22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 Cumhuriyet OLAıiARve GÜRCJŞLER 3 NISAN 1981 urk romsnı sorunu. «on gAntord», fOa cel bir itonu oluverdl. özelllkle yazın dergUerimlzde bu konuym buyük y«r veriliyor. Ben bu yazımda, Gosterl dergisinde yayımlanan. Sayın Berna Moranın «Batılılaşma Sorunu ve Turk Romanımn Bazı Özelîiklerl» baslıklı incelemesl ttzertnde duracağım Adından da anlasılaca&ı uzant, TOrfc romanı bu yazıda tölli bir açıdan, Baü • Do&u sonınsalı açısmdan ele alınmaktadır, fakat ortaya, yazannın dediği glbl, Turk romanınm «bazı özellikleri» değil, benco «a temel özelUği çıkmaktadır. Sayın Moran. bunu. tam bir yeüd ve açık «eçiklikle belirtiyor. Öyle ki, yazann «iklnci çizgi» dediği. toplumsal sorunlar» egilmeyen romanlann özelliklerini belirtmek için de gene aym açıya basvurmak gerekmektedir. Sayın Berna Moran'ın yansım bulup okumalannı, konu U« ilgili okurlanma sabk vermek isterdim. ama oalann bu işi çoktan yaptıklannı sanırını. Ancak ben gene de kısa bir özetlemede bulunacagım kt yazının bende uyandırdığı kimi düşünoelere degjnmek olanagını bulabileyim. «Diyebillriz kt 1950'lere kadarkl Turk romanınm sorunsalını büyuk ölçöde bu batılılaşma harekeü belirler» diye yazan Sayın Moran, Ahmet Mithat, Recaizade Ekrem. Hüseyin Rahmi, Halide Edlp, Feyami Safa, Yakup Kadrt, A. Hamdi Tanpınar gibi romanalann doğrudan Do§u Baü sorunsalını Işlediklerini bellrterek. bunlann tutumuna «birinci cizgi» adını takıyor. iklnci çizgi dediği roman lçin de •toplumsal aorunlardan bağımsız olarak blreye ve bireyler arası ilişkiye dönük olan dramatik romanı kasdediyorum» acıkla masını yaptıktan sonra, H.Z. UşardıgıJ, Mehmet Rauf. H.E. Adıvar adlsnnı örnek olarak veriyor. T Bir Karşılaştırma Melih Cevdet ANDAY sonratan felsefl Vavramlan temsil eden simgeler olarak da genellik kazanırlar. Burada Doğu Batı degerlerini karsılaştırmak söz konusudur ve sorun ya Batüılaşmayı köksuzleşme sayma. y» da Doğu de&erleri ile Batı değerleri armsında bir denge kurma blçiminde çözüme ulastınlmak istenir. Kısacası. başlıca sorunsah Doğu Batı karşılastırması ve çözümu olan bu «birinci çizgi• roman, gerçekt* roman olmaktan çok, toplumsal bir arasürma, bir uygarlık tartışması. bir görüs, bb* düşundür, öyle ki, ortık burada klşiler kendi başlarına degil, encak romancının dünym g&ruçunü simgeiemek lçin vardırlar. Bu yazıda asıl ele almak istedittm. ba konu ile ilgili; ama ona gelmeden ftnce, •ikinci çizgl>dekl romanımıza da k ı w w değlnelim. Sayın Moran'ın dogru olarak beürttijl gibi, bu roman. «toplumsal sorunlardan bağımsız olarak bireye ve blreyler ara*ı 111»kiye dönüktör Baska bir deyljle, iklnci çızgi» romanını belirleyen özellik. daha çok karakter psikolofisine yonellsU fföste rir kendini; övle kl. bu turün en büyuk u*c tası H.Z. Usakhgil unlu romanı Askt Mem nu'da, «Adnan beye genellik kazandırabilecek sosyal mevkii ve meslegi lıakkında bir *ey soylemez.