25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet 14 20 ARALIK 1982 Kal Mülkiyeti Yasası'nda değişîklikler Yönetim giderini geciktiren, tazminat ödemek zorunda Kat maliki borcunu ödemediği takdirde bu borç kiraya mahsuben kiracıdan alınacak. sı'nda yapılacak değişiklikler arasında, «yönetim giderlerini geç ödeyenlerden tazminat alınmasına» ilişkin blr hükütn de bulunuyor. Adalet Bakanlığınca hazırlanan değışıklık tasarısın ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 634 sayıh Kat Mül kiyetl Yasası'nda yapılması öngörülen değıştklikler belli oldu. Bakanlar Kurulu'nda son çalışmaları tamamlanan Kat Mülkiyeti Yasada 23 Haziran 1965 tarihinde yürürlüğe giren 634 sayıh Kat Mülkiyeti Yasası' nın 13. maddesinin günün koşullarına uydurulması amaçlamyor. Adalet Bakan Ugı yetkililerinden edinilen bilgilerde değlşen sosyal ekonomik faktorler uyeculamada görülen bazı aksakl:klar nedeniyle ya da önem Kaydı silinen öğrenciler: Uyguiama, YÖK karanna aykırsdır ADANA (Cumhuriyet Gtt ney tUeri Bürosu) Çukur ova Üniversitesme bağlı Ik tı&adi ve İdari Bılimler Fa kültesi'nde ek bütünleme sınavında da başarılı olama dıkları gerekccsiyle kayıtla rı silinen 270 ö^renci «FaküHe Vönetim Kurulu. Yük s»k ftirretinı Kuru^u'nun ek biitunleme sınavlarınm uyguliTînasMia iliskîn kara rına aykırı har^ket ederek kayîtlsrımız» silme yoluna gitmiştir» dediler. YÖK'ün ilgili kararında, kanunla verılen toplam sli resini (dört yıllık faktHtede altı yılı aşmamış) doldurmamış oğrencılerm ek bütünleme sınavında başarı gösterememe'erı halinde ba şarısız oldukları derslerden yeniden sınava tabi tutulmaları hükmü bulunduğunu anımsatan öürenc'ler da ha sonra şöyle dediler: «Cukurova Ünivers'tesipin diğer fakülteleriyle ODODTÜ ve Harettepe Üniver sitelerinde de aynı durumda, yani tanınan ek bütünle me sınavını başarıyîa verememiş öğrenciler de vardır. Bunlar için böyle bir ııvçuJama söz konusu olmamıştır.» 15 DAKİKA tÇtNDE ÖTEMEYEN KAYBEDİYOR «Bülbül Ötümlü Kanarya» Yanşması'nda, yarışmacılara 15 dakika süre tanınıyor. Kanarya sabibi bu süre içinde elindeki çekeceği başka bir metal parçasına sürterek veya teybe önceden kaydeimiş olduğu bülbül sesini dinleterek kuşu «kızıştırmaya» çalışıyor. Başarabilen puanlamaya ahnıyor, başaramayan elenlyor. "Bülhül sesi,, yarısmasmda kanarya sahipleri ter döktü Yanşmada birinciliği Erdoğan Erkuş, ikinciliği Mustafa Dipkol, üçüncülüğü Nesimi Yunmuş elde ettiler.. Istanbul Haber Servisi «Adam ayakkabı çekeceğini sürte, surle biledi. Kullanırken ayağını kesecek.» «Bu kuşun öteceği yok. Bu üçüncü oluyor. 45 daklkayı boşa geçirdik.» Bazüarunıza anlamsız gelen tau sözler meraklıları için pek yabancı değıl. Kanarya merak lılanndan sozedıyoruz. İstanbul'da Beşiktaş Eskı Vapur İs. kelesı'nin üzerindeki lokaldeyız. Orta yerde bir masa. Üzerinde içinde Kanarya bulunan bir kafes. Kafese bir mıkrofon uzatılmış. Çevrede, biraz açıkta jüri masaları, izleyscıler, kuş meraklıları.. Masaya yakın bir yerde, Kanarya'run sahıbi elindeki çekeceği bir başka metal parçasına sürterek hayvanı «kızıştırmaya» çalışıyor. Kuşta çıt yok. Teybe onceden kaydetmış olduğu Bülbül sesini dinleterek de Kanaryasını ötmeye ikna edemıyor. Kendısıne aynlan 15 dakıkalık süre dolunca kafesı alıp kalabalığı yararak ayrılıyor. Istanbul Serinofıl Derneğı'nin «Bülbül Ötümlü Kanarya» yanşmasında, Kanarya sahıplerı kuşlarının yeteneklerını sergiliyebılmek için ter doktüler. Salonda bir de ızleyıcüer ter döküyordu. Kalabalık, sıkıntılı hava, sigara dumanı.. Bir de kuşlar ötmekte nazlanınca.. Doğrusu böyle bir atmosfer ıçinde Kanaryalardan «Bülbül taklidi» yapmalannı istemek haksızlıktı. Yına de, sahne alışkanlığı olan bazıları sahiplerini memnun ettiler. Kanaryayı bülbül taklidi yap maya alıştırmak, yanşmaya ha zırlamak için, hayvan sahıbı tarafından daha yumurtada iken alınıyor. Tüm yetişme dö neminde bülbül sesı dınletıliyor. Yavru kanaryalar arasında yapılan boyle bir yanşmada ıddıalı olabılması ıçın kanaryanın 1415 çeşıt buıbül nag nıebinı püruzsuz olarak «var ması» gerekıyor. Uzmanlan seslerı rahatlıkla bırbırmden ayırabılıyor. Her nağmenın bir adı bıle var. Meraklılar şoyle bir karşıdan bakınca, bıraz sesını dınleyınce kanaryanın yaşını aşağı yukarı soyleyıveııyor. «Bu merak değil hastahk, sardı mı bırakmaz. 193 kanaryam vardı, şimdi işierim dola40 tane var.» Bir yetıştınci boy le konuşuyor. Kanarya yetıştırıcılıgl salt zevk olarak yapılmıyor elbette. Bu işin tıcaretı de var. Uzun süre uğraşıp kanaryasına bir kaç nağme söyletebilen bir kanarya sahıbi, salondan çıkarken, bir başka meraklının sorusu üzerine «150 bine veririm, beş kuruş aşağı değil» dıyordu. Yanşmada birinciliği Erdoğan Erkuş, ıkıncıliği Mustafa Dipkol, üçüncülügu ise Nesimi Yunmuş adlı kanarya sahipleri elde ettüer. li değişiklıklerin yapılmasının zorunlu olduğu belırtıldi. Tüm Bakanlık temsılclleri ile Yargıtay'ın ılgili daire üyelerinın gorüşleri alınarak hazırlanan değişlk Iıklerın amaçları şoyle sıralanıyor: PLAN VERME ZORUNLULUÖU «B Kat rnıılkiyetine geçiş icin bağımsız bülum adedince verilmesi gereken bel gelerin bir adede indirilmesi, her bağımsız bölüm için ayrı ayrı plan verilıne zorunluluğunun kaldırılması suretiyie, formalitelerin azaltılması. • Aynı arsa iizerindeki birden fazia (yaygın) yapının da kat mülkiyeti hükiımlerine tabi olabileceğinin belirtilmesi suretiyle bu konuda görülen tereddütlerin giderilmesi. • Işletme projesi ve kat malikleri kurulunun yönetim giderteri ile ilgili karar larının İcra ve tflas Kanununun 68'inci maddesinin birinci fıkrasında sözii edilen resmi dairelere ait mak buz, imzasız ikrar veya noterlikçe tasdik edilmiş borç ikrarını taşıyan senetler gibi icra itirazını kesln olarak kaldırıcı belgelerden sa yılması. • Kat malikinin borcunu ödememesi halinde bunun kira alacağma mahsuben