Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
DÖRT 38 Irmağın kıyısında yetışıp kızı yakaladı, az daho yetışmese kız kendisını suya atacaktı Osman ırı bır adamdı, Hüsne ono korşı koydu. in« oecık dal gıbi kızla, in, güclü Osmon arasında cebelleşme uzun sürdu Sonundo Osmon yorulan kızı aldı ornzuno vurdu, karşıdakı kayalık dağa göturdü Kız kendıne geldıkce basıyordu cığlıkları. Osman'ın ısırmadık yerınl koymomıştı Bjr kayalık doruğu aşıp bır sakızlık ormanına düştüler Ormanı cıkınca uzun, genlş, tabanı cakmak taşından bir moğaraya geldıler Osman oraya her şeyı, yotağı yıyeceklerı. içeceğ! hazırlamış, mağaranın ıcınl ev gıbı yapmıştı Kızı yatağa yatırır yatırmaz soydu. kendi de cıplak onun ya nıno girdı Kız onun sıcaklığım etmde duyunca kaskatı kesildi, Osman uğraştı cabaladı bu kas katı kesilmiş kızı bir turlü cozemedı Cözemedik ce kuduruyor. dehrıyor, kendinden gecıyordu Kız bir tahta gibı olmuştu Osman. bir süre sonra kı zın bırden cözülüp acıldığmı gördü. sevincmden delıye döndü Kızın bocaklarını ac mış. onunlo yatacakken öldüğünu anladı Işte o zaman lyıce kendınden geçtı, hancerinl cıkarıp 6nce kızın mem'erıni. sonra kadınlık yerlnı. sonra kulağını burnunu kestı Gözlerinl cıkardı... O gün akşama kadar kızın ölüsüyle uğraştı Can darmalar o n u bulduklarında kızı b;r yığın yapmış başına da oturmuş düşünüyordu Osman bucak karakolunda bir hafta kaldı. Orkasından onu ılceye savcıya göturdüler, orada üc 0ün kaldıktan sonra elını kolunu sallaya sallayo köye döndu Fatmalı Ilceye, kaymakama, yargıca. savcıya koştu. günlerce kapılarda sürun dü, hıc bır şey elde edemeden gerıye döndü Hüs ne ustüne köyün bütün kadınîarı gonc yaşlı, ağıt yaktılor Mehmet Efendı. İsmail Ağa da bu bellı haksızlığı anlamayıp savcryla. yargıcla görüştüler Döndüklerınde hıc kımseye hıc bir şey söylemeyıp suskunluğu yeğledıler Askerdekl Duran duydu nışanhsının başıno gelenı. sılohıyla askerden kacıp köye geldl, cammın önunde Osman'la karşılaştı Osman sılahsızdı kacmağa başladı Duran do onu arkasından kovalıyor, ne dense elındeki mavzerl kullanrrııyordu Soğukkanlı, ınatcı. bütun yüzünün derısi gerılmiş Osman kapılara saldırıyordu can havlıyle, hangl eve varsa kapı yüzüne kapanıyor. o da bağtrarak otekı kap.ya varıyor o kooı da kapanınca daha cok bağırıyordu Boyle boğıro bağıra Osman önde Duran arkado köyu bırkac kez dolaş tılar Osman'ın onası, babası. kardeşlerl arada, ovlularının önünde durmuşlar donmuşlar kalmışlar olanı bıtenı boş gozlerle seyreyliyorlardı. Osman'sa qıdıp kendi evlerıne sığınmayı bır türlü akıl etmıyordu Boylece kapı kapı Osman önde bağtrarak. dızlermın bağı cözülüp tökezleyerek bır süre daha evden eve dolaşıp durdular. Sonunda Duran önündekim caminın alanına kadar sürdü orada bır dızını yere koyup tetığe asıl dı. daha yare düşmeden Osman ardı ardıno üç kurşunu sırtındon yedı Yere düştükten sonra da Duran onun ustune geldı, namlu/u başına doğrul tup her ıkl gozüre de bırer kurşun sıktı Sonra mavzerine tarak tarak fışeklen basıyor basıyor, ölünün üstüne boşaltıyordu Bır ara başını kaldırınca gördü kl teknvl köylü alana doluşmuş, blnbır ayak onun yöresine üstüste halko olmuştar, kendısine bakıyorlar Duran kalabalığa gü CÜMHÜRÎTET ÎO ŞUBAT KIMSECIK KEMAL lumsedikten sonra ter lclnde kolmıs yüzünü coblnden çıkardığı ak bir mendille sıldl, tüfeğlnl omzuna vurup ölünün ayağından tuttu, sürükleye r»k kalabalığı yardı. Fatmalının kapısına götürdü, bohcede durmuş onu seyreyleyen kadına: «Ne yapalım ana, kader böyle Imlş,» dedl, yeniden ölüsünü sürüklemeğe başladı. Kısık gedlğe kadar arkasında tekmil köylü kalabalığıy \a geldı burada durdu. orada derın genlş cukura Osmon'ı fırlattı, ölu vardı dlpte bltmiş bir çakırd'kenl kümesınln üstüne ağzı yukarı düştü Duran kalabalığa dondü: «Bu ölü burada kalacak. ne onası. ne boba sı. ne de klmse onu buradan alıp gömmeyecek. Klm bu ölüye dokunursa o kımsenın ocağını söndürmeğe ahdettim Bu Itin ölüsü. tıpkı it ölüsü gıbi bu cukurda kalacak. kemıklen cürüyünceye kadar.» Sesslz kalabalığı bir daho yararak dağın ya macına yöneldı cıktı gittl Kısık gedığe çelınce durdu, kendine oturacak bır yer aradı bır kayanın üstune sekılendl. Dağdan kartallar. karakuşlar durmadan gelıyor cukura Osman'ın yöresne ınlyorlardı Çukurun İCİ akbabalar kartallarla dolmuş kuşlardan Os man'ın ölüsü gözükmez olmuştu Goktekl, cukurdakı kuşlar tuhaf bır sesle de ötüyorlardı Sonra kuşlar cukura bır Inıp. bır kalkmağa başladılar Osman'ın gıyitlerl bır ando paramparca olmuş, kanlı cıplak bedenı ortaya cıkmıştı Ve kuşlar süru sürü. birlbırlerıne gırerek ölüye soldırıyorlardı Herkesln gozü de Salmandoydı Salman tüfeğlnı kaldırıp Osman'a soldıran kartallara ateş edecek, onları gecen seferki gıbi teker teker gökten yere düsürecek mlydı' Salman'so yarı uykuda. yarı c'üşte orada alnı tüfeğınin soğuk demırıne dayalı kalakalmıştı Akşama kadar orada öylece bekledı kaldı Kuşlar da bınbırlerıne gırerek cukura cığlık cığlığa, kanat şapırtıları ortalığı alarak ındüer kalktılar Akşam olunca da Salman yerınden kalktı. yöreyl cevirmlş kalabalığın arasına karıştı. gülerek eğlenerek köye döndüler. Memet kazma sallamoktan ter iclnde kalmıştı ama dlbe de. yuvaya da yaklaşıyordu. «Şlmdl ellerlnl ryicene dellğln ağzına ger Mustafa,» diye buyruk verdl soluk soluğa kalmış Merret. Yusuf karşıda. yüzü kıpkırmızı keslımlş. gerümiş öyle durup beklıyordu. Mustafa geldi, parmaklanyla delığin ağzını kapattı Memet kazıyor. Mustafa yarın toprağı ıcinde kalıyordu. Kazmo sallayan cocuğun devınimlerl daha yavaşlamış, kazmayı gerılmiş, tetıkte, Mustafa'nın eilerme bakarak vuruyordu Bırden, fırt dıye mavı kuş, bır an Mustafa'nın avucunu yumuşak bir maviyle doldurduktan sonro uctu gıttı Havada üc tane mavı tüy kaldı, üc masmavl yalım parcası gıbı Ucü de havado dolana dolana suyun üstüne ındıler aktılar gıttıler. «Bu sefer yakaladım.» dedl aoluk soluğa kalmış Mustafa. «Kaçırdm,» dodl kıvançlı terli yüzü ışılayarak Kuş Memet «Sırtı da bir yalbırdıyordu kl..» «Böylesini, böyle güzellnl hic görmedifr.» dedi Tırtıl Yusuf Cakıllorın arasından bir caygara kazıp buz gıbi soğuk su ictiler Ücü de soluyordu. Bellerlnl yann duvarına verıp oturdular «Bır yakalasak.» dedl Mustafa «On tone, yüz tane yakalasok...» «Bu yarlar baştan aşağı. buradan taaa Yılankaleye. oradan Mlsıse. ordon da denlze kadar yağmurcuk delığıyle dolu, goktekl kuş kadar çokturlar» Yakaloyacağız,» dedl Tırtıl Yusuf «Ama böyle olmaz Bır şey bulalım, bir ağ gerelım oğzına delıklerın Bır fak kuralım, bir kafes örelım Boyle olmaz kl, elle tutulmaz kl...» Kuş Memet«Bız elle tutacağız tutarsak.» dedl. «Ben elımle.» dıye ellerınl gosterdi Mustafa. Derken gun doğdu kolenin golgesi ırmağı gec p ta karşıyn, su purenlerinin, ılgınların. boğürt'enlerın karmakarış bıttıkleri duz alana kadar duştü. serın. koyu... Mavl kuş b'r cizgi glbı orada uzadı, kayalığı dolandı, mavlsıni orada bırakıp kendi ylttı gitti Köyün öteki cocuklan da geldıler az sonro, bağırıp konuşarak. «Hışşşt. hışşşt, hışşşt.» dedi Mustafa. «Susun, kuşlar ürkmesin.» ffic cıcod Kuş Memet yüzü kıvançlı. eflyte omia fc"azılmış dellğl gösterdl: Oradan, koskoca*ran. bir mavl kl... FüuüOÖOüt...» Bir Imrenme ıslığı caldı. «Ben böyle kuş flörmedlm arkadaş.» Kollarını açıp göğu kucakladı. tYumşak.» dedl Mustafa. «Sıcak...» Sustu Yalanır glbl bir hcll vardı. mest. «Bunca kuş gectı olimden, böyle yumşağını...» tVay anasını.» dedl Poyraz. «Vay bre!» «Böyle kuş tutulmoz,» dedi Battal. Ne kadar kazsan deliğl. kuş fırt dıye ucar glder.» «Onun anası beş tane ağ ördü ona,» dedi Poyraz. «Beş tane torba...» «Ne olacak?» dlye alaylı güldü Kuş Memet. Bız torbayla değil, elimizle yakalayacağız,» dedl Tırtıl fOhhoooo,» dedl Mustafa, «Torbayla herkes yakalar oğlum kuşu, maksat blzlm gibl yakolamak.» «Biz,» dedl Battal, «Beş tane delik bulacağız, delığin her bırlslnin ağzına da bir torboyı cakacağız, Işte şu kazıklarlan İcerdekl kuş da deiıkten cıkınca bu torba gıbi ağa düşecek. takılacak Ipiere, cırpınacak cırpınacak cıkamayacak. Ne dışarı, ne de delığine, hıc bir yere gîdemeyecek.» Kuş Memet: «Yazık,» dedl. «Günah... Olur mu?» «Olur.» dedi Battal «Yuvalarını bozrrak daha mı iyi yani? Bir kuş bir yuvayı kaç zamanda yapıyor. biliyor musun?» «Biliyorum.» dedi Mustafa. «Ne var yanı?» dedi Kuş Memet. «Ne var?» dedl Tırtıl Yuvası bozulan kuş bir delik daha kazar Sen de biliyor musun kuşlar yuva delmeyl her zaman severler.» «Nerden blliyorsun?» «Bobam söyledi. Söyle, benlm babam her şeyl bilmez mi?» «Bılmez,» dedl Poyraz. Ne vor yanl...» «Bılır.» dıye kızdı Mustafa. «Onun babası demırci, onun bılmedıği bir şey var mı? Söyle. burada kımin babası demircı?» «H'c klrrsenın,» dedl Kuş Memet Ötekıler bır süre söyleyecek b'r söz bulamadılar Öylece. Mustafayla Memedln, Tırtılm yüzlerlne baktılar kaldılar «Bız gidıyoruz.» dedl Battal. «Bokın görön nasıl, hem de bir günde on tane, ylrml tane yakalayacağız » «Gıdemezsınlz.» dedl Kuş Memet. «Burada ağlan kuş avlamak yasak.» «Kım yasak etmış?» Ben,» dlye göğsünü yumrukladı Kuş. «Ben de sizın yamnızdak! deliklere germem kl ağlanmı Glderım ta aşağılara kurarım ağlarımı » «Sızınle kım döğüşur ulan vazalak.» dedl Poyraz. «Sız, sen, baban, herkesinız vazalak Vazolaklardan herkes korkuyor, babam da korkuyor ya, ben korkmuyorurr.» «Sızin soyunuz vazalak,» dedl Kuş Memet. «Senin baban var ya, Mustafa'nın babasının yanına varınca... Nah böyle böyle kuyruk sallıyor, beş kuruş versin dıye.» (ARKASI YARIN) POÜTİ!^ VE ÖTESİ MEHMED KEMAL Delilerin Düğünü Dr. Mazhar Osman. Bakırköy Akıl Hastanesinin baş hekimi idi. Cok değerlı ve cok ünlü bir uzman olduğu bilınir. Soyadı yasası çıktığında da, adını Osman olarak almıştı. Azıcık akıldan yaya blrlslnden söz edılirken: «Bu adam Mazhar Osmanlık» denırdl. Yanl dell. Bır gün Mazhar Osmana demlşler kl: «Üstad, delller arasında bulunduğun, delilerl lylleştlrdiğın ıçin sana da dell dıyenler var.» Yanıtı şöyle olmuş: «Onlann bana deli demelerl önemli değil. ben on!ara deli dersem ne olur?» öyle ya, Hocanın bır odama dell raporu vermesl adomın delilıği lcin yeter de artar bıle... Hoca, adı dellye Cikmış çok kişinin yardımına koşmuştur. Bunlar genellıkle sanatcılardır Neyzen Tevfık, başı sıkıştı, belaya girdl mi. soluğu Hocanın yanında alırmış Böylece yargıcton da, mahkemeden de, cezadan da kurtulurmuş Verilen rapor: «Ceza lcin yeteneklj değildir.» Bir gün Neyzen'le ressam Fıkret Mualla bir meyhanede demlenıyormuş. Neyzen bu. o dönemin ulularına atıp tutmaya başlamış Bundan cesaretlenen Fıkret Mualla da atıp tutmuş Orada, bunlan dmleyen bır haflye varmış. Sanatcıları gammazlamış. Fıkret Mualla'yı tam tutuklayacaklar. kacmış, gltmış, Mazhar Osman'a sığınmış. Olay unutuluncaya deÖın. Bakırköy'de yatmış. Günun bırınde, çıkıp gelmiş. Meyhanede aynı dostlar demleniyorlar, gene o dönemın büyüklerine atıp tutuyorlar. Fıkret Mualla dayanamamış, «Aman Neyzen,» demış «Senın yüzünden yakayı hapıslıkten zor kurtardım Benım yanımda bir daha Allasen devlet büyüklerine atıp tutma. Sana bır şey olmuyor ama bızim başımız derde glrıyor.» «Bızim daramız alındı.» demiş. «Adımız deliye cıktı. Sen de daranı aldır, adını delıye cıkarmaya bak1» Belkl de, yıllarca Fıkret Muallanın dehliğe vurması, Neyzen'ın bu öğudünden ötürüdur. 1935 yıilannda, Hıtler'ın adı dünyada diMenmege boşladığındo, coğu kışı bu adam da nereden cıktı? dıye şoşırmıştır Şaşırmayon bır Mazhar Osman olmuştur. O yıllarda gazetecılere verdiği bır demecte: «Hıtler gibl adamların hepslne tıpta dell demış. derter.» Hıtlerin deliliğinl de llk keşfeden Mazhar Osman' dır. Dunyoda bılmıyoruz ama. hic olmazsa bizde. daha 1935 yıilannda bunu llk söyleyendir. Acaba, bugunkü devlet adamlarının tutumuna tanıklık etseydı Hoca onlar icin ne derdi? Herhalde hepsl Iktıdara gelınce başka, muhalefette lken başka telden çalan yönetlciler lcin lyl 6öylemezdL Teşhlslnl kordu. eöz onun ağzından cıktığı lcln Inananların da seclmlerde davranışı başka olurdu. Soz Hitler'den açıldığına gore. 1935 yıllorında AK monya'ya cağrılı olarak gıden bızim gazetecılerden bır grubun gözlemlerıne de değinmek Isterim. «Bugun öğleden sonra Adolf Hıtler'in yemekten önc« Türk gazetecilerinl kabul edeceği bıldırıldl. Hemen glttlk. Başbakanlıkta kabul edıldık Burası üc yıl önce yapılmış, cok lyi döşenmiş bir yapı Hitler'in yanına glrdiğimlzde Göbels de vardı. İlkin ne zamandan berl Almanya'da olduğumuzu, nerelerı gezdığımızi sordu. Sonra gazetecılıkten söz ettl: Cumhuriyet Hayat pahalı mı, ucuz mu Muhtelil sebepler n ezctlmle oara kıtUSı, havaların bu se oe cok Ivı gttmesi 7e ihracatın ualması yüzünden bu kıs eş? a fiatlannda mah $us bir tenezzül var dır Vazivel hakkıı> da bir fltar edinmelt ıcln asafıdı, bazı mi «Jler jıkrediyoraz Zevanyalh Bu «ne zevtfnvafınm ve rekende flatlan kallteslne îrore ?n 110 « toütsn fiatlan fO90 lcurustur Gecen seneld tl&Uaı lse 1020 kurus kadar fazla ıdl TereyaJIsjı Trab zon raglannm toptan tıatlan 18S175 ve perakende Catı 180 200 kurus Ikcn cecen beae bu zaman da fiatlar 20 fcurug kadar vultardi idl Mükeyylfat Kar< »e hariçten eclmekle beraber fıatîar düşük tur Gecen ser.e top tan 165 olan kahve bu sene 140 tır Çay (latlan yüksek olup gecen seneden biraz ydksektir Seker geçen aeoeden 56 kuru» bir fark varcUr Mesela toz j«ter 56 kunii lken bu sene 50 53 kuruştur Petrol Flatta da h! bu sene teneke ba <ıns 30 50 kunı? ka dar bir tenezzül far ta vardır Geçen sene Bafum Razı tenekesı 420 kumsa kadir satılmıs lken bu sene jralnız 370 kuruştur Sunu d« Jcaydetmek lazımdır kl Paristen eelerek ajır Kümrük resmlna tabi olan esyarun fia^ lan bıraz yükselml»tlr Maamafıh umıı rr.lyet iUbarile Bbyat bu sene daha ucuadur Buna mukabü para nedretl ve işlcrciekl kesatlık dahs drade rr.ahsustür Bl naenaleyh hatokl ucızzluk vardır demek bır*a musküldür 1930 10 Şubat BULMACA SOLD4.N SAÖA 1 1 Eıkı uygarlıklann vcraltmda kalan yapıtlannı degerlendirerek tarihsej çalıçmalarda bulunma bUlml. 3 Fasü» Gormea 3 Illşkide. 4 Bir renk Bttro, bir l«ln genelllk!e masa b*fi bölümlerlnln yürütüldügü yer 5 Denlz taşıtlannın lndlrms blndirm» yaptıkU n ver. 6 Bayındır kalmak anlamında blle$ik terim. 7 Ses çıkararilı uyan gorevi EBren düzenek Blrllkte, beraberce 8 Teklıfler anlamında çoSul terim. 9 Motor blokunun yenl plstonlara göre düzeltilmesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA : 1 Gırdl tepkimede dolav•ız olarak katılım yapmayan, an cak tepkılemenin gerçekleşmesinl saşiayan madde 2 Benzer tutelıklere sahlp olanlar arasından belirli kurallar uyannca yapılan seçme 3 Son gün lerdekl durumuyla emekçı kesimln yasamını iyice güçleştıren ve bazı kestmlerce «Ayarlama» olarak tanımlanan tlyat artınlması olayı Tersi esM dllde soz 4 Tersi net, duru, temiı Utanma, haya duygusu Ter ci ülkerruzin yabancı tertoıle uluslararası aimgesi 5 Bir ses tonu Tersi blrinin yaptığı Isa ya da yediği nesneye istekle bakakal anlamında emir. 6 Tersi yesll bitkijerden Tersi klmradi demlrtn ılmgesL l 23456789 Yalnız harici borçlar için moratoryom ilanı muhtemel UMUMİ MORATORYUM İLANI ŞAİALARI YALANDIR Ankara 9 (Husosl mu tubüimlzin telefonn) Kambıyo lşl ue meşgul olin katıb< umuml Nunıllah Esat Bey bu sabah geldi ve akşarn eksperle fstanfcula BVdet ettl Ltat Bey Ma U)e Vekilı ve BaşveM!I öyaret ettl Nunıllah Bey Istanbulda kimbi5'0 muamfîatı va pan müesseseleri teft!« ederek neticeyl raporla bildlrdl Rapor çok ca yanı dikkattır Dshill ve barlcl umu ml moratoryom Uan edileceSi haberlerl kat hyen asıl ve esastan bnuiı Sayıalar yalnıı hukümetın harici borç lanna, yenl düyunu umumıye i:e şirnendıfer taksltlenne aıttır Bu hususat lcır moratoryom İlanı cereyaru bu rada gıttikce umumlleşmektedir Moratoryom habennm takzibl hususunda Paris duyu nu umumıye meclisl idaresınden MaLye Vekalerme gelen bir telejafname rrallyecs tet klk edümekted Yarın vekaletten csvap venlmesl muhtemeldir Ingıiiz lırasının kısa bir îamanda mühlm nüktarda tenezzül ede ce»i muhaiknktır M&llye Vekıli bugün ajansa verdiSı beyanat ta paramjzın istikran nes'elesme ehemmlyet le çalışıldıSını ve Ban ka Komersıvala İtaıyan& ile daha büyui ve mühlm islerln bir mukaddemesj olmak Ozere bir ltilafname ak tedilerek hükumet emrine 1 mılyon Ingılız llrası amade bulundur dugunu söylemlştlr. Ualıye Vekili. Ruslana Türkıveden almakta ol duklan emvale muksc bil baıina emrtna 1 600 000 dolar tevdi ettıklericı de beyan etmıştir 7 Tersi etkin Bllim. 8 Anlamü U ya da çizgl Tersi basındaa boynuna dogru uzun tüyleri olan. 9 Bir gezegen Def», kea. DÜNKO BUUIACANIM CÖZÜMÜ SOLDAN 8AĞA ı 1 Monopol. 3 Ard ÎM. S Nam Maral. 4 Çar« Nem. 5 enatsaP. S Raflne E s 7 Y e kA Pas. 8 Arkada 10. 8 OrmarJık. YCKARIDAN AŞAĞITA : 1 Mançurya. 3 Aa Aoro. 3 namroP Kr. 4 On enik&M 5 ^ Plm ^ anadA. < antX An. T llreS. 8 Kamaralı. 9 Mfl Pasok Gazetecllik gerceği yazmak koşulu İle onurlu bir meslektir Fakat bir sure gectıkten sonra ardı yalan cıkacak şeyleri yazanlar var. Örneğın benım hasta olduflumdan. gızll gizli tedavl edıldığımden sınir bunalımları geclrdiğımden söz edıyorlar. Görüyorsunuz, sağlıklıyım, ulusumun geleceğı lcin calışıyorum. Göbels. hemen söze atıldı: Doğruyu yazan bir kac memleket var. Türk gazetecllerl onlardandır. öyleyse teşekkür ederim. Hltler'ın hasta olduğunu bilmiyorduk. öğrenmiş olduk ama, yazmadık.» kendlslnden Marmara faciası muhakemesi Varafc rapurunu batı ran Hnsıs vapuru kap tanlan ıakkiüdaki tab Ukau dün aiır oeza mahkeme^ınde devarn edllmlstlr Muhakemede bu davayı dınlemek Içln sehnmıze gelen Bulgaj gazetecıien de bulunmakta Idı Munaksmede müdde) vekllleri Nazml Nurt ve Alı Kema) Bevler müdafatlannı raptılar Poli«in raporu okurKtu Bu rsporda Vunsj) vapuru Eaptanlannm 1 şubat tarthlnde oolls dnrdün cO $ubec<en vlze ettırdlklert YunaD pasaportıîe crenle yunanıa tano ?ttt!klerl bildmllrordu NazmJ Nurl Bey maHkemeve bir ls Üda verdi Bu isüdbda 27 kisiniD bo&ulmasına Vams rapurunuc aatma^ina sebebıvet veren me^'ul Raotanlünn kactıklan ve muoakemenin »ıvaDİbnnda cereyan etmesi lazıro eeldifti dımtln Türk sularınds vutcu OulduSu maznunların tarUat) «anunıve dalre stode eaıp telakk. edllemlyeceSI ve 27 maürukun me«'ullert olan Kaptanlann kaçtıeını mesulü oılmal vazivet te olan ff)S2n*ımîann Türkivedeki mallann tahtı hacae ahnrrafinı talep etti Varna vaou ra veidllpnnden Ml Ke mai Bev de mudafansında muhakemenln taleo etö Plran RiPtanlara fln naftadon aı olmamak Ozere ılaner teblleat lcrssı ıcu"» muhakeme 9 mart s»at 10 30 a kal mısUr. Parıs'te meşhur bir heykeltraş güzelhk kraliçemizin büstünü yapacak Partste lkarnet oden meşhuı heykeltras Ualtre Maıime Real De! Sarte E a »nste ftördüSu 1930 Türklye Gusellüs Krs tiçesi Uflbeccel Ns>tnık Hanımı pek z\ vade beüenerek bır büstünü vapmaya ka rar vermlsür Mösyö Del Sarte zamarumı s o en eüzlde beykel traşlanndan blrl olup eserler< pek cok takdlr edilmektedu Bu Ostat beykeltraa çı Phnse Klden 19 kraUoe arasmda en Elyade Mübeccel Namık Hanımı begen» rek onun neykelinl vapmaÇa karar vermi3 olması. Krallçeddden blr kız olduğunu biı daha isb&t eder. As:l böyle yüksek san' atkarl&nn takdirleridir ö güzellık baasinde cidd) bir feıymet ve ebemmiyet taizdir Bu sözlerle Partstefc beyneimilel türi heyetine tariı edlyoruz sanılmasın t* nlnayet bir zevk mes'elesidlr 19 hakemden onu hangl güzeli kendi «eıkıne uygun bır gü aellikte bulursi mes' ele bitmiştlr Fakat bu tntibap, tütün tantanajır.a rağmen, dlğer taziann, güzel hatta, birincıUgl kazanandan dah& guzel olmadıiına delalet et Yazar. Hitler"! Işbaşına getiren Alman Anayasası Içln şunları yazmaktadır: «Mihmandarımızla gezerken, söz döndö dolaştı Alman Anayasasına geldı Sordum: Nasıl oldu da anayasada hlç bir değlşiklik yapmadığınız halde bu kadar genış yetkiler aldınız? Bızim anayasamızda esaslı bir değışıklık olmadı. Yalnız, 1933 yılında toplanan Rayştag (Uiusal Meclıs) bir karar alarak butün yetkılerını Hıtler hükümetine verdi. Anayasa olduğu yerde duruyor. O zaman Hıtler'in Mecli3 yetkisl ile donanmış olduğunu anladım > Almanlarla olan ticaretimlzl şöyle anlatıyor: «Almanlarla türlü konularda tıcaret yapıyoruz. örneğin krom ve paiamut satıyoruz Palamutun tonu 100 mark. blzım paramızla 50 lira Doycebank müdürünün yemeğinde bulunduk. Ergani madenini bize satmak Istlyorlar Bızden de pamuk, soya fasulyesı, zeytınyağı, bazı başka maddeler almak istıyorlar. Yalnız mallann standart olmadığından yakınıyorlar. Sabahleyın genclık örgütünün toplantısını görduk. Sonra operaya gıttık Sahnenin ardında büyük bir fon var: El, kafa, toprak ışcıleri Nasyonal sembolün ardında elele vererek bırleşmısler Localarda en yüksek memurlarlo davetlıler Aşağı sıralar dolu Hıtler geldi Ön sıraya. halkın orasına oturdu Sağında Göbels solunda Göring, Göbels bir söylev verdi. Söylev radyo ile yurdun dört bir yanına yayınlandı Hıtler'ın ozel locasında değil de halkın arasında oturması dıkkatı cektı S A örgutü duzenl sağlıyordu. Örgüt üyeleri, pollsten ayrı olarak, yollarda iki sıra dizılmış. Birl kaidınma. birl caddeye bakar biçimde idi. Kral Aleksandr'ın Marsilya'da öldürulmesinden sonra gençlik böyle güvenlik düzeni alıyordu. Na8yono1 Sosyalist partisi sınıf farkını ortadan kaldırmak icın madde koymuş Kafa ışcısı. el ışçisıne sövgü ile bakıyormuş, bu koldırılmış Her sınıf Alman gençlıği bir çatı altında bırleştınlmış Üç şey düşünüyorlar: Iş alanını daraltmak. bütün ulus ıcin yararlı olmak kamu yararına calışmak Başarırlarsa, Almanya sadece Avrupa'nın değil. dünyanın en buyük ulusu olacaktır.» Blzlm meslektaş, 1935 yılında Almanya'yı böyle görmuş; bugün kararnamelerle düzen değıştırenlere ne derdl?. BUURKÖY: Zuhuratbaba (Zuhuratbaba Cad. 10). Saadet (Ataköy, 1. Kısım Çarsısı, 2'A2), Ozdilek (B. Evler, Siyavuspaî» Cad. 10), Dnverdln (B Evler Esk| Londra Asf. 40/415), ÇiftlOc (Ba&cılar, ÇİIUik Mah 1) üfuk (Yeş' oy, Istasyon Cad 79), Tekin (Esenıer. İndnü Cad 14/F). Emel (Sefaköy, Tansel Cad. 64), Yıldız (Merter, Osmaniye Mah Gülbayır Sok.), tstasyon (Kanarya. Peli&ankuşu Sok.) Eg» (K. Çekmece, Asık Veysel Cad. 61/2) BE.ŞİKTAŞ: Günseli (Barbaros Bulvan, 70), Sürmen (IhlamuT dere Cad Odalar Sok. 7). Ayler (Ortaköy, Muvakkit Sok. 54/A), Amavutküy (ArnavutkSy, Beyazgul Cad, 13), Şenlı (1. htnot, Aytar Blrlik Sok.). BEYKOZ: tbrahira (A. Hlsan, Körfeı Cad. 14/B). BEYOĞLÜ: Tezol (Büyük Parrcakkapı Cad. 7/1), Aynalıçesme (Aycalıteşme C&d. 35/A), Saray (Gümüisuyu, Sarayarkau Sok 29) KARAKÖY: Bfllent (Rıhtım Cad. 17). KASIMPAŞA: Dogu g»r«»t«nt« (Kulaksjı, rfalmet Cad. TJ), Sedaf (Bahrty* Cad. 42/A). EMİNÖNÜ: Park Divanyoln Cad. 56), Hulust Bayaı CKüçö*. pazar, Hacıkadm Cad 71/1), Kanaat (Beyazıt, Karakol Sok. 4). FATIH: fCaragümrttk (K Gümrük. Fevzlpasa Cad 231), Çınarlı (Halıcılar Cad 79/B), üğur (K. M Paşa, Koeamustafapişa Cad. 291). çapa (Çapa. Millet Cad. 236). Akın (Aksray. Pazaryanı, 23), Unkapanı (Tnkapanı, Saühpaşa Cd 2). EYUP: Mehtp (Altıntepsi, Ordu Cad. 29). Levent (SUabt&r, M P. Cakmak Cad 11/A) O. O. PAŞA: Sebnem (Yenldogan, Ordu Cad. 129), Yenl Eürriyet (KOçükkby. Cengiz Tonel Cad. 71/A). KADIKÖY: Murat (Baharlye Cad 126), Akın (Söğütlüçesme Cad. 121) Göksu (Bahariye. Sarisker Sok 91), Suadiye (Suadjye, Bagdat Cad 359) Tepegöz (C. Havuzlar, Or Sok. 11/1 4). Sema (Sahra( Cedtd, 5 Günaltay Cad 221/59). Park (Gdztepe, TütüDcü Mehmet Ef Cad. 2/10) Çam (Ziverbey. Abdibey Sok. 2) ÜSKÜDAK: Ardahan (H MıUiye Cad. AUab Çık. 3), Duvardlbl tSelımiye Kışla Cad 1) Z Kamil Hast. Cad. 49), Ünalan (Unalan Mah Ayîzmi. Cad 27). Mine (ümraniye. Fatlh Mehmet Cad. 1». llkin (Beylerbeyi Yalıboyu Cad. 73). 8AR1YEK: Alaaddtn (Ortacesme Cad 37). ş t Ş L İ : Sıracevizleı (Sıraoeviıleı Cad. 83/2), Yenl Vlolet (Kurtulus Cad 206), Türkan <V Konaüı, Kodaman Sok 67/1), Hayat (Kaptanpasa, Mıthatpaşa Cad 25/1). Güvenevler (Mecldiyekby, Ozlem Sin AIö. 6). Nuran (Hürrivet Mah. D T Oamil Men(0 Cad. 125/A), Cem (Çellktepe İnönü Cad. 39) ZEYTİNBURNI]: Cihsa (Nurlpa» MaH Tekel tdareai Tam. 17). Yunanhlarla İtilafa Doğru Ankaradan aveet eden Muhtelit mübadele komısyonun dak) baş rr.urahha»ımı» Tevfik Kamil Bey dün komls yona eîtmiş ve pec vakte kadsj mes(ful olmı stur Tev vik Kamll Bey dün aksam bir mu barnnmize beyanaa atiyedc bulunmustur «HancJye vekü) mızle Yunan selin U Poîlsronladıs arasında cereyan edeD müzikerattB bazıt bulundum Vunan raübadelt murahhas» M Fo kasla dt mübadeleden Tiütevel lit mesail etrafın da teznaslanla bu runduzn Cereyan eden muzakeratın umumt hatlan esa^en eecen vai takarrür etrnlsür Bunun ldn bu de> fa itılaj kolaylıkla elde «üldl Takarrür eden ltilalnams. İİL h ü f ' n e t e ve mecllslere yakın da arzedllecektir Atlnadar wlen ba berlere göre. lülaJ nameniı Yunan meb'usan meclisl Hancive encumeni ne verilmistir Blı de Itilafnameyl tercüme ermekteyiz busrünlerde hükOmete takdlm edece «z Meclisln bu 'evrel lctimatve't Ontlt Otomobillerin Sür'ati OtomobiIleTin şe hir dahilinde 20 ki lometreden faıla sür'atle giönetnelen hal:!nnda DahiU ye Vekaletlnce şeh remanetine yapılan tavslyenln tatbtt kabüısetl etraîındaki münikkaşat de vam etmektedir. SofBrler eemiyetl reisinti ba emrln tatbtk kablllyetl ol madıSı zcmlnlndekl sizlerl. Emar.etos doSru Bflrülmemlştir Bunuo U2erlne dün aofBrler cemlyetl relsl Nlhat Beyden ba ha•astakj mütaleunm yeniden lordak. Nlhat Bey dedik kl: «Amerika otoraobilleri lçin 20 kilometre süratle Eitmek mümkürıdür demiştlm. Fakat Avrupa otomobille. rl lcln ktlçük vites le eiderek btı suretle fhzla sarflyat yapnsadıkça 20 kitometre süratle sey rüsefer etmek mflmkun olmadıŞi na munmm. Bunım bir marauro da sehrin en l$lek caddelerinde az&mi 'zdlhama sebep olmandır Bu mütaleanırj neresinl ırO lünc buhryorlfj, t o isouyortzDi ^ Sncu Tevfik Efendlnin gbzünü kör etmek le maznuzı h&mal Abdullahıri muhakemes^ ne dün atır ceza mah kemesindo baslanmiîbr. Hamed AbduUah içeçen sene sucu Tevflk Efendıden Ikl bardak su lçml?, kırtt para borcunu vermemistir. Hamal bu sene de bir bardak su lçmU bu mın da parasını verme miştlr. Sucu 60 parayı lstemiş Hamal kivea çıkararak eucunun yüzüne bır yumruk atmıs bir gozünü akıtmı? ve kör etmiştir Müddeı ^ıcu 500 Ura tazminat lstemektedij. 60 para ıçın Berlin Türk öcaret odasmın öcaret odası na vaki lş'annda At manya hükümetlnln na riçten selecek tütünlere a|ır bir ETümrük ret mi koyduğu ve bej, a) ö »y lcin Türkiye'den ve bicblr t&raftan tütün almraamak mectru riyeü olduSu blîdirUmektediı. Almanya'da tütün gumrugu