* Toplumsal bildirl duskunluğunden ya da ahşkanlığından öturu canb kişiler yaratamayan «birlnd çlzfl» romancüanmız karsısında. bu «ikinci çizgi» romancılar. büyuk karakterler yarmtabllmls ler midir? Bunun yanıtı olumsuz olacaktır. Büyuk karakterler yoktur bu tur romanlanmızda. Bunun nedenin! arastınrken Sa yın Morem şoyle dl\or; «Dramatlk roman turunü seçmit olan yazarlanmıt, kendi geçmiş edebiyatımızdan yararla&amayacak lan için Batı romaninı olduğu gıbi örnes almışlardı. Bireye yöneürken kahramanlarını kendi tarihsel esrçekli^imizl duşunerek islemek yertne. Batı'daM 6rnek!eriR« benzetmekten pek kurtulamaAlar.» Çok iyl çizılmiş bu levhadan çıkanlacak sonuç ;udur: Bizim roman geçmisimiz de, birinci çizgiye giren yazarîanmiE »osyal bildiriye. geneDeştirUnais tiplere yöne!dikleri için dünya ölçusunde başanh yapıtlar verememişler; İkinci çizgideki yaıar lanmız ise Batı romanlarındaki kişileri ör nek aldıklan için özgün karakterler yaratamamışlardır. Demek Batılüaşmays karsı olanlar da. Betıyı örnek alanlar da b»*an sızdırlar Bu durum. geçen yuzyılkı Rua romanı nı dusunmeme yo] açU. XIX. Yüzyıl Rus romancılannın düşuno» yapılannı, dfinya ve toplum görüslerlni inoelediğimizde göruyoruz kl. onlar da nerdeyse tumden Batılüasma sorunsah Üe ugraşmaktadırlar. Aynca üpkı bizdeki glbl. roman daha yeni baslamı;tı o zaman Rusya'da Batılılasmaktan yana olanlar lçin de. olmayanlar İçin de ornek, Batı romanı. Batı yazınlan idl Gecen yuzyüın bütun büyuk Rus romancılan Bab dillerlnden en az birint o dilde yazılmış romanlan okuyup anlayacak kadar bilirler. Dahan. o zamanki Rus kitaplıgı Batı dlllerinden yapılmış çevirilerle do ludur; yazarlar. butun tartışmalarda Batı yazınından flrnekler verlr, buyuk Batıb romancılann basan nedenlerl üzerinde dururlar. XIX. Tuzyıl Rus eleştirisinl Baü yazınlanndan «oyutlayıp ele almak olanaksısdır. Baslangıcından 1990 yılına kadarid Turk romanını iki buyuk kumede basan ile flbeklendiren Sayın Berna Moran'm yaz dıklan bana böyle bir karşılaştırmayı eslnledi. Yukarda bu İki yazınm geçen yüzyıl dakl durumlannm benzerliklerini anlatmağa, belirtmeğe çalıştım. Gerçekt» benzeriik daha da şaşırtıcıdır. Buna geçen yüzyıl Rus romanmdan iki unlu yazar aeçerek acıklama yolunu tutayım. Bu yazarlardan biri Turgenier. flteid Do*toy«TmkL Turgenlev «oylu bir ailedendi. daha küçük yaşta üç Avrupa dili öğrenmisü, Avrup* yazınını gençken tanıdı ve butun yasamında Bat: uygarhkçısı oıanüt kaldi; öyle ki, Rus ulusunun geleceglnden umutsuduga düştuğu çok oluyordu. Alman ya'da, Fransa'da yaşadi: gününun unlü Fransız yazarlan ile dostluklar kurdu, Fran sa da büyuk bir romancı olarak tanındı ve kimi Fransız yazarlannı etkiledi. Parls •« öldu. Dostoyevski ise Batalılasmağa karşı idl, Batı uygarhkçısı olan Rus yazarian ile, bu arada elbet Turgeniev ile de hlç anla^ar madı. Katolikliği, Protestanhgı dinsizlik s% yardi; Turgeniev'in geleneklerden ve halktan sogumasma karsm. Dostoyevski, Rus ruhuna, bu ruhun halktaki derin köklerine inanıyordu; eski Moskova politlkasına donulmesinden yana, yaman bir Slavofll'dl a Özetle, geçen yüzyü Ru« romancılan. üpkı bizdeki gibi, Batı Dogu uygarlıklan sorunsalına başlıca önemi vermişlerdi Bu na karşın... Evet, buna karsm. Dostoyevski klsllerlni tiplestirmemi;, onlan kendi inançlan nın birer simges) olarak sergilememis. dünya ve toplum göruşu ne olursa olsun, 6zgun karakterler yaratmıştır. ö y l e kt onu bugun Avrupa, yeni romanın babası saymaktadır. Demek Doğu Baü sorunsalı Dostoyevski'yi, (klişe tipler çizmek 9öy!e dursun). tumden yeni. ve evrensel blr yapıt yaratmaktan Rİıkoymamıçtır. Bunun gibl. Turgeniev de, Baü hayranlığına karştn. kişilerini Batı romanlan nın örneklerine benzetîneğe hiç de yelten raemiş, özgün karakterler yaratmış, Avrupa yannını çok çok iyi bildiği halde tumden yeni, ve evrensel bir yapıt v«M»bUmlstir. Bu lkl yazann yasamlannı. aralanndakl tartışmalan, kavgalan bilmeyen bir okur. onlann çatışık göruşlerini, romanlanndan çıkaramazlar. Başka yollardan gelmiş olma lanna karsın. ikisi de buyuk, özgun birer sanatçıdır. Sayın Berna Moran'm bizhn romanımız için çizdi^i levhanm benzerlni. öç asağı beş yukan, geçen yüzyıl Rus romanında göruyoruz; ama sonuçlar arasmda hîç benzerUk yok. Nedendir dersiniz? Altınbaşın Işlevi iyasadakl Yeni RaJa çogunlukla bozuk çıîayor, tadı zıkkım gibi; anasonu eksik oluyor. Geçen akşam Bilâl'e çağrüiydık. îçimizde feleğin çemberinden gernsiş, hayatm üniversitelennde doktora yapmış olanlar vardı. Yeni Rakı'nm bozuklufcundan söz açıhnca Ziya ortaya bir formül P •Birind çizgidekl romanlanmızda Doğ\ı Batı sorunu ile llgüi bir anlanun belirtilmesi amacı yazarlann karakter aorununa yaklasımını da etkilemiş ve onlan kendlne özgfl derln kişiliği olan karakterlere değil, tlplere yöneltmiştir. Tip karakterin kendi dışmda bir çeyle bağlantısından tneydana gelir.» Hatta bu tlpler, basta sosyal tipler olarak karşımıza çıkarken, Vünus IMadi Armağanı OH19801981 ••§ VAYIN SIRASI: 24 Kufcvnzııı Güneş Yolcusu Nuri ERKAL aranlık golge degil Hocam. Işık düsmemiı kt Karanlığın gucu aydınlığa karşıdır. Aydınlığın degerini ortaya çıkaran karanlıkür. Gunes, tüm karanlıklann hakkından gelir. Karanlıklann ustüne güneşleri salmak gerekir. Bu nedenle guneşi sık sık islemeli Hocam. Çünkü karanlık fırsat kollar ortam buldu mu hortlar. Soluk alıp yasatnasına engel olmalı karanlığın. Nerde blr karanlık nörülse güneşi doiudlzgin koşturmah. basürmalı. silip süpurmeli. Karanlıklann üstune urtune yurumeü... R Güneşler, sizin eilnizde Hocam. Aydınhğı slzler çoğaltacaksınız. Zor diyeceksiniz belki. Hangi is kolay ki Hocam? Protnet* denilen erdemll Insan da sor» dayandı e?emen guce karşı koydu. her sıkmtıya katlandı Sonunda ateşi kurtardı Olimpos Tannlannın etindca Getirip insanlann buyruğuna sundu. Yaarlanmalannı saşladı Böylece eriçü yuo» mutlulufta Cune^leri yakalamak kuşkusuz kolay değlL Guneşı insanlann yureğine Işlemek de öyleain* zor ima bu ısin sonunda aydınlık doğar Hocam. Guneşe u?anan bilekleri kırmaya çalısır karanIIIK. tsi bu saranlığın. Başka ne beklenir kl? Isısın ister mi ortalık? Karanlık da dilemez egemenliğinin vıkılmasmı sona ermesinı. Bu vuzden diretlr... Cur.z^e kosanlan vuruyorlar Guzelllt» kosanlan durdurmak, vurdurmak amacuiı tasır karanlık. Ama biri er geç vanp bulur, alıp getirir aydınlıkarı. Sakm umutsuziuğa kapılma Hocam. Umut, kls;n:n iç güneşidir Yürekteîd karanlıklan kovar. kafanjn yolunu açar Yürekleri karartmak Istiyenler her zaman olacaktır Sakın yılma Hocam. Sen gııneş yolcususun. Umudu çoğalt yureklerd* ve kafalarda Senin de halkın da kurtuluşu bu nmuda «Peki eünesten bu denll niçin korkar bu karan!ı:<çılar?« dersen dusün bir k e t Gunes ne yapar? 1 Ka Ne yapar srunes? Işıtır bir. ısıür ikt yasam v»ir üç Sayınaya ne g'erek Hocam: Devinmenin, de•irmenin veniyi bulup kurmanm kaynağıdır guneş EvrBnin degismez gerçeğldir. Onun lçin korkarlar çOneşten Günfeşin iyı işlenmesi karanlıkçılann yüreklerine deprem tndirir Hocam. Karanlıkçılar varasa ^ib'dir Yemîermi besinlertnl surekM karanîığın içinde bulurlaıKaranJıgın egemen olmasını onun için isterler Karanhklara son verecek güneşiere bu yüzden amansız düşman kesillrler. Günese yonelik en köcük kıpırtıyı bile vok etmek 1*terler Gf'nul kuranlarm kafa ısıtanlann duşmanıdıriar Ö*retmene de kıyacaklar Hocam. Kıymak zorundalar ÖSretmene kıymazlarsa acı sonlan gelir Öğretmenin ektikleri tez boy atar. bilirler. Yapıa ellerde buyüyen guneşlerin birgun mutlaka esemenliklerini yıkacaklannı bilirler. Onun içindir ki öğretmenleri surer, kıyar. yorar. acılara sürukler karanhkcılar Karanhklan ısıtmak istiyenlert çoğu k»z yönettmler de sevmaz ÖsteHk. karanlıkla savaşanlara karsı bile çıkar zaman zaman yönetirnler. Böyie yönetımlerde karanhk yöneticiler vardır Çıkarlannı pözetiıler Aydınhfta kıyacaklardır ki haksız yönetimleri sürsün kirii yüz'eri acısra çıkmasın. Küçük eün«s!er1 coSalttiftinızı büyuttu^unüzu billyorlar Hocam Gelen onun için seni tashyor. Senin gibl öfîki avdmlan da Hocam. Bak hele şoyle yanına yörene kim erönesten vanaysa, aydınlığa doğru adim atmıs^a yaralı Bak ta J?ör tlle de göneş yolculan vunMup vikılıyor Hangl uğraşta olurlftrsa oisunN: tumü ayru kefede tartıhyor Hepsinln hesatn avnı defteröe «rörulüyor Hocam. Göneç yolculan lçin ftçıîan sayfada kıyım. surüm, zulum, ölüm vazih Hocam Gör ve anla... Ama karanlık surekli gitmez Her gecenln blr sabahı vardır Sabahmsa sahibi Hocam, «Hangl çunü zördün akşam olmamış> diyor Ozaa. Akçam r»iur ve ardmdan da sabah Öyleyse «Bılirler / Bos vas8.malnr tns&dır ' Isık gecevl öldurur / Yasadır» divsn Dfl^liTTa mrı ^neri«îjne uvup ışıklan birlestlrstiiT» wla)ım karanhfrın V6 karanlıkçılann ustüne Cunku Güneş her daim buluvta kalmaz Hocam.^ ayın yaas Ufur Mumc»'nun, ata vadigan hayır krınımlan oian esld vakaflarm, dolayısıyla da halkm haklarmın fcorunması nfrundaki eleştirileri üzerine, Vakıflar Oenel MUrturlugU'nce gondertlen ve 30 mart 1SS1 guniO ıCumhurlyetDte raymlanan açık lamada baskaca kltaplarla blr likte blzim de Mr kitabmıız& dayam&naktadır. Oysa ki, bis, Vakıflar Genel Müdurlugö'nce gonderllen bu •çıklamadB fl«ri surulen förttçü mç de dofra bulaıuyorua. ŞOyle kt; Valnnar Oenel MudtMflgfl* rrfln açıklamasmda, «ner ffci gayrimenkulUn de p«yrt fahth vataflarrtan olup Sultan Beyant Vakfmdan bedolt öçOr nrakataab olduğu, yard rakfedilen çeyin f/ayrimenkulun kwjdlsl degil, sadec* oşrfl olduğu» Uert aurlUmekte, «inmlann vak fına rUcu etmestnin söe komv 5u oiamayacagı* beUrtilmekt»dir. ButMüan dolayı d», Oenel 1*5tflrlttt Mttfetttslnln 1B.T.1978 tarlhll fsporund&kl ffg&yrimenkuIUn vakfma dftTîfiyünU saflayabOecek bllgl ve beljçeler bulurarmk suretlyle vmkfı adına tesdline çalıçılması» ve Oer»ı MudttrlUk Hukuk MOşavirllginra 19^.1979 tsrmB ınutalâ»nndaki «Agsvnl fflşmanofhı adma kmyıtlı garrimenkulOn, adı peçenin ^mttfettiş nporuna göre frerçegi ywtsjtmftyan) veraset ilftmınm fptail fcin <!ava ftçıiması ve tâpu kaydmm da hangltinra «artian m m m&hlulen veys nıetrukflB tpta* U taleblnde bulunulmam* yohtndaid gOrfl«« karça çıküdigı büdirllmektedlr. S Eski Vakıflar Ûstüne | «ATA TADİGÂRI HAYIR KÜRUMLARI OLAN ESKİ VAKIFLARIN, DOLAYISIYLA HALKIN HAKLARINI KORUMADA ^^E ELEŞTtRfLERİNDE UĞÜR MUMCÜ HAKLJDIR.» lae, yerala ve vakna zaranna olduğu meyaandaâır. özellikto, Ortaköy, Amavutköy gibi eskiden daha çok gayrl rrüsllrnlertn oturduSu serr.tlerdold taşınmazlann mutaaarnflanndan biroogu, Blrinct Dühya Savaşı ve Ulusal Kurtuluş Savaşı nr&sında ve sonrasmda. yurt dışına kaçmıs olup 1331 sayıh yasa geregince bunlann tasarruf haklan Hazine'ye Intikal etmişür. Açıklamada sözti geçen iki taşınrna*dan biri Amavutköy'de, öburU Ortaköy'de bulundnguns Sore, böyle bir durumun so» konusu olup olrnadıgmın arastmlmasının da olayda ftnel bir önem ta*adıgı açık bir gerçektir. Ayncs, Bogaelçi'nln Orttv köy, Amavutkoy, BOyttkaere gibi semüerinde gene Sultan Beyant Vakfmdan olmakla birlikte ic&reteyn ya da mukataaya baglannuj yerler de vmrdır. Yüksek Yargıtay, yerleçmls lotihadiyle, bu tUrl'J lcâreteynll tasuunaEİann mutaaarnflannm flrart ya da keyıp olmalan durumunda, <Ah!câmUlevk&fı>m 191. meselesl uyannea taşınmazlann «varissiz fevt ta'blllnden olaraks maMulen dogmdan doğruya vakfa rUeu eâeoegini kabtıl etmektedir. (Bks. Sungurbey, Medeni Hukuk Sonmlan, CUd IV, îst. 1980, s. 18; K&rtaab3dlzade ömer Hilmi / tsmet Sungurbey, Eski VakuTann Temel FCltabı, îst. 1978, s. SM/S75.) Olayda böyle bir durumun aöa koausu olup olmadıfmin da araştınlması Eonmludur. Vatoflar Genel Müdürlüğü Müfettlç4nin 19.7.1978 tarihM raporundaki: «gayrimenkuîun v&kftna dOnuçürrtl saglay&buecek bflpi re belgeler bulunmak sureöyle vnkfı adına tesciline çalışüması» aözleriyle de bu eorunhık dile getlrlknl« olsa gerektlr. Yukanâa sunmus olâufnmuz bilgi re belgeler, Ssym Yazar Uğur Mumcu'nun, ata ymdigân hayır kurumlan olan eskl rakülann, dolayıstyla da halfun haklannm korunmasa uğrun clakJ ele$tinterinin ne denli haklı ve yerinde olduğunu keslnlikle kanîtlamaktadır. Kendisüıi candan butlar, bu ufurdaki degerli çaba ve katküanm sürdttrmestai dfleria. Prof. Dr. Ismet SUNGURBEY tstanbol Bnkok Fmkulteji Otrettm Üyeti «•Ohul eMrl» olup, 6MilikIe «bedel1 mahluUlt» denilen tapud» kayıtlı taaamıf hakkı sanlbinia minsçı bırakmadan Olerek gayrlmenkulun mahlulen devlete intlkal etmesi Ozertne derletçe açık arürmsva çıkanlarak elt> edilecek müs bedell de vaknn kapaamma girmekte, yanl vakte ödenmesı •srekroektedir. Nitekim, 1374 hlcrt tarlhll Ariud Kanunnamesinin 4. maddesinin 2. nkrasmm 3. cUmlesinde bu gerçek tam blr açıkükla söyle belirtümistir: «Fakat resmi ferâg ve mökmj ve bedel1 mahlulat ar«all mirlyye1 nrfada ctelb1 mlrlye alt olduğu gibi, bu maknle arftıi1 mevkufede dahl vakn tarafına alt olur.» BüyOk hukukçu «hmetll Karmabadlsade ömer Hllml Efen dl esld vatafiann temel ldtabı olan «AhkamUlevkaf>mın 177. meaeleslnm 5. nkrasinda da gene aynı gerçek bir kess daha çöyle vuTguîanmışüT: aKısmı evvelden ol»ffl ar&atd« a'şâr ve harcı ferâf ve inökal ve bedeM mahluîât glb» rtisumaü tarsfı vakfa aid OİUTJİ Oerçi, b*j tdr1Q ararlnln adma tapuda kayttta olduğu tasarruf haön Hhibinin «eshâbı tntOcal» (İnttkJ hakkı sahipVeri> denflec mirasçı bırafcmsdan olmesl durunrunda, arasd mahlul olarak (vakfa deSU de) devlete intlkal (rücu) eder. Vakrflar Genel MüdürlüSü'nce yapılan açık lamamn burası doğru olup, buna kanjı bir diyeceğimiz yoktur. Gelgelelim, ba açıkhanaâa yer verUen «ba türlO vaksflaı^ da vakfedllen şeytn gayrlmenîculun s«dece öşrtl olduğu» yolundakJ düşünce, pek açık bir Yukandakl sçık hflkttmler ttyannc» bu tOrlO vmtaflara ait olan «bedel1 maîılulât», Kuyuoakhzade Mehmed Aüf Bey"m «Arftzl Kanurjjame1 Httmayunu Şerni» adü yapıtında (tst 1319. madde 4 şerbl, s. 88) şoyle tanımlamaktadır «Bedeli mahlulat, araıl mutasamfmm eshabı intUcalden bmsesi olmadığı halde vefatlyie dlğerine verildikde c«nibi mlri içün alman bedeli mlstldlr. 58 ve BO'ıncı msddelerden müstefâd olacağı vechile bedeM mahlulat Öd nevidir: N?v1 evvel. arazii mahlule hakkı tapu aahibine verilip de mukBbllmde alman tapuyı misüdtr. Nevi sânl, hakkı tapu sahibi olmadığı yahud olup da hakkını ıskat eylediği halde bllmuayede ahara tefvia olunarak tta olunan bedeldlr.» Arazl Kanımnamesinin 0bQr OnlU «arihi olan Ahıskah AU Haydar Efendi'nin «Şerbu Cedid U KanunllArâzl» «dlı yapıünda da geae aynı bügi vardır. (îst. 1311. madde 4 ferai, s. 39). Bu gerçek karşssmda, Vakıflar Genel MUdürlüfü Hukuk Müşavirllğlnin yukanda güsterüen 19J.1979 tarihli mUtalaasmdaki «Agavni Şişmano&lu adına kayıth gayrimenkulün. adı geçenin (mufettiç rsponına göre gerçeği yansıtroayan) veraset ilamının iptali için dava açılmut ve t»pu kaydının da hangisinm $artlan varso mahlulen veya metruken iptali talebinde btılımulmasn yolundafd görüşün lsabetli olup bu yoldaJd girişJmlere ksrçı çıfcıl Altınbaş var mı? Var. ne yapacaksın? Yeni Rakı'yı kadehe dolduracakstn; Ostune >anm parmak altınbaş koyacakaın. Yanl? Paçal yapacaksın. Paçal yaF'.ldı, üstune su katınca bembeyaz oldu kadeh; çarpıcı bir ana6on kokusu çevreye yayıldı. İçkisinl yudumlayan şaşınyordu; sevinçli sesler yuksalmeye başladi: Hay aklınla bin ya^al Nur ol! Insan kuçucuk blrşeyle mutlu oluveriyor; kadehte yalazlanan boğazda düğümlenen ham Yeni Rakı uçmus; kadehte bambaska bir lçki oluşmusto. • Yukandakl girişi neden yaptam? Tatlı yannv dan yazıya girmek için peşreve gerek mi vardı? Kimbilir? Son günlerde dış ve ic çevreleri çok u&rastıraa blr eorun gundemdedir. Demokrasiye nasü geçilecek? Batı Avrupa'dan kurullar gelip gidiyorlar; inceieme, araştınna yapıyorlar; sorgular birbirini lxUyor; biz de güvence veriyoruz: Batılı demokrasiye kesinllkle dönecegli; bu yoldaki karanmız defrisemez. Ne var kl bu is samldı^ınca kolay deflldlr. Batı örnegri demokraside birincll koşul toplumsal güçler arasmda geniş cepheli bir uzlaşmadu*. Cağdaş dünyada ve sanayileşme sürecinde a^ırlığı gittikçe artan emekçi güçlerini dışlayarak demokrasi olası mı? Tarihl, coğrafyası, güncel sosyal yepısı ve birikimleriyie bugünku Turkiye dar bir rejiml lçlne sindirebilir mi? Demokrasiye dönüs söz konusuysa nasıl bir uzlasmada sağlıklı bir deng» kurulacaktır? Gündemdeki sorunlar böylesine ağırken baa çevreler ve (özellikle basında bir gazete) yönetimi çok ^enis bir siyasal operasyona itmek lçin çırpınıyor. Terör olaylan zaten yurt duzeytne yaygrın bir sorun degil mi? Ftesmi açıklamalara gön buffun cezaevlerinde 25 bin klşi tutukludur veya gfizaltındadır. Her gün yeni terör örgütleri ortaya çıkanlmaktadır. On binleroe kişinin dosyası var, sorgulaması var; kovuşturması van daha baslamamış davalan var... İken öneriye bakın: Ülkeyl bu duruma komünistler getlrdi. Bunlann ressamlan var, karikaturistleri var. yazarlan var. profesörlerl var. «vukatlan var, romanalan var, öyküculerl var, politikacılan var, ozanlan var, sinemacüan var. tiyatroculan var, hepsial toptan temizlemek hlzmet oiacakür. îyi mi? • Hanl yöneüml çıkmaz sokaklara sOnoek istssem; böyle bir operasyonu ben de önerirdim. tsmet Pasa'nın dediği gibi. 'havada yemini aramah için uçan kuşu komünist sayıp pejine düftn» blr siyasal lktidar yaratmak isteyenler; ya dünyadan habersizdirlen ya sayı bilmiyorlar, ya d» ortalığı kanştırmak amacmdadırlar. Ya da terör örgütlen sağ ya da sol demeden yargılandıginda kovuşturmp dosyalanndan kendi adlannın ve grazetelerinin çıkabileoeği kuşkusuyla çırpuuyorlar. * • Onlar çırpınadursunlar... Benlm derdim o değil. Piyasadaki Yani Rakı neden boruk? N!çta zıkkım gibi? Çunkü içinde «Altınbaş» yok. Biraz Altınbaş kanjtırdın mı Yeni Rakı duzeliyor. Bu formülü valnız rakıcılara değil. toplunv da sorumluluk alan herkese öneririm. BULMâCA •OLOAN 1 Ükel topiu2ukluda kaO» oıhnası ajtumuluk » y ı l a a ştrj 3 Kurbegftuzon vflcjtlu. kw> sysklı T» tsea unm ktrmıkJn p v g\j auda Taş&Tan hnyvanlar t » kımı. i SOrOm değerl « Ortada oynanan CTUD »eya ç»>lınıo çslgıdan «onra seytrcüerdâD toplacan btthjlî. 5 Blr boreun Odsneceglae tn&oca ol»rak, Odenlnoe geTl «îınm»» a » n , borvltmun alaeaklıya «rdilü (SegerU eey 8 Teısi alaca k&raniık Eaaıatıı Ögütücü dl«tert:ı ortek Mîı 1 Blr kteMcta 6» rtzlıt!. 8 Bir dalı» deacedcla «Jttm^u biri. 9 Reagl, kokora re tadı olmsysn b«sit bir KBS Ticarat malı. XVKAKIDAN 1 Berbsafı bir küMtik «nerji»l ü# «• bırtekını ö»el düBenler rardımtyls tdr dCama âerimlne g i n c Terrrt isim. 3 IM ç«rı rbıdeD &yıraa uszklüc ku» Tanalmrmuı dTdviUrten •oonkı atii. 3 EKT turio dojUui Ulşijtnl kaasa TereJ ükel bir silab 4 üd «afen Asalak U ; bfieek 5 Tersi kkblo bora glbl şerleri b t jere bağlı tutmak tön kuilamlıtn t»i k> 6 Türk paranoıc kısa yi 23456789 GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANININ İLANEN TEBLİĞİ Kartal 1. Icra Memurluğundan Doaya No: 1979/411 Tatımot Muhatap borclu: All DCz: KartalKOçükyah Çlfldem Sokak No. 2 adresinde iken adresi mecnul. Alacokiı Hasan Maicı Vekill Av. ibrahlm KanU tarafırıdon yukanda Isml yozılı borçiu aleyhine açılon icra takibtnde lx>rçlunun gösterllen adreste b'jlunmadığır. dan iionen tefiligat yapılmış ve adıno kavıtlı Kartal 8aşıbüyütc koyü Ağılönu mevkiinde 148 pofta, 160 oda 426 porseıde kayıtlı 603 M2. miktarlı arsanın 1/2 hıssenin satıimosına karar verilmiş ve birinci satış gunü 12/5/981 gunu saat 11.0011.30 arasmda yapılacak bu sotışta yüzde 75'ir» IsteVll cıkmcdığı takdirde Ikıncl arîtırmanın 22/5/981 gunu aynı saatte yopılacaktır.. İsou llanın oçık arttırma ttonı yertne kaim olmak âzers \\an olunur.. TEŞEKKÜR Adli MORAN'm anı ölümünde yakın ilgllerıni görduğümuz Göztepe SSK Hastanesine, İsL Gazeteciler Cemlyetine, Türkiye Yazarlar Sendikasına. telefon, telgraf, mektup celenk gönde rerek ve b\zza\ gelerek buyük icımızt paylaşan Bastn mensuplarma. akrabalanmızo, tOm dostlarımıza teşekkur eder. şukranlanmın sunorız. Esl: ZOIblye Moran Kızı: ömit Altan Oamadı: Mehmet Aftan Oejertl variığımız Büıçı Blr renl On. 1 Ol&bCir, müıckün Bir renfc 8 Tersi iiave Katrasdan Cîiinlan bir madte. & Hıyvanın yasmı beliı eden DONKO BUI.MACANTN ÇÖZUMV SOLOAV 8AĞ4 ı 1 Dogmatias 2 C t t a d t re S Vac î ı tP. 4 Elern. S Muürmort. • miaA Sen. 1 Lake allO. s Ok Em» « r ı n l ı . VüKAKID/LN AŞAĞITA : 1 Düven Lop i Ora iamak. 3 Gecetit 4 Mn •Jİ2e. 5 Adi H» Kr. 6 Tiz Amfc 7 Ir Pot tel. 8 « T reL 9 Pat Ankarada Imza oOrtö: Cumhuriyet SaUfal: Cumhuriyet M&tbaacıhk ya GasetecUflt TJLŞ. tOann » ^ NADtR VAWt Genel Yaym Müdürü HASAN CEMAİ MUessese Müdiirü .««. M, EMt.VE UŞAKLIGtL M Yaa lşieri MüdürO OKAY GÖNEN8İI* Basan »e Yayan: Cumhurryet Matbaacılık ve GazetecüiS TJLŞ. Cağaloğlu, Türkocağı Cad.: 39 « , Posts Kutusu: 248 tSTANBHL TEL.: 20 97 03 BüROLAR: • ANKARA: Konur Sokalt 24/4 YENİŞEHJR Tel.: 17 58 25 17 53 66 îdare: 18 33 35 • İZMİR: Halit Zlya Bulvan No.: 65 Kat: 3 Tel.: 25 47 09 13 12 30 • ADANA: Atatürk Caddesi, Törk Hava Kurumu îfhatt Kat 3, No.: 13 Tel.: 14 550 19 731 T A K V t M t NtSAN 19S1 Otk, 13.17 Tztm İLAN Bakırköy 2. Sulh Hukuk Hakimliğinden Oosya No: 1980/1303 Mahkememizin 5.3.1981 tarih ve 1981/151 savüı karan ile Erzincan lliç, Çobanlı cilt; 02102, sahHe: 25 ve har,e: S238'de nüfusa ksyıth Tahir ve Senem den olma i3.1965 doğ. Sultan Doğru hacir altıaa alınarak kendisine aynı hanede nüfus» kayıtlı ağa.beyi Hamza Dogru v&sl olarak atanmıstır. îş bu karan tttraa oiani&na kammi müddeti içinde aîahkemesBiae başvunıp itiraîlanm bildirmeler1 k takdirde karann keslnleşmis sayuacağı teblıg kaim olmak tizere llân olunur. 3U.1981 AZIZ NESİN 1961 de cıkan Neain Vakfı Edebıyot Yıllığmı ve «0m /apıtlarını bueün (Cuma) 1419 arası ve yarın (Cumortesll 1219 arası, EVRENSEt Kıtabevi Sanat golerisinde ImeolıyooaJrtif. ADRES: Mıthatpcşo 24/a Yenişehir Tel. 18 6519 Uğur Mumcu Bütfin yapıtlarım AJCADEMI KİTABEVİ'nce Imzalıyor. 4 Nlsan 1981 Cumartes! Saat: 1418.00 8.40 193»
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear