25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 TEMMUZ 1982 nin yanında yaşanılan yat nızlıkların nasıl katran gibikoyu bir bulamaç olduğunu ne güzel anlatıyor. Yol arkadaşlıklarının o sıkıcı, bunaltıcı ortamını, ha vasını gerçekten olağanüstü giizellikteki bu veriyor Ağaoğlu. Gerçekle insanı düşün aynı potada kimi zaman yalnızlıklardarı bir <tahlisiye simidi> gibi kurtardığını Itirafın da öy küsil. Bu hikö.yede Ağaoğlu ve hiküyeciliğinin saptama betimleme özelliklerini bu luyoruz. «Şilr ve Sinek». Kaçımız bu öyktlyü yaşamadı?.. ICaçı irna bu ruh eşlğlnden dönmedi?.. Kaçımız birbirimize biilnçslzce duvar örmedik?.. «Şiir ve Slnek», yalnız iki kişi arasında bir duyguyu Iletememenin Iki kuşak aradeğil. sındaki anlaşmazlıkların da sergilendiği örnek bir döne çalışma.Kızı okuldan ceği için Şükriye hanım öna en güzel armağanları verebilmek için Çırpınmaktadır: Ekşlil köfte ve imam da bayıldı. Oysa kızının ona sunacağı bir armağan vardır: anası için yazdığı şiir. Ama bir türlü o an gel memektedir. Ev işler temizlenmiştir. yapılmıştır. $1 ir okunacaktır. ama o katlı küğıt bir türlü cepten çıkarılıp seslendiriiememiş tir. Tedirginhiğin yalın ama etkili anlatılışı. «Hadi Gideilm,,» Çok sevi yorum bu öyküyü. Benden de bir şeyler katarak okuyorum. Adalet Ağaoğlu’nun kardeşi bizim de arkadaşımız Güner Sümer’in Lorıdra’ya tedaviye gidişinin ke sIk kesik anlatılışı. tki kardeşin yaşamın atardamarını tutarak yaptıkları ölümcül gezinin tuta nağı bu. «Romaniar kötü arkadaşlar gibi. Şiirler çok çatık kaşlı. Gülnıeceierde gözya şı eksik. I)ramlarda Epiklerde hiç yalnız in san yok.» «Hadi Gidellm» her za man ve her nıekünda çeşitli Insanların dram çizel gesinln çizildiği bir hikğye. Ölüme beş kalarıın yaşadostluk maya tutunmanın. lara teğel atmanın Iç dökü mü. Okuduktan sonra belki de dilinizin ucuna şu elim le gelecek: <Beni bana ta nltan öyküler..> Hikğyecl Adalet Ağaoğlu’nun en yeni en güzel hi küyelerini okuyun «IIadi GI dellm» de. Ustalığın da us talığı olduğunu sergiliyor Dileğimiz Adalet Ağaoğlu’ nun sağlığına kavuşması. zor hastalıkları geride bıra kıp Iyileşmesi. Yataktan kalkıp yazı masasının basina geçeceği günler ucamasın. K ÜLT 0 R VAŞ A M kimliği ve peikanaliz inek Öğretisine kısaca değin Cumhuriyet 5 yandan, kişiliğin oluşmasında sosyo ekonomik karşı’ etkenlerin ağırlığını gösteren bulgular insanı bilincaltı ve akıldışı sında, esiri sayan öğretisi hayli gözden düşiçgüdillerin ınüştür. Ancak. yine denebilir ki, insan hayatında ci.nselliğin taşıdıgı büyük öneme dikkat çe kerek, bilime insanı dolayısıyla toplumu ma ya da açıklama çabalarında ihmal yecek bir açı getirmiştir. Sanat. edebiyat sosyal bilimler ve felsefe alanlarında derin bir etki yapan Freud, Erich Raren Horney gibi Fromm, Wilhelm Eserlerinin düşünürlere esin kaynağı olmuştur. Türkçe çeviri!eıi vesilesiyle Freudçu önümüzdeki haftalarda degineceğiz. duşünürlere baskıları Freud’un yeni Türkçe yapılan eserleri, yukarıda özünü vermeye çalıştığımız psikanaliz üğretisini yakından öğrenmek yenler için iyi birer giriş kitabı oluşturuyor. Freud konusunda kazandırılmayi Türkçeye bekleyen önemli bir tanıtıcı eser Richard Woliheim’in İngiltere’nin ünlü yayınevi Fontana’nm Moder Masters (Çağdaş Ustalar) FREUD adlı kitabı. sanaı edebiyat h?zlnn nceleme düsünce 1 arastırma şahin alpa\’ . Freud kimdir Küçük yaşam kesitlerinden büyıik teclirgiıilikler Hadi Gidelim, Adalet Ağaoğlu Remzi Kitabevi, 150 Lira. «Londra Havaalanı Beathrow’a şimdi indik. Nerden geliyoruz? ıfli Paris’ ten. Oraya AnOraya da Ankaradan. kara’ya nerden mi geliyoruz’ Sayısını ve adını bile bir yıkın Aııado lu kasabasından. ilanI. gün batar batmaz yaşam eviçierinde iki saatçik daha bir sürüyor. sürükleniyormuş aile babaları gibi gili pijamalarıyla sedirlere çiz. uzanır, uyur. uyuklarlar. Çarsının tek açık kalmış yerinde, bir aşevinde. aile babası olmamış küçük me muriar. kurulasıılye ile hel ya rakı içerler ya. oraiardan..» Adaiet son kitabı Hadi Gidelim’ in kitaba adLnı veren bir bölümü aktar dım. Toplumsal yaşamımızın sadık ci7etgeslnl eolC az onun kadar 1yazar nandırıcı. onun kadar ger. çekcl çizmlstir. Yaşarnımız nereden gelip nereye gitmektedir. muhasebe sini hiç durmadan yapmış ve yazmıştır. Romancı Adaiet Ile Adalet Ağabenzerlikler oğlu arasında ve ayrılıklar vardır. Onun romanları. büyütülmüş. az değildir. Her ikisi de kendi türünün özgün kurgusunu koruyabilmiştir. «Yüksek Geriiim» ve «Ses İlk Sesi»ndekl yeleri okuyanlar «Hadi Gl delim»1 daha da fazla beğeneceklerdlr. Adalet Ağaoglu’nun bu türde ki ustalığının çizgisinin de bir yükselme tarkedeceklerdir. Ağaoğlu’nun yerli kitabın da sekiz yer alıyor. Yazılanların çoğu yakın geçmişimizden, dünümüzden kesitler. Ağaoğlu’nun bir ustalığı vardır. topluma bireyi yaya açılan yolda bırakmaz. Bütün olayların içinde toplumsal acıların t çinde bireysel tedlrglnllkler de vardır. Dış olaylarla Iç ko tahliller. konuşulanlarla nuşulamayanlar. yaşanılan la yaşanılamayanlar döne nip durur. Yaşamın içinde ki yaöyle anlar vardır Insan buşanıldığında nun şiddet derecesıni saptayamaz,şte bu tür olayla I rı da abartmadan geçirmiştir. bundan Etkileyiciliğj ileri gelmektedlr. Ağaoğlu’nda yaşam saptamaları. şiddetli duyar lıklar abartılmamıştır. Ağaoglunun yeni hiküye ler topiamında dört hik5.ye YI başyapıt seçtiğimi söyle meliytm: Karanfiisiz Kimi Zaman da Yapayalnız Gitmek Uzun ve Çok Dönemeçli Yolları. Şiir ve SI nek. Hadi Gidelim. «Karanfilsiz», yavaş yayaş bitip tükenen bir zanaa tın öyküsü. Kamyon. araba kasalarına yapan birinin iç savaşı. «AtIı araba. kamyon kasalarını siislüyordu. Yeşiller. sarılar. maviler. kırmızılar. akarsular, göller. dalziar ve karanfiller onun da içini süsler. günlerini gıızelleştirirdl.» Yaptığı işle özdeşleşen. yaptığı lşln 1,’an kardeşle rinin mutluluğuna katkısı olduğunu düşünen biri. Uzun yol sürücüierinln yoliarda kendi dertlerini türkü sıkıntı ye dönüştürenlerin sıflı azaltmaz mı bu fırçanın ucundan çıkan elvan elvan renkler. «Njljjferlj suiarım, ayın şavkı vurmuş dağbaşlarım. bitmez yolları kısa etmeye yetmez mI?» Yeter. Yetmez se onca Insan neye gelsin de beklesin ve <us ta kuğuyu da unutma> de sln. Yazarların kimilerinin en Iyl anlattıkları konuları bunlar vardır. Ağaoğlu’nu dan saymıyorum. «Ş(lml Za man da Yapayalnız Gitmek İTsun ve Çok Dönemeçil Yolları». Insanın kepenklerini başkalarına kapatma sının Urpertileri. Başkaları FREUDVE psi ANALİZ K CEVİRİLERİ Freud (1856 1939) biridir. en etkili yüzyılımıZıfl düşünürlerinden Genel bir psikoloji teorisi, ruh hastalıkSIgmund larının tedavisinde bir usul ve insan zihnlnin işleyişinin ara.ştınlmasmda bir yöntöm olarak üç ayn yönü olan psikanaliz öğıetisinin kurucusudur. İnsan düşüncesini. duygu ve c davranışlarını insel etkenlere bağlı gören geniş bır düşünürler çevresi Freud’un adıyla anılmaktaclır. asıllı bir Avusturyah olan Freud. tıp öğrenimi gördüğü Viyana Üniversitesi’nden Yahudi 1881’de mezun oldu. Anti semitizm nedeniyle üniversiteye giremedi ve özel olarak bu çaiışmalarını sürdürdü. Psikanaliz öğretisıni sırada geliştirdi. 1900’lerin başında Zürich’ten Carl iung ve Viyana’dan Alfred Adler. Freud’un çalışmalarına katıldılar. 1902’de Viyana Üniversitesi’nderofesörlüğe atanan Freud, 1908’p de Viyana Psikanaliz Derneği’nin. 1910’da Uluslararası Psikanaliz Derneği’nin kuruluşunda rol aldı. 1911’de Adler, 1914’to de Jung Freud’dan ayrılarak kendi psikanaliz öğretilerini 1933’te Almanya’da iktidara gelen ırkçı geliştirdiler. faşistler başkalarının yanısıra Freud’un da kiAlmanların yaktılar. taplarını meydanlarda 1938de Avusturya’yı işgal etmeleri üzerine İngiltere’ye sığınan Freud. ertesi yıl 1923te yakalandığı kanserden öldü. . Psikanaliz öğretisi . Türkçe’de Freud ’un eserlerinin dilimize çevrilmesi 1930’tarda başlamış; 1960’lardan itibaren de Ireud Freud’un gerekse onun etkisindeki dü. gerek şünürierin eserlerinin çevirileri yaygmlık kazanmıştı Son bir yıl içinde Freud’un üç önemli eserinin Türkçe yeni baskıları yapıldı. Bunlardan biri. Prof. Dr. Günsel Koptagel tial tarafından çevrilen ve t. Ü. Cerahpaşa Tıp Fakültesi yayınlan arasında çıkan PSİKANALIZE GİRİŞ: GENEL NEVROZ TEORİSİ (1. basım 1973 / 2. basım 1982). Bu çeviride. Freud’un .1915 1917 yıllarında Viyana Üniversitesi’nde üç ayrı konferans dizisinde yaptığı 28 konuşmayı kapsayan Ve İngilizcesi ilk kez 1920’de A General ta [Psikanalize Genel Introductian Psychoanaiysis Girişi adı altında yayınlanan eserindelci ‘Giriş’ ‘Genel konuşması ile üçüncü dizide yer alan Nevroz Teorisi’ başlığı altında toplanan lar konuşma bulunuyor. Üçüncü baskıları 1981 sonunda yapılan diğerFreud çevirileri ise CİNSİYET ÜZERİNE ve ÜZERİNE başlıklarını taşıyor. A. Avni Oneş tarafından çevrilen ve SAY Kitap Pazarlama tarafından yayınlanan bu kitaplardan ilki. Freud’un en ünlü eserlerinden biri olan Drei Abhandlungen Zil!’ Sexualtheorie’nin iCinsellik Teorisi Üzerine Üç Denemel (1905) çevirisidir. (Bu eserin ik Türkçe çevirisi Sela. hattIn Hiiav’ın Freud’dan yaptığı seçmeleri toplayan ve CİNSİYET ve PSİKANALİZ başlığıyla yayınlanan kitapta (Varlık Yayınları, İstanbul. Ağustos 1963) bulunuyordu. Ikinci kitap ise. Freud’un 1915 1917 dizisinden onbeş yıl sonra yaptığı ikinci konferanslar dizisini kapsayan. özgün adı Neue Folge der Vorlesungen zur Etaführung in dic Psychoanalyse 1 Psikanatize Ü Giriş zerine Yeni Konferanslari (1932) olan esenam bölümünü bir Her iki kitapta da eserlerin özgün adlarının, Türkçe çevirilerin hangi dilde, hangi tarihte basılan metinlere dayandığının önemli belirti!meyişi bir eksiklik, Yayınevlerimizin bu konuda titizlik göstermelerini beklemek. sanırız okurlann hakkıdır, Freud’un eserlerinin Türkçe yeni basımları vesilesiyle ve özellikle Freud’a yeni ilgi duymaya başlayan okunan düşünerek bu düşünürün geliştirmiş olduğu psikoloji teorisine yetişkin bireyin zihnl ruhsal göre, Ereud’unenerji yüklü ögelerden (sevgi, nefret. (psişik) vs.) oluşan bir sistemdi.r. Bu ögeler bilince yerlesebilir Bilince yerleşnlesi halinde, sistemde kaldıramayacağı bir gerilim doğurma tehlikesi gösteren ögeler bilinçaltı’na itilir. Teorinin ilk biçiminde. sistemdeki ruhsal enerji (libido) esas olarak cinsel eneriidir. Teorinin daha sonraki biçiminde yaşama ve ölüm içgüdülerl’ne hizmet eden tüm enerjileri kapsar. Sistemin temel amad enerli dağılımında denge kuıulmasıdır. Bu amacı, çeşitli savunma mekanizmaları Ile sağlamaya çalışır. bir Çocuklukta zihin sistemi üç bölümlü yapı geliştirin İd (enerji kaynağı); ego (sistemm gerçekle yüz yüze gelmesine elveren v bölüm) e superego (kişinin kendi kendini denetlemesini sağlayan bölüml. Ergenliğe doğru a gelişme. şamalardan geçer. Bu gelişme sırasında aksama olursa, yani erken bir evrede bir enerji bağlı kalırsa. kişi yetişkin çağa vardığında olmayan davranışlar gösterir ve sağlıklı çeşitli roblemlerle karşılaşır. Çocuklukta oluşan p ve tehlikeli ögelert bastırmaya yarayan saran ma mekanizmaları çökünce. nevroz (ruhsal hastalık) ortaya çıkar. Psikanalizle tedavi. anahst ile hasta arasında kurulan ve hastanın olumlu olumsuz duygu ve eğilimlerini ifşa etmesine olanak sağlayan özgür iletişim’in kuruln.,asına dayanır. Bu yolla, bilinçaltındaki çatışmalar ortaya çıkarılarak. hastanın sağlığına kavuşması sağlanır. Psilcanaliz öğretisine göre bu yöntem. ruhsal bozuklukların tedavisine yaradığı gibi, insanın ‘gerçek’ doğasının keştini de mümkün kılar. ULASIM TÜRKİYE’DE SİSTEMİVE KARAYOLUULASTİRMA F KOOPERATI LERİ Il. Sami Güven Türidye ve Orta Doğu Anıme İdaresi Enstitüsü Yayınları, Ankara 1982, 383 s. yıl sosyal bilimler alanındaki malara ayrılan Yunus Nadi ödülü bi rincisi TODAİE öğretim üyelerinden B° Doç. Dr. H. Sami Güven’in eseri oldu. Iki ana bölümden oluşan bu çalışmaların birinci genel olarak kooperatifçilik hareketinin uluslararası alanda ve Türkiye’deki gelişimi ile geçen yüzyıldan bu yana Türkiye’de ulaştırma sisteminin ekonomik yapıyla ilişkisi ve karayolu ulaştırmasının sosyo ekonomik yapı üzerindeki etkileri konulan inceleniyor. Çalışmanın ikinci bölümünde, ülkemizdeki işleyişi ve karayolu ulaşım sisteminin ulaştırma kooperatifleri üzerine bir araştırmanın bulgularını değerlendiriyor. Bulgular. ulaştırma sistemiyle ilgili devlet kuruluşlarının üst kademe yöneticileriyle ve ulaştırma kooperatifleri başkan ve ortaklanyla yapılan de sağlanan verilere dayanıyor. Türkiye’deki sayıları giderek çoğalan ulaşarasındaki tırına kooperatiflerinin yarışmayı örgütlü bir [dayanışmaya değili yarışmaya dönüştürerek, otomotiv tekellerinin, dağıtıcılarınm ve ta.şım simsarlarmın uygun bir işlev gördükleri ve karayolu bireysel ve toplumsal ölçeklerdeki pahasını azaltacağı yerde daha da artırdığısonucuna varılıyor. Ulaştırma sisteminin .toplum yararına. işler hale getirilmesi için ileri sürülen öneriler arasında salt kal’ amacına yönelik Imevcuti, sistemin sıkı bir denetim a}tma» alınması ve taşımada esas olarak .demiryolu ve denizyolu gibi kitle ulaştırma sistemlerine. ağırlık verilerek .karayollarının daha çok kısa mesafelerde ve bunları destekleyecek biçimde yeniden düzenlenmesi görüşleri savunuluyor. H. Sami Güven’in TODAIE’ye sunduğu deçentlik tezi olan bu çalışma, geçtiğimiz de kitap olarak yayınlandı. . .. Yöneltilen eleştiriler araştırma yönteminin ‘gerçek’ olguların keşfinden çok, öğretiyı ulayan 1 destekleyen olgular üretmeye yaradığı öne sürülmüştür. Psikanaliz teorilerinin herşeyi açıkladığı, dolayısıyla hiç bir şeyi açık. (test edillayamadığ bu teorilerin sınanması mesi) olanaksız, dolayısıyla bilim dışı olduğu Freud’a karşı yöneltilmiş en ciddi eleştirilerdir. Bugün egemen olan bilim anlayışıyla, Freud’un ögretisinin bilimselliği hayli tartışmalıdır. Öte . . ilk kadm yazarı: Nezihe Meric Cumhuriyet Ulker İNCE Cumhuriyet kuşağınm luc kadın yazarı Nezihe Merlç’in ilk öykü kitabı Bozbuianık (1. bas. 1953;2. bas. 195’fl Ile d kitabı Topal Koşma (1956), biri geçtiğimiz yıl, biri de bu yıl olmak üzere. yeniden ya. yınlandı. Son basım tarihlerine bakarsak birincisinin üstünden tam 24, Ikincisinirıse 26 yı] geçmiş. Oldukça uzun bır süre. Bu kadar yıl içinde pek çok yeni okurun onlarla hiç karşıla.şmamış olabileceklerini düşünmek yanlış olmasa gerekir. zaman yeni 0 bu bykülerin «neredey karşılaşacaklara 50 OtUZ yıl önce yazılmalarma karşın hiç eskimemış» olduklaıım söylemek belki de ilk ak. la gelen şeylerden biri olabilir ama ben «eskimemiş» sözcüğünü gönül alıcı ve hafif but. duğunı Için kullanmak istemiyorum. Bozbulamk’da yeralan öyidi sanki kitabın ilk öyküsünUn ilk saytasu1da dile getiri. len sorımsalin çevresinde bir büttinlük gösteriyor gibi. 0 sarunsal da şu: ayak. ta tutan. yaşama güCÜ veren, en ilkelinden en olgununa dek lıerkesde eş olan şey(ln) ne...’?> Dikkat edilirse, neden yaşıyoruz ya da yaşamak ne anlamına gelen bir soru değil bu. Yaşayahm au, yaşamayalım mı? Bunu da sormuyor, tam tersine tek tek bireylerin türü oladeğil ama bir rak insanın bu dünyada vazoluşunun tek ve temel nedenird yaşamak olarak gören bir soru.. Insan bu dünyada neden var? Yanıtı çok açık ve yalın: Yaşamak İÇin. Çünkü o herşeyden ve canlılık bir denen şey neyse 0 onu sürekil olarak yaşamaya itmektediz. Kuşkusuz bu UkIDcanü kalma, canhılığım sürdürme anlamında maddesel düzeyde bir yaşamais tır ama daha sonra maddesel varhklartna, canlı olmalarına karşın yaşamasızlaşmış, başka bir planda canlılıklarmı Insanlar tabanına yitirmiş özsel oturtulunca bir nitelik kazanınaktadır Böylece yazaz yavaş yavaş gerçek yaşamın ne olduğunu sorgulamaya geçer. Onun bir istek, coşku, Için sevgi, duyarlılık ve yaratıcilık işidir, ama toplum bunları diz. cinlemeyt kendine başlıca git kusağının 1 . .. . 1 ., , . ..,. . ı. .,::,, , st 1 .4 ,, ./‘ . . . KİMKİME DUM DUMAS AK Behiç NEZİHE MERİÇ Evinin sırtlarında lılık, donukluklacoşlcululuk, ke mlkleşrnişlikledirlmllllk, sevgiy Jesevgisizlik karşıtlıklan alttan alta sürüyor ama daha öne çıkan izlek bozgun, Toplumsal değişimde özellikle Icentleşme olgusuna ayak uyduramamanm bozgununu yaşayan insanlar... Bu kitaptaki on öykü, birden ona kadar numaralanış Su. sus başlığlm taşıyor. Bozbuiamk’ta tür susuzluk izda bir leğı vardı ama o daha çok insam içten kurutan, dokulardaId çekilmesi özsuyun biçimindeydi, buradaysa dıştan gelen bir susuz bırakıinıa. Ama ilginç olan nokta, ancak iç güçleri olan insanların ikincisini alt edebileceklerinln ortaya kanmani, Henüz bu kitapta bir ait etmişlik yoksa da savaşan, kay betmeyen, dayanmaktan güçlü çıkan insanlar var. Susuz Vİİ’ nin kahramanı bunu şöyle açık hyoıs eBla eski telmede yoğrulan hamuruz. Tekneye sığyeni mamız olanaksız. Bamurla, tek ne arasında, bir kolayı bulu. nupdenge kuruluncaya kadar, bizim mayamız kaçacak. Elimiz den geleni yapacağız. Vatandaş olarak, namuslu vatandaş olarak kurtulacağız ama, Insan olarak hep açıkta bunun Bu bir kusunatıgını şak rey edinmiş gibidir, iki yüzlü bir ahlğklilık adına. Insanlarcin gerçek sevgiyı, yaşama ve istağ coşkusuflu, yaşamı güzel ve anlamlı kılacak yaratıcılığı köreltmek Için elinden geleni yapmaktadır. Bir takım insan. larda bu kaynaklar tümüyle lcurumuştur. onlar kendilerine benzemeyenlere, yaşamlarında sevgiyi, coşkuyu, heyecanı, zeUiğl varetmeic isteyenlere inç de iyi gözle bakmazlar, «deli» derler en azından. Her. kesin deLi dediklerine kucak açar yazar. 0 delilik denen neyse yaşamın özsuyudur. Şen, canlı, şakacı, genç, çOCuIcsu, deli, ele avuca sığmaz, coşkuJu öykü ldşüeriyle dünyaya yaşam soluğu Ufleyen bir rUsestirmek Ister, öyküleri bu soluğun kendisi olsun lster Belki d.e 4ı0zsu5 öyküsündeki Hayriye gibi. bütün dünyayı değilse bile. bir sokağı bizim Için çıçeklendirmek ister. e... en lilcelinden en olgununa dek.. ı diyerek bütün insanları yeipazesine alsa da daha çok birlnciler ilgilendirir onu, belki de bu yüzden yaşamayı en vazgeçilmez öğe olan devinimden başlatır. tklncı kitap Topal Koşma’da da birincldeki Izlekler yer ahyor. orada da ölgUnlUide.can.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear