Catalog

Cumhuriyet 1 MAYIS 1981 'Birbhlerinin gerçek adını o ANKARA, (Cu"ihurivet Bürou) Askeri Savcıliğm iddicamesinde sanıkiarının tümüün yasadışı Devrımci Yol orütü üyesi olduklan belırtiie3K ıMaddi ve monevı sonık urumunda bulunanlann kod iimleri kullandıkları, birbirleriıi gerçek isimleri ile tanımalikmrı» acıklcnıyor. idctıcnamede sanıklorın ço junluğunun gercek kirnr>klerııın yakalanmaiannı ızie/en junlerde yapılan yüzleştirme ve ?a (otoğraf üzerindeki teşhıser sonucu anlaşıldığı beürülilor. İddianomede Gciları geçen aazı sanıklann kod isimleri şo/ le: «Samklardan Seyit Kocakuşak (Ali Haydor), Dogan Can (Hasan), Hıdır Durmaz (HüseVin veva Hıdır), Metin Oguz (Küçük Ali),), Kadir Sevimli (Mehmet), Mahmut Kök (Metin), Abdulloh Bulduk (Kamil). Seyrani Karabulırt (İrfon), HDIİI Salmanlı (Rıza), Gokşen Çtftci oglu (Zeynep), Yüksel Dagıog lu (Ali), Fatih Mehmet Ertekin (Fuat), Cemol Akın (Cofer). Ömer Tunca ise (Tamer) kod odlarını kullandılar ve bu adlar \a birbirleri ile ilişki kurdulor.» Iddianamede devrimci vol odlı örgütün kuruluş ve İlişki i çinde bulunduğu öteki kuruluş larla ilgili bölüm şöyle onlotıiı yor: «Devrimci Yol islmli yasadı8i örgüt Türkiye Haîk Kurtuluş Portisi Cephesl (THKPC) ku rucu ve teorisyenlerinden ölu Mahlr Cayan'ın görüsleri doğrultusurtda horekei eden kesin tisiz devrim iikesini benimseyen ve ancak öncü savoşın başlatılması zomanının henüz geimediği ic)n, dıreniş komitele rinin oluşturulması gerektlğini lleri sürmektedir. Direniş komitelerini mutlaka silohla techlz etmişlir. Toplumun kasaba köy mahalle gibi bircok birim Isrde kamttelermi kurup eyiertıe gecirdi. Oluşturulon komil» ler vasıtasıyla odam cldurme, gasp, saldın, ve haklanndcki suc dosyalon birlikte değerlen dirilerek birleştirildi. DEVLETİN ESAS YAPISl Cağın koşullanna uygun bif dunya görüşünü benimseyerek devletin esas yapısını, kurulu şunu ve isleyislni düzenleyen, Cumhuriyet idaresinin nitelikle rine uygun olorok inson haklarına bcğlı, miUI. demokratik io ik ve sosyai hukuk devleti fik ririj bulun müesseseleri ile ger cekleştiren, egemeniik ilkesiyie Türk ulusu ve ülkesinin bölünmezliği ükesinl esaslara baglo yon, devlet yetkililerinin sınırlo rını, kullanış şeklini orellikien ni, temel hak ve ödevleri kisi lerin hok ve gorsvlerini gösteren, Türk roplumunun siyasal ekonomik ve sosyal yapısını o lırşturan T.C. Anayasasmı top lum yopısım biçimlendıren ana yosa karekterindeki diğer hukuk kurallonrtı, başk Q deyimte anayosol duzenini sıioh zoruylo değiştirerek tek bîr sınıf esasıria dayanan bir düzen ge tirmeyi amaçlayan örgüllerden olan Devrimci Yol üyesi sanık ların oiriesip silahlı cete teskil ederek Ankara Şentepe ve Ma mok bölgelerine hücreier seklinde yertostiler. OrgütlendiIsr, hiyerarsik bir disiplin icin de hareketto, ornoclonna ulaşmak İcin, voriığı zorunlu olon silahlarta odom öldurme, gosp, patlayıcı madde atma, kurşun lama gibi eylemleri yoptılar. İPSD Marksist ve Lenintst idetoiojryl benimsemis o!onlar torafın don önce yasal olorak kurulan İPSD, daha sonra siyosol ortarra vesite sayorok planlı ve sis temli bir şekilde calısıp örgüt\endi. Ülkedeki işsizlik pahalılık ve ideololik ayırırrrtarı is!eyeretc amoclonmn propogandasını yopt'^or ve eylemlerde bulundutar.» Askeh savcılığın Iddianamesinde yer alon bazı suctar v« deliller şöyle sıralanıyor: «Dsvrimci Yol ve Kurtuluş od lı yasa dışı örgütler arasmda Ankara'da haziran 1980 ayı içerisindeki surtuşme ve hesap iaşmo orttığı gibi yoso dış; fa aliyet ve eylemierde