15 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
(4) Cumhuriyel o SANAT o EDEBİYAT o MAGAZİN 27 KASIM 1980 DÖRT DEVLET TİYATROSU SANATÇISI BERAAT ETTl ANKARA, (CUMHURİYET BÜROSU) Devlet Tıyatroları Genel MüdürG Cüneyt Gökçer'e 4 ocak 1980 tarıhlnde telgraf cekerek, ıstıfasını ısteyen Devlet Tıyatrosu Sanatcı'orı Dernekler Yasasına oykırı davranışta bulunmak savı lle yarçılondıklan Ankaro 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesinde beroat etmişlerdlr. Devlet Tîyatroları Coiışonlan Demefll (DETÇA) adına Ferdi Merter, Tlyatro 8anatcıları Derneğl (TiSAN) adıno A!p öyken, Devlet Sahne ve Sanatcılar Blrllğl adına Alpay lzbırofc, Sanatcılar Işyerl Temsllclsl Emlne Orhun dün 6'ıncı Asliye Ceza Mahketneslnde vargtianmışlofdır. Devlet Trye»roları Genel Müdürü Cüneyt Gökcer1» telgraf cekerek sanatcılar adına istlfasmı isteven dört sanatçı hakkında Cumhuflyet Savcısı verdlğl mütalaasında Dernekler Yasasına aykırı davranışta bulunmadıklannı bellrterek sanatcılann beraatlerlnl Istemlştlr. Mahkeme yargıcı duruşma sonunda dört sanatçı hakkmda beraat karan vermlştlr. Merter, öyken, Izbırak vs Orhun haVkında «Hakaret» eavıyla acılan dava Ise Altıncı Asliye Ceza Mahkemeslnde surdürülecektrf. Dil Akademisi tepki yarattı Salîm ALPASLAN K TELEVIZYON 17.30 HABERLER 17.35 AKŞAMA DOGRÜ 19.00 HABERLER 19.05 ŞİMŞEK 19.25 HAFTANIN ŞARKISI 19.35 YAŞ MEYVE VE SEBZELERtN PAKETLENMESİ ultür Bakanlığı'nca hazırlanarok bokanlıkların gârüşüne sunulan tTurk Dlll rt Edebiyat Akademisi» ce>çltn blllm cevTelerinrie buyük tepkJvle karşriandı. Kendilerlyle konuştuğumuz blMm odamlan, amacı, Kultur Bakanlığı Ba8in ve Halkla illşkller Miısavirllğl'ndsn yapılan acıklamado «Türk dillnl llml usullerle araştıracak, tarihl devrelert ve yayı lış alanlan Içlnde Türkce'nln ya zı ve konuşma dtll olarak var lığını tespit edecek, dillmlzl ya bancı teslrierden kurtarmafc ve Turkço'yl çağdcş teknolo|lnln Icaplannı karfilayan blr dll holino geürmek» blclmlnde öret lenen Türk Dlll ve Edetriyat Akad»mlsl'nin kurulmcsı !!« Ogl II olarak göniflerlnl şöyto dlle getlrlyorlan Cahit KÜLEBİ (Türk Dfl Kurumu Genel Yerzmanı) H Akademlsl kurulrnosı konusu, bundan önce de hemen her yönstlm değlşlkllğl oluşmasmda ortaya atılrnıştı. Bu glrlşlmlerde önlversl te öğretım üyesl sanmı taşıyan blrkoc kışlnln öncülük ettlğl dlkkatl cekmıştl. Bunların lcln de, Atatürk'e ve onun llkelerine dıl uzatmak sanısından MilII Eğltlm Bakanlığı'nca hakkın dd kovuşturma acılan bir profesör bulunduğu glbl, Atatürk'ün başlatttğı. dlllmlzln tKendl özbenlığine kavuşması ve yabancı dıllerin boyunduruğundan kurtulmasıı calışmalarına tutarsız bıçımde karşı eıkan MC Hükumetl eırasinda, Atatörk'e karşı, mezhepci, bölöcö, ısmarlama ders kltaplannı yazan blrtakım tutucular da vardı. Bunlar zaman zaman tutucu hükümetlere akıl hocalığı ettlğl glbl, zaman zaman da Atatörk yolunda llerlcl polltlkacılara etklnlıkte bulunduklannı bılmekteylz Basında cıkan haberden öğrendlğimlze göre, söz konusu akademlnln kapeamı daha da genişletllerek tTürk Dıli ve Edeblyatı Akademlsiınin kurulmasi Istenmektedlr. «TÜRK DİÜNÎ BAŞKA DÎL'ERİN BOYUNDURUĞUNDAS KURTARMAYt iLKB BDtNEN ATATÜRK, TÜRK D\L KURUMU TOPLANTISINA BAŞKANLIK EDERKEN: BESİM ATALAY, HASAN ÂLt YÜCEL, CELÂL SAHtR EROZAN, AHMET CEVAT DİLEMRE, REŞİT GALIP, ATATURK, AFET ÎNAN, RUŞEN EŞREF ÜNAYDIN. İBRAHİM NECMİ DİLMEN. HAhiİT ZÜBEYİR KOŞAY (SOLDAN) UİLUI ATATURK r>iı /*! .TATi\nı/ D B HABER MAGAZİN MÜZİK... Ülkü Angüı'nın hazırlayıp Mesut Mertcan'ın sundugu programda bölumler söyle Kış nedeniyle Ankara Hayvanat Bahçesinde alınaa önlemler, yapılan kış hazırlıklan, aynca kışla blrlikte gündeme gelen hamsi avı, denlz kirhligi nedeniyle Izrrut Körfezi'nde nesll tukenen balıklar konusunda kuruluslann yaptıgı çalışmalar, Isparta halısı ve hahmn pazarlama öyküsü. Gökçeada'nın ulaşım doktor, eczane sorunlan Ayla Algan. Metın Guyer, dış kaynakh magazinde uçak genııleri için buîunan yenl yakıt, insan vucudundakı kınk kemlklerin elektrik akımıyla kaynatılması ve Haydarpaşa Ganyla bu garda buîunan Sultan Abdulaziz'e ait özel vagonFotografta programm Türk Hafif Müzlgi bolümünde yer alacak olan Ayla Algan. Tanm ve Orman Bakanltğı Meyve Sebze Oellştlrme Pro lelerl Genel (MEYSED) Genel Müdürü Selçuk Ipek yaş meyve ve sebzelerde poketlemenin öneml, paketleme konusunda öikemızde varolan durum v» dışsatım acısından ulasıtması pereken hedeflere lllşkln Tenrfü Koşal'm eorulonnı yonıtlıyor. (Istanbul Edebiyat Fakultest inOlllz Dlll v« Edebiyat Kürsusü Oğretim Uyesi) lr Türk Dıll Akademlsl ku rulmast, geçm'ş yıllarda da blrkoc kez söz konusu, edıl miştl. Her ortaya atılışında baçarısızlığa uğrayarak lyıce yıpranan bu glrişim, bu kez yenl bir kılıkta cıkıyor karşımıza: Turk Dlll ve Edeblyatı Akade Prof. Dr. Akşit GÖKTÜRK mlsl. Böyle blr akademl önert8 nın en bellrgln yönü, öteden ben hem Atatürk'ün Türk dıll konusundakl İlkelerine hem de bu llkeleri yanm yuzyıla yakın bir süredır başarıyla yürüten Turk Dıl Kurumu'na. karşı olan cevrelerce eavunulmasıdır. Bugün Türk Universıtelerlnde Türk Dlll ve Edebıyatı adlı bölümler vardır. Yapılması gereken en Ivedl Işlerden blrl, bu bölumlerl Türkce'yl cağdaş dilbillm yöntemlerl ışığında Ince leyecek değerlendlrecek blVgıyle uzmanlıkla donatmaktır. Ne yazık kl, bu bölümlerden kay naklanan kısır, Içedönük, dural bır gecmiş tutkunluğu, çağdoş bakıştan, nesnel kavrayıştan yoksunluk, bir dılkültür «mltllyetçıllği» susu verılerek hoş gösterılmeye calışıyor.. Cağdaş lığa, ilerlemeye böylesme kapalı llkel blr ulusculuğun «Akademl» adıyla devlet kanadı al tında kurumlaştınlmaya colışılması, gercek Türk aydınlan nın kotılocağı blr glrişim olomaz. Gectığımız yıllarda Atatürk devnmlerlne. blllme. cafldaşlığa karşı dırenme deneylerlnın son blr dalgast oiarak görulebılecek bu yeni fAkademı» gınşımı de daha öncekiler gıbl başarıeızlığa uğrayacaktır. Umudumuz bu girişlmln başı nı cekenlerin de «Akademl» odı na sığınmakla billmsellık kaza nılamayocağını, blllmselliğln t» melde btr cağdaşlık, evrensellık, uygarhk sorunu olduğunu blrgun kavramalaTtdır. ELEŞTIRYORUM u 20.10 UYKUDAN ÖNCE 20.30 HABERLER 21.05 HAVA DURUMU 21.20 BALABAN AĞA Musah'pzade Celâl'm yapıtından Osman F. Seden'ln senoryo halıne getlrdığl ve Hüsamettln Ûnlüoğlu tarafından Vft netllen uc bolümlük dizinln bu flün ıkıncisl yayınlanryor. Bilimsel yöntemle,,mi ılmı usulle?5mi? llrtl dönemlenJe ortaya 8unulduğu gerceğıni vurguluyor. Atatürkçülük felsefeslnin bır bütün olduğunu bilen kl« şıler, dıl devrıminın ve bunun uygulayıcısı Turk Dıl Kurumu'nun da bu felsefenln ayrılmaz blr parçası olduğunu kabul edeceklerdır. Harf devrimlnın doğal sonucu olarak yapılan dıl dev nml, söylenılenın tersıne, ku şaklar arasındckl anlaşmayı eağlama amacına da/anır. Dıl devrımlyle Ataurk'ün doğrudan doğruya llgııenışının en belırgln omeğı Yalova'da Ruşen Eşref'e dıl konusunda bır çalışmoyı Türkceye çevırtlp Yunus Nadl'ye vermesl, onun basıımasını sağlamasıdır. Atatürk'ün Söylev ve Demeclerı adını taşıyan toplamı okuyanlar, orada Atatürk'ün dılde Türkceleşmey© ve bu Turkceleşmeyl sag la/acak kurum olan Türk Dıl Kurumu'na verdıklerl öneml anıayacaklardır. 22.05 HABER • MAGAZİN MÜZİK 22.55 AVRUPA KUPALARIN. DAN ÖZETLER 23.20 HABERLER Hakkari televizyonu Mahmut T. ÖNGÖREN ı ,Hakkârı"ye televizyonu göturdu. [ Ama Ataturk'ü goturemedi Hakkarı'ye TV yayımının götürülme8l gerçekten önemlı bır olaydır. ıHakkörı'de yetennce eğltlm, sağlık, ulaşım, beslenme, ener|l vb gıbı hizmetler bulunmazken, televızyona ne gerek var?» demeyınız Öğretıcı ve eğıtıci yayırniarla, TV tüm bu hızmetler n oraya ulaşmasına ve ge lışmesine «yardımcılık» edebllır ve çok daha bcşka yapıcı görevleri de yerlne getırlr. Ama eğer «böyle TV yayımların' bugunkü TRT yönetimınden ml beklıyorsunuz?» dıye sorarsanız, sıze verecek bır yanıtımız olamaz. Son 10 Kasım'dakl TV Izlencelerlnı ele o!alım. TRT 10 Kcsım da hep marşlara, şarkılara, sergılerden göruntülere ve yuvarlak nasa toplantısına katılanların sözıerıne başvurdu ycnl hep başkalarınıfl oluşturduğu hazır ba'gelerı, gorüşlerı. yapıtları kullandı ve Atcrurk u hlç de anlatamadı Gerci bu tür Iz'enceler de yayımlanabllır. Ama bunların arasında TRT televlzyonu'nun tumden kendı olanakları lle hazırladığı ve Ataturk'ü anlatan ve öğreten ağırfcnşlı bir izlenceye de yer venlerrez mıydl? Niçln hep hazır yapitlar kuüanılarok Işln kolaymo gldillyor? HakkÖrl vericisının acılmaaryla T0rWye'de TV yayımlorını almayan tek lllmizin kalmadığını günierce kamu oyuna duyuran TRT, tum ülkeye yaptığı llk 10 Kasım yayımında Ataturk'ü gerektlğ' gibl anlatamozsa. bundan böyle televızyon Hakkön lcln salt bır eğlence aracı olmaktan öteye gıdemez ve Işte o zaman yolu, doktoru, öğretmenl, ışığı, besıni vb. yeterli olmayan bu llımızın acı gerceklerl yanında sırıtıp kalır. Basmdan öğrertd'ğmize göre, Hakkflrt Televlzyonunun acılışmdan hemen ftnce oCilış sırasında ve sonra mılyonlarca lıraya Cik'in TV tesıslerı calısamomıs ve açıiış tdrenl Hakkörl Radyosu bıfiasında yapılmış Yıllarca önce de, bugun TRT yonetr mıne egemen olan ekıp ylne görkemll törenlerle Hakkârl Radycsu'nu acmış, ama zaman zaman bu radyo da yayım yapamamış ve Hakkörl'nın ic nden blle dlnlenemeyecek duruma gelmiştl de, Ankara"dakl TRT yetkılılerlnın kılı kıpırdamamıştı 8lmdı «Hakkârı Televızyonu'ndan carpık ses ve görüntü cıkarmayacağız.» dıyerek bır ceşlt yatırım yaptığını sanan TRT yoneticılerl, bu yeni televızyondan hele b'r ses vp göruntü cıkarmayı başarsınlar dcr, Hakkârl Televızyonu Hakkârı Radyosu'nun durumuna düşmesın, yoksa yıne halkın ve devletln parasına cok yazık olacak. Aslında benlm glbl, dH kurumu allesı lclnde bulunmoktan onur duyon Ataturkcülerln, Akademl kurulup kurulmaması olayına önem vermemes* ger»klr. Ne var kl, kurulacak akademlde. yukanda değindlğlm klmseler görev alacaksa bu akademide cYaşayan dil» nrcaskesl altında dlltmlzln özleşip gelışmesıne. kendl özbenllğine kavuşmasma karşı cıkılacaksa, başta Millı Eğttımimız olmak üzere ulusol ekınimlzın bütün alanlarına zarar verlcl bır yapı oluşturulacaksa, bütün Ataturkcu ve llerlcl her Türk aydını gtbl blz de buna karşı cıkanz. Kaldt k| akademller eskl çoğların kuruluşudur. Günümüzde genellıkle önemınl vltlrmlştlr. Kurulacak akademinln Türk edebıyatını da Içerdığınl öğrendığımlze göre şunu da belırteylm: Böyle bir gırlşlm cağımızın koşullarına uymaz, tutarsız ve geçersızdır. Prof. Dr. Tahsin YÜCEL (Istanbul Edebiyat Fakültesl Fransrzca Dıll ve Edeblyau KursusO Oğretlm Orkiye'de blr dll akademisl kurulması belırll çevrelerce ötaden berl gundeme getlrlllr, taslaklar tasarılar hozırlanır. Bu tasarıların hıç blr zaman gercekieşmemış olması nın blrcok nedenlerl var Blr kez, dıiımlzin zenginleştlrilip arılaştırılması gerçekten istenl yorsa bunu Atatürk'ün kurduğu Türk Dıl Kurumu ve Atatürk ilkelerine hem beynl hem de yüreğı :le bağlı genış bır yazar ve aydın kltlesj büyük öl Cüde gerçekleştırmiştlr; bunun sonucu olarak bilımle sanat kavramlarını genış ölcüde karşılayan zengın bır term dağar cığımız var bugun. Hekımiik dalında bıle yuzde doksan an Türkce k.taplar yazılabıliyor. {• kincisl Batı ülkelerlnde kımllerl nın oldukca uzun bır tarihl de buîunan bu türlü kuruluşlcr böyle br Işlevi hlc blr zaman OerçekieştırememSşierdır, örneflln ünlü Franstz Akademlsl'nln Fransız dılinın gercekleşmesindek| Işlev! sıfır derecenln çok yukarılarında değıldır. Ücüncü6Û bu türlü taslaklar ve tasarıların Ataturk devrlmlennln ay r'Tiaz bir parcası olan dll ve yazı devrlmıne karşı cıkanlarca hazırlanmış ve karşılarında her zaman Ataturkcü gücterl bulmuş olmasıdır. Hazırlandığı nı öârendiğimız yenl tasarı ko nusunda fazla blr bllgim yok, ama gazetelerde gördüğümüz amacların gsrçekleçtırllmesl Icın yenı bır kurum oluşturulmasmm Ivedl blr zorunluk olduğunu Sanmıyorum Sözü edl !en cal'şma ve araştırmalann bOyuk Bır bölümünü Turk Dll Kurumu öteden beri başarryla yürütmüs'ör Öfılversltelerlmiz de bu konuda gSrevlerlnl yaparlarsa sorun kendıllğlnden cozumlenlr. OrVlye'de blr akademl kurulması düşuncesl yenl değıldlr. Zaman zaman bu konu llerl sOrfilmüs, konuşulmuş. tartısılmış, gereken koşullor blr araya gelmemlş olduğu lcin, benimsenlp gercekleşomemlştir. Akademl Ititlyacını llerl 6ü renlerin çoğu, bugOne dek kestırme yoldan giderek: "Hazır ortada Tarlh ve Dil Kurumlan duruyor. Onlann üyelerinl dağıtarak, butun varlıklanna el koyarak, bir akademl kurmak neden müm kün olmasın?' demışler ve önerllerlnl bu temele dayomaya colışmışlardır. Atatürk'ün vasiyetl ortada Iken böyle blr önerının yasa yoluyla gerçekleşmesl söz konusu olmayacağı artık anlaşılmış bulunuyor.» Agâh Sırrı Levend, Turk Dlll derglsınln 17 şubat 1968 tarıhlı sayısında o günkü gırlşımlerı böyle özetlıyor. Levend'in yazısı; Akademl corununun bazı cevrelerce be T Bakın O ne dıyor: «Ulusal duygu lle dıl arasındakl bağ cok güciüdür. Dılin ulusal ve zengın 010)051 ıılusal duygunun gt'ışmeslnde başlıca etkendir Tuık dıiı, dılerın en zenglnlenndendir; yeter kl bu dll, fcliıncle Işlensını Türk Dlll Edebi/Jtı Akademisl'nl kurmak ısteyonlerin «Bıllmsel yöntemlen ye rıne «ilrni usuller»ı yeğ^eJık leri anlaşılıyor. »lımı usul taraftorlar)»nın daha öncekl yıllarda Mllll Eğıtım Bakanlığı ile Kultür Bkanlığı Yayınları'na yansıyan dıl on layışlan ve dunya göruşierl Akademl'nin nlteıiâmı bıraz da olsa aydınlığa çıkarıyor. Sayfomızda, bılım adamıarına yönelttığlmiz soruların yanıtları var, Akademi sorununun ardında yatan gerceklerl gözler önür.e eerecektır. Kuşaklar arasındakl cnlaş mazlığa yol acaniıi an Türk ce değil Osmanlıca olduğu gerceğıni kanıtlayan bır fıkrayla yazımızı noktalayalım. Eskl zamanlardo blr hoca öğrencllerindea lugot paralamalarını Istermlş. Bır gün derste hocanın sanğına bır kıvılcım 6içramış, yanıyor. Öğrencllerden birl ayağa kal karak demiş kl: cEy hâcel bimisol ve ey ustazı zikemal. bihlkmetl Rabbı müteal, harı mengal den bir şerarel cevval sıcrayıp serı alulâlinızdekı kavuğu ış'al eylemıştır.» Hoca elinı başıno atarak bağırmış: fUlan, sanğın yanıyor. 1 desene » (Istanbul Edebryat Fakültesl Felsefe Bölümu Em. öğretlm Üyesl..) ıl Devrtml son otuz yıkto gellp gecen Iktfdarların çoğunca desteklenmemlştlr. Ama yine de ulus ölcüsünde bir yaygınlık kazanması Atatürk'ün görüşünün nosıl hakli ve yertn de olduğunu göstermlştlr. Atatürk Isteseydl Akademl d» kurabilırdi. Ancak sınırlı sayıdakl blllm adamının akademlk caltşmalan ile dtl devrlml dedl gımiz buyük değişlklik gercek leşemezdı B u büyük değişlklik bugün Türkce'yl kendl öz değerlerlyle Işlenmiş • olgun blr kultür olmaya yaktoştırmıştır. Ve daha da yaklaştırma yolun dadır. Günümüz Türk yazınımn seçkin kalemleıi, her daldakl W lım adamlan hele gencle«+ özleşen Türkce'yl her gün daha da gellştırtyorlar Ataturk'un özledtğl tcağdoş uygarlık düzeyine» ancak cağdaş bilgllerle eğıtllmis bir ulus yOkselebi !ır. Öyle bır eğitlme de en kestırmeden halkın kendl dllıyle uloşılobılir Onun lcln dıl devrıml Atatürk devrlmlennln aynlmaz blr parcasıdır; o da ötekı devrımlerle blrlikte gelişm« sınl sürdürecektır ve surdürmesl de gereklr. Prof. Dr. Macit GÖKBERK J D Kurulmak istenen Dıl Akademlsınin bu gelışmeyi aksatması dllln ozleşmesi dinamlzmi karşısında duraksamalara yol oc masından korkulabillr. Hele ortadaki tasarınm aylarca once hazırlandığı varsavımı doğruysa. 12 Evluiun getlrmek Istedığı gerçek Ataturkculuğe donuş ile bır celıskıye duşulmuş oiur. T Cihad Baban: «Akademi, dilin gelişmesini inzibat altına alacak» Mustafa ANKARA (Cunıhurlyet Börosu) Kultür Bakanı Cıhad Baban, «Türk Dıb ve Edebiyat Akademisl Tasansı» konusunda, Cumhunyet'ın sorulannı yanıtlarken, «Dıl ve edebıyatın gelişmesini. doğruluğunu, gramennı inzibat altına alacak bir kurum» demıştır. Bakanın sorulara verdiği yanıtlar »öyledır. • Turk Dill ve Edebiyat Akademisi kurulması ile ilgili tasan konusunda düşfinceleriniz? Tasan hazırlanmış, tamamlanmıij, göruşlerl alınmak uzere Bakanlıklara gönderılmıştır. • Bu tasan, slzden 6nce hazırlanmıştı değil mi? Çok evvelden hazırlanmıştı Zaten, planlamada fılan çalışmalar vardı. • Turk Dili ve Edebiyat Akademlsi'nin kuruculan saptanacak. Bu konnda belli bir isim var mı? Dereyi görmeden paçayı sıvamayahm. Ne malum? Hıç alâkası yok daha. Oraya hevealenenler, herhalde bir sene sonra füan heveslerini harekete geçirmeli. • Yani, bir yıl çıkmaz mı diyorsunuz tasan? Bılmiyorum. • Öteden beri Turk Dil Kurumu lle çekişmeU olanlar akademi kuruL JI derlerdL Bu, yine böyle bir polemlğe yol açar mı? Açar mı bilmiyorum. Yaînız bu akademi kanunu çok evv^l düşünülmüştür. 1969 dan evvel Mechste, ıkıuç tane var. Ondan sonra, gene bır tane daha hazırlanmış, bırıbırınden babersiz. Ondan sonra planlama bunu ele almış Butün bunlar. derlendL, toplandı. Hükümet programında da olan esas lar ıçmde hazırlandı. Ve Bakanhklara sevkedıldi. Bakalım, Bakanhklardan ne gelecek? Onlann da göruşlerlni aldıktan sonra.. Kurucu Mechs'ten önce olur mu bılmiyorum. • Kurucu Meclis'te ml gorüşülOr bu tasan? Zannetmem. Kurucu Meclis'in göruşeceği seyier muayyen olur O zamana kadar yetışırse Konsey'den çıkar Ama, 24 Bakanlığa gıttı. Butun Bakanlıklara gittL • Tasannın gerekçesi ne? Gerekçesı, Fransız akademislnin kuruluş gerekçesi neyse, Israil deki aka demırun kuruluş gerekçesi neyse, Macanstan'daki neyse a. • Yani? Yani, Enternasyonal Milletlerarası. Dıl ve edebıyatın gelişmesini, doğ ruluğunu, gramenni inzibat altına alacak bır kurum. inzibat altına alacak derken, polıtık bazaa değıl tabii. Ödul verecek. dılın, edebıyatın gelışmesıne, yayümasına çalışacak Bır polemige gırmek isterlersg karşıhk verecek Öbür taraf daha hızlı gıder, bu taraf daha yavaş gıder, onun buldugu kehmeye belkı bu karşı çıkar, doğrusunu bulur. Büemem onlan. • TDK'na paralel çalışacak blr kurum mu rlacak? TDK'na paralel defıl. • Yani, o da olacak, öteki de mi olacak?. Olacak, olacak. Ona kimsenîn kanştığı yok O. Atatürk'ün vasıyetinden gelme bir kurum Demek o • «Atatürk'un mirasından buraya da aktarılsın» denilebilir mi? Hayır. Bu bır devlet müessesesL Yani, kanun tasansı böyle bu^ey derpiş etmıyor. RADYO TRT 1 05 00 Açüiî, progTâm ve lnsa haberler 05 05 E:gl kervaıu. 05 30 Ş&rküar VB oyun bavai»n 06 00 Kısa haberler 06 0Î Bd'.gesel yayın 06 30 K6ye haberier 0S 40 Günaydın. 07 30 Habeılsr OT 40 Günün lçlnden 10 00 Kısa hiberler. 10 02 Arfcası varın 1 0 ^ BöU gesel vayın U 05 Okul radyo<u, 12 00 Kısa haberler 12 10 Oğls üzeri 12 55 Radyo, TV progrsm haberlert 13 03 Haberler 1315 Saz eserteri 13 30 Bblge«el yayın 14 30 DağarcıŞıreızdan. 1 İ5 00 Kısa hoberler 15 05 Şaı tolar 15 20 Bırimızin derdl 15 40 Hafil müzik 16 00 Kısa babeıleı 18 05 Okul radjosu. 17 oo Olaylann ıçlnden H^O Türkü defterl 18 00 Kısa haberler 18 05 Çocuk bahçesı 18 20 Hiftanın çocuk çarki'i 18 23 Bo'gesel yayın 19 00 01 00 TRT II lle ortak yavm. 19 00 Haberler 19 30 Haflî müı l i . 20X10 KBy daSaragı. » 3 0 Dostiar benl ttatırlssın. 20 40 Dln ve ahl&k konuşnâsı 2100 Kıs» hiberler ai 02 Radjro ttyatrosu 22 00 Kısa haber'er rnüzÜE 22 25 1 ürküler 22 40 22 05 TBMM saatl 22 05 Haüf Çarkılar 23 00 Haberler 23 15 Gecenm lçlnden 00 55 Günün habe'îennden Bzetler 0100 Program ve kapanış. 05 00 Gece yansı berua dll egTeneUra. 1515 Ttlrküler 15.30 Barok mOzik 16 00 Çartaîar 16.20 Arkası f s n n . 16 40 Türküler. 17 00 İkı »Ustten çarkılar 17 00 Olaylana Jçtoden 18 00 Blr elUden b!r teV den. 13 Î0 Şftrinlar 18 45 EaJU mOzilt 19 00 01 00 T B * . I lle ortak yayın. TRT 3 07 00 Açilîi ve iMOianl. 07 0Î Güne başlarken 08 00 Bando müzif! 0815 Sabaö konsen 09 00 TOrkço haberîer 03 03 KUçttk konse» 09 30 America Toplulufru 10 00 Çfcşitll sololar 10 30 Eitrn ve snelodl. 11 00 Ögleye doŞru 12 00 Türhçs ha berler 12 03 îngüia» haberler 12 06 FrınsiK» haber JT. 15 0° Sizin için seçüklerimla. 13 no Konser laati 14J0 Caı mürıffı 15 00 Günün konnerl 18 00 Müzik dünyasından 17 00 TürVce h&berler 17 03 tngflizce habe ler 17M Pransıaa Hsberier 17 09 Stz'er için 18.00 Gençlerle nözik 19 00 Bir konser 2^ "C Cta müziei 3100 BOvük ewr ler İ3 00 Türkçe haberler 22 ri Ingillzca hsberler 28 08 Frsisıza hâberler M09 Ger»^m getlrdikleri 23 00 Perçerrbe kopserl 24 00 Gece ve müzlk 0100 Program ve TRT 2 07.00 Açılı? ve prognra. 07 ns So'Jstlerden eeçmeler 07.30 H J berler 07 40 TürküleT 08 "0 Gün baalıyor. 09 00 Şarkılar 09 15 öykaierimij 09 30 Sabah kons«r1 10 00 Her »elden 10 30 Yasadıkça 10 M Selma Erçöz den çarkılar v« »az sololan 1120 Türküler 1140 llk öîe ttm 12 00 Sar&h Vaughan sölüyor 1250 Çarkılar 12^55 Ez gi kervanı 13 00 Haberîer. 13 15 Haiif müzlk 13 3C Ileri Türk mOzltı konservatuvan korora 14 00 Turttan »ster 14^0 Ta Istanbul Edebiyat Fokultesl (Istanbul Edebiyat Fakultesi Fransız Dıiı ve Edebiyatı Oğretlm Uyesi) ll AKademısı» konusu bu gune aeğın bırkoç kez gundeme gelmış. ceşıtlı tartışmalara yol actıktan sonra da gundem dışı kalmıştı. Atatürk llkeierıne büyuk bır boglılık gösteren yei' yönetım donemınde bu konu kuşkusuz bambaşka bır yaklaşım ıcmde ele aınacak ve BuyüK Onder* ın cızd'ğı yolda ılerlenecektlr. Bu alandakı sıyasaı tartışmalar, bılımı, dilbılımı h ce eayan yonelışler, kımılerının. Atatürk cu bır kuruluş olan Türk Dıl Kurumuyla hesaplaşma glrişim len artık gerılerda kalmıştır. Ataturk'Un d I konusundaki göruş ve eylemlerı, ulusculuk ve halkçılıktan kaynaklanan atı lımları bu alanda tek kılavuz olcıcaktır. Atatürk ülkemızın, dıl ve tarlh gıbı ,KI temel konudakı «akademı» gereksınmesını, Türk Dıl Kurumuyla Turk Tarlh Kurumunu yaratarak cok özgün bır bıcımde karşılamıştır Kanımızca, b r dıl okademisl kuruIacaK olursa, bü kuruluşun calısmalorı Türk Dıl Kurumunun etkinlıklerıyle celışmemelıdır Bır başko deyışle. her İkı kurumun da dıl anlayışı özdeş olmalı, Turk Dll Kurumunun Ataturk'ce beiırlenmış amaclarına uygun ılkeler, llerde hic bır yoruma yer bırakmayacak b r acıklıkla akademinln kuruluş yasasında bulunmalıdır. Belki llk aşamada blr akademl kurmak ye'ine, Başbakanlığa bağlı b*r Yüksek Dll Kurulu otuşturulma9i, calışmalann blr süre bu kurul aracılığıyle duzenlenmesl, llk somut gercekleştırmelerden alınacak sonucların değerlendlrllmeslnden sonra izlenecek yolun belirlenmesı daha yerinde olur. Prof. Dr Berke VARDAR D
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear