Catalog

DÖRT CUMHURİYET 8 HAZİRAN 1980 POLIJJKA VE ÖTESİ MEHMED KEıMAL. Tü R Alafortanfoni o ı5rM!BE EKONOMI/TİCARET Dinç TAYANÇ Bankalann vaded mevduotlara uyguladıklan foizln oran larının serbest bıraktlması karan, piyasa çevrelerlnde çeşitIf îepkilere yol acıp yorumlaro Konu olmaktadır. Bu kararla, ekonomlnln yeniden l$terlik kazanıp kozanamayacaflı: Kara Para'nın bu yolla yeniden bankalaro döndürülüp döndüı ülemeveceğl; paranın fBoMvetinln artması karşısında sanayiin ne yönde etkileneceğl gibi konularda odaklaşon tartışmalar, uluslararosı flnans • kapltal kuruluşlanna tesiım edilmlş olan Türklye'nın yozgısında bir değişiklik yoratrnoyooak ve tıpkı bu karor gibi. IMF'nln Istedlğl diğer uygulamatar da, cgölge başbakam Turgut özal'ın el'ıy te yürurlüğe sokulacaktır... Ancak. pfyaso cevrelerlnin töm tartışmalora, celişkill blldlrimler» karşın, son korann e'fl!6rt Ozertnde tömüyle onla şabiidikleri bir nokta vardır. Cumhuriyet EKONOMİ SERVİSİ «Dam aka, ocak tute, kan hastalana, bebe a£laya, tek keçiyl kurt kapa, keyfine doyum olmaz böyle yasamanın..» der Doğulu yurttaş. Bunu ister Türkçe söylesin. İster Kürtçe, anlamı degişmez. Allah rahmet eylesin MaresaJ Fevzi Çakmak Doğu'y* VoL fabrika, okul açılmasını istemezmis. Yo) yapılırsa düşmanlar yararlanır, ta, Ankara'ya kadar gelirlermiş. Fabrika ve okul yapüırsa da Doğuiunun gözJeri açüırnuş. Antalya'ya demiryohı y&ptarmadı. BelM çimdlki gençîer bümezler, Mussolini her ayranı kabardı«Antalya'yı isterlm.» derdl Kimbilir belkl Antalya'da seracıhk yapacaktL Atatürk do kızar. «Çizmeyl ayagıma gîydirmestn!..» diye yanrtIardı. Çizme. yani îtalya'nm haritadakl genel görünüjnü... Çizmeyl giydi tnl ttalya'yı aldı. Neyse, Mussolini AntaJya sevdasından vaz geçti. Habeşistan'a saldırdı. Nâzım Hıkmet'in Taranta Babu kitabı bunu anlatır: «Mussolini çok konuşuyor.» Mareşal ordunun yenl fîkirler, yenl bilgiler edinmesine de karşıymış. Büyukler bir süre idare etmişler. Savaştan sonra çekümesi gerekiyordu, çektiler. O da tuttu siyasete atüdı. Demokrat Parti'nin Cumhurbaşkanı adayı idi ama, dört yü beklemesini bilemedi. Demokratlarla da ipleri kopardı. Öyle yapmasa Celal Bayar onun ölümüne kadar Cumhurbaşkanı olamazdJL Şöyle böyle ama. burada yiğidin hakkım yigide vermeli. Sunay. Demokratlar işbaşma geldiginde Tuğgeneraldi, her şeyin içindeydi. Çankaya'ya oturuncaya degin elblselertni soyunmadı. Bir sey yapacaksa elblseyi soyımınayacaksınl Aynı zamanda Afyon Milletvekill olan All îh•an Sabis Paşa, 1951 yılımn ocagında Başvekil Adnan Menderes'e bir mektup yazar ve genç bavaeılan «Genç Pilotlar Birlifi»ni ihbar ©der. «...Havacılarımız hakkında ve bunlann başlanna dalr çok dikkate değer olarak aldığım mektubu yüce kişiliğinize sunuyorum. Bizzat okumanızı ve ondan sonra yürürlüge koymanızı saygüanmîa dillyorum.» Ali thsan Sabis Paşa'nın saga sola mektnp yazması ünlüdür. 1950'den önce de devlet büyüklerine glzll gizll mektuplar atarken vakalanmıa. bir süre hapis yatmtştı. Eskişehir'de yayınlanan ve «Genç Subay Pilotlar Blrliği 1 No. lu bildirisi» başlığuu taşıyan belgede ordunun içinde bulundugu durum özetlenmekte. baza öneriler yapılmaktadır. 27 Mayıs'tajı sonra yayunlanan bazı kltaplarda yer alan bu belgeden alıntüar vereceğim.«... birliğiTnizln styasal bir amaeı olmamakla blrltkte Amerihnn liberalizmini taklide çahfan «feonotvi politikarmz yuzunden kitlertin zaranna olarah yerüden cahil. egoist ve türedi milyonerler züm~ retl doğacağmdan korktuğumuzu bildirmeyi uygun bulduh. Şimdilih tsveç, İngiliz sosyalizmi bizim için arnaç gibi görünüyor. (...) Sonuç fu ki biz Babıdli baskınmı yapan birkaç subaydan çoft daha güçlüyüz. Memleket kaygusundan başka düfuneemiz yoktur. Beklediğimiz ıslahatm hühumet v« özeüikle Meclis tarafından gerçekleşUrileceğin« inanıyonız.* Adnan Menderes mektubu ve ihban aldıktan sonra nasıl değerlendirdl, ne yaptı bilmiyonım. Fakat Demokrat Parti'nln işbaşına gellşiyle orduda genç subaylar arasında hangi düşüncelerin tomurcuklanmaya basladıgını kanıtlaması bakırtundan mektup. önemlidir. Zaten Adnan Menderes de mektubu aldığrmdan dokuz yıl sonra fekişehlr'den kalkan uçaklarca Kütahya'da tutuklanmadı mı? Menderes'i tutuklayan havacılar arasmda bildiriyi yayınlayan genç subaylardan bazılan vardı. kimbilir? Her iktidar değişimfnde memleketinl seven çok insan. çok şeyi göze alarak kudret sahiplerini uyarmışlardır. Bırnlarm belgelerl devlet arşlvlerl kanştınldığmda bulunur. Kudret sahlplerinden kaç kişi bu uvanlara kulak vermiştir. gereken dersi alnuştır? Çok az! Bugün ülke bir cıfıt çarşısıdır. Herkesin gözu şiddetten başka bir şey gonnOyor. Kimisi şiddeti önlüyorum diya şiddete arka çıkıyor, kimi şiddete ugradıgı lçla şiddetle birlik oluyor, hele birkaç poHtikacı da var ki besinleri şiddet olmasa yaşayamayacaklar. Açıkca görülüyor. Bizim kuşağm vatan görevi yaptıgı yıllarda. katırlara yuklenen ağır makineli tüfekler vardı. Nerede simdi kuş gibi attıgını vuranlar!.. Egitim sırasmda katırlardan indirilir, belli bir yere kurulur. ateşe hazırlarurdı. Bir denetim sırasında komutan agır makineli tüfek bölüğüne gellyor. Başmdaki ere soruyor: «Bu ne?» «Namîu...» «Bu?» «Kabza...» «Ya bu?» •Tetâk.» Erol Aksoy: "Bu kadar serbestlik Amerika'da bile yoktur j Ifefik BALH Garanfl Bankosı Genel M0dörü Erol Aksoy. foiz oronlarının serbest bırokılmosı karannı. tAmerlka Bfrleşlk Devletleri'ndekl uygulamadan doha IIberal» dfye toninnlomıştır. Konuya llişkin sorularımızı yanıtlaYon Erol Aksoy, özetl» şunlorı söylemiştir: « Llberal ekonomlnîn egemen olduğu Amerika Birleşik Devletlerl'nde, vadell mevduat faizlerlnin oranını, Merkez Bon kası denetlemektedlr. Ülkemlze getirilen veni uygularra ile, bon kacılık slstemimiz yenl kurollorı olan bir ortama glrmlştir. Bu uygulomo, mevduat foizlerinl, kredl falzlerinl bütunuyle serbest bırokarok, bankaların hamiline bono yozması olanoğını da koşulsuz gundeme getirmlştir. Bu üc önemli serbestiyet, ABD'de blle yoktur. Falz oranlarının serbest bırokılması, özellikle tasarruf sahip lerl ccısından olumludur. Yenl uvguloma lle tasarrut sahlpleri, enflosyona karsı korunmus olocoklardrr. Tasarruflan karşılı§ı olacakları faiz, enflosyon hı zına yakm bir düzeye gelocek ve günumüzdekl aşmma ola/i bir ölcude hafifletilecektlr.» KARA SERVET Gorontl Bonkast Genel Möduru. alınan kararın. tkara servet» dlye tanımlanan paraların bankacılık slstemine dönrresln da etkill olacağını savunmuştur. Aksoy, <Bu para Bankalor ve Merkez Bankası lcin yenl bir mevduat oluşturacak. Sonayicl lere de yenl kredl olanafclan sağlanmasında kullonılacaktır.> demlştir. tPİYATLARIN ARTMAMAS1 GEREKİR» Aksoy, folz oranlannın serbest bırakılmosından ötürü fiyatların artmaması gerektığini bellrterek «Aslında sanayiciler yüksek faizll kredi kullanryorlar dı. Bankalar sisteml, öze' anloşmolarla sanayiclye yüksek oranlı kredi vermeyi Bürdürüyor, zaman zaman da kredi istemlerini karşılamakta gücluk cekiyordu» demiştir. Malivetlerde kredinin hammadde, Işçilik, enerjl gıbl çlrdilere oranla doha düşük b i ' pavı bulunduğuna da dikkati ceken Aksoy, «Bütün bunlar gözönünde tutulursa, falz oranlarının yukseltilme sinden ötürü, sanavl ürünlerinl rraliyetlerinin de yükseltılmerne sl gerekir.» biciminde konuşmustur. DISSATIMIN ÖNEMİ Acıklamasını «önemll olan ih rocattır» diys surdüren Akscv, kural dışı kesimlerde calışonla nn vüksek faizlı kredilerden yo rorlanabileceğini belirtmiş, d>şsatım konusunda şöyle konuşmuştur; t Dışsatımcı sanaylclnln, hammadde ile öteki girdilerde olduğu gibi parada da dünya fiyotlart üzerlnden desteklenmesi gerekmektedir. Bir başko deyimle dışsotımcı sanayicl pa rayi da dunyo fiyatları üzerinden satın alabilmelidlr. Bu olanak sağlandığı, dıssatım selek tif blçimde kredilendirlldiğl tokdird© tstenen amaca varılrrış olacaktır.» «BEKLEYELİM GÖRECEÖİZ» öte yandan konu uzerlnde göruş acıklayan bankacılık cev reieri, olınan kararın «ihtiyotla» karşılanmasi gefektiğinl sovunmuslardır. Faiz oranlarımn serbest bırakılması için gerekll Iklimin ülkemizde varolmadığını bellrten kiml bonkacılar, çun !an söylemlslerdir: « Bu uygulama, bllgl, bece ri ve kültur düzeyi yüksek mudilerin bulunduğu ülkeler icln gecerlidlr. Biz bunu euygun iklim» diye tanımlıyoruz. O ülkelerdekl tasarruf sahiplerl genlş tecrubelerl olan klmselerdir. Söz^ellşi yuzde 100 faiz veren bankalar ol«o biie tasarruflarının yüzde 30 foız vereceğinl acıklavan bankciara vatırmakta tereddüt efm=7ier O'ksmizde de bu düzevde bir ıklim. bilgl, tecrübe sahib ^ıd. topiuiuğunun bulunduauıtu idrlın etmek İMALAT SANAYİİNDE YÜZDE 97 PAYI OLANKÜÇÜKKURULUŞLARGÜÇ DURUMDA l" Son alınan kararlarla «Ölmesine» kesin göröyle bakılan küçük sanayide yanra milyon emekçi çalışıyor ve özellikle büyük sanayi kuruluşlarına ara malı üretiyor /aklaşık 180 bln dolayında cküçük sanayl» kurulusu bulunmaktadır ve gene yaklaşııc olarak buralarda colısaniarın sayısı da yarım mH vonu aşmaktadır. Ne vcır kl, İşin asıl düşündürücü yanı, bugün Türklye'deki tüm Imalat sanayll kuruluştarınm yüzde 97'slnln 1 lle 10 arasmda Işçlyle dönen «ku cük sanayl» kuruluşlanndan oıuşmakta olmasıdır. Diğer bir ooyisie, imalot sanayil alanın ca. sayısai olarak, holdinglerm yerl yuzde 3"ü aşamamak totiır. Küçuk sonavl kuruluşlannm eVooomıdekl yerlerl, ikl ayn reğerlendırmevle Irdelenebllmoktedir: Bunlar, ya glvlm kundura • gıda gibi doğrudan doğruyo tuketiclye yönelik ku ruluşlardır, ya da büyük sonayl kuruluşlanna «oro molı» adıyla kücük, fakat önem 1 parcalor yapabilen türden1 dırler. Bu durumda, sözkonusj ku ruluşlann piyasa rekabetine dayanamayarak batmaları da İkl sonuc cıkartabilecektlr. Ön cellkle, ülkemizde bazı kuruluslann ortadan kalkmasıyla buyuk şlrketler. tuketlclyl «Ken dilerlne mahkum edeblleoeklerdlr.» Ancak, büyük sanoyl kuruluşlanna ora malı üreten lerin ortadan kalkması durumundo ne olocaktır? Büyük sonavl kuruluşlan ve holdlngler, bu ara mallannı kendlleıi mi üreteceklerdir, yoksa dışalıma mı yöneleceklerdlr? Türkiye'de bugüne değln yo sanan olgu ve günumüzdekl dısa bağımlılık göstergesl yuz de 46 4'üvle tuketlme. yuzde 36.9'uyle ora mallanna vönelen ve vatırım mallan üretiml' vuzde 16.7'yl aşmayan bir Imalat sanayll lclnde, kücük sanayiden bosalacak ara mal lon üretlmlnln oluşturacoöı boşluğun kolay kolay kopotılamayacoğıdır. Simdlllk. tüm «buvük» sonayl yetkllllerl: «Bedenl kurtarmak Için parmağı kesmek gerekirse acımanın yerl voktur» turünden sözlerle ortık paylaşım sovaşımındo pastonın kuculduğünu» ve guclü olanın güçsüzlerl ortadan kaldı rocağını vurgulamaktadırlor. Ancak görülmeyen, ya da qörülmek istenmeven bir olgu daha bulunmaktadır: Alınan va da aldırtılan önlemler. tabandan başlayarak tümüyle ekonomiyl saracaktır. Yapılmavacağı ısrarla lleri surüien. oncak kacınılrnaz bicmde «vao tırıiacak» devaluasyon. va da «para ayariomalan» sonunda. her girdinln fıyatı artmavo. bu na karşılık halkın c'ım gücü hızla düşup. dışsotım olanoklan da yarotılmadığından bun dan holdinglsr de etkilenecek ve otesin bacovı do sardı^ı görulecektlr. J GARANTİ BANKASI GENEL MÜDÜRÜ, LİBERAL EKONOMİLERDE BİLE FAİZ ORANLARININ MERKEZ BANKALARINCA DENETLENDİĞİNİ SÖYLEDİ. guctör. Sorun btrc« bo yonöyle önemlidir.» Bankacılık cevreleri venl korarfa tMeslekl Duzenleme» yön temine son veriHiğine de değlnerek, tGeniş serbestlntn ekonomrye, bankacılık sistemlmlze neler getireceğlnl blrllkte Izleveceğiz.ı biciminde konuşmuşlardır. Sor.ayiclslnden bonkerlr», bllım adamından bürokratına ka ror herkes, bu kararlorın get'r6ceği yüklenn altından sa navinm kolay kolay kalkamovccağını ve «Küçuk sanayıın öltceğinf» rahatlıkla sövlemek tedir. Aslında sanınz kl Bot<.nın finans kapital kuruluşlan ısanaylleşmek verine, Ba tı'nın bakkalı. ya da sötcusü> olmosmı Istedikleri TurktveVe baskılarını yoğunlostırırken. sanayiin gıderek daha fazla deo boğımlı duruma gelmesını ve Turklye'de de valnızco crk büyük capfaki bazı tekel l«Tin vaşoma hakkı kolmasını onprrmektedirler. İşte bu acıdan vaklaşıldığın da, «ölmesine* kesın gözüyle bakılan «kucük sanayiin> ne cldüğu ve ortadan kalkmosınır. uzun dönemde nelere yol acobileceğl düşünütmelldlr. «Küçük» tanımıyla odlondırt lan ve genellikle gfyim, kunr.ura ve gıda alanlonnda son terece yavgın olon eonayl ku ruiuşları: Kücük kopltallert. az sayda l$ci calıstırmalon, füevlet Istatistik Enstltüsö venenvle kücük sonoyl 10 Işcfve kodor colıstıron kurulu$lardır) Işci boşıno makina kullanım canının olağandıs' blcimde düçOklüaO lle blllnirier. Gercektsn de buqün İcln «Tekel Kadıköy'de rakı ve sigara dağıtımını 6 aydır kural dışı yapıyor» tstanbul Haber Serviti Bakkallar Derneği Başkan Vekili Muammer Çay, rakı ve sigara darhğının Istanbul'un tum kesimlerinde sürdüğünıl. Kadıköy'de ise dağıtımm altı aydır kural dışı yöntemlerle yapıldıgım belirterek «yeni Genel Müdürden soruna çözum yolu bulmasını istiyoruz» demiştir. Muammer Çay, rakı •» «dgara sıkıntısının giderildlgine ilişkin «r çıklamalarm geçersiz. oldugunuu bakkal ve bayilerin aylardır «yok» sattıklannı vurgulamıştır. Kentln tum semtlerlnde rakı ve sigaranın yetersiz düzeyde dagıtıldıgını da belirten Muammer Çay, «özelUkle Kadıköy'dekl dağıtım yurekler acısidtr» demış. uygulanan yönteml «kural dışı» dlye tammlayarak çunlan söylemiştir: «Kadıköy'dekl bakkallara raJa v«j sigara altı aydır y» hiç verilme Bakkallar Derneği Başkan Vekili Muammer Çay, Kadıköy'deki sigara rakı dağıhmmda kural dışı uygulamaların sürdüğünü, duruma Genel Müdür'ün müdahale etmesinı istedi mekte, ya da b&kkal ve bayiler adeta haraca bağlanmaktadır. Dağıtımla görevlendirilen plasiyerier Te kei'den aldıklan raluyı farklı fiyat ödeyen içkili lokanta ve eğlence yerierine vermektedirler. Bu arada bazı dagıtımcılar. bakkallardan yüksek fiyat talep etmektedlrler. Üyelerimizin büyuk bir bölümu da. ğntım günlerinde dukkanlannı kapatarak plasiyerlerin peşine düşraekteyse de rakı alma imkanı bulamamaktadır. Bu duruma Genel Müdürun e) koyması gerekmektedir.» Muammer Çay. rakı ve sigara dağıtımınm bakkaUann sınıflanna göre ve eşitlik ilkesine uyularak yapılmasını istemiş özetle şunlan eklemiştir: •EşiÜik saŞrlanmayaeaksa rakı ve sigara dağıtımı yapılmamalıdır. Aynca bakkallarla bayiler Tekel'den Samsun sigarası alamazken, karaborsacılann 100 liradan sattıklan sicraraları nereden bulduklannı Saym Genel Müdur araştarmalıdır.» Kanaviçe fiyatları TekeFin yüksek alım yapması nedeniyle yüzde 20 arttı İZMİR (Cumhurtyet Ege Bürosu) Tıcaret Bakanlığı'nın dışalımı icın izin vermesıne karşın Tekel'in 5 6 firrradan büyük mıktarda kanavıçe almasının fiyatları yüzde 20 oranında artırdığı one suriılmüştür. Tekel'ın dtş pıyasalarda düşen fiyatlara kar şın yüksek fiyatla kanaviçe almosmın blrkoç ktşlye varadıgı belirtılmektedir. İç piyasada 5 5 6 0 llra olon 10 onsluk kanaviceye Tekel'in 74 lira verdiğinın duyulması üzerine İzmlr'de fiyatların 6869 lıraya fırladığını belirten llgüi cavreler «Tekel kuşkusuz ekono ml Işletmecilikten ve sorumluluktan uzak aiımlarının faturasını yme ürünlenne zam yaparak tüketicıye intikal ettirece'<tir» şeklinde konuşmuşlardır. II gili cevreler konuyo ilişkin olarak vaptıkiarı acıklamada özetie şövle konuşmuşlardır: Dış piyasada kanaviçe fiyatla rı onemli düşüşler gösterrriştır. Hatta bu düşuş devam etmektedır. Oysa ceşıth ıthalat güciükleri nedeniyle Ticaret Bakaniı • ğı yapiian başvuruların yüzde 80 90'ına İzin vermişür. Ancak bu izne karşın bü>ük miktarda kanaviçe gelımi olmamışîır. Tekel acele ederek oosıyon lu olarak yaptıgı yüksek tiyatiı ahmlarlo lc piyasa flyatlarınm yukseîmesıne neden olmuştur. Tekel'ın buyük partl mal istemivle ortaya çıkması büyüK taktik hatadır. Hatta bundan da öte Tekel'ın bıie btle pahalı mal alrrosına ve zorara uğramasına göz yummaktır. tşşızlk ve para sıkıntısı cekilen öir DIyasada Tekel'in hfssettirmeclen utak partiler mal clması iurıjmunda hic bir zaman bu deıîi ortışJar olmayocaktır. Ama !.'lonen polltika ile bir kac k'şıye varar sağlanmış fSdtbrn yCızde 20 oronındo artmaşıno necen olunmuştur.» Yo! İş: «Türk İş üst yönetimi işçileri oyalamaya çalışıyor» ANKARA, (ANKA) TürV Iş'e öağlı Yollş Sendıkası Ge nel Başkanı Recaı Emre, «Türk İş üst yönetımının işcılerl oyalamaya çalıştığını» one sür müş, «Türklş üst yönetimi Işcılerin gozünü boyarken, hü kümet Işcı kıyımlarmo devom edıyor» demiştir. Emre, yaptıgı acıklamada, «Hükümetın toplu sözleşme görüşmelerinl sürüncemede bı rakmakla yetlnmediğini, bir yandan da kitle halinde Işcl kıyımlan yaptığmıı lleri süre rek şu görüşlerl savunmuştur: «Hükümete bu cesaretl veren en başta Türkİş üst yö netimıdlr. iktidara sureler tanıyarak İşcılerl oyalamayı po litika zannedenler, Işcl sınıfımn bilenmış kıni karşısında bu ovunu daha fazla oynayamayacaklardır. Işci sınıfı sermayeyle acık Ittifak halindekl bu yöneticilere, gereken dersi en kısa zamando ve en şiddetll bir şekilde verecektır.» Erbakan: 'Basında tekelleşme büyük zulme zemin hazırlar,, ANKARA (ANKA) MSP Genel Başkanı Necmettın Erbakan sınırsız duşünce özgürluğunu va basın affı ile iigili çalışmaları destekledıklerinı ve bu tutumiannı surdureceklerını söylemiştir. MSP liderı Erbakan Cağdaş Gazeteciier Derneği yeni Yone tım Kurulu üyelenyle yaptıgı go rüşmede basında tekelleşmenın tehlıkelı sonuçlar yarattığını, bu yuk zulme zemın hazırladıgını belirtmıştir. Erbakan gazete da ğıtımının beilı tekeller elinde bu lunduğunu, dağıtımın devlet eliyle ucuz bir tarıfe ile yapılması gerektiğını, bu arada gaza te kâğıdının ucuzlatılmasının fi kır hayatının gelışmesl ıcın zorunlu olduğunu söylemiştir. Da ğıtım ve gazete kâğıdının ucuz latılmasıyla ortaya cıkabılecek açığın devlet sübvansıyonu ile karşılanmasının mümkun olduğunu kaydeden Erbakan şunları söylemiştir: «Biz MSP olarak fıkir özgurlüğüne her zaman büyük önem verdik. Bu konuda, sınır vo bos kıya dıni inancımızda da yer yoktur. İnsanların doğruyu bulmasının yolu, medeni yol, Inanco baskı yapılmamasından gecer. Körü körüne Batıya bağlılık, somurü ve tahakküme yol acıyor. Kültür emperyaiizmine karşı bugün temelde milll bir mücadele veriiiyor. Bugün Türkive'de bir cok yazar fikrinden ötürü zulüm görüyor. Basın affı da meclis aünrienılndedır. B!z bunu destekliyoruz. Fikır hürriyetinin daima savunucusu yuz. Fıkır hijrrıvetı ıls e/lem as lındo kanunda avnimarrıştır. Bu da farklı yorumlara vol acıyor. Turkıye'de eşıt şartlarda fı kir yarışı yapılamıyor. Kâğit 40 lıraya çıkarı'ırsa, dağıtım belli eüeMe bulunursa nasıl doğru fıkirler tartışılır? Bunun icın, da ğıtım oevlet elıyie kurulan bırımler tarafından yapılmolı, kâğıt ucuzlatılmalıdır. Devlet tum Türkiye'ye ucuz dağıtım yapmalıdır. Bu dağıtım ve kâğıt Için devlet subvonslyonu gerekebilir. bunda da bir mahsur yoktur. Bir Insanın fikrinl yayması Icin zengin, komprador olması aerekmez kl. Fikir yarışı oncak eşit şartlarda mümkün olabilir.» İŞ BANKASI'NIN İHRACAT KONULU SEMİNERİ İSTANBUL'DA YAPILACAK Cumhurryet Ekonoml Servfsl Türklye İs Bankası'nın duzenledtğı, «Londra'da kurjıacak Ticaret Odası va Tunoya nn İhracatındoki Pazarlama So r..r.iarı» konulu semıner calısmalannı 11 hcziran carşamba günü Odakuie'de başlanacaktır. Türkiye İs Bankası Yörıetim Kurulu Başkanı ismail Hakkı Eirler yönetıminde yapılacak seminer), Dışlşleri Bakanı Hoyrettln Erkmen. Ticaret Baknr.ı Halil Başol ve Odolar Blrliği Boşkanı Mehmet Yazar sunuş konuşmalarıyla acacaklardır. Semlnere Londra Büyükelçlliği Başkonsolosu Yüksel Söylemez, Turkiye İş Bankası Londra Tem silclsl Necdet Cilasun, Kıbro Turk Federe Devleti Londra Ticaret Muşaviri Reşat Radar, Doc. Dr. Yıldırırr Kılkış birer bıldirl ile katılacaklardır. Semınerin öğleden sonrakl bölümüne bir tartışmalı toplantı yapıia caktır. Bir de ate? ederken çıkan alevl gizleyen btr huni vardı: buna «aiev örten huni» derlerdl. Komutan onu göstererek: «Bu nedir?» diye soruyor. Er, harfleri ağzının içinde ivedl: yuvarlayarak çok Antalya Limanından ilk üç ayda 44 bin ton ihracat yapıldı ANTALYA, (Cumhuriyet) Arttolya Umonından bu yılın ilk üc ayında yap'lon Ihracatta geçen yılın aynı dönemlne oronla yiız de 10 artış soğlandığı bildlrilmiştir. Ticoret ve Sanayi Odasından verilen bilgiye göre, bu yılın Hk üç oyında toplam 44 bın ton tarım ürünü ve maden ihraç edilmiştir. Antalya limanmdon yapılan Ihrocatta pamuk ve pomuk ürünleri başt a gelmektedır. Gecen yıl oynı dönemde yapılon ihracatta, 40 bln ton karşılığında 397 milyon lira gelir sağlanırken. bu yıl 44 tonluk Ihrocata karşılık 742 milyon llratık gelir sağlanmıştır. İhracattaki yüzde 10 artışa karşılık, gelîrde doğan yüzde 90 oranındakl artısın, Türk oarası lle llglli du zeniemelerden kaynoklandıgı belırtılmiştlr. Ihroc edilen ürunler arasında pamuktan sonra. ferokrom geimektedir. Bunun dışındo elma lle, olumine ve öğütülmüş BaMs önemli ver tutmaktadır. «Alafortanfoni komutanıns.» Komutan subaylann gözune bakıyor. erln yurune. çok sert bir dille: «Bunlara Turkçe adlannı öğretin. istemlyorum yabancı dille öğrenim!..» Doğru mu. yanlıs mı anlatırlar tşte. Ben de ta askerlik yaparken duymuşumdur. Bir işin ardı fasa fiso ise. bir şey eveleme geveleme ise aiafortanfoni, derler geçerler. Çok karmaşık bir toplumuz. Milîet deyince artık homojen kalabahklar anlaşılmıyor. Sınıfb toplumlardan biri olmusuz. Bunu iylce bllmek. homolen olmayan toplumun çok karmaşık istemlerîne yanıt vermek gerekiyor. Şimdi sıkıştı, çok sıkışti: «Hadl mlllete gidelim, egemenligin kaynagından korkmayalım.» diyor. Sankl milletin tumü kendînden yana imiş gfbi... Birazi sendense. birazı da ötekinden... Gitsen ne olacak? Böylelerine boş yere: •Alafortanfoni!..» demezler. USAŞ'TA GREV VE LOKAVT UYGULAMASI 2 AY DAHA ERTELENDİ ANKARA (a.a.) Bakanlor Kurulu'nun Ucak Servısi Anonim Şırketi (L'SAŞ) işyerlerinde lokavt ve grev uygulamasının 2 ay daha ertelenmeslne İlişkin kararı Resmi Gazete'de yayınlanmıştır. (USAŞ) işyerlerinde, toplu İş sözleşmesi görüşmelerinln anlaşmazlıkla sonuclanrrası üzerıne. Türk Sivll Havocılık (Hovclş) grev uvgulaması karorı, Turk Taşıt Kamu işvsrenlerl Sendıkası (TÜTİS)de lokavt ka rarı almıstı. ALTIN Cumhurtyet 95009600 Reşat 10.25011.000 Reşat Kulplu 9000©500 87509250 Hamıt 8500«000 Aziz Naoolyon 75008000 İngiliz 11.50012.000 24 Ayar 143500144000 22 Ayar 131500132000 18 Ayor 107000108000 900 Ayar Gürrüş Gr. 34003600 24 Ayar yerli külce 141500142000 Suya Sabuna Dokunarak ı, ». \ I A M M U I ın \ V»;3»Pl« İS1 t N H l l .