01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İDORT CUMHURİYET 29 TEMMUZ 1980 POUTİKA VE ÖTESİ MEHMED KEMAL r Kemalizmin Karşıtlan DUMYADA EKONOMİ / T1CAFET Cumhuriyet EKONOMİ SERVİSİ Atatürkcü ekonomi, 1930*lu yıHardo, deMet ne dayanıyordu ve Doğu . Botı ceklsmesınden yorodonıyordu. Atotürk, paktlara gımnyor, bunlann dısında kalmaya özen gösteriyordu. Ekonomi polltıkada ise borclanmanın vor gücüyle karşısına cıkıyor, otarşık bir yopi lcıtvde kalkınma yoliarı anyordu. Iklnd Dunya Şovaçı böyto otfatıldı. Savaştan sonradır kl, Amedkan yardımı. Amerîkan güdumü ülke ustünde egemen ofmayo başlodı. Dış polttıkada Atatürkcü cızgıden cayıldı paktlara fltnldl. Kore'y« asker gonderitdl. Amerıka, Türklye'ntn ekonomik yapısının özöne bakmadan yönetlcılere Batı turü blr ekonomik duzeni dıkte etti. «Kücuk Amerıka olocoğız» denmeye başlondı. Bugün lcin* duşülen ekonomik bunalımdan boşta Amerlka olmak Ozere Batılı ülkeler sorumludur. Kendilefl batırdılar, çlmdı yeniden borclondırarak, borçlan erteliyerek kurtarmoyo calıçıyortar. Bize sorarsonız kurtaramıyacaklar, dah a da batıracaklardır. Çünku bu ttoc bu yapıya ters duşmöstür. Türkiye'rtln dıs siyaset) VQ ekonomlk yapısı defllşftrfflrken Atatürkcü polıtıkadan da cayılmışıtr, Ama, bugun Ataturkoülüğe dönelım dıye kostaklonanlardan hiç bırl, 1950'li yıllordo Atatürkcülüğün özünden coyılırkOT hıc seslerırrt crkarmomışlardır. izlenen bugünkü dtş politikost, Izlenen bugunkü ekonomik politlkası ıle ülke artık Atatürkcü değıldır. Ataturk'e platomk olarak sığınan bugönkO Iktldarları destekleyenler yaian söyluyorlar. Atatürk, her eyleml ile cağdaş olmok istlyordu, bugönkü yönetıcıler Batıcı olmak Istiyorlar. Batıcı olmak demek, NATO'nun doğu konadmda bekoillk etmektlr, ekonomıde de Amerıkan endüstrisı lcın yağlı bir möşteri olmaktır. Bu acıdan bakıldığında Batı'nın v« Batıcılann sucu buyuktür. Ulusal dış politıka clzllememtş. ulusol endustrl kurulamamıştır. Bu dış politıka ızlendlğl bu ekonomi polltika yOrurlukte olduğu sürece hıc kimse Atoturkcülükten soz etmemelıdir. NATO blze yuktur, Otok Pozor oğtriıMjr. Reuter A|an9i'nın bir muhoblrt askerterimizle görOşmöş, izlenlmlenm Fronso'do yazmıştır. Bir generalımlz 96yle dıyon cBız çotc geliştlrilmlş sllahlar istemlyoruz. Sadee* askerlerimızın görevlefinl yapabılmelerı lcın oerekli olorn verslnler, yeter.» Elde 340 savaş ucağı var Genel elde F KM Storflghters ve F 4 fantomlar var. Ama yedek porca sıkıntısı sonsuzdur Amerlka, NATO sHahları !le Kıbns'a yopılan cıkarmanın öcünü acı olmıştır Bugün verilmek ıstenen yenı gereçler ve araclar Ostünde Yunanlstan'ın gozu var. Bızım güclenmemfzi ve cihazlanmamızı NATO Içlnde bıle Istemiyor. Almanlaria «ılah konusundo yopılan görüşmelerl fiştekllyor Atatürk'ün gözü gıbi eslrgediğl ordu polltlkacılar torofından NATOVa bağımlı bir hale getlrilmlştlr. NATO'cu polltika NATO'cu gücü doğurmuetur. Ülke ulusal ekonomlde dışa bağımlıdir. İMFnm godümüne tüm girmlştlr. İMF'nln güdumö demek, Amertkor» bankalar kompozısyonun gudümu demektlr. 1950'lerd* Turklve'ye yapısına uymayan bir ekonomik model empo?e eden Amerlka. şimdl gene yapısına uymayon bir modolle oyalamaktadır. Bunun anlamı, borclanacoksın. borcurtu erteleteceksin. pa2anm otmoyo devom edecek•Indlr lcerde, sosyolo|lk ve poHtlk alonda sunulon ls« «Vomünistlerln ve bölücülerin» tehlikelı olduğunu «ergllemektır. Bunun ardından İse Iktldoriann yanlış teşhls koyarak başedemedıklen terör ve şlddet geMyor. Con guvonlığı yıtınlmıştır Bundan otürüdür kl conının derdıne düşenler ekonomik bunalımların eziklığını unutuyorlor. Can derdi, eAsarız, kesenz. kanlon yerde kalmıyacokı glbı ılkel bir edebıyatla beslenıyor. NATO'cu ve Batıcı azınlık Iktklorı İse, «Botı Kulüplenne^ karsı olduğunu söylıyen bir portinın ckerhen» dediğı destekle ayakta durabılmektedırler. Botı kuiupterıne ve zıhnıyetıne karşı olduğunu söylıyen partı ise Inondırıcı, güvendırıcı ve doğrucu değıldır. Batı kulüplerine karşı oluşunu sıvasal bir demec olarak acıklıyor fakat hayata ve polıtık eyleme gecıremıyor. Onun ıcın Inandırıcı, guvendıricı ve doğrucu değıldır. dryoruz. Dılinde bu karsıtiık sıyasal bir spekülasyondur, Tartışmaıan ıceren kompozısyon budur O zaman, MHP ıle butünleşen ve MSPnln «kerhen» desteğıhl alan azınlık hukümetı ne istiyor? Yenl zor koşullar ve yenı baskı yasaları ıstıyor. Bunlor, olağanustu durum yasası. Guvenlık Mahkemelerı Sıkıyonetım Komutanlarının yetkılennı artıran yasalar... Ne ıçın kullanocak bunları'' Kendınce sıyasal karşıtı sandığı ârgutler, duşunceler, sıyasal eğılımler ıcın kullanacak... Oysa bugün elınde zor yasalar, skılama yasoları, antıdemokratık butun uygulamalar vardır Bun'arı demokrasıyı pekıştırmek, herkes ıcm kullanılır hale getirmek ıcin kullanmamış fa$ızmı donatmak ıcın kulianmıştır. Bu azınlık hökumetıne sabıkasından ötürü yenl zor ve zorlama yasaları ver lemez Muhalefet ne ıstıyor? CHP ve MSP muhalefetı. bazı aynntılora girmek istemıyoruz, bir onarım hukümetı ıstıyor. Ne demektır ono7 r.m hukumetı Bir ülkede karşıt anlamıyla bir cYık'm Tahrıp» ıktıdan vardır kı, onun yenne bir tOnarım Tomır» hükumetı ıstenmektedır Bugünkü azınlık hükumeti bir cOnarım Tamir» hükumetı olamaz, uygulamalarla görüldü kı, olmak da istemıyor Istedığı bırtakım zor ve zorlamo yasalan Ile yenıden donatılmak, karşıtlarını ezmektir Atatürk'ün göruşlerını yukarda acıklomaya calıştık. Bız herkesten ılle de Atatürkcü olmasını Istemiyoruz, Özgurluk anlayısımız buna engeldır. Ancak, bazılarının Atotürkcu gorüntüsüne gırerek ülkeyi hem yanlış cizgıye sokmasını, hem kandırmasım kabul etmlyoruz. Azınlık ıktıdarı uyguladığı dış politıka, ekonomi politıka ile antıkemalıstt.r Bunu acık acık, söylesın' Bazı slvıl ve sivil olmayan cevrelert antıkemalizm! ile kandırmaya yeltenmesın Bu cevreler de, solculuk üstüne yanlıs yorumlar yaporak azınlık ıktidannın antikemallst tutumunu gönrezlıkten gelmesın! Bir ülkede her şey empefyollzm ve foşlzmln güdumünde gayrı mllll bir cizgıye oturdu mu, bundan kurtulrr.anın bedeli de ağır oluyor. Bunun böyle olduğunu bız» ıspatlayan da gene Atatürk olmodı mı? Devlet Planlama TesMUUı Musteşar Vekıll Turgut Öz«l Türkıye'nın daha önce de ertelenemış olanlar bırllkte, vadesı dolan borçlanmn ertelenmesı konusundakı «basansından» behrgin bi r guvene kavuştuğu ve yabancı bankalardan yenl kredüer sağlamak cabasıyla gıttiği Avnıpa'dan «Turk ekonomısi köseyi dönmek uzeredır» «ekhnde demeçler yolladıgi jtörulmektedır. Özal'ın sözleriyle DPT raporları DÜNYA PAMUK birbirlerine ters düşüyor FİYATLARI DPTMösteşar Vekili'nln «Tür| kiye köşeyi dönmek üzeredir»; DÜŞMEYE demesine karşılık DPT raporlal rında «yılbaşındaki öngörülerln; yanlış çıktığı» ve döviz giderle! BAŞLADI rimiz ile gelirlerimiz arasındaki; Dinç TAYANÇ farkın 3 milyar 600 milyon dol ları bulacagı vurgulanıyor.. | mektedır» görüşunu savxınmaktadırlar Eldekı tum gostergelerin durumun «kötuye, gıttıkçe daha kötüye» gıttığını vurguladıklannı belırten uzmanlar: •tüm öogörüler yanlış çıkmakta. dışardan geleceği söy lenen yardımlar Suudı Ara bıstan yardımında olduğu gıbı ya gecıktınlmekte ya da ertelenmekte. bunlann so nunda da ıç üretım hızla ge nlemektedır. Oretimdeki gerilemeyi grevlere baglamaksa, Özal'ın işçı haklannın kısıtlanması ve elde edilmls haklann yokedilmesine yone lik F F OECD ve Dtaya M Bankası isteklenne boyun eğmeye kararlı oldugunun kanıtıdır Bugun sanayıcilenmız. pıyasadakı para darhgı, kredı malıyetlennın aşın yüksekhgı gereklı dövız transferlennın gerçekleş tırilememesı ve dışsatımın arttınlamaması gıbf nedenlerden yakınmakta ve durumun gıttıkçe kötüledıgını açıkça belırtmekten gen kalmamaktadır» demektedırler. Ağırlaşan Yük Ne var kl yılın ilk alta ays sonunda yalnızca 700 milyon dolar tutannda kalan ışçi dövizleri gınşme bakılarak, bundan sonraki dönemde 1 mılyar 100 milyonluk bır artışın nasıl gercekleştırilebileceğl sorusu da akıllara takılmaktadır. Dış borçlann ertelenmesivle 3 mılyar dolarhk bır kaynağın serbe^t kalabıleceğını de belırten uzmanlar «Ancak bu tutar net olarak elde bulunan ve kullanılabılecek bu kaynak değıldır. Ostelık, şimdı başan olarak gostenlmek istenen erteleme. ödeme zamanlan yeniden geldıgınde bu borçlan büyük ölçude agırlasmış ola rak yeniden Turk ekonomısınin gündemine getirecektır. Bu ağır yuk, kımin omuzlanna bmdırilmek İ8tenmektedir? sorun budur» şeklindeki göruşü »avunmuşlardır. Ancak, işin diger bir ilgtnç yanı. Ozal'ın bu demeçlennl verdıfeı sıralarda. Turklye'de de DPTnın 1980 yıh başında, ödemeler denges! kalemlenne deggın yapılan temel öngörulenn yanlıs çiktıgı ve ülkemızın dövız gehrleriyle gıderleri arasındaki farkın beklenenin çok üzenn de gerçekleşeceğıni vurgula yan bır raporu yayınlanmıj Ur. DPT raporunda yıl basmda 1 mılyar 335 milyon dolar olarak ongörülen döviz gıderlenyle gelirleri arasındaki farkın yıl sonuna dek korkunç bip artışla 3 mılyar 600 milyon dolan bulacagı belgelenmektedır. ABD'deki kuraklığın yerini yağışlara bırakması, dünya pamuk fiyatlannın düşüşüne yol açıyor ve bu ülkede yapılacak ikinci reknlte tahmininin fiyatlan belirleyeceği anlaşılıyor Banş KÜDAR İZMİR ABD'de görOlen aşırı Kurokhğın dış pıyosalarda yuksalttiğı pamuk ffyatlorının yağışların başlamasından sonra gıderek düştüğü bıldirılmıştir. Bu arada ülkemızden Come con ülkelerine daha once satılan pamuk ürununün. daha dü şük fıyatla başko ülkelere satılmasının lc piyasavi olumsuz yönde etkllediği öne sürülmüştür. Tekstıl tanavıındekı grevlerinde lc plyosayı onemd ölcöde etkıledıgı de belırtilmıştır. ABO'DEKI KURAKLIKDünyo pamuk rekolteslnl bff yuk ölcude etkıleyeceğı beklenen ABO'de uzun suredır görulen kuraklığın yağışlı havaya donuşmesı üzerlne dış plyosolarda yükselme eğılımındekı fl yatların yeniden duşmeye boşkıdığı ögrenilmiştir. Pamuk ihracatcılon bırlıği yetkililermdan alınon bılgıye gore 170 sent dolayına değın düşen pamuk fiyatlan ABD'deki kuraklığın uzaması üzerlne yükselmiştır. Ancak kurak havanın yağışlı havaya donuşmesl üzerine pamuk fıyatlannda yentden duşme eğilıml belırmıştlr Ihro catcı Btrlıklerl yetkılıleri Inglltero ve Fransa tekstil sanayıılerlnln duraklama donemine gır melerınden dolayı flyatların etkilendığıni de anımsatarak. «ABDde yopılcak ikinci rekolte tahmım pamuk fıyatlarındakl gelışımı belırleyecektır. Bu durumun tümuyle acıklığa çıkmosı durumunda ıstikrorlı bır pamuk fıyatı oluşacağı umudundayız» demışlerdır COMECON ULKELERİ Öte vandon termik santrollann Ihalesız yapılması karşılığı Comecon ülkelerine yüksek fıyatla satılan Turk pamuklannın dıger ulkelere daha ucuz fıyatlarla satıldığı (Svvlc vopıldığı) bunun da dış pryosalarda Turklerın pazarlama gucunü du şurdüğü one surulmuştür. Dış piyosaiarda pamuk dışsatım fıyatlarının 181 sent olduğu donemlerde Comecon ulksıerıne satılan pamuklcrm 206 sentten ışlem gordugunu anımsatan İhracatcı bırlıklerı yetkıMerı, <Bu pamuklar daha sonro Batılı ülkelere Lıverpool pıyosasında oluşan duşuk fıyatiorla satılmıştır. Comecon ulkeleri buna karşılık ıhalesız olarak oldıklan termik santral ya pımlarında kullandıkları mclzemelerın fıyatlarını yukseıterek hatta şışırecek aradokı forkı yıne bızlerden kapatmışlardır» demışlerdır. Comecon ulkelenn ce uygulanan yukseK fıyatlar nedenıyle de ıc pıyasadakı fıyatlarda aşırı bır artış olduğuna dıkkatı ceken pamuk ıhracatcıları bırlıği yetkılıleri AP azınlık hükumetlnın sosyalıst ulkeler ıle yapılan dış tıcareretln azaltılmasına ılışkın IMF karorlarını uygulayarak bır dızı onlemler aldıgını anımsatmışlar özetle şoyle demışlerdır: «Sosyalıst ülkelere yapılar dışsatımın azaltılması yolundo AP hükumetının oldığı bır dizı kararlar sonucu bu ülkelere yö nelık ıhracat durmuştur. Ancak ıc pıyasada oluşan fıyatlarla dığer Batılı ülkelerle dışsatım yapmak hayal olmuş ve pamuk dışsatımı tumuyle durmuştur. IMF. OECD gıbı kuruluşlann tavsıyelerıne, emırlertne gore yonetılen Turkıye'nin dışsatım gelirleri bu nedenlede dusecektır. Gereken oniemler alınmalıdır> «Köşeyi Dönmek» Turgut özaL «Turkıye kftşeyi dönmek üzeredir» demektedir; ancak DPTnın eski uzmanlan: «Turkiye bu uygulamalarla köşeyi dönmek bir yana. uçuruma git Öngürüler Gerçekler Turgut özal eliyle etklsl». lestinlen ve hemen tum u*raan kadrosu dagıtılan ya da Ikıncıl görevlerde kızaga »hnan DPTnın yayınladığı ve Jlk beş ayın venlenne dayanan rakamlara bakıldığında IMF . OECD ve Dünya Bankası'nın isteklerl dogrultusunda aldırtılan 25 Ocak kararlannm Turklye'yl nereler» göturmekte oldugu daha netlesmektedır. Gerçekten de temel dövtz kalemler\ olarak kabul edılen dıjsatım, dışaiım, turızm ge> hlerı ve «dlger» göstergeler. 1980 başında fingörulenlenn çok gerisinde kalmaktadır. örneğtn; S mllyar 500 möyon dolan bulacagı öngftrulen diîsatım ancak 3 mllyar dolar dolayında. 7 milyar do larda kalacagı sanılan dışalımsa en az 7 mılyar 600 mılyon dolar doLaylannda gerçekleşecektir. Buna karşıhk «turlzm patlaması» beklenen 1980'de bu kalemın gırdılerl 325 milyon dolar olarak öngörulmesıne karşın, 300 mılyonu zor tutturabılecek bır görunümdedır. Turizmi gelir kaynagı olarak kullanan ve hatta ödemeler dengesi açıklanm bununla kapatan çeşıtli ülkelenn yıllık gehrlerinin mıl yarlarca dolara ulaşabildıgi 1980'de Turkıye'de gercekleşeceğı anlaşılan rakam, uzman çevrelerce «gülünç» olarak tanımlanmaktaa öteye geçememektedır. «Dlğer dövız gelirleri» kapsamında kalan bölumdeyse 1 milyar 200 milyon dolarhfc öngöruye karşın. gerçekleşecegı anlaşılan tutar yalnızca 750 milyon dolardır. DPT raporu. bütun bunlara ek olarak Türkıye'nın dış borç faız ödemelennin 450 milyon dolarhk bır artış gösterdığını v e öngörulen 1 mılyar 100 milyon dolar yenne 1 mılyar 550 milyon dolar olarak gerçekleşecegıni de vurgulamaktadır. Ancak, planlamamn raporunda, son olarak ertelenen dış borç ve faizlerinin bu ölçume ahnıp alınmadıgı konusu belirsız kalmaktadır. POLONYA İKİ TERMİK SANTRAL İÇIN 240 MİLYON DOLAR KREDİ SAĞLADI tZMİR, (Cumhuriyet Ege Burosu) Yatağan Termik Santrahnın üçun cu bölümu ile Mılas yakınlannda. ku nılacak Yeniköy Termik santrallannın vapımı ıle ılgılı olarak 240 milyon dolar kredi saglayan Polonya İle anlaşmanın geçtigımiz hafta içmde tmzalandıgı behrtilirken Soma Termik Santreiının da Comecon ulkelennden Çekoslavakya tarafından «enlşletılecegi ögrenilmiştir. Edinüen bilgilere göre &nlaşm<ı Enenl ve Tabıı Kaynaklar Bakanuğı, Turkiy» Elektrik Kurumu (TEK) yet kili]«rivl« Polonya'nm elektrik firması arasında imzalanmıştır tmza.lanan anlaşmanın daha once bu ülkeyle yapılan anlaşmanın genışletılmış bir sekk olduğu bıldınlmıştirBıundıği gıbı Comecon ülkelen ile AP azınlık hükumeti arasında Termik santrallann ıhalesız yapılması karşısında Türk dışsatım urünlennin yuksek fiyatla alınması kararlaştınlmıştL Yapılan anlaşmaya göre Mugla Yatagan Termik Santralınm bır ve ikinci bolümunu yapan «Elektrlm» firması üçuncu unıteyı de ürecektir.. Yatagan Termik Santralınm Q çuncu unıte6inın 210 megavat gucünde elektrik ureteceğı belırtılmış tır Yatagan Termik Santralırun bır ve ıkıncı ünıtelennln 420 megawat eneni urettığını behrten yetkılıler üçüncu üniteyîe bunun toplam 630 Megawat a yukselecegını söylemış lerdır Yeniköy de «Elektrim» firması tarafından kurulması plânlanan Termrk Santralın 440 megawat gucünde elektnk ureteceğı ve bununla ılgili kredınin yıne Polonyadan saglanaca> Jı ögrenılmiştlr.. Bankaların belediyelerden «açılış ruhsatı» alması konusundaki girişimler yaygınlaşıyor Balçova Belediyesinin ardından Ordu Belediyesi de ayru konuda gırişimlere başhyor.. Uygulama gerçekleştirilirse, Belediyelere 3 milyar liralık yeni bir kaynak yaratılmış olacak Cumhuriyet Ekonomi Servi Sı Izmır Balcova Beledryesının bır özel bankodon «acılıs ruhsatı» bedelınl almak yolundokı adımları ve bunun yerel yönetımlere yaklaşık 3 mılyar liralık yenı bır kaynak yarata YUNAN PARASI DRAHMİ DALGALANMAYA BIRAKILDI Ekonomi Servtsl) Yunan ekonomısının AETye girişının arefesınde Kontrol altına aluunası ve dâ zenlenmesı ıçan yapılaa OECD ve IMF araştırmalannın ıstemlen dogrL.'tusundakı ılk hükümet karan açıklanmış \e r Yunan Drahmı'sl dalgalanmaya b" akılGeçtiğtmiz gunlerde Par*s'teki OECD topîantısmda sunulan Yunin ekonomisme ilişkin raporda belirtıleo. aluıması gereken tedbirlerden biri olarak acıklanaa Drahmınin serbest buakıW roası 27 ağustostan sonra uygulamay3 ko nuiacaktır. Yunanistan Merkez Bankası Genel Müdürü Xenophon 2^Dİotas tarafmdan vapılan açıklamava gore Yunaa Merkez Bankası Drahmı'nın degerını, en çok ilışkide bulundugu para bırimlerine göre gunluk olarak ayarlayacaktır. AETye gıriş şartı olarak dayatalan bu işlemin gerçekleşmesınden sonra, Yunanistanın 1985 sonuna kadar bütun paralara çevrilebilmesuu gerçekleştırme•ini istenmektedir. îşçi Dövizleri Bunlara karşılık. Isçl dövizi gırdilerinin 1 milyar 850 milyon dolar yertae 1 milyar 800 milyon dolar olarak gerçekleşecegi belirülmektedir. ÎHRACAT 0 SSCB'ne ihracatcı Bırlıklert Genel Sekreterllğinln acıkladığırta göre, bu yıl Sovyetler Bırfıği'ne ceşıtH tekstil ürunlerl Ihraç edıleceKtır. 29 milyon 515 bln dolorlık bır mıktaro erışmesl beklenen bu ıhracatın büyük kısmını yatak carşafkjrt oluşturocoktır. İhracatcı Bıriiklerl llgllilerl cAllah Tradlng Co.» adlı Ürdün fırmosı yetkililerının onumüzdekl gunlerde Türkıye"ye gelerek temaslar<j başlıyacaklarını ve anlaşma hallnde bu ıhraa Türkiye'den gerçekleştıreceklerınl acıklamışlardır. OKTAY AKBAL ÇAM SAK1Z1NIN KİLOGRAM1 1000LİRAYA YÜKSELDİ RİZE (o.o.) . Rlze'de com sakızının kılosunun bin liraya çıkmaâı fle bölgede yenl bır gellr kaynağı oluşmuştur. Rıze'mn Fındıklı ılcesınde cok yakın za mana kadar 300 lıra olan cam sakızının fıyatı anı bır artış gös tarerek 1000 lıroya cıkmıştır. Eskılerın «cam sokızı, çoban armağann deyiml bu son değer kozanma ıle geçertılığını kaybat mış görunuyor. 0 Benzin: yapılacak olan benzin Ihrocatının Lübnan'a olacağı açıklanmıştır. ilk ihrocat Yunanl»tana yapılmıştı. Lübnan bandıralı tCharlıe» tankerl 23.750 ton benzin! Lübnan'a götürmek üzere İzmit lımonına gelmiştir. İPRAŞ Petrol Rofinerisi yetkllılerl, 37 bln 615 ton sıvılandırılmış butan gazı getırer» Kuveyt bondıralı cGazaı Ahmedi» tankerinın de izmıt'e geldiğml ve boşaltma ışlemlne başkjdığını bıldirmişlerdir. İzmit İPRAŞ Petrol Rafmerlsınden lklnci kez ^ İstinye Suları Kısa Öyküler 2. Baskı Ederi: 75 Lira TEKİN YAYINLAM YENI ÇIKT1 Tıcaret ve sanovl odasının verdiği bılg?ye göre, İran'a bu yr| yerfıstığı, kabak cekirdeği, mısır, soya unu, bol ve sabun (hrac edilecektir. Korayolu Ile sOrdurulecek olan yer fıstığı ve sabun Ihracatınm önDmüzdeki gun. lerde dığer maddelerln İse Eylul ve ekım ayları (cersınde yollanacaöı belırtılmıştır. Btr Ürdün fırmast, Irak'o sotacoğı 10 bln ton potatesl Türkiye'den Ihrac «decektlr. İran'a % Patates: oağının anlaşılmosmdon sonra. Ordu Belediyesi de benzer b>r gırlşımde bulunarak fBeledlyelerın kent sınırlan Icındekl ozel ve resmı bankalardan acılış ruhsatı almalarını» ıstemıştır. Balcova Belediyesinin bu konudaki ısrarlı savunması, Türkıye capında yaklaşık 100 yerel yonetımın daha aym turden glrışımlere başlamalarına ve yasal dayanaklar aramalarma yol acmıştır. Bunlardan birı olan Ordu Belediyesinin çalışmaları. Karadenız Beledıyeler Bırlıği Genel Sekreten Cemıı Cığerım tarafmdan da açıklanmış ve: «1580 sayılı Yasanın 15/3. maddesınde yer alan 'umuma ocık yerler' arasında bankalar da bulunmaktadır. Anı yosanın 70. maddesı gereğınce konunun Beledıye Meclısıne goturulmesı ve karara bağlanması gerekrrektedlr. Meclıste saptanacak ruhsat bedeli. bankalardan acı Itş ruhsatı oiarak alınacaktır» demiştir. Beledıyelere yepyerri btr geH kaynağı oluşturacak ve özel» lıkle parasal sıktntılar Icındekl bazı beledıyelen rahatlatacak nitelıkteki bu gırtşimı başlatan Balcova Belediyesi de savunmasında şu göruşlere yer vermekteydl: ti) Umuma açık olan bartkalara her gun bınlerce vatandoşımızın gırıp cıktığmı düşünürken sıhhate uygun bir çekilde calışmalarını denetlemek Beledıye olarak görevımız ıcerısındedır; 2) Bankalar kâr amacıyia kurulmuş bırer şırkettır. Yasada şırketlerl açılış ruhsatından muaf tutmak gıbl bir madde yoktur. Ülke ekonomısıne katkıları göz onune alınıyor ise fabrıkaların da bankalar kadar, hatta daha fazla katkılan vardır. O halde bankalar da acılış ruhsat harcı vermek zorundadırları Konunun şu anda Danıştayın elinde olduğunu belırten yetkılllen cBu yasa kurumun olumIb karar vermesi durumunda, Turkiye'dek, bırçok yerel yönetimln parasal sorunlarına büyük bir rahatlama getırecek bır uygulamaya başlanacaktır» demektedırler. «ÜRETİCİ TÜTÜNÜNÜ TARLADA SATİYOR» İZMİR, (a.a.) Ege bölgosındekı bazı tütun uretıcılennın tütünlennl tarlada sottıkları one surulmuştür. Izmır Zıraat Odası ve llce Zıraat Odaları temsılcılerınden edınılen bılgıye göre Ege'dekı tüm tutun uretım merkezlerınde colışmalar yoğunlaşmıştır. llgılıler hemen tüm noktalarda kırım faalıyetlerınin tamamlanmak üzere olduğunu, bu aroda bolyalama ve kurutmo ıslerının devam ettığinl sovlemışlerdır. Öte yandan, bozı cevreler tütün üreticısınln maddı sıkıntı Icinde kıvrandığını ve üreticinın tütününü tarlada satmok gıbl bır durumla karşı karşıya kaldıklarını one sürmüş, şoyle demlşlerdir: «Giderek artan mallyetler, yükselen işcl ücretlerl üretıclyı 2or durumda bırakmıştır.»
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear