Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet 2 4.1.1982 gunkj gozetelerde Sosyal Sigor> talar Kurumunda biriken fonların kullanılma8inı konu alan, Türkiye İşveren Sendıkoları Konfederasyonunca hazırlanmış bir rapordan söz edılıyordu. Habere göre, rapordo SSK'nın en büyük sorununun birıken fonlannı verimli blr şeküde kullarramaması olduğu öne sürülüyor, yapılan plasmanlar karşılığı elde edilen gelirin yüzde 8,94 gibi çok düşük bir düzeyde kaldığı bslirtilerek. maddi sıkıntrya dü çen Kurumun hizmetlerini yürütebürnesl icın gerekli finansmanı Işçi ve işveren primierini arttırma yoluyla sağlamaya calıştrğı anlatıiıyordu. Raporda. Kurumda biriken fonlar tsıhhaül ve yeterlı bir gelir kaynağı sağlayacak rasyonel plasmanlara donüştürulmedikce bu olumsuz gidiş durdurulamaz» denlyordu. İieri 8ürülen bu düşdncelere katılmamo olanağı yoktur. Ancak daha sonra, raporda. öneri olarak tartışılmaları gereken şu göruşler acıklanıyordu: Kurum, özel sektöre, ödediği prim oranında fınansman kaynoğı sağlamolıydı; baş ka bir deyişie kredi vermeli ve yatınmlarına katılmaiıydı. Fonların böyle akılcı vo verimli bir yolda değerlendirHmesinin yonısıro. çıkanlacak bir yasa ile Devlet de SSK'nın fınansmanına katılmalıydı. ••*• öneriyi tartışmadan önce SSK fonlarının bugürıe kadar nasıl kullanıldığına bır göz ctmokta yarar vardır: Kurumun yedek akcelerinin nası! değerlen dirileceği konusu ilk olarak 1945 tarihli 4792 Boyılı SSK yasasıyla bunu değiştiren 1950 torihlı ve 5565 sayılı yosanın 20. maddelerinde belirtilmiştir. Bu yosalara göre. yedek akceler milli bankalara vatırmak, Devletin çıkardığı veya kefil olduğu tahvillerden almuk ve toşınmaz mala (goyrimenkule) yatırmok yoluylo işletilebüecektir. (Aynı moddelerde belirtilen sıgortalılora mesken yapımı icin kredi verilmesi konusunu, gelir getirici niteliği olmayışından ötürü bu yazımızda dlkkate olmıyoruz). Bu hükümler 1961'e kadar yurürlukte kalmış, o tonhte 344 sayılı yasa İle maddeye tsanoy! sektöründe Işleîme kredisi olarak kullanılmok üzere... borc verilebileceği». cncak bunun topıomının 50 milyon liroyı ve bir müesseseye verilecek miktarın da genel fon toplommın yüzde onunu gecomiyeceği hükmü eklenmıştir Asıl önemü deöjşıklikler ise bundqn sonra yapılmıştır. 1972'de 1517 soyMı yasa lie 506 soyılı Sosval Sigortalar yasasının 123. maddeslna «Kurumun i'âc fabrikaları kurobilecegı» hük mü getirümiştir. 1978'de 2158 sovılı yasa ils 4792 soyıiı yasada yopılan değişiklik ise cok geniş kapsamlıdır: Buna göre Kurum. cyedek okce!erin\... kuruluşları, calışma koşullan, organları. görev ve yetkileri ile denetim usullerl yönetmeliklerde belirtflerek kendisine baöjı lüzel kişiliğl hclz müesseseler kurmak, Devlet OLAYLAR VE GÖRÜSLER «rmekte haklıdırlar. Ancak getirdiklerl öfier, nin de kabul edllebilir yanı yoktur. Her şeyden önce bu öneri, özel sektörun kamu sektörunden daha rantabl çalıştığı gibi bizce aoğruluğu cok şüpheli blr varsayıma dayanmaktadır. ÖZBI sektörCn de, kamu sektörünün de rantotrt calışonı ve calışmayonı vardır. Bu geniş ve gün cel tartışma konusuna burada girmek gereksızdır. Yalmzco iilkemizde de rantabi bazı kamu sektörü işletmelerinın kurulmuş olduğu ve bundan sonra do kurulabıleceğini belırtmekle yetineceğiz. SSK fonlarının ozel sektöre kredi ola rak verilmesi önensi yeni değıldır, gecmiş yıl larda da zaman zoman, özellikle SSK Genel Kurullarında ortaya atılan ve hic de olumlu karşılanmayan eski bir düşüncedir. Bugün yenıden ilerı sürülmesinın nedeni. özel sektörün ıcmde bulunduğu kredi ve para darlığı olsa gerektır. Bu öneri ile özel sektör, kendisinin ödediği primler kadar finansman kaynağını SSK'don sağlamakla prim ödeme yükünden de kurtulmayı amoclomış olmaktodır. Aslında ozel sektörün bır bölümü SSK gelirlerıni kredi olarak kullanmanın formülünü zaıen yıllarca once bulmuştu: Zamanında ödenmeyerek borclanılan İşveren sigorta primlerı borc foIzlerinin pek düşük olmosı sağlanarak işverenlerce en ucuz kredi gibi kuHonılmıyor muydu? Bu uygulama yıllarco Kurumu zorara sokmadı mı? Acaba son zomanlarda borclanılmış pnmlerin toplanıimasmda birazcık ciddl aavranılmcsı da sigorta fonlarının özel sektöre ayrılmosı önerisinm yenıden ortaya sürüımesinde rol mü oynadı? Söz konusu raporda bir yosa İle Devtetin de Kurumun finansmanına kotılmasının önerıldıği haberde belirtiliyor. Bu öneri yararlanılmak istenen SSK fcnlarının bırakacağı bos luğun Devlet baboya doldurtulmasını amcclosa gerek. Böylece Devlet de dolaylı olarak ozel sektöre bıraz daha destek sağlamış olacak. Sonuc olarak su söylenebilir: SSK'nın blrikmış fonlannı değerlendlrme ve yatırım polltikasmın, kurulduğundan berl yetersız olduğu doğrudur. Bu fonların üretime dönük yatırımlara yoneltilmesı de Kurumun parasal geleceğini kurtoracak başlıca cözümdür. Ancak. bunun öıel sektör eliyle yapılmasını haklı gösterecek cıddi bir gerekce yoktur. Yatınmlonn nasıl ve hangi alcn:oro ycpılması gerektigi 1517 ve 2158 sayılı yasaiardo acıkca behrtılmlştir. Bu ycsalar. kurumun, fonlarıylo kendlsinin gelir geürici müessessler kurmasını ve üretime dönuk kamu kuruluştarının yatınmlarına katılmcsını öngörüyorlar. Bu yasalar yürürlüktedirler ve uygulamoyı bekiıyorlar. Ku rum yönetimlerinın uygulamaktan kacmdıklan bu yasoların hukumlerini bir an önca yerine getirmeye calışmak yürünecek en coğru ve en yasal yoldur. 13 OCAK 1982 Gözleri SSK Fonlarında SSK'NIN BİRİKMİŞ FONLARINI DEĞERLENDİRME VE YATIREV1 POLİTİKASININ, KURULDUĞUNDAN BERİ YETERSİZ OLDUĞU DOĞRUDUR. ANCAK ÖZEL SEKTÖR TEMSİLCİLERİNİN ÖNERİLERİNİN DE KABUL EDİLÎR YANI YOKTUR. YATIREV1LARI GÖSTEREN YASALAR VARDIR VE UYGULAMAYI BEKLEMEKTEDİR. Cumhuriyet Sahlbî: Cumhuriyet Matbaacılıkve GazetecHttçT.A.Ş. adına NADİR NADİ Cenel Yayın Mödürö:. Müessese MOdürO: YaziljlefiMüdürü: Basar, v» Yayan . HASAN CEMAl EMİ NE U5AKUGİI • OKAY GÖNENSİN Dr. Engin TONGUÇ Yatırım Bonkası ve Devlet Plönlama Teşkilâtınca güvenılir ve kârlı olacağı belirtilen, önceiıkle ara ve yatırım malları üretimine yönelik, sermayesinln yarısından fazlası kamu kesimıne oit olacak şekılde kuruluşlara kotılmok suretıyle ışletir.» Görüldüğü glbl, Kurumun fonlannı verim I! blr şekılde değeriendirmesine yasal durum uzun b r süre elverişli olmamış. ancak 1972 ve özellikle 1978'den sonra yasM yol açılmış tı* Bu yolun acılmasında birkac idealist ile siycsol iktidar'or başlıca rolü oynamışlardır. Kurum yönetıcilerinin coğunluğunun uzun 8ü ren bu yasal tıkanıklıktan yakındıkları bile söy lenemez Böylece Kurum, yıllarca. blrlkmiş fon larını bankalarda düşük faizll hesapıara yatırmış, hükümetlerin cıkardıkları özel yasa hukümleriyle de zorlanarak yine piyosodakin den düşük özel falz tarifeleri İle Devlet tahviiı almış, Kurum yönetimine de etklnlik alan; olarak yalnız toşınmoz mal satın alıp klra gelirinden yarorlanmak gibl oz verimli bir uğıaş kclmıştır. Üstelik bunlann klra gelirleri de hic bir zamon piyasodakl düzeye yükselti lememiş ve klralar duzenll olarak toplanama mıştır. Bu durumda, gercekten her sıkışıklıkta prim yükseltme gib! kolay blr yola gidllmlş, en sonunda cok önceden görülup de kulak ardt ediien parasal durumun kritik noktaya erişmesiyle Imdat düdüklerl cekilmlş ve hlzmetlerde kısıntıya gldilmiştlr. ömeğln sağlık hiz metlerinin geltşmesinl yavaşlatmak, bir kısım llâc, bedellerinl slgortahdan almak gıbl ge'iri arttırmaya değıl, glderl kısmaya yöneük sınırlı, gecici olmcsı kaçınılmaz ve koîay on lemlere başvurulmuştur. (Bu arada, hastalık sigortası fonlarındaki yıllık 9 milyar gelir faz losının sağlık hizmetlerinin finonsman ve ge liştirilmesinde kulianılmak yerlne nicin ocık veren öbür sigorta kollorının oçığını kapomok ta kullanıldığını da sormak gerekir ama. bu konu yazımızın kapsamı dışındadır). Böylece ku rum, yıllardanberi geliri üretime dönük yatırımlarla orttırmak gibi etklnlik, yorucu ealışmo Isteyen ve yöneticilere sorumlulukla dert ten başka bır şey getkmeyen zor yolu tutmok yerine, hazır geliri harcamanın kolaylığını sec mıştir. Sankl elindeki sermayesiyle etkin bir ı$ tutacağına katının kira geliri ile geçinmeye calışan. hazır yiyicl bir emekli memur söz ko nusudur. 1517 ve 2158 sayılı yasalarla yapılan değişlklikler Kurum yöneticllerince ne benimsenmlş, ne de bunlann uygulamosına girlşmek icin gerekli hazırlıklar yapılmıştır. Hep edHgin plosmon polltlkası savunulmuş. getirilen yatırım önerilerinin bir sosyal güvenlik ku ruliışunun görevleri arasındo olmodığı tezi ileri sürülmüştür. Kurum yönetimindekl fşveren temsilcilerinln birıkmiş fonların kamu sektörü rra gitmeslnl hoş korşılamamalorı bır ölcüde dogaldır, edllgin yatırım politikası tutucu bu rokratlor icin de en azından bir sorumluluktan kurtulma yoludur, ama konuyo asıl sahip c>kmcsı gereken Işcl temsilclsi yöneticilertn gere ken caba, etkinlik ve desteği göstermemlş ol malorının bağışlanacak yanı yoktur. Bu so nuncular gecmişe baktıklan zaman, bu düşüncemi kanıtlayacak blr yığın oioyı herhal de anımsayacaklardır; üretime dönük yatırırrları yönetebilecek blr merkez örgütünu de kapsayan kurum merkez örgütü reorganlzasyon colışmolannın ve hazırlanan tasonların ciddlye alınmoması, fabriko glrlşlmlerinl engeHeme ve geclktlrmeler. Mllll Savunma Bakanlığının başlattığı «Kamu ilaç Sektöru Ore tim, Dağıtım, Tüketim ve Eşgüdüm Protokolu» tasarısınm akıbetl Hangi birinl soyayım? De ğıl bu capto konulorda, Kurumun kendi hlzmetlerinde sovurgonlığı önle cek örnegln bir matbaa kurulması. büyük kentlerdekl sağiık kuruluşlarının yakıt Ikmalini yopacak bir ser visin acılması, yahut oksijen qereksinme!erini karşılayocak bir vapımevi kurulonosı gibl ufak girişimlerde bile yönetim kademesinde kopan fırtınalar unutulabillr mi? Sonuc olarak, bugün halÖ kurumdan üvey evlât Işleml gören bir ilac fabrikasından başka ortada birsey yok tur. Kısacası Kurum, 1517 ve 2153 soyıiı va sa hukumlerini uygulamaktan elinden geldiğ n ce kacınmıştır. ••• Işverenler Kurumun yatırım politikasını eleş Cumhurty«tMs<baaetfı1CT«Qazetacnn(T.A^. Posta Kutusu: 246 IStanbul Tel: 20 97 03 ( t H t l ) BCBOLAK. ANKARA:Kom>rSek*kıtOv24MY«nl«»rılr Tel: 17 58 251758 66 ldare:18M3S İZMİR: Hıllt Zlyı Bulvsn No: 65/9 Tel: 2547 09131230 ADANA: AiatOrk CıddMf, Tark H«v* KurumaTshntKMİ/t Te!:1455Ol9731 TAKVtM İMSAK 6.40 OÜNEŞ 8.23 İS OCAK 1S« 6ÖLE İKİNOİ 15.48 AK$AM 18.02 YATSI 1939 (5QylÖnCEl (Cumhuriyet Dün Istanbul 1S32 6enesinin en bahth/ar günlerınasn birini yoşadı. Bü yük Gazi dün Ankaradan şehrimize geldi ve İstanbul'un misafirl oldu. Büyük Gazi şehrimlzl teşrıfleri sırasında merasım yapılmamasını emir buyurdukları icin bir karşılama programı hozırlanmamıştı. Fakat buna roğmen holk sabahın erken saatlerlnden Itibaren taraf taraf ve semt semt Haydarpaşa'ya gelıyor ve gor harlcinde vapur iskeleslyle rıhtım boyunda heyecanlı insan safları teşekkül edlyordu. Gazi'mizi getiren tren Haydarpaşa'ya girdiğl zamon heyecan son haddinl bulmuştu. Gazi Hazretleri nihayet hususl vagonun kapısında göründüler. Çok neşell Idiler. Kendileizmfr 12 Ege bölgesınin 1931 senesi zeytınyağı üretlml hakkında mahalll Ticaret Odalarındon ve kaymokamlıklardan gönderllen malumata gö 13 OCAK 1932 Gazi Hz. îstanbul'da rını selamlayonlaro baktılar ve kendllerini karşılo maya gelen herkesin el;n sıkmaya hatırını sormofO başladılar. Kendilennl Dolmabartce Sara/ına götürecek olan Söğütlü yatına binmek uzere dışanya cıktıkları ando coşkun ve sıcak bir tezahüratla karşıloştılor. Büyuk Gazl'nin blndiği yat Kızkulesi önlerıne gel dlği zamon butün vapurlar dudük calarok kendılerni selamladılar. Söğutlu yatı sact on bl ri ceyrek gece Dolmo&arıce nhtımına yanaştı. Burada Gazi Hazretlerınl hemşireieri Makbule Hanımefendi karşıladılar. Reisicumhur Hazretleri dun sarayda istirahat etmişler ve hic bır yeri teşrif buyurmamışlardır. re rekoltenln 9 milyon kllo dolaylarında olduğu an laşılmaktadır. Bölgenin 1930 senesi zeytinyağı rekoltesi 35 milyon kilo fdl. £V€T HflVIR OKTAY AKBAL Onurlu Bir Üye Olarak..., okurlardan... Okuma sevgisinden ayrı düşmek Nlce okul bitirmlşlerimiıhı okuma seveislnden uzak kalışlannı duşiinmek içbnlzde depçik bir acıyı olusfuruyor. Şöyle bir bakıyorsunuz, onca insanlar arasmda okuraayla ügi kuranlann azlıfiı çdoyor karytmıea. Bu acı pörünüm karsısında düşünün blr İnsan nasU uzülmez? tnsanm lnsanlığmı senglnlestlrecek olan Idtaplann otnınmnsı ne gtizel şey! Devletin önemll görevlerlnden birisl de bu olsa gerek. llkln okul Idtaplıklan sanat v» billm degerl olan seçkin Htaplarls. rcneinlestlrilmell, öğTencilerln oralardan yararlanmasma gereken ötlzlllc gösterümeUdlr. öbür yönden, bu konuyu salt TUrkçe Oğretmenl^rine bırakmamalc ge rekjvor. Bu arada aynca sınıf Idtaplıklarıran da seçkin kltaplarla kurularmsı önemlldlr. Ancak, bu da derlet gözetimlnde yürütülürse lyl olur sanırrm. Görevlendirllen jetldll kurullar bu i$i yürütebUİrler. öğrencl buralarda okudukTanyla geçmiş çağlan tanıdığı gibi en önemlisi de eağınm Insanı olabilmelidir. Bugün okullardaM TUrkçe ve edebiyat kltaplannın hazırlanıslarmdaki eksiklikler baîhbaşına Ü7iSrinde durulmaa gereken blr konudur. O ders kitaplannda nice boşluklar çılaypr karşıımza. öncelikle o Mtaplara alınacak par caîarm okuma, düşünme sevglsinl oluşturacsk nitelikte olmalan gerektr. Oysa, bu özelliktekl konulara pek az raslıyoruz. ögTencinln ügl du.vmadığı parçalan çogaltmanın ne anlaım var? Aynca böyle kitaplann şu ya da bu kişllerin kawnç arnacıyla değll, devlet denetiminde olıışacak komisyonların elinden çıkması beklenir. Ötrencilpr yaşamîa ilglsl olan, düşiincevi, duyguyu besleyen et klleyicl metinler lstiyorlar. Onlan konulara »evgiyle bağlayabilmek !çin en aandan değindi£im eksikierin giderilmesi gerekiyor. Bütün bunlann yanında en Bnemlisl de öğretmen, okuyan klşi olacak. Bir de öğretmenin okumayla ilişkl kurmayan biri olduğunu düçünürsek vann öte yanıru siz duşürün. O zaman öğrenciden okuma sevpisini kazanmayı nasıl bekleyebiliriz? Bir de yayın orpanı olarak (renis kitlelere seslenen t«îe".izyon ve radyoya okuma sevgisinin yavpınlaştınlmasmda büyük «orevler düşüyor. Ancak bu kurumlarm bu yöndeki çalısmalannı pek göremiyonız. Oysa, bu gCrer yürütülse ne früsel olurdu. Evet, okums sevgisini engelleyen çok yönlü nedenlerle karşı karşıyayız. Bunlar glderilmedikçe nasıl azaltıIır bosluklarımız? Agaç bile çiçeklenmiyor gün degrneyince. însanoğlu okumanm djşında kaldığı süre içinde nasU ÇİQ«klensin? Çocuklanmmn, gençlarimİ2in özlü kitaplardan gerekli insanhk besininl alrnaktan yoksun kalmalan ne büyük bir boşluk... Sanat ve btlim değerl tasıyan kitaplarla dostluk kurmadan klşllik kasanmamır, güzelliklere, incellklere yönelmemiz mümkün müdür? önoelikle okuma »evgisinin okullanmızda yeterince kazandmlmadıŞ^ı bilinen bir gerçek. Sürdürülen ögrettm çogu kere uygulamantn dumda: kuru, sıiacı, ezbere dayalı kurallar İçinde sürtlp Ridiyor. Okumay» llgl duyanlar yok denecek kadar sz. Bu boşluk. birtatam yanlış yontemler vüBÜnden yıUar geçtikçe dah« da büyüyor. Gerçek bu olunca da kafalann ışıktan yoksun kalacagı besbellt. lltein bu uçurumdan kurtarmsk gerekiyor Insanı. Yoksa; kuru, dar çerçeveli, tnsana, dogaya mmeyen bir kaf» yolculuğuyl» nereye varüabilir?. Şevket TÜCEli Emekli Öğretmen Zeytinyağı üretimi «... Dünya mlMetleri ollealnln eflt haklora sahip serefli blr üyesi...», «İnsan hak v« hurriyetlerlnl, mllll dayanışmayı, sosyal adoieti, ferdin v* loplumun huzur v« tefahını gerçektastirtney] »e temlnot oltına almoyı mümkün kılacak demokratlk hukuk d»vletinl bütün hukukl ve sosyal temel!eriyl« kurmak»... Anayaso'mızın başlangıc bölümünden iKI porca sundum size™ 1961 Anayasası'nın boşlangıç bölümünde yer olon bu göruşlerin. düşünuşlerln gecerll olduğu kuşkusuzdur. Bu tür evrensel hukuk ve İnsan haklan kurallannın yenl Anayasa'da da yer alacağını düşünmemek olonaksitdır. Dünya milletlerl ailesinin esit naklora sahip onurlu blr uyeslylz. Burası kesln... Türkiye'nln elll mllyona yaklaşon halkı "insanlık" haklarına, özgürlüklerine ötekl ülke halklcırından daha eksık. daha az, daha Kısıtlı olarak sahip olmak istemez.. Bu özlerrri. tetefll kimse ondan alamcz, cünkü Türk ulusu 'onurlu blr topluluk' olduğunu türlü yollardan kanıtlcmıstır. Onu çıkmazlara sokanlar zoman zaman yönetimin başına gelen becerıkslz, başarısız, ya da kötunlyetll yönetlcller olmuştur. Bunu da heplmlz bilmekteyiz. Demek kl Türk holkını, günden güne kücülen. günden gün» belirll demokrasl cızgisinde. toplumsal haklar olanaklar karşısında bır bütün haline sokon dunyomızda 'hayır een bu hak ve özgüriüklere lâyık deâilsin' diyerek Ükel bir toplumun Insanı otarak yaşamayo mahkum edemeyiz. Herşeyden önce, ceşitli antlaşmalarla 'dünya milletlerl aıleslne' kendlmizl boğlamışız. Atatürk bunun öncülüğünü yapmış, Türk ulusunu cağdas uygarlık düzeyinin üstüne cıkarmak ülkusünü, amacını vermiş, yaşamı boyunca bu yolda her türlü girişimi yapmış; boşarmış da... Bir üyesi olduğumuz Bırleşmiş Milletier, Avrupa Konseyl, NATO gibi uluslararası örgütlerin ötekl üveierinden geri kalır bir yanımız yoktur, olmomalıdır... Hclkımız da 'şerefli bir üye6i' olduğu çağdaç uygarlık dunyasında yaşadığının bilincindedır. 1946'dan bu yana oyiarıyle iktidarları yönetim yerlerinden indirmiş, yenl ıktıdarlan o yere cıkartmasını bilmlştir. Emekli yargıc alboy, avukat Emirı D«ğer'in 1979'da yayınladığı 'Acıklamalı Anayasa' adlı kltabını bir kez daha okurken bunlon düşündüm. Önsözde Değer, «Anayasa blr devletin esas yapısını, kuruluşunu, kurumtanyle Işleyişini kişinin hak ve ödevlerini, sosyal hak v* ödevleri gösteren siyasal ve çok önemll bir belgedin dedıkten sonra 12 Mart 1971 döneminde yapılan Anayasa değişıklikierinln nedenleri üzerinde duruyor. Bilindıği gibi. 61 Anayasa'sı beş kez değişikliklere uğratılmıştır. Emekli yargıc albay Emin Değer blr yerde bunun bır nedenini şu bicimd» yorumluyor: «Smıflı Wr toplumda, devletin yapısı v« egemenliği kullanocak organiann işleyişind», elbet, ekonomlk yapıyı belirteyen güçler etkiii oiacaktır. Bu gücler, zamanla yönetilen çoğunluğun, yani halkın yönetime ağıtiığını koymasını Istemezler. Anayosa'nın getirdiğl 'temel haklar v e özgürlükler' Işte bu nedenle lüks sayılmıştır. Özgürlükler ve haklor, 1961 Anayasası'nın en önemli özelliğidlr.» Avrupa Konseyi'nin temsilcilerl bl r suredlr ülkemlzde göruşmeler yapmaktalar. 'Şerefli blr üye' kobul ettikleri Türkiye'nln en kısa zamanda coğulcu demokrasiye dönmesi dostlarımızın dıleğidlr. Llberal tutucu, sosyallst. hatta komünist uyelerln yer aldığı bu kuruiun öğrenmek Istedlklerl arasında yenl Anayasa'nın coğulcu demokratik yaşamı gercek anlamıyle kurup kurmayacağı vardır. Bir tutucu uyenln 'Blr cok portl kurulacak mı? Komünist Partısl de bu arada kuruiocok mı?" sorusunu Danısma Mecllsl Başkanı Prof. Irmok'ın «Anoyasa'nın ana cizglsl demokratik olacaktır. Yanl ceşitli partiierln kurulmasma Izln vsren blr Anayasa olacaktır, coğulcu olacaktın diy» yanıtlaması gelecek acısından umut vericidlr. Coğulcu demokratlk yaşam Batı ülkelerlndekl g;W, parlamentoda slyasol görus v« düşünuşlerln tam olarak temsll edllmeslne olanak eağlayıcı, yanl yelpazenin tüm kanatlarının siyasal yaşcmda yer bulmosı blclmlnde olursa, 'dünya mllletlerl ailesinin «9>t haklara sahip serefll blr üvesr olan Türkiye, uygar ve cağdas dünyada güclü, saygın, etkln yerlnl almış olacaktır. Gereksiz zaman harcamadan blzlerl coğın gerısine ceken eğillm>ere. cevrelere sırt cevlrerek, Atatürk'ün 'cağdas uygarlık düzvyl' Olkusünde onlomını bulan blr yöntemle, bir tutumla, Türk demokrasisinl sağlam temeller ustünde yüceltmek göreviyl» korsı karsıyaytz. Ana otobüs duraklarına tuvalet yaptınlacak Sayın Gazetenlzin 15 Ekim 1981 tarlhll nöshasmda yayınlanan tYolcular Anlayıs Göstermell» başlıklı yozı Incelenmiştir. Toplu taşımacılık hlzmetinde bulunan Beledlye araclarında yolcu cdedinl belirten tabelalar, oraclorda asılı bulunmaktadır. Ancak, araclarda bellrlenmiş istlab hadlerine uymak, araclorın yeterslzilğlnden mumkün oiamomaktadır. Kamu volcu toşıma hlzmetine v«rll«n aracların, horeket saati programlanna göre sefer yopmolarına azami derecede özen gösterilmekte bu arada arac poreonelinin mübrem Ihtiyoclorı İcin de zaman ayrılmaKtadır. Bu arada ana terminal noktolarında VC yopılmosı İcin başlatılan ön hazırlıklar sürdürülmektedlr. öte yandan personelin calışma saotleri, sozlesm»lerle belirtilmlç olup, şu esoslar dahilinde yürütülmektedir: 1. Toplu Iş sözleşmesinln tGenel calışma saotlerl ve fazla calışmaı başlığı altında düzenlenen 36'ncı maddesinin (a) bendi hatlarda istihdam edilen şoförlenn günluk calışma müddetlerlni günde 7,5. haftada 45 scat olmak üzere düzenlemiştir. Toplu iş Sözleşmesinln 37'ncl maddeslnin (b) bendl: «İscilere Işin özelliğine göre ara dinlenmesl verilir. Şoför ve Biletcllerle benzeri hareket Işcileri tercihen tatilslz calıştınlabilir. «Hükmünü öngörmüştür. Yine aynı maddenin (d) bendi İse. şoförlerin haftada 1 gün 3 saats kadar tatilll serviste calıştırılabilsceğini, bu ara tatilinln 1 saatten fazlosının calışılmış gibi sayılarak fazla mesal şekllnde ücret ödeneceğinl hüküm altına aimış bulunmoktadır. 2. Yüksek Hakem Kurulunco yenlden yürurlüğe konulan Toplu iş Sözleşmesinln 63'ncü moddesl uyarınca; yemek bedell 65 TL olarak soptanmış, hareket kısmında calışan şoförlere Işlerl lcabı, yemek yemeye vakitleri müsait olmadığından, yemek bedell olarak calıştıkları beher gün İcin 65 TL verilecegl hükme bağlanmıştır. 3. Toplu iş Sözleşmesinin iş dislplinl ile ilgil! cezalar bölümünün 163'ncü maddeslnln (a) bendinln 1'ncl ve 2'ncl fıkraları; Taşıtlar Dairesi Hareket kısmında calışan tşcilerin Işe gec gelmelerl karşısında nasıl blr cezal müeyylde uygulanacağını acıkco izah etmiştlr. Buna göre, tayin edilen zamanı 30 dakikadan fazla gecirmiş olan Işciye, o gün icin işveren tarofından iş verilmeyebilir. İşciye İş verümlş ve ca'ışmış ise. ceza sırasına göre 1 ihtardan 1 yevmiveye kadar, Işcl Işe 30 daKikadan fazla cec geldiği halde iş verilmemlş İse ihtardon 2 yevmiyeye kodar ceza verılmektedir. Bilgilerinlzl rica ederim. Saygılanmla Bosın Yoyın vs Turbm Müdurü ibrohlm ERSEYREK HALKALI PROJESİ NE OLDU? Konut sahibi olabilmek araaoyla 2 yıl kadar önce îmar vs lskan Bakanlıgı"na baglı Arsa Ofisi'mn «Halkalı projestne» girdim. Bu nedenle Emlak Kredi Bankası'na 10 bin lira yatırdım. Ancai: projeden bugür» kadar hiçbir ses çıkmad;. Her soruşumuzda BakanJıktan yönetmelik bekliyoruz deniliyor. Bu tam 2 yıldır böyle sürüyor. Sayın Bakandan şumı rica ediyoruz; eğer Halkalı projesi yürüyecekse beklemeye razısrız, tek ki bu umudumus sürsün. Yoksa boşuna mı bekliyoruz? Bu komıda bir açıklama yapılırsa memnun oluruz. Bfllent ÇAKIR tSTANBTJL REKlAMVERENiN Daha İ^T rekiara yaptrrmak ve ajansınız ile diyalog kurabilmek için bilmeniz gerekea her şey: • Manrul veya rıirmetinizi nasıl "yerleştirmelisiniz"? • Televizyon için "en iyisi" Basıh ilanlar için "en iyisi" Padyo için "en iyisi" Açılihava ve transit reklaralar için "en ivisi" Direct Mail için "eniyisı" •Birreklam kampanyasımn önö, arkan Daha iyı televizyon yapımlan Daba iyi basın iianları ve basıh işleria yapımlan Reklam araştırması yapılabilir mi? Kampanya yayın planı nedir? Beklamda gerçek ve doğru Daha iyi müşteri nasıl oiunur? tittrinZsi, vertftn Taitiff. Oırjjn'ı Scîsl, Tm ff Jjo IL'tı/t fatt* pvlu sMtrıîttnîı, Jtarfıltyah KARA KAPU KİTABI Azlz ve değerll dostum, NURÜLLAH BERKin kaybındon doğan derln acıyı, bütün sanat cevresiyle yürekten paylaşınm. YAHŞİ BARAZ Acele Satılık ARSA 150 metrekare Kanarya Sögütlöçeşme Mestan Sokak. Tel: 20 97 03 VEFAT Erzurum eşronndan merhum Tevflk Şamlı ile Salme Şamlrnın kızlan, merhum Ahmet Zıya ıİ6 Seher Eyüboglu'nun gelinıeri, Reşat Görgü, Mustafa ve Abide Eyüboğlu'n:jn yeâemeri Güzin. Melok. Lale ve Aylonın ablaları, ST.naz'ın cicis:, irem'in ennesı, Husrev Cinısli ve Firuzar Buytoc un baldızları, Aksoy. Ergil ve Cennet ollelernin yeğenleri, Sadrettin Eyüboğlunun sevgill eşl, Emekli Öğretmen BİR OKURDAN ELEŞTİRİ Garetenlri 5 yjldır okunıra ve dikkatll okuyuculardan sayılınm. Böyle bir glrişteu ionra yazmak Istediklerlml söyliyejim. Son birkaç aydanberi tüm yazılarda gözle görülür matbaa hataian var. Bunlann düzelnıe diğini görünee ds sM uyarrn:iyı görev bildim. ÇitakU bu hatalar öyle boyutlarda ki. b;r \'a.zının içeriğinl vo yorumun ı değiştirebilecek nlteltkte. Bu tür yanlışhklarm düzeltilmesi dileğiyle saygılar ve başanlar. M. Zsklr KATNAKÇI Beypszan / ANKABA KONGRE Istonbul Umum Karagözcüler Kuklacılor Hokkobazlir ve il'üzyonistler Derneği'nin Olağanüstü Genel Kurul topîant'Si; 2 şubat 1982 salı günü saat 15.00'de Dflrneğırr.tin Sıroselviler No: 61 Daire: 12 Taksim adr^sınde yopılaraktır. (Coğunluk olmadığı halde 8 şubat pazort68i aynı saatte) Gündem. isim değişikliğl. Tüm üvelere duyurulur. YÖNETİM KURULU ACELE SATILIK TELEFON Sahibinden. Yeşilyurtta 50 bin peşinle 75 bine acele satılık telefon. Tel: 28 0314 KAYIP 36439 sayıU Hayat S.gorta poliçemı zavl ettim. Hükürnsüzdiir. Şerlf PtSHl N • İlkokul diplomamı kaybettim. Geçereizdir. KÖzım TOÖAN İLHAN EYÜBOĞLU 12.1 198? günO vefat etrrıştır. Cenazesı 13.1.1932 carşambT gunu (bugün) oğle narnozındon sonro Şişll Camli'nden kaldınlarak Aşiyan'da toprağa verılecektir. Tanndan rarmet dileriz. AİLESİ