22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ÎKİ ıl 1978, yasaların devlet ormanı tanırm ıcmds bulunan, vatandaşın suç teşkıl eden yasa drşf eylemlerı sonucu yamaiı bohcaya donmuş, flgı ısteyen, devletı arayan bır alan dayız. Venmlı ve ekonomık bır ormancılık uğ raşısı dun de, bugun de, yonn öa mumkun ola mamış, mumkun olamıyacak burada. Bır ışık, bır serop gıbı yer yer muzluklar, s»ra sebzecılığı, narencıyelıkler belırmış, ancak, el atanlar, yararlananlar genellıkle guçlu kışıler, Orman Kanunu'na aykın eylemın sanıgı gorunumunde olan ve haklarında suc tutanağı duzenlenenler, yargılananlar, hukumluler bu guclu kışılerın ya ışcılerı veya onlardan donumunu şu kadar lıraya satın almış, geiırını borcuna yoneltmjş votandoşlonm. Belkı dunyanın en verımh yer'erı buralar Buyuk emek ve masraflafla sulama tesıslerını ae Devlet ya tamamlamıs, ya da tamomlamokta. Blrkac donumu bır aılenın yuzunu guldurmsge, ınsonca yaşam duzeyıne ulcstırmaya yeteı ı Her orman ağacının yanına sılahlı bır koruma memuru koyabıfsenlz korunamıycr bu orman alanları . Guneşı batıdan dogmaya zorlamck kadar boş bu uğraşı. Kapanın ellnde kalıyor bu yerler. Yasa Devlete onle dıyor ekonomık koşullar ıse gucluye ele gecır1 Bır cekışmedır, kavgadır gıdıyor Devletie holk orasında, buyuyor, buyuyor bu cekışme, bu kavga . Devlete olan, kamu hizmetı gorenlere olan guven sarsılıyor, bır kor dovuşudur gıdıyor. Gunun değıl, yıliarın gorunumudur bu... CUMTfftlRtYET orman seferberlığınde büyuk adımlar atmıştır Topraktan en venmlı şekılde yararlar.ma esasları ıcmde, ancok orman yetıştırılmesıne elverışli başka alanlarda yeni ormonlar yetıstırmı$tır. Değındıgımız «ormankent» plan ve proıesınde, ne mıktar sahanın orman vasfının kaldınlmosı gerektıgı de bellıdır. Yer, koy kamu tuzel kısılığıne hukuken orman sayılarak d«vr«dıldığı ıcın, bu plan ve proıenın gercekleşebılmesı, o yerlerın ormon nıte'ığının de yasal olarak kalkmasına bağlıdır Oyleyse, koy kamu tuzel kişiliğine devir yasasında yer alacok (Bır baska yerde su mıktar kadar alanda yeniden yetıştirltocek orman olanına karşın bu yerden o miktar kadar orman alanı orman sayılmaz) şeklindeki bir hukumle, ornianlan daraltrnadan daha fazlası yetışt'n'mıs orman oldnını gordukten scnrc plan ve proıedekı gereklı kısmırı orman vasfınm kalkması sagianobılecegınden, bu yoMa bu sonuca da varılmıştır 1985 yılı daha mutlu bır yıl olmustur duşumde. . Devletın eiıyle ve katkısıyle belki 150200 mılyon lıraya yapılabılmış, koyun gozbebegı kooperatıfıne devredllmeye hazır, cıvordakı Dev'et ormanında hammaddesı sağlanan meyve. sebze. ambolaı sandıgındon pek cok orman urunune kadar ımalattnı yapan bır fabrıkanın, sut urunlerı ureten ımalathanenm, gercekten venmlı hayvancııık, tavukculuk, arıcılık tesıslerinın, bakımlı hayvon otlatma alonları ve yoncalıkların, en mukemmel sağlık tesıslerının. yuzlerce oğrencıyı ışığa kovuşturan, soğlıklı, bılgılı bılınclı yurt evladı olarak yetıştıren en guzel okulun ve yakınında okulu gercekten tamamlayan camının, cıvar koylerın de butun gereksınımını karşılayan, her gun pazar yerı gorunumundekı corşının, ıc acan, yorgunluk gıderen, dınlondırton parkm ve daha topluma donuk her tesısın, yerleşım alanlarının bol ve temız ıcme, kulianma suları ceşmelerının, her seyın tam olorak bulunduğu, goğsumuzu kabartacok guzel yurdumuza yakışır bır «ormankent» olmuştur 1958 yılının yurekler acısı orman alanı .. Yüzler gulmektedır, cok şey değışmıstır buroda. aıtık holkla Devletın kovgası. cekışmesı d«ğıl, kucaklaşması gorulmektedır Boşarı, sağlık, esenlık dolu yeryuzu cennetidır bugun bu yer, dunku perışan, fakır orman koylulorı ıcın... Bu duş gerceklesrnelidir. 13 HAZtRAN 197 Y OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Bu Düş Gerçekleşmeli H. Avni USLUOGLU Orman Bakanlığı Musteşar Yardımcısı ganıyor, sebebı ortadan kaldırma yonu unutuluyor. suc olan eylem olaganlaşıyor, yasal kovuşturma ıss zulum olarak adlandırılıyor .. Ormancılık uğraşısına ancak, yurt duzeyınde sadece orman yetıştırılmesıne elverışlı topraklarda yonelmek, topraktan yarorlanmayı bır duzene sokmak gerekırken, yurt topraklarından en venmlı şekılde yararlanmadakı kamu yara'i da buna zorlarken, Anayasa'nın 37 maddesmde ıfadesını bulan Devletin, toprağın verimlı olarak isletilmesini gercekleştirmek ve topraksız olan veya yeter topragı bulunmayan çıftçıye toprak sağlamak amaclanyle gereken ledbırleri alma gorevinı unutmak, hem ormancıl'k uğraşısına gore cok daha venmlı bu alanları ormancılık dahı yapomoyorok kopr nn elınde bırakmak, hem de akıntıya kurek cekmek oluyor Gerceklerı gormemek veya gore gore, bıle bıle dırenmek yarar değıl, memleket ıcın genel zarar halını alıyor. Yıl 1979, örnegın muzluk, sera sebzecılığı, narencıyelık ıcın yasa dışı kapış yarışına konu, Devlet ormanı tanımı ıcındekı, pılot bolge olarak secılmıs bir alandayız Bu alan yme orman nıteliğı devam ederek, bir yasa lle, mülki hudulları icınde bulunduğu köy kamu tuzel kişi• ıgine devrolunuyor. Devlet ormanlorı ozel kışılere devrolunarnaz d/yen Anayaso'nm 131 maddesı hukmu bu yasaya dayanan devırle cıgnenmış olur mu 9 Havır. Ozel klşi yasa yonunden gerçek kişllerle, ozel hukuk tuzel klşilerini ıçerir. Duşunu gor dugumuz devretme ıse Anayasa'nın yasaklamadığı kamu tuzel kisılerınedir. Bu Devlet ormanının köy kamu tuze1 kışısıne devrıne ılışkın yasada, koy kamu tuzel kısılığının veya bu kışılık ıle köy halkının buyuk cogunluğunun ortak olacagı, orman koyunu kalkındırma kooperatıfı tuzel kışılığmın ıgozetim ve j?I»tmed« holk ile Devletin işbirtlğini duzenleyen hukumler yonında, bu alandan /ararlanrna şekıl ve koşulları da belırlenmıştır Kışısel mulkıyet hakları dogmamış, Devlete aıt bu alanda boylece yer, yıne orman statusunde bu defa koy kamu tuzel kışılığıne gecmıştır. Mevcut muzlukiardan, sebze seralanndan. norenavefıklerden yorarlanma hakkı ıse koy tuzel kışılığl veya bu orman koyu koylulerını kalkındırma kooperatıfı elıyle koylunundur Bu zamana kador suc 'eşk/l eden eylemler yasay'a kamuyc donuk, toplumun kalkınmasına donuk yarorlanma şeklını almıştır. O alandan yararlanma yosol bır duzene bağlarmıştır Yer venmlı bır ışletırre yonelMmıştır, daha da yonelmeye hazır bır ortam yaratılmıştır. «ORMAN KENT» DUŞÜ Bu alanda bır ikoykentnn, bır başka deyimle, odun hammaddesı ışleyen fabrıkasıyle, sut urunlerı ımalathanelenyle. tavukculuk. arıcılık, hayvancılık tesıslerıyle, merasıyle, yerleşım sahalarıyle, soğlık tesıslerı, okulu, comısı, carşısı, pazorıyle parkıyle, dığer yararlı tesıslenyle, holta koy komu tuzei kışıltğının. koyiünun butun gereksınmelerinl yanıtlayacak yeşıl yeşıl gulumseyen bakımlı koy ormaniarıyle, bol ıcme ve kulianma suyuno kavuşmuş örnek bir ORVIANKENT plan ve proıesi yapılmıştır. Dıyelım kı yıl 1985 Devlet, yurt capındo Gebelik Sancılan... alkantılı bir cag yasıyoruz Yeryuzunu altust eden Birinci ve İkinci Dunya Savaslorındo bile toplumlar bu denlı sancılı değillerdı Her gun bır yenı olayla karşılaşıyor, cogunu izlemekte zorluk cekiyoruz. Gazeteler sayfalarını gıttıkce ortırıyorlor, ıletisim gun gectikce yogunlaşıyor, ama yetmıyor Eikiden devletlerarası ıliskılerde dunyanın siyasal haritasını degıştirmek tutkularının ağır bastıgı gorulurdu Şımdı Israıl dışında boyle bır hevese kapılan devlet yok Cağımızda ne olursa, siyasal sınırlar icınde oluyor. Toplum duzenlerını değiştirme ozlemlerinın yarattığı gerılımdır sozkonusu Ve ılk bakışta karmakarısık gibi gorunen olayların gercek nitelıgıni veren uc akim, usto bir yontucu gibi cagımız dunyastnı ellerıyle yoguruyor biçimlendırıyor. Ç Arazı Kanunnamesı, Orman Nızamnamesı, Topu Kanunu'nun 16 maddesı. 3116 sayılı Orman Kanunu'nun 25 ve 6831 soyılı Orman Kanununun 17 maddesı, son olarak Anayasa nın 131 maddesı ormanlar, ağac ve oğaccık ortusu kaldınlrmş orman toprağı kazandırıcı zamanaşımıyle mulk edınılemez dıyedursun, Devlete aıt orman alanları azalmokta, daralmakta. Zaman gelıyor, 8 yıldo, orman suçlanm affeden, natta orman sucu ışlfvenlerı (kacak urunu kendısıne lade ederek, verdığı zarorı da bağıslayarak) odullendıren 4 af yasası cıkarılmış devırler goruyoruz. Bunların doğal sonucu olarak eylemın, yosalaro karşm suc olmadığı kanaatı yaygınlaşıyor. Mahkemeler, ceza evlerı doluyor, boşalıyor; Devfetle halk. geneliıkle orman ko/lusü arasındakı bu surup gıden cekışme yadır Eskiden Kurtulmak OKTAY AKBAL Evct Hayır ÜLKEMİZDE EMEK SUDAN UCUZ! meğın. pozıtıf hukukumuzda yasalarla korunması, yorım yuzyıldon ben surmektedır llk Iş Kanununun cıkışından bu yana 40 yıl gect gmı de behrtelım Bu ana, ya aa temel yaraya ek olarak 19401950 yıllannda cıkan cesıtlı ış vasaları, daha sonra Sosyal Sıgortalar yasaları grev ve lokavt, sendıka yasaları, ceşıtlı sosyal guvenlık yasaları ıle tuzuklerı cıkarılarak yasal acıdan emek korunması surdurulmuştur Ama bu koruyuş sadece yasalarda yazılı kalmış, daha cioğrusu halkın deyışıyle sozde kalmıştır Bu yozıdo ışte emeğın korunmasının neden sozde kaldığını belırteceâınv.. E A. Turgut İNAL HUKUKÇU onleyecek ceşıtlı hukumle.ı ıcermektedır. Işte ışcıye guvenlık saglayan bu yasoların maddelerınden bırkacmın ne oldu gunu, hakları guvence altına nasıl aldığını (!) gorelım Işveren tBen calıştırdığım ışcmın bınken aylıklorını odemıyorum» dese, hatta yasanın dılıyle «Kasten odemıyorum» dese. ya da ışcmın yıllarca caıışmasının karşılığı olan kıdem tazmınatını «Odemıyorumı dese, yasalarımızm ışverene vereceğı yuz lira para cezasıdır1 Btr örnek âaha. Bır ış yerı yıllarca calıştırdığı, işç'ryr habersız. selamsız. sabahsız haklarını vermeden ısınden cıkarıp kapı onune korsa. ışverene verılecek para cezası 100250 I. ra arasındodır Argarı ucret tanımayan, hatta asgarı ucretın cok oltındakı ucretı dahı odemeyen ışverenın cezası da bu kadardır Fazla mesaı yapıp yapmayacağını sormak gereğını dahı duymadan calışt.roığı ışcıye bu hakkını vermeyen ışverenın cezası yıne aynıdır Gunde 8 saat calışma zorunluluğuna uymayan, guneşın doğuşundan batışına kodor ırgat gıbı colıştıran, tehlıkelı ve yasak ışyerlerınde dohı kucuk cocukları çalıştıran ışverenler ıcın, her nasılsa comert davranılıp, eh, ceza bıraz arttırılmış arttırılan bu mıktor da bın lıra1 Dahası var Eskiden bu cezalor ıcın kovuşturma acılırdı. Ve ışverenler de bu nedenle polıs, Cumhurıyet Sovcılığı, sorgu ve Sulh Ceza Yargıclığı gıbı yargı aşamalarından geçerek mahkum edılırdı. Bu cezalar azdı amo, çeşıtlı adlı yollardan gecıimesı. ışverenlenn tatlı canlarını uzuyor. onurlarına dokunuyordu Başko bır deyışle vereceklen cezadan cok bu yollardan gecmek onlara agır gelıyordu. Avuclarının ıcmde tuttuklorı rer ir «değıştlrmek» tözudur gıdıyor! Buzdoldbınızı değiştirln, tv'nlzl değlstlnn, corabınızı degiştırın Son zamanlordo bir de «terfi edın» sozu eklendı buna. Terfı et kardeşim, terfi et! Degıstır kardeşım degiştir. At, paspas yop, kurtul, yenıles, kendıne gel, bu yaşama bir kez gellnir, bak başının çaresıne, yararlan bu bozuk duzenden, altta kalma uste cık, degiştir, at, terfi et! Televizyon yorar mı sağladı, yoksa zarar mı? Insanlarımızı aydınlatıyor mu, yoksa busbutun karartıyor mu? Blllnclendirmede bir katkısı var mı, yoksa bılinçlenenleri bıle uyuşukluga mı goturuyor? Bızde ve dunyada... Tartısılacak b<r konudur bu TV ekranında boyle bir oçık oturum tertipleseler de ızlesek, ne iyi.olu/. Herkes bılir, bu slhlrli aygıt her işe yarar Saga da calışır, sola da; uyutmaya da yarar, uyandırmaya da, gozleri busbutun kör d« eder, acar da Aygıtın bir sucu yok, i$ o aygıtı kullanan insanoğlunda. O ınsanoğlunun hangi amaco, hangi yarara, hangi ulkuye hizmet etmesınde. B cezası 5 ya da 10 lıradır Bılesınız kı bu yasa berbattır, berbat bır şeydır» demıştım. Bır ıkı gun sonra, ılkokuldan sınıf arkadaşım da olan bır ışcı koraeşımız, bır yerel gozetede «Savcılar, Yargıclar, Baronun sayın mensupları, bakın bır avukat konunlanmız ıcın berbattır deyıp hakaret ettı» dıye yazmıştı Bu anıyı yazmakla kımı ışcılerımızın dayandıkları sıyasal guce yaranmak uğruna nasıl bılıncsızlık orneğı gorterdığını vurgulomok ıstedım, belkı bır yararı dokunur dıye Emeğın bu kador korunmasızlığına ve cezaların bu kadar etkısızhğırte bakarak akla şu soru gelebilir: «Pekı, ışçılerıma btı hoklormı hukuk rtftflıkemelerınde acacokları tazmınat aavalarıyla alomazlar mı''» Elbette alırlar. Ama 3 4 yıf suren davalarda bınlerce lıraya varan mahkeme, tanık, bılırkışı ucretlerı vb gıderlerle vekıl ücretlerını, bunca cekılecek uzuntulerı ve odenmeyen paranın karşılığında ancak yıllık % 5 faız sorununu da duşunursenız bu gucluk lyıce ortaya cıkar. Ve 25 yıldan berı kurulamayan ış mahkemelerının dışında genel bılgıye sahıp yargıcların, uzmanlıklarının dışındakı yargılamalarla işcılsrımız bu haklarını alabılırler ama bu cok uzun ve ıstıroplı yollardon gecerek alış bıcımıyle yetınelım mı 7 Elbette yetınmeyeceğız. Öyleyse sürotle cozum bulmolıyız. 1) Özgurluk ve demokrasl akımı, Fransız devriminden bu yana edebiyatı cok yapılan bir konudur. Çağımızda özgurluk ve demokrası ozlemlerı dunyanın her yerinde gecerlıdir Bugun Turkiye'de demokrasıye ulaşmak yolunda bır ugras sozkonusudur Ya Fransa'da? Fikır ozgurluğune dayalı Fransız siyasal reıımınde daha «ılerı demokrası» cevresinde buluşmaya çabalıyor Franitız solu .. Bugun herkes biliyor kı Avrupa'da daha ıleri bir demokrasi, hem sosyalıst dunyonın, hem mazlum ulkelerin yararınadır Cunku Avrupoda ilerl bir demokrası, ancak rejimın ekonomik icerıgini guclendirmekle olasıdır. Halktan yana ekonomik bır duzen sermaye egemenlerinin yetkilerini kısar. 2) Cağımızda yeryuzunu saran bir guçlu akım da antiemperyalizmdır Tum ucuncu dunyada ve somurulen her ulkede emperyalizme karşı savaşım, bağımsızlık savaşımı demektir Dunyada hegemonyasını kurmuş bulunan sermaye egemenleri, cokuluslu tekelleriyle sınır tanımadan yayılıp dunya halklarının alınterıni somuruyor. Emperyalizmın ekonomık duzeni, cok çeşıtli araclar kullanarak saltanatını devam ettirıyor. Buna karşı dunyanın her yanında başkaldırma eylemlerı yoğunlaşmaktadır. Kimi zaman Angola'da, kimi zoman Vietnam'da, kiml zaman Zaire'de patlak veren olayların kokenınde emperyalizme karşı dtrenme sozkonusudur 3) Sosyalizrn, yirminci yuzyıl dunyasında hem cok geOfmiş, hem de azgellşmis toplumları saran bir akımdır Oyle ki, ister sanayi toplun^ı olsun, ister gerl tarım duzeninde yaşasın, her ulke sosyalist flkirlerin etkisi altında kalmaktadır. Yirminci yuzyılın ba?ında sosyalıst iktidar yoktu yeryuzunde; şimdl dunya haritasının rengine bakıntz! Sotyalizm, degişik yontemlerle tum yeryuzune yayılmaktodır Cin'de veya Kuba'da, Vietnam'da veya Dogu Almonya'da gundemde bulunan re|im sosyalızmdir. maye ygrj[ışı ıkudoflflo ualann Turklye'de bir tv kulturu oluştuğundan soz edilebilir artık. Her şeyimize yon verıyor tv Orda seyrettiaimız dizi fılmlerin kahramanları gundelik yaşantımıza girdi T«k bilgi alma, edinme, oğrenme yolları tv ekranı olan bir boluk gencler Falkonetti'yı benimsediler Ecevıt'ı ona benzettiler, bağırıp duruyorlor Hani arada bır benzeyiş olsa bari1 Bu film kisısi benzese benzese unlu başbuga benzer «Davadan doneni vurun, donersem beni bıle vurun» diye kitaplara, bayram tebriklerine kadar yazdıran bır polltlka lideri... Aldatılmı?, yonıltılmıs, Cumhurıyet devrimlerınin Cİzglsinden koparılmış, çagdışı bır yola, bır yonteme Itllmiş gencler, yıllardır Turkiye'nin bir eşını benzerini goremediği bir Başbakanı, Turk ulusunun onurunu, yararını, geleceğini kurtormak, Korumak, yuceltmek savaşı veren bir yureklf, fyiniyetli ınsanı, durmaksızın baltalıyor, onune engeller dıkiyor, tam cnıamıyla arkasından bıcaklamak Istiyorlar. Bunda sağlıklı bir gorunus, dengeli bir tutum bulabilir mislniz? Atın, kurtulun, terfi edın, yenılesın Terfi etmek yalnızca atmakla olmaz. At eskisını yenısinl al, peki ya yenisı eskislnden beterse.. Her yeni, eskisinden iyi, guzel, yorarlı değildir. Hem her yenı, yeni gibi gorulen bir şey cok kez 'yeni' de değildir. Eskısinin eskisi olon 'yeni'ler de vardır. Orneğin fasızm, nazızm, dıkta yontemi, ırkcıhk, turancılık, şeriatcıl'k 'yenı' midir? Belki bir boluk gençyoslılorın gozunde 'yeni'dır, ama kullanılmıs, ışe yaramadıkları, insanlara kotuluk, felaket getirdıklerı anlaşılmıs 'eski şeyler'dir. Ama kafası karısık, ruh dengesizliği iclnde cırpmon, gundelik gazetelerı bıle dogru durust okumoyan, kitap nedir bilmeyen insonlaro sunulan bu eskl, bayat, yıpranmış, kohne goruş ve inanıslar, 'yeni' gibi gelebilir. Yaldızlı kagıtlara sarılmış zehirli gıdalora benzer bunlar. Değıştırmek gerek, sureklı değistırmek gerek, eskımısleri atmak, kurtuimak... Burası kesın. Ama 'eskimiş' nedir, onu bilmeli once .. 'Yeni' dıye, değlşik' diye birtokım bayat uydurmalara, gözboyamacalara kapılmamalı. Bılıncle ayırt etmesini bilmeli, yararlı yeniyle, yararsız eskiyi.. Uygarlık surekli bır yeniliğe doğru kosmodır. Yasam nedir kı zaten' Durmaksızın yenilesme, değısme değıl mı' Buna ayak uydurmak kacınılmaz bir zorunluluktur Zordur yenihklere alışmak, Simenonun öa dedigı gibi «bıze zevk veren seyler, yenPeri değil, hep alısageldıklerimizdir.c Politikada da kolay başarı ardında kosanlar yerleşmis, benimsenmis duşunceleri savunurlar. Yeni bir yontem, bir yol onermek her zaman karşı yaratır Kimi zaman da bırcok şeyın olduğu gibi kalması için ufak tefek yenılıkler ortaya atılır Bu da 'eskı' bir caredır, bir yıgıniarı kandırma yoludur. Gercek 'yeni'den korkanıar icın 'yeni gibi* gorunen "eski leri topluma sunmak bir sure icın yıgıniarı aldatma sılahıdır. TV ekranında her akşam 'atın, değiştirin, terfi edin" gibi sozleri duydukca duşunuyorum Neyt atacağız, neyi değıştireceğiz, nerden nereye 'terfi' edeceğiz? Gercekten atılacak, değistirilecek, ortadan kaldırılacak, izi bıle bırakılmayacak neler var neler! Ama TV reklamcılarının dediği o degıl, falan corabı at fılan corabı giy falan aygıtı bırak gıt yeni bir benzerini al, falan jiletı değistir pıyangolu başka bir iiletı kullan . Hepsi bu kadar 'degıstır. yenileştir, at' denilen şeyler, ya da bunlar gibi blrtakım ıvır zıvırlor.. Atılacck, değistirilecek baska seyler var Bunlar bozuk duzen, bozuk duşunce, bozuk anlayış, bozuk kafa. bozuk tutum ve davranışlarımız Eskimek, cağdısı kolmaktır. Caga yakısmayan her şev eski'dir Tum Insanların yararına olmayon her sey degersızdir eskımistır Onları atmalı, onları değıstirmelı Yenilık, yeni bır yol, bır yontem bulmak, ona kendını uydurmaktır Mevlana da 'Dunle gıttl her şey Şımdi bano yenı sozler gsreklı1 derken bunu bellrtmek Istemıştlr sanırım Iş yasalarımız, ış "yoŞO denetım ve teftışırua)e^ei9 bırakmıştır Devlet bu görevı, Sosyal Sıgortalar Kurumu. Iş ve Iscı Bulma Kurumlan. Bolge Calışma Mudurluklen ıle Cumhurıyet Savcılarına vermıştır IIke olarak bu cok guzeldır Cunku emek bır zumrenın «Sadaka»sına ya da bır yanın atıfet ve lutfuna terkedıimemıştır. Ama bu yurutmeyı yapacak olan kurumlar. kuruluslar hangi yasanın, hangi maddelerını uygulayacoklar, emek ve emegın hakkı ne gıbı cezasal yaptırımlarla guvence altında tutula cak, ışte onemlı olan burasıdır Şımdı bunu gorelım Iş yasamız 97101 maddelerı, yanı beş moddelık bolumu, ışcı aleyhıne kullanılamayacok, hakları cığnetmeyecek ya da ıh lâl edılırse uygulanarak bunu bu derdıne de cozum buldular: Bır savcılık ıhbornam«5J ,Ue hk jC bır sorguya, ıfade vermeye gerek kalmadan bu gulunc dene cek kador az cezalorm odenme yolları acıldı Işverenler de ceşıtlı yerlere gıdıp gelmekten kurtuldular1 Sadaka verır gıbı ke/ıfle, bu mınıcık cezaiarı vermeye başladılar Yalnız bır noktada şukretmek gerekır kı, bu cezalar, 3008 sayılı Iş Yasasına gore 510 lıra arasında bulunuyordu Bununla ılgılı olarok kıso bır onımı belırteyım Yıllar once bır ışcı sendıkasının kongresınde yaptığım konuşmada tSenın şopkan. ya da degerı cok kucuk başka bır eşyan cclınırsa, yasalarımıza gore cezası en az uc ay hapıslıktır. Ama senın alın terın on bınlerce lıra değerındekı emeğın calınırsa (ve zevk ıcın odenmezse) Turkiye işte bu uc yolun kavşağındo yaşıyor Demokrasi, antiemperyalizm, sosyalızm, gercekte bir butunu oluşturmaktadırlar. Nerede bir demokratik eylem varsa, gercekte sosyalizme yatırım demektir Nerede ontiemperyalist bağımsızlık hareketi varsa, eninde tonunda varacağı son durak sosyalizmdır. Kurnaz ve usta kapitollft egemenleri bu gerceği iyi bildiklerinden yeryuzunun her yanında demokraslnin yaygınlaşmasma ve bağımsızlık akımlarına duşmandırlar. Ne var ki bu duşmanlık bir işe yaramaz Turkiyede de işe yaramıyocak Cunku gercekte kapltalizmdir sosyalizml ureten, insaniarın ozlemlerl ve tutkuları değil. Kopitolızmi yaşatmak ve gelıstlrmek ısteyen egemenler, demokrat, antiemperyalıst, sosyalist tüm aydınları zincirieseler ylne bir sonuca ulaşamazlar. SermaT« tiuzent,kendrttni yıkacak oluşumu kendi İclnde beslemektedır. Turkiyt'de ve tum dunyada ışte bu gebelığin sancılan çekilıyor. Meslekdaşımız, arkadaşımız Doç. Dr. Orhan Yavuz bır yıl once bugun Erzurum'da gupegunduz faşıstler tarofından bıcaklanarak hunharca katledıldı Anısı bılıncımızı bıleyecektır. TUMÖD TUMAS (Cumhurıyet 873C) TCDD I. İsletme Baş Müdürlüğü Alım • Satım Komisyonu Başkanlığı İLAN ERDEMLİ MALMÜDÜRLÜĞÜNDEN llcemızın Ceşmelı kosabası Soyorpolık mevkıınde koin 80 parsel numarasında Hazıne adına koyıtlı 16 000 m2 yuzolcumlu gayrımenkul 2490 sayılı kanunun 31'nci maddesı gereğınc» kapalı zarf usulu ıle satışa cıkarılocaktır 1 Ihale 3.7.1978 pazartesl günü soat 10 00'da Mol müdürluğu odasında yapılacaktır. 2 Gayrımenkulün muhammen bedelı 640 000 Tl sıdır. 3 Gecıci temınotı 29 350 TL.'sı olup ıhole saOtınden 1 saat once temınat makbuzunun kapalı zarf ıcerısınde komısyona ıbraz edılmesı gerekmektedır. Postadakı geciKmeler kabul edılmıyecektir. 4 Şartname her gun mesai saati dahılınde Malmudurluğu'nde gorulebılır (Bosın 17675) 8787 Muhtelif Malzeme Satılacaktır 1 Aşagıda yarılı mal?eme, hızalannda gosterılen gun ve soat'erde Hovdarpoşa'dok/ komısyonumuzda kapalı zarf usulu ı'n sctılacaktır . 2 Teklıflerır; arttırmo sactından yarım soat evvel komısyona verılmış veya gelmış olmosı şarttır. 3 Gecıci teminatları teklif edılen bedelın yfızde beşı o'up şortnomeier komısyondan bedelsız alınobı'ır. 4 TCDD Ihaleyi yopıp yopmcmokto veya kısrren vapmakto ve tsrcıh ettığı talıbe yapmakta tamamen serDesttır S. No. Cinsi Miktarı Giınü Saati 1 yuvarlak çelık 14 mm 1656 kg 26 6.1978 15 00 2 Maden muayerıe rontgen 2ad. 27.61978 15 00 cıhazı (Basın 17415i 8788 Orhan Yavuz'u Anıyoruz 15 hazıron 1977 de gorevıne gıderken fasıst bır sald(rı sonucu katledılen Ataturk Unıversıtesı Fen Fakultesı Öğretım Uyesı DOÇENT DOKTOR ORHAN YAVUZ'U şehıt edılışının bırıncı yılında saygı ıle amyor Anısını mucadelemıze ışık tutuyoruz. OĞRETIM UYELERİ VE OĞRENCİLERİ (Cumhurıyet 8798) FRANSIZCA STRASBOURG ÜNİVERSITESI ME2UNU ÖĞRETMEN TARAFINDAN FRANSIZCA DERSI VERİLİR. BÖTÜNLEMEÜ ÛĞRENCİLER SINAVLARA YETIŞTİRİLİR, İstanbul PTT Bolge Başmüdürlüğünden ıŞoför Dağıtıcı (Motorsiklet) Alınacak Bolgemiz merkezlerinden holen acık 10 şoför dağıtıcı (Motorsiklet) kadrolarına 657/1327 sayılı Kanun esasları gereğınce aylıkla tayın edilmek üzere 27.6.1978 günu saat 9 30"do yap'lacak sınavla aşağıda yazıiı şartlorı haız elemanlar alınacaktır. Isteklılerın nufus cuzdanı, askerlık vesıkası, dıploma, enlıyetname ıkı vesrkaltk fotoğraf. dılekce lle en gec 2C6 1978 gunü saat 17 OO'ye kadar Başmüdürlüğümüz Personel Müdurluğunde bulundurmaları duyurulur. ŞARTLAR• 1 En az ılkokui mezunu (Ortaokul mezunu tercih edılır) 2 Askerlık hızmetını yapmış 3 Sınav tarıhmde 30 yaşını aşmamış ve profesyonel amator veya motorsiklet ehlıvetnamesıne sahıp oımak 4 Personel Yonetmelığımlzln 18 maddeslndekl dığer sartları haız olmaları gerekır 5 Sınavda kazanacaklardan tayın edıleceklere 1000, lıra yakacak, 700, lıra Iş gucluğü ?cmmı ve asgarı ücret olarak 3300, lıra brüt moos >.erı]ecektır 58 68 96 İLAN SALİHLİ ASLİYE HUKUK HAKİMÜĞİNDEN DAVACI Muzaffer Kırmon, Salıhlı Emnıyet Teşkılotında Pohs Vekılı Avukat Osman Tonfer, Salıhlı Davalr Ferıde Kırman, Hakkân Bulak mahallesı No: 99' da oturur, halen adresı mechul. Dava1 Boşanma DOSYA NO 977/418 Yukarıda taroflan ve dosya nosu yazılı dava dosyasındo Davalıya davetıye cıkarılıp duruşmaya gelmedıgınd«rt rtakkrndo davetıye ckar'lmışsa da yıne duruşma.a geimedığınden hakkında gıyap cıkarılmasına karar verılmış olmakla davalının duruşmanın bırokıldığı 16 61978 torıhınde soot 9 00'do ma'ikemede hazır bulunması veyo bır vekıl gondermesı, aksı halde duruşma va gryabındo devam edıleceğmden GIYAP yenne kaım olmak üzere ılân olunur. TÜRKİYE YAZARLAR SENDIKASI NAZIM HIKMET KURULUNUN GİRİŞİMİYLE tNAZIM HİKMET ENSTITUSU KURULUŞU YARARINA» Uğur Mumcu nun Sakıncalı Pıyads Oyunu Ankara Sonat Tiyatrosu (AST) istanbul icın yalnız ikı oyun. Y»r. Harbiye Şehır Tiyatrosu, 17 hazıran 1978, cumartesi 15.30 ve 21 00, Davetiyeler Taksım Sanat Galerısı TYS V. Yıl Senlıği Kıtap Sergısı, Sınemotek, Oncu Kltabevı (Cağaloğlu) Akadern Kıtobsvı (
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear