Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
DORT .1 29 HAZİ&AN 1980 POUTIKA VE ÖTESİ MEHMED > KEMAL Dünyanın Hamuru K D E DÜMYAOA EKONOMİ / TICARET Cumhuriyet EKONOMİ SERVİSİ D evrim arefesinde ve ölujntoden birk*ç ay 6ne» Rus Çan annesine yazdıgı blr mektupta. Ne oluyor anlamıyorum?» diyordu. «AyakUıkınu sokaklara döküldü, hükümetta elinden hiç bir iş gelmiyor, kullanmız çarlaruıa karşı ayaklaıuyor...» Çar, sarayda kendini Çar sanırken dünyanın yuzünü degiştirecek bir devrimin eli kulağmdaydı. onun haberi bile yoktu. Sadece Çar'ın mı haberi yoktu, dogm&tik solculann da gelen devrimden haberleri yoktu. Kitaba bağlı solcular, sanayileşmemis bir toplumda devrim olmaz sanıyorlardı. Enternasyona*lizm. Çar gibl çogunun gözlerini kapaınışU. Neyse, bu yazıda. biz devrimleri, devrimlerl geliştiren olaylan anlatmayacagız. Devrimler de çocuga benzerler, doğarlar, gelişirler, büyürler. Devrimlerin besini açlık. yoksulluktur. nerde bunlar varsa devrim de vardır. Devrimden kaçan birlnl tanıyorum. Daha dogruBU kactıgını bilmezdim de blr göçmen oldugunu sanırdım. Her zaman bu lokantaya gelir, ıssız bir masaya oturur, yemeğini ve içkisini söyler. kendi dünyasına sıgınırdı. Selamdan öteye bir tanıslıgımız yoktu. Lokantanın dolu olduğu btr gün, yer bulamadığım için onun masasına oturdum. Şurdan. burdan konuşurken söz döndü, dolastı devrime geldi. «Büir misinız?» dedi. «Ben Kazanlıyım.» «Hayır, bilmiyordum ama, oralardan. bir yerden geldiginizl sanıyordum.» «Devrim olunca Kazan'dan kaçıp geldik. Ben on, onbir yasındaydım. Zaten nüfus kağıdınuz Türk'tu. Kazan'da oturma izniyle oturuyorduk. Babamın sabun fabrikalan vardı, işlerimiz yolundaydı. Devrim olunca hepsini elimizden aldılar.» «Hangi yoldan geldiniz buraya?» «Dogrudan doğruya geldik, Odesa, oradan da vapurla îstanbul.» «Okulu nerede okudun?» •îstanbul Erkek Lisesınde okudum. Babam burada da sabun fabrikası kurmak istedi. kurdu daFakat bir türlü işleri yolunda gitmedi, iflas etti. Çok yoksulluk çektik.» «Tanıdıklar filan yardım etmediler mi?» «Etmak istediler ama, onlarda da bir şey yoktu ki bize versinler. Ben lisede okurken, Zekeriya Beyin (Sertel) kardeşinin bir kitapevi vardı: Yenı Kitapçı... Okuldan çıktıktan sonra orda çalısırdtm. Köse Kenan derlerdi Yusuf Kenan Vertel.» •Ne yapardm?» «Tezgâhtarlık. Üç, bes kurus alırdun. Okul masraflannı çıkanrdım.» Bu Yeni Kitapçı'yı ben de blbyorum. Sanının Nazım Hikmet'in Taranta Babu'sunu, Simavneli Şeyh Bedrettin Destanı'nı basmıştı. Ali Suavi adh bir ressam da kapak kompozisyonlannı çizerdl. Yokusun başmda. simdiki Remzi Kitapevinin yanında bir yer olaeak. Yüzüne daha dikkatli bakttm. TatanmsıydL Yahut blz böyle yüzlere tatanmsı diyorduk. Davramşı soylu, ölçülüydü. Gün görmus kisüerin s^ırlıgı ustüne çökmuştü. «Şimdi ne iş yapıyorsunuz?» diye sordum. «Gazeteciljk ama, sizinki gibi değü.» •Nasıl?» «Bir isçl dergisi çıkanyonız, ayhk. Orada yasal bakımdan işçi sorunlannı ele alıyoruz. Yenı çıkan yasalan yayınhyor, yonımunu yapıyoruz. Abonelerimız var. onlar alırlar.» «Emeklilik, sigorta falan?» •Hiç birl yok. Bdyle seylere raerak sarraadjm. Yalnız bir evim var, Fatlh'te annemie birltkte otururuz. Tek karım bu galiba... Ev kirası vermem.» Içkisini yudumlarkeni «Puşkin'i sever misiniz?» diye sordu, «Türkçesinden okudum.» «Rusçasından okuyacaksınız. En büyuk şaîrdir.» •Siz Rusça biliyor musunuz?» «İlkokulu. ortanm yarısını Rusya'da okudum. Bilirim. Sonra kendim de biraz çalıştım. Puşkin'in eserlerinl Türkçeye en iyl Hasan Ali Edlz çavirmiçtir. Bazan, bana bazı argo sözler geçerdl. onları sorardı. Çok iyi Ru6ça bilirdi. Çeviri, yapar, yazar fakat konuşamazdı. Bir yabancmuı Türkçe konuşması gibi bir şey...Biraz daldu içine kapandı. «Nâzım da Rusça'yı iyi konuşamazdı.» dedl «Nâzım Hikmet mi?» Evet. «Nabil tanıdınız?» «Yeni Kitapçıda çalışıyordum dedim ya... Bir gün patron bana bir paket verdi. Bunu al. Sultanahmet Cezaevinde Nâzım Hikmet var. ona götür, dedi. Pakette yiyecek. gıyecek şeyler vardı. Önumde paketlemiîlerdi Aldım. götürdum. Uzun uzun aradılar. Ondan sonra Nazım Hikmefi çagırdılar, ona verdiler. Zekeriya Sertel Beyden geldigini anlamıştı. Bir pu»ula yazdı.» «ıNe yazıyordu?» «Blr siirdl.. «Hatınmzda mı?» «Unutmam hatınmda elbette.» •Okur musunuz?» •Okuyayım.» dedi. Okumaya baflladu Vo Zektriya... Şu hitabı tat, Halimiz berbat. İmdat, imdat, tmdat!..' Not aldiğımı görünce: •Yazacak mısınız?» «Izin verirseniz.» «Hiç bir yerde yayınlanmadı bu şür... Somında üç tane imdat, imdat, imdat var... Onu sakm unutmaym! Ben orasıru severim.» «Ne yaptın pusulayı?» «Kitapçı olan ustama Beye ulastırdı.» verdim. O da Zekeriya ÇİMENTO FABRÎKALARI KÖMÜRLE ÜRETİME DÖNME ÇABASINDA Eğerplanlanan 15m!lyon tonluküretimgerçekleşirse, 1980 sonuna dek Ortadoğu ülkelerine 1,5 milyon ton dışsatım yapılabilecek. Akaryakıto yapılon son zamlardan sonra, fueloil ile calı$an ctmento fobrikolarının ürün terinl maliyetlerina sotmok zorunda kaldıkları. bu nedenle de kömürle üretime gecrrek içm veniden çalışmalarına başlodık (an Mldlrllmektedir. Bu arada, duran dışsatımlarm yonıdon canlandırıimast lcin caiışıldığı ve 1980 yılı lclnde Ortodoflu ütkelerine 1^5 milyon ton clmento dışsatımımn planlondığı da öğrenilmışttr. Banş KUDAR Sanayî ve Teknotejl Bokonlıfiı Müsteşarlığı. Turkıye'de bu yıl lcinde 15 milyon ton cımento üretlleceğıni ocıklamıştır. Akaryakıta son olarak yapılan 2amdan sonra, tonu 17 bm lirodan satılmoya başlanan 6 numarolı fueıoil ile colışon cmento fabrıkaiarının kömürle üretime gecrrek icın calışmalardo bulurtduklon gdrOlmeVt» dlr. Fueloil ıle ürettmden kömurle uretime geçmek ıçln en az 200 milyon lırojık bir yatınmın gerektiği de vurgu'anmoktadır. Bu mlktarın flnansman güc lukieri içinde bulunan fobriko\an daha da zor duruma sokocağırıı öne suron llglli bir yetkl B Conuyo fflsfcTh ooröstefln! 6zetle şöyl» sıralamıştır cFuelollde zaman zamon g6rülen yokluk ve darfık ile sürekll flyat arttşları yuzunden, clmento sanayll körlı blr yatırım alon? olmaktan hızlo uzaklosmoktodır. Bu nedenle, törr fabrtkalor. toz linyitle calışmaktan başka bir secenek bulamamaktodırlar. «Ancak kömürie uretime dönülmesl. sanıldığı kadar baslt bir iş değüdir. Örneğın, Izmir'de kurulu bulunan iki çimento fabrıkasmdan Cimentaş. kömür le üretım yapmoktadır. Diğer. Batı Anadolu Cimento Fabrika •ında kömürle uretime gecme colışmalorı sürdürulmektedlr. Bu fabrikoda montof oşarrasına gelen tMlslerln mall portesl 200 milyon llra dolayındodır. Bu fabrika. ytlbaşında fueloll darlığı nedeniyle uzun süre tom Vapasiteyle üretime gecememis ve ortaklarıno fazla temettö dağıtomamıştır. Ortoklarına for la temettü dağıtamovon bir fab rkanın yeni yotınrrtloro o'rtsmesi. yeni kredıler bulabilmesl cck zor olmaktadır. Bugön tonu 17 bin llro oten fu eloilın göreceği işi, 2.500 3.000 lırclıfc linyıt kömürü d« görebllmektedir. Bunun sağlaya ooğı ucuz üretlm kuşkusuz ki vapılon rrasrofları kaa surede korsıloyaoaktır.ı 1,5 MİLYON TONLUK DfSSATIM öte yandon «dlnllen bllgn** pöre. KİT Karma Komlsyonunda çimento sonoyllnln hesaplen görOsOIOrken, Sonov' v« Tek» nololl Boifnnlığı Müs»eçar Yor«Jmeısı Uflur Iriş 1960 vılınm tonlom Oretlmlnln 15 milyon ton oıacağım ve bunun 1,5 mltyon tonunun Ortadoğu ulkelerlne satılmasının planlandıflmı bild'rmistir. Yıibasından bu yana cök az •nivtardo dışsotım vapıldığınr beHrten blryetklli: «Son vıllarda Cimento konusurda buvuk pozorlara kavuşan ülkemlz. kiml yanlıs odımlar neden'yle bu pa ' zarlorı da vltirrrıek tehlfkesiyla karsı karsrya kaimıstır. Dışsatı» mın Cırrento İhracatcı'arı Blriiğince vurütü'mesi ve fabrfhalo» rc kontenjan ayrılma3' bövuk onlasmazlrkloro yol ocmıstır. BT de bunun vanısıra. durgun lc Dİyasoda akon'akıt voklu^un dan, enerjı kısıt'amaiorındon, bir türlü yüzde 80 ür«t m kaca sıtesine ulasamavan fcbrikaior dıssatımın cazibesml buiarmmoktadırlar.» sekünde konuşmustur ÜBYA TRAJEDİSİ Bu arada Llbva'da büvük m« şaotlar o!an Turk işadcmları, vukümlüluklerini yerme getırmek lein, clmento Istemindf bu lunduVlarındo, aldıklon yanıfîonn olumsuz olması nedeniyl» güc dumrra düsm©v:edtr!er. y özeMlkle büyuk nman, konut ve fobnka inşoat» ları glbl işleri olarak tasaron. luk yapon işodamlart, sozleşmeleri geregl bitırme tarıhlerinde inşaatlcını yetistırem» diklenni belirtmektsd'rler. İşa> damları, gereksinimleri olan c« mento için, Türkive'dekl fabnko lara bas'/urduklorında Oretırn yetersizliğinden dışsatım vapılamodığı yanıtım atdıklarını da vurguloycrak: «Özellıkle bizle» rin gereksinlmlsrlmizın korsılanmosı durumunda TürVlye çok döviz kozanabllır. Ancc4c nedendir b'lınmez. Turkiye'den çırrento dışsatımı durmuştur. ; L bva'da sözunü yenn© getiremeyen müteohhlt, bir daha ış aîamamaktadır. Gereken giriSlmlenmizi sürdürüyoruz.» demişlerdır. Belediyeler, bankalardan tarife harcı alabilecek • DANISTAY 9. DAVA DAİRESİ'NİN OYBİRLIĞİ İLE ALDIGI KARAR. YERE1. YONETİMLERE ÇOK ONEMLİ BİR PARASAL KAYNAK SAĞLAYACAK. Danıştay 9. Dairesi, yerel yönetimlerin bankalora ılışkin tanfe harcı uygularnasının yasal olduğuna karar vermlştir. Bu konudo bir özel ticari bankonın yasal olarak Danıştay'o yaptıgı boşvuru, yürütmenin durdurulmosına gerek olmadığı kararına bağlanmıstır. Böylece yerel yönetlmlere çok önemll blr mall kaynak yaratacok olan uygulama. yasal gecsrlillk kazanmıştır. Uzman cevreler, bundan bdyla tüm yerel yönetimlerln bank» ve benzeri birtmlerden ruhsot ucretl alabıleceğınl kaydetmıştir. Konuya ıllşkln olarak Boloova Beledlye Başkonı Solm Katırcıoğiu yaptığı açıklarrada «Yerel yönetimlerln bel delerlne hizmet verebilmek İçin kaynak yaratmaları zorunludur. Hcklı olduğumuz bir konuyu, yargı organının da onaylamosı, hizmet anlayışımızo güç kattı» demlçtir. Donıçtay 9. Dalresl bir özel banka nın Balcova Beledlyesi'nın 200 bin liralık tarife harcı alınmosına ilişkin uygulamasının durdurulması amacryla yaptığı başvuruyu göruşmüstür. Dokuzuncu Daıre Raportörü Sinan Yörükoglu, fisteğtn reddı» düşünceslnde olduğunu acıklarken, Konun Sözcüsö Yuvo Er ton «davanın durumuno göre yürütmenin durdurulmasına yer olmodıflı düşüncesınde> olduğunu blldırmışnr. Osman Meriç başkonlığında Fazıi Mlp, Fazıl Kofador. Mahlr Tuncalp ve Yovuz Nazoroğlu'ndan kuaılu 9. Dava Dairesi, 4 haziran 1980 günkü duruşmada. oy birliğiyle verdlfli karardo söy le demektedir: «Uyuşmazlığın niteligine vo davanın durumuna göre, yurüîmenm durdurulmosı hakkındakl i6t«min reddıne ve tebllgatın ikmaline oy birliğiyle karar verltdi.t Karor Bonrası göruslerlnl ocıkkıyon Balcova Beledlye Başkonı Solm Katırcıofllu: ıHaklı dovamızda veni Wr oşoma geclrdik* deml$ ve sunları eklemiçtir: «Yerel yönetimlerin her olanda hizmet vermek glbl blr yökümlöluklerrntrt bulunrrasıno karşıitk, koynaktan yoksun olduklan blllnen blr gerosktir. Ancok kaynak yok diye otuımok Insanın doğasına aykırıdır. Bu nedenle. 1580 Sayılı Yasa'yı didik dtdık edıp araştırdık. Yasa bize beldernızın nımetlennden yorarlanan her iktisadi birimden ruhsat harcı alnvamızo olonak tonımaktadır. Blz de bunu yoptık. Bu karar salt bizım ıcm değil, kaynaksızlıktan kıvronan 1750 yerel yonetım lcin de sevindirıci blr karardır.ı Blllndığl gibi. Balcova Beledıye Mee llsl 1580 Soyılı Yasa'nın 150 Sayılı Yasa ile doği»ik 15. maddenln 31. fıkrasına doyanarak bonkaları umumo ocric yerierden soymış ve bu yerlerden ruhsat harcı alınmoeını, olınanlarm da y«nılenmesınl kararlaştırmıstı. Gelişmekte olan ülkeler, yeni bir (4 dünya para sistemi,. oluşturma çabasında ABU DABİ, (ANKA) Gellşmekte olan ülkelerln dayanış rra lcerisinde kalkınabilmek lcin eürdürdüklen cobolar, Abu Dabl'de yopılccak. Dünya'do yeni bir para sistemi cluşturma calışmalarıyia veni bir aşamaya geimıştlr. Arap, Afrika ve Latln Amerikalı 25 gelişmekte olan ülke ekonomlstınin kotılacağı toplontılar konusunda bir acıklama yapan Arap Para Fonu Dlrektörü Kavad Hachem, calısmaların geüşmekte olan ulkelenn sanoyllesmesinl scğlamak İçin yen! bir para sistemi olusturulması noktosında yoğunlaştırdıklarını kaydet mıştlr. Hachem, oncak bu yoila sanoylleşmis tilkelerle arodakl ucururrun kapatıîablieceğinl ve bu Olkelere olan bağımlılığın azallılabıleceğinl vur gulamıştır. Kenan MORTAN (Cumhuriyet Ekonomi Senrlsi) Demırel hükümetince uygulamoya konulan «Mıllî Konut Polltlkasıından olumlu ve toplum yararına sonuc almabılmesi için, Türkiye Mimor ve Muhendıs Odalan ile İşçi Sendıkalarının, Ticaret ve Sonayi Odalarının, Inşaatçılar Federasyonunun ortoklaşo gınşimde bulunması konusun da «görüş blrltğine» varılmıştır. inşaat Mühendısleri Odası İstanbul Şube3i ıle Mimar Odaları İstcnbul Şubesınin ortaklcşa duzenledıklen «Mılli Konut Polıtıkası» ve «Konut Sorunu» konulu toplantı Tabıpler Odası'nda yapılrrtıştır. Toplontıda Istanbu! Sonayi O dcsı'nı temsil eden meclis uyesı Uzeyir Garıh, 11 mayıs kararnamesl çercevesinde vü rurlüöe giren «Millî Konut Pol>tikası»nın ilke olarak yanınckj ysr aldıklannı belirtmıştır. Hükümefce bu konuda uvgulanan pohtıkanın genelde «da* ve duşük geürlılen konut sahlbı yapmaK» ılkesıne dayandırıldığını be!:rten Üzeyır Garlh özetle şu goruşlere yer vermıştlr: • Mılli Konut Politlkası'nın ana ılkesine karşı çıkmak hıc bır sosyal ya do teknlk grup icın mümkün defllldir. AncaK bu politlkamn konut sorununa butünüyle çözüm getlrmeSı de bsklenemez. • Kararnome hazırlamak ay rı. bunu uvgulamaya koymak, Milli Konut Politikası'nın geçirilmesi,,nde TMMOB ile İSO görüş birliğine vardılar • Tartışmalı toplantıda, politikanın daha geniş bir platformda tartışılıp, gerekli değişikliklerin ortaklaşa hazırlanması karara bağlandı. buna pratrk tşlertik kczondırrnak ayrı olaydır. Ka'orname mevcut şekliyle bazı burokratik engellerın oşılmasına, kredl konusunda do blr 61cüde kolaylık getirıci huküm ler içermektedır. • Bu kararr.amenın işlwlık kazanabilmesi için bir dız| yasa de<j!9lkllğine fhtiyac vardır. Ancak bu yas a değişiküİH ile kararnameye ıslerlık kazandıracak ötekı yasa taslaklarının hazırlanması geniş )9blrliğl her turlü |deolo|lk vaklasımlardan uzak, konuyla ilgili tum mealek ve teknık bir Isbırlığln. gerektlrir. Bu kuruluşlann, odaların, sendlkaların. bılım adamlarının kat kısıyla hazır'onırsa o!um!u so nuc verecektlr. Toplantıdo doha sonra söz alan Kent • Koop Genel Sekraterı Murat Karayaîcm tum kesimler.n otanok ve bilgı b'> nkımlerlnin blrleştlrümesinl savunmuştur. Varolon koşullardon yarorlanarak dor ve ortak gellr grubundaki yufttaşiarı konut schıbi yapTianm gereğine işoret eden Koravalcın şunlcn soylemıştır; «Kararname buyuk holdıng lerin, toplu konut Oretiml eşamosına gelen tekellerin cıkarlorı doğrultusundo hazırlanmıs otabiiır. Ancak dar ve orta gelirlilerln yanındo ver alan bizler. İSO tems!lcı»ının onensı doğrultusunda bır ış ve guçbirliğıni gerçekleştırırsek, karornameden olumlu sonuc almak mOmkün oia coktır. Nıtekim KentKoop'un Anfcara'da yaşama gecırmeye oolıştığı 55 bin konutluk BatıKent projesi bu kararname nln getlrdıklennden belll olCÜde yararlanacaktır. Mlmorlar Odcsı îstanbul Subesi adma konuşan Hasan Cokır da konut sorununun co zOmO konusunda 19«0'dan bu yana meydana gelen gelışmeleri ozetlemıstır. Konut sorununu dar ve orta gelirlj yurttaşlcrı ev sahıbj yapmak bıciminde almanın yanlış olduğunu savunan Cakır. taslında sorun, dar ve orta ge'Tlilertn yaşom koşullannı Türkıve genel inde bir merHezi plartloma ile diızeltmektır.» demış, vorolan sıstem içinde fazto bir geiısme sağianamcyacogı florüşüne ver vermıştlr. Iklncı tur çörusmeler sırasında da Garıh'ın «işbirliğmn ymelemesi Ozerıne tum konuşmacılor, tMlllt Konut Polıtıkcsı»nın daha geniş b>r ptatformda tartışılarak, gerekli değışıklıklenn ortaktcçj hazırlanmast ve politikanın bu yolla toplum yorarına hayata gecırilmesinde «goruş bırliğı»n« varmışlordır. «N'asıl bir adamdı Nâzım?» «İri yan. köcaman bir adam, mavi gözîeri vardi. İnsana baktıgı zaman denize dalarmış gibi olurdu, ben çok severim.» <Puşkin'le arasındaki fark?» «Puşkin başka bir şairdi. Çar. onun karısma aşıktı Öndan kurtulmak için Rusya'nın en keskin ruşancısı ile düelloya tutuşturdu ve öldürdüler. Eğer Nâzım Hikmet de kaçmasaydı, onu da öldürurlerdi. Siz Nâzım'ı hiç gördünüz mü?» «Bir kez gördüm.» tçkisini ağır ağır yudumlarten: «Çok buyük şairler geldi bu dünyaya çott... Ama bir turlü banndırmak istemediler. Belki dünyanın hamuru çairlere göre yoğrulmanıış. ne bileyim. Hep şairlerle ugraştıklafına göre^.» ANKARA (ANKA) KolleVtlf ve komandıt çırketlerln, IImlted şırkete çevnlme5ini özendlrmek ve kolavlaştırmak omacıyla yeni önlemlsr alınmı^tır. Bu konuda, Ticaret Ba •conlığı'nın Resml Gazete'de yayınlanan slrkülerine göre, şırketlerln blclm değlştirmesl yalnızca Iki koşulun yerine ge tirilmesine bağlanmıştır, Kosuliar «oyledır: 1. Kollektif ve komandtt şi'^etin sınırsız sorumlu ortaklarınm kollektif ve komandıt şırketın işlemlerinden doğan bütun yükürrlulülk ve borçlarm anonım şlrket bünyesinde de devam edeceğine dair şırket ana sözlaşmes'ne, bokonlık Izine ve mahkeme kararına acık bir hüküm konuiacaktır. 2. KoMektıf ve komandıt sırketln, blrikm's her türlu vergi borcunun bulunmadığ'na daır vergi daıresınden bir belge almacaktır. OÜMOLCÛR/ÛRKMEZ d . KOLLEKTİF VE KOMANDİT SlRKETLERİN LİMİTED VE ANONIMLERE DEVREDİLMESİ İSTENİYOR "ÖZEL TAHVİLLERDE FAIZ ORANI YÜZDE 3035 OLACAKTIR,, Cumhuriyet Ekonomi Servisi Devlet ve ozel ssktor tahvıllerı ıçin belır'enen yenı faız oranlarının yarın açıklanccağını bildıren Bcın ker Kastellı «bu taız oranları karşısında işletmelerln fınansnıan koynağı tahvılter oacaKtır» demış, küçük b'nkımcılerin de banka verıne tahvıllerı «yeğleyeceğıni» vurgulamıştır. Kastellı devlet tohvilleri. ne uygulanacak yeni falz oranının yuzde 22 ıle 25. ozel sektor tahvillerine u f gulanacak faızın de vüzde 3035 dolaylarında değışeceğini belırterek şunlon söylemiştır: «8u falz oranlan kücuk tasarrufcunun tahvile vânelmssl baktmından olumludur. Tahvll faiz oranlan a/rıca ışletmeıerin finansmon kaynaklannı eskıden o< duğu gıbı bundan boyle de en LCUZ ve en guvenceiı "GREVLER ENFLASYONUN ÜCRETLERI AŞINDIRMASINDAN KAYNAKLANDI,•tt Cumhurfyct Ekonomi %mtvi»i îstanbul Esnaf ve 8c natkârlqr Kefalet Kooperatlfleri Biıilâi'nin Genel Kurul topiantısında, grev va lş< yovaşlaîma eylemlerimn, enflosyon Ile ucretlerın aşınmosından kaynoklandığı bellrtflefek «sadece para arzını kısarak Turk ekoromısır.in düze çıkacağını kabul edemey^z» görusü savunulmuştur, Kefalet Kooperatifleri Birligı'nin 7. Genel Kurul calışmalarınm acılışında k o nuşan Başkan Hikmet Tırmandıoğlu, toplam 450 mılyarlık krediden esnaf ve uanatkârlaro ayrılan pavm 12 milyor lıro olduğunu b«llrtmıştir. Tırmandıojlu «ortalarra 1620 bin llra kredl alabilen sanatkârın memleket ekonomisine katkısı duşünülemen domıs, kredilenn Iki kot ortırılmasını !•• temıştir. Tırmandıofl'u uygulonon •konomlk poüttka Ile tlgill go röslerini şöyle açıklomıştır«Türkıye'nın bır numarah scrunu üretımdır. Fabrıkoların yüzde 30'u grev nedenıyle durmuştur. Bazıkınnda da ışçıler uretım; yavoşlatma yoluna gıtrrnşlerdir. 1S79 sonlarındc toplu sozleşmelerle aldıkları zam mın enfiasyon nedenıyie kısa surede aşınması işçının bu yolu seçmesine neden olmuştur. lş> yokusa sürme ve anlamsız bır ınatiaşma sonucu, işçıyı ve sanaîkârı guç durumda bırakmakta, bu kesımi hayat pahalılığır.dan koruyacak önlemler yetersız kalmaktadır. Sadece para arzını kısfnak yoluylo fıyatlann duseceğını beklemekle, Tür< ekonomisının düz9 çıkmayacağı kcnısındayız. Fiyatiar duşse bı!e, uretimm azalmosı, satımın değer olorak artmasına yol acarken mıktar olarak düşmesi gibi olumsuz bır sonuç vermlstlrj tahvil plyasosmda oinmalorıno yoi acocaktır. Yenı tan vıi falz oranlarının ozeılıkle isım yapmıs buyük Işletmelenn pıyasayo tahvil Cikarması sonucunu da beraberınde getlrmesi be<lenmektedir». Banker Kostelli, tahvil cıkarabtlmek ıçın şirketleşmenın ve sermaye artırırr.ına giîmenın ön koşul olauğunu da belirterek şu onende bulunmuştur: cözeliıkle sanavi Isletmelerın finansmanını tohvıl dışında aramaları yerınde bir aavronış olmayacaktır. Ancak burada karşımıza şirketleşme ve sermoye artırımı konusu cıkmaktadır. Günümüzdeki ban ka sisteminin durumu korşısmda özelllkle kücük sanayl kuruluşlarımn aralannda b'riesme yoluna 0itmesı, tahvll cıkararak isleimelerinl oyakta tutmolorı mümkun olacaktır.t SANAYİ BAKANL1Ğ) YAHYA DEMİREL ARACILIĞIYLA İTHAL EDİLEN AMPULLERİN 240 BİN ADET OLDUĞUNU AÇİKLADI İtl>a! belgesıne sahip firmalardan resmî sekîör hüviyetındeki yurttaş'ın 4 mılvon, Gima'nın 2 milyon adet olan toleplen aynen karşılanırken d'ğer ticarî firmclara ancak tes» bıt edılen krıterlere göre tansısler yapılabilmıştir. Yozınızda adı gecen Necatl Atıl Akkan firmasına ise 3,5 mll yon oaet ampul ithai müsacdesl verümemiş olup firma isvıçre'den 1.200.000 adet ompu! ıthoj tolebinde bulunmus v« ytne ts«bıt edilen kriterler dahlllnde 240 bin adet Içın tahsıs verilm.ştır. (Avoın ReKiam. blı 3£86