kiracısından alınmasının kabul edilmesi suretiyle, yönetim giderlerinin tahsilinde kolayhk sağlanması. GEÇ ÖDEYENLERDEN TAZMÎNfAT • Kat miiikiyetine geçişten önceki kat irtifakı tesis edilmiş dönemde de yönetim giderlerinin tahsUi, yönetici atanması gibi konularda kat mülkiyeti hiıkümlerinin uygulanması suretiyle kat mülkiyetine geeişteki gccikmeden doğaıı mağduriyetlerin giderilmesi. • Sadece birden fazla bağımsız bölümii ilgilendiren ve ana yapıya zarar vermeyeeek mahiyetteki de ğişikliklerin diğerlerinin rızalarına liizum kalmadan yapılması. • Yönetim giderlerinin paydaşlar arasında daha adil bir şekilde pay edilmesinin sağlanması. • Kapıcı, kaloriferci, bah çıvan ve bekçi gibi apartnıan görevlilerinin işlerine son verilmesi halinde kendilerine tahsis edilen yerlerden tahliyelerinin düzen lenmesi.» M U Güvcnlik Konseyi'nin RünH deminde bulunan îmar Arfınm benüz yürürlüğe pirmemiş olma «mı nrsat bilerek tstanbul'da kaçak bina yapmaya kalkışanlara karşı Beledive ekiplori önlem aldı. Istanbul Belediye sınırlan içinde bulunan yaklaşık 1 > 50 bin gr'cekondu ile vasalara aykırı yapılmış 13S bin binamn vasa kapsamına girip girmeytceği saptanırki'n, tapulıı, Belediye ve hazineye ait araziler üzerinde son günlerde çok sayıda kaçak bina ve eklentilerinin yapıldığı saptandı. Bunun üzerine 50 ekip halinde kent çevresinde incelcmelerde bulunan Belediye ekipleri, bu tür bina ve eklentilerini yıkmaya başladı. Sahipleri hakkmda da yasal işleme geçildi. Belediye ekipleri, Zeytinburnu'nda da yıkımlarda bulundular. Aîf I y/ Teknolojik gelismeler ve basın,, semineri '' Videogazeteler ge lisirse basın zor duruma düsecek» ^$ Ali Gevgiiili; «Basın bilim ilişkileri gelecekte daha dinamik özellik alacaktır...» Tstanbul <UBA) Hurrıyet vaklıncı duzenleaen «kitle iletişim teknolojisindeki gelişaıeler ve yazılı basın'ın gelecegı» lîonulu semınerın son gunundi yapılan açık oturumda, Anadom Unıversıtesı Rektorü Yılmaz Büyükerşen, «gelişme teknoloji nın ya7.ıiı basını evkileyerek sar tmtı çc<;iın2es.ine neden olacağı nı» boyıedL Prof. Dr. Buyukerşen yazm ba&inm gorsel kıtle ıletişım aıaçlarından etkılendiğını oelırle rek, konuşmasını şoyle surduıılu: «Televizyon sinema ve tiyatroyu doğrudan etkileOi. Sinema /iuranla kendini topladı. Tiyat ro ılevlet sübvansiyonu ile can landı. Teknolojık gelişmeter ya zıh basını da etkileyecektir. <ı(ir>el kitle ıletişim araçlan dakıkada ııı.saııa ulaşıyor. Eger videogazeteler gelirse yazılı ba sm zor duruma düşer. Yazuı basının uğraşı alanı korunıaya jiınciik sürerse yenık duşer. leknolojik gelişme karşısında kendini hazırlamayanlar ortadan kalkacaktır.» AU GEVGILILl Istanbul Universitesi Basın Yaym Yuksek Okulu oğretun iıycsı 41i Gevgiiili, teknolojık ptlı^imde basının bilgi ve eğı. tımle nıçkısıne değınerek şunları soyledı. «Gazetenin kalıcı bilgi birikiıninin özünü yansıtan temel kavramı öğrenmesi ve yansıtması zurunluluktur. Yaşayan toplumun olaylannı sürekli de ğerlendirilerek yansıtılması öııem taşır. Türk basının da aIaylı mektepli ayrımı sona eroi. Bugün gazetelerde sosyal biliıa ler iktisat \e ötekl alanlarda dx sipline eğitun yapanlar var. Ba suıbilim ilişkileri gelecekte da ha dinamik özrllik alacaktır.» HusAMtrrrlN UNSAL Ege Universitesi Basın Yaym Yuksok Okulu oğretim üyelennden Hüsamettin Ünsal ise toplumsal gehşmeye teknoloııyı denetlemenin ya da teslun clmanm yon vereceğini belırte rek, şdyle dedı: «Teknolo.iinm gfldümünde kal mayıp, teknolojiyi üretip yön vernıe çabasmda olursak toplumsal gelişmemizi, bağımsızlığımızı kontrol altnıa alınz.» KORKMAZ ALEMDAR Gazi Universitesi Oğretim Üyesı Doç. Dr. Korkmaz Alemdar iletişim olgusunun insan ya samının her düzeyini etkilediğıni belırterek, şbyle konuştu: «iletişim, bilimlerin billmi ol. ma özelllğini taşır. Bir çok alanda iletişim etkin ve önemJi verileri kuUanıyor. Aynı zaman da iletişim evrenselllk özelliği taşır.» ERTUĞRUL ÖZKÖK Teknolojık gelişme karşısmda basını konımak gerektiğmi be lırten, Hacettepe Universitesi oğretim uyesi Dr. Ertuğrnl Ozkök, «Kitle iletişim araçlannda, ulusal kalıtıa sansı en fazla olan yazılı basmdır. Yazılı basın da Türkçe birinci plandadır. Gorsel araçlarda seçme olanakları sınırlı olduğundan Türk dili ikinci plana düşer» dedı. EMRE KONGAR ArıK oturumun yöneticiligim de üstlenen Ankara Universıtesi'nden Doç. Dr. Emre Kongar konuşmasında, «Türklye'deld bireyin kimlik kazanma sorunu olduçunu» belırterek şunları soyledı: «Yazılı basın öncelikle İnsan lara dünyayı aniamaya yönelik kimlik kazandınnabdır. Ayrıca bireyin ben kimim sorusuna karşüık vetmelidir, örneğin iîçi saylaları, kadına yönelik yazılar nıikro düzeyde kimlik ara ma sorununa çözüm getirir.» ARDA GEDİK Hürriyet Gazetesl Genel Müdür Yarâımcısı Arda Gedik ise, Türk basınmda idari ve mali konularda rekabet olmadığını bildırerek şunları soyledı: «Basın sektöründe yapılan ha talar gazeteyi zarara sokar. Yazılı basın teknolojık gelişme karşısında yöneldiği aile birimi niıı kendinc özgü özelliklerüıe dikkat etmelidir.» Atılma durumunda olan bazı öğrencilere yeni bir hak tanındı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Üniversitesi'nden son hakkını kullanarak atılma konumuna ge len 5 ya da daha fazla süreli ytiksek okul öğrencllerine yenl bir hak tanmdı. Ege Universitesi Rektörü Prof. Dr. Sermet Akgün, Ünlversitede 6 yılını dolduran öğrencilerîn kayıtlannı silme işlemleri sırasında, bazı öğrencilerîn kazanılmış hakları olduŞunun belirlendiğinl kaydederek şun lan söyledi: «Bu fslemler sırasında dikkatimlri çeken çu oldu: S ya da daha fazla sürell yflRsek oknla glren 6^rendler o zaman uygulanan yönetmelige göre okulu yarısından fazla siirede hitirme hakkına sahipti. ftrnegin 5 yıllık okula giren bir öğrenci o okula 7,5 yılda bitirmeliydi.» 2ANKARA «Baskentte vaşıyorsunuz, Ankara'da yaşıyorsunuz. Sıraya elrln.. 12 ton komür icın saatlerce, k>elki de akşamın 19. 30'undan sabahın 6.30'una kadar beklemiş kuyrukta bir vatandaş, «Başkentte ol manın» adabını bövle anım satıyordu, «müracaat» açıldığında. Sıranın bozulmama sı için bekleşen kalabalıktan uyarılar yapılıvordu ön tarafa dogru: AJIalunı seven sırasına eeçsin. Sırava bevler sıraya Vılışmavın bevler. ön tarafa vıgılmavın bevler. yılısmavin bevler. Bu sırada Kuvruktan bir beledive zab>ta memuru çık n. Müracaatın önune geldı. Resmı gıvimlı olduğu için, «Uııvru&un selameti» ona bırakılmış. Ama o da beklemi$ snatlerce. Etrafa emirler verıvor: Kardeşlm, yanasma ön tarafa. Git ileride dur. Bak millpt saatlerce bekledi burada. Bir sev soracaeım rabn memura. Olmaz kardestm olmaz. Sonra sorarsın Bak bıırası «aten blr heneâme. Ön tarafa vanaşan, kambiınınu cıkariD uzaklaşıyor, elinde bir fiş. Artık fiş alırm baslamıştır tcerdekl ik! memur küC<ik Dencereden uzatılan bu •rusmus kâSıtlan ahp. blr tarafını vırtıvor, öbür tarafını damgalavıp, sahibine verivor. ön sıralarda fisinl damgalatan bir sabırlı vatendas, vü7ünde bir çoouksu sevinç, etilerek. «Tamam. bömtlrü aldım ben artık». dive baSirdıktan sonra, bu zaferlni kutlamak amacıvia hızlı adimlarla kahveve vönellvor. «Müracaat IMemurluçu»n<la işlerini tamamlavanlar <!Olu6u kahvede aliTorlar. Kahve. esMslnden daha kalabahk oluvor. Adım atacak "Allah'inı seven sıraya gecsin beyler, sıraya,, Q Fişlerini verenler için bekleyiş başladı, «olur» çıktıktan sonra kömür arabalara yüklenecekti. yer yok. Bir masaya da biz sıkışıyoruz. BMşlerini verenler için ikın ci Mr sabırh bekleyış başUyor bu aşamada. Bu fışier ilk önce içerive gıdecek. Da ha sonra «Olur» çıktıktan sonra, kömür at arabalan ya da kamyonlara doldurulacak. Bundan sonra da satış c"eposunun önündeki ho parlörden kımlerin kömür. lerinin hazır olduğu açıklanacak. Ama daha bu islemin başlamasma uzun zaman var. 16 yıldır kömür satıs deposunda «değnekçillk» yapan Halil Kurt, kömür bekleyen lere dönüp. «Allah biiir sizin kömür 10'da. ll'de, hattâ 3'te çıkar kapıdan. Daha cok beklerslnîz» divor. Halil Kurt'a çevresinden pek de hos olmayan bakıslar atılıyor. Bir kOşede, kömür almak için en erkenden eelenlerden biıi olan Ahmet Şahin, önünde radvosu, uvukluyor. Cevresindekiler ona bakıp bakıp gülüyorlar. GUlüşmele re uvanivor Ahmet Sahin. Uyurum tabil. Kamım ağndı vahu soguktan. diyor. Gülüsmeler kahkahava dö nüvor bu sözler Uzerine. An met Sahin, dikkatieri kendi üsttinden atmak icin sobanın etraftna tişüsen kadınla n Rösterivor: Acıdım kadınlara vallahî. bunlann erkegl yok mu va? Şahin'l çevresinden vanıtlıyorlar; Adam devlet memura, izin alamıyor ki eelsin buraya. Karısını, kızını. çocuğunu gönderiyor kömür almaya. Bu sırada Halil Kurt, uyu yan Ahmet Şahin'e takılmalc için söze giriyon Yazın alsaydın kömürü, böyle beklemezdin buralarda. Var mı ki para, yatm yatırmaya sanki? Yazın bulamadıgın parayı kışm nereden bu>dun? Eh, tnillet fasulveyi sa tıyor, buiguru satıvor, lahanayı satıvor, buftdavi. kaba' 6ı satıvor, sığın satıvor, para yapıvor. Yok, olmaz Svle şey» Olur, olur. Bak ben öy le vaptım. 50 teneke bugdavım vardı. Vallahi daha veni sattım. altlım narayı. Bak blz vansına çirtk deriı. tyl dinle Türkçeyi. Ne vapar va rısı? Bu&davın tenekesi *00 lira. arigi eder 200 Ura. Sat tım. Simdi de kömflre yatınyorum. Ahmet gshin'e taküan Halil Kurt'a sorduk: Peki, siz nasıi aldmız kömürü? Ben mi? Ben de knyrug'a trirdlm aidım. Hemen çevreden bagırdılar: Ohooo... 18 sene burada değnekçillk yan. sonra da ktryruktan at bömüru. O lacak iş değü. Arkada duran karakuru bir adam dayanamadı: Haydl, birisl satmış bntdayı, alıyor kömürü. Ya biz ne yapalıtn. At arabalan trafikten kaldınlıyor. At arabası sahibi Semsettin AyHiergen'i dinlivoruz bu kez: At arabası dedigin ne, biiiyor musun? Saracı yer, nalbantı ver, tamircisl yer. Bir at 900 liraya nallamyor, 350 liraya doyuyor. Soruyoruz Aymereen'e: Trafikten at arabalannı kaidınrlarsa ne olur? Kaidınrlarsa değil, kal dınyorlar. Vilavet karar almıs. Kaldınrlarsa ne ml olur? Bİ7im atlan sucuk yap mak tçin blle almazlar. Bir ara, dı$anda ne olup bîtiyor diye çıkıvoruz. Saat sekize virmi var. Güneş agardı. Halen «Müracaat Memnrlan» fiş kesivorlar. Kuv ruk daha bitmemis. Yanımı za vaklaşan Azml Araa ite konuşuyoruz: Bize «Yazm alsaydmız kömürünüzü» divorlar. Rın yorlar. Nasıl vazın alalım? Ağustosta ikramive alacaktım. Ağnsto» ikTamlvesini Itasım aymda verdiler, sağolsunlar. tkramivevl aldım. kömür parasım yatırdım. Yi ne alamadık. Yine kahvedeviz. Herkes avakta, birbirinin Uzerine döke döke cav içiyor. Üzerine çav dökülen. kar$ısmdakinl hosgörüvor. Belki de yorRunluktan, kavaa bile et mek istemivor. Saat 8.30'a dogru kahve boşalmava başhyor. Kömür dolu kamvonlar çıkıvor, boş lan eîrivor depova. Kömür tislerini vatıranlann hem ku laklan, hem gözleri hoparlörde, kömürlerinin hazır olup olmadıSını merak ediyorlar. Yolun her tki tarafı srra sıra insanlaria dolu. Daha henüz kimsenin adı okunmadı. Evîeri ısıtmak için bekleyiş sürüyor. BtTTÎ Zonguldak Mühendislik'te öncesi 16 öğrencinin okulla ilisigi kesildi ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) Hacettepe Universitesi Zonguldak Mühendislik Paküitesi'nde 16 ögrencinin ek bütünleme smavlarının uygulanmasından önce okulla ilişkllerinin kesildiği belirtildi. Hacettepe Universitesi Rektörlügü'ne başvuran öğrenciler, Üniversite Yönetim Kurulu'na 26.10.1982 tarihli karan ile Zonguldak Mühendislik Faküitesi'nin 16 ögrencisinin okul la ilişiklerinin kesilmesini eleştirdiler. ögrenciler başvuru larmda 4 vıllık normaı egitim lerini 6 vılda bitiremeyecekleri anlaşılanlara da YÖK'ün tanıdığı ek bütünleme sınavı hak kının tamnması gerektiginî savundular. Öğrenciler, yeniden smava ahnmalarmı istediler. Paristen Mehmet ALTAN Tarihin yazmadıkları ve Clemanceau'nım gözyaşları Clemanceau'nun, Prartklin sokağmda, 8 numarada bulunan ve şimdi müze olan evindeyiz. Tarihin özel yaşamları yazmadığını bilerek evi dolaşmaya hazırlanıyoruz. Şimdi de her şey, sanki Cleman ceau hemen ddranek üzere dışan çıkmışcasına, eski yt>nnde. • • • Clemanceau'nun 88 yıllık yaşamında, Fransız Komün hareketinden, Birinci Dünya Savaşına kadar «koca bir tarih» saklı. Curnhuriyetçı ve üerici bir babanm cumhuriyetçi ve ilerici oğlu. Tıp eğıtimini, «Anatoml» üzerine yaptığı doktorayla tamamlıyor. Tezi tutucu tıp çevrelerinde büyüK gürültü çıkanyor. Otuz yaşında, komün hareketi başladığında, Paris'in *n ilerici mahallesı olan Monmartre'in Belediye Başkanı. Otuz dört yaşından itibaren hep milletvokili. Iyi ve yorulmaz bir gazeteci. Üretken bir yazar. Zerafetle yırtıcüığı, zeka ile mantığı birleştiren unutulmaz bir hatip. Ancak, bütün bu yetenöklere karşın, Komün'ün otuz yaşındaki Belediye Başkanı, belki de bu Belediye Başkanlığı vüzünden, ulusal iktidan, tiç yıllığına, 65 yaşında yakahyor. Başbakanhk ve îçişleri Bakanlığı'nı üsleniyor. Sonra iktidar İçin yeniden 1917 yıhnı beklemesl gerekiyor. • • * Ama bunlar önemli değil. Çünkü, zaten bunlan tarih yazıyor. Bu zemin katında, anlatılanlarda yer almıyan, biraz «öksflz», biraz «ralnız», belki biraz da «kırguı» bir hava var. (Arkası 9. Sayfada) Ulusu yarın Elazıg'a gidiyor AVKARA (ANKA) Baş bakan Bülend Ulusu, yarın, üç gün sürecek Doğu illeri gezisine çıkacak. Üç günden beri îstanbul ve Kocaeli'nde incelemeler yapan Başbakan Ulusu, dün akşam Ankara'ya döndü. Ulusu. yarın Elazıg'a geçe cek. Bingöl ve Tunceli'de de incelemelerde bulunacak. olan Ulusu, 22 aralıkta Muş Şeker Fabrikasım ıüz mete açacak. 23 aralıkta da Keban barajında İncelemelerde bulunacak olan ülusu'nun gezisinde Baymdırlık Bakanı Tahsin önalp, tmar ve tskân Bakanı Ahmet Samsunlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fahlr tlkel İle Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Turgut'un da katılacağı öğrenlldi. K.Ü.'de cizmer yüksek topuklu ayakkabı ve kot pantolon giymek yasaklandı TRABZON (THA) Karadeniz Universitesi Rektörü Prof. Dr. Lamt Eser. kız Ö^rencilerin. aşın makvai yapma larını, çizme ve vüksek topuk lu avakkabı Riymelerini, erkek ögrencilerin de kravatsız, kot pantolon ile eezmelerini yasakladı. Karadeniz Universitesi Rektörü. Prof. Dr. Lami Eser. Üniversiteve bağlı fakültelere gönderdiği vazıda ögrencilerin kılık ve kıvafetierine dikkat etmelerini isteyerek söyle dedl: «Üniversitede okuvan tnm er kek fiSreneiler kravat takacaklar. çönlek sivecekler. kot pan toion eîvemeveeekler. Saçı. sakalı nriın nlınayarak. ktü üfy rencfleri ise, aşın makyaj vaomavacak. vöksek tonuklu avakkabı ve çizme glvemevecekler. Bn kararlara uvmayan ögrenfiler h?kînnda idari soruşturma açılacakj»
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear