Catalog

IKf IG if.usTon emoVrat Partl Fktldon. şubct 1960'tc SBP" yı kapatmak, yüksek okul yapmak y.CH oyunlar peşıne düştü. Bu amaçlo bır de yttvt tasarısı hazıriattı. O günlerde Turk bası«mda, bu girlşiml kınayan pek cok yazı çıkmıştır. Bu yazılara konan başlıklardon en carpıcısı. Aıiz Nesin'in kullandığı: ÜNİVERSİTENİN K1RŞEHRİ SBF'dir. Biz dünyaca billnen bir masalın odmdan yararlo.narak. ÜNİVERSİTENÎN KÜLKEDİSİ (Sindirellosı) deyimlnl kullanmoyı daha uygun bulduk. D olaylar ve görüşler SBF BÎLDÎRİSÎ VE GÜNÜN ÎKTlDARI Prof. Fehmi YAVUZ fu otmadıklofı döçfinulöyorso, o zomon bu toplama hareketi bır ceşıt «REHİNE • ALMA» zlhniyeti ile hareket edilmesi ve devlet eliyle zulüm yapılması demeK değil mldir? Ayrıca tedhiş olaylonnın arzettığl tehlike karşısındo. sorumlu makomlorın duyduklan haklı endışeyi paylaşmakla beraber. ihbar mükellefiyetlnl yerine getirmeyen bir klmse icin idarr cezasının öngörülmesinl de, cezanın sucla orantılı olması II* kesine, kesinlikle oykırı bulduğumuzu belirtmek ) *•• Işte bu külkedisi, yayınladığı fki bildiri lle, «pkısinl göstermiş ve 12 Mart olayından, payıfta düşeni bol bol afmıştır. Birinci bildirt 25/12/1960 guniu gazetelerde ver oldı. Rodyo bundan söz ederek parcalar okudu. Zamonın Cumhurbaşkam, yenl yıl mesa|ında. ünlversitetert, sohj kınamomokla suçladı Biz, hükumet Başkanı Nihat Erim'e gönderlten blldlrlden sözetmek Istiyoruz. Balyoz haren kötım izleyen günlerde hazırlanan bildiri (25/5/1971), israil Başkonsolosunufî" kacırılrrast otayını, şlddetle kınadığımızı vurguiomakla boslryor. Hemen arkasmdan. Balyoz Harekatına yol ocan, Hükumet Başkanlığı bildirlsinin eleştirtetne geoiliyor (*}. Hükumet Başkanlığı bildiri«lnde yeralan: «UZAK YAKIN İLİŞKl». «KİMÜKLERİ GÜVENLİK KUVVETLERİNCE ÖTEDEN BERİ BİLİNEN KİMSEIER.» gibi sözler SBF bil<flri«inde şöyle eleştirilmiştir: «istenilen pazarlığa çirlşilmiyeceğinin bellrtBmesl gayet hakh olmaklo blrlikte, ondan sonro hemen, şantaja karşı hukuk devletl fıkrl ile bcğdaşamayacak beyanlardo bulunulmuşıur. cllzak yakın tllşki» gib1 sınırton belirsiz ifadelerin Ceza Kanunu maddelerinde yeri olamaz. «Kimliklerl güvenlik kuvvetlennce öteden berl bıfinen kimseler» gercekte yo sucludurlar, ya da tttıçsuz. Doğrudan doğruya makamınıztn sorumtuluğu altındaki örgütler tarafından, bu klrrseterin suclu oldukları sonılıyorsa. hemen yorgı organlarma verilmeleri gerekirdi. Bu iş ıçin böyto vesilelerin beklenmesinln anlomt nedlr? Suç net oraştırma ve oğretım ortamının da tamamiyie koybolacağına kesın gözü ile bakılobilır. Öte aen beri sıkıntısım cektiğimiz, fakat normal hukuk yollan ile üstesinden gelınebilecek olan bazı zorbalık eğilimlerinl ortadan kaldırmok İcin, hükümetlnizin özellikle kurmak durumunda bulunduğu akademik yapıyı temelinden cökertmeğe sürüklenmesi cok acı bir sonuc olacaktır. Sayın Başbakan, bizler, ülkemizln lcine düştüğu bu tehlıkeli durumdan sıyrılabilmek için, süratle demokratik düzene donülmesl gerektigine keslnlikls Inanıyoruz. Başbokanlık sıfatınızın ötesinde, Insan Hakiarını Türkiye'de geıiştirme dâvâsının öncülerl arasında tanıdığımız si2in, hocamız ve mes'ektaşımız olduğunuzu da düşünerek, görüşierimlzl acıklamakta fayda bulduk.» Parlamenter Faşizmin Planlamasi;.. ir süreden berl Türkiye'de herVes blrblrlne «nerev» gidyoruz?» dıye sormaktadır, Konuya iki biçlmd* yaklaşılabılir. Kuşkusuz toplumların ister Istemez gıttikleri bir yer vardır. İnsanlık daha az somüru ve daha çok özgürlük iceren düzenlere doğru gidiyor. Ancak bu gıdiş düz bır cızgi izlemez, zkzaklı bir yolda gelgit'lerle gerçekleşir. İnsanların lsteklerınl cşan bir Yasa, tarihl biçimlendirır. İran'ın nereye varmasını istlyordu Şah? İran nereye vardı? Bugün Türkıye'de devlet gücünu kullanan çoğu polltikacının gönlünde çeşitll özlemlsrin yatması doğaklır. Ama o isteklerın gerçekleşip gerçekleşemiyeceği bir oyrı sorudur. 1980 Türkiyesınde Demlrel iktidarının toearısı da artık belirginlaşmiştir. B ••* •** Hükumet Başkonlığı bildlrlslnln uygulamasino yöneitilen eleştiriyi de şu satırlardan Izleyelım: tBu hareket öylebirbiçimde yürütülmektedir lci. bütün yurt eapında blrçok aydıniar: «Masum gençlerirmz! kışkırtıcı yayın ve sözlert lle, kanunsuz hareketlere teşvik ettikleri» önyargısıno dayanılarak, askeri garnlzonlardo toplanmaktadır. Bu uygulama, yalnızco, hükümetlnizin mücodele etmek durumunda bulunduğu, tedhişcl unsur!anrt işine yarayabillr. Kaldı ki, hükürretinizln kurulmasına yol < w eon 12 Mart Muhtırası. yurdu anarşiden koru manın yanısıra, Anayoso'nm uyŞtıîönmosı <Hrektifini de taşıyordu.» Bildiride Balyoz Harekâtından SBF"ye, klml unlversite profesörlerlne düşen pay do. örrtekler verilerek. şöyle dile getlrıltyor: tSon lcraat Ise, o Anayoso'nın mlrrarion arosmda şerefll yerleri olan. Fakültemizden öort profesörün gözoltına olınması gibi, ters bir sonuc vermiştır. Hatırlanocağı itzere, soyın Prof. Soysal, Aksoy ve Savcı Kurucu Meclis'tn Anayoea Komisyonunda raportör, sözcü ve uye olarok. tieğerli hizmetler ifa etmişlerdl. Saym Prof.Talas da, hem Kurucu Meclis üyesi, hem de 27 Mayıs Devrim Hukümetlnin Calışma Bakanı idl. Onlor gibi halen gözaltında tutulan, İstanbul Û. Hukuk Fakültesı'nden, sayın Prof. Tunaya'nın da, bu Anayasa'nın hazırlanmosında, aynı şekilde, büyük emeği gecmiştir. Bunların unutulrraması yanlış önyorgılara düşulmesinl önleyeDilirdi.» SBF bildirislnin uyarı niteliğinde ve günümüzun otaylanna ışık tutabilecek gücte olan son ikl parağrafmı da olduğu gibi aktarıyoruz: «Aydınlaro karşı bir terör olmak istidodını gösteren son hareketın surdürülmesi halinde, ge Nlhat Erlrr'in SBF blldlrteînl aldıgı gün cektlfll telgrafı da, olduğu gibi aktarıyoruz: fMektubunuzu aldım. Büyuk bir dikkatle okudum. Sıze hemen şunu temin etmek Isterimki, Anayasamızın ve Cumhurlyet yasaıarı dışında hic bir işleme, hlc bir davranışa, ne Başbakan olarak ben, ne de benimle birlikte sorumluluk taşıyan hükumet üyeleri ve diğer yetkilller müsaade etmedik, edemeylz. Konuyu önemle inceliyor ve inceletiyorum. Eğer uyguıamada ve takdirde yanlışlar olmuşsa en kısa zarranda düzeltileceğinden emin olmanızı rlca eaerim » Sonuç olorak, olayiarın Nihat Erim'in ve de Beyin Kabınesinde görev alan öteki hükumet öyelerinin denetleyemiyeceğl bir düzeye ulaştığını söylemek gerekir. Telgrafta sözü edilen cen kısa zamanda düzeltmek» şöyle dursun, 11 bakanın topluco ayrılması, birkac kabul edilmiyen istifadan sonra, kendisinln hükümetten uzoklaşması ile 12 Mart Olayı'nın bu perdesl kapanmıştır. Btrtc: YANKI Derglsl, Sayı 29, Eyl« 1971 SBF Blldlrlsl Nasıl HazırlandL • OKTAY AKBAL bek 6bek gezerler. Yol kenariarında otururlar. Açık hava bahçelerinde. Kahvelerde dalgın dalgın otururlar, ya da fısıltüı seslerla KOnuşurlar. Gözleri kimi zaman çakmak çakmaktır, hırsla, öfkeyle. özlemle yuklüdıir, kimi zaman da umutsuzluk. bezginlik, acıyla... Bir şey beklemek yannlardan, gelecektenl.. Ne, ama ne? Dolaşırlar sonra da caddelerinde kentlerin, kasabalann, ikili uçlü beşll... Tek başma gezenler azdır. bir köşede kltabına dalıp gidenler de... Kasabalar, kentler, büyük kentler dopdolu onlarla; taşınyorlar gençlikleriyle yurdumuzun dört bir yarunı... Smavlara glrip yeniliyorlar. tş arayıp bulamıyorlar. Bir kızın, bir genç kadımn gözlerine bakıp özlemle düşlediklerl günleri, geceleri yaratamıyorlar... Gençligimiz, gençlerimiz... Daha 1965'te Türldye nüfusunun yüzdo 58,6'sı 024 yaş arasındaki yurttaşlardan oluşuyormuş... Ya bugun? Bugun bu oran yüzde yetmişi bulmamış mıdır? tşte bu fibek öbek toplaşan. beşer altışar dolaşan, ateşü ateşli tartışan, ya da bezgin bezgin pinekleyen, sokaklarda, alanlarda kendilerine seçtikleri «inanç«lar doğrultusunda birbirleriyle acunasızca vuruşan genç insanlannuz Türkiye'nin yandan çogunu oluşturuyor. Yük«ek ögrenime girmek için her yıl yanm milyon genç başvuruyor. ancak kırk elli bini «başan» sağlayarak okuma olana£ma kavıışuyor. Ya gerisi ne oluyor? Bu mesl&ksiz, lşsiz. sanatsız, hatta çoğu kez amaçsız genç nüfus nereye, bangi yöne akıyor? Bunu arayan soran kim? T>ürkiye, genç bir ulusun ülkesidlr. Bir ülkede yasayanlann üçte ikisl genç» insanlardan oluşuyorsa, o ülkenin gelecegi sağlam ve guçlü ellerde sayılmamalı mı? Bu korkunç guçten neler yaratılmaz; neler doğmaz? Doçent Dr. Özcan Köknel, «Cumhiiriyet gençliğl ve sorunlan» adlı kitabmda bu konuda şöyle yazayon «Türkiye'de çocuk ve genç nufusun öbür yaş dilimlerine oranla yüksek oluşu insan gucu, eğitim ve ekonomik bakımdan önemlidir. Çogunluğu köyde ve kırsal bölgede yaşayan gençlerl bulunduklan yerde egitip, geliştirerek ekonomiye uretict olarak katkısı olan kişiler durumuna yükseltmek gerekmektedir. Aksi halde genç kuşak ekonoml, milll gelir açısmdan ülkemiz için yük olur. Bireysel olarak gelişmeleri bozulur, toplumsal nitelik ve ekonomik özgürlük kazafuna olanağım bulamazlar.> Yüzde altmışı, yetmlşl yirmibeş yaşmdan genç İnsanlardan oluşan btr toplumda sorunlar devleşir, hele hele bu sorunların bir teki bile çözümlenmemişse, onlara yenilerl eklene eklene sorunlar yumagı kördüğüm haline gelerek ülkeyi ve tüm ulusu bir kanlı çıkmaza sürükler. Şimdi içinde bulunduğumuz bu kanlı batak üretken olmayan, yalnızca tüketici durumunda bırakılan genç nufusun patlama noktassna gelip, o noktayı çok gerilerde bırakmış olmanndandır. Nereye baksan hep çocuklar ve gençler çüayor karşımıza. «Boşta gezer» bir gençlik!... Ne yapacak bu amaçsız, bu işsiz, bu kırgın, öfkell, doyumsuz genç insanlar? Birbirierine, bize, hepîmize, en başta da kendilerine düşman kesilecekler. Dergilerle, filmlerle. kitaplarla, TV'lerle gösterilen güzel yaşamlann, güzel doyumlann, guzel serüvenlerln özlemiyle, tutkusuyla yozlaşıp ya da yeni bir atılıraa kalkışıp kendilerine çıkış, kurtuluş yollan arayacaklar. Şu ya da bu etiket altmda karşımıza çıkan çençler. nasıl bir ad verirsek verelim. îster terorist, ister anarşist, ister sağ ya da sol militan diyelim, bepsi birbirinin eşi. benzeridir. Bizim yetiştirdiğimiz, daha dogrusu geregi gibi egitemeden, okutamadan, aydınlatamadan, bilinç denen insanı insan eden zenginlige ulaştıramadan büyütüp yaşamın batakhklanna yolladığımız kendi ürünümüz, kendi yapıtımızdır onlar.. Ne denll övünsek yeridiri... EVET HAYIR O Boşlukta bir gençlik ir memlekette Ware eder»ler bireysel çıkarlanm duşünmeye başladıkları zoman, ırmakların denizde koybolmosı gibi toplumun cıkariarı da bireysel cıkarlarda kaybolur. B Yunan tarihcisl Tükidldes (M. ö. 431^04) yıllannda isparta lle Atina arasındaki 23 yıl süren Poleponez savaşlannı onlatırken «Her birl kendi cıkarlarını gercekleştirmek İcin uğraştıöından, sonunda hiç bır hareket ortaya cıkmıyordu. Bireysel hedeflerine ulaşmak İçin her birinin sarfettiğl zoman, ortak hedefleri düşünmeye imkân bırakmıyordu. Her bi ri ayrı ayn hayaller peşinda koştuğu icin ortak dava hio forkına varılmadan bir müddet sonra kaybedilmişti» derken günumuz Türkiyesini anımsatmaktadır. Amerika Cumhurbaşkanlarından Abraham üncoln'e gore, «Tamamen iyi ya da tamamen kötü olan pek az şey vardır. Hemen her şey, bilhassa devlet idaresı iyi ile kötünun oyırdedilemez bir karışımından Ibarettlr» (1). Fokat senelerce Iktldar partl8lnln linsan ihsan'ın kuludur» diyerek devlet kadrolarını kendi mensupları ile işgaı etmesl, ohlâk ve fazılet sahıplerinl horcaması çoğunlukla yönetime kötulerin egemen olmasmı sağ lamıştır kl. kötulerin de sonu kö tüdüri tSeçkln, dünyada hlc bir şeyin kayıtsız şartsız taraflısı, ya da tamamiyle düşmanı değildir. Onun tarafiısı olduğu sadece adalettir, seçkin adam ka nunu sever, bayağı adam göze girmeyi, seçkın ödev içindir. Bayağı. kazanc içindir.» (2). Düşünür Dıderot babasına ha yırlı geceler dılerken eğilerek kulağına şöyle fısıldar. cBaba, ciddi konuşmak gerekirse akıllı adam icin kanun yoktur.» Yaşlı baba yavaş konuş diye emreder. Diderot sözüne devamla cKanunların bütün müeyyidelerl istisnalara tabi tutulduğundan hangi hallerde kanunu takip edeceğıne ve hangi hallerde onu terkedeceğine karar verecek olan akıllı adamın kendisidir.» der Bunun üzerine babası şu cevabı verir: «Bir şehirde senin gibi bir veya iki vatandaşın bulunmasına itiraz etmem, fakat herkesin senin gibt düşündüğü btr şehirde yaşamak Istemem» (3) Bugun hangi il. llçe, bucak ve köylerimiz yaşanacak durumdadır? Her taraftan kan ve gözyaşları akmaktadır. Fıravun rüyası gibi yöntemlerle memleket yönetilemez. Anayasamız 41. maddeslnde «iktısadi ve sosyal hayat odale te. tam bır calışma esasına ve herkes icin insanlık haysiyetine yoroşır bır yaşayış sevıyesl sağlanması amacına göre duzenlenır» yıne anayasamızın 42. maddesine göre «Calışma herkesin hakkı ve ödevidır. Dev tet çalışanların insanca yaşaması icm sosyal, iktisadi ve mall tedbirlerle calışanları korur ve calışmayı destekler iş sizliği önleyicl tedbirler oiır.» hükmü iktıdar partisinin yalnız kendisinden olanlara iş verilmesl, insanca yaşatılması ve kendisinden oimayanlarm boşta gezdiritmesi ve süründürülmesı İcin konmamıştır. 1914 yılında Sofya Ataşemlliteri Erkânı Harbtye Kaymaka mı (Kur. Yarbay) Mustafa Ke TARÎHÎ BlR ŞÎFRE § ÎKTİDARIN, KENDİNDEN OLANLARA İŞ VE NİMET YAĞDIRIRKEN, KENDİNDEN OLMAYANLARI YOKSUL, İŞSİZ BIRAKMASI YASALARA VE ULUSAL BÜTÜNLÜĞE AYKIRIDIR. ya kumandan tayln edillr, o cemaat ve kavım razı ve hoşnut olacağı vasıfları taşıyan bir baş kası bulunursa, o ehliyetsizl ta yin eden kimse Allaha, resulüne ve bütün mümınlere haınlık etmiş olur. Çunkü bu durumda oian şahsa düşen vazife, en gu zelini ve en üstününü aramak Idi. Mademki, daha ehliyetlisi varken. ehil olmayanı ta/ı.ı ntti, hıyanet vo gaflet mesulıyetini de üze' ne alması >cup eylemıştlr.» 1919 yılıoöa 9. Ordu Komutonı Yakup Şevkı Paşa, Doğu illerinin du'^TiLınu Genels'jrmay Başkanlığı.)3 gonderdığı 6rzu rum 28 Kanurısani (ocakı Vj3F (1919) tarin ve Ş. 1/646 sayılı şifrede aynen şöyle an n'.ır 1) APMHP ortakhğının doğal liderİ Süleymon Bey sıksık «Demokratik otorite» deyimini kullanmaktadır. Bu deyim nereden cıkıyor? ABD ve NATO politıkasında dünyadaki rejimler ikiye ayrılmaktadır; otorıter ve totallter» ABD, totalitsr adını verdiği komunist rejimlere karşı çıkmakta: oma otorıter dediği faşist rejımleri «tabii müttefiki» saymaktadır. Süleyman Beyin yumuşatarak «demokratik otorıter» diye nitelendirdiğl rejim ABD dış politikasında yerli yerine oturmaktadır. 2) APMHP ortaklığı «otorıter» bir reiim kurmak amacıyla Anayasayı değıştirmaye cabalıyor. Bunun hazırlıkları yapılmış «Brüksel Cuntası» adı verılen bir kadro Anayasa değlşıklıklerinl hazırlamıştır. Cumhurbaşkanı seçimınde dsğişıklik... Bir tür başkanlık sistemi... Yürütmeyi güçlendirme.. Sıkıyönetm dışında; ama Sıkıyönetimden sıkı «Fevkalade Hal» yasası.. DGM'lerin kurulması Çaşıtll baskı kanuniannın birbiri ardından tezgâhlanması.. 3) Ne var ki bütün bunlar Anayasal reiımin biçimlne llişmiyecek; ama özünü yok edecek bir kurnazlıkla gündeme getırilmektedir. Sözgelimi Anayasa Mahkemesl yennde kalacak. ama Anayasaya aykırt yasaların iptall icin karar ücte iki coğunluk koşuluno bağlanacaktır. Danıştay, varlığım sürdurecek, ama çoğu «darî tasaruf» Danıştaym görev alanı dışına cıkarılacaktır. Sözde parlamenter rejim sürecek, ama gercekte bugünkünden cok daha koyu parlamenter faşızm duzenı kuruiacoktır. Böylece hamamın namusu kurtarılacak, Avrupa Konseyi. AET. OECD cercevssinde barınmck için gereken dıkkat gösterilecektır. Bu cerçsvenin dışına cıkmak APMHP ortaklığının işme gelmez. ABD lle Batı Avrupa arasında daho cok Washington'a dayanan parlamenter faşizmin koyulaştırılması planı sözkonusudur. 4) Çünkü cok partilj reıımın komısyonculuğunu yaparak toplumdoki ayrıcalıklı yerinl sağlayan ve konforlu gecmıni sürdürsn profesycnel polıtıkacı kadrolan da Güney Amerika modeli oc.ık faşızm1 (zorunluluk duymadıkca) istemezler. Parlarnentoyu kutlanabılen bir otorıter düzen, hem ABD'nın hem emperyalızmın hem yerli işbirlikçilennin yeğladği rejimdır. Bu re|imi yürütmek icm «sandıktan cıkmak» ve «mılSı ırade» edebıyotını kullanablmek gereklıdır. 5) Türkiye'de yürürlüğe konon yenl ekonomik rejlmln kokusu tam anlamında topluma yayılmadan ve iktisadi iflas daha cok yoğunlaşmadan erksn seçime glderek APMHP çoğunluğuyio iktıdara geinek İçin her aroo kullanılmaktadır. Silahlı eylemciler'm «kurtarılmış sandık!arı»nın yanısıra secmenlenn secıme katıima eylemlerl terörle engellenecek veya yonlendirılecektlr. 6) Cumhurbaşkam secimi engellenmiş, Çankaya'ya bir AP'li oturtulmuş. parlamentonun kapısı kilitlenmiştlr. Bir «siyasl darbe» sözkonusudur. 25 ocakta gercekleşttnlen «ekonomik darbe»nin ardından gelen bu «siyasi darba» ile Devlet Başkanı AP'ti, Hükümet Başkanı AP11 silahl» güoü MHP'li bır repmde erken secimle dört yıllık Iktidan perçınlemek yolunda açıksecık bir prole uygulanmaktadır. Ancak bu planm veya prolen'n ba$on kazanıp kazanamıyacağı veya başcı kazanırsa Turkiye'yi nereya götürecsğı bir ayrı konudur. Şöyle kb Remzi ŞİRİNEmektl Askeri Hâkim Alboy mart «Zabft ve Kumandanla Hasbihal» adlı kitabmda «Mılletin evlatları bir süru gibi değil. şanlı şerefli İnsanlar olarak sevk ve tevcih olunabllin sözünü boşuna söylememiştir. İkndar partisinin kendisinden olanlara efendi işlemi yaparken, kendisinden olmayanlara köle işlemi yopılmasına hem milli kanunlarımız ve hem de Türkiy e Büyük Miliet Meclisinin onayından geçen anlaşma ve sözleşmeler enge'dır. Savaş esirlerinin bile calışma ve yaşama hakkı varken milyonlarco Türk calışma ve yaşama hakkından yoksun bırakılamaz. Genel Müdür Ahnacaktır BAŞKANLIĞINDAN 1 Tra'jzon, Erzurum, Van, Bitlis vilayetleıinin düSTtından tahlisi ve istırdadı tamam bir sene Oıduğ j nalde bu uzur. müd Gercetc insan topluiuğu kin det zarfmda hâlâ bır ış görülve garezin birleştiği yerde de memıştir. Bır müddet memurin1 Öil, özgürlük ve insan sevgisl hükumet gelmedi. Bir müddet nin birleştiği yerde kurulabılir. da pek noksan mevcutla geldiEsirln, eli kırbaclı efendisinm ler ve hiç bır iş görmediler. Turk toplumundo yeri yoktur. Halen de tekml! memurin bir Devletin geleceğ) liyakat sojpeyi Intizar edıyormuş gibi adehiplerlnin secilerek Işlerin on ~ ta boş durmakta ve kendi men lara verilrnesine bağlıdır (4). Din fagtlerıyle meşgul olmaktadırkitaplarında «Emanetleri ehline lar. veriniz». Memleket yetişmış adamsız, yetişmiş adam da mal2 Ahali perişan, emakin sız olmaz. Müminin niyeti yapperışan, arazı perişan. iş cok. tığı işten hayırlıdır. Sapığın niihtıyac azım. sefalet umumi fa yeti de yaptığı işten kötüdür» kat kımsede eseri faaiıyet yok. 15). Suııstınıal namutenahı, devietın «Bir İnsan bır cemaat ve bır ve mılletm ve vatanın hayat ve kavim üzerine vall, başkan veseyyıatl âlıye ve atıyesi için şu hal ve vazıyetm suı idamesi mu hakkak tehlike ve felâketler tevlit edebilecektir. Bu mehazırın önünü almak icin acilen bu mıntıkalara sahip göndermek ve muktedir adamlar tayin ve iz'am eylemek pek elzem ve zaruridir. 3 Trabzon hovallslnl henuz görup aniayamadım. Fakat Erzincan mutasarrıfmın ve Erzurum ve Van Valılerinin hemen tebdilleriyle yerlerine ıruk tedir ve namuslu ve faal adam ların tayin ve iz'amına vesalet buyurulmasını bermuktezayı hamiyet arzeylerlm.ı (6) sözlen aradan 61 yıl gecmış olmasına rağmen memleketimlzin genel manzarası karşısında bugün de düşündürücüdür. Şair Salih Reşit Paşa'nın dediği glbl. Müftü tahıip eyledlk zevkl slyaset namıno Adll yıktık, halkı mahvettik •lyaset namına.» • Vefat ve Teşekkür Merhum Ragıp ve merhume Ayşe Turcan'ın oglu, gazetemiz emekli Başmürettibi Hüsnü Turcan'ın agabeyi, Eczacı Melâhat Guven. Orhan Turcan'ın babası, Şükran Kurtaran, Ercan Turcan'ın amcası, Harun Güven, Hatice Turcan'ın Gülseren Güven'in kayınpederi, Münevver Turcan'ın kaymbiraderi, Tarık Güven, Esra Güven, Ayşegül, Enis, Berna Turcan'ın dedeleri. Devlet Demiryollan Sirkeci atölyeslnden emekll YÜKSEK SEÇİM KURULU Halen boşalan 60000 lira bürüt kodro maaslt secmen Kütüğü Genel Müdürlüğüne sözleşmeli esaso göre Genel Müdür ahnacaktır. Seçmen Kütüğü Genel Müdürlüğü. Genel Müdürün yönetiminde; proje, program, roporlam a v« gelişmiş yönetım tekniklerine uygun olarak, Yüksek Secim Kurulunun tesbit edeceğı ılkeler lcinde calışacaktır. Sözleşmeli Genel Müdür lle calışma kosuUannı belirleyen sözleşme yapılacakttr. Genel Müdür'de aranacak nitellkler a Yüksek öğrenlm mezunu b Cok iyi Ingilizce bilmek (iklncl yabaneı dll terclh nedenidir) c Askerliğlnl flilen vapmış olması veya oskerllk lle HgiSi bulunmamış olması d Bütün yaşamı boyunca herhangl btr slyast porüye girmemiş olması e Ost düzeyde yöneiim deneyl Ite blritkta teknikuygulama, bllişim sisteml, sistem progromlama ve Işletm e konularında en az yedi yıl hizmet tecrübesl bulunması şarttır. Başvurular 10.9.1980 tarlhine kodar Yüksek Seclm Kurulu Başkanlığına ulaşmış olmalıdır. Başvuru yazısmda başvuranın klmllğl, yasom 6yküsü. yüksek eğitim programı ve oldığı sonuclar, calışma hayatı, yönetim deneyleri, Bilgisayarla hangj kuruluşlarda çahştığı ve süresl ile birlikte istediği ücret, göreve ne zaman başlayabileceği acıklanmalı ve bir de fotograf eklenmelidir. Başvurular tamamen glzlı tutulacok ve boşvuranlor ne görüşme yapılabilecektir(Basin: 18868 4547) İSMAİL HAKKI TURCAN 11 agustos pazartesi gunu Hakkm rahmetine kavuşmuştur. Naşı 12 agustos salı gunü Kozludaki aile kabristanına defnedilmiştir. Allah rahmet eylesin. Cenazesine katılan ve bizleri ziyaret ederek acımızı paylaşan dost ve akrabalarımıza teşekkür ederiz. Ailesi Adına Kardeşl HÜSNÜ TURCAN telefon memuresi arıyor. Isteldilerin şahsen Aliyoo sok. No:ll/4 Hanif Apt. Beyoğlu Adresine başvnrmalan rica olumrr. grafikerler ARTAS Hedef, Dev Bir Deniz Gücü; TÜRK DONANMA VAKFENA YAPACAGlNIZ YARDMLARLA BU HEDEFE ULAŞABILİRİZ. (1) John F. Kennedy Cesoret ve fazllet mücadelesl Cevlren: Nihol Yeğinobah Shf: 136. (2) Konfüçyüs Derieyen Hay rullah Örs Shf: 144 145. (3) Flkirler Çağı George R. Havens. Milli Eğitim Bakanlığı Sosyal İllmler Komlsyonu Yayınlorı Shf: 338. (4) Mahmut Muhtar Paşa 3. Kolordu'nun ve 2. Şark Ordusunun muharebatı Mülahazat kısmı. (5) Defterdar Son Mehmet Paşa'nın Nesaylh ül Vüzera v'el umera veya Kitabı Gütdeste Derteyen ve cevlren Hüseyln Rogıp Uğural Shf: 8 36. f8) 9. Ordu Komutanı ŞevM Gnkur. Bşk. Harp Tarihl Dalresl Resml Yoyınlan Türk İstlklâl Harbl 1. Mond ros mütarekesl ve tatbtkl Shf: 229. MEVLÎD Sevgıli büyüğümüz, c»> nımız babamız, kayınpedertmiz ve dedemiz, NİYAZİ SÖNMEZ bizlen onulmaz acılar îçinde bırakarak sonsuzluk dünyasma göçtü. Bu göçüşün kırkıncı gunüne rastlayan 17 agustos 1980 pazar gunu öğle namazından sonra Kadıköy Hasanpaşa Camiinde onun ve ondan evvel sonsuzluğa göçen din kardeşlerimizin aziz ruhlan için okunacak mevlide tum dostlar çağnlıdır. Duyurulur. Aile adına oğullan CAHİT, ÖMER ve AHMET DOĞAN SÖNMEZ Hafız OKTAY AKBAL : Cumbartre» UstbaacaliK «• Ometccilfll T j k « Mbos: NADtB N\Dt Genel yayın MüaOrü : OkUy KDRTBÛKE MOaatoa MüdürO : Euine CSAKIJGİL S. itaUtat MOdurO : Çfüa önuVRAK Basao »e rayan : Cumöuriyet liatbaaolık TB Oazetecillk TJl.Ş Caealoşhı TOrkock8ı Cad No.: 3941. Po«ts K o t t m : M» tSTANBDL Teleloo : 30 97 0* CUMHURİYET TâSJtSI»* UTMAT1 TAAHHLT EDEB A BÜSOLAB : ANKABA Kooor StOHk 2İ/4 Yem^etıiı TeJ : n 58 a» 17 M » # IZMİR: Halit Zly» Bulvan NO. 85, Kat: 3 Tel .' 3S 47 06 13 13 30 A *D*M* : AtatOrk Csd. TOrk Hava Kunımu H Bam Kat: J K o : U T e l : 14S60 I»731 ABONE ÜCRETLERİ Tmt ld Tnft cb« ı * a U 300 100 IMB 3.600 «00 1300 3.600 7JO0 TAKVİM İS AĞCSTOS 19» Imnk 4.13 îstinye Suları Kısa Öykiiler 2. Baskı Ederi: 75 Lira TEKİN YAYLVLAR1 YENİ ÇKTI Gflne* 0 0 * «.08 13.U O«aK Ocretl emplanna n agırlıIma gOn ajmca uyguluur. Aotar» Abaoe**tlsD Tel: 1S33 3S 17 08 20.07 21.48