16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ÎKÎ CÜMHURÎYET 4 EYLÜL 1979 Cnyamız torîh boyurea. «Jeğîşîk Oretîm biçimlerıncîen kaynakicncn değışık tuplum bicimlerino sahne olmuştur. Tüm bu toplum biCimlerlnin bu yazı cercevesınde »Ibette Inceieyecek deglliz. oncak günümOzde tbağımsızlık» kavramını onlayabilmemiz icin, Bon birkac yüzyılın gelişrnelerini ana hatlorıyIg görmemiz gerekir. Kentsoylu (bur(uva)'nın oluşarak ikrisadi ve •iyasal iktidara ei koyması, sait «feodo! toplum»dan ekapltalist topium»o gecış oimamış. oynı zamanda «uluslaşmo sürea» adım verdiğl miz bır cbılinçienmeı döneminin başianyıcı o!muştur, 1789 Fransrz Devrimıni Izleyen gefişmeierin ana düşüncelerinden biri uluscuiuk ' (milliyetcilik)'tur. Eski feodal kökenli monarşilerin ttebasları. c t ı k kendı utusal devletlerinin «yurttaşı*dır!ar. Bu gelişrnelerin temel sloganlorı da; özgüriük, eşitük ve dcyanışma'dır. Aynı dönemde kapitaltzmln de culus dev let» gerekslnmesl duyduöunu akıldan çıkartmamok gereki r . Zira ic öretimin dış rekabete kapclı olmasının en emin ve kesin yoiu, bir «alus devleUin gümrük duvarlarıydı. Kentsoylunun l'k oluşmaya başicdığı yörelerdo (ingütere. Fransa. Almonya vsj, oidykea türdeş (homogen] toplumlar yoşamakta ©Iduğu icin, buralorda «uluslaşma blüncf» hızlı geliştl ve kıso bir süre ictnde «ulusal devletler» ortcya cıktılar, Gene ovnı dönemde »»onovl devriml» adı verllen. cck hıziı cir sonayi gelismasi de gerceklesmişti. Kapltdlist blr modelde sanayileşme sa!t tosarrufia dsğil, önem!ı ölcüde emek sömürüsOvle sağlanır. Ancak gene unutulmomosı gereken ilginc b!r nokta: Avrupa'da ulusıaşmo. sonoyiieşme ve kopitolistiesme döneminin, aynı zamanda ov hckkmın genelleşmesl ve eme*ci sınıflann bilinçlenrte dönemi olmosıdır. Bu dunıiido kapıtcüzm egsmenliöi olîında oîar» ulusdeviet içindakı emekoi sınıflann yonmıra gözünü sömürgelere çevirdl. Zaten Işln bu aşamosında kopltolizm uluscu gftrüş)er|n<len uzaklaşmıs. u!uslorora*ı nitellfllni kazoncrok. tekelc' bir yopıya bürunmüştü. OndOKuzuncu yüzyılın ilk üc ceyreği tuluscufuk coğı» idı. Bunu «empervalizm ve •dmürgecllik» cogı <zledi. D olaylar v§ £imsızlık Anlavısı ve Tarihsel Gelişimi Doc. Dr. Toktamıs ATES frtgiiter», P'jsya ve Frcnsa'nın poylaştıgı dünyada, yern ve değişık bır payloşım istevince, bu i3tek Bınneı Dünya Savoşıno vol açv Kapitolist emperyolist devletîenn dünyayı en kapsarrlı paylasımı Birıncı Dunya Savaşının sonrasında Versoy'do yapıidı. Bir yandan dünya emperyalist devletler tarafından poylaşılırken, bir yandan da tmanda» 03ı verilen yeni bir »ömürgeciiik türü ortoya otı'öı Ancak işin öjunde değışen bır sev yoktu. Empervalızmin yenümez sanıian gücu ger.e aynı dönemde iki ağır yoro alaı. Rus CorHğı verine Lenin'ın tiderltgmde kuruian SSCB emperyoii.'r Sald'nîafi durdururken ortodan ka'stenen Osrr;arıiı iınpcratorluğunda Mustafa Kfcnıal'ın öndcriiğinde fcas'avan ulusol ! kjrtuius scvası. emperyc .2rr,i v'rdundaı surebiltyordu. Lenin'ın sosyalıst devle* nodeüne *or şılık f/ustafa Ken'cl, cbapınsız dev'et» modeiini ortova koyuvordu. Mu6tcfn Kemol son cerecade duyarta olduğu bağiTiSizliK konusunöo 90yle divordu. «Tam bağımsıziık dernek. elbette siyoso. naliye, iktisot. adalet. oskerlik. kuıtür.. gibi her alonaa tom bağımsız!>k ve tam özgürlük rJemektir. Bu Bovdıklarımın herhangi bınnde bo« ğımsızlıktan yoksunluk. ulusun ve ülkenin gercek apıomı.io eüîün baömtızlığındon vokâurluğu demektir.» (Sovlev: TDK. Yayınlon. Cilt 2. sovfo 421). İki dünya sovası arosındo gecen dönemde Türkiye'nin ve Mustafa Kemal'ir. u'usa! bcğımsızl;k savaşlormı yürüten uike'erceiı sımrsız prestii'erinin elbette bır nedeni vardı. Versay'do İng>!?ere ve Fronsa'nın yorarma vopıian dengasiz poviaşırn kacımimoz bır sekiide 2. Gunyu Savaşın; cioğurdu. Bu so.aşto emper/alıst'er sömürgelerinın salt hanmaadelerine değıl. cym zamanao etken desteklenne oe csre<sinme duyuvorlardı. Bu desteâ;n ae etbst^e bır bedelı olacoktı ve bu bedel somurgeigrin bağımsızlığıydt Gerte bu sovoş 3SC3 icin de oır olOm kaiım §avaşıydı. Ancak sıra savaş sonrosı pav tcşımo çednce Sovvet'eı Birlıği ıis müttef:kie'i crasmdo onulmaz onlcsmazlıklar ortoyo ciktı. Bu an'aşmaziıklar «soğuk savaş;» denilei 06nernm öc$langtcını olus'uröa. Ikinci Dünya Savaeını izleyen donerr= eulusal kurtulus sa'/aşları cağr* ya da ?bağimsırlık cağı^ olarak acllandınlabi'ir Şu vo da bu şekilde bağımsıziıklannı kuiaran eski sönniırge'er. umsal dev'eüerı icinde ekonomik ve kültürel bağFmiıılıklormı saglomaya r.oba!crKen. bcğımsıziığmı aiarnıyan kimi 6ömurge:er C» kontı bir savaşıma ginstıler Sdmüroecilik bu aîurnada eyertı somurgecHıkı adı verilen; ekcnomık borclandırma yo iuyla bağımlı kıima s'of1'©'^1111 uygulama,'c başladı. Gane aynı doneırda emperyaüzm bir dlzl oskert ıttıîaklorlo s.lahlanrnoyı hiî ; snd!nvu.aı. 8ctı r i j n y i î i karşısında örgutienme gersks^nnnes: bu gensmslorin bir sonucu olcij ilk kez Nerru'rvjn onder! ğıncie Hindıston, PaKıstcn. Sey.'av Bir"ncrvc ve Endoier/o'nm ccönsıyfc. 18 risan 1955'de Cava Adosırdski Bondung kantlnd» sToroftızlar Konferansi* toylcndı. l u tonferons soU tarefsiztısrm blr topîantısi olmoktan cok Asyq • Afrika'nın cağlar boyunca •ömürge boyunduruğu cltında kclmış U'UBlannın ıbatılı» ülkelerin güdümü dı?ında l'k kez bir araya gelmalarini simgeliyordu. O günlerln dünyası clft kutuplu denge icinde soğuk sawaşı surdürmekteydi. Ve iki tarattan biri olan ABD ve. ingütere dostlannı mümkün o!duğunca kcnferansa kctılmdya özendirirken, SSCB'nin Yuksek Sovyet Başkanı Mareşa! Voros'lov konferansa bT sempatl mesajı gönderlvordu. 8öylece Bandung Konferansmda Oc grup ortaya çı''.tı; Batı tarof'sı eikeıef, sosyaiıst b!okîcn vano ülke^er ve tarafsız ka!mak is teyen ülkeler. Bu üç'ü cynm Bandunç'dan başiayorak gunürruze dek suregeier bir c.rupiaşmcyı gös terir. Gü.Tjrrüz «bloksuzîcr'u da şu ya do bu gruba yakınhi'. duyan üîS'elerdir. Her ne Kadar Ç\n Haik Cumhuriyetj 1856 sonrasındc SSCB' dsn uzaklaşarck »ucürscü dürîycsnın üder'iğini ee eecrıneve ccbaiadıysa da. burrcla TOZIO boşorılı otamodı. '*! G'jnümOz dünvosındc yukarda sözünu ettiğ.rpız OcıO oruciasmaırn vanısıra. bıokeuzlor r a a5irdo cirdi bazı gruplcsmo cobolorı pörülme''e^'r Örneğır AraD Birliği. Afrika Devletısn ö r aü;ü Latin Arr?ri'<3!ı:ar vs. Ancci' bu pruo îoçma caba'onriın tümünün ic'nde de «ÜCİJ ay nrnu görmemız mijrr>''.ijndür Yani bir kısmı bo lıiı devletle'e ya'nd'r. b:r k'smı sosvrrist b!oko vG<mdır bir ksnnı «a qercekten b'o''su?" va da bogtmsız kotmcvo c^öolıyordur. Fokot 1S70'! f d e b'ckıuzlcr ıcnda ven» bir Idsoıoiik dmorr'rme rgs'lanTiakfcdi'' t i bu da isîarfive? oımakfadır Kan tolist emoaryoHînln îömürüsu altındo uzun ^cman gecil'en ve buüun acılarını tum ccrîlıiığı üe anırnsayon müslümcn tievîetler rcin kcpıtalızm. bağ:msızhk sonras'nda b:r altematıf oiomzdı O ba'c» bu deviet'en so*,a!i$t bloîc ıcinde «yıtirmel'tensa». «çer'Ot davletıertnl» ftzendtrfnek. kap!toüît emDervailzmtn vartjnna id;. Helo sosyalizm adına dünya Siyasol 0renosında düzen'ener) kimı cvun'ar, bu gsnc uı keleri îslarriveti yenidan kesffitmiy» ! ttı. Ancak bu ç>el:şım;r ne kcda' sürecefl'n1 toMrmn «trıek 70rriur Gunumüz qeliçrne!erıne bokılfs bioKsuılcr icindekı ISIOTI ulkel^ri grubunda o^ botı vcnlısı, çosvol'St bio* vonl'^. torafsı? "<o!rro Cf"ba$'r;do oiorak tıclü b'r Oynns fl (•) Burado sözunü eHiâimlr «üçuncü dünya» Mco Z«dı.'n«]'un 197O'lerd« ortoya attığı onlomda dcgild'r. Bağlantısızlar ve Biz... K uba'nm başkenti Havana'da dun bagîcrrtısızlor lantısı başladı. 1961'de Belgrat'ta yopılan bağlantısızlar toplantısına 25 ü:ke kotılmıstı. Bu kez 93 devlet Havana'nın SÎCOflmda buluşuyor. Bağiantısızların ıçınas sosvalıst ülkeler var. Isiam Olkeieri var. Asya"nın ve Afrfka'mn mazlurr; ulkeleri var; Ücüncu Dünya böyle oluşuyor. Ücüncü Durıya kar$ısında Türkiye'nin durumu nedir? Gazi Mustafa Kemal'ip önderliğini yaptığı Ulusal Kurtulus Savatıyla Türkive ÜcDncü Dünyo'nın kuruluşu» nu veryüzüna haber vermişti. Ne var kl. sonradan Tonzimat katasıyla «Amarika ay lav yu» şarkısını meçkeimeye basladık. cBir bü/ük devletin koruması ve güdümü olmadan yaşayamayizı diyenler cğır bostı. Kclktık NATO'ya uve olduk. Böyiece elimiz koıumuz Dağlandı. 1980'ler cunyasına doğru ne is!am ülkeierlne inanaırıcı bir yakloşım icıne gırebüıvoruz. ne mar'!."»ı uluslara derdimızi an!atab'liyoruz, ne de Batı blok'jna varanabi'ivoruz. Gecenlerde İzmir'de nutuk ceken NATO'nun Avrupa Ganeydoâu Kuvvetleri Başkomuîant Orarnirol Haroifl Shecr. Türkiye'mn örgut icindekı görevini aoıkladi: Herhangi bır savoş konumunda Türkiye, İsiam ülk?ier:nin Ortadoğu'daki pRtrcl kaynaklarına V6 moziuTI iKkeisrn Afrikc'dakı hammadde kaynaklarına «lerhal el kcnT!ası yolunda NATO ögütünde pavma du$en görevi yerms geîiscsk. + Sömurge. 6ömörgecl için hommodde. t a l t kendine cçık pazor ve gerekir$e ucuz emek demektır. OrıdoKuzuncu asrın son yıllarında tüm kapitaüst devletler mümkün olduğunca genış sömürge alanlarıno yayılmo savaşımına giriştiler. Ancak dünya bu hırsa vetecek kadar büyük. değildi. Gücünü hızlo crttıron Almonyo; Hesaplaşma.. 6i 6 Burhan ARPAD Elâlemin Toprağı Türk edebfy'Otı gercekcitöplumcu Qk>mındo köyleri ve kıriık vo'eyı cıogoiı. insanlOTi ve ner ceşıt yarctıgıylo varen ll'< Türk nikâyecisj Sefer Aytekin günümuzda oillnmiyor. 1940'larm Venl Adcm dergsnde koy ve kırlık yöre rıikâyelerini p!astlk sanatiara özgü bır aniatıtı ustalığıyla verrfıiş olan Seter Aytekm imzalı hıkâyeleri fıep hatırlamışımdır. Edebiyat tarihıyle ilgitı gorun»n kimı yazarlar Türk edeöıyatının bu guçlü garçeğnl yazık kl, bilmiyortar» :'••• • . :'; ' • • Bu üzücO durumo nedeft aranırken, kitopçı Remzi Bengü rrıerhumun bir cümlesl ışık Uıtmuştu. Remzı 6«ngu. o bıraz tutuk konuşmasıyla ve gülümsöyerek: cismcil Habıp Sevuk'ün "Türk Tec6ddüt Edebıyatı" kitobıno gırebilmış olan yazarlar şanslı cıkmıştır. Zira daha scnrolan edebiyot tarihi yoyınlovanlar, ismail Hobip'in kitobını biroz degiştirmekle, işin kolayına sitmişier. Araştirma yorgjnluöundon kurtulmuşlardır.» demişti. Ramzi Bengü'nün Türk edebiyat tarıhcileri İçin ileri sürduâü görüşu doğrulayan kımi olaylora ben de tanık oldum. 1960'lardo Vatanda kitap tanıtmo yazıları yazan bır .edebiyat öâretmenı. hazırlamakta olduğu antolo|i icin İki hikâyemi oldı.. Ben Vaton fıkra yazarlığından ayrılınco, o hikâyeleri cıkarıp gazetenin yenı sahibinin hıkâyelerinl aimıçtt. Fakat Vatan Ankara'ya taşmıp da gazetenın sohibı «debiyot öğratmenı icin önemtnl yıtlrmce, o günlarde basın ve edebiyat çevrelerinde etkin olmaya başlamıç bır kurum yöneticisüiln bır yakınından hikâyeler oimayı daha uygun gördü. Edebiyot d^retmeni. kitabm boşiangıc bölümünde, Haiikarnas Baiıkcısı'na da yer vermişti. Oy«0. Ho'ikarnas Bo!ıkcı«ı blr efleDiyatçı olarak 1940lardan sonrO görülmuştü. 1925'lerde Resimli Hafto ve Resimll Ay'da Cevad şaklr'le. edebıyatcı olarak hiç bir yaVınlıgı yoktu. Bunu o eâebiyât öğretmenine de söyleyip yanlışı düzeltmesinı sağladım. Blr söyleşl sırosında konuyu octıgım Azız Nesın: «Bıroksuydm da, öy!e cıksaydi!» demişti. 8;!Tiem, ycnlış mı ettim! Cumhuriyet başlongıcmdan günümüze Türk edebiyatı. yan tutmayan. kendine ve soncta saygılı edebiyat ora*tıncısmı yazık ki, hâlâ bekllyor. Zıya Yamac'ın cMehmet» adlt rdmanmı değişik duygularlo okudum. Bizde köy romonı diys tonımlonort zorloma ve yakıştırmo türün boşluğu ortaya cıkıyOrdu. O sözde gercekcı örneklerin abartılmış ckötü adam; ağa, yoksul: ırgat ve ırgat'a çönül vermış ağa kızı» üclüsu kalıp şemosına başvurmadan kuy insanlan daha bir gercekçı ve inadırıcı olmuştu. Ziya Yamaç, Balkamardo gecen yüzyıi sonlarındo ınsaniarı Bulgar ve Türk dıy» kar. çı kcrjıvo geilren gercek nedsnieri kıso kısa. amo surükieyici bir anlatımlo acıklama"/ı başarmıştı Bulgor tODraklarındon göc eden Balkon TOrklerinin yenı yurtlorı Trakyo'da yerleşmeterl. kücük oyrıntılor ve yopmacıksız konuşmalarlo aniotılırken, toplum yapısı gerceklert, cıfcor catıçmakırı da. romon türu sifiırlorı lclnde verlliyordu. Romanın boşından ben btr karış toprak icin di« dinen ve hep aidotılan yoksul yığınlar. Bonunda. araclarm oyununa gelerek, boşkaldınp beylerln toprakiarını ele gecirmeyi denerler Pökat örgütsOz ve billncsız oyaKlanma. amoca uioşmalorıriı engeiler. Yâneticilerin zopüyesi. buyük toorok beyler'nden yanadır. Köylülerın ayak. bastırılır Elebo$ılar tuîuk'onır; Paytonda ResJt Bey'le zaptlye çovusu verdı. Arkatorından zaptlyeler geliyor, onların ortasmdo, elleri arkodan kalın urganlo bağlı altı koylu sendeleye sendeieye yürüyordu Bu kalobalıgın icinde uzun boyuyla göze carpcn Mehmet'ln üstu boşt paramparçaydı. Fayton korunun icinden gecerek kasabaya giden yolun başına gelince durdu Zaptiya cavusu oyağo kalkarak köylülera: «Haydl. kövünüzetı diys bagırdı. «Bir doho etin malma göz dikmeylnlı Zaptlyeler taytono yakloşmıstı. Mahmet va arkodoşlorı iyica seceblliyorlardı. Yâzleri »Işmi», göılerinin altı morarmıştı Zaotlye cavuşu birden «Şu Ite bak!» dlye haykırdı. «Haydut herıtler. utanmodan gülerslniz.. Elâlemln toproğım yağmo edecekslnlz! * Hason, covuşo bakmadan: «Elâlemln toprağı. hoi» d'V« bağ<rch. Cavus. ona sorulmus gibi gürladl: cNa demek ulon? Topraklar beyin dağil mi?» Mehmet. dayısının sözünü tomamlorcasmo »esinl yukselttl: «SlmdlMk Övial» Mehmei romanının bitlrtş sözteri, yetmiç yıl sonrosının Türkiye'sinde de geceriı 1845'lerin CHP toprak dağıtımı tosansı. 1950 Demokratclonnın toprakiarını daho da büvütmes'vle sonuciondı Günümuzün "Piiot bölge' girişimiert, Osmanlı zaptiyesinin ölkeyle haykırışını unutturamıyor: «Elâlemln toprağı!» erı kaimıç toplumîann bir ozeliîğt ds. ineon horcamc yı iyı biimeleri, paro horcomayı ise iyi bi!memelerıd:r.. Gercekten. vetiçmiş, cevresine v* toplumuna yararlı olacak bır kişt. bır yönetic; va do bır poiltika orJomı hemen yıpratrlmoya caiışılır. Topiumun ovrnaîhçındap varorlanan. onu sömüren cıkarcı cevrele'in acîığı sovasımlarla. her tC'lu ah!âk dışı sa!dınio!a, topluna ycrart! oiobiiecsk insanlar etkisiz hcla gstirilmeve calışılır. Bundo da, bu tutucu somörücO ce"reier genellikle boFnnlı olurlor ve bövlece meydan üc kâğı£cıto.ro ve haramıl«ra kalır!... insan harcarVı'cfa'öfjV6'şârıîfS olan bu cevreler yonmdo; top lumun oara harcomado bu den (ı başarılı olmadığmı görüyorıız.. Gelin, oncak geclmim sağ layobilecek dar gelirlı ger.is holktîöytü, Işol, mamur . icin söylenecek sözümüz yok. Onlor. yaşomak icin zorunlu hor camaları yaparak bilincli ya do bilıncsiz olarak gellrlerin! en doğru yoldo kullanıyorlor de mektir: bu yolda yaptıklan kü cü!' yanlışlıklar bu büyük do^ ruyu değiçtirecek ölcüde defltldir. Toplumun bir kesimi de vardır ki özenti VB gösteriş harcamalarından tutunuz da sovurganiık de diğimiz ölcülere voran har. camGlarıyla. millî ve ekoromik kaynaklanmızı tüketip bitirmek tedirier. Bu her vurup harman savurmak, öz kaynaklanmızı yi ylp bitirmek. bir politika olarak uygulandığı takdirde 'se, sonucları dahc yıkıcı olmcktadır. Gerek kişisel ve gerekse toplumsal harcama'ar, bâyle blr anlayışla yürutOldQğünde sonu cöküntüye varır. Bir ekonominin öz koynoklorının kişiler ve kurumlorco böy le bilincsiz tükatilmesinln do ğuracağı cöküntülerden daha da kötüsü şudur: Borc alınan paronın har vurup harman »av njiması. Borc atınan paranm harcanması, kendi öz paramızı haroamaya benzemez. Borc alınan porayı lyi ve hesaplı yer de kullanmozsok, elimizdeki öz kaynaklanmızı da ahp götürür; sonunda fâleme rezii rüsvay» oluruz. Nasıl ödeneceğl duşönülmeden borc alınan paramn, gösterisü bicimde tatlı tat !ı horcanması sono erince ve en sonunda do alacakiılar kapıyo davan'nca borcluların ka cocak dellk oradıklannı kişisel ve toplumsal yaşantırmzde hepimlz görmüsüzdur Hele politika vaşantımızda «Biz bulduk, horcadık; siz de bulun ödeyin!» anlamına gelen ve umursamaz lığa varan sorumsuzca cıkışlcr, inanılmaz âloülere ulaşmak tadır. Bütün bunlar neden oluyor?. Borc alırken ve hatta almadan önce bunu nastl ödeyeceâini düşünmemekten ve işini, hesabını ona göre yapmomaktan Halk ağzıyla yazdıklanmızı bilimsel olarak kısaca yinelersek, diyebiliriz kl, öz koynaklarımızdan alde ettlğimiz kl sisel ve toplumsai gellrlerin to mommı tüketmemek ve mllii gelirin önemli bir bölümünu blriktirmek zorunludur Böyiece gelinn fcsnrru} edılen kısmıyla yatırımıar yaparak, kıçisel ve toplumsal geleceğimizl guvence altına olmok okıllıco bir tutum olacaktır. Borc olınafi Nasıl Harcamalıvız? ÖZ KAYNAKLARlIVnZDAN ELDS ETTÎĞİMİZ KİŞİSEL VE TOPLUMSAL OELtRLERtN TÜMÜNÜ TÜKETMEMEK VE ULUSAL GELİRİN ÖNEMTJ BİR BÖLÜMÜNÜ BİRİKTİEMEK ZORUNDAYIZ. ikomesine ve dışsatıma da dönük niteüktski yatırımlar İcin harcamak yolu terc!h edilmeüdlr kredilerinin ar.cak o prograrr 'cınde yer alan vatınmior icin gereklı fincnsman ger»k*lnıır;ierini korçtiamok üzere kjilanılması zorunlu olpoüt;k omaclı ekovaîırımlonn öne alınmasındon başka bir sakmcosı yoktur. A«ıi tehlike, kui'anımı serbast bırakı'ınıç dıs kredi ve vard:mlar ;çın sozkonsjsudur Proje ye prcgram krediisrinde, borc veren dcvletin ya da rr.ali kuru'uşun kenaı dıs politıi'alonnm eg«men olması rertii'esine karşıhk. kullonımı serbest SİS.n=şjj .ttedilertn ku!jonırrj|n: da'<ı tehüke de. iktidar parıisi ve onun yokın cevrelerimn günlUk. ic politika kcvgu'onnın hor cama kararlorındo etkili olmo olasılığıdır. Bu nedenle, bu kre d lerın kullanılmosı özel bir d.kkat va titizlik ist*r. İlk kuro! olarak bu kredilerin tü ketirre deöil yatırımlaro dönük bicimda harcanmosı ileri aürülebilır. Vatınma dünük har oamo kararlanndn da. önceiikle. başlaTiış yotırırnları tomomlamak, tamomlanmış vfl tınmlonn dış gereksinimlerınl karşılamak, veni yotırın1! kararlonnı a!ırken. dışa bağımsırlık. dı^clım ikamesl ve dış soîım olasılıgı ölcülerlni terclhlerde esas olmak gibi üketere uyulmalıdır. Fakat her holde kredilerin tüketime ayrıfacok bolurrünü cck kıaıtlı tutmok zorundoyıî. Bu tutumun, ic politikoda doğuracağı olumsuz sonuc arına da cesaretle katlarmak zorundayız. B'jgünkü ekonomik sıkıntılar ve dar boğaziar, bu zorunlulukların halkımıza anlotılmamasından ve cesaretle gerek li önlemltrin ahnrnamasındon doflmuştur. Gerek öz kaynaklanmızdon elde ©ttlğimız ml!l! gelirler'nrziı ve gerekse dıçtan sağladığımız kredilerin kullanılmasında tasarruf ve yatınm pa yını ortırmak ye tüketimi krsmak, siyasai ve ekonomik geleceğlmiz acısmdan kesin blr zörunluluktur. Poütlkacılorın yakrn gelecekte therkese bol tüketirm vaadıarına kulak osmodan ve onlardan daho bilincli ve daho İleri olarak, halkımız, kemer sıkma politikasıno hazir ve razı olmalıdır. Geri kalmtş ve kalkınmasını tamamlcmamış topiumlarda, eğer bir tüketim bolluğu varsa, ya hesapdo bir yanlışlık olduğunu bilmeüyiz; ya da politikacıiarırnızın halkimızı bir bolluk rüyasıyla aldattığını düşünmeliyiz. Atatürk'ün deyimiyie, bu dar boğazlardan oncak emüietin azim ve kararı» lîe cıkabileceğlmizi unutmamaltyız. NATO'do ksnd mizi böylace bgğlamışız. Scnra boğlantısız islorn ülkelerine gldlvoruz : Bano petrol ver Para peşın, kırm,z; meçın. D;rt ktîrdaşı deği! mıyrz.? Arap yukordan aıoğı »üzıivor b ı<. Dln kardaşıyız; omo sanin NATO'daki e6r*vln ned ? Mırlstiyanlarla birlikte hongi Dİanların ıcindesin? Ane r 'ka 've kuşkusuz israü'ie) b'rl'k o''JD Ortadoğj'ya muc'alıaie edeceğ'ni daha gecen gün İzmir'df Oramiral Here,!d Sheor aeıklamadı rm? Se^ de orayiaTiadın mı? Ücüncü Oünya'n'n mazlum ülkele'lne tx)$vuruvoruz vf divoruz k1; Kıbrıs sorunundo bsnden yaria oü Birleşmiş Millet:erd» oyunu «slrgeme btnden... Adom güiUyor: Sen. d?','or, Kıirts «orLnunria Amer.fra^c ve NATO'CJ bir poütiPa oüdüyorsun. Sen mazium ülkalerin aavosına ihanet ettin!.. . * Arodg sıroda bizim Gordrop Ataturkcüierl bir Vcn» öi'Tıdoovc saoar'ar: Atatürk Bcrıcıydı: sağ olsaydı, 8atı blokuno girer. NATO'yo uve olurdu. Bsbıali basınmda bu tür yazılarc yıllardan ben rast'anır; polltlkacılar da sıksık bu türden demecten vorir!er. Atatürk. bl?i'nkilerin Turk'ye'vi Tanzimat kcfasıvla Bat b'okuna bağlayccokiarın sanki b.Irr'ş; ve 1 kasım 193B'd» bu konu üzerire acıkseclk konuşnuş: f Uiusicr'n güvenliğj vo ikı tarcflı va da cok tarcflı gene! ortak anlcsmcicrla uzlaşrrelarln sağloncbillr ciye kesl'n nits'ikts ortavo Gt:!an ve herb'r; ötsHine kar*ıt BOvıian prensipler. barısın korunr<"OS' errınde biz;m (Cf" kesin vs iscbstli değiîdir ve o'arrMr» Evct. Atatürk b>r bloka alrerek vs NATO gib; ortak o':!2şmolo:o bağlanorok ıiusun güvenliğinin vs dürMo tcr;sınm sâğîorapıyoccğn: üke o'orck ber'T.serriştlr. V.ustafa Kem?rin bu voidoV sözleri Hovono baö'antısıziar toplontiSir.in duvanna asılaccif özdeciir. paralann harconmosı ise daha fazlo bir titizlık ve dikkot ister Bu yabancı korynoklor'n, tuketım harcamalarında cieğil, yatınm harcamalarındc <u! lanılması ve yatınm tercıhlennın. borc ve faizlerini zamamn da öde/eblecsk biC'mda plâr>. lanması gerekir. Burava kador yoptığımız lomoların ısıgı altmdo, SÖ2Ü, güncel bir konuyo gstireb'lirlz. İMF'dan. Dünyo Bankosındon ya da devletten devlete alınacak kred leri, nasıl harcomaiıyız? Bu konuda billmsel ve aoütik tartiîmalar basınımizda sürmaktedir. Hatto Ecevlt Hükümetinin düşürüimesi icin vapılon baskılann altında, almacok kredilerl bölüşebllmek niyetinin yattıgı dahl ileri 6ürülmüştOr. Blz bu kadar üeri gitmemekle beraber, bu gayretleri, kredilerin ve yardımlorın •konomide «ağlıyacağı rohatlığın sohibi olmak ve bunu CHP ye bırokmama.k politikosı ola rak vorumluyoruz. Işin politik tart'Etrıa yönünu bir yona bırakıp dışardan sağlanacak kreG ler.n r.osıl kullanılabıleceâi konusuna döneiım Önce şunu bileüm ki, bu kre dl'erin büyük bir bölümünu ken d ! isteğimiz gibi kullanmarrız olanaksızdır. Krediyi sağlarken saptanan 'aiz. ödeme süre^i gibi koşuüar vanındo bircc'< haüerde, bu kredınin ku!lannna alanı tia önceden beili edıiPektedir. Bunıara proje veya program kredısi diyoruz Kredı, hangi yatınm projesinin finansmanı icin veriimişse oncak o proje icin harcanobiiir, Bıinu değıştirrr.6k oionoksızdır. Bir da progrom kredı'erl vcrdır kt. bu kredıierda, alınan krediyl, o program icinde yer olan prolelerden her hangi birln n finansmanı icin kulionma gibi bir tercirt ve karar özgürlüğü vordır. iste bu c«cit kredıieri ku'lamrken, program esnekliği icinde dtşa bafjımsız. dışalım Denizcilik Bankası T.A.O.'dan D U Y U R•U Tekırdafl Urnanında gelişmekte oian Uiman Hizmetlerhln daha da geiışmesine katkıda bulunrrsoV ve gemilerin yonaşma ve kolkmclonnda con ve mol e^niyetlnl guvenceli olarnk sağlamok maksocîı ie bu Limanda palomar, römorkör ve pilotaj hızmetleri Ulcştırma Bakonlığmın emirleri gereği 49.1979 gunünden başlatıimck auret! De Bonkomızca Tekel Şekimde vurütülecektir Bu hususla ilglll tarife ücretlen ve her türiü bilg; Tekirdağ Liman işletmesi Şefliğl l!e Istanbui Liman iş:etmeSi Mudürlüğunden temtn sd lebilır. f'gflitere Duyurulur. Tekirdoğ Llman İşl. Telefon No: 5 fsfonbul Llmon İşl, Telefon No; « 51 00/3619 (Basm: jstanbul Üniversitesi Rektörlüğünden 19791980 ögretlm yıh öğrencl koydı (cin duyurulur: 19791980 öğretim yıh üniversitelerarası Secme Sınaviarıno girmiş olan âğrencilenn girmeye hak kazandıkları, üniversitemizin İstanbu! Tıp Foküiftesi dışmdaki fakülte ve yökssk okullarına kesin kayıt ycptırmclorı icin 17 eylül 15 eklm 1979 tarihleri, saat 912.. 13.3016 arosında oşağıdo yazıiı belgelerle ilgili fakCIte ve yüksek okuia blzzat boşvurmaları, belirtiien tcrihlerden »onra yaptlacak müracaaîiarın dikkate oimmuÖğretime 1 ekim 1979 pazartest Istonbul Tıp Fakültesine girmeye hak öğrencilerin kayıtlarımn 10 eylü! 1979 sact 9.'da baçlayıp, 25 eylül 1979 saiı sono ereceği duyurulur. 1 2 3 A 5 boşlayacalc kazanmış oazartesi günü saat l Siyasal Bilgiler Fakültesinden Duyuru Yüksek Lisans (MASTER) ve Doktora Programı Fakültemizde 1975 1976 ders yıiınuon ber, yer\, bir lisansüstü öğret™ progromı uygulanmoktodır Bu öfjretim. «İktisat», tSıyasai Bilimler» ve «işietme» olanlarındo v'apilmakta, «Sıyasai Büirnler» alanına an progrom «Siyaset Bilim»i, «Uluslororosı ilişkiler», cSos/ai Siyasets ve cYönetim Bılimi» dailonnda Sunuimoktadır. Programda normal olarok iki yıllık colışmayı gerektiren yüksek lisans fMaster), 4 y:llık calişrnavı gerektiren doktora öğretimleri yer olmaktadır. İlgili bütün yüksek öğrenim kuruluşlcn mezunlarına ocık bulunan programa kabul icin giriş smavlarında başarılı olma çortı aronmaktadır. Glriş smavlarına girebifrr.ek icin Ikl reslm ve bir d!lekce üe 27 Eylül 1979 Perşembe günü saat 12 30'a kador Faküiteye boşvurmok yeterüdir. Giriş sınovlanna sınav tarihhdâ henüz mezun olmamış ola^lar da olrebilmekte, ancak. progroma kabu! icin Kasım 1979a kador mezun olmak gerekmektedir. 1S79 1980 öğretim yılı icin giriş sırovlorı fyobonCi dll ve bllgl yeterllk smovları) 28 Eyiül 1979 Cumo gönü «oot 10.00 ve 14.00'de Siyasal Bügüer Fakultesinde yapılocoktır. Yabancı dil smovı, vabancı diide yazıinr.ıs rnetnl. voboncı dilden Türkceve sözfük yardımıylo. cevirmedekl başanyt ölcmeyi amaclar. BMgl veterliği sınavı adayın sectiği alonda lisansüstu Sflre.Tlm vopcb'lece k'iuzevrte bıigve ve bf'imge' düşünwe yetenegine sohio olup o'madığını saptamayı omoclor. 1979 1980 ögretiml 20 Ekim 1979da bosleyoeok, $ubot avındakl arodan sonra 10 Hazıran 1980'tie sona erecektir. Konu hakkındaki gerekii büg' Fok'Htemlzin Doktora işlerinden (Tel: 19 77 20 37/215) her an öağlonabi!ir (Bosın. 2035) 6675 olon olan günü 16'da Lise diplaması asiı, . . ÜSS Puan Kartı. ÜSS Kımük Kartı. 15 adet reslm. Sağlık rapcru. (Ûniverslfemlz MedikoSosyöl Merkezinden olınabillr) 6 İkometgoh tezkeres! ve nufuS eüretl. 7 19 veva doha yukorı ycşto erkek öğrencl odaylarımn askeriikle iliçlfll olrnadığmo da:r beige. & öğrenime aro verenlerden lyi hal kağıdı, 9 Ders ve sağlık harclorı lcln FokOlteierden alınacak postc cekieri ıie. o) Ders horcmın tetanbui Üniverîitesl Sovmanlık MOduriüöünOn ?O0805O0 savılı hesobma. b) Sağltk harcının Istanbul Üniversıteaı MedlkoSosva' Merkazmin 20081108 sovıiı nesobmo vatırıldıflıno dctr herhangi bir P.T.T. merkezlnden hovale aiındısı. (50. TL.sı) VEFATLAR İÇİN An gflclennlîl payis'ac CENAZE İStEHİ blT Mlefoni» emrlm^dediı Ouete Uftn m umum n n a n » leleı dortar rıpor d£fta ruS utı Ratım iutLSi devır dumian ı«ker ve uazUklt ı»lKOdenuıu aâer ISLÂM CENAZE İSLERİ TEL: 47 20 06 • 40 68 86 Nor Rütan cneye &ıı oimu üzer« ıurt ÎÇI. mrt aısı. mjrt rurd* aenAra flsx:ı raoıiır. GUrOp aeı utatind* (Basın: 20093) 6676 (Türkel: 6673}
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear