26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/4 KÜLTÜR YAŞAM 13 ARALIK 1983 TELEVIZYON 20.00 Tanm Dünyası Ankara Zirai Mücadele Bölge Başkanı Nurettin Akalın ile Uzman Hatice Memişoğlu programda, gübre kullanımı, buğday zararlılarından ekirt kanbur böceğini (Zabrus) tamtacaklar ve bu zararhya karşı zirai mücadele yollarmı anlatacaklar. 20.30 Haberler 21.00 Hava Durumu 21.10 Babasının Oğlu Dizinin ' 'A llison'' adlı bölümünde, özel bir şirkette çalışan A llıson, sürekli olarak Coster adlı bir serseri tarafından telefonla rahatsız edilmektedir. A llison, kendisini rahatsız eden kısiyi yakalatmak için Nick Corselto'yu tutar, fakat bir gün sonra^A llison öldürulür. Nail Çakırhan sergisi 19 arahkta sona erecek TRTNEN İÇİNDEN MAHMUT TALI ONGOREN Hocanım gösterişsiz giyinse ne olurdu sanki? Evet, hocanım, biraz gösterişsiz gıyinseydi, tüm bunlar olrnazdı. TRT'de filmler yakılır, kımse sesini çıkarmaz. Nasıl olsa yenısi çekilirdiye mi? 30 Kasım 1983 akşamı, saat 2Ö.30'daki TV haber bültenınde çok ünlü (!) bir haber sunucusu ünlü "Wall Street Journal" adlı gazetenin adını "Vol Strit Jurnal" diye okumuştur. Bir başka anlatımla, bu sunucu, gazetenin adındakı ilk iki sözcüğü ingılizce söyledi. Ama üçüncü sözcüğü de Fransızca okudu. Doğrusu, "Jurnal" değil. "Cörnıl" olacaktı. Yine kimse sesini çıkarmadı. Bizim sunucular hem İngilizce, hem de Fransız bilir diye düşünüldüğü için mi? Bu gibi önemsiz (!) olaylar üzerinde durmayan TRT yönetimi. "TV Okulu"nun niçin yayımlanmadığını araştıracak değil ya! Oysa "TV Okulu" geçmişte yayımlandığında, tüm eksiklerine karşın, çok önemli bir görevi yerine getiriyor ve milyonlarca kişiyeokumayazmaöğretiyordu. "TVOkulu'nunönce 15 kasımda yayımlanacağı açıklanmıştı. Şimdi, bu yazının yazıldığı güne değin, herhangi bir açıklama yapılmadı. "TV Okulu" yarın TRT Televizyonu'nda başlasa, çok geç kalınmış olur. Ama yine de bir başlasa... Tüm yayınları arasında tek işlevi olan izlence "TV Okulu" da, bu nedenle ne zaman başlarsa başlasın diyoruz. Efendim, "Curcuna 83"\er, "Dallas"\ar, "Flamingo Yolları" ve diğerieri, televizyonumuza tıpış tıpış çıkarlar, ama okuma yazma izlencesine sıra gelince iş biraz limonileşir Bir açıklamaya göre, "TVOkulu"nun yer almas' istenen 19.3020.00 arasında yayın yapılmasına, enerji sorunundan ötürü, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı karsı çıktığı için TRT Televizyonu bu izlenceyi yayınlayamamaktadır. Sizin anlayacağınız, bu işte TFTT'nin bir suçu yoktur. Ama acaba TRT yonetiminde hiç kimsenin usuna, "Ya her akşam yayına 19.30'da baslayıp şu TV Okulu^ nu da yayımlayalım ve bir sure yayını erken bitirelim. Ya da saat 20.00 de yalımladığımız izlencelen kaldınp (İnanc Dünyası nı da) yerine okuma yazma öğreten 'TV Okulu'nu koyalım. Okuma yazma öğretimi her şeyden daha önemlidir," demek gelmez mi? Hayır, gelmez, gelemez. Ne var ki, hem TRT yönetimi böyle bir yolu düşünebilse, hem cle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı saat 19.3020.00 arasında TV yayınının yapılmasına ızin verse, biz yine de mevsim başında "TV Okulu"na kavuşamazdık. Neden mi? "TV Okulu", Ankara'da Millı Eğıtım Bakanlığı tarafından Film Radyo TV Eğitim Merkezi denilen bir kuruluşta hazırlanır. Geçen yıl TRT Televizyonu'nda yayımlanmış olan ve okuma ya7 ma öğreten "TV Okulu" dizisi arşivde dururken, Milli Eğitim Bc. kanlığı aynı diziyi 50 bölüm olarak yeniden hazırlamayı düşünür. Bu nedenle adı geçen bakanlıkta bir kurul oluşturulur ve yeni dizide öğretrr.enlik yapması için yeni bir bayan öğretmen seçilir. Bu kurulda, öğrendiğime göre, eski Milli Eğitim Bakanı da vardır. "TVOkulu"nöa eski öğretmenı istemezler, çok süslü giyiniyor diye. "Kızım, sen geçen yıldan deneylisın. Biraz gösterişsiz giyin de gel." demek vardır. Ama demezler Yeni seçtikleri bayan öğretmenle, 50 bölümlük dizinin 11'ini banta kaydederler ve yaklaşık üç buçuk milyon lira harcarlar. Ama bu sırada, TRT'nin yine ünlü (!) haber sunucularından biri, hiç kimseyi ilgilendirmeyen ve tümden özel bir nodenle. yeni "TV Okulu" öğretmenini şikâyet eder Yeni öğretmen görevden alınır, çekim durur. 11 bölümlük emek ve üç milyon lira boşa gıder. Eski öğretmenle çekime birinci bölümden yeniden başlanır. Herhalde bu kez kendisine, "Kızım gösterişsiz giyin" denmiş olmalıdır. Ama "TVOfru/t/"nun yayını gecikir. Bu gecikme sırasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı da enerji kısıtlamasından ötürü TV yayınına saat 19.30'da başlanamayacağını bildirir Baylar. ne yaparsamz yapın, şu okuma yazma öğretimine televizyonda hiç zaman geçirmeden başlayın. Kâğıt ederleri o denli hızlı artıyor ki, "TV Okulu" ile okuma yazma öğrenecek olanlar, korkanm sonunda basılı yayınları alamayacak duruma düşeceklerdir. Eğer yenisini hazırlayamıyorsanız, arşivdeki eski "TV Okulu" dizisiyle yetinmesinı bilir bu ulus. Şimdi anladınız mı, hocanım gösterişsiz gıyinseydi niçin tüm bunlar olmazdı? Nelerle uğraşıyoruz şu dünyada! 22.10 Türk Halk Müziği: Mete Çelenk tzmir Televizyonu'ndan Bora Uçar'tn hazırladığı programda, Mete Çelenk sırasıyla şu parçalan okuyacak: Sarardım ben sarardım, Çoktan beri yollarını gözledim, Eşrefoğlu al haberi, Karanfıl eken bilir. 22.20 Amerika'da Türkler Programda, Amerika Birleşik Devletleri'ndeyerleşmiş olan Türklerin durumlan, toplum içindeki etkinlikleri, Türkiye 'nin tanıtılması amacıyla sürdürdükleri çalışmaları, örgütlenmeleri konu edilıvor. 22.50 Haberler 23.00 Kapanış Kultür Servisi 1983 Ağa Han Mimarlık Ödülü'nü kazananlardan Nail Çakırhan'ın, ödüle değer bulunan "Nail Çakırhan Evi"nin de yer aldığı "Yapı Sanatı Yaşamında 25 Yıl" adlı fotoğraf sergisi Yapı ve Kredi Bankası Kâzım Taşkent Galerisi'nde surüyor. 19 aralık günü sona erecek olan sergi üç bölümden oluş ,. makta. llk bölum olan "UyguKAMP ORKESTRASI "Orkeslra"da,Nazi kamplannda yaşayan bir kadınlar orkeslrasının öyküsü anlatılıyor. Fania Fenelon rolünde de A} la Algan, uzun bir aradan sonra Türk tiyatroseveıierinin karşılaroa"da Karatepe Açıkhava sına çıkıyor. (Fotoğraf: ENDER ERKEK! Müzesi ve Sitesi, Türk Tarih Kurumu binası, Batı Almanya Bayındırhk Bakanlığı, Alman Lisesi ve Çocuk Yuvası projeleri yer alıyor. İkinci bölüm olan "Restorasyon"da alt\ yap\ var. "Proje Tasarım ve l \gulama" bölümundeyse 22 çalışma bulunuyor. RADYO TRTI 05.00 Açılış program ve kısa haberler 05.05 Ezgi kervanı. 05.30 Şarkılar ve oyun havalan. 06.00 Köye haberler. 06.10 Bölgesel yayın. 06.30 Günaydın. 07.30 Haberler. 07.40 GünUn içinden. 10.00 Arkası yarın. 10.20 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Okul radyosu. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar. 12.10 Ögle üzeri. 12.55 Reklamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Saz eserleri. 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Oğleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Okul radyosu. 17.00 Olayların içinden. 17.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk şarkısı. 18.20 Erkekler faslı. 18.50 Hafif müzik ve reklamlar. 19.0001.00 TRTll ile ortak yayın. 19.00 Haberler. 19.30 Beraber ve solo sarkılar. 20.00 KöyUmüz köylümüz. 20.20 Turkuler geçidi. 20.40 Turkçe sozlü hafif müzik. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Konulann içinden. 21.35 Dinleyici istekleri. 22.00 Sevilen eserler. 22.30 Sarkılar ve oyun havalan. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günün haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Gece yarısı. 07.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seçmeler. 07.30 Haberler 07.40 Turkuler ve oyun havalan 08.00 Sabah için müzik. 09.00 II il Turkiye. 09.30 Sabah konseri. 10.00 Sarkılar. 10.20 Turkuler. 10.40 Meslek ve teknik. 11.00 Iki solistten sarkılar. 11.30 Türküler. 11.45 Hafif müzik. 12.00 Kadınlar topluluğu. 12.30 Küçuk koro. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif muzik. 13.30 Türküler. 13.45 Bir roman / Bir yazardan hikâyeler. 14.00 tki solistten sarkılar. 14.30 Yabancı dil ogrenelim. 15.30 Barok muzik. 16.00 Halk müziğimizde türler. 16.20 Arkası yarın. 16.40 Sarkılar. 17.00 Olayların içinden. 17.30 Yurttan sesler. 18.00 Çagdaş Türk sanat muziği. 18.30 Din ve ahlâk. 19.0001.00 TRT I ile ortak yayın 07.00 Açılış ve program. 07.02 Güne başlarken. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Turkçe haberler. 09.03 Çeşilli sololar. 09.30 Randy Crawford söyluyor. 10.00 Caz muziği. 10.30 Haftanın solisti. 11.00 Oğleye doğru. 12.00 Haberler. 12.12 Diskoteğimizden. 13.00 Konser saati. 14.30 Klasik Türk mıuiğı korosu. 15.00 Muzik li dakikalar. 16.00 Günün konseri. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 Gençlerle beraber. 19.00 Haberler. 19.12 Müzik dunyasından. 20.00 Melodiler geçidi. 20.30 TRT Istanbul Hafif Müzik ve Caz Ork. 21.00 Salı konseri. 22.00 Haberler. 22.12 Gecenin getirdikleri. 23.00 Bizim sesimiz. bizim bestecimiz. 24.00 Gece ve muzik. 01.00 Program ve kapanış. TRT III Beynzıt Devlet Kütüphanesi 100 ynşında ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) Bangladeş'in başkenti Dakka'da düzenlenen 2. Asya Bienali'nde Turkiye mansiyonla ödüllendirildi. 27 kasım27 aralık tarihleri arasında düzenlenen 2. Asya Bienali'nde davet edilen sanatçıların yanı sıra, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Başkanı Adnan Turani ülkemizi temsil ettiler. 15 ülkenin katıldığı Bienal'de Adnan Turani'nin başkanhğındaki S kişilik jüri Büyük Ödüle Güney Kore, Bangladeş ve Japonya'yı değer buldular. Türkiye, Hindıstan ve Çin şeref mansiyonu ile ödüllendirildiler. 2. Âsya Bienali'nde Türkive mansiyon aldı Amaçladığını seyirciye aktaramayan bir oyun Orkestra/2 Bolümluk Müzikli Oyun/ YazanYoneten: Ali Poyrazoğlu/Dekorkostüm: Meiin DenizJ Müzik: Jirair Aslan/ Şarkı sözleri; Ülkü Aker Ayla Algan/ Oynayanlar. Ayla Algan, Tijen Par, Beyhan Akbaş, Zeynep Tedü, Güzin Çorağan, Duygu Ankara, Derya Alabora, Nilgün Belgün, Neslihan Aka, Türkan Kulal, SedefEcer, Gözüm Rıta, Elfe Uluç, Gülsen Tuncer, Oya Filiz, Zehra Erşan, tsmet Ay, Tekin Siper, Alpay îzer, Ali Poyrazoğlu, Mert Büyükkaya, Alluğ Yücel, Ali Avenk, Yavuz Kuial, Cem Özer. Ceın Özbaltır, Mert Eseınen. ESEN ÇAMURDAN Orkestra, gerek " k o n u " gerekse "konuya yaklaşım" olarak oldukça ilginç bir yapıt. Nasıl olmasın ki? Konu kısaca şöyle: İkinci Dünya Savaşı'nda bir Nazi kampının kadınlar koğuşu; bu kadınlann özellikleri kampın orkestrasını oluşturmaları. Ölüme gönderilen kurbanlara müzikle eşlik eden, ya da Nazi müzikseverlere hoş ve sanatsal anlar yaşatan bir orkestra. Orkestra, müzik yapmanın karşılığında 'biraz daha yaşamayı" kazanıyor. Bir başka deyişle, sağ kalabilmek için müzik yapıyor. Orkestranın şefi Mahler'in yeğeni, müzik tutkunu Alma Rose. Oyunun başında aralarına Fransa'nın ünlü şarkıcısıFania Fenelon Goldslein da katılıyor. Ve seyirciye orkestranın kamp içindeki yaşama serüveni anlatılıyor. Konuya yaklaşım, basına yapılan açıklamalardan anladığımız kadanyla, son derece doğru ve çağdaş: "Oyun ilk bakışta savaşı ve savaşın korkunçluğunu ele alıyorsa da gerçekte, cellat/kurban diyalektiğini, dolayısıyla insanı işliyor. Yalnızca dünden değil, bugünden de söz ediyor..." Düşünce düzleminde, yazın alanında "okunan" bu yaklaşım ne yazık ki, sahnede yeterince "gösterilmemiş", tiyatro diliyle yetkin kıiınamamış. İzlediğimiz oyunda her ne kadar Fania Fenelon ön piana çıkanlıyorsa da, asal kişi, temel çelişkiyi taşıyan kişi, orkestra şefi Alma Rose'dur. Yalnız müzik için yaşayan Alma Rose yapıtın temelinde yatan cellat/kurban ikileminin somut örneğidir, çunkü hem cellattır hem de kurban. Orkestrayı neredeyse işkenceyle yönetiyordur, (Örneğin, günde iki öğün yemeği hak etmeleri için daha çok çalışmalarını ister). Faşizan bir davranış içindedir, öyle ki sanatı için uyguladığı sıkıdüzen yaşadığı konumda (Nazi toplama karnpı) giderek faşist bir görünüm alır. Öte yandan orkestrayı kurtaran da odur, bu insanlar müzik yapmazlarsa gaz odalannı boylayacaklardır. Sahnede görduğümüz Alma Roso, bu ikilemi tüm boyutlarıyla yaşayandan çok faşistleşmiş bir Alma Rose'du. Nazilerden çok Nazi yanlısı görünen, katı, duygusuz. Oysa onun da insan olduğu, duyguları, zayıflıkları, çelişkileri olduğu özellikle Fania'yla söyleşilerinden her fırsatta ortaya çıkar. Ama ne yazık ki bu durum oyuna yansımıyor, davranışlarda çıkmıyor, orkestra şefi seyircilere Nazilerle işbirliği yapan bir tutsak olarak gösteriliyordu, hem de oldukça abartılı bir oyunculukla. Cellat/kurban ilişkısini dü>ünen, bunun temelinde " i n s a n " ögesinin yattığınınayrımına va TRT II BULMACA tSTANBUUUBA) İstanbul'un Beyazıt Meydanı'nda bulunan Beyazıt Devlet Kütüphanesi 100 yaşına girdi. Yavuz Sultan Selim'in oğlu II. Beyazıt tarafından yaptırılan ve ülkemizin altı büyük kütüphanesinden biri olan Beyazıt Devlet Kütüphanesi, üç katlı madeni kitap depoları, bağımsız katalog bölümü, cilt ve basımevi servisiyle Istanbul'un da en büyük kitaplıklanndan biri. Beyazıt Devlet Kütüphanesi, kitaplık ve teknik hizmetler ile okuyucu ve yönetim hizmetleri olmak üzere iki bölümden olusuyor. Kütüphanenin toplam 38 personeli var. L'nnersitelerarası halk oyunları ynrışması düzenleniyx>r ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ulusal kültürümüzün tanıtılması ve yurt düzeyinde yaygınlaştırılması amacıyla gelecek yıl ilk kez üniversitelerarası halk oyunları yanşması düzenlenmesi kararlaştırıldı. Gençlik ve Spor Bakanlığı'ndan alman bilgiye göre, gelecek yıl 27 üniversitenin katılacağı bir halk oyunlan yanşmasının düzenlenmesi, ayrıca 67 ilde etkinliklerini sürdüren folklor ve halk oyunları dernekleri arasında Türkiye birinciliği düzeyinde halk oyunları yanşması yapılması kararlaştırıldı. Mevlana'yı annıa törenleri Konya'da devam ediyor KONYA, (a.a.) Büyük Türk duşünürü ve ozanı Mevlana Celaleddin Rumi'nin ölümünun 710. yılı dolayısıyla düzenlenen anma törenleri Konya'da sürüyor. Yapımı yeni tamamlanan 2500 kişilik yeni kapalı spor salonundaki törenlerin ilk bölümünde sema gösterileri hakkında bilgi verildi. Son bölumündeyse, mutrip heyeti tarihi Turk müziğinden örnekler sundU. Padişah III. Selim'in bestesi olan "Suzi Dilara Ayini Şcrifi" geçilirken, semazenler de sema gösterilerinde bulundular. Mevlana'yı anma törenleri, sekizi gece ve dördü gündüz olmak uzere 12 kez yinelenecek ve 12 aralık cumartesi gecesi yapılacak olan " Şebi Arus'Ma son bulacak. Aynı gece, Türk müziğıne yapııkları hizmetlerden oturü, Klasik Türk Musikisi Devlet Korosu Şefi Dr. Nevzal Atlığ'a ve müzikolog, öğretim üyes.i Erciıment Berker'e Konya Kültür ve Turizm Vakfı ile Tıırizm Derneği tarafından birer şilt ve onur belgesi veniecek. SOLDAN SAĞA 1/ Küçük mavna. 2/ Ağrı dağına verilen bir başka ad... Rey. 3/ Guney Amerika'da yaşayan uzun tüylü ve evcil bir hayvan... "Aynı biçimd e " anlamında kullamlan bir sozcük. 4/ Bağışlama... Bir Asya ülkesinin başkentı. 5/ Kadın paltosu... Çin'in ünlü lideri. 6/ Bir hayvan... Radyoaktif cisimlerin yaydıklan üç ışından biri. 7/ Elektrik ampulünün takıldığı yivli yer. 8/ Daha çok kadınların bluz uzerine giydikleri yelek... Kap ağırlığı. 9/ Aııkara'nın havaalanı. YLKARIDAN AŞAĞ1YA 1/ Yemek odası. 2/ Mekke'nin doğusunda, hacıların arife günü toplandıklan tepe... Duman lekesi. 3/ Mikroskop camı... İspanyollann sevinç ünlemi. 4/ Çarşılarda aynı işi yapan esnafm bulunduğu kısım... Hayvanlara vurulan damga. 5/ Ayak... Roma milolojisinde rüzgâr tanrısı. 6/ Zafer... Bir nota. 7/ Ankara'nın bir ilçesi. 8/ Dejenere... Sınır nişanı. 9/ lstanbul'daki Bizans kiliselerinin en ünlüsü. ran "Fania Fenelon"dur: Her şeyi kuran da bozanda insan doğasıdır. Cellatlann bir gün kurban olabilecekleri gibi kurbanlar da cellat olabilir. Oyunun ardından söylenmek istenen bu temel düşünceyi Fania Fenelon dile getirmesine getiriyor, ama bu yalnız söz düzeyinde kalıyor, genel olarak oyuna yansımıyor, seyirciye aktarılamıyordu. Bunun nedeni sanıyorum sahnede sürekli olarak, hem de oldukça dramatik bir biçimde, savasın ürkünçlüğünün, acımasızlığının, Nazilerin kötulüklerinin vurgulanmasıydı. (tzlediğim akşam bazı sahnelerde salondan yer yer iç çekme, vah vah sesleri geliyordu). Cellat/kurban ilişkisinin ardında yatan "insan" öğesininin ortaya çıkmamasının bir nedeni de oyunda bir tek kurbanlann, o da Alman Rosedışında, "iyi insan" olarak gösterMmesi. Cellatlar/Naziler, tarihin diyalektik akışı içinde güçlü ve egemen durumda olan ve bunu hemcinslerine kıyarak, çıkarlan uğruna savaşlar çıkararak kötüye kullanan, tüm zayıf, zavallı yanlanyla "insan" olarak işlenmekten çok, yalnızca " k ö t u " damgasını yemişlerdi. Bu da oyuna yepyeni birçelişki katıyordu: Hem insanın, durumuna göre, cellat ya da kurban olabileceği yorumu getirilmek isteniyor hem de sahnelemede boyle bir esneklik gözetilmiyordu. Oysa Nazilerin de insan yanları tüm çelişkileriyle birlikte birtakım belirtilerle veriliyordu (müziğe düşkünlükleri, orkestrayı korumaları, kadın subayın çocuğa düşkunlüğü...) Bunlar sahnede değerlendirilemediğinden iyiler hep iyi, kötüler de hep kötü kalmıştı; Fania'nın sözleriyse... havada kalmıştı. Öteki orkestra üyelerine gelince... Her birinin bir öyküsü, dramı vardı, sırası gelen olayını anlatıyor, ardından "yekviicut" olduğu bütüne dönüyordu. Sanki kişiler solist oluyor, sonra yeniden korolarına katılıyorlardı. (Sedef Ecer'in oyunu, zaman zaman bu kuralı bozmaya çalışsa da " t a k ı m " içinde yitiyordu). Tutarlı bir dekor ve kostüm anlayışıyla hazırlanmış olan "Orkestra", sonuçta kendinden beklenileni veremeyen, daha doğrusu amaçladığını iletemeyen bir oyun. Salondan çıkarken seyirciye cellat/kurban diyalektiğinden çok, Nazilerin ne kadar da kötu olduklannı düşündürtüyor. Bir bakıma "söylenilenin gösterilemedigi"bır yapıt, tüm iyi niyet ve çabalara karşm. I Yeni "Film ve Senarvo Denetleme Tüzüğü'* eleştiriliyvr ANKARA (THA> Filmlerin ve film senaryolarının denetlenmesine ilişkin tuzuğun film yapımını engelleyici olduğu öne sürüldü. Hacettepe Üniversitesi öğretim üyelerinden Yardımcı Docent Erluğrul Özkök, getirilen Denetleme Kurulu'nun montajcılıkla da görevlendirildiğini belirterek şöyle dedi: "20. madde>e göre. kesip biçme işlemi de denetleme sırasında bizzal kurul tarafından yapılacak. Bö>lece, eli makaslı sansurcü imajı yerine oluruyor." Yasanın engelleyici bir yapıya sahip oiduğunu vurgulrivan Özkök. film dışalımının daha da zolaştırıldığını, yabancıların Tü'kiye'de film yapmalarının yokuşa sürulduğunü, yapımcmın üretim ve dağıtım aşamasında hiçbir kolaylık görmediğini belirtti. Sanat Kurumu'nun başındaki Dr. Anıl Çeçen de, "Film yapımcıları sanki bu işten vazgecirilmek isteniyor," dedi. Yeni çıkarılan tüzüğün, yıllardır tartışılan sansür sorununu ortadan kaldıracağına daha da genişlettiğine değinen Çeçen, bu tüzüğün sanat çevrelerine hiç de olumlu görünmediğini açıkladt. SEVEMALAR TIYATROLAR KOOflİ MEYDAN'DA ( ZİHCİİIÜKUYU Tei: 166 74 19 166 10 13 528 66 29 • 522 89 97 Beyoğlu KUÇUK SAHNEDE DKVEKUSI'K\RARE /J.Kİ MITİS \IA.S"\\ \M1\\K 143 64 17 ORTAOYITNTTTT.AR '44 43 27 BRECHT VVEILL ŞENSOV K A|KA T A | M UIV S A L I A L 0 İ A H A N D IZ ve bir saksağandı Jüliet!... (müzikli.eğlenceli bir tragedya) Seanslar Sai' 21 15 Carsamba 18 15 • 21 15 Cumartesi 15 15 18 15 Taksta Vakkoroma tt TtystrMnuzita satıtaaMaıhr E. KISHON ÖZGÜN BASKI VE SERİGRAFİ SERGİSİ Konuk sanatçılar EROL GÜMAYDIM MERAL KÛÇÖKEROL ANNA NİN 7 ANA GÜNAHI Salı Carsamba 18 30 OPENMG DECEMBER. 6 fırıncı şükrü deli vahap nuri ve ötekiler V V MUZIKLI GULDURU 2 BOLUM Pers 1B30Cunıa 18 30 CTreı Pazar 15 30 21 00 18 30 FUHAN ŞEMSOY'UN uskudar sunar tıyatrosu halk cad 37/tlf 333 06 18 bizim tiyatro Nasreddin Hoca ve Eşeği 150. oyun/c.tesı/pazar 11.00 gelecek oyun SON 4 OYUN M ^k M>\\ksl\l \ıvsl M>\ Pazarlesı hariç hergün 22.00 Cumanes, Pazar 18.00 yazan zafer dıper Yerli TARZAN Ressam Gül Derman Arlisan Sanat Galerisi'nde özgun baskı ve serigrafiarını bugünden başlayarak 15 gün sergıhyor. HADI ÇAMAN 7 TEPE OYUNCULARI Kadıköy Halk Eğitim Merkezi Tel: 336 12 00 CUMALI Sanat Galerisi TURGUT UZUNÖMEROĞLU Resim Sergısı 26 KASIM16 ARALIK Moda cao 264 Mo«a 337 15 31 AŞK DEDİĞİN NEDİRKİ... also starring SEVDA FERDAĞ curt flatov the | ONK Oyun Yazan OİNÇER SUMER Yöneten SAVAŞ DİNÇEL Sa.Crî.Pr$. 21.15 Crç. 15.30 Prş. (halk güıtü) 11.30 C.lesi 13.00 HALE KUNTAY Good by mister Charlie Telephone BIG COMEDYE KENT OYUNCULARI Kenter Tıyatrosu Harbıye 146 35 89 Tennessee Williams t 2 Akbank'tan Sevgili Çocuklara... Akbank Çocuk Tiyatrosu Erol Gunavdm ın yazıp yonettığı Karagczun Gozu ' her CumartesıPazar saat 11 00de Zıncirhkuyu Hodrı Meydan Tıyatrosunda Muzik Kerem Yılmazer Dekor Remzı tren Koreoqrafı Gulen Andak Oynayanlar Goksel Kortay thsan Bılsev Sehm Naşıt Yuksel Gozen Bulent Kayabaş Gulen Andak Ayla Aslancan Rapa özcan Zeynep Tedu Hayrettın Aslan Kererr. Yılmazer Fatoş Günaydın O 141 27 37 146 18 19 Pangaltı Ergenekon Cad Idıl Sıtesı ıfdugv içi« Turtçe yazri*" Kocomuttafapoto TITATROSU Tel: 585 49 85 ARZU TRAMVAYI Oyun 2 Bölüm Crs 18 00 Cuma 21 00 Ctesı 14 3017 00 Akbank Çocuk Sinemast Tom and jerry ve konulu çocuk fılmlerı Her Cumartasi Emek Sıneması Beyoğlu/lstanbul Sınema 74 Bakırkoy/Istanbul Suıeyya Sıneması Kadıkoy/fstanbul Hef Pazar Sunar Sıneması Uskudar/Istanbul Ker.t Sınemasi Kızıltoprak/lstanbul EZGıNıNT [GÜNLÜĞÜJ MtZİK Y4PIMEVt > Pı»aıw m '.,. J. • Uasfe MftCaı « a * Oynayan: Dtnlz TürkUl HERŞEY SATILIK tivatroatölve M»CİT KOPER kenter tıyatrosu'nda TEL M73634 1463589 MOzlk: Sarptr ftzun Adres Sfrv*o*u SOWK Pemoe HCSP Aot No ' A Seknıyt Tet 333 80 75 ı'5 30 19 30 a'3so Bllftltr tlyatro gltesJnds *• YAZKO Yıyın Pazannrta Mtılmaktadır Carş Cuma 18 30 Ctsı 15 30 18 3C Pazar 15 30 Dostlar Tıyatrosu Saıonu Akbaniı Tune! Sb Karşisı Tel 144 81 37 ali poyrazoglu tıyatrosu Cuma 1800 CtesıPazar 19302130 SalıCarsPers 2130 e çevre İTİRAZIM VARL Mum lUCHU, ıMAIHVvm .« !»WM . >MI MA. Pa/artesı aısındd heı aksjııı 21 00 Cts C lesı Pa/ar 15 00 le •natmc SJII 21 00 Crs 15 bCu; iMlınc MOSFİK KENTER için Clarence Darrovv PH.N17.M • Davrttıelrr porosızdır Cııor Akfartk iutelenıufan temın SPNUNMA AKBAIMK "CocuklanncU sesdnjı banka. edtlebıltr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear