23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ON CUMHURİYET 30 TE?,IMUZ 1980 Paris, siyasal sürgünler için bir cennet olmaktan çıkıyor mu? Paris'te Bahtiyar'a düzenlenen başarısız suikast girisiminden iki gün sonra El Ritar'ın öldürülmesiyle sonuçlanan suikast, d'Estaing'i güç duruma düşürdü. fDış Haberler Servisi) Pans'te surgunde yaşayan Ortadogulu ıkı pohtıkacıja karşı ıkı gun arayla suıkast gınşımmde bulunulması ve bunlardan bırının bu gırışım sonucu oldurulmesı siyasal surgunler ıçm yıllardır bır cennet olan Pans'in bu nıtehgıne golge duşururken, D Estamg hukumetmı de guç durumda bırakmıştır Bıhndıgı gıbı Iran'ın eskı Başbakanı Şahpur Bahtiyar'a Pans te duzenlenen başansız suikast gınşımınden ıkı gun sonra Surıye'nın eskı Başbakanlarından E] Bıtar bır suikast sonucu oldurülmuştur Bahtiyar'a duzenlenen başansi7 suikast gınşımınde ıse bır polıs ve bır kadın yaşamlannı yıtırmışler. ola>ın sorumlusu olarak jakalanan ıkı kışı ıse Fılıstınlı olduklarını soylenıışlerdır. D Estaıng'm Fılıstmlılerin kendı kaderlerını tayın hakk^nı FKO nun de Ortadogu goruşmelerme taraf olarak katılmasını savundugu \e Ba tı Avrupa mn FKO yü destekleyen yenı yaklaşımının başını çektıgı bir donemde Parıs tekı suikast gınşımme Fılıstmlılerin adlarının kanşması. Fransa Devlet Başkanı'nı guç duruma duşurmuştur Bahtıyar a duzenlenen suikast gınşımı sırasmda bır polısın öldurulmesının ardından polısler orgutun guçlendırılmesı ve guvenlık kuvvetlerının yetkılennin art tınlması ıstemıyle D Estaıng' ın karşısuıa çıkmışlardır. Belh başh Fransız gazetelen de olaylan büyuk puntolarla vermışler ve D'Estaıng'e eleştırıler yoneltmışlerdır. Başkanhk seçımlenne bır yıl kala meydana gelen bu olaylar nedenıyle D'Estaıng'ın ıç polıtık hesaplara donuk bazı kararlar almasının beklenebılecegı belırtılmektedır Batı Avrupa'nın yenı Fılıstın polıtıkasmda ba şı çekmek yerıne genlerde kalmak ve Irak'a ılen nükleer teknolojı ve sılahlar ıçın uranyum yakıtı satma konulannın da bu nedenle yenıden gozden geçırılebılecegı kavdedılmektedır. Ingiltere Mektubu Dünya Doğurganlık Konferansı'nın ardından... Ahmet TAN LONDRA «Yeryuvarlağı üzerınde çığ gıbı buyuyup çogalan ınsanoglunun dcyurganlık sorunu» geçtıgımız gunlerde Dunya Dogurganlı* Konferansında tartışıldı Bır hafta suren ve seksen ulkenın katıld gı konferansta BM destegınde yurutulen uİJSlarorası bır proie degerlendırıldı «Tanhın kaydettığı en genış kapsamlı toplumsal araştırma» oıarak nıtelenen proıenın ele alındığı konferansta Turkıye nın hatın sayılır olçude agırlığı hıssedıldı. Turkıye ve verılen onem oncelıkle, fuze hızı ıle artan nufusundan kayna<lanıyordu Ornegın nufus bılımınde onemlı bır gosterge sayılan «nufusun bır katına çıkma suresı» Ing Itere ıç.n 1155 yılken busure Turkıye ıçın 28 yıldı Bır başka deyısle Ingiltere nın 56 mılyonluk nufusu bugunku artış hızı ıle 112 mılyona ancok II yuzyıl sonro yukbelebılırken, Turkıye'nın nufusunu 45 den 90'a cıkarması, «duble» yapması ıcın 28 yıl yetıyorau Turkıye'nın bır başka onemı de Dunyo Doğurganlık Proıesını yuruten u'uslararası yonetıcı kadrodakı ıkınci adamın bır Turk olrasından kaynaklanıyordu Başbakanlık İstatıstık Enstıtusu eskı başkonlorından Yaşar Yaşor Bırleşmış Mılletler destegınde yurutulen proıenın, çalışma programının uygularinasından ve Dunya Doğurganlık Planlamasından sorumlu bırımın dırektoru olarak gorev yapıyordu Merkezı Lahey'de olan Uluslararası istatıstık Enstıtusu Başkan Yardımcısı olan Yaşer'den boşka, Londra'da ozel bır merkezde yurutulen proıede Yalçın Şahınkaya ve Nuri Ozsever adlı ıki Turk uzman daha gorev yapıyor. Yaşer, Cumhurlyet'e proıe, nüfus ve doğurganlık konularında bılgı verdı Turkıye'nın de uyesl bulunduğu uluslararası ısîatıstlk enstıtüsunun ve BM'nın, karar ve destegı ıle 8 yıl onoe uygulamasına başlanılan araştırmanın tum ulkeler ıçın ekonomik ve toplumsal planlamanın gerektırdıgı nufus verılerını toplamak ve buradan dunya olceğınde bır kıyaslamolı tabıo oluşturmak, bunun ıcn uye ulkelerde oılımsel bır mekanızma kurmak. ayrıca her ulkenın doğurganlık egılımlerını belırleyecek ve ulusal aıle planlaması polıtıkalarını saptayacak bılgılen soz konusu ulkelere vermek gıbı gorevlerı oldugunu belırttı KALKINMA VE DOĞURGANLIK Yaşer doğurganlık sorununu az gelışmış ulkeler ve Turkıye açısından şoyle degerlendırdı «Cunya nufusu end'şe verıcı bır hızla artmaktadır 1950 de 2 5 mılyar olan dunya nufusunun 1985 de 5 mılyaro, 2C00 yılında ıse 6 5 mılyara ulaşacagı hesaplanıyor Nufusun boylesıne hızlı artması ozellıkle kaynakları k,t olan gelışme yolundakı ulkeler bakımından dusundurucudur Turkıye nın durumu Pakıstan, Bangladeş ve Kenya gıbı ulkelere oranla fazla trajik degıldır Turkıye de kaba dogum oranı bınde 40, olum oranı ıse bınde 15 dır Bu, yılda yuzde 2 5'lık bır artış hızı demektır Artış hızı oranı kalkınma çabaıan bakımından onemlıdır Turkıye yıllık kalkınmasının yuzde 2,5'lık bolumunü (kı gerçekleştırebılırse) yalnızca her yıl nufusuna eklenen bu kıtlenın ıhtyacını karşılarraya ayıracaktır Yuzde 2 5 lık bır kalkınma mevcut nufusa hıc bır katkıda bulunmayacak, kısaca kalkınma hızı sıfır olacaktır Özetle. kalkınmo hızındakı her duşme, ekonomik kalkınmaya o o.çude bır destek demektır» ÇIN ORNEGI Yaşar Yaser. «Dunya nufusunun hızla artmasından en çok endışeye duşenlerın bugunku dunya statükosundan hoşnut olan sanayı ulkelen olduğu ve doğum kontrolunun bu ulkelerın zorlaması ıle yonlendırıldığı» yolundakı goruşler konusunda ıse şunları soyledı «Bu goruş ozellıkle sosyalıst ulkelerın ve Afrıka ulkelerının benımsedığı goruştur Bu soruyu Çın Halk Cumhurıyetı'nı ornek vererek yanıtlamok ısterım Son yıllarda Cm de buyuk ekonoraık ve toplumsal gelışmeler kaydedılmedığı halde, alınan nufus planlaması onlemlerı ıle Çın'ın genel durumunda bır ferahlamaya yonelındıgı hıssedılmektedır Cın'de evlenme yaşı 23 e yukseltıldi Aıledekı çocuk sayısı bır olarak belırlendı Bırden fazla çocuk yapanlara devlet bır şey demıyor Ancak bu tur aılelere ev bulma ve otekı sosyal yardımları yapma gıbı yukümluluk altınn gırmıyor Bu durum otomatık bır etki doğurdu ve Çın'ın nufus artışı onemlı olçude düştu Şımdı, Çın'ın 2000 yılında sıfır artış hızına duşeceğı hesaplanıyor» KENTLEŞME VE DOĞURGANLIK Yaşer, kentleşme olgusunun genel olarak nüfus artışını frenledığını, ancak hızlı bır kentleşme surecıne gırmış olan Turkıye'de doğurganlığın yıne de yüksek olmasının nedenını ıse şoyle açıklıyor«Turkıye dekı kentleşmenın tarıhı çok eskıye dayanmaz Kırdan kente goçen kıtle'enn doğurma alışkanlıklarında, eğılımlerınde kısa surede buyuk bır değışme beklenemez Kaldı kı DU eğılımlerı. alıskanlıkları degıştırecek herhangı bır eğıtım de bu kıtlelere verılmemektedır Tavugu. Ineğı ıle Ankara'ya göcen bır koylünün 10 yıl içınde «Tanrı rızkını verır» mantığını bırakıp 5 6 cocuk ısterken, 12 cocuğa razı olması ancak eğitımle, o da bır olçude mumkündur Kaldı kı, nufus plonlaması tümü ıle «zorlamadan» uzak olmalı, devlet ancak bu konuda ıstek gosteren aılelere yardım etmelı, etkın hızmet sunmalıdır» (Amerikan karikatürü) ABD'de her 100 kanser olayından 4l'i tedavi edilebiliyor ABD'de, doktoriar, kanser hastalorının %41 ınin tedavı ed lebıldığını açıklamışlardır Beş yı| once %24 olan tedavı edılebılırlık oranının %41'e cıkması onemlı bır gelışme sayılmaktadır Kanser turlerıne gore tedavı edılebılırlık oranındakı artış şoyledır # Lenf bezı kanserıyle çocuklardaki lösemının, erken teşhıs edıldıgı takdırde tedovı edılebılırlık oranı %5u\e cıkmış bulunmoktadır # Goğus kanserıne yakalananların beş yıl yaşayab 'Tielerı 1960 larda %63 oranmdayken şımdı bu oran Îo68 e cıkmıştır # Kalın bağırsak kansenne yakalananların beş yıl yaşayabıimelen oranı 1960 larda C O 43 ıken 1970 lerde %49'a çıkmıstır Kuyruk sckumu kanserı ıçın oran %38'den %45'e, rchım kanserı ıçın %73den %81'e, mesane kanserınde %53'den %61'e, prostat kansermde de %50'den %63'e çıkmıştır. İSÇİ GÖZÜYLE KİT'LER 4 lr ışletmede calışanlann, yerleşım sorunlannın cozumu, o ışletmenın verımlılığını sağlama bakımından son derece onemlıdır. KIT'lerın ıse çalıştırdıkları kışılerın yerleşımıyle ılgıli herhangı bır polıtıkası yoktur Bır sınaı kurulurken taşımacılığı kolay ve ucuz, sosyal konutları öncelıkle yapmok gerekmektedır Bu yapıldığı zaman butun calışanlann ışe zamanında gıdıp gelmesı sağlanmış olacaktır Çalışan kışı, 7080 kılometrelık koyune kalkan tek otobusu kacırmamak ıçın, işını yarım saat once bırakamayacak, bu yuzden vordıya degışırrnnde olu zaman olmayacaktır. Ulkemızde toplum genellıkle tarıhsel kalıtım sonucu, bıreysel ozyapı/a yatkın kışılerden oluşmaktadır. Uretıcılık genellıkle pek ozlem duyulan bır şey degıldır Esas ozlemı duyulan, kırsal bolgelerdekı ucuz emek karşıhğı yapılan uretımle butun olumsuzluklara karşın sınaıde yapılan uretımın, tuketıcıye geçışmde, bılmem kacıncı gobekten aracılık yapmaktır Bugun KIT'lere çalışma/a gelen kışılerın coğunluğu, kırsal bolgelerdekı guc ve ucuz uretım koşullarından daha kolay ve pahalı uretım koşullanna gecen kısılerdır Bu gecış, bunlar ıçın bır amac degıi araçtır Esas amaç aracılığa gecıştır Onun ıcın kırsal bolgeden KITe geçen kışı devletın bır alt yapı eksıgı olarak çozumleyemedığı, taşımacılık, konut ve tuketım sorunlarına, toplumsal bır davranışla yaklasmamakta, bu sorunları bıreysel olarak çozumleme yoluna gıtmektedır ve buna zorunludur Nıtekım KIT'lerde çalışmaya başlayan kışı geçım ındeks hesaplarını altust eden en düşuk bır yaşam duzeyıyle yaşommı surdurmekte ve hemen kolları sıvayarak kentın uzak bolgelermden bır ev yerı bulmakta, çoluk çocuk konu, kamşj yardımıyla kısa zamanda evın bırıncı katını yapmaktadır Ev yapımında alabıldıgınce yorulan bu kısı KIT'tekı ışıno dınlenmeğe gıtmekte eğer gece çalışıyorsa, ış başında uyumaktadır. Za ten bır yeteneğı olmayan bu kışı uzun yıllar, başındakı calıştırıcı ıcın sorun olmakta ve devamlı horlanmaktadır Ama bu kışı durumundan memnundur Duşüncesı evın ıkıncı katını çıkmak ve evın yanına b.r dukkan eklemektır Sekız on yıllık bır zaman sonunda bu ışler tamamlanmaktadır. Katın bırısını kıraya verıp, bakkal dukkânını da açınca artık bu kışı kendı dunyasındakı koşeyı dönmuş, kışısel guvenceye kavuşmuştur. Ulkemızde buyuk sorunlar doguran sağlıksız toplumsal oluşumun harman olduğu odak burasıdır. Gecekonduculuk, dolmuş çuluk gezıcı satıcılık, arsa alım satım ışlerı, bu odaktan kaynaklanmaktadır. Dığer taraftan KIT'lerde çalışan daha kalıfıye bır gurup ıse, soğuk demır atelyesı torna atelyesı gıbı benzer kuçuk otelyeler açmaktadırlar. Bu ışyerlerı oçılırken, takım taklavat eksıklıklerı, KIT'lerden tamamlanmaktadır Bu mılyoner adaylarına herkes hoşgoruyle bakmakta, onun KIT'tekı ışıne boş vermesı. gayet genış yurekle karşılanmaktadır Onun eksıkiıklerını KIT'lerden karşılgmasında herkes comertçe da/rarmaktadır çunkü bu davranış ozel sektor yaratma amacına uygundur llk on yıldakı ozel sorunlarını çozumleyen kışı, artık işe emeklılık hatırına, tazmınat hatırına gelmektedır Kendı deyımlerıne gore, adres bellı olsun dıye gelmektedır, tazmınatı verııdığı takdırde, emeklılığı beklemeden ayrılmaga razıdır İsmail AKÇAPINAR B I ULKEMIZDE TOPLUM, GENELLIKLE TARIHSEL KALITIM SONUCU, BİREYSEL ÖZYAPIYA YATKIN Kl$lLERDENOLUŞMAKTADIR ÜRETİCİLİKSE PEK ÖZLEM DUYULAN BİR ŞEY DEĞİLDİR.. Toplumsal politika yokluğunun olumsuz sonuçları Dıyelım ki kışl buro işlerınde çalışır, telefon veya yazı makınosı tamir eder. Şofordür. veya bunun gıbı ışlerde çalışmaktadır. Ortalıkta daha çok aolaşarak, yonetıcı kadroyla yakın ılışkı kurabılmektedır. Gırıp çıktığı yerterde yaptığı işın onemi konusunda dılbazdır. Yerının psıkoloıık ortamını yıl lar onceden hazırlamaya başJar. Once ış elbisesının yakasını paçasını, kumaşını yonetıcılere şıkâyetle ışe başlar, yıldan yıla şıkâyetler, gıderıle gıderıle ış elbıselerı artık taktm elbıseye donuşmustür, kışı rahat ışıne ek olarak, rahat kulıs olonağınıda yaratmıştır, artık tertemız elbısesıyle. ışe bağlılığı azalmıştır amma, kuhsler iyı, ner kapı açıktır. Fakat bu kez de bu elbıseyı uretıcı kesım, kırlenmesın dıye ıs başında gıyememektedır, ancak işa gelıp gıderken gıyebılmektedır. Goruldüğu gıbı KIT'ler ıçındekı sosyal orgutler, genellıkle uretım dışında kalanların ısıdır, KIT'lerde bu gıb) kuruluşlarla ılgıli, kulıs trafığı hıç eksık değıld r. Bu kışıler KIT'ler içınde uretımden kopuk, bır burokrat yaşantısı ozlemı ıcmdedıler, genellıkle kafa yapılan, sermayeden ve sermaye partılerınden yanadır. Uretımden kopuk yonetıclyıe Cıretımaen kopuk emekçı KIT lerın alnına olumsuz yazgnar yazmaktadırlar Işveren, sendıkacılann ozlemlennı bıldığı ıçın, bu kışılere KIT'lerın sosyal olanaKlarından, yüksek burokratlar olçusunde yaror sağlamaktadır, zaten ozyapısı ve ısleyışıyle yetersız olan sendıkalar bır de uretken olmayon bu ınancsız sınıfın elınde olunca, nem çalışanların, uretımden dengelı pay a'masında alabıldığıne adaietsızlıkler meydana gelmekte ve hem de gıderek bu sandıkaların, u'kedekı sosyal dengeyı sağlama fanksıyonunu yerıne getırememesı sonucu, sosyal bunalımlar meydana gelmektedır Bu tıp sendıkacılar, ülkedekı somüruyle uğraşmadıklan, daha doğrusu, uğraşmok ınançlarına ters aüştuğü ıçın, bunun yerıne. 1950 yıllarında KIT'lerde, iyı kotu var o'an, çalışanın üretığ1 oranda, ücret alması prım alması gıbı, uretken sınıfı koruyan sısterre karşı uğraş verdıler Once ıs yasasındakı ıscı tarıfmı değıştırerek, uretken olsun olmosın herkesı aynı kapsama sokturdular, sonra uretken o^an sınıfa verılen ucret ve prımlern, uretken olsun olmasın, herkese verılmesını sağladılar ve gıderek 1963 toplu sozleşme sıstemınden sonra yuzde zam yerıne, seyyanen zam ılkesı de benımsenınce, bugunku uretıcı sınıf olmayı enayılık halme get'ren ve herkesı uretken sınıf olmaktan kaçıran, herkese esıt ucret adaletsızlığlnı meydana getırdıler. Gü numuzdekı send kacılar uretımden bır burokrattan daha kopukturlcr Bunlar ıç nde hıç uretımo gırmemıs, yıllanmış sendıkacılar olduğu gıbı, uretıme gırmeyı bırakın daha askerhğını yopmamıs, henüz geçıcı ıscı olarak çalışan send'kcılar vardır 1980'lerde KIT'lerde ılk ışe g ren bır ışçı, 75 Tl. aylık alırken. Vardıya yoneten bır formen 400 Tl aylık alıyordu, gunumüzdeyse Işe yenı başlayan bır ışçının saat ucretı 44 TL 'dir, vardıya sorumıusu bır Formenın saat ücretı Ise 58 59 TL'dır Gorüldüğü gıbı önce 5 kat olan oran otuz yııdan buyana 1,3 oranına düşmüstur İşte buyük somuruye gücü yetmeyen sendıkacılann. çelik ureten, kömur cıkaran isçlye gücü yetmıştır, çeltk uretenle odacıyı, pık uretenle garsonu, kok uretenle bekçryi aynı duruma getırmışlerdır. Bu eşıtlık, eşıtlık ıddlasın KİT'lerin personel yerleştirme ve eğitim politikası dakı sıstemlerde bile yoktur Bu sonuo çalışanların, uretımden kaçmalarına neden olmaktadır. KIT lere Persons! alımı ve alınon personelın Işe yerleştırılmesı, koklu bır pol fkaya dayanmamoktadır. KIT'lere alınan kışıler, genellıkle deneyım sız ışçılerdır Çunkı herkese eşıt ucret odendtgı gunumuz KIT'lerı kalıfıye elemanlar ıcın pek çekıcı değıldırler, kalıf'ye kışıler ya ozel ış yapmayı veya hıç değılse, Ozel Saktorde oalışmayı seçmektedırler. KIT lere gıren ışçıler deneyımsız olunoa, bunların yetışmesı uzun zaman almaktadır, dort beş yıl çalışarak b'raz yetış.sn, Enstıtu ve lıse m9zunu ışçıler, askere gıtmekte ve genellıkle gerl donmemektedırler, bu dsne/imlerıyle daha avanta|lı ışler aramaktadırlar Boylece KIT'ler her zaman kalıfıye eleman sıkıntısı içınde olmakta, her zaman yenı adam yetıştırme durumundadır Ayrıca son otuz yılın oluşumuyla, yenı ışçı aıımında en once duşunulen şey kısının üretıme yararından çok, kışının siyasal eğılımıdır Bu toraflı tutum zamanımızda KIT er içınde en buyuk huzursuzluk kaynoğı, en buyuk sorundur Bır devlet kuruluşunda ış başı yapmok ısteyen kışı, dıyelım kı teknı<er, enstıtu veya dengı okul oğrenımlı kısılerdır, hsrkese eşıt ucret ödenen KlT'lerda, bu kışıler, genellıkle uretımle ılışkısı olmayan unıtelerı seçmektedırler, çunKi uretım unıteİ3rının hıç çekıcılıgı yoktur, hatta hızmet unıtelermde kadro yoksa, uretım brımlerıne gırmek tense, ışe gırmemektedırler Böylece uretım bırımlerıne genellıkle oğrenımı az ve nıtelıksız kadrolar dolmaktadır. Ayrıaa yukarıda belırtmeye çalıştığımız bütün nedsnlerın sonucu. uretım bırımlerınde her zaman bır personel kıtlığı sozkonusudur, zorunlu olarak personelı cok olan dığer hızmet unıtelerından kaydımo yaoılmaktadır, bu kaydırmada doğal olarak. o hızmet unıtesı & 'şıne yaramayan kışılerı gondermekte ve boylece uretım Dlrımlennde personel nıtelık ve nıcelık bakımından çok cılız kalmaktadır. Personel belırlı yetenekler Kazanıp bağımsız calışacagına, güdumlu bır çalışma ortamı doğmaktadır. Alman uzmanîara göre 1981'de dünya 74/75 ekonomik krizine benzer yeni bir bunalım dönemiyaşayacek BONN ( o f l ) Alman Iktlsat uzmanlarına gore Dunya, onumuzdekı yıl, 1974 75 ekonomık bunalımma benzer yenı bır ekonomik krız donemı geçırecektır. Kıel Ekonomik Etudler Enstftusu uzmanları bu konudaki tahmınlerını, Dunya ulkelerınden çogunun, hızlı enflasyona karşı onlem almalan sonucu Dunya ekonomik konjonkturun d9 gorulen yavaşlamaya dayan dırmaktadırlar. Buna gore, 1980 başında artan genel talep ve uretımden sonra, ılkbahar aylarından ıtıbaren Dünya ekonomik konıonkturunde bır yavaşlama ve duraklama donemıne gınlmıştır. Tahnmnlere göre, bu ekonomik durgunluktan en fazla ABD zarar gorecek, Japonya, Batı Almanya vs Fransa ıse, bunalımı daha hafıf atlatacaktır. Tahmtnlere gore, Fransada bu yıl %1 5 olacok olan gelışme hızı onümüzdekı yıl %0 5 gerıleyecek. ABD'de ıse, bu yıl %2'lık bır gerıleme goruleoektır. Çözüm Ûzel sektor ve hele hefe, dsvlet sektörunde çalısan, oze! sektor kafalı kışıler, bütun bu olumsuzlukları gormemezlıkten gelerek, KIT'lerın zararlarından soz etmektedırler Bu koşullar düzelmed kçe ve komu uretmcıl ğıne ınanan kışıler yonetıme gelmedıkçe, KIT'lerın zarar etmesı normaldır KIT'erde verımlı cal'şmaya gsçebılmek Içın, a't yapıdan pazarlamaya kadar. hıç bır ham ve ara madde sıkıntısı çekmevecek çok etkın blr organızasyon gerekmektedır Gunumuzde 1950 öncesı cıdd yetının dısında hıç bır ıçerığı olmayon, devletçılık anlayışına ca, donmek soz konusu olamaz Fakat KIT lerde iepeden ınme. uretımden kopuk yonetıcı yerıne, herkesın uretıme katkısı oranmda, kâr a'abıleceğı ve yonetıme geçebıleceğl bır öz yonetım şeklı benımsenmelıdır. Ayrıca bu oz yönetımde, gercek uretken sınıfın etkın olabılmesı ıcın, yasal guvenceler getırılmelıdır. Blr KIT kurulurcen, calışanlann yer'eşms sorunlarını kokunden çozumleyen bır konut polıtıkası gelıştırmsl dır Bugünku yönetıcısını ve ortaklannı canından bezdıren, Sosyal S gorta Kooperatıfcılığınden vaz geclmelıdır KIT'lerın ıçınds kjrblarak, ıkı Dc veya dort yıllık yuksek okullarda uretım ıçındekı çalısan orta öğren mlı ışçıler okumalıdırlar, yuksek oğrenımı bıtırdıkten sonra da, yıne uretım içınde kalmalıdırlar, bu kışıler teo r ı ve pratık'erlyle, üretıme katkı oranlanna gors yonetıcı olmalıdırlar Elbetteki daha aşağı oğrenımı olanlar ıçın de, kendılerıni kanıtlodıkları oranda. yönetıme katılmaK yolları açık olmalıdır KIT'lerdekı tekno'oıı ureten bırımler xurulurken ulke teknoloıık du7ey koşullanna gore orgutlenmelıdırler. Emeğın her çeşıt sömürüsune son veren yasal duzenlemeler getırılmelıdır. Demokratık bır sencıkacılık duzenlemesı kesınlıkle getırılmelı ve sendika belırlemeğe çozüm getıren, referandum kabul edılmelıdır, sendika delege seçım sıstemı yenıden duzenlenmelı ve bağımsız yargı organının dervetımınde yapılmalıdır Şunu unutmamak gerek r kı, uretım bır psıkolo)! Işıdır psıkoloıık ortam ışıdır Nasıl bıtk kendı koşulları içınde yetısırse, uretım de kendı koşulları çınde olanaklıdır. BİTTİ Üreten aç, satan milyoner KIT'lerde emekçılerın urettığı urun dışarıda ora cıların elınde resmı fıyatın ıkı katına satılmaktadır. Daha dune kadar hıc bır şeyı olmayan bırının kucuk bır sermayeyıe mılycnlar vurması, buyuk koşeıer donmesı ısten degıldır, bunlar aybaşında, bordroyu onune koyup kumru gıbı duşünmezler çunku onlar devlete vergı vermezler Altlarına Mersedesler çekerler, bırdenbıre hanlar, apartmanlar yaptırırlar. KIT'lerde çalışan kışılerın butun ozlemı ve butun hesapları gunün bırınde uretımden kopup aracı sınıf ıçıne gırerek koşe donmeye yonelıktır. KIT'lerın, oz yapısını meydana getıren ve KIT' lerde uretım psıkoloıısmin yaratılmasında, etkın olması gereken uretken sınıf, tam aKsıne olarak, ışlerının sıkışıklığı ve psıkoloıık nedenlerle, SendıKal uygulamalarda ve d ğer sosyal oluşumlarda, gorev alamamaktadır, dolayısıyle KIT'lerı yonlendıren org.tsel çaıışmalar, uretken olmayan fimfların elınde kalmaktadır Şoyle kı, uretken bolumlerde çalısan kışılerın ış elbıselerı, yoğlıdır, terlıdır, sendıkal kuhsler ıçm sağa sola bu elbıselerle gıtmek, kışı ıçın kompekslıdır, bu goruntüsu cıddıye alınmamasına neden olmaktadır. Eğer bu kışı kesınlıkle boyle çalışmalar Içıne gırmeğe nıyetlı ıse, Kulıs çalışmalarına gıderken, Iş elbıselerıni çıkarıp temızlenerek, temız elbıse gıymek zorundadır. Bu oldukça güç ısı yapsa bıle bu kezde ışbaşından ay rılma olanaksızlığı bu çalışmalarına engsldır. Butun bu güçiuklsr ve ülkedekı uretken sınıfın kıymetsızhğı nedenıyle. KIT'ler ıçındekı sosyal oluşumlarda uretken sınıfın gorev alması hemen hemen olanaksız gıbıdır Eğer kışı yardımcı veya nızmet işlerınde çalışıyorsa o zaman ışler kolaydır. Sovyet sınaî üretiminin plân hedeflerine ulaşamadığı bildiriliyor MOSKOVA, (ANKA) Sovyetler Bırlıgı'nde sınal üretımının hedeflerine ulaşamadığı bıldınlmıştır. Yayınlanan resmı ıstatıSt klere gore, sadece eıe^trık ve petrol uretımı planlanan hedeflere oldukça yaklaşmıştır. Ya>ınlanan istatıstık özetınde. 1H80 yılı ılk yarısında sınal L"et'm artışının, geçen yılın es cJo^emıne gore yuzde 4 2 oran.non arttığı belırtılmektedır. £ na uretımın 1980 yılında. bır oncekı yıla göre yuzde 4 5 oran.nda artmlması planlanmış tır. Verllen rakamlara göre, Sov yeîıer Bırlıgı'nde yılın ılk yarıs naa 297 mılyon ton petrol ve ccğal gaz uretılmıştır. Bu oiırey, 1980 yılı ıçın konan 608 mılyon toniuk hedefın hemer hemen yarısına ulaşmış bu unmaktadır Aynı şekılde elektrık uretıml de 652 mılyon kılowat/saat ıle uretım hedefıne çok yanaşmıştır. Raporda aynca, çellk borular, otomasyon ve elektronık bılgı ışlem makınalan, traktör, otomobıl ve bazı dığer dallarda uretımın plan hedeflennl aştığı vurgulanmaktadır. Sendika çalısmaları ve sonuçları Japonya, nükleer enerjde Kanada teknolojisinden yararlanmak istiyor TOKYO fANKA) Gelıştırdığı «CANDU» nukleer enerıı reoktorlerıyle, dunya nukleer teknoloıısınde kendıne onemlı bır yer oluşturan Kanada ıle ışbırlığıne gırrrek ıçın Japonya cabalarını yoğunlastırmıştır. Bu konuda goruşmeler yapmak uzere bır Japon heyetının Kanada'ya gıttıgı bıldırılmektedır Japon hukumet yetkılılerınden edınılen bılgılere gore. Japon Uluslararası Tıcaret ve Sanayı Bakanlığından bır heyet, Kanada yetkılılerıyle, oncelıkle Japonya ıle Kanado arasında «barış ıçın atom» anlaşması konusundo goruşmeler yapacaklardır Her ıkı taraf nukleer ışbırlığıne gırmeden once bu anlaşmanın ımza lanmasını uygun gormektedırler. Aralarında Japon Bıiım ve Teknoloıı Aıansı uzmanlarının d a bulunduğu Japon heyeti. Ottavva'dakı göruşmelerde. ıki ulke arasında oğır su reaktorlerı alanında ışbırlığ.ne gıdılmesı ve Kanada'nın Japonya'da doğal uranyum sağ'ümasını ısterrektedır Ote yandan Japon Uluslorarası Tıcaret ve Sanayı Bakanlığ, ı l e Bılım ve Teknolo|i Aıansı arasında Kanada ile nukleer ışbırlığ, alanında goruş aynlıkları bulunmaktadır Aıans Kanada'nın gel'stırdığı oğır su reaktoru «GANDU» nun Japonya'ya ıthal edılmesını ş,mdılık erken bulurken. Bakanlık bır an once bu tıp reaktorlerden satın alınmasını savunmaktadır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear