Catalog

27 ŞUBAT 1983 ^ ^ Cumhuriyet 5 pazaroyun MÎRİMUS? nevzat erkmen Çizgiler: Semih POROY İSMİUS ÂLİNİZİUS P>AĞ/fLAR MISINIZIUS, SS^»55R5îSSİ!8iS»»B^^^^ i carıtr Meteoroloji uzmanlannm kar altmdan bîl Kar yagışı I temmuza • tlk ve orta dereceli okuîlar, «Ötievsi/. knş uykusu»na başladı Milli Eğıtımden bir yetkill, «Bu gidişle ottiılları ağustos sonuna ancak açarız» dedi. «Karların erimesi, dersaneicrin damlamıın aktarılması vakit alır. Aıkasından nezıe. grip tatiti b3şl:ır...» 6 Hava munalefeti nedenıyle bir çuK aimızde odun, kömür, tüp gaz bulunamıyor. Elektrıkler kesik Vatandaş yorgaıı altında. Bu yüzden aile planlaması da yapılamıyor. 6 Fınn faresi Malımut dün kırk ekmek birden aiırken sucüstü yaka. landı. «Bu kadar eknıeği ııc yapacaktın?» sorusunu, «Kurutacaktım abi» dive yanıtİLdı. @ Geoen akşam iy.inden donmekîc ok.t> ırıemur Ferit evıns yü? raetre kala feci şekilde donarak l:ar dan adaır oldu. «Bu nüsıl kardaıı atlam? Burnunda lıavıu; üile yok» diyen mahalle çocuklarma, «liuvuç ime gore, "şYnce Lâiincd (•')„ OKUROYUN R. Gökcan Erus (Uz. Vet. Hekim)Geredc lar filertece.. V'arım kilo da bıyrna vaaaar» tliye seslenrii. 9 Çocuklara kızak yspıp yolunu bulan Uyanık Sclim. «Havaiar Lıiiyie ffidorse köseyi dönerim» diyor 0 Kışiık Naciye müzikalinden sonra Seyval Taner yazlık bir rockopera hazırhyor. .Şarkılar şöyle: «Minibiiscü î'.i'ol. «taziar Allahiiin Onumi'ir nzuyıp çiden yol. Aksaray. lop!;apı. TaksimSarıypr sider. l'pş: meyin keyl'ine, yol'ıırın kralıdır Krol» Bu şarkıyı dinleyen minibüscü Şevket, «Şu açjk yoî'.arı bizp ue giister be abia» dedi, «Nercdeyse biz de ga'zlayalım». Yasam boyu spor... İLÂN KSYAK UYAKLARA DEVÂM... 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. BARI KARI Bizim Hanım (Aman duymasın!) MUASIR ASIR Çağdaş yüzyıl. AMMA MUAMMA «Bu ne biçim bilmece / Kimi işinde gücünde / Kiminin donu yok kıçıtıda» MUAMELÂT1 MARMELAT Reçel tarifnaraesi. KüRUK MORUK Ekşi ihtiyar. UYDURUK KUDüRUK Kuduz taklidi yapan sahtekâr. İNCE LATİNCE Sosyete Latincesi. SÜPRÜNTÜ Ü2ÜNTÜ Boşuna tasa. (IMabadı var) Âraba iamiri Gsy^nletde yolda gtderken ansı an amalanan ve tüm çabalarıroa karşın bir daha çalışmayan arabamı, bir çekıci araç yardımıyla ilk oto tamircjsıne kadar çektırdim. Çekıcinin arkasında burnundan asılı duraıl aiacı g:iien taınırcı, dükkamndan çıktı ve üzüntülü bir görünümle «geçnıiş olsun» diledi. Ardından ne oldugun'i sordu. Araha çalışmıyor, dedlm. Volda Kİdtikon ansızın stop etti. Bir daha ç?.lişmadı. Bir bakayım öyleyse.. Sağına soluna baktı. Altına yat. tı. İçıne girip bir yerleri karıştırdı. Sonra vanıma geldi. Yüzünde ışinl bilen adamiann kendine güvenen bakışı vardı. Ne olmu? acaha? dlye sordum. Araba çalışmıyor. dedl. Peki nedeni ne acaba? Böyle dunımlarda genelük'e arabada bji arıza var demektir. Yenicîen arabanın sagına soluna baktı. Motor kaputunu açıp bazı telleri ineeiedi ve yeniden bana döndü. Adatn berbet lığınd), ura. çalar. clavul ulind3 faytonia ge/ıer haldey ken, ıslatnıak .slemedıgi ıııetlei'ini kovudeKi lambalı masanın neresıne otvırtmu^sa. öniügüa deki pisligı rasigele sı!ip. Şaban'ı t'iaşlayınoa. usunu üzerek vergı sini ya'cıramad> zamamndai Aklına birden cebindo ki çerezlerı dijiyle ?.&• mek fikri gelirıce. he men ıkınarak iki ıikleti kremalı Ümonlu. muzlu. nanelı olara.lt orseleyıc paKeüeyerek raftaki sa OKUROYUN Mustafa Necati Öztürk (Biolog) Zonguldak TELGRAF Böyle bir arahayı flk kez söriiyorunı. Bir çok parvası yerli yerinde değjl Bozulmadan önce çalı>ııyor rouydu? Evet. dedim ve rahatladıtn. Bellı ki adam işinin ehliydi. En azından «böyle bir arabayı ilk kez görüyorum» şeklindeki sözlerinden, daha önce aymsını olmasa bile, başka arabalan gördüSü anlaşıh. yordu. Hemen içeriye seslenerek çıraklarım çağırdı: «Sökün oğlum ara» bavj» dRcii. Bana da bir kaç g1in sonra uğraınamı söyledi. Bu gidip gelmeleri uzun süre sürdürdüm. Arabam, deneyimli tamircinin gözetimi altında son derece titiz bir onanma tebi tutuluyordu. Gözlerimle görmemekle birlikte bu onanrmn «soıı derece titiz» yürütüldüğüne aradan geçen süre 5rüzünden inamyorum. Çünkü bu kadar sürede yeni bir araba yapılabilirdı. Artjk dükkanma gitmekten vazgeçtiğim tamirci ustasıyla dün teîefonla komıştum. Bana «işlerin rnüUemmel gittiğini. arabanın «çaiışmaması dışında» lıiç bir arızası kalnıadığını» söyledi. TV'de Aile Tiyal.rosu mıı? Aile tiyatrosunu bis hergün evimizde oynarız efendim. Kolaysa buyurun sız oynayuı bizim oyunu... Büyilıî bir işyerine personel için açık eksiltıne ile 200 adet buz pateni alınacaktır. Sıkıysa. bundarı sonra «Kar yağdj ge'.rmedik, dü.ştiik kolumuz kmldı» desinler bakalnn. yıld'önUmunde Cemal Nadit ya da "Kaıikat'ürün onuru,, Mehmet ERGÜN Cemal Nadir içta çok şey sö> lenebilir. Karikatürü sevdirmesi ve yaygınlaştjrmasi, konuları «siyasa.1 yaşam»dan «topiııınsal yaşam^a kaydırmasi, «resıüııic nıizalı»lan «rizgiyle ır.izr.h» anlayışına geçişte kbDi'iı işlüvi sörniesi, «tip» ve «karakter» yaralma gelcnesiııi başlatması, «özencilerne aşırı öiçüde ilgi göstermesi.. üzerinde durulabilir. Durulması da gerekir. Yaptıklan kadar yapamadıklarıyla da karikatürümüzün sorun'.arına ışık tutan bir «usla»y!a yüzyüzeyİT; çünkü. Bir vığın özelliği benliğinde top. layan Cenıal Nadir'in aUı çizilme&i gereken en önemli yönü «karikatfiriin onuru»nu koruması, siderek öo kurtarmasıdır. Karikatürü onun kndar ciddiye alınış, üzerinde titremiş, sıradanlaştırılmasına karşılvoymuş bir başka. ad daha göşterileruez cîönemdeşleri arasıoda. 1920'âe başîayau vc 27 Şubat 1947'de öiümüvlo noklalanan karikatür serüveninin beîirleyicisi budur. Evet, geçim nedenıyle zaman zaman «reklânı karikatürleri» bile çizrnesine karşm, «kariîcatiirün onu. ru»nu korumuş bir sanatçıdır Cernal Nadir. Hiçbir îaman kesek yollara saprnamı;;, kahpların kolaylıkiar;ndan yararlanmaya kaikışmaımş, kadînı bir tecim nesnesi olaruk •kullanmamış, cinselliği sömürmemiş, ucua ügiiera yönelmertüş bir sanatçı... Yöneüciliğinde (5 Ara.Uk 1İK223 Mart 1044 tarinleri arasmda) yayunlanan Amca Iîey'in 69 sayılık toplamı gözden gcçirilirse ne söylemek istediğim anlaşılır. önoeki ve sonraki mizah dergilerinin büylik çoğunluğu «kaılınlı» kapaklarla okur bulmaya çaiışırlarken rcmal Nadir, bir kez olsun «şapkasııu rıkarmanııştır» bu yola. Duygulan ok?,ayarak değii, dünyayurt ve insan yaşammdan al. üıgı kesitlerle, onları kavrayış ve yansıtış biçimıyle sanat alıcısım ku caklamaya çaiışmıştır o. Karikatürîeıı ougün bıie etkiü olabiiiyorsa nedenini burada, kolaya kaçmamasmda aramak gerekir. FotoRoman Umur BLSGAY Ahmet Gülhan / Şevket Altug. / (Boto: Ender ERKEK) Ula tdrüs, nerden celiysun? Fırından. de şckerieri 'uzlamayı unutunra üzünıusündotı votkayı yavasça zık kımlandı. Ekmek buldun mi? Çooook.. Yolculuk El Kitabı OKUROYUN S. Nazif Kebabcı (Antalya) TERSİ HE? Tersinden okunduğu zaman başka bir ar.iam veren kimi adlar: ABtD, ACAR, AFİF, DİS. ELÎF, HALİS, tSA, KAYA. KAYNAK, KIAKAY, AKİL, ARAL, NAY. KIRAÇ, NAZİF, ARAS. ATIK. ATUF, HUN, RACİ, SILA, ŞIFA, TALAT. TARIK. AYŞE, AZMİ, EDtP. E(Hasan Çabuk yazıyor) «Sayın Dert Babası... Een, evin den ışıne otobüsle gidip gelen bir İstanbuUuyum... Yıllardır sabah işe giderken. akşam eve dönerken, oto büslerin en kalabalık oldugu saatlerde yolmjuk ettiğimden, gozlemlerim bir hayli Eenginleştı... Bunları «Aynı Yolun Yolcuları» adll bir ki'.apta toplamak istiyorum Kitabıında yer alaoak bölümlerden birkagım özet oicrak size yolluyorum. İlginç bulacağınızı umarım. A Tıka basa dolu bir otobüste gazete okuyan yolcu sayısı ortalama üçü geçmiyor. • Ders kitabı okuyan öğrencileriıı dışında kimss kitap okumuyor. • Şoförle konuşmak yasak olduğundan. şoförler fcendi kendine konuşuyor. • Yolcuların yüzde yetmişl (kadmerkek) ter kokuyor. A Orta sırada bulunanîar ar. kadan itmedikçe ilerlemiyor. • Gençler oturuyor, yaşlılar ayakta duruyor. • Her duraktn, on yolcudan beşi yaniış biniyor, tekrar iniyor...» Gerçekten üginç gözlemler. Belhi günün birinde yararlanan oiur... Bilgi bilgidir. ÇIZGİ SÖZLÜĞÜ Çizimlerin altlarındaki tanımlara ve çizimlere uyan birer sözcük bulup çizimlerin üstiennüeki kısa cizgilerin üzerine yazın. «Efencum, bilgisayarlar hakkında hemen her gün, merak uyandınıcak yozılar okuyoruz. Son yıllann mucizesi haline. gelen bir acayip makineier, giderek günlük yaî>antımız:rj her aîanına girmeye baş. ladıî Gün gelecek, bütün işleri bilKisayarlar pörecek, öyle anlaşılıyor! Şimdi de evlerde kullamlanlarıru yapmışlar. bu konudr. 'oeni aydmlatır mısınız? Ev tipı bilgisayarüan nasıl yararlanı'.ıyor acaba?» Valla, bu evine göre değişir kızım... Herhalde hiliyorsun, hilgisayarlar hangi işe göre programlanırlarsa, o işi yaparlar. Bizim evlerimize uygun olanlan % a mı hümiyorum. Eğer yapıl>r madıysa, bizim hullanacağımız bılgısayarlar şöyle programlanmah: Zengin evindeyse; Çiğ köfte yoğurmah... Altın fiyatlarrnı kollamalı... Aıabesk müzikten anlamalı... Parti hesapları yapmalı... Sucukçunvın evindeyse; Atı, eşeği tanımah... Öğretim üyesinln evindeyse; Yolculuğa katlanmall... Emeklinin evindeyse; Gözlük takmalı... Göstergesine iyi baknıalı,., Evsahibinin evindeyse; Kiracıyı sokağa atmalı... (DüVÂRİLEMERDİVEN ) Firıınu mi poşaimıii da. Kaç trne aîdın? Ha bu torbanin içinde kaç ekmek olduğuni bil, onikisini da saııa vereceğum. Bilgisayar Neyi Sayar? (Çözümleri 11. Sayfada) (Serpil Yavaş yazıyor) Onikl. Vuııy. Nerden pildun? Harihtebugün 27 ŞUBAT 1933 27 ŞUBAT mj KARİKATÜR US7A&! l 1933'TE BU 6ECE BERLİN'DEKİAL MAN PARIAMENTO ŞıW£l''f?.EICH~~ STAG" YANOl. OLAY, HİTLER'İN BA$BA KANLIĞI SlKASINDfl OLMUŞTU.ŞÜPİ HEÜZ.ERME TUruKLANAN HOLtAH. DALI AKIL HASTASI MA/ZTINUS VAH DER LU88E VF. BUI&II? DMrTROV YAR&LANblLAK.HOKİJMBrİM &ÜOÜ. MÜYLE fMREKET £DEN MAMKEMS VAMPBI?LUBBB'U KUNDAKÇIUKTAAJ OLÜME ÇA/iPTIROi!.. DIMIT. ROV İSe SeRAAT ETTİ YANGIK1IN ARDIMOAN KOMÜUİST PARTİ KAFATILOI. 1378'OE "R. DÜNYASAİ VA$I BİUMSEL ARAŞTIHMA KOMİTESİ"'' BİR AÇ1KIAMA yfiPTl: yAN&IK, NA2.İLER TKRAFIhlDAU BİMAMIN ÇEÇİrU yE FOSFOZ YERLEŞTİZ TEN Ç.IKARILM1ÇTI.'.. /•^/ 1347'DE, TÜ/İK KARİKATÜRÜMÜN £N j£ 8AŞTA GELEN uSTALARlNDAt<J CEUAL NADİR GÜLER,4S YAŞIHDA CAtJSERDEN ÖLDÜ ILK K/^Rlfc rÜRÜNÜ 192O'DE "DİKEN"DER&İSlNOE YAVıMLArMtfrı. BJPSA'DA /H Ö&fcErMENÜGi Y4PARKEN, 'r>£ İSTANBUL'A GİTMEYE KAf?AR VEROİ </£ AKŞAM'GAZETESİNDE İŞS BAŞlADt.KAfZİKATÜIZDE KtSA ZAMA/VDA BÜYÜK AŞAMA VAPn. YARATTlGt TİPLERyE ÖZELLKL.E "AMCASEy" TİPİYLE İLGI'JOPLADK KtSA ÖMRÜKE SlĞOlflOlGt SERGİLERİ {/E KONF£R4/\lS;JlRiyi KA TÜR SA<JA TININ TA NIK1IP UASl İÇİN ÇOK ÇAUŞMI, II DÜNYA SAI/A$t SlKASINPA r'CUM'ILL4R £VV VEKlMÜ DEV££Sl'CLMUÇTU. CEMAL NADİR GliLER 933 bütçesi hazır ANK.AUA 26 (lelefonla) Vekâîetleı bütçeiermı taınamen hazırlıyarak Malıyeye göndermışlrdıı. Maliye Vekâleü de bütçoyı Heyeti Vekileye sevketmiştir. Büyük Millet 'Iriclisi çarşamba günü saat 2'de ar;ılacaktır. Meb'usların çoğu Ankara'ya üjeldıgı için o gün Mecliste ekseriyet olacağı lahmm ediliyor. 9^3 bütçesi çarşamba günü Meclise arzedıîecek ve bütçe encümene tevdi olunacak. Alpuüu şlrketi içtimaı Alpuilu şeker şirketi dün bırl seneliR adi ve biri de fevkalâde olmak üzere iki lçtima aktetmiştir. Şirketin adi içtimamda ruznarns okunmuş, bilânço tasdik edilmiş ve Recep Zülı tü Beyle sabık Ardahan meb'usu Tansin Beyin idare heypti azalıkları tecdit edilmiştir. Fevkalâde ıçtımada sermayenin 750,000 liradan 3.000,000* liraya iblâğma karar veril miştir. Sermaye hisse setıedi çıkarıimaK suretiyle tezyit edilecektir, Şirket bu sene h'ssedarlarma yüzde 14 nisbetinde temettü verecektir. Şirketin geçen seneki kân 320.000 ve bu seneki kârı ise 379.000 liradır. Alpuilu şeker fabrikası geçan sene 14.120 ton ve bu sene de 16.310 ton şeker istihsal etmiştir.