bulunu!du.s Askerı Savcılığın ıddianonıesınin 335 38'ıncı scyfaiarında belırlenen suclarla adları gecen sanıkiarın tüm'jnün ışsizl.k ve Pahnlıl'klc Sovas Derneği'nin (İPSD! ^enpatizanı ve savunucus,1 oldukJcrı behrtilerek şövte denilivor: aSanıkların tümü bu dernegin yönetici ve eylemleri torafındon zorlamo neticesinde veya isteyerek evlemfere katıidılar. İPSD 20 mayıs 1968 günu Istanbul'da Hikmet Kıvılcımlı ve arkadoşları tarafmdan kuruldu. Demek daha sonra Türkiye Ko minist Partisi'nin göruşleri doğ rultusundo laaliyet gösterdi. 26 nisan 1S71 torihinde Sıkıyo netim Komutanlığınco kopotılan bu dernek S ağustos 1974 günu Akif Şîmşak önderliğinde yeniden kuruldu. Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı derne ğin faaliyetierini durdurdu. Dernek 27 m a n 1980 tarihirte kadar faaliyetierini sürdürdu. Yosal olarak Hikmet Kıvılcımlı'nın görüsleri dogrullusundo yasa dtşı olarak da önceleri (vol) daha sonra (devrim fedaileri) adı alttnda faaliyet gösterdi. Genellikle İstanbul'da ve Ankara'da biidiri dağıtmak, yürüyüş, miting, seminer, konterans duzenlediler. bilmîyorlar.. doğru ateş etti gozcu'ük yapan Süleyman ile birlikte olay yerinden kactılar Bu saldın sonucunda Şahin Bingöl öldü. BÖLGE SORUMLUSU SELİM Bötge sorumtusu Seltm tespit ve talimatı uzerine MHP Yenimahalte İlce Başkani olan Hasan Atasoy'un öldürülmesine karar verildi. 2Z Mayıs 1980 günü sobahı Seiim, Cemal Akın ve Ömer Tunco 06 SR 812 numaralı bir otomobili caldılar. Hasan Altmsoy'un Altındağ'daki evinin önünde beklemeye başladılar. Hasan Ata soy saat 08.15de evinden C>kıp otomobiline binmek üzereyken sanık Ömer Tunca yaklosıp üc el ateş etti. Hasan Atosoy hayati »ehlike teskil edecek şekilde yaraiandı. Sanıklar otoya binip olay yerinden uzaklaştılar 1977 genel secimlerinde MHP senatör odayı emekli alboy Cevdet Korol'ın MHP ve ordu icindeki etkinliği bulunduğu icin Sel'm'in talimatı uzerine öldürülmesine karar verildi. GerekVi on çölısmolar yaptldıktan sonra 11 Ağustos 1980 günü saat 15 00 sıralarmda Cevdet Korcl'ın colıştırdıöı kırtasiyec! dükkânına gidüdi. Cemal Akın yol kavsoğmda Mehmet Öztürk ise dükkânın kapısmda silahlı olarak koruma gorevi yaptılar. Selim icerj girerek Cevdet Koral'a 4 el ateş ederek öldürdü. Sanıklar o'oy yerinden böl gelerine döndüier.ı Devrimci Yoi orgütunün İPSD 'nin omac ve strotejileri farklı olmakla birlikte oslı Ankcro Sıkıyönetim Komutanlığı (1) Nu maralı Askeri Mahkemesi'nin 1980/51 esas sayılı davo dosyasında bulunan Kucüktoy'un yazdığı ve kabullendigi mektuplannda da belirtildiği gibi umurni ve müşterek bir gaye icerlsinde bulunin her iki örgütün birlikte colıştıkları, suc dosyasının incelenmesi sırasın da goruldu. Dosyanın incelenmesinde ayrıca Ankara Şentepe bölgesinde her örgütün sağ görüşe karşı ortak tavır alıp eytem ve faaliyetlerde bu lunduklan görüldü. Bu ortaklık İPSDTı Erdal Ertaşta ete geçirilen tabancanın ekspertis raporu doğruladı bu nedenle farklı amac ve stratejlye sahip olmakla birlikte, her iki örgütün uyesi olan sanıklar halen polislere karşı kışkırttı. Görevli polis ekibi ile açık kimlikleh saptanamayan ve ele gecîriiemeyen kişiler arasında çatışmc oldu. Ekibin uzerine cevreden ateş açıldı. Arife Ateş yakalandı. Çevrede yapıian aramada bir evin bahçesinde naylon tor ba içerisinde bir odet dinamit iokumu, 2. adet fünye saniyeii fiîil ve av tüfeği mermileri bu'undu. Bunlorla ilgili olarak bu evde oturan Menekşe Yılmaz Güldane Ekin, Rebiye Yılmoz vckalandılar. Yapılan aramado ayrıca inşa halirtdeki Ali Ateşe ait evin mutfak kısmında 1 adet 7 65 mm. capında bir silah ele geçırildi. Askeri Savcılığın Dev Yol' un MHP'ne yönelik suc ıddiofirarda bulunan Mesut Karasu, ları ise, söyle sıralonıvor: Kurtuluş örgutunden bir kişinin MHP ANKARA MERKEZ cezalandtrılmasma ilişkin taii İLCE BAŞKANI mat verdi. Mahmut Kök ile Meüörgutün Tuzlucayır bölge sut Karasu odlarındaki sonık sorumlusu, MHP Ankara İlce lar tolimat ve plan geregi Saşkam Şahin Bingöl ün yaEmek Gazetecilik Yuksek Oku kında İstanbul'o gidecegini iu'na giden yolun iki tarafında Zeytinburnu semtinde görev ayerlerini aldılar. Otobus durağı lacağmı büdirdi. Ve öldürülme yönünden gelen bir grup bunsine ilişkin taiimatını verdi. lardan şüphelendi ve içlerinden 3u kisi ile ilgili bilgiler tcplanbiri silahına dovrandı. Bunun dı. Sanık Ömer Tunca ve açık üzerlne Mahmut Kök ile Mesut Korcsu ateş actılar ve olay ye kimlsği saptanamayan Süleyrinden uzaklaştılar, bu olay so nifln Kurt isimli bir kişi 4 aralık 1979 günü soat 18.30 sıranucunda Mustafa Kaya öldü. larında Ankara Abidinpaşa'ya CÛCUKLAR1 GÖTÜRÜLÜYOS gittiler beklemeye başladılar. ZANN1 İLE Şahin Bingöl bir süre sonra 14 agustos 1980 tarihinde otomobil ile geldl. Evine yürüŞentepe Pomuklar mahallesin yerek gitmeye başlarken arkode sanık Seyranf Karabulut'un sından yoklaşan sanık Ömer yakalanmcsı sırasında, sanık Tunca ensesine doğru iki Arife Ateş cocukiannın götürul el ateş etti. Yere yıkıldığını duğü zannı ile mahalle halkını görunce iki el de vucuduno Kıdern Tazminatı tasansını MGK'nin bugün ele aiması bekleniyor ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Kıdem tazminatları uyguicmasındaki oksaklıklonn gîdarilmesi cmacıylo hazırlanan yasa tasansının, Milli Güvenlik Konseyrnin bugunkü !oplontısında eie almması bek leniyor Bakcnlar Kuruluaca. kıdem tazminatı uyg'jlamasmdaki oksakiıkiann giderîlmosı icm hazırlanan yasa tasarısı üzerinae Mılii Güvenlik Konseyi ihtisas Korr.isvonu'ndaki goruşmelenn tamamlandığı belirlendı. Mil'i GOveniık Konseyi' nin bugunkü top'antısında görüşülmesi beklenen tasarı ile «son cıkon 2320 sayılı ktd£m tazminatı yasasının vonlıs yorumlan(Arkası 7. sayfada) BİTTİ POUT1KA Mehmed Kemal B i r Kalem İstanbul ÖĞRETİM ÜYELERİ ÜNİVERSITELER Miili Eğitim YASA TASARISINI TARTIŞIYOR 0 Müdürlüğü Prof. Dr. Özdemir AKMUT 3 ayrı bölgeye avrıldı (Ankora Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakultesi Öğretim Uİstanbol Haber Servisl îstan'oul Milli Etitim îiüdürü Kemal TUren ciün düzenlediği ıllt basın toplaaUsnKia, İstar4Dui'daki çalışmalar hakiunaa bilgi verdi. Milli Eğitim Bakaniığı'ıun egitiııı politüıasında ana il&enin, efiümi üretimB 3>oneltTOe oidugunu, otaımuş teknik eleman sayısmın artmlnaaya çalı şıldıg^u söyleyen İstanbul Mil li Eğitim Mudürü, teknik öğTe tim alei'hins oîan orta öğretim dekı dengeyi değiştirmeye çahştıilanr.ı belinti. Arıcak teknik öğretim yapacak okulların pahalı olduğunu, Vjir teknik okul maliyetinin 45 îdasik lise ye eşdeğer geldiğini büdirerek, İstanbul'da bu öğreUm yılı için ikı yeni meslek oimlunıın öğrenime geçeceğini, 12 meslek okulu inş3atınm sürdüğünü, 4 tanesinin daha programa alın c'agını açıkladı. Kemal Tiiren 4 haziranda ya püacak meslelt o!culu sınavlan sonucunda bu yı\ İstanbul'da bu okullara 4000 yeni öğrenci nin alınacagıru, sınavsız öğren ci alınan kız meslek liselerinin ise kapasitesinitı 5300 bğrencî olduğunu açıkladı. «Bu okulia ra âiiediğimiz icadar öğrenci a lamıyorıız Ama orta ögrenimi mesleğe yönlendirebildiğimiz öl çüde, üniversiteye giremij'en •irencüerin ziyan olmasını, so kaVclarda 'başrooş kalmalannı öalemiş olacağız. Bütlln genç lere, ortaokuldan sonra meslek liselerine baş vurmalan içirı çağn yapıyoruzv dedl Kemal Türen îstanbul Milli Eğitim Müdüılüğürriin önümüz ; delii günlerüe : ayrı müdtir< Ç lük olarak çalışmaya başhyaca gım ds açıkladı. İstanbuı Boga zınm doğusu Kadıiiöy İlkoğretım Müdürlü&ünde 3. Eölge, Haliç'in kuzeyi. Eminönü de daoü Şişli'öe 2. Bblge, Haliçin bat'.sı Silivri, Çatalca dalul Fatüj Üköğretim Müdiirlüğünde I. Bölge rnüdürîük olarak görev yapacaklar. tlltöğretim ınüdürîükleri ve ortaokuliar kuordinatörlükleri bu tiç ayrı Maîi Eğitim Müaürlüklerine uagiı olara's çahşacaklar. • Üniversite Yasa Tasarısı hem üniversiteden, hem de üniversitenin dışından koynaklanan Milli Eğitime il'şkın so runları tek bir yasa icerısınde düzenlemeye yönelmekte. Bu arada bazı fakültelerin özel sorunları tum universitelerin veya tüm fakültelerin sorunu g b* ele alınmaktadır. Bu bokımdan yüksek öğrenimde te meı sorunlon ele olan ve cö zum getiren bir cerceve yasanın cıkarılması ve bu cerceve yasoda tüm yüksek öğrenirni ügiiendiren temel ünitelerin eritilmesi uygun olacoktır.. Bu ünitelerin başında 1961 Anoyasosında belirtilen üniversite ozerkliği gelmektedir. Üniversite ozerkliğinin temelinde düşünce bzgürlüğü yatar. Bilnrı odamı düşüncelerini ve yoptığı araştırmaların sonucunda uloş tığı bulguları her tütiü siyosol baskıdan uzak olarak özgurce acıklayabilmelıdir. Bu nedenle siYasal lktidariann, gecmiş dönemlerde olduğu gibi ünivers'teleri kendi siyosi görüsleri doğrultusunda baskı altında tutabilecek YÖK veya denetleme kurulu gibi organla ro yer verilmemesi gerektlği kanısındayım. Ûniversitelerimizde csıi önemli o!an ve ge reksinme duyulan husus tinsel ve özyönet^el denetimd:r.. Üniversiteler kendi öz kurum lorını bu yolda işlettiği takdır de büımsel özerkükten kaynaklandığı samlan sorunlar onemli olcude azalocaktır.. Bi limsel. yönetsel ve mali ozerklik, çıkorılacak temel yasada bir bütün olarak ele aimmalı korunmalı ve universitelerin kendi sorumluluklannı bilerek. ülke yararına verımii cabaiar yapabilmelen icin gerekli olanoklor hazırlanmalıdır. Rotasyon aslında tüm fakul teleri icermıyor. Tıp Fakülteie nni ilgiiencjirmivor. Bu nedenie rotasyon üke olarak ben;n senip, her kurumun kendi du rumuna göre, uygu'.cmasmı du zenleyeceği bir universite sc runu. Kuskusuz geri kalmıs bölgelerdeki universitelere gelişmiş büyuk kent üniversitele rinin öğretim elemam sağloma sı önemlidir. Ancak yeni yetışm:ş öğretim elemanına olan gereksinimın büyük kent dışı üniversitelerin butün ?aküiteterinde sözkonusu olduğunj sanmıyorum. Paralı eğitim ancak yüksek bğrenim yapabilma yeteneğl de julunan yoksul öğrencilere yuksek öğrentmın devletce sağ lanması halinde uygun olur kanısmdayım. Aksi takdirde vüksek öğrenimin bslirli kişilerin teke'ine geçmesi kacınılmaz bir sonuc olacaktır.. lanmayan bir yüksek ögretirn düzeni anlamına gelmemelidir. Kr.ynak ciağıtınu ve kullanımını dü2enleyeeek, kurumlararas: işbirliği ve eşgüdümü saglayacak bir üst kuruluşun olmasmda yarar vardır. Ancak, böyle bir kuruluş makro düzeyöe eörev ve yetkilerle donatılmalı. daha önemüsi üniversitelpri ?i yasal iktidarların doğrudan etki alanmda bırakmayacak bıCimde oiustıırıılmalıdır. Yeni tasarı ürviversitenin demokratikleşmesi acısmdan hiçbir yenilik şçetirmemektedir. Üniversiteyi olusturan kesimlerin büyük çogunlugu profesör ler ve bir ölçüde doçentler dı svnrla çeşitli karar orKanlannda de.vre dışı bırakılmaktadır. O!dukça büyük oranlara ulaşan bu keslmlerp de temsil ve socilme hakkı tarunması üniversi teleri çok daha saglıklı bir yapıva kavuşturacaktır. Tasan her ünvan kademesi icin haîtalık ders saatini bile hükme baftlamaktadır. Bu derece aynntıya siren bir vasa yerine. ülkemizrie farklı modellerin denenmesine olanak vere cek r e sadece genel birtakım hükümleri içeren bir «çerçeve vasa» çok daha vararlı olacakttr. Buna ek olarak belli bir ge lisme düzeyine ulaşmış, başansını kanıtlarnîs kurjmlan olumsıra yönde etkileyebUecek bir yasa yerine. gelismeye rrtuh taç olanlan daha üst düzeye çıkaracak nitelikte bir yasa amaçlanmalıdır. Söz konusu tasannm. gereksinimlerle çelişen bazı hükümleri içerdiği anlaşümaktadır. tlkeâe öğretim elemanı sayısı azlıgı ve bazı dalîarda dağüıtr. (lengesizliği ortada iken, tasan asistan atanabilmek için üc yıl ctev!et hizmeti koşulunu jetirmekte, aynca. doçer.tük icin bekleme süresini dört vılelan bes yıla yükseltmektedir. B« tür hükümleri taşıyan. sadece prolesör ve doçentlert öSretim üvss! olarak kabul eden bir tasan genç ögretiın elemanlannın hızla devreve sokulmasmı ergelleyecek. bu elemanlardan daha iyi yararlanılmasmı önleye Öğretm Kununlanna ileride doğrudan ve siyasai nitelikü müdahale girişimlerine yol açabiîir. Geçmişte bir çok acı ijrneğini yaşatlığımrc. müdahale ler ise Üniversiteıeriıniîe tasarı ile verilecek olan bilimsel iizerkliği hiçe inüirebilir. "Örtülü ödenek,, kullanımına yeni esaslar getirüiyor ANKARA, [Cumhuriyet Burosu) Malıye Bakanlı ğınca hozırlanon «Genel Mali Yaso Tasarısı > butcelerın BasDakaniık kısmında ver alan »ortulü odenek» kullanımına yeni esaslar getiriyor. Genel Ma!i Yonetım Ya sa Tasonsının 43. madde sinde yer alan yern tıükme gore, «Bütçenin Başbakon lık kısmında yer olon örtü lü ödeneğin, gizlı haberalma, kapaiı savunma ve propaganda hizmetleri, dev letin yüksek güvenliğj ve yüksek cıkarları siyasal sosyai, kültürel, bilimsel teknik konuîarda devletin saygınlığı ile Hglli olağonüstü hizmetler için» harcanacağı belinilıyor. (Arkası 7. sayfado) I er gün bir boşYozı «Jöşefimek îorundo olduğunu bile bile Follh Rıfkı Atay. bir gün Asım Us'a, «Bo I gazetecilikte her gün başmakale yazmayı kim lcot etmişse Alloh belasını versın» der. Her gün yozmok... Her gün yazmaya olışmış olanlar icin kolay bir iştır. Belki kimilerinin gözunde buyür oma, herkes her gün nasıl işine gidiyorsa. köşe ydzonnın görevi koşesıni doldurmaktır. Falih Rıfkı, ülkemizin cumhurîyete geciş dönemınde liderlerin yaında oldu. Bundan ötürü de hem cok önemli cdom oldu. hem de öneminl soydırdı. Falih. öyle ulu orta. her gazeteci ile konuşmaz, her rosladığına ne seiam verir, ne de verilirse alırdı. Köşk, Ulus gazetesi. Ankora Palas orasmda bir ücken çizmiştı. Irodeyi Milliye, HakimiyetI Milliye olduktan cok sonra Falih basına gectl. Ondan önce Mustofa Kemal Paşa'nın yakınlan imzalı, imzasız yozarlardı. Poşa. İradeyi Milllye'yi Sivas'ta bırakmok zorunda kaldıkton sonra Ankara'ya geldiğinde Hoklmiyeti Mlllrye'yi kurdu. Bizler, Ulus'un 1940'larıno yetiştik. Babıâll basınına korşı Ulus. tek başına Ankara'da direnir dururdu. Makinelerini yenileyeceği, yeni bir rotatif alınacağı zaman Atatürk'ün başkanlığında toplantılar yapıldığını müessesenin müduru onılorındo yozor. Böylesî önem verilıyormuş... Falih Rıfkı'nın doğum tarihi 1894'tür. Hikmet Dizdarcglu, Türk Dili'ndeki araştırmosında Falıh'in kendi özel yasamına yazılannda cok az yer verdiğini söylöyor. Yozılarmdo. oilesi. cevresi. yeîişme koşullorı ustüne cok az bilgi verir Cok genç yaşında yozıvo şiirie girer. Oldukça yetenekli şaır olduğunu orneklerinüen onlıyoruz. Fecr! Ati'nin Arapca. Farsca bol sözcüklerle boy gosterüıği bir dönemde genc şairin d:li sode, yoim Türkcedir. Dağtarda golgeler ve bulutlar yığın yığın Emvâcı ağtaşır gibi daigın denizlerin Buraaa «emvöc»tQn boşka öüi bozan sözcuk bulamazsmız. Demek dayanso ve dırense bir cok ünlü sairin önune gececekmiş... Onu şiirden caydırıp, düzyazıyo özendiren Yahvo Kemol olmuştur. Mustafa Kemdl Paşa. Anadolu harekatmı başiotıp şgal ordulanna ve padişaha başkoldırınco. elinden geldiğince istanbul'öo gazetesinde, ona destek olon Falih Rıfkı'dır. Işgaı ve poöişoh sonsurune nası! dovamyor, yıimodan yazıyordu, rclâ şoşonm. Gerct genc yasında deneyimleri vordu usıa eüerde bulunon gazetelercie yazmışti. Belkı Cemal Paşa'nm LOunan korargahındo öz& kalem muciCirluğii etrresi de dsvieti tanımostnı soğlamıştı. Hepsinden sonra. Mustafa Kemal İzmife gircfiçi zaman çağırdtpı gazeteciler aasında Falih Rıfkı da vordı. Atatürk'ien sonra Ho!k Parti^'.'nön va ismet Posa'nın yanında oidu. Demokrosiys geciiifken. partisinin göriışlerini cı'oınca bir öfVe i'e savunur. ^.arşısmda hsr kalem dayanmazdı. iomet Poço denıoknslsi, iktidorı verlp, venl 1 poliîika'jr Izlemeye başladığı zomcn, portlsiylıs c ^ şefi ile ds ters düştîu He' gazeteci po?ev?s:r;c!en oynlobiMr. başka bir go?eteye gecsbilir. Falih P^kı'n'n Ulus'uo başınc'cn ayrılısmı İstonbui bc:s:n.ı rrcnşetlerie bitdîrrnlşti. Bcna bczı merckîılar sororîor. «Falih Rıfkı böylesi etkin bir gnzeteci mivdi? Srvte vc^ıilarr «Biztm qörmedirjimiz, fokot herkosl efki'eyen blr gücu varrms.» Faiih, ovnlınca Ulus'un bcşına gelsı genc politikacı Nlihai Erim oldu. Pcr*isi iklidan vitirîp, Demokraticr işboş'na oelince b<r vozısında. onlora «Çetecils''...» demişti. Bu yazı yuzunden Ankara Aöır Cezssırva cok gidip oeîrji. Sortunda Mohkemo Baskanı Dazırorjlu öv'e bir akloma befg&si verrji ki, mahkeme de nerdev^e Damokrotîara «C*lecilen> diyorrfu. Yeni İs'anbu!. Cumtuırlver gazetsierinde vozdı. Bunca vılın ünlü kalemi bir konuk yazar olrrtuştu. Konuktuk yetmiyeceV olocak V!, kendi p,a7etes!nl kurdu: Dunva... Yaşlanma, ufukto yoksullu1/ görünüvorsa cok acıdır. Falih de böyle bir duvçıuva kapılmıs olacak kl. fcir de boktık kalemi ile birliVte Demo''ratları savunuyor. Ne zaman rm° Demrkrotlorın yıkılmaya yüz luttuğu, haksızlığı artırdığı bir dönemde... H Ça|ımızd3 üniversitenin en az eğitim kadar önemli bir işlevi de araştırma olmahdır. Bu bakımdnr, ünneTSiteleTirmz de var olan araştırma potansivelinrn geliştirilmesi ve gerekli hallerde araştırmalann plan lcrup yönlendiTilerek kısa ve or^a vadedeki teknoîoiik sosynl ve ekonomik sorunlarmiıza çözümler aTanmasırun sağlaııması, bir ür.iversite yasası hanrlamrken göz öminde bulvmduruîrnası pereken çok önemli hususlardır. Prof. Dr. Ömer YAGlZ (ODTÜ Idari BUimler Fakültesi Dekanı) Bir süredir tartışılmakta olan yeni Üniversiteler Yasa Ta sansı ülkemizin vüksek öğretim sorunlanna gerçek ve kahcı cözümler getirici cleŞil, aksine Yeni sonınlar varanoı nitelikredir. Üniversite özerklitinin titizlikle korunmasmd3 sayısız yarar vardır. Tasarıda yer aldığı anlflşılan Yüksek Ögretim Kurulu ve Denetleme Kurulu gibi üst kuruluşlann o'.uştıın biçimleri ve bunlara verilen geniş r \ etkiler. üniversiteleri seîece'ste siyasal iktidarîarın etkisine acık bırakma hatta güdümünp sokma tehlikesin: getirebilecek nitelikte görülmektedir. Cok yakuı geçmişte doğradan Müîi ESitim Bakanhgı'na bağlı öçretim Kurumlan'nda özerk kunımlara tayasla çok öaha agu biçimde yaşanan olaylar bu ko nuda duyarhlıî; ve endîşeni'n hakuiıgmı ErbsteTrnekteöir. Diğor taraftan özerklik: kavramı. her tliTÎü plajı ve T>ro?ramdan uzak. ülke gerçek ve gereksintmlerinden kopuk, kay r.aidan akılcı 'bir bicirade kul Ülkemizde bugün iyi bir araştırıcı potansiyeli vardır bu potansiyeli iyi kuüanmak ise kanımca Türkiyenm ilıtiyacma yetecek ölçekte petrol bulmaktan daha önemlidir. Bu ise 1750 sayılı kanunun öar ve formalist kalıplanndan kurtuia rak ve çoğunlugu genç olan araştıncılara yetki ve sonımlu!uk sağlanabiîir. Yeni tasan ise Ûniversitelerin yör.etim biçimine fazla bir yenilik Eetirmemekte, ünvanlar ve bilimsel de netim gibi konuîarda var olan kalıplan korumakta. terfi süreieri Emekli ögretmenlere yeniden görev verilecek ANKARA, (ANKA) ö ğ retmen olmayıp da, «öğre ticlliğîni» belgelendirenler, öğretmen olarak görev ya pabilecekler. Milli Eğitim Bakanlığı. «Öğretmen ve yöneticilerin ders ücretlerina ilişkin» esasları belirieyen yö netmellği yeniden düzenle di. Yönetmelik uyarınca, öğretmen eksîği olması ha linde, emekli olmuş ancak 65 yaşmı gecmemiş oğret menlere veniden görev verilecek. Bu arada. öğretmen eksikliği halinde, üniversite. yüksek okul ve dengi okul mezunlan, yük sek öğretim kurumlarında ücretli görev aiabilecekler. Aynı şekilde yuksek okul mezunu olup. oğretmen(Arkası 7. sayiada DÜZELTME Doc. Dr. Soniz Evren'in dün yoYinladığımız görüşlerinde yanhş anlamaya yol acabilecek bazı yanhşlor olmuştur. Sözkonusu bölümierin doğ ru bicirnierini sunuyoruz: «Yeni yasa taslağındo unlversitenin eşgüdum içerisinde colışmasını öngören anlır/ış sevındiricidir. Ancak bu görevi üstlenen YÖK ve denetleme kurulunda öğretim üyeleri sayısının azlığı. verimliliği olumsuz yönde etkileyebilir. Üniversite idari ve denetleme kodrolorınm saptanmosında geleneksel secim vontemi değiştir'lmemelirjir. Asistantığa atanmada yüksek öğrenim sonrası 3 4 ytllık zorunlu hizmet süresi kuramsal bilgi'erde gerüemeye yol acabilmesi acısmdan uzundur.» Pasaport ve resmi evraklarda sahtekarlık yapan 25 kişi ele geçırildi İstanbul Haber Servisi Emniyet G«nel Müriüılüğü Kaçakçıhk İstihrjarat ve Harekaı Dairesi Baskanlığına bağlı Mer kez Mali Şube ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali şvıbenin ortaklaşa yürüttükleri ve 1 ay süren geniş bir operas yon sonucu, saiite pasaportla yurt dışına adam gönderen, pa &aport, gumrük ve çeşitli res ıni evrak üzerinde sahtecüik yapan 25 Mşilik bir şebeke ele geçirildi. Bu şebekenin yurt dısmda da elemanlannın bultmduğn ve Ermeni örgütleriyle bağlan rılı oidugunun saptandığının ihbar eciümesi tizerine sorusturnıa genişletildi ve geniş çapl; bir operasyon başlatıldı. Bu arada şebekerün yurt dışındata bazı eksportiarla çal'.stıklanmn saptandıgı, bu eksportlar aracıhfıyla müyonlarca hralık çeşitli eşyamn sahte bel gelerîe çekildiği, Edirne, Trabzon İş ve îşçi Bulma KııniTi '.^nyla. Ankara İş ve İşçi Buîına Kurumu mühürierinin buItmduğu, 35 sahte pasaport, çeşitli kirrHikler ele geçirildig! bildirüdı. İstanbul Mali Şube Müdürü Sadettin Tantan'ın yürüttügii operasyonlar sonucu, 25 kişiiık sebekenin lideri, durumunda o lan ve «Demin; adıyla tanınan Timurhan Üşümüs. Ohan Ve ziroğlu ve Hayati Şeneller ile çeşitli mesleklere bağlı ve ara larmda memurlanr. da bulun duğu sebekenin öteki üyeleri gösaltana aluıdılar. Prof. Dr. Tosun TERZİOĞLU (ODTÜ F?n Edebiyat Fakultesi D«kam> YÖK'ün Yüksek Öğretim Denetleme Kurulunun yetkileri ve oluşum biçimleri Yüksek KOÇ HOLDİNG TOPLULUĞU 20 MİLYARIN ÜZERİNDE VERGİ ÖDÜYOR Kkonomi Ser\isi Koç Topluluğu Şut.e'leri, 1980 yılı çalışraalan sonucu olarak toplar.ı 21 müvar 183 milyon 606 bm llıa vergi öciüyor. Koç HoMing Halkla îlişkiler Kocrdir3ti)ilüğTJ'r.(ierı yapüan açıklamaya göre, bu rakam, Devlet« bdecQn vas=:talı ve vasıtasız vpryilsr iîe PSK primlcrini kaps:\or. 4 ruilyar 297 milvon lira Kununlar Vergisi olmak uzçre. vergüer toplamı IB milyar 978 milyon lira, Sosyn! Çigorta prim leri 1 mil\ar 'JOS müyon lira olarak belirlenc)!. Koç Topluhigu'na Ijağh 79 şirketin 193) y.U cirosu 163.7 milyar lir» oldu. Koç Tophıluğu ihracatı ise. 33.7 milyon dolar direkt ihracat, 10.9 milyon dolar dörizli satış olmak uzere toplam 44£ milyon dolar oidu. Proi Balkır: Yeni yasa için Kurulumuzun görüşü alınmadı Bl'RSA. (THA) Üniversite ierarasx Kurul Başkanı ve Eursa Üniversitesi Rektörü Prof. NIhat Balkır, yeni yasa tasarısmın içeriğl hakîanda hiçbir bilgi sahibi olmadıklarını söy!edi. «Yeni yasa tasansınm hazırlanmasmrla üniversitelerarası kıırıılun goriîsii alınmamıştır. Oy.iA yem yasa hazırlanırken kuruiıunıızun giırıufünün alınmastnda «orunluluk ve yarar vartlır. İçeriğini bllmcdiçinırj; yeni vasa tasarısından fevkalade endişe duvuyoruz» dedi. Üniversitelerarası Kurul BJ.? kanı Prof. Balkır Milli EJitirr Bakanlıgı tarafmdan hazırîanarak Bakanlar Kuruluna sunuian yüksek öğretimi vemden düzen liyen yasa tas^nsma ilişkln gorüşierini açıklarken, Üniversitelerarası Kurulun yasa tasan sı çaiışmalarına kaülmak ist«digini beiirtti. Daha önce hazırianmış bir taslak üzerinde Üniversitelerarası Kurul'un görüş hazırladığını hatırlatarak. bundan sonraki gelişmeleri özetle şöyle diie getirdi: «Kurulumuz Bakanlıeın hazırladığı yeni tasla.^ı inceledi. Bu taslajpn eksik, hatalı vesakıncalar yaratacaçı görfişüne vardık ve nu görüşürnözü Milli Kffitim Bakanına bildirtUk. Milli Eğîtim Bakanına yeni vasaııtn hazırlonmasınıla biriikttvalışmamm önerdik. Önerimiz olumlu bulundu. Cshşmalara ^örevlendirdiğimiz 4 arkadaşınıız katıldı. Bu arada İB yazıli sornva ^anıtımBn verdik. Ayrjra Üniversitelerarası Ktırul olarak hir v*sa taslaçn hazırla<lık. Ba taslsgı 3 şubatta Bakana sundtık. Bundan sonra irtibatımız kesildi. 'A Nisan'da tek rar KÜriistüffümüzde Bakan yeni taslagı Bakanlar Kuruluna verdiğini, biz« veremiyeceğinl. ancak Başbakan'ın verebileceğini söyledi. Bakanlar kuruluna sunuian tasan hakkınrta hiçhir bilgimiz yok. Yasanin sağlamhğı. uııın ömürlülüğü ve en iyi biçimde hanrlanması bakımından Cniversitelerarası Kurulun Korüijünün alınmasııv tla zoranluluk ve yarar vvurdır. Biz bu görüşümüzü, bu sakıncaları onletnek, veni vasamn en hrt, pn do&ru ve en yararh biçimde çıtanası için açık lıyoruz. Yardımcı olmaktan baş ka bir amacımız yok. Ancak bn durumda fevkalad<" endişeiiyiı.» Kastelli geçen yıl 7 milyarlık tahvil sattı Ekonomi Servisi Bon ker Kastelli Menkul Değer ler Ticaret A.Ş.'nin 1980 ytlı ic^ntie pıyasaya sürülen özel sektör tahvillerinin yüzde 4O'mı pazarlayarak 7 milycr 245 milyon liralık tahvil sattığı, 104 milyon 320 bin 471 lira 91 kuruş kâr sağladığı acıklandı. Kuruluşun Olağan Genel Kurul toplantısma sunulan Faaliyet Raporunüa 1980 yılı cirosunun önceki yıla orania yüzde 964' lük bir artışla 1 milyar 400 milyon liradan 14 m 1 yor 90Û milyon lircya yük seldiği de vurgulandı. Böyleükle, toplann pazar lamo icinde Kastelü'nin payı da yüzde 11.8'den 40,2'ye yükselerek yüzde 240,7 oranında arttı.