Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet 10 3 ARALIK 1981 F. Almanya dan sınırdısı edilen iscimiz feryat ediyor 9 Aralık a kadar tatiie gırdi Alman polisinden dayak yedim, 2 ay sonra doktora gönderildim,, itiraf etmişken Almonya'dan sınırdısı edilen bir Turk işçısine Alman makomlorı süreklı «Özgütiük», «Uygarlık», «İn kayıtsızlık gösterebiliyor. •an Haklan» gıbı bazı terim«Adım Çerzende Agrıdag. Al ler, bazı ülkeiere, bölgelere amanya'ya 1970 yılında işçi ola deta yakıştırılmış durumda rak gittim! Kaynakçı olarok Öylesine ki, bir esrar kacakcıceşitli işyerlerinde tam S yıl calıştım. Ailem ve çocuklarımeının Türkiye'de başından geIQ blrlikte yemedik. icmedik, cenler üzerine romanlar yapara birıktirdik Essen kentizılması, filmler cekilmesl Batı nin Karnap bolgesinde bir yer kamuoyunca nasıl «doğal» ve «Katkas Döner '• «gerekli» görülüyorsa, o ülke kiralayarak, Solonu»nu açtım. işler iyi giı lerdeki insanlık dışı uyguladiyordu ama, henüz yatırdıî moların aynı yollarla yonsıtıiğım porayı toplayamamıstım ; ması da o denlj «şaşkınlık» Hiç unutamam, 24 temmuz uyandırabiliyor. Örneğin. A!1979 günü, sabah soat 04.30 manya'da bir kişi «Türkiye'de sıralarında dükkânımın comişkence gördüğunü» sovlerse lannın kırıldığını duyarak uyan «wah vohıla karşılanabiliyor dırn. Kapıyı açarok sokoğa da, işlemediğj bir suctan doçıktım. İşyerimin 100 metre kalayt ve gercek sanık sucunu Danışma Meclisi'nin komisvonları belirlendi ANKARA, (Cumhurfyet Büro su) Danışma Meciisinde dün ihtisas Komisyonları secimleri tamamlandı. Danışma Meclisi'nin dün öğ leden sonra başlayan oturumunda Danışma Meclisi hesaplarını inceieme ve Sayıştay komis/onuna aday oimaması uzerine bu üyelerin adla rı Başkanlık Dıvanınca belirlendi. Daha sonra 6 adayın isimleri üyelere sunuldu. Başkanlık Divanı tarafından aday gosterilen üyeler şuniar: Ertuğrul Alatlı, İsmail Arar, Abdülbaki Cebeci, Muzaffer Ender, AbdüiKadir Erener, Feridun Şakir Ogunç. ilk turdo aday gosîerılen 6 uyenin secıl mesinden sonra 9 üyeden oiu şon komlsyonun üyeliği için yapılan ikinci turda ise Alaat tin Aksoy, Hamza Eroğlu, Doğan Kara komisyona secildiler. Daha sonra ötekı komısyon ların eksik üye'eri icin oyloma yapıldı. Yapılon secim sonucunda Sağlık ve Sosyaı işler Komisyonuna Türe Tunçbay, Isa Vardar, Tonm Orrnan ve Köy işleri Komisyonu na Turgut Yeger.cğa ve Ali Dikmen, iktisadi işler Komisyonuna Fuot Yılmaz ve Ali Ne jat Alpan secildiler. Mali İşier Komisyonunun eksik yedı üyesî icin yapılan oylamada Doğan Gürbüz, Mehmet Hazer Sclth İnal. Mustafa Aîpdündar, Muzaffer Ender, Veli Karan ve Erdoğan Bayık yeterli oy alarak komisyon üyeliğıne secildiler. ihtisas KomiSYonlan secimlerinin tamamlanmasından son ra Danışma Meclisi verilen bir önergenin kabul ediimesi üzerine 9 aralık gününe kadar tatiie girdi. Ankara üyesi Mahmut Kılıç Danışma Meciisinde gündem dışı yaptığı konuşmada, Turki ye 1. Hayvancılık Kongresinde üretici ve tüketicilerın sorunlarma cözunn arandığını beürttı «Geiecek yıl et süt ve yumurta konusunda büyük dar boğazlara girilecektir. Soruna bir çare bulalım» dedi. Bu sırada Adana üyesi Turgut Yeğenağa verinden «Bulunmayccak, bulunmayccak» diye laf a'tı. Oturumu yöneten Boş kan islımyeli'nin yerinden konuşmasının usuîe aykırı olduğunu söylemesinden sonra Alkılıc konuşmasını şöyle sürdürdü: «Biz buraya ca'jşmaya g«ldik. Bu duvarlar arasında katmayalım. Halkın arasına girelim. Zannediyorum halkı milli üretim seferberliğine yöneltmek için bu mecüs üyeleri etkili olaccklardır.s Bu arada Anaycsa Komisyonunun dünkü toplantısmda Anayasanm haıırlanması sırasın da uyguianacak olan calışma rnetodları tartışıldı. Öte yandon. Danışma Meclisi BütçePlan Komisyonu, dün öğleden önce ve sonra olmak üzere, ıkı toplantı yapti Top lantıda. Deviet Planlama Teşki latı uzmanlan ile Maliye Bakanlığı yetkililerı. butçeplan komisyonu üyeierine, 1982 mali yılı bütce kanun tasarısı üzerinde brifıng verdiler. Selim YALÇINER Kültür Bakanlığında 17 nemurun görevine son verildi ANKARA (a.a.) Kültür Ba kanlıgmda görevli 17 kişi Dev i let memurluğundan çıkarıldı. î dört kişiye de altı ay geçici oilarak görevden çıkarma cezajsı verildi. i Kültür Bakanlığının Resmı •Gazete'nin dünkü sayısında yajyınlanan ilanına göre. 17 arailık 1979 günü dışardan gelen İtrir grupla birlikte çeşitli siyasi sloganlar atarak dlrenişe geçen, 27 memur hakkında disiplin soruşturması açıldı. Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulu, çeşitli sloganlar atarak direnişe geçen memurlar clan, Ali Gündoğdu, Şefik Altınova. Hüseyin Karadeli, M. Ali Eulut, Taner Öktem, Ham di Evgen. Seyit Karahan, Ahmet Özdil, Belgin Azime Deger li, Durak Kumaş, Nihat Yeşil. Şahiye Say. Kenan Zülaloğlu, Asun Özkaya, Birhan Korman, Asuman Özka ve Bahattin Ka rahan'ın 657 sayüı Deviet Memurları Kanununun değisik 125. maddesinin (E) bendi uya rında «Deviet memurluğundan çıkarma cezası» ile cezalandınl malannı kararlaştırdı. Yüksek Disiplin Kurulu, aynca Antalya eski Kültür Müdürü Güngbr Türkeli'nin görevini yerine getirirken «Gaıaz» ve «kin» duygularıyla hareket ederek, maiyetındeki memurunun zarannı hedef tutan davranış içine girdiğinden, 657 sayılı Deviet Memurları Kanununun değlşiic 125. maddesinin Ç/C maddesi geregince 12 ay vızun süreli durdurma ile cezalandırılmasına karar verdi. POLIT1KA VE ÖTESİ Mehmed KEMAL Eski Camlardan Bardak ECENLERDE bir dostum, «Senin kızı TRT'den otmalarından sonra ekrana baktım hiç bir şey düzelmedi.» dıyorau. Pelkı şaka yapıyordu arno. azıcık da bir kıyımın acısını sunmuyor muydu? Tahsin Önalp, eski dostum, Ankara Erkek Lisesinden de mektep arkadaşımdır. Kendi yakınları ıcin bir araba kazasında duyduğu acıyı ilk gördüğümde paylaşmışlım. Sivas Bayındırlık Müdürlüğü evrak kalemıne kızımı atayan kağıdı nosıl imzatadı diye düşünüyorum. Böyle mantepsilere basmıyacak, bazı sandalyaların gelip gecici olduğunu anlayccak yaşa ve yetkinliğe ertştiğini sanıyordum, cok yazık!... Eskiden bilimsel terimlerle bezenmış. aklın terazisinde tactılmış, geçmışin deneyleriyle yalıtlanmış, keıv dimiz icin bir şey istemiyen ama, karşımızdaki ıcin yararlanılccak köşe yazıiarı yazardık. Kızanlar olurdu ama, «Hay ağzına sağlık,» diyenler de çoğunluktaydı. Bugun böyle şeyler söylemeye ne takat kodular, ne de karşısı bırakın ciddileşmeyi şakadan anlıyor. Yolda coğu kez rasladıklarımızın hemen ılk sorulari: «Durumu nasıl goruyorsun?» «Olur.» «Senin yorumun kuvvetli, kulağın deliklir.» Bu soruya ne yanıt verelım yani, sözlü basıncılık mı oynayalım? «İyi olur inşollah!...» «Dilinin altında bir bakla var.» «Bakla değil, zehir var. Sana da vereylm de bir günde gümbürdemek ister misin?» Demokrasıyi, getirenlerin de bilmediğl bir dönemde, her şeyi söyliyebilme özgürlüğüne çok alıştığımızdcn, ya da alıştınldığımızdan oiacak, politikacıyım diye ortalaro düşen yaratıkları cok kücümsemişizdir. Tanıdıklarımız da, zcman icinde, ellerine gecen fırsatı, yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Şımdi düşünüyorum da yerlerini alanlar daha mı becerili oldular? Anlatıtlardı, ismet Paşa. Başbakanlığı sırasında, kabinesindeki bir bakanın gitmesini tstiyorsa hemen mırsteşarıyla deviet ışlerinı goruşmeye başlarmış, O zaman bakon yolcu olduğunu anlar istlfa edermiş. Adnan Menderesin yöntemi başka türlüydü. Kabinesıne gırenlerden daha acıkianmadan önce bir ıstifa dilekcesi alırdı. Araları acıldıgında adamcağız radyodan duyardı ki istifa etmış. Böylesi birinin istifasında telefonla konuşmuştum: tBeyefendi ıstifa etmişsiniz?» <...Ya, öyle rnü.» diye şaşaladıktan sonra, «Demek istifa dilekçemi beyefendi yürurlüğe koydu.» demiştı. Eakonların böylesi de vafdır, papuçiarını kapmın önünde görmeden «istiskale» uğradıklarını akıllarına getirmezler. Politikacmın değil bir cîımlesinden, bir kelimesincîen çapını ve gradosynu ölçen uzmanlar vardır. Bir laflarını radyodan işitîıler, ya da gazeteden okudular mı, «Bunu söyledi ya, bu adam gidici...» derlerdl. Gerçekten adarn gıaerdi. Onu gitmeye zorlayan güçlü bir kamuoyu, zevzekliğe prım vermiyen politika geleneği vardı. Şimdi bırakın ellerine verilen cümleyi anlıyarak okumayı, vurguiomasını bile bilmiyenlerin radyoda seslerinı cuyuyoruz, TV'de yüzlerini görüyoruz. Çetın Altan dostum da bir yazısında dertleniyordu. Bizden öncekı yazarlar biraz belediye, biraz vilayete cattılar mı gorevlerini yapmış olurlardı. Biz talihsiz bir yazarlar kuşoğıyız. bakanlara, başbakanlara catarak yazıya girdik. Onlar bizi anlar. biz de onları anlardık. Şaka, oramızda bir ölcekti. Başbakan Hasan Saka için: «Artık cekil!...» dediğimizde: «Çekildim, seksen kilo getdim.» diye yanıt alırdık. Böyle olunca, «Cekil» diyen etkisiz kalır, çekilmeyen, şakanın verdiğ'; gücle sandaVyasında daha sağlam otururau. İnonın ki politika yazmak istemiyorum. Kızanın uzun ve kalın deyneğı cok inmiştir kafama... Seven de. bir başka gun kızdığında deynek ve kafodan boşko bir şey düşunmemıştir. Politika yozılannın esktdeh bir tadı vardı. karşılıklıydı. Söylenen de söyleyen tie birer görev yaptıklarını bilirlerdi. Şimdilerde ise, görevi sadece kendilerinin yaptıklarını sananlar var. Ne kador sürer? 6 "Tercüman,, sorumiusu 52 numaralı bildiriye aykırı davranmaktan yargılandı dar ilerisinde bir adam yerde yatıyordu. Başında bir Alman vardı. Onlara doğru yürümeye başlayınca, arkamdan, son radan kimliğini ogrendiğim bir Turk, Osman Gül koşmaya başladı. yerde yatanın başınSSK'DA DOKTOR A(:iĞI BVYt'YOR Görevclen ayrılmalarla birkaç aydır çok ciddi bir sodaki Almon'a. (Camı sen mı run halini alan SSK dispanser ve hastanelerindeki doktor açığı sorunu giderek daha büyük boKirdm?| aedim. (hayır, defolj vutlar kazanıyor. Boşalan dispanserlerden sonr3 hastanflerde de doktor sayısı azaldıkça. polikdiye karşılık verdi. Osman linik kapılarındaki kuyruklar biraz daha uzuyor. SSK'nın tstanbul'daki doğum ve çocuk merkeGül, (Giyın de jışarı cık) dedi. zi olan Bakırköy Doğumevi Hastanesinde bile çocuk doktoru sayısı ikiye inince. puliklinik kapısı fotoğranaki çörüniimü kazandı. (Fotoğraf: Erdogan KÖSEOĞLU) Olaya tanık oiduğumuzdan giyinip dışarı çıkt.m O sırada polısler geimişlerdi. Beni doverek ekip arabasına soktular. Sonra da bir inşaala götürüp saatierce dövdüler ve bayılttılor...» «Gözümü Essen Karlplatz mut Hortaçsu ve Doç. Dr. AANKARA (A\K.\) Deviet detti. karakolunda açtım. Bir sürü vadis Hacınnıiyan, Kimya da Easkanı Orgeneral Kenan EvÖdül dağıtım töreni ise da dişim kırılmıştı. Ağzımdan .ve lında Doç. Dr. Sıddık İçli. Doç ren «bilgi birikimi olmazsa ha sonra Deviet Başkaru Orge ıdrarımdan süıekli kan gelihan Pişkin. Doç. Dr. Ahmet Rıkalkınma hedeflerine ulaşıla neral Kenan Evren'in bilim ö yordu. Doktor istedim, getirDr. Şefik Süıer, Doç. Dr. Ermaz» dedi. dülü alan Prof. Dr. İhsan Ke mediler. Sonra o hclimle hafat Özdural, ve Doç. Dr. ErKısa adı TÜBİTAK olan Tür tin'e ödülün vermesiyle başla Kim karşısına çıkarıldım, tudofan Aiper. Bıyofızik dalında kiye Bilimsel ve Teknik Araşdı. tuklandım. Suçumu o anda Doç. Dr. Pakcan Ingana, Tıp tırma Kurumunun 1981 yılı bi1981 hizmet ödülleri Fizik da öğrendim. Bir adam bıçaklaıPediyatri» dalmda Doç. Dr. lim hizmet ve teşvik ödülleri Imda Prof. Dr. Fikret Korlel. Aytemiz Gürgey, Tıp (Erosi dığımı söylüyorlardı. Essen Hacettepe Üniversitesi'nde düElektrik Mühendislifi dalında roji» dalında Doç. Dr. Yücel merhum Prof. Dr. Mustafa Cezaevi'ne gönderildim. Sos zenlenen bir törenle dağıtıldj Kanpolat, Antropoloji dalmda Ödul dağıtım töreninden önce Parlar. Metallürji dalında meı yal gorevlıye hcber gönderdikDoç. Dr. Artnağan Saatçıoğlu bır konuşma yapan Kenan Ev hum Prof. Dr. Haldun Nusret ten ve tam 9 nafta kan kusElektrik dalmda Doç. Dr. Veren. odül almaya hak kazanan Terem. Jeodeji dalı ve foto tuktan sonra bir doktor getirdat Tavşanoglu. Makina dalınbüim adamlannı kutladı ve po rametri dalında merhum Prof diler. 8 dişim kırılmıştı. Mahda Dr. Birol Kılkış. Metalljrji zitif bilimlere büyük önem veMacît Erbudak'e, verilirken kemeye çıkarıldım. Savunmadalmda Doç. Dr. Turgay Erren Atatürk'ün Türk ulusunu teşvik ödülleri ise şu bilim amı bile almadan 9 yıl ağır ha bilimi en büyük yol gösterici türk, Ormancılık dalında Doç. damlarına verildi: pis cezasına mahkum edildim. oldugunu benimsediğini Dr. Melih Boydan. kayPizik dalmda Doç. Dr. MahKararı temyiz ettim. Üst mahkeme beni serbes' bıraktı. Ancak Essen makamiarı tarafından salıverilmedim. Yeniden tutuklandım. Y'ne mahkeme karşısına çıkarıldım. Bu kez 3,5 yıla mahkum ettiler. Bu İsmail Yıldız ile Kaso'nun olaylar sürerken, tutukluluğum eşkıyaiığa başlamasından 2 yıla yaklaşmıştı. İkamete sonra, Altısağut koyünden rapten tahliy e edildim. Ama, once Korakuşlar, sonra polisler beni gene bırakmadıda Yıldızlar göctü.. Yıllar. 4 gün oyaladılar, sonra dızlar tarafı gitti, Kayseri' da sınır dışı ettiler. Bu arada, ve yerleşti. Karakuşları mahkeme kararına itiraz etdestekleyen Cafer'in oğulmek için gerekli süreyi bano ları Sarız'a göçtü.. Megeçirtmişler. Bundan haberim med'in öldürülmesinden yoktu. Ceza yasasını bilmiyorsonra Meryem Karakuş dum. Apar topar sınırdısı etda cocuklarını alarak Atiler. Ben Türkiye'ye gonderildana'ya gıttı, Bossa Fabdiktert sonra ise, asıl sanık rikasına girdi, işçı olarak oian Haydar Binici suçunu itiRöportaj: Ali Haydar NERGİS calışmaya başladı raf etti. Bu olayın tanığı da ismail Yıldız ve Kaso doğ Alman bayan Frau Jost. Bu itida eşkiyolıkların, sürdürür rafla ilgili belgeler elimde. ken, Caferin oğullarından Hangi Alman makcmma boşBozali, Sarız yol ayınmına vurduysam netice alamadım. pusu kurdu, İsmail'in küBenim başıma gelenler değişcük kardeşi Yusuf'u orada mese de, ibret olsun diye anvurarak öldürdü Daha ön latıyorum, bari başkaiarı bece öldürülen İbrahim Tarnim durumuman duşmesin...» lan'ın kardeşi Hakkı, Adona Yavuzlar Mahallesinde bir kahvede Caferin oğlu Hasan'ı vurarak öldürdü. ismail Yıldız. Altısöğüt köyü Muhtarı Hulusi Tosun'un oğiunun yolunu kesti, elindeki otomatik silahı zorla aldı. Muhtarla Yıldızlarm orası açıldı.. Köyde bir koyunun calınması nedenıyle, Muhtar tarafı ile Maraşlı sülalesi katıllk oldular Maroş'lının oğulla rı Arap ve Mesut, muhtarın bir oğlu ile yokın akrabalanndan birini öldürdüler sonra, teslim olma• SON HAVADİS GAZETEyarak eşkiya İsmail YılSİ SORLMLli YAZI İŞLERİ MÜDtTtt) İLE Mfdız'a katıldılar., HABİRİNİN DE AYNI İsmail Yıidız ve Kaso 15 NEDENLE YARGILANMAyıl süren eşkiyalıkları sure LARIRNA BAŞLANDI. since. Kayseri, Adana. Ma İstanbul Haber Servisi raş, Elbistan, Gurün, PıTercüman Gazetesi Sorumlu narbaşı, Kozan ve TufanYazı İşleri Miidürü Aydoğdu beyli'de meydana gelen İlter ile muhabirlerinden Mehyaklaşık 35 öldürme olayın met Rahmi Özyazgan'ın MGK'da ya doğrudan katılmak ya nın 52 Numaralı bildirisine mu da bu oloyları düzenlemek halefet ettikleri gerekçesiyle le suclondılar.. Bu süre iyargılanmalarına dün 2 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'ncinde meydana gelen bir de tıaşlandı. cok oygun, yol kesme ve İlter ve Özyazgan hakkında suclusu bulunmayan öldürgazetenin 26 Agustos 1981 tame olayı da onlara yüklen rihli sayısında «CHP'li tinsal'ı di.. Yörede türeyen, hırsızMHP'H çöstcrenler hakkında lar, capulculor ve soygunsonışturma açılıyor» başlıklı cular. suc işledikleri her yazıyla kamunun telaş ve heyeyerde İsmail Yıldız ve Koso' carunı doğuracak nitelikte hanun ismini kullandılar. ber yayınladıkları savıyla enaz 4ay hapis istemi ile açılan dava 12 Mart Muhtırasından nm dünkü duruşmasmda iddia sonra. Kayseri'nin Sarız name okundu, saraklann sorgn ilcesinde, eşkiya İsmail Yıl su yapıldı. Aydoğdu İlter"in vadız ve Kaso'yu yakalamak reste tutıüduğu duruşma, 23 Ara icin bir jandarma komando lık 1981 saat 10.00'a bırakıldı. birliği görevlendirildi 2 yıÖte yandan Tercüman Gazela yakın süre sürdürülen otesi yazarlarmdan Nazlı Ilıcak perasyonlara, köylere düile Sorumlu Yazı İşleri Miidürü Aydoğdu İlter hakkında zenlenen baskın.'ara karşm MGK'nın 52 Numaralı bildirionları yakalamak mümkün 12 Mart muhtırasından sonra. Kayseri' sine aykırı davranarak, Süayö Olmadı. nin Sarız ilcesinde, eşkiya İsmail Yıldız netim Yasasını ihlal etmek suKASO'NUN ÖLÜMÜ çundan 2 Numarah Mahkemeve Kaso'yu yakalamak için bir jandarde üç aydan bir yıla kadar ha«Kaso, aşiret buyruğuna ma birliği görevlendirildi. ama onları pis istemiyle dava açıldı. İddikarşı geldi, banşı bozdu, anamede Nazlı Ilıcak'ın 3 Eyyakalamak mümkün olmadı. dağa çıktıktan sonra, kuşlül günü «Soğukkanlı Adalet» lar 'Kaso kurtlanasm, Kaso başlıklı yazısında görevü Askekurtlanasın' diye ötmeye rim diğerlerini bilmem.. Bir dan kacınlmış.. ri Savcıntn eleştirildiği bazı sa başladı...» nıklann da savunulduğu belirölü sayısını bilirim, bir de Kaso yanına iki de yatak tiliyor. Bu arada Askeri SavcıYore hatk; tarafından Kaağıtlannı... Yazma benim Cısını alarak Günbetir Köyü lık aynı gazetede 24 Ekimde so'ya yakıştırılap bir söz... adımı da... Ölü yuyucu de, nün yolunu tuttu. Kızını kovaymianan «Danışma Meclisi kayıp bilici de. Ne dersen Sarız Altısöğüt yol ayıcıran gencin komşusuna >o Açılırken», 25 Ekimde «Sertlede!... Oğullanm. torunlarım rımınrja, eli centekli gürgen nuk oldu. Oğlanın babasını şen Hava ve Basuı», 15 Ekimvar, kendimden değil. onlardeğnekli ihtiyar ayağa kalcağırttı, kendini tanıttıktan de çıkan «285 Ulkücünün dosdan korkarım.. kıyar: sonra: yası MHP davasından aynldı» başlıklı yazüar hakkında ko Şimdi var git yoluna, O, «ölü yuyucu, kayıp bf Senin oğlun benim kıvuşturmaya yer olmadığına kaişin rastgele. Kayseri'de Bıllci» ihtiyarın ağzından Kazımı. benden izin almadan rar verdi. nali, Yıldız'ı bul konuş, Adaso'nun öldürülme öyküsükacırmış, şimdi sana iki şar öte yandan Son Havadis Ga na'da Meryem'le konuş... dür: tım var: Ya oğiunu vurazetesi Sorumlu Yazı İşleri MüTeybini iyi kontrol et. Altıf... Kaso Sarıciçek. Ma cağım, ya da evindeki genc dürü Yüksel Baştunç ile mU' soğüt ağıdının hepsini aldı şad dağlarında yolunu törekızım bona vereceksin? habirlerinden Müşerref Seçkin mı? Benden başka kimse bil sini bilmediği kişilerle dolo Etme Kaso tutma Koavru suçtan aynı mahkemedft mez bu ağıtları... Karakuş'vargılanmaya başladı. 26 Ağusşırken bir gün bir haber also, oğlum bir tektır. kızırr tos 1981 tarihli Son Havadis lonn Yıldız'larm köydeki ölu dı. Kayseride fabrikada cada boşkasıyla nişanlıdır. Gazetesi'nde aynı içerîkteki ha lerini ben yudum, gömütlükiışan kızı Gülizar, Günbetir Ben onu dokuzu bilberi yayınladıklan gerekçesi te mezarlarını bir bir biliKöyünde bir genç tarafınmem, ya kızını vereceksin ile haklannda dava açılan sanıkların yargılanmasma 23 Aıalıkta devam edilecelc, TÜBİTAK ödüllerini dağıtan Evren: Bilimsiz kalkınılmaz 5 KAN DAVASININ KURUTTUGU KÖY ya da oğlun ölecek!... Adam ağlaya sızlaya evine gider üurumu anlatır. TeKrar gelir yalvarır yakanr ama çaresi yok. Ya oğiunun ölümünü göze alacak. ya kızı verecek.. Kız der ki: Baba, kardeşım tek bır daldır. Kaso da zalim bir adamdır, vurur öldürür. Kar deşimin hatırı icin ben Kaso'yla gideyim. tek kardeşim yaşasın.. Ağlaşırlar sızlanırlar.. Kız bohçasını hazırlar. Kaso'nun konuk oldu ğu ove gelir, kapınm arkasına gecer, sessizce ağlayarak götürülmesini bekler. Bu arada Kaso, konuk edildiği evin sahıbıne ve kızın babasına dışarı çıkmalarını işaret eder, cıkarlar. Kaso kıza döner: Kızım korkma, benden sana bir zarar gelmez. Ben sadece hırsımı yerine getir dim. Kızım Gülizar benim için neyse sen de osun. Korkma, seni bir yere götürmem. Baban dişi adcmmış, buyruğuma boyun eğdi. direnmedi Direnseydı, cok kötü olurdu. O zaman hem kardeşini vururdum, hem de seni zorla götürür bur kaldığım icm onlcrlo geziyorum. Bu sefer de başıma bif iş gelmezse bu üaha gezmeyecsğım bu adamlarla. Bu gıdışimde başı ma bır hal jelırse, bu adamlardcn bıl, dıyerek ayrılıyor. O gün akşama kadar yol alıyorlar. Gece Altısöğüt sınırına geliyorlar. Yatakcıları Kaso ya Kaso biz buranın yabancısıyız, buralar senin toprağın, sen önden gıt biı seni arkadan izleyelim.. diyorlar. Kaso önden gıderken arkadan sıkıp vuruyorlar. Yanındaki iki otomatik silahı, 2 taboncası ve 12 bin lira parasını alıvorlar. Tanınmasın dive de etraftan topladıkları kuru kengerleri yak.'P Koso'nun olusunu oteşe veriyorlar, yü zünü, gözünü oellısiz ediyor lar Sonra, bir dereye atıp cekip gidıyoriar Kaso'nun ölusü bir hafta sonra buiunuyor Gidip bakıyorlar ki, kurt aüşmüş her yanına. burnonu, kulokları nı kuşlar vemış, tanınmıyor. Soruşturmayı yürüten Yüz başı, Koso'nup kızı Güliıar'ı cağırıyor; Babanı eşkiya ismail Kardaş n'oldu hallanna Kurban olam yollanna Kolunu hiç oynatmıyor Kurşun değimiş ellerine. Çocuklar ağlaşıyorlar Babasını anyorlar Yekinip de gelemen ki Yavrularm durmuyorlar. Sana diyom kardaş memmet Ben kimlere edem minnet Cayrı kardaşımz öldü Çocuklar da olsun sünnet. Kardaşım avradı Pındıh Gelip de otur yanıma Ben ya$amak ıstemiyom Yakıştıramam arıma. Yapı yaplırdım çinkolu Kapısından geçer yolu Kimlere mudara edem Yoktur kaynanamın hali. (Altısöğüt Köyündeki kan davasıyia ügili olarak yörede söylenen başka bır ağıt...) Çevredeki tüm olaylar dağa çıkan Kaso ve İsmail Ytkhz'a yüklends düm. Şimdi var git evine. babano soyle bana 12 bın lira pora hazırlasın yarın sobaha kaoar getırsın. Sen şimdi git kızım Gülizar'ı gon der gelsm.. Kız, sevincınuen Kaso'nun eline ayaklarına sarıiır dışarı cıkar. Koso'nun kızı Gülizar gelir, babasmın boynuna sarıiır. Banşır. konuşur. halleşirler. Gülizar'in kayınbabası fuka ra adam sabaha kadar kapı kapı doloşır parayı bulamaz. Sabahieyin çaresiz hcide 100 bin lira değerindeki su!u tarlasını 12 bın liraya satar, parayı getirir Kaso'ya verir... KASO'NUN KATİLLERİ Kaso, parayı alır, cebine yerleştirir, Köyden aynlacağı sırada yatakcılarına önden gltmelerini, kızıyla biraz gizli konuşacağını söyler. KASO. orada kızı Gülizar'a şunları söyler: Bak kızım, oen bu yanım daki adomlara nıc güvenmi yorum Huyunu suyunu bıltnediğim kişiler. ama mec Yıldız öldürdü değil mı kızım? Bılmeın1.. Nasn bılmö^sın. babanm isnaii Yıid.zdan başka con duşmanı vu, mıyüı? Onu bıimsfn, yolnız bo bamın ölusünü bulduğunuzda keüesı vur.uüunaan kopa rıimış mıvdı. koparılmamışmıydı onu Yuzbaçı N f i ılgisı uut kızım. bo banın öldürülmesıyie kellesi nm kopanlaıasTnn? Ama soyleyeyım Koocrıimcmıştı!. İigısi var, babomlo Ismaıl Yıldız arasında kesım vardı. Eğer babamı ismoil Yıldız öldürseydi, keılesini koparıp qetiri r Sarız'dakl hükümet mevdanma asardı. Babam İsma,"1 öldürse o do avnısını vapardı.. Gülizar'.n ıfadesine göre Kcso'yu öldüren yatakcılar silah v R 12 bin lira poroyla yaka'omyorlar. Cinayeti. sa dece silahlar ve para icin işled klerinı sövlüvorlar.. YARIN: EŞKİYA İSMAİL YİLDIİIN ÖLÜMÜ...