02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 NİSAN 1982 KÖLTÜR YAŞAM Cumhuriyet 5 Türk Sinema Yasası üzerine bazı görüsler Tasarı, bazı maddelerin dısında olumlu bir yaklasım getiriyor Uzun yıllardır sözrü edien ve beklenen bir Sinema Ka nunu tasansı hazırlanmış olup îlgili devlet kademelerinde incelenme yoluna girmiş bulunuyor. Bu tasarı öğrendiğimize göre sinemay la îlgili mesleksel kuruluşıa ra da gönderilmiş olup. onların da görüşleri istenmiştir. Bu davranışı olumlu bu luyoruz kuşkusuz. AncaK Türk sinemasma önemli de ğişiklikler getirebilecek bir değişimde. sinema yazarlan nın görüşlerinin alınamama sı (bu alanda bir kuruluş bu dönemde yoktur), bizce bir eksiklikt.ir. Onun icin. kendimizce bu konuya bir fbelki birkaç) yazı çerçeve sinde yaklaşmayı, yararlı bulduk. GEÇ BtLE KALMIŞ OLUMLU ÎŞLER Tasanda ilk göze çarpan genel olgu, sinemayla ilgîli tüm işleri Kültür Bakanlıgı'mn (şimdiki adıyla Kültur ve Turizm Bakanlığının) etkinlîk kapsamı içine alması ve tasan boyunca sözü edilen görev ve hizmet lerin yürütülmesi için «Iüzumlu gördüğü birimi kurması vn bunlarla îlgili kadrolan oluşturmayı» öngörmesidîr. Sinemamn herşeyden çok ve önce bir kültür ve sanat konusu olduğunu düsünenlerdeniz kuşkusuz. Ayrıca yapılması tasarlanan işleri yapmak için, şöy le veya böyle, şu veya bu isimde bir birim oluşturulmasını da yıllardır savunan lardanız Onun icin. bu ilk ve önemli maddelerde yariır jeanacak birsey bulamadık. Ayni bicirnrte. bu kuruluşa, gelecokte Devlet Film Stüdyolan. sinema okulları. araş t.ırma merkezleri. Devlet, Film ve Video Arşivi ve kitaplıgı kurma ve bu arada. bir 'devlet kopyası' (her film den Devlet Film Arşivi'ne ve rilecek bir negatif kopya) kavramını (nihayet) yaratma yolunda yüklenen işler. son derece olumludur. olsa olsa gec kaimıs işlerdir bıın lar... Ancak. bu arada. kamu kuruluslnrının biinyestn de bulunan çeşitli film yapım ünitelerinin (TRT, Milli Savunma, Milli Eğitim ve îçişleri Bakanlığı'nın kuruluşlan dışmda) tek bir elde, sözkonusu sinema bîrimi bünyesinde toplanması, ilke olarak doğru, ama uygularaada sakıncalar yaratmaması için çok dikkatle uy gulanması gerekli bir karar dır. Çeşitli fakülte, okullar vb. birimlerde oluşturulmuş ve belli bir düzeye ulaşmış eğitim ve öğretim kurumlannm, bu kararla merkeziyetçi bîr düşünce ile birleştirilmesi, bîlmiyoruz uygula mada yarar ve zarar dozu nasıl bir sonuç yaratır... DIŞARIYA GtDECEK FİLMLERt SEÇME İSÎ Tasannın bizce en önemli tve olumsuz) maddelerin ama bu aiandaki bir seçimde sanatsal, kültürel ölçütlerin egemen kılınmasımn sağlanması gerekir. DENETİM VE DEĞERLENDİRME Filmlerin denetimi (yani sansür) alanında getirilen değişmeler, genelde olumludur. .öncelikle denetim iş leminin fçişleri Bakanlığı bünyesinden alınıp Kültür Bakanlığı'na verilmesi. simgesel olarak bile önemli bir olaydır: Böylece film deneti mi işînin bir polis görevi de ğil, bir kültür işi olduğu belirlenmiş olmaktadır. Ayrıca film denetleme ve değerlendirme kurulunun 5 kişilik yapısına 3 devlet memurunun (Kültür, îçişleri Bakanhklan ve Genelkurmay' dan birer temsilci) yanısıra. filmlere çok büyük rüsumların uygulandığı ülkemizde böyle koruyucu bir yola git mek, bizce kaçınılmazdır. DEĞİŞtK KONULARDAKİ MADDELER Tasanda aynca çeşitli ko nularda maddeler ve deneti min kararlarına uymayan si nemacılara verilecek cezalar yer almaktadır. Çeşitli konulardaki maddelerden, sözgelimi Kültür Bakanlığı'nca uygun görülen ve 15 dakikay\ geçmeyen kısa film lerin sinemalarda gösterilmesi zorunluluğunun getiril mesi, çok olumludur, kısa filmi destekleyici bir karardır. Ama uygulamada, bu filmlerin gösterilmesinin ancak uzunluğu uygun olan filmlerle birlîkte istenmesi, diğer bir deyimle kısa film gösterme zorunluğu ne deniyle sinemacıya asıl filmi kısaltma zorunluğu geti rilmemesi düşünülmelidir. Ham film ve kimyevi madde ler ithalinin Devlet Malzeme Ofisi'nin tekeline bırakıl ması sinemamıza ne getirir, ne götürür, bunu bilmiyoruz. Bu, incelenmesi gereken ayn ve önemlî bir konudur. Diğer yandan, denetim sonucu «çocuklara ve yetişmekte olan gençlere yasaklanan filmlerin» afiş ve fotoğraflarmm teşhirinin tümden yasaklanması bizim gibi seyircüıin afişe, resme büyük önem verdiği bir ülke için geçerli gözükmüyor. Avrupa'da bu yöntem, yalnızca pornografik fihnler içîn uygulanmaktadır. Bizde ise bu tür fihnler zaten tümüyle yasaklandıgından, örneğin şiddet içeren ve ço cuklara yasaklanan fîlmlers (sözgelimi bir Sam Peckinpah filmine) uygulanacak ve bu tür filmlerin işine büyük ölçüde darbe vuracaktır. Bu maddenin de yeniden ele ahnmasında yarar vardır sanırız. Bazı eksikliklerini verrneye çahştığımız Sinema Kanunu tasansı. sonuç olarak ve genelde bize olumlu yan ları ağır basan. sinemamıza yararlı olacak bir girişim gibi gözüküyor. Bazı mao'dçler üzerindeki eleştiri hakkımız saklı olmak üzere, bu yasayı destekledigimizi ve yasalaşmasını beklediğimizi söyleyebiliriz. sinema Bir Fransız güldürüsü Şen Soyguncular (İls Sont Grands Ces Petits) / Yönetmen: Joel Santoni / Oyuncular: Catherine Deneuve, Claude Brasseur, Claude Pieplu / Fransız filmi (AS). Biri kadın, diğeri erkek 2 çocukluit arkadaşının çeşitli ortak noktalan vardır: İkisi de araştırmalar yapan bilim adamıdırlar, uzman olduklan alan ise küçük robotlardır. Diğer yandan, ikisinin laboratuar araştırmalan ile uğraşan babalan, 20 yıl önce bir gece aniden ortadan atilla dorsay kaybolmus. bir daha da gaı ri dönmemiştir. Ama özellik le kadın, babasınm bir gün geri dönecegme üıanmaktadır. Bu arada evleri. çevrede büyük bir site kurmak isteyen bencil bir müteahhit tarafmdan istimlak edilmek istenir... 2 kafadar. hetn araştırma yaptıklan, hem de «Babalarını bekledîkleri» gerekçesiyle buna nza göstermc7İer ve telsizle yönetilen küçük kamyon ve gemîlen aracîbğıyla bir dizi soy gun düzenlerler... «Kötü adam» (yani inşaatçıl ise niyet.lerinden kolay kolay vazgeçmez. vs.. 1971'do «Kapalı Gözler ' Les Yeus Fermes» ile sinemada ilginç bir başlangıç yapan, ama sonraları yaptığı yarım düzineyi aşmayan filmle düş kınklığı yaratan genç yönetmen Joel Santoni'nin filmi. işte böyle bir öyküyü snlatıyor. Modern buluşların. robotlann, uzaktan yönetilen araçlann gündelik hayatımızı nasıl etkile yece&i ve değiştireceği konu sunda. vvaktan uzağa Jacques Tati'nin başyapıtlannı ammsatan bir iki sevimli sahne d'sında, bu filmi keyifle izlpmek için ya herşeya gülebilen. çok neşeli bir ruh hali içinde bulunmak. ya da Cıtherine Deneuve'ün koşulsuz hayranlarındpn olmak gerekiyor. Yoksa zama nmıza yazık... Sinemaya ve denetime bundan böyle îçişleri Bakanlığı yerine Kültür Bakanlığı'nın sahip çıkması, öncelikle çok olumlu bir gelişmedir. Türkiye'yî dış şenliklerde temsü edecek filmlerimizin seçiminin tümüyle bürokrasiye bırakılması, kötü sonuçlar verebilecek çok yanhş bir iş gibi gözüküyor. den biri, festivaller bölümünde yer alan ve Türkiye' yi dış şenliklerde temsil edecek filmlerin. tümüyle devlet memurlarından oluşan 5 kişilik bir kurula seçilmesi koşulunu getiren maddedir. Bu kurumda, sinemayla ilgili hiç bır eğitim / öğretim görevlisînin, yazar çizerin yer almayışı ve film seçiminin tümüyle bürokratik bir yapıya bırakılışı. kuşkusuz dışarıya yol lanacak filmterimizde sanat sal ölçüler yerine günlük politik kaygılan ve gözetme leri egemen kılacak bir tutumdur ve sineroamızın son yıllarda dışarda kazandıği başanlara darbe vuracak sonuçlar getirebilir. Dışarıya elberta her isteyenin istediği filmi göndermemesi. «sinema sanatı alanında bel li hîzmeti veya eseri gfirülcn kişiler veya öğretim üyeleri arasından seçilecek» bir kişiyle, meslek gruplannı temsilen gelecek bir üye nin katılması, yıllardır savunduğumuz önemli ve olumlu bir değişikliktir. Böylece denetim olayının yapısma uzmanlık ve meslek alanından kişiler de ilk kez dahil edilmiş olacaktır. Ay ni kurulun, filmlere bir «de ğerlendirme» getirmesi ve «kültür ve sanat değcri> olduğu saptanan filmlere rüsum indirimî sağlanması, ilke olarak olumludur. Kuşkusuz bu konuda uygulama ya geçildiğinde tartışmah sonuçlar. ölçüt kargaşalıkla n, vs. ortaya çıkacaktır. ama sakıncalanna karşın, Sanat evlerini koruyalım Taksim Sanat Evi. okuyuculanaı «cinsiyet»lerine göre ayıran bir dergide çıkan yazı nedeniyle belediyenin hış mına ve takibatına uğramış. Söz konusu dergilerin yatulmıyorsam kadınlara seslene ninde ismini vermeyen bir yazar burda kötu kopyalann rahatsız koşullarda gösterildiginden filan yakınmış.. An latıldığına göre. bunu yazan bir «Bayan muhabir»miş, önceleri kendisini (nedehdir bilmem) Cumhuriyet yazarf djye tanıtmış, sonra bir aksilik sonucu (biletteki yer, 2 ayn kişiye verilmiş) sinirlenmiş. olay çıkartmış va söz konusu yazıyı yazmıg.. «Bayan muhabir» îzlenünlerini yazabilir, buna bir diyeceğimiz yoktur. Benim demek istediğim şu: Bu gibi yerleri, bu sanat ve küîtır merkezlerini gözümüz gibi korumamız, onlan şikayet et mek şöyle dursun. onlaruı dertlerinı, sorunlannı anlayıp onlars yardımcı olma> mız gerekir. Eğer gerçek bir seyirci, gerçek bir sinema. sanat meraklısı isek kuşkusuz. Taksim Sanat Evi ne ya pıyor? «Mado». «Yargıç ve Celladı» gibi kimselerin 'ticari' bulmadığı için göstermediği filmleri. hem de ora> sını burasını kesmeksizia alıp gösteriyor. «Mor Taksi» veya «Ölümü Beklerken» gibi yangmdân mal kaçınrca> sma afişten kaldınlan değer li fiknleri yeniden gösterîp seyir fusatı yaratıyor, esldnin filmlerini «SessizHk». «Cennet Yolu» veya «Akbaba'nm 3 Günü»nü dikkatlere yeniden sunuyor. Fena şeyler ml bütün bunlar, ulkemizin sinemasal çölünde? Haftalardır, o parlak liste^ lere karşın bir tek düzeyll filmin gösterilmediği ülkemizin en büyük kentinde. bu hizmet az şey mi? Genç, sinirli, atılgan ga> zeted reflekslerimizl hep birlikte biraz denetim altına alahm. yazdıklanmızin sonuç olar3k neye. hangi amaca hizmet edeceğîni iyi he^ saplayalım ve belediye olarak da, böyle kuruluşlara köstek değil, destek olahm derim ben.. Biunem haksız mıyım? SI Sti mını röportaj m Cüzel Yüdız Catherine Deneuve, *Şen Soyguncular»da, elverişsiz bir rolde harcanmış. VVarren Beatty'nîn Amerikan gazetecisi John Reed' in anılarmdan (leriediği fil mi «Kızıllar» Oscar'larda beklenen başarıyı kazannıaclıysa da, Amerika'daki ticari gösterimini büyük yankılarla sürdürüyor. Bu ara da, Sovyet yönetmeai SerRC.V Bondarçuk da, Reed'in «Dünyayı Sarsan 10 Gün» kitabını görkemli bir fresk haline getirdi. Buna karşılık, Sovyet yönetmeni Kllmov'un Çaruğın son günleri üstüne çektiği ve son Moskova senliğinde bfr avuç yabancıya özel izinie çösterilen «Can Çekişme» aıüj ilginç filmin, Sovyetler' tte balâ yasak olduğu belirtiliyor. Sovyet yönetmeni Otar Yossellam, yeni ülmini Fransa'da çekecek. 197l'de yaptığı «Bir zamanlar Şarkı Söy leyen Bir Serçe Vardı» filminden bert Fransa'da büyük ılgi gören Gürciı sanatçısı (bu film, şu günlerde Fransız TV'sinde de yer aıdı) bir ortak • yapım olarak çekileosk filminde bır hırsızın serüvenlerlnl anlatacak. Paris'te lî23 Mart arasın da yapılan bir müzikal film ler şenliği büyük ilgi gördü. Şenlikte 4 ayrı bölüın yer aldı: hiç gösteriunemiş yeni veya yakın tarihli filmİer retrospektif böliimleri (50'lerin 'rock'n roU' fiLmle ri, 60ların psişcdelik filmleri, caz Üstüne filmler), enformatif bolüm (son yıllarda filme alınmış konser filmleri) ve kısa filmler. Çek yönetmeni tvan Passer, son filmi «Cutter'in Yolu» üe basan kazandı. 1960'largiyle karşılanan filmde Llno Ventura, Michel Piccoli, Bruno Cremer ve Polonyalı oyuncu Krystyna Janda oy nuyorlar. Emektar oyuncu Grögoire Aslan, 74 yaşmda öldü. Ermeni kökenli Fransız sanatçısı, yıllar boyu birçok film de tipik karakter rolleri almış ve başan kazanmıştı. Gelecek mevstan Jçin tstanbul sinemalannda önemtl de ğişiklikler olacağa benziyor. öğrenlldiğine göre Atlas slnemasuun bulunduğu binayı satın alan Kastelli Vakfı, Atlas sinemasında müzikaller sahnelerken, Küçük Sahne'yi ise sanata ve çocuklara dönük etkinlikler için kuUanacak. Buna karşıhk Venüs sinemasının yeniden sinema salonu olarak isletilecegi. salonu kiralamış olan getirtid şirketin buraya 70 mm. gösteti düzenl kurarak. «Hair» ve «Newyork» gibl filmlerle sezonu açacağı söyleniyor. YerH filmcillkte ise, kiicük çlrketlerin birlesmeslyle oluşan yeni bir dağıtımcı şirketin, yerli fihn «ayak» düzeninl sarsması bekleniyor. Yeni bir sinema anlayışmı tanıtmada dünya üzerinde en etkili olan şenliklerden sayılan İtalya'daki Pesaro şenliği, 1220 haziran tarihleri arasmda yapılacak ve özelikle Vugoslav ve Macar sinemalannın son 10 yıllık ürünlerini sergileyecek. Ayrıca Küba, Venezüela, Kolombia, El Salvador, Haiti, Meksika ve Nikaragua gibi Orta Amerika ulkeleri sinemalarınm da tamtılacağı belirtüiyor. Kıral: Kültür şokunun günümüz Türkiye'si icinde cok önemli olduğunu sanıyorum «Kanal» ve «Bereketli Topraklar Üzerinde* filminin başarıh yönetmeni Erden Kıral, Ferit Edgü'nün «O« romanmdan uyarlanan «Hofefeori'de Bir Mev sim» filmini zor koşullarda bitirip dön dü. Bu filmin çekim hoşullan üstüne Kıral'la yaptığımız bir konuşmayı sizlere sunuyoruz. Pilm çekim koşullan. çevre ve insan malzemesi üzerine ilk izlenimlerinı anlatır mısın? 2,5 metre karın üstünde çahştık. Hakkâri'nin 50 km. güneyinde Yoncalı köyünde çekim yaptık. Köy yolu kardan sık sık kapandı. Karayoüannın çabasıy la 23 kez actırdık. Bu kez de yola bü yük kaya parçalan düştü. 15 gün kar dar köyde mahsur kaldık. Hakkâri'den aldıgımız erzak ve köylülerin yaroumıyla yolun açılmasını bekledik. Yüksek ovada çahştığımız gün. ısı eksi 20 idi. Ulaşım zorluğu dolayısıyla. kenta (Hak kâ.ri'ye), sözgelimi hasta nakli büyük sorun oluyor. Çevre olağanüsto doğal güzelliker Içeriyordu. Köyün tnimarisi çok çarpıcıydi: üygar dünya İle ilgili hiç bir malzeme yok. Kapılar 20x20 cm. kadar ahşap. Menteşeler madeni değil. tahta. Daracık sokakları var. etkileyicl.. Filmde çok sık kullandık bunu.. Genelde dekorla UgiU ayruıtılar, süsıeyici amaçla kullanıimadı, bunlann nerbiri orda yaşayan insanlann ruhsal ve toplumsal durumlanm açıklayıcı birer öge olarak ele aJındı. Köyü dekoratif anlam da değil. işlevsel anlamda degertendirdim. 'manierizm'uen olabildiğlnce kaçtatn Önümüzdeki haftalarda ilgihc yerli ve yabancı filmfer izleyecegiz Vılm en Iddlalı yerli fllmlerînden Ikisl, 19 Nisan'da göste rime çıkacak. Atıf Yılmaz'ın sansür kurulunun yeniden sey retmesîyle gösterim kararı alan son filmi «Oeli Kan» ve Feyzi Tuna'nın beklenen filrni «Seni Kalbime Gömdüm».. Bu na karşılık, Ömer Kavur'un, «Seni Kalbime Gömdüın» gibi yazar Selim lleri'nin senoryosuna dayonarok çektiğı ve aylordır hazır olon filmi «Kırık Bir Aşk Hikâyesi», gös terim sorunlan nedeniyte ge lecek mevsime kalmış gözü küyor. önümüzdeki haftalarda gösterlme çıkacak yoban oı fllmler arasmda ise, Fred Zlnemann'm ünlü yapıtı «JuIla», John Carpenfer'in siyasakurgu filmi cNewyork'tan Kacış». Blake Edvvards'ın sine ma çevrelerinl omansızca taş lıyan yenî güldürüsü «O... CocuğuSon Of The Bitch» William Friedkin'ln «Dehşet YolcularıLe Salaire de la Peur» adlı ünlü Fransız filminin yenl cekimi olon Roy Scheider'll yapıtı «Korku Dalgolorı» ve Richard Rush'ın gecen yılkf Oscar'larda söz sahibi olan, Peter OToole'lu çok llginc filmi «Ece'le Yarış Stuntman» var. sinemadan kısa kısa da «Loş Işıklandırma» fil miyle dünya çapında basarı kazanan ve 1970 başmda Amarika'ya yerleşen Passer, ilgi çekici birltaç filmden sonra ilk kez tam bir başanya erişiyor. Kahramanı Cutter'in bir eleştirmen tarafmdan «modern bir kap tan Ahab» diye tanımlandığı film (Ahab, Herman Hel ville'in romanı "Moby Dick' in kahramamdır), genç oyunculan Jeff ETidges ve John Heard adına da çok olumlu aleştiriler alıyor. I Artık hayatta olmayan 2 yönetmen, yeniden gösterime çıkan filmleriyle anılıyor. Joseph Von Sternberıc' in, «Mavi Melek»ln ve Marlene Oietrich'in yaratıcısının I953'de yönettigl son fil mi «Anatahan Oestanı» ve Tay Garnetti'nin 1940'da çe virdigl «7 Günah Evi»... Gar nett'fn filminde şaşırtıcı bir ikJli var: John Wayne ve Marlene Dietricb... Arap sinemasından gelen yeni bir film ilgiyle k&rşılandı. Cezayirli yönetmen Mahmud Zemmuri'nin filmi «10.000 Kâgıdl Al ve Toz Ol», bir güldürü atmosferi içinde Pransa'daki Arap kö kenli işçilerin topluma uyumsuzluğunu işliyor. 1 Yves Boisset, son filmi «Ayağa Kalk, Casus»da tsviçre'de emekliliğini yasarken uluslararası bir entrikaya kanşan bir Fransız castısunun öyfcflsttnfl anlatıyor. tl «Hakkari'de Bir Mevsim», zor çekim koşulları altında çekildî, tamamlandı. Btr kaç gün önce tstanbul'a dönen yönetmeni Erden Kıral, filmin laboratuar işlemleriyle uğraşıyor. Resimde fiunden bir sahne görülüyor... mızı, tersine onlann sorunlanna egildiğimizi görunce filme sahip çuttılar. Film ustüne teknih bilgi verir mi sin? Kimler oynadı, ne kadar film harcandı, vs? Filmi ara vermeden çahşarak 5 haftada çektik. 11 bin tnetre film kuVlandık. Bilindiği gibi film. Ferit Edgü'nün «Ö» romanmdan uyarlanmaydı. Oyunculann hepsi tiyatrodan gelmeydi: Genco Erkal. Erkan Yücel. Şerif Sezer. Erol Demiröz, Rana Cabbar, Berrin Koper, Macit Koper, Zeynep Irgat vs. Kenan Ofmanlar çektâ ve sânınnı olağanüstü bir çaüşma yaptı. lşık kaynağına göre bir duzen kurdu, iç mek&nlardaki gaz lambası ıstğını kızıljmtrak rengini bu sahneler boyunca elde etmeye çahştı. Resimlemede yöre insanının gerçeğini somutlamaya çahştık. Bilindiği gibi, karda çekim yapmak zordur. Bunu, filtrelerle ve başka teknik maizemeyle aşmaya çahştık. Kafandaki filmi çekebildin mi ve romanm ana bildirisini sence korudun mu? Düşündügüm filmi büyük ölçüde gerçekleştirdim. Kağtt üzerindekl ba zı şeylerin gerçekleşmesindeki zorluk, bazı amaçlardan fedakarlık etmemlz so nucunu getirdi. Ama zayıf noktalan çok az olan bir film yaptığımızı sanıyorum. Oyunculuk düzeyi açısından da filmin çok yuksek düzeyde olduğunu sanıyorum. Romanda yaratılan coşku filmde de elde edildl Bu filmin 'KanaU ve Bereketli Topraklar Üzerinde»ye neler ekliyeceğini umuyorsun? Her fibn benlm İçin bir deneydir. Bu filmde plastik malzemeyt iyi değerlendirmeye çalıştım. G&ri kalmışlık. olayına aydmın, hikâyenirı ıçinde yer alarak bizzat katılması ve geri kalmışlığın şokunu yaşaması. filmlerimizde yeni bir tutumdur diyebilirim. Bîr çeşit kültür şoku bu. Ve bu şokun günümüz l'ürkiye'sinin farklılıkları. çelişkileri içinde çok önemli olduğunu sanıyorum. Filmi, davet aldığı San Bemo ve Venedik şenliklerine katacagız. \^ KARDEŞ, Ü^GÜNSÜN Köylünün tilme katktsı oldu mu. sinemayı biliyorlar rruydı, çefâml nasıl harşüadüar? Köylülerin büyük yardıım oldu. Bu fllm köylülerle çevrilmiş. bu denli köylüye dayanan ilk filmlerimlzden biridir diyebilirim. Ordaki insan malzemesinl sonuna dek kullanmaya çahştım. Bazılarına irili utaklı roller verdım. Kanımca çok basanlı oldular. Sinema olayına, çok yabancılardı, film gören yalmzca birkaç kişi vardı aralannda.. Buna karşın çok yardımcı oldıjîsır. Filme blrşeyler sokuşturmaya çalışmadıgı MAHMDLDUM / İG B^R 7 VD2DNE SIFIR OLDU l OLDUM
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear