır." Akılcı bir planlama ile okul içi geleni yapmaktır" dedi. BLROKRATİK ENGELLER ve dışı faaliyetlerin birbirini taDinçerler, THA'ya yaptığı nıamlayıcı şekilde yürütüleceğiMilli Eğitim Gençlik ve Spor açıklamada, "Gençİerin spora ni, bu arada eğitici ve öğretmen Bakanı Vehbi Dinçerler, hüküçekilmeleri ile ahlâklı ve sağlıklı yetiştirilmesi konularına da ağırmetin temel amacının "Biirokranesillerin temellerinin atılacağılık verileceeini acıklayan Dinçerlik engelleri ortadan kaldırmak" MİLLİ EĞİTİM VE SPOR BAKANI oldusunu vurgulayarak şöyle dedı: "Spor malzemesi alımında bazı bürokralik engellerle karşılaşilmakta ve zorluk çıkmakladır. Ancak spor malzemesi alımının yanı sıra Beden Terbiyesi Genel Müdürlügü'nün de karşılaştığı bürokralik engeller vardır. Bu engellerin kaldırılması için çalısacagız." Dinçerler. THA muhabirinin "SporTolo ile Milli Piyango arasında çekişmelere neden olan Loto konusundaki düşiinceleriniz nedir?" şeklindeki sorusunu şöyle yanıtladı: "SporLolo konusunda araş(ırma yapıyorum. Bu araslırma henüz sonuçlanmadı. Ancak SporLoto konusunun kısa bir süre içerisinde karara bağlanacagını umil ediyorum." FEHMİ SADIKOĞLU 1945 'de İstanbul'da doğdu. İlk, orta ve liseyi İstanbul Şişli Terakki'de okudu. 1 yıl İsviçre'de okuduktan sonra İstanbul Devleı Mimarhk Mühendislik Yüksek Okulu Kimya Bölümünü bitirdi. Birkaç özel sekıörde çalıştı, genel müdürlük, işletmecilik yaptı. Basketbola 19 yaşında iken Beşiktaş'ta basladı. Sürekli ilk 5 'de oynayan Sadıkoğlu 14 kez Basketbol Milli Takım formasını giydi. Bu süre içinde Beşiktaş Kız Takımını kurdu. 20 yıllık basketbol yaşamı içinde 19 yıl Kız Takımı çalıştıncılığı yaptı. 1,5 yıldan beri de tamamen profesyonel olarak Beşiktaş Erkek ve Kız Basketbol Takımının antrenörlüğünü yapıyor. Bugünkü konuğumuz Beşiktaş kız takınıı antrenörü Fehnıi Sadıkoğlu Ozetle Seçkiner, güreş kampını siynret etti Beden Terbiyesi Genel Müdürii YücelSeçkiner, dün Mersinli Ahmet Tesisleri'nde kampta bulunan Güreş Milli Takımı'm ziyarer etti. Beden Terbiyesi Bölge Müdürü Şinasi Irtem ile birlikte kampa gelen Seçkiner, kamp müdürü ıMzamettin Öztürk ve guresçiler tarafından karfilandı. Kampta bulunan gürefçilere hilaben bir konuşma yapan Seçkiner, 'Bizim sizden tek istediğimiz birlik re beraberlik içinde çalışmamz ve başarıya ulaşmanız. Eksikleriniz en kısa zamanda gideriiecektir. Son günlerdeki tatsız olaylarm sizi ilgilendirmemesi gerekir. Her şeyi unutup ife yeniden baslayalım. Bizim sizden istediğimiz tek şey basarı" dedi. Daha sonra güreşçilerin sorunlarını ve eksiklerini dinleyen Seçkiner. tüm eksikliklerin giderileceğini söyledi. "İsuklâl Savaşı'na sadece erkekler değil, kadınlar da katdmiştır" Bugunkü konuğumuz Beşiktaş Erkek ve Bayan Basketbol Takımı Antrenörü Fehmi Sadıkoğlu. Sayın Sadıkoğlu neden kimya muhendisliğini bırakıp kendinizi basketbola adadınız? Basketbolu çok seviyorum. Benim yaşamımdan bir parça basketbol. Onun için 1.5 yıl önce her şeyi bırakıp kendimi tamamen antrenörlüğe verdim. Bu kararı verdiğinizden itibaren 1.5 yıl geçti. Bugün böyle bir karar verdiğinize seviniyor musunuz? Kısaca mutlu musunuz? Mutluyum kuşkusuz. Gerçi kazancım azaldı. Ne sigortamız var ne güvencemiz. Ama çok seviyorum bu işi. Yalnız bir iki maç kaybetseniz sizi kapının önüne koyarlar. Bu antrenörlerin yazgısı maalesef, öyle değil mi? Dedikleriniz tamamen doğru. Maalesef bu gerçek. Ama ben bir şeyler yapmak istiyorum basketbolda. Onun için kız takımını çalıştırıyorum. Bütün arkadaşlarım "para var" diye erkek takımlarını çalıştırıyorlar, daha doğrusu oraya kaydılar. Ben kız takımını tamamen amatör bir heyecanla çalıştırıyorum. Ama birisinin bu kız takımını alıp yukarıya götürmesi gerekiyor. Tıpkı Cengiz Göllü'nün voleybolda yaptığı gibi. Cengiz Göllü'nün Eczacıbaşı'nda yaptığım siz Beşiktaş'ta başaracak mısınız? Bir gün olacak bu. Onun için bir müessese takımının kız basketboluna da el atması gerekiyor. Beşiktaş bunu başaramaz mı? Beşiktaş bunu tarihi bir görev olarak yapıyor. Ama gücü ortada. Daha fazlasını kimse isteyemez. Basketbola genel olarak bakarsak kulüp takımlarının müessese takımlanna karşı giderek güçsüz hale geldiklerini görüyoruz. Bu konudaki degerlendirmenizi öğrenebilir miyiz? Basketbolda müessese kulüpleri çok daha güçlü. Ligi müesseseler ve kulüpler olarak ayıralım. Bu durumda müessese ligi seyirci açısından biter. Oysa üç büyüklerin olduğu ligde her zaman rekabet vardır. Ama bu gücü maalesef kulüplerimiz değerlendiremiyorIar. Birbirlerine düşmüşler, birbirlerinin gözünü oyacaklar. Çok saçmahklar yapılıyor. Ben şahsen kulüp takımlarının birlik içinde başarılı olacaklarına inanıyorum. Peki kulüplerin basketbola verdikleri yer yeterli mi? Bence futbol başta geliyor. Her şey futbol için. Yönetim amatör. Ama işler profesyonellik ister. Aksamalar bence şirketleşme ile hallolur. Biz müessese kulüpleri ile başedebiliriz diyorsunuz ama koskoca Beşiktaş bir Erman'ı tutamadı? Bu bir yönetim hatasıydı. Aslında Erman para için de gitmedi. Üstelik Beşiktaş o parayı basketbola yine harcadı. Bence tamamen yönetim hatasıydı. Müessese takımlarında oynamak daha başka bir güvence mi veriyor basketbolculara? Bence kulüp takımlarında oynamak insana daha başka duyeu veriyor. Fiziki ve ruhsal gelişim kulüp takımlarında oynayan basketbolcularda daha iyi. Çünkü kulüplerdekı oyuncular daha iyi deeerlendiriliyor. Ama müessese takımlarında oynayan basketbolcuîar o kulüpten aynldıklarında birer posa haline gelmiştir. Çünkü müesseselerde amaç her şeyden en üst düzeyde yararlanmaktır. Bu onların temel prensibidir. O halde müessese lakımlarında oynayan basketbolcuları birer robota benzetiyorsunuz? Öyle de, öyle deği! de. Yanlış anlaşılmasın istiyorum bu konunun, çunku çok önemli bence. Bakın mesela ben ne zaman Beşiktaş formasını giysem öperdim. Taraftarımız vardır. Sizi heyecana götüren bir olaydır seyirci. Şöyle de diyeyim, bizim basketbol takımı bir müessese takımının formasını giyse bugünkü başarıyı gösteremez. Yani kulüp heyecanı ve ruhu oyuncuyu bambaşka yapar. Bir tarafla kulüp ve amatör heyecan, diğer yanda ise para, tesis, malzeme ve sosyal güvence. Siz bugünkü basketbolu böylesine iki gruba ayırır mısınız? Ayırmak mümkün, ama şöyle söyleyeyim bugün kulüplerde oynayan basketbolcuların da iyi para alması, aile düzeni kuracak mali güce ulaşması gereklidir. Bence bir Galatasaray, bir Beşiktaş, bir Fenerbahçe giderek daha üst düzeye çıkacak. belki bir Eczacı, bir Efes 15 yıl sonra tarihe karışacaktır. 19 yıldan beri kız basketbol takımını çalıştırıyorsunuz. Kızların basketbolu böylesine amaçsız oynamaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Kızların basketbolu oynarken bir amaçları yok. Onları biz amaçlandırıyoruz. Fakat kızlarımız basketbolu çok seviyorlar. Bu benim 19 yıllık gozlemim. Basketbola yaklaşımlan nasıl? Basketboldan para kazanacağını düşünmüyor kızlarımız. Zaten bunlar okulda başlıyorlar basketbola. Ama eğer bunları bir milli maça amaçlarsak bugünkü düzeyden çok daha ileriye gidecektir Türk bayan basketbolu. Işte Beşiktaş oynuyor, kazanıyor, şampiyon oluyor. Bir yıl iki yıl ama başka amacı yok. Bence artık bu kızlara milîi müsabaka hakkı vermenin zamanı gelmiştir. Peki kızlarımız Avrupa'da bir şeyler yapabilir mi? Siz buna inanıyor musunuz? Yeterli imkân verildiğinde kız voleybolcular kadar başarılı olacağına inanıyorum. Yeter ki Eczacıbaşı gibi bir firma sahip çıksın. Si? kız basketboluna kendinizi adadınız diyelim. Şimdi kız milli takımının oluşması için bir girişimde bulunacak mısınız? Yani amacınızı gerçekleştirmek için herhangi bir şey yapacak mısınız? Şu anda ben bir antrenörüm, ne yapabilirim ki. Ne demişler, herkes kendi kapısının önünü temizlese dünya tertemiz olurmuş. O halde bu işin lokomotifi Beşiktaş Kulübü olacak? 19 yıldan beri kız takımımız var ve biz sporculara tek kuruş ödemedik. Beşiktaş bu işte zaten görevini yapmıştır. Aslında çok kişi benim idealimi anlamıyor, hatta benimle alay edenler bile var. Yani çok kişi inançsız. "Kızların kimi şişman, kimi kısa, kimi koşmasını bile bilmiyor" deyip gülüyorlar. Aslında uzun boylu fiziği müsait kızlar yok değil. Ama basketbolda milli takım yok, para yok diye gidip, Eczacıbaşı 'nda voleybol ovnuyorlar. 60 YILLIK BtR POTOGRAF Ömer Besim (sol başta), Naili Moran (ortada) ve Semih Turkdogan (sivil giyinmiş) 1924de yabancılaria yapılan bir allelizm musabakası sırasında. (Fotoğraf: NERİMAN TEKtL'in arşivınden) Ömer Besim koşuları bugün başhyor Her yıl olduğu gibi gazetemiz bu yıl da büyüklerde birinci gelen atlete "Kırmızı Eşofman" verecek. Kırmızı eşofmamn sahibi yarın belli olacak. Spor Servisi 28. Ömer Besim Koşalay Kır Koşusu'nda bugün küçükler, yıldızlar ve gençler (kızerkek) yarışmaları yapılacak. 4. Levent parkurundaki yarışmalar saat 13.00'de başlayacak. İstanbul Atletizm ajanı Selahattın Yıldız yarışmalara çok sayıda atletin katılmasını beklediklerini söyledi. Yıldız, yanndaaynı parkurda orta genç ve büyükler yarışmalarıın yapılacağını açıkladı. Her yıl olduğu gibi gazetemiz bu yılda büyükler koşusunda birinci gelecek olan atlete "Kırmızı eşofman" verecek. Bilindiği gibi Kırmızı eşofman'ı en son Ankara bölgesinden Hanefi Atmaca kazanmıştı. Bugün yapılacak olan yarışmaların programı şöyle: 800 metre: minik kızlar (ilkokullular), 1000 metre: minik erkekler (ilkokullular) 1500 metre: yıldız kızlar (ortaokullular) 3000 metre yıldız erkekler (orta okullular) 2000 metre: Genç kızlar (liseliler) 4000 metre: genç erkekler (lisesiler) Tokatlı: Şikeyv "rfiir" diyvceğiz Futbol Federasyonu Başkanı Yılmaz Tokatlı, transferlerin kulüplere bjiyük külfetler yüklediğini, bu nedenle vergi kaçakçılığı yoluna gidilerek, transfer ücretlerinin düsuk gösterildiğini söyledi. Tokatlı bu soruna "dur" demek gerektiğini belirterek şöyle konuştu: "Kulüplerin vergi kaçırdığını herkes biliyor. Ancak profesyonel Futbol Yönetmeliği'nin transferlerle ilgili bölümünde bazı düzenlemeler yapılacak. Şike için ne söylense boş. Federasyon olarak önümüze gelen her olayı inceleyeceğiz. Bizim için esas olan belgelerdir, ancak bazı durumlarda kanaat de işler. Olayları görenlerin yardımlarını istiyoruz." Arkadaşları Ömer Besim'i anlattı 6< Besim, Topçuların topuna veda" deyip futbolu boykot etmişti Setnth Türkdoğan: însam mest eden şık bir stile sahip, çok neşeli bir arkadaş, çok sert bir idareci.katı bir amatördü. O bir semboldü. Cetn Atabeyoğlu: Ömer Besim benim meslekteki ilk ustamdı. Spor yazarlığma 42 yıl önce onun çömezi olarak başlamıştım. Tam bir sportmendi. JVeriman Tefcü; 60yıl önce soyadı kanunu yoktu. Besim Ömer Paşa ile isim benzerliği olup mektuplar karışınca, "Müsada ederseniz ben ismimi Ömer Besim yapayım" demişti. Spor Servisi Ömer Besim'i bugün ve yarın yeniden anacağız. 1899 yılında dünyaya gelen, 14 yıl atletizm sporu için uğraş veren ve tam 29 Türkiye rekoru kıran, 1924 Paris, 1928 Amsterdam Oümpiyatlarına katılan, Galatasaray kulübünde çeşitli yöneticilik görevleri yapmasının yanısıral933'ten 1956yılına kadar gazetecilik yapan ve 57 yaşında yaşamını yitiren Ömer Besim'i arkadaşları Cumhuriyet'e anlattılar. SEMİH TÜRKDOĞAN: "Zi yan olmuş büyük bir yetenek. Atletizm hayatını ters sürdürmüş, yani 10 bin metreden başlayıp 400 metreye kadar inmiş. Kendi devrinde hepsinin rekorunu yıllarca elinde tutmuş, rakipleri ile klas farkı çok büyük olmuştur. 100, 200 metre koşacak diye bizleri çok düşündürmüştür. İnsanı mest eden şık bir stile sahip, çok neşeli bir arkadaş, çok sert bir idareci, katı bir amatördü. Ondan korkardık ama çok sayardık. Her bakımdan bir semboldü. Nur içinde yatsın" CEM ATABEYOGLL: "Ömer Besim benim meslekteki ilk ustamdı. Spor yazarlığına, 42 yıl önce onun çömezi olarak başlamıştım. 15 yıla yakın bir süre birlikte çalıştık. Daha sonraları kader, beni bu ilk ustamın şefı durumuna getirdi... Her yönü ile mükemmel ve "gerçek bir insan"dı Ömer Besim. Tam bir sportmen, büyük bir şampiyon, rekorlar rekoruna ulaşmış bir rekortmendi. Hayatta gemisini, tayfalarını, herkesi kurtarmış, fakat kendini kurtaramamış bir "kaplan'dı Onun kulaklarımızdan eksik olmayan bazı kendine özgü sözleri vardı. Her zaman, her vesile ile bunları anımsarım. Spora hasbelkader bulaşmış kimselere "Qui etes vous (kimsiniz?)" diye sorardı. Sonra adeta kükrerdi!.. "' Biz tesadüfen spor yapmadık, kaza>a adam değiliz. Biz, Aksaraylı Nuri ile değil; Finlandiyalı Nurmi ile koştuk." Futbolumuzun gidişini daha 195O'li yıllarda sezmiş "Topçulann topuna veda!" deyivermişti. Ve en sonunda o nazik ve sportmen insan spor yönetimimize karşı isyan etmişti: "Yuha bu eemaaVe atletizmdeki o zarif stili ve büyük süratini andıran bir hızla aramızda uçarcasına geçip gitti koca " K a p t a n " . Arkasında bir sürü anılar ve değeri gün geçtikçe daha da artan birçok kendine özgü sözler bırakarak... Nur içinde yatsın..." NERİMAN TEKİL: "Devri geçmiş rekorları yenilenmiş, kendisi bu fani dünyadan göçmüş de olsa Ömer Besim Türkiye'nin bir numaralı atleti ve Nurmisidir. Atletizmden anlayamayanlara meramını daha iyi anlatabilmek için "Ben Aksaraylı Nuri ile değil Einlandiyalı Nurmi ile koşlum" sözü meşhurdur. İlk kulübü Vefa Idmanyurdu oldu. 1922'de Galatasaray'a geçerek atletizmde karar kıldı. 1917'de 52 kiloda İstanbul Güreş Şampiyonu oldu. 1919'dan itibaren üç yıl futbol takımlarında solaçık olarak oynadı. 1936 yılına kadar 14 yıl boyunca pistlerde 29 Türkiye rekorunun sahibi oldu. 1924 Paris ve 1928 Amsterdam Olimpiyat oyunlarına atlet. 1936 Berlin ve 1948 Londra Olimpiyatlarına gazeteci olarak gitti. Yıllar boyu Galatasaray Kulübü Karasporları başkaptanlığı ile Türk Milli Atletizm Takımının kaptanlığını da yapan Besim 1924 Paris Olimpiyat oyunlarında ABD'li atletlerin üzerlerinde taşıdıklan eşofmanı antrenörü Mister Tubin ile 28 dolara Türkiye'ye getirdi. 1928 Amsterdam Olimpiyatlannda ise Ingiliz Lovve'la viraj alırlarken çivili ayakkabılarıyla ayağına basmış olması hayat boyu unutulmayan hatıralan arasında yer aldı. 60 yıl önce soyadı kanunu yoktu. O devrin en büyük doktorlarından birisi olan Besim Ömer Paşa'ya ait mektuplar kanşıyordu. Postacının mektupları daima kendisine getirmesi üzerine asıl ismi Besim Ömer olan Ömer Besim bu kargaşalığa bir son vermek için yine bir gun mektupları sahibine göturdüğu zaman "Musaadc ederseniz ben ismimi Ömer Besim yapayım" demis. O günden sonra da Besim Ömer olan adını Ömer Besim e çevirmişti." Beşiktaşh Rıza altın adanıı Yapt ve Kredi Bankası tarafından düzenlenen ayın altın adamı yarışmasında, Beşiktaşlı Rıza Çalımbay, arulık ayının altın adamı seçildi Aralık ayının altın adamı Rıza Çalımbay'a altın kupası ve diğer ödülleri, bugün Ali Sami Yen Stadı'nda oynanacak olan BeşiktaşAntalyaspor maçmdan önce yapılacak törende verilecek. tLızlanmıza spor yaptırmama düşüncesi çok softcca bir düşuncedir. Gençlik bambaşka arayışlar içindedir, o günler çok gerilerde kalmıştır. Biz bu softaca düşünceyi aşmak isîiyoruz. Kızlarımıza yeterli imkân tanınırsa, 7 yıl sonra Bulgarisîan'ı bile yener. Yeter ki onlara milli forma giyme hakkını verelim. Yani Türkiye'de bayan basketbolu şu anda ailelerin dürtüsü ile gidiyor diyebilir miyiz? Doğrusu da bu. Siz bayan basketbolunun geleceğinden ümitlisiniz. O halde biz kızlarımıza gereken olanakları tanısak acaba kaç yıl sonra bir Batı Avrupa ülkesi bayan basketbol takımını yenebiliriz? Bence 7 yıl sonra bir Bulgaristan'ı bile yeneriz. Erkeklerde yeniyoruz da niye kızlarda yenmeyelim. Unutmayalım İstiklâl Savaşına sadece erkeklerimiz değil kadınlarımız kızlarımız da katılmıştır. Kızlarımızın gücüne inanmalıyız. Bayan sporcularla hemen hemen hep berabersiniz. Onların genellikle sorunlarını biliyor musunuz? Hep içindeyim. Sorunlarını genellikle bana rahatlıkla anlatabilirler. Kızların bence tek yanlışları sabırsız oluşları. Aslında tüm sorunlarını bana iletebiliyorlar. 11, 12 yaşında elimize gelmiş hepsi. Yani ben onların babaları gibiyim. Toplumumuzda "Kızlanmıza spor yaptınrsak dedikodu olur" diye bir düşünce var. Hatta bir çok müessese belki bu düşünce ile kız sporculara kapılannı açmıyor? Bu çok softaca bir düşünce. Artık günümüzde böyle bir düşüncenin olduğuna bile inanmak istemiyorum. Gençlik softa kafalıları çok geride bıraktı. Gençlik bambaşka arayışlar içinde. Türkiye ilerlemek istiyor. Biz bu düşünceyi aşmak istiyoruz. Beşiktaş'ta ıSecdet de oynamayncak Beşiktaş bugün Antalyaspor ile oynayacağı maça beş as futbolcusundan yoksun olarak çıkacak. Dünkü antrenman sonrasında Kecdet'in de oynayamayacağını acıklayan Miliç, Arnavutoviç'i kamp kadrosuna aldığını, ancak sakatlığı nedeni ile bu futbolcuyu da oynatmayı düşünmediğini belirtti. ie!"... Sayın Bakan, hayretle okuyunuz... VEDAT N. TURKKAN Uluslararası binicilik hakemi İro Kaplangı ile, yanılmıyorsam otuz yılı aşkın bir süredir at bineriz Kendisi, Federasyon Başkanı Rıfkı Alkan'ın dediği gibi sadece bir 'at meraklısı" değildir. Uzun yıllar aktif binicilik yapmış. belli dallarda başarılı dereceler elde etmiştir Her sporcu gibi, yarışmacılığı bırakmanın zamanı geldiğine inanmış olacak ki, binicilik sporuna olan sevgisini, bilgi ve deneyimlerini hakem oiarak sürdürmek kararına varmıştır. Kısa bir süre çalışma ve denemeden sonra 1979 yılında, o dönemde başkanlığını yaptığım Merkez Hakem Komitesi'nin kararı ile, gerekli yasal işlemler tamamlanarak, birçok aday gibi hakem lisansı almaya hak kazanmıştır. Ancak, kendisine özgü kültürü. yabancı dil bilgisi ve hakem yönetmeliğinin tanıdığı haklar, İro Kaplangı'yı üst düzeyde lisans almaya yöneltmiştir. Bu yüzden. bir süre sonra isviçre'de açılan (F.E.I) Uluslararası Federasyonun semi.ier kurslarına katılmış ve başarılı bir sınavdan sonra F.E.I kokardı taşımaya hak kazanmıştır. Hemen söylemek isterim ki, iro Hanım şu anda, Balkanlarda bile az bulunacak nitelikie değerli bir Türk hakemidir. Ayrıca iro Hanım, Milli Takımlarda bayrak taşımış ve askerlik hizmetini Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayında yapmış olan, efendiliği ve sporculuğu sayesinde hepimizin "oğlum" diyebileceği Bülent Kaplangı'nın annesidir. Yine İro Hanım, binicilik camiasının saygıdeger dostu Selçuk Kaplangı'nın sayın eşidir. Şimdi bakınız Sayın Dinçerler, Federasyon Başkanı Rıfkı Alkaıi, kamuoyu önünde ve basın yoluyla uluslararası bir hakemden nasıl söz ediyor: "İro denilen kadın... " Ve sürdürüyor demecini. "Bu kadının evveliyatı nedir.. " Durun. daha bitmedi. Arkasından şunları ekliyor "Araplar koluna bilezik taktı..." Duydunuz değil mi. efendim... Uluslararası Federasyonun istek ve onayı üzerine bir dost ülkede yönettiği yarışmada iro Hanım'a verilen geleneksel hakem odülünü. Rıfkı Alkan bir oryantal dansöz bileziği sanıyor. Kendi öz mesieğinde yüksek mevkiye ulaşmış, yaşı yetmişine vardığı için de. yaşamda bir pıri fani mertebesine erişmiş bir zatın, o canım Türkçemizin birbinnden güzel deyişleri dururken, böylesine hoyrat ve kaba sözcükleri kullanması insanı gerçekten şaşırtıyor. Sayın Dinçerler. Rıfkı Alkan'ın 10 ve 11 ocak 1984 tarihli Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan demecini lürfen hayretle okuyunuz Ve çoğaltarak tüm spor dallarına bağlı kulüplere gönderiniz. Gönderiniz ki, cerçeveleterek bir ibret levhası olarak lokallerine assınlar. Ulusal bir spor dalını yürütmek ve yönetmekle yükümlü birinin, Beden Terbiyesi Teşkilâtı, Genel Müdür. kulüpler, sporcular, hakemler. yöneticiler, antrenörler ve spor aşkına milyonlarını yatıranlar hakkında neler düşündüğünü iyice öğrensinler. Okullararası basketbol karşılaşmalarına dün devam edildi. Alman sonuçlw şöyle: Galatasaray Lisesi: 66 Küçükyalı Lisesi: .?•/. Kazım İşven Lisesi: 41 Özel Tarhan Lisesi: İS, Saint Joseph Lisesi: 48 Göztepe Lisesi: 24. .Mşantaşı Anadolu Lisesi: 48 Güngören Lisesi: 20. Okıdlararası basketbol nıaçları i ayhk tatil göz açıp kapaymcaya dek geçiverdi Altıh Gatıynn 2 milyon verdi Altıh Ganyan'da: 2İ/34/5/İ/5/2 kombineyi bilenler 2.236.630.35 TL, Üçlü Ganyan'da: 352 nalu kombineyi bilenler 43.473.65 TL, Cçlü Bahis'te: 239 nalu atları sırası ile bilenler 11.408 TL kazandılar. Futbolcular: 1 aylık süre bize az geldi "Ligin devre arasını nasıl değerlendirdiniz?" sorusuna çoğunlukla "Hiçbir şey yapamadım. Dinlenemedim. Bir yere gidemedim" yamtı verildi. Spor Servisi Günümüzde tatilin yararları saymakla bitmez. Yaşamın her kesitinde insanlarda tatil gün geçtikçe bir tutku haline geliyor. Meslek mensupları taıillerini nasıl değerlendiriyorlar? Futbol da bir meslek olduğuna göre. futbolcular arasında yapnğımız bir araştırmada kimi futbolcular »erilen tatilin çok kısa olduğundan yakınırlarken. kimi oyuncular ise sürenin yeterli olduğunu belinıiler. "Talilinizi nasıl degerlendirdiniz?" şeklindeki sorumuza ceşitli takımlarda yer alan futbolcular şu yanıtları verdiler: Metin Yıldız (Galatasaray) "Tatilimi îstanbul'da geçirdim. Bir yere gidemedim. Zaman zaman arkadaşlarımla. birinci yarıdaki formumu korumak için kros çalışmaları yaptık. Verilen ara bence yeterli. Kendimi ikinci yarıya rahat rahat hazırladım!' Onur Alp Kayadur (Kenerbahçe) "Verilen aradan en iyi şekilde yararlandım. Tatilimin büyük bir bölümünü dinlenerek geçirdim. Ailemle birlikte Çınarcık'a giderek dinlendim. Bu arada zaman buldukça kendimi ikinci yarıya hazırlamak için kros çalışmaları yaptım. Tatil bana dinlenme fırsatı verdi. İkinci yarıya daha enerjik olarak girecegım. ne gelince, verilen tatilin süresinin azlığı, Donanma Kupası maçları, Milli Takım kampları tatil yapmamı büyuk ölçüde kısıtladı. Yalnızca yılbaşını Uludağ'da ailemle geçirebildim. Tatil nasıl başladı, nasıl bitti hiç anlayamadım. Kısacası dinlenemeden lig karşılaşmalanna başlıyoruz!' Metin Tekin (Beşiktaş) •'Dinlenme\e zaman bulamadım. Verilen aradan yararlanarak derslerime ve sınavlarıma hazırlandım. Tatilin çok kısa oluşu nedeni ile hiç dinlenemedim. Birinci \arıdaki formumu korumak için zaman zaman çalışmalar yaptım. Tatilde bir yere gidemedim. Zaman çok kısa, bunun arttırılması gereklidir." Cüneyt Tamsan (Galatasaray): "Verilen arada hiçbir şey yapamadım. Yalnız bir günümü Uludağ'da geçirdim. Daha sonra takımın çaJışmalan vardı, onlara katıldım. Zaman zaman düz koşu ve cimnastik çalışmaları yaptım. İkinci yarıya kendimi hazırlamak zorunda oiduğum için çalışmalanmı aralıksız olarak sürdürdüm. Zaman olarak çok kısa. Verilen aranın süresinin uzatılması futbolcular açısından vararlı olur." VoleyboVde İstanbul ekipleri galip Voleybol Federasyonunun Kütahya'da duzenlediği genç bayanlar yan final maçlannda 2 İstanbul ekibi C. Saray Tuborg'u Bağlarbaşı Makospor'u aynı sonuçla 30 yendiler. Hipodromdan 1. KOŞU: F.Ahmet (3) P.Gavroche (4). 2. KOŞU: F.İntrepit Love (4) P.Şener (1). 3. KOŞU: F.Seklavi (1) P.Nazende (3)Çığ (2). 4. KOŞU: F.Deryahan (3) P.Satfethan (2)Şahcihan (5). 6. KOŞU: F.Elbimbo (3) P.Alihan (l)Karahediye (5). 7. KOŞU: F.Ezogelin (2) P.Tosun (6)Canbaba (7)Erdim (1). YÜKSEL E R Ü Ç GUNUIV PROGRAMI KLTBOL Türkiye 1. ve 2. Fuıbol liglerinde 2. yan karşılaşmaları bugun başlayacak. I. Lig'de günün tek maçı İstanbul Ali Sami Yen Sıadı'nda Beşiktaş ile Anıalyaspor arasında oynanacak. Kafjilaşma Naat 14.00"de başlayacak. 2. Ligde: İzmir Alalıirk Stadı: i4.(X> AlıavM.ld.Yurdu C'ebeci InonuSladı: 14.00 ŞekerşporYeni Afyoııspor BASKETBOL Ankara Alatürk Spor Salonu: 13.30 ODTU Perıevniyal (2. lig», 15.00 Kolej Antbirlik (2. lig), 16.30 Ziraaltt'es Pilsen İzmir Alalurk Spor Salonu: 13.30 HilalsporTacspor (2. lig), 15.00 KarşıyakaIIL Adana Spor Salonu: 15.30 ÇukobirlikA.Hisarı (2. Lig), 17.00 Güney SanayiF.Bahçe İçel Spor Salonu: 14.30 Ç. SanayiGalatasaray VOLEYBOL Ankara Atatürk Spor Salonu: 12.00 Peırolofis Taçspor İzmir Alalurk Spor Salonu: 11.30 karşıyakaS.S.K. kocaeli Spor Salonu: 13.30 AEG Eti Arçelik OKÇULLK İsıanbul Okçuluk Ajanlığı tarafından düzenlenen " I . Salon Teşvik Okçuluk Şampi>onası" rnusabakalan bugün ve yarın Tozkoparan spor salonunda yapılacak. 5 bayan, 10da erkek sporcuııun katılacağı müsabakalar saal 10.00'da başlayacak. Ziya Dogan (Beşiklaş) "Verilen aradan yararlandım desem yalan olur. Sure pek azdı, gideceğim bir yer yoktu. Tatilimin buyük bir bölümünü e\de geçirdim. ikinci yarıya kendimi daha iyi hazırlamak için iki günde bir kros çalışmaları yaptım. Verilen süre daha fazla olmalıdır. Benim gibi diğer takımlarda yer aluıı futbolcu arkadaşlarımın da pek tatil yaptıklarını sanmıyoruin/ Cem Pamıroglu (lcııi'rl>aİKı ı "Tatildeıı en az yararlanan oyuncu belki de benim. Nedeni